Yalnızlığımızı bizlere bağışlayan tüm insanlara teşekkürler o zaman?“Yalnız doğduk ve ölüme de öyle gideceğiz.Tüm yapışık ilişkileri (arkadaşlık, evlilik, aile vb) yaşam süresince edinmekteyiz.Sosyalleşme (yapışma) türümüzün hayatta kalması için bir zorunluluk..Aslında yalnızlıkla ilgili tüm yakınmalarımz yalan.Yalnızlığımızı özlüyoruz deliler gibi..”glsezinrs yazdı
../.
Yukarıdaki anlatımda biyolojik yalnızlığı esas aldığınızı görüyorum. “yapışık ilişkiler” olarak tanımladığınız sosyal eklemlenmelerin ise bunu ortadan kaldırdığını belirttikten sonra yalnızlığa duyulan özlemi dille getirişinizde ise biyolojik yalnızlıktan öte düşünsel yalnızlık ve yüklenimlerden kurtulma eğilimi taşıdığını söyleyebilirim.
Sosyal dokuların hiç biri yalnızlığı ortadan kaldırmaz tam tersine sosyal dokular nedeniyledir yalnızlık anlam kazanır ve bunun bilincinde olma kişileşme ile orantılı hafiflik sağlar. Yakınılan yalnızlık gerçekte bir tür iletişim noksanlığı olup yalnızlığın kendisi değildir. Demek istediğim “sosyalleşem(yapışma)” olarak tanımladığınız ilişki kalıpları olmasaydı yalnızlık olmazdı. Başka bir alatımla sosyal ilişki kalıpları yalnızlığı kaldırmaz, tam tersine yaratırlar/doğururlar.