Eşcinsellik

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Anketler kategorisinde Kartal tarafından oluşturulan Eşcinsellik başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 31,705 kez görüntülenmiş, 193 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Anketler
Konu Başlığı Eşcinsellik
Konbuyu başlatan Kartal
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan evrensel-insan

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Kardeş Türküler'in konserine gitmiştim. Neşet -ozanların ozanı- sahne aldı ve dedi ki; yanlış hatırlamıyorsam, kadınlar insan, erkekler de insan adayıdır...buna benzer bir düşünceyi paylaşmıştı. söylediklerine aynen katılıyorum. Kızılderili ana/atalarımız diyorlar ki; tüm doğurganlar kadınlardır, erk olanlar da kadınlar gibi algıladıklarında, dünya değişecektir. demek odur ki, cinsiyetler, cinsler aslında insana dayanıyorlar. insan olduktan sonra...
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 May 2008
Mesajlar
1,906
Tepkime puanı
174
Puanları
63
Nejdet abi konu uzerine bir yazinda escinselligin neden sadece seks ile irintilendigine deginmissin. Fakat bu tasnif yapilirken homoseksuel heteroseksuel transeksuel vs vs bunlar cinsel tercihler dogrultusunda yapiliyor zaten. Yani temelinde tercihin cinsellik var. Bunu ayri tutmamiz olanaksiz ornegin kuzeys dedi ki sadakat duygulari var. Elbette vardir sonucta insan ve sevgi var lakin cinsellik en ayiran ozelligi.

Ve ben yeniliyorum dogru duzgun girilmeyen cinsel iliski cesitli hastaliklara sebep olur. Bu sebepledir ki escinsel iliskilerin hic biri saglikli degildir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
genel-ev denilen bilmem bazı çöküşlerin yaşandığı alanlar var ve nedense insan etinin hunharça satın-alındığı, düşürülmüşlüğün, düşmüşlüğün yaşandığı bu yerler eşcinsellerin uğrak yerleri değiller. hastalık dediniz de, genel-ev olarak tabir edilen o düşülen yerlerde kimler var? "erk-egemen" olanlar var. onlar hastalık yaymaktadırlaraslında...hastalığı bulaştıranlar da erkeklerdir. heteroseksülellerdir. hastalık sadece biyolojik değildir, tıp biliminde psikolojik hastalıklar da tanımlanmaktadır. Örenğin bir kadının bedenini satın almak nasıl bir sosyal sapma olabilir?
 

fides

Kahin
Yeni Üye
Katılım
15 Şub 2008
Mesajlar
1,694
Tepkime puanı
5
Puanları
38
Phi, dikkat edersen sokak ağzıyla sağa sola sataşan ve bir çok kişiye saygısızlık yapan monalizadır.Onun saygısızlığı bana değil sadece görüldüğü üzere.Zira benim onla polemiğim bayağı eskilerde kalmış cevap bile yazmamışım.Konunun kapatılmasında ihale benim üzerime yıkılmış gibi? Umarım sen de benim gibi gene kişisel polemiğe girmezsin.
Verdiğim kaynağa gelince monaliza ingiliz kaynaklarını beğenmemişsin okula giden herkes yazılan kaynakların arkasında türkiyeye ait değil de ingiltere gibi diğer ülkelerin bilgi ve belgelerinden yararlandığını görür. Ben de isterdim bunun aksini olmasını.Ayrıca verdiğim makale pasajı kısa bir bölüm taktir edersiniz ki konuyla alakasız bölümleri buraya getirmem pek hoş olmaz. Hani dipnot olarak belirtirsiniz ya verinin kaynağını 2011 olarak belirttiğim yer ansiklopedik bir belgedir. Bu matbaanın gevur icadı olup müslüman ülkesine gelmemesini savunan zihniyetle aynı. Ayrıca İngilterede eşcinsel evlilik var olunca İngilizler "ahlaksız" mı oluyor?

Meyil konusunu da sana yakıştırmadığımı belirtirim. Bu ithamlarda başkasına bulunmak hiç hoş durmuyor. Bu konuda bir çok araştırma yapan akademisyenler var eşcinsel pub/bar/gece kulüplerine gidip birebir araştıran yıllarca tez yazmaya çalışan insanları biliyorum.Bunlar meyilli olduğu için mi araştırıyorlar bu konuyu?
 
K

kuzeys

Ziyaretçi
Kardeş Türküler'in konserine gitmiştim. Neşet -ozanların ozanı- sahne aldı ve dedi ki; yanlış hatırlamıyorsam, kadınlar insan, erkekler de insan adayıdır...buna benzer bir düşünceyi paylaşmıştı. söylediklerine aynen katılıyorum. Kızılderili ana/atalarımız diyorlar ki; tüm doğurganlar kadınlardır, erk olanlar da kadınlar gibi algıladıklarında, dünya değişecektir. demek odur ki, cinsiyetler, cinsler aslında insana dayanıyorlar. insan olduktan sonra...

Ben toplum yapısının Monogaminin bile hakim olduğu kültürlerde erkek dışında hiç bir cinse izin vermediği düşüncesindeyim. Çünkü İnsanların tek amacı nesillerini soylarını devam ettirmek. Baudelaire'nin kötülük çiçeklerinde söylediği gibi "O termiz cennet kapalı hazlarla dolu.."
İnsan tasarlandığı gibi kendi doğasına uygun yaşayıp ölmüyor.. Sınırlandırılmış ve biçimlendirilmiş handikaplar içerisinde..
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 May 2008
Mesajlar
1,906
Tepkime puanı
174
Puanları
63
Erkeklerin calistigi genel evler var mi oda ayri bir soz konusu varsada cok azdir diye dusunuyorum bayanlara nazaran. Sen olaya genis bakiyorsun abi zaten o tur yerlerde calisan insanlar heteroseksueller. Ben eylem olarak homoseksuellerin iliskilerinin yaygin hastaliklara sebep oldugunu belirtiyorum. Kaldi ki HIV virusunun 1981 yilinda bir gay in bagirsaklarinda yasadigi problemden sonra kesfedildigi bilinir. Ben o tur cinsel iliskinin zararli oldugunu savunuyorum.

Bayanlara para verilip bedenin satin alinmasi hastalik kapilmasi vs bu zaten apayri bir olay. Bunu da tasvip ettigim soylenmez fakat hayatimizin gercegi zorla yapanlar oldugu gibi bunu meslek haline getirmis bayanlarda var. Yani suclular sadece erkeklermis gibi gostermekte kotu. Kadinlarda kendilerini sattiriyorlar o halde ve bunu meslek edinmisler bu guzel mi peki? Bu nasil bir sapmadir? Cogunun cocugu oldugu halde?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Hiv virüsünü maymunlardan bulaştıran sözüm-ona bilim-insanlarının cinsel tercihlerini/kobaylaştırdıkları olguları hiç dikkate almıyoruz. bilimin etiği olmalı ve bu gerçekte tartışılmalıdır. kadın sömürüsü salt genel-ev olarak tanımlanan alanlar ile sınırlı da değildir. bu nedenle örnek çok sınırlı kalmakltadır. yere tüküren de hastalık bulaştırır. ellerini temizlemeyen de...vs. öyle ise hastalık bulaştırmanın alanı burası olmasa gerek. düşük yoğunluklu nükleer silahları insanlar üzerinde kullananlar hastalık bulaştır mıyorlar mı? demek ki hastalık bulaştırmak çok ayrı bir konudur.
 

fides

Kahin
Yeni Üye
Katılım
15 Şub 2008
Mesajlar
1,694
Tepkime puanı
5
Puanları
38
AIDS konusuna gelince en çok Afrikada vardır ve ordan geldiği söylenir. Benim öğrendiğim/bildiğim/ ABD'liler Afrikaya çocuk felci aşısı vuracağız deyip bu hastalığı bulaştırıyor.(Başlangıç böyle temelli) Sonra da ardı arkasını alınmıyor tabi. Ben eşcinsel ilişki yüzünden başladığına da inanmıyorum Kuzeys açıklamış resmi kaynakların/devletin tutumunu ben de öyle düşünüyorum.Amaçları belli zaten.
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 May 2008
Mesajlar
1,906
Tepkime puanı
174
Puanları
63
Benim escinsel iliskinin hastalik bulastirmasinda takilmam konunun basligi ile alakali. Yoksa nejdet abi sivrisinek sokmasindan bile HIV virusu kapabiliyorsun. Ortada olan bir gercek var sonuc olarak insanliga zarar veren seylerden insan olarak uzak durmaliyiz. Konuyu dine yada baska bir seye cekmeden insan uzerinden hareket edersek. Gercegin yegane oldugu ortada ve bunu bir kac ulke serbest kildi diye aa bu iyi birsey deneyelim demekte yada aa bak orda serbest demek ki onlar ahlaksiz olmuyor bizde deneyelim bizde ahlaksiz olmayiz demek cok sacma. Hollanda da esrar satisi serbest. Turkiye de de serbest birakalim ahlaksiz mi oluruz hayir? Olan cocuklarimiza onlarin gelecegine olur. Bazi seyleri orneklendirirken baz aldigimiz degerlerimize dikkat etmemiz gerekir diye dusunuyorum. Egri oturup dogru konusalim kimse kizinin lezbiyen yada erkek cocugunun gay olmasini istemez. Oyle birsey oldugunda da yok hormondur normaldir yada ingilterede serbesttir canin sagolsun oglum yada kizim sen ozgursun vs demez. Dese bile icten ice uzuntusunu yasar aile.
 
K

kuzeys

Ziyaretçi
efendim bir şeyi atlıyorsunuz eşcinsellerin düzenli ilişkileri hakkında, Bunun en iyi cevabını sanırım bize aşk çıplak gezer eserinden ahmet altan verebilir.

Bir fahişeyi azize yapar aşk ve bir azizeyi de fahişe.

Sadakat,bağlılık kavramları sadece karşıt cinsler için geçerli değildir. Ve bu kavramları unutmayınız ki bunu sadece cinsel yönden tek yönlü ten köleliği olarak ta düşünemeyiz. Ben sevgilisi terk etti diye hüngür hüngür ağlayan şiirler yazan bir erkek tanıyorum mesela.. Ve sevgisi de onu bir kadın için değil başka bir erkek için terk etti. Yani kadın -erkek ilişkisi içerisinde anlayabildiğiniz bir şeyi cinsiyet ayrımı yapmaksızın insan için nasıl anlayamıyorsunuz hayret ediyorum doğrusu.

Sağlık konusuna gelince; ben bunu tek eşliliğe bağlıyorum; ömürlerini bir veya bir kaç kişi ile geçirmiş bireylerin bunu anlaması güç olabilir; Ama sokakları, kadınları ve şehveti seven herkes nerde nasıl korunması gerektiğini bilir bilmeli de.. Biraz abest olacak ama bir çok erkek yoldan aldığı kadını öpmez dudaklarından..Kim bilir kaç kişi öptü diye.. Yani eşcinseller açık ilişkilerinden dolayı daha fazla kişi ile birlikte olup daha fazla seks yapıyorlar burada topu eşcinsellere atmanın hiç bir anlamı yok.

Ayrıca phi verdiğin örnek virüsün eşcinsel ilişkiden doğduğuna kanıt değildir. Bildiğim kadarıyla insan ırkının bu virüsü ilk maymunlardan aldığı düşünülüyor. Ya siz bu gün eşcinsellere yükleniyorsunuz insanlar köpekleriyle, atlarıyla hata köylüler eşekleriyle ilişkiye giriyorlar. Neden animal sex olayını yadırgayıp ön plana çıkarmıyorsunuz.

Tüm samimeytimle ben böyle birini tanıyorum; eşeğiyle birlikte olmuş ; oğlancılık yapmış sonrada 3 çocuk babası biri olmuş birini. Şimdi o çocuklar karşıcinsleriyle evlenseler ne kadar sağlılıklı olurlar merak ediyorum ?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
sevgili Phi,

yok, demek istediğim bu değil. başkalarını örnek almak hiç değil. "insana ait olan, bana yabancı değildir" tanımlamasına bağlı kalarak, insanı insan olarak anlamaya ve değer vermeye ve değerlerleri bunun üzerinde inşa etmeye "değer" diyorum
 

glsezinrs

Kahin
Yeni Üye
Katılım
12 Ara 2010
Mesajlar
1,358
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
.. biyolojik etkenlerini bir tarafa itecek olursak...
Neden biyolojik etkenleri bir tarafa itme eğilimindeyiz?Tartışma insan biyolojisinin somut verileri üzerine değil, din, tercih, seçim vb sosyal içeriklere göre temellendirilmeye çalışılıyor.Bu yüzdendir ki önemsediğim bu konu,korkarım fazla yarar/bilgi içermeden, eşcinsellik üzerine gündelik dedikodular kategorisinde eriyip gidecek.Son olarak, insanı insan kılan değerleri üreme organlarında ve bunların nasıl kullanıldığında aramamalıyıız diyorum.Keşke forumun bu ve benzer tartışmalarında bilimsel veri/kaynak sunabilecek sürekli(kadrolu) tıbbi/psikolojik danışmanları olsaydı...
 

__tılsım__

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
16 Eyl 2011
Mesajlar
25
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Hastalık kavramını “yaygın fiziksel ve zihinsel sağlıklı vücut işlevlerinin dışına çıkan her koşul sağlıksızdır” şeklinde açıklayan tanımdan yola çıkarak bu kısır düşünceyi destekleyen pek çok makale yazıldığını hatırlıyorum geçmişte.
Ancak yaygın olanın sağlıklı olduğunu kabul etmek oldukça sağlıksız bir dayanak. Eşcinselliğin tanımını hastalık üzerinden yapmak ise en sağlıksız yaklaşım. Dünyanın kabul ettiği bir gerçek ayrıca bu.
Çizim yeteneği olan bir çocuk düşünün... Sanatla, ışıkla, renkle ilgili bir çocuk... Yaygın olanın dışında bir gözü olan...
Bu çocuk, sosyal çevresine, doğduğu aileye bağlı olarak ya bu yeteneğini keşfedecek, üsütüne gidecek ve bir ressam olacak, ya da "bunlar şeytan işleri, zaten para yok o işlerde" nidalarıyla baltalanacak, yaptığından utanıp, kim bilir belki mutsuz bir muhasebeci ya da bir bankacı olacak...
Ama unutmamalı ki o çocuk her iki durumda da doğuştan sahip olduğu o gözle hayatın her yönüne diğerlerinden farklı bir ışıkla bakacak...
Eşcinselliğin hastalık olarak kabul edilmesi ve tedavisinin düşünülebilir olması, sanat gözüyle doğmuş bir çocuğun gözünü çıkarmayı düşünmekten farklı değildir.
Zira yaygın olan cehaletin de sağlıklı olduğunu savunmak akıl karı değildir.
Nedir plan? Eşcinsel çocuklarını hormon tedavisine mi soksun anneler? Bu mudur dahiyane çözüm?
Herkesin herkesi olduğu gibi kabul edeceği bir dünya bu kadar mı uzak? Bu bağnazlık, bu örümeck kafalar bu kadar mı sardı her bir yanımızı?
Fark atamayan zihniyetin tektipçilik arzusu
 

glsezinrs

Kahin
Yeni Üye
Katılım
12 Ara 2010
Mesajlar
1,358
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Nedir plan? Eşcinsel çocuklarını hormon tedavisine mi soksun anneler? Bu mudur dahiyane çözüm?
Herkesin herkesi olduğu gibi kabul edeceği bir dünya bu kadar mı uzak? Bu bağnazlık, bu örümeck kafalar bu kadar mı sardı her bir yanımızı?
Fark atamayan zihniyetin tektipçilik arzusu
Plan elbette hormon tedavisiyle (kendisi talep etmediği sürece) insanları heteroseksüel yapmak, başka bir deyimle "imalat hatalarını" düzeltmek değil.Olay, tıbbi literatürde eşcinsellik eğiliminin biyolojik bir temelinin olduğunu, bireylerin bununla yaşamaktan dolayı yargılanmaması gerektiğini kabul etmektir.Tartışmalarda, satır aralarında sezinlediğim bir vurgu da,eşcinselliğin bir tercihe/özgür seçime indirgenerek ele alınıyor olması.Eğer kişinin bedeni ve hormonlarıyla bir problemi yokken sadece cinsel fantazileri veya beğenileri için farklı cinsel rollere evet demesi ise çizgisini aşmış (çiğnemiş) bir hedonizmdir.(sapkınlık demek istemedim)Çizgi, insan türüne olan evrensel sorumluluğumuzun idraki ile netleşecektir.
 

__tılsım__

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
16 Eyl 2011
Mesajlar
25
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Plan elbette hormon tedavisiyle (kendisi talep etmediği sürece) insanları heteroseksüel yapmak, başka bir deyimle "imalat hatalarını" düzeltmek değil.Olay, tıbbi literatürde eşcinsellik eğiliminin biyolojik bir temelinin olduğunu, bireylerin bununla yaşamaktan dolayı yargılanmaması gerektiğini kabul etmektir.Tartışmalarda, satır aralarında sezinlediğim bir vurgu da,eşcinselliğin bir tercihe/özgür seçime indirgenerek ele alınıyor olması.Eğer kişinin bedeni ve hormonlarıyla bir problemi yokken sadece cinsel fantazileri veya beğenileri için farklı cinsel rollere evet demesi ise çizgisini aşmış (çiğnemiş) bir hedonizmdir.(sapkınlık demek istemedim)Çizgi, insan türüne olan evrensel sorumluluğumuzun idraki ile netleşecektir.

sapkınlık olsa dahi buna cevap veren bundan hoşnut olanlar varken bizler neden sesimizi bu denli yükseltiyoruz toplum olarak kabul edemiyoruz
 
K

kuzeys

Ziyaretçi
Plan elbette hormon tedavisiyle (kendisi talep etmediği sürece) insanları heteroseksüel yapmak, başka bir deyimle "imalat hatalarını" düzeltmek değil.Olay, tıbbi literatürde eşcinsellik eğiliminin biyolojik bir temelinin olduğunu, bireylerin bununla yaşamaktan dolayı yargılanmaması gerektiğini kabul etmektir.Tartışmalarda, satır aralarında sezinlediğim bir vurgu da,eşcinselliğin bir tercihe/özgür seçime indirgenerek ele alınıyor olması.Eğer kişinin bedeni ve hormonlarıyla bir problemi yokken sadece cinsel fantazileri veya beğenileri için farklı cinsel rollere evet demesi ise çizgisini aşmış (çiğnemiş) bir hedonizmdir.(sapkınlık demek istemedim)Çizgi, insan türüne olan evrensel sorumluluğumuzun idraki ile netleşecektir.

neyin planı bu.. insanların cinsel eğilimlerini ve tercihleri belirlemek yönetmek kimin haddine düşmüş ki siz bir plandan söz ediyorsunuz.. Gestapo yada SS subayımısınız merak ettim şimdi :) Bakınız kendisi talep etmediği sürece diyorsunuz.. Talep bir gönüllü bir seçimin istemi değilmidir zaten.Burada Özgür irade ve özgür bilinçten başka bir şey yoktur. Olayı hormonlara indirgermek insan kimyasını ve doğasını farklı yöne çekmek demektir. insan egosu ve toplum egosu bilinen bir çok hastalığın kaynağıdır. Eşcinselliği bir sapkınlık yada hastalık olarak görmek ve göstermek de bir çeşit toplumsal bağnazlıktır. Sırf toplumun geneli cinsel fantezilerini ve istemlerini yaşayamıyor diye geriye kalan kısımlar sapkınlık ve hastalık olarak ilan edilemeyeceği gibi hedonistte ilan edilemez. Hedonizm bir dünya görüşü ve bakış açısıdır. Ayrıca insanların insan soyuna karşı evrensel bir sorumluluğu olmayıp kutsal kitaplarda geçen ilahlarına karşı kutsal sorumlukları vardır. İnsan birey olarak hayat içerisinde tek ve yalnızdır ve dünya gelmek kendi seçimi olmadığı için ve efsanelerden ürktüğü için zorunlu yaşamayı ve bunu kabullenmeyi tercih eder ve kendinden sonraki kuşaklara bunu öğütler. Bunu yapması demek doğru çizgide doğru şeyi yapıyor demek değildir.
 
M

Mor ve Ötesi

Ziyaretçi
merhaba,
ilk yazımın son açılan konuda olması,son konununda bu olması bana göre ilginç bir başlangıç olarak değerlendirilebilir...

"eşcinsellik" üzerine yazmadan,bu konu üzerine yazan arkadaşların Nefs (soul nephesh) ve Ruh (spirit ruach) konuları hakkındaki düşüncelerinide öğrenmek isterim,

çünkü bu konu her nekadar fizik beden ile ilgili gibi görünsede bu kavramları ve bu kavramların fizik bedendeki konumlandırılmaları üzerindeki kabullerde çok önemlidir...


Öncelikle admin dostumuza göstermiş olduğu duyarlılık için teşekkür ederim...


"eşcinsel" kavramı üzerine konuşuyorsunuz,bu kavramın sadece insanlara ait bir eylem olduğu gibi kanaat taşıdığınız anlaşılıyor yazılarınızdan,ayrıca yazdığım ilk yazıda sizce ilgiye değer bulunmamış olmalı ki cevap alamadı...
sanki eşcinsellik fiziki bir hastalık,
sanki eşcinsellik bir ruhsal sapma,
sanki psikolojik bir bozukluk ve daha bir çok kavram ile ifade edilen bir durum...

"eşcinsellik" insan denilenin mükemmelliğinin ortaya çıkardığı sonuçtur,diğer bir çok anlaşılamayan sonuç gibi,
"eşcinsellik" insan denilenin tanımlanamadığı hallerde tanımı yapılamayacak onlarca kavramdan-eylemden bir tanesidir...

felsefe isimli bir forumda,felsefenin öznesi olan insanın bir yönelişi olan eylemi,eşcinselliği konuşuyoruz,
sizce insan denilen bilinmezi bilinir kılmadan bu konuyu ahlak-dinsel metinler-tıp-psikoloji-etik vs ile açıklamak mümkün mü?
eşcinsel olmaya yönelen veya yönelmeyen,yönelenleri kınayan-suçlayan veya kınamayan-suçlamayan insan denileni tanımlayacak bir dostumuz var mı?
bu tanım içerisinde eşcinsellik nerede duruyor???

 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
tercih yapabilen türler arasında insan türü diğer tüm türlerden daha yetkinleşmiş, evrimleşmiştir. insanın derinliği beden ve ruhun düalizminden değil de tekliğinden ileri gelmektedir. ruh/tin/duygu ve düşünceler bedenden ayrıştırılamaz ve bunlar her birey için özel/öznel olandır. ancak tüm bireyler tercih etme şansına sahip olmadıkları yer/zamandaki toplumsal doku içerisinde kendilerine hazırlanmış ortamlarda doğar ve bu ortam içerisinde büyürler. türün evrimeşmesine bağlı olarak hem bedeninde hem de ruhunda değişmeler, farklılaşmalar olur. bu değişmeler ve farklılaşmaların ileri/geri olması değildir söz konusu olan. tüm bireyler doğdukları ortam içerisinde gelişmelerini sürdürürlerken etkilenir ve zamnla etkilemeye başlarlar. bireyler tarihsel bellek ile doğarlar ve onu kullanarak kendilerini gerçekleştirirler. tarihsel belleğin kullanılma düzeyini çerçeve olarak toplumsal doku belirlese de birey bu çerçeveleri kırıp atabilecek bir tercihler sistemini yaratabilecek durumdadır. öyle olmasaydı diğer türlerden bu güne kadarki süreçte bu denli ayrışması olanaksız olurdu. insanın ne olduğu onun tüm varlık biçimleri ile ötüşen, çelişen ve değişen özü ile birlikte vardır/olmasıdır.

dip not. yanlış, doğru kavramları onların varlığına delalet eder.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst