- Katılım
- 25 Kas 2013
- Mesajlar
- 693
- Tepkime puanı
- 2
- Puanları
- 18
Sanalmanik, ozlemisiz seni azizim..
aslında yazmayı kestim sanıyordum oysa/ama -en azından bu konu için- bana batıyor cümlelerher neyse karalama defterine taşıdım
ya da yanıtımı zaten beğenemdim ya da zaten orijinal bir karalama oldu kendis,
-karaladım sadece ve bu durumda bir eskiz çöpe ya da hiçe giderken buraya düştü sadece
Vazifeliler, planlar saçmalık demişsiniz de insanın bu dünyada bir başına kaderine terk edildiğini mi zannediyorsunuz? /QUOTE]
kaderine terkedilmek nedir açıklar mısınız? siz bu dünyanın ortasında yapayalnız bırakılmış/yalıtılmış ve varedilmiş varlıklarsınız
ya da biz
bu cümlenin ana kökü
ve bizim yardıma ve korunmaya ihtiyacımız var
-tanrı borçlusu ya da sürgünü bizler -
siz bu dünyanın ortasında yapayalnız varlıklar mısınız daha baştan
-tanrı kökü ile düşünüyorsunuz? ya da size öğretilenler-bilgilendirlenler ile ve bunlar bir yere varmayacak -bir yerde - -yine de genel yazım-
ya da kurtarılmayı bilgilendirmeyi ve yardımı bekleyenler (misiniz ki siz?)
-neden kendiniz de bi şeyler yapmıyorsunuz ve çözmüyorsunuz bunları -bu sorunları ve planları üstesinden de gelmiyorsunuz bunların ve kendinizle -sizdeki kişi ile- de yetinmyiorsunuz -sığarcığınız ve dağarcığınız ile
-sığarcığınız ve dağarcığınız yetmiyor mu size- dışarıdan bilgilendirilmeli misiniz siz?
hiç bir kurtarılma-yardım ya da bilgilnedirme biçimine ihtiyacınız yok -olmamalı
ve hiç bir koruma ve kollama ya da
bunlar zaten kendiliğinden işliyor/oluyor olmalı değil mi?
nizam nedir?
-kendiliğindenlik ve kendiliğinden işlerlik nedir ya da?
-bilgileriniz kendi bilgileriniz mi? onlara inanıyor ve güveniyor musunuz? onları yığdınız oysa mutlu musunuz?
onları size öğrettiler ve tuttunuz;
bu tutu-yığı işi ile tutumlu ve yığlı/yığılı
mutlu musunuz-ergin?
-bana bilgilerinizin kendi bilgileriniz (ilk elden-sevimli ve mutlu edici ve tatminkar gerçekten ve de) olduğunu söyleyebilir misiniz?
inan-ç-lı ve (inanlı) güvenli /ya da güvenilir-inanlır ve ikna edici mesela bilgiler
birileri bi şeylere bi şeyler yazıyor diye onlar bi şeyler olamaz ve bi şeyleri de açıklamaz-ilk elden bilmek diye bi şey var- lütfen?
--
te- nedir?kaderine terkedilmek-
daha bu anlayışın altında ne var; bizler dünyaya atılmışlar-terkedilmişler miyiz? biz böyle bir şey mi söyledik ve ilettik-belirttik ya da
varlık yoksunu ve atığı -ayrığı olmak -biz böyle bir anlayış taşıyormuyuz ve öne sürdük mü?
ya da bağımsızı-içreği-bütünü
insanın bu dünyada kaderine terkedilmemesi için planlar mı gerekiyor
hem planlarda nedir? -kim yapar?neden?
ve planlı görev yapıcılar mesela
hem kaderine terketmek nedir? -ne olur sonunda onu -da- cevaplayın
yani insanı kaderine terletmezse ve terkederse varlık-sistem ne olur ve ne olmaz lütfen yanıtlayın ve düşünün
insanın bu dünyada kaderine terkedilmemesi için planlar mı gerekiyor ve planlı görev yapıcılar mesela
ve evren kendi kendine işlemiyor mu? kuralları ve nizamları yok mu? yokmuydu yasaları ve işleyişi-düzeni ve ayakta durmuyor mu? devinmiyor mu? ve işlerini oluşlarını çözmüyor mu ve yapmıyormu ki
O zaman ölüm bir yok oluş sizin için ki ötesine inanmak istemiyorsunuz.
ölümün yokoluş olduğunu düşündüğümü ya da öne sürdüğümü de diyelim nerden çıakrdınız ve bir ölçü de öyle -hem evet hem hayır ama bundan kime ne!
ölümün ötesi ve berisiyle -de ilgili- -de- çok konuştuk sanıyorum
-yanıt vermek zorunda değilsiniz -tartışmayı bir yöne taşımaycaksa ve sorulara ?
siz evren olsanız arada görevlilier mi seçerdiniz ya da (oluşturur ve) tanrı olsanız bu yolla mı bilgilendirirdiniz milleti
seçiciler!?!
Dün hayatının baş köşesinde duran, bugün herhangi bir köşesine ittiğin insanlara sadık kal demiyorum ama ben insanların birbirini yok saymalarına da tahammül edemiyorum. Aklına gelen ilk şeyi paylaşabileceğin kadar yakınında tuttuğun insanlara, bir anda hiç tanımıyormuş gibi davranabilmek meziyet midir acaba? Yılları önce beraber, sonra ayrı ayrı devirmiş olmaları hep düşman mı etmek zorunda insanları? ''Onca yol gelmişsin, otur dinlen.'' diyemeyecek kadar kuruttuk mu kalplerimizi? Nasıl ki ekmeğini paylaşıyorsun bir insanla, içindeki sevginin ucundan kırmak da aynı şeydir benim gözümde. Belki simalar unutulur, yeri gelir isimler bile unutulur, en sevdiği şarkı unutulur ama o ucundan kırıp da yanında götürsün diye avcuna koyduğun sevginin, birbirinizin içinde bıraktığı güzellikler unutulur mu? Okuduğum andan beri her yere işlemek istediğim bir söz var, işlediğimde oldu birkaç kere, şöyle diyor Rilke: ''Anılara sonuna kadar sadığımdır; insanlara hiçbir zaman öyle olmayacağım.'' Oturup düşünüyorum, evet sadık olamıyorduk birbirimize ama anıları silebilecek o özel güçler de verilmemişti henüz. Bazen sadece bir anının hatrına ufak bir tebessüm edebilmek, ne korktuğun gibi bağışlayıcı kılar ne de geçmişe seni bağımlı kılar. İnsanlara sadık kalın demiyorum, insanlığa kalın.