Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

Tanrinin adaletine güveniyormusunuz?

kahin

Yeni Üye
1 Ağu 2018
1,152
4
38
58
bana islamda çok garip gelen bir şey var, :)
allah 2 ayetinde zina yapanları ben cezalandırıcam der ve ayet yazar. furkan68-69..

67. "Yine o iyi kullar, harcama yaptıkları zaman ne saçıp savururlar ne de cimrilik ederler; harcamaları bu ikisi arasında makul bir dengeye göre olur."

68. "Onlar, Allah ile birlikte başka bir tanrıya da tapmazlar; haksız yere, Allah'ın dokunulmaz kıldığı insan hayatına kıymazlar, zina etmezler. Zira (bilirler ki) bunları işleyen kimse günahını yüklenecek."

69. "Kıyamet gününde ona azabı kat kat verilecek ve alçaltılmış olarak o azap içinde ebedî kalacaktır."

70. "Ancak tövbe edip inanarak erdemli işler yapanın durumu başkadır; Allah böylelerinin kötü hallerini iyiye çevirecektir. Allah çok bağışlayıcı, çok merhametlidir."

veeeeee sonra derkiiiiii zina yapanları siz cezalandırın bende affedim pardonda bu allah 1 milyar müslümanla dalga geçmiş olabilirmi? :D :D kendi ayetini kendi inkar eden allah bana
göre trajikomık bir tanrıdır. D:

Zina eden kadın ile zina eden erkeğin her birine yüz değnek vurun, Allah’a ve âhiret gününe inanıyorsanız, onlara karşı beslediğiniz acıma duygusu, Allan’ın dinini uygulamaktan sizi alıkoymasın. Müminlerden bir grup da onlara uygulanan cezaya şâhit olsun."(Nur, 24/2).

madem bu dünyada zinayı affediceksin birde ayet yazıcaksın, o zaman ne gerek? vardı, diger ayeti yazmaya bu dü,nyada affetttiğin bir mümini diğer tarafta nasıl? cezalandırıcaksın
o zman nerde kaldı ?senın kusrusuz oluşun demezlermi? adama . :D
 
Son düzenleme:

Prens Ernak

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
13 Ocak 2015
1,330
258
83
37
Ceza ile ilgili olarak bu bilgilerden sonra İslâm'ın cinsel sapıklık ile ilgili olarak takdir ettiği cezalara geçebiliriz. Cinsel sapıklık ile ilgili olarak tatbik edilecek cezalar konusunda mezhep âlemleri farklı görüşler ileri sürmüşlerdir.
Hanefî mezhebinden İmam-ı Azam'a göre livata (eşcinsellik) zina olmadığından dolayı bu tür suçları işleyen kişilere ta'zir cezası verilir. Ta'zir cezası ise hâkimin takdirinde olan İslâm'a has bir ceza sistemidir. Hakim bu tür suçları işleyen kişilere dilediği cezayı vermekte serbesttir. Dilerse bunlara ölüm cezası dahi verebilir. Ancak, Hanefi mezhebinin önemli iki imamı olan İmâm-ı Ebû Yusuf ve İmam Muhammed'e göre bunlara zina cezası uygulanır. Yani bu suçu işleyenler muhsan yani evliyse recmedilir, değilse onlara yüz sopa vurulur (Alaaddin es'Semerkandî, Dureru'l Hukkam, c.7, s.34-35; Mevsilî, el İhtiyar, c.4, s.91).

Şafiîler, Malikîler ve Hanbelîlere göre ise, bunlara had cezası uygulanır görüşü olmakla beraber bunların recm edileceği görüşü mezhepte amel edilen ve tercih edilen görüştür. Bu üç mezhebimize göre böyle bir fiili işleyen insanlar ister evli ister bekar olsun hüküm değişmez ve bunlar recmedilirler. Çünkü; Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellem, livata yapan (eşcinsel olan) kişilere bu cezanın verilmesini takdir etmiştir. Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem bunlara verilecek ceza hususunda şöyle buyurmuştur; "Kimi Lût aleyhisselâm'ın kavminin sapık işini yaparken yakaladığınızda faili de (bu işi yapan) mefulu'de (kendisiyle bu iş yapılan) öldürün." (Tirmizî, Hudud 24; Ebû Dâvûd, Hudud 29). Ebû Dâvûd'un naklettiği ve Abdullâh ibn-i Abbâs'ın rivayet ettiği başka bir hadis'te de; "Livata (erkeğin erkekle, kadının kadınla olan ilişkisi) yaparken yakaladığınız bekarı da recm ediniz." diye buyurmuştur.

Bu iki hadisi delil getirmek suretiyle Hanefîlerin dışında kalan üç mezhebimiz de eşcinsel ilişkide bulunan kişilerin evli ya da bekar olmalarına bakılmaksızın recm edilmeleri gerektigine hükmetmişlerdir (el Muğni, c.8, s.187; el Munteka ale'l- Muvatta, c.7, s.142; Haşiyetu'd Dusuki, c.4, s.314).


Yukarıdaki açıklamalara bakılırsa Tanrı ve İslam peygamberi tecavüz suçundan farklı olarak homoseksüelliğe hadisler vasıtası ile ceza öngörmüş.
 
Son düzenleme:

Lobo

Yeni Üye
2 Ara 2018
2
0
0
Tanrı ve onun tezahürü konusunda yorum yapılacak olan her yorum için insanın kendisini aşması gerekir. Algı üzerine kurulu bu sistemde algının gerçekliği hakkında konuşmak için ise boyutu aşmak gerekir. Platon'un mağara algoritması ile bizlere anlatmaya çalıştığı bu algısal dünya, İdealar dünyasında yorumlanmadığı sürece içi boş ve cahlice yorumlar içermektedir. Zira algı denen kavram aynı boyutta yaşayan her nesne için anlamsızdır. Bu noktada varoluşçu bir yola gidilmek istenebilir. Varoluşun özden önce geldiğini iddia edip hepimizin yaptığı bu konuşmayı anlamsız kılmaya çalışabiliriz. Ancak ben sizlere Pyrrhon gibi septik bir bakış açısıyla evreni anlamaktansa onu hiçlemeye çalışmayı öneriyorum.

Nihayetinde varmaya çalıştığım konu şu dostum; kesin yargılar tehlikeli ve içi boş olandır. Bunu söylerken bundan dahi şüphe duymak ise bir filozofa yakışandır.
 

kahin

Yeni Üye
1 Ağu 2018
1,152
4
38
58
nihilist kardeşimiz aramıza hoşgeldin :)
kesin olgular dediğimiz nedir?
kesin olan nedir? görsellikmi? yoksa göreceli olmuyan aklımız mı?
buna cevap vermek gerçekten zor :)
aristonun mantığından gidelim kuşlar uçuyorsa demekki kanatları olan her canlı uçabilir.
buda yanlış bir hipotez olmadımı? :)
kanatları olan deve kuşlarınında uçması gerekmezmi?

Tanrı ve onun tezahürü konusunda yorum yapılacak olan her yorum için insanın kendisini aşması gerekir.

öncelikle buna katılmadığımı, çok belirtebilirim.

tanrının şahsi düşünceleri hakkında, yorum yapamayız , ama tanrının yarattığını düşündüğümüz herşey algı ötesi değildir. örnegin evrenin varlıgını oluşturan herşey
diyelim bu herşey algının içinde oldugunu görebilir ve yorumluyabiliriz.
tanrının yaratılış sanatı onun gücünü aklını ve mantıgını ele vermiyormu? :)
böyle bir varoluşsal sistem içinde teizme yer olabilirmi? bir akıl nasıl? olurda aklını
çöpe atabilir. diyebiilrmiyiz?
bir akıl oyunu varsa bu oyunu başlatan tanrı diyebilirmiyiz?

şimdi size gelelim kesin yargılardan kastınız nedir? irdeliyelim :)
kesin yargılar derken teizmi kastediyorsanız % 100 haklısınız demektir. fakat..
bir septik bile kesin yargılara şüpheyle bakamaz,ne oldugu hakkında yorum yapabilir.
fakat varolmuş bir görsellık karşısında şüpheci olmamalıdır.
bilimsel tezler hipotezler içinde mutlaka görselliğinin nedeni? anlaşılmış fakat tanrıyla
bağdaşmıyan bir çok şey aslında neyle???? bağdaşmıştır. tesadüflemi? mantıklımı??? mantıksızmı?? septikmi? (şüpheci) hiç biri değil bir başlangıç noktasından değil bu başlangıç noktasının oluşmasını varolussal sisteme uyarlıyan bir görsellık oldugu gerçeginin arkasında
tesadüf aramak e naz teizm kadar anlamsızdır..

nihilizm yani hiçlik , bu kavram daha çok metafızık ve soyut kavramlar için kullanılır.
nihilimzdeki temel felsefede bununla bagdaşmıştır, hiçlikten hiçlik olmaz ancak hiçlikten
varlık oluşur diyebiliriz.
örnegin hiçlikten oluşan bir şey nedir? bunu kanıtlamak için size katılıyorum
insanın kendı algısını aşması yetmez daha fazlası gerekır o algıyı yaratıcak
seviyeye ulşaması gerekır. tanı tanrı olması gerekır.


ama anlatmak istediğim tanrıyı görmek yerine onun varoluşsal göresellıgı onu anlatıcak
bir ipucu olabilir. buda insan algısının içinde yorumlanır. :) bunun için tanrının
gizli olmasından değil bizlerin gizli olmasından kaynaklanır. kısıtlı varoluşumuz bize tanrıyı algılamak yerine bir hayaletmış gibi hayal gücümüze sıgdırmamımızı saglar.daha ötesi yoktur.
 
Son düzenleme:

kahin

Yeni Üye
1 Ağu 2018
1,152
4
38
58
bizim yaşadıgımız boyut bize göre gerçekmidir? değilmidir? gerçek değilse neden? gerçekten
hissediyoruz ve hissetiklerımızı göremiyoruz buda ilginç değilmi?
sanal gerçeklik içinde soyut gerçeklerle yaşıyoruz, nihilistler bunu göremiyormu? :)
bu algı ötesi dediğimiz görecesiz ama içimizde olanları nasıl? görmüş gibi anlıyabiliyoruz.
buna kim? mantıklı cevap vericek.. saygılarımla :)

teizm hariç her konuya mantıklı yaklaşırım.. olası görürüm, varoluşsal bulurum.
 
Son düzenleme:

kahin

Yeni Üye
1 Ağu 2018
1,152
4
38
58
ilginç bir soru sorucam: tanrı gerçekten olsa bile o istemedikten sonra , ne olursak olalım ölümsüz
olsak bile onu göremiyebiliriz. bunun anlamı şu bizler ne olursak olalım herşey olabiliriz. ama tanrı
olamayız şimdide ters.... çevirelım hoppppp çevirdik :) tanrı herşey olamaz çünkü sadece tanrı olabiilr.
buda şu anlama gelir bizler ölümsüz olsak bile tanrıya göre hiç oluruz. tanrı hiçliğide kaplıyan
bir varlık olabilir olasıdır. mümkündür.

şimdide ispatladıgımız noktaya gidelim asla göremiyecegimiz bir tanrı,5 duyu organımzdan bagımsız bir tanrı neden? bir evren yaratarak bizleri yaratmak isterki..
bunun cevabını sonsuza dek bilemiyeceksek gerçeğin hangi???? gerçek oldugunu
asla bilemiyecegız demektir.. işte size mantık işte size ispat. bunun için tanrı olmama gerek yok.
 
Son düzenleme:

Lobo

Yeni Üye
2 Ara 2018
2
0
0
Boyutlar denen sınırlar bizlere düşünsel prangalar takar dostlar. Evreni algılayışın 4 boyutlu düzene bağlı. Bir foton için evren senin algın gibi mi olacak sanıyorsun? Algılara güven olmaz.

Gelelim bilimsel denen olgulara. Salt bilim denen bu yapıda 4 boyutlu evren mekanizması için işleyen sistemler sunulmakta bize. Ancak atomaltı boyuta inildiğinde dahi algımı aşan ve hatta anlamsız olan varlıklarla karşılaşıyoruz. Örneğin kuantum dolanıklık.

Atom altı boyutta bir elektrona aşırı fazda enerji verilirse bir üst yörüngeye ışınlandığı tespit edildi. Işınlanmak diyorum çünkü iki yörünge arasında hiç var olmadan, doğrudan ikinci yörüngede yok olup üçüncü yörüngede dirildiği gözlemlendi. Bu içinde bulunduğumuz boyutta ve fizik kurallarında mümkün müdür? Asla. Buradan görüyoruz ki bilimsel bulgular yalnızca kendi sisteminde geçerlidir. Bir başka sistemde ise sadece zırva olur.
 

kahin

Yeni Üye
1 Ağu 2018
1,152
4
38
58
evreni oluşturan herşey bilimsel yapı taşlarıdır, seninde belirttiğin gibi . :)
bu çok saçma ve komik bir hipotez 4 boyutlu tanrılar 3. boyutlu evreni izliyor falan filan :D
verdiğin örnekleme oldukça mantıklı ve ispatlı olmasına rağmen sanırım, şunu düşünemezdi ndeğilmi?
ışınlanma zaten fizik kuralları içinde oluyor, negatif elektrik atomu.dediğimiz elektronlara fazla enerji vererek oluşan ışınlama evrenın içinde gerçekleşiyor, evrenin dışında gerçekleşmez bunun için tanrı olmama gerek yok işte ispat işte mantık..

evrenin kendisi zaten fiziksel olarak bir buyuttur. öyle değilmi? aksini kim? ispatlıyabilr.
örnegin kütle çekimi yer çekimini oluşturken gezgenlerın çekirdeği sayesınde .
kütle çekimi oluşur. yanı fiziksel güç (manyetik güç) ile çalışan bir su motoru düşün buna enerjı vermek içinde dışardan bagımsız bir jeneratör düşün..

şöyle düşün birşeyin içi varsa mutlaka dışıda vardır. :) bana evrenin içi değil
dışı gerekiyor, evrenin dışını algılamam için tanrı olmama gerek yok ispatlamama gerek yok.
sadece biliyorum evet biliyorum, ben evrenın dışı oldugunu biliyorum ilahı güçmü? dersiniz
yoksa bu akıl bana ait değilmi? onu bile bilemiyorum, bir agnostık olarak evrenın dışı oldugundan eminim ve sizden daha gerçekçı geliyor evrenın dışı içinden daha gerçekçi geliyor bana. bunu nasıl? anladım evrenin gözlemlendıgı güneş sistemınden anladım.evre nsonsuzda olda henüz keşfedilmemış çok fazla bilimsel ispat olsa bile evren kendini aşamazdı. bir çarka baglanmış odun kesen bir testere gibi süreklı dönmek zorundaydı. her cismın her hareketın her görsellıgın bir zamanı vardı ve o an gelınce o an yaşanıyordu.
evren bir canlıya göre sonsuz ama bir tanrıya göre sonlu varolusal bir düzende varolmuş gibi geldi bana, bunu her insan anlıyabilir bunun için tanrı olmaya gerek yok , neden? herkes anlamıyor onuda anlamış değilim. neden? varoldum daha onu bile bilmiyorum.
herşey bilinmezcılık kokuyor, yeni hipotezler yeni bilmsel veriler ispatlar bir yıgın ispat var ama bunlar tanrıyı bulmak adıan yapılıyor karsıt madde atom altı parcaıkları vesaire vesaire
ama bu yol tanrıyı bulmak için değil varolusal varettıgı madde boyutundakı verileri
ispatlamanın en etkılı yoludur. belkıde tek yoludur. ama tanrıyı bulmak için daha fazlası değil.
,tüm bu kavramlarında yoktan hiçlikten varedicek seviyede olmak gerekır. en önemliside
tanrıyı taklıt etmemek gerekır yeni bir evren yaratmak gerekır zamansızllık boyutunda bir evren yarattılabilrse tanrıyıda deşifre edilebilr anlamına gelmektedır. böyle birşeyin imkansız hatta imkansız ötesi oldugunu düşünüyorum. pekı ben bu kadar imkansız olasıkları düşünürken düüşncelerımı neden? göremıyorum. bu ışınlanmadan daha basit birşeymıdir? tartışılır.
 
Son düzenleme:

kahin

Yeni Üye
1 Ağu 2018
1,152
4
38
58
belkide ilk defa böyle bir hipotez duydunuz, size garip gelmesin, zamansızlık boyutu demek boyutsuz
bir hiçlikte zamansız işleyen döngüsel olmuyan çekim gücü olmuyan evren yaratılabilirmi?

tanrı kendi boyutunda evreni hiçlikten var edebilirmi?? bana göre evrenin en karmaşık ve en zor sorusu bu olmalı trilyonlarca üretilen en zor matematık denklemlerınden bile daha zor bir soru.

kusursuz dediğimiz tanrı bile bu hipotez karşısında ne yapabilr? :)
sizde düşünün zamansız ve döngüsüz işleyen bir madde boyutu olabilirmi? imkansızmı?
imkansızı başarmak tanrı olmaksa neden? tanrı evreni zamanlı ve fiziksel çekim güçleri ile oluşturmuştur.
peki? bu sordugum soruyu evrende ilk ben soruyorsam, ve ben insan isem ve ben hiç varolmasam, bu sordugum soru kim? olursa olsun benim kaderımı alıcak olan kişi için
insan aklını birazcık aşmıyormu?
çünkü bu soru öylesine garip bir soruki yalnızca tanrı cevap verebilir.
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.

Yeni Konular

Üst