Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Belgesellerle çoğu zaman hayal kurmamızı bile unutturuyorlar.Kendi gerçeklerini(çoğu zaman kendi inanmadıkları varsayımları)gerçekmiş gibi yutturup,bizi uyutmaya çalışıyorlar.Sistematik olarak bizi yönlendirme yönetme planlarının çarklarından yalnızca birisi bu belgeseller..İstisnaları kastetmiyorum.Ve ellerindeki teknolojik imkanlar okadar sınırsızki.İster istemez insan evet doğruyaa filan diyor kendi kendine.Halbuki ekrana değilde pencereden dışarı baksa farkına varır belki varlığının ama neyse..olan olmuş bikere ama henüz geç değil.
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Dün veya evvelki gün fides bir belgeselden kısacık bir bölüm yayınlamıştı.Zenci çocukların iyi olarak beyaz bebeği göstermesi.İnsan olupta bu görüntüye içi acımadan seyreden kendini insan zanneden mahluklardan iğreniyorum.Sonuç ortada hala bunu göremiyorsak yuh artı yuh bize.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
"her ağacın kurdu özünden olur" insana duyulması gereken değerin doğaya duyulması gereken değerden daha fazla olduğunu söylemek insan türüne peşin bir üstünlük tanımak olur ki içinde yaşadığı doğa olmadan bir saniye bile soluklanamayacak olmasına rağmen. teoriler maddi gerçeklikten çıkar ve fakat onu yeniden yaratarak değiştirebilirler. pratik teoriye tarih öncesinden önceliği kaptırmıştır. zararlı olduğu düşünülenlerin ayıklanması özneleşmek ile ilgilidir.
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Her ağacın kurdu.Birşeyin daha farkına varmamı sağladınız sayın nejdet.Örümceklere artık birazdaha empatiyle yakalşıyorum sağolun.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
"her ağacın kurdu özünden olur" insana duyulması gereken değerin doğaya duyulması gereken değerden daha fazla olduğunu söylemek insan türüne peşin bir üstünlük tanımak olur ki içinde yaşadığı doğa olmadan bir saniye bile soluklanamayacak olmasına rağmen. teoriler maddi gerçeklikten çıkar ve fakat onu yeniden yaratarak değiştirebilirler. pratik teoriye tarih öncesinden önceliği kaptırmıştır. zararlı olduğu düşünülenlerin ayıklanması özneleşmek ile ilgilidir.

Bu sozleri dile getiren ve numenal yetisi sayesinde bunu yapan ve epistemolojik olarak bilinen tek belirleyici faktor olan insanogluna "pesin bir ustunluk tanimak" ne anlama geliyor ve kime/neye gore.

Aslinda aci olan dogal zihniyette insanoglu turu ve birinin kendilik bilinci olarak algilanamamasi ve bilince cikamamasiu cunku bunun farkina varilamamasi temelinde; bu temel dahilinde insanoglu kendini bildi bileli maddelestigi ve kullastigi bir yasam ve iliskide; insanoglunu algilamak, kavramak, bilinc ve farkina varmak yerine; onun kendini maddelestirmesinin ve kullastirmasinin getirdigi bunca insandisi ve insanlikdisi tarihin gozleminin acaba diger bir ucu da insanogluna ustunluk saglamak "korkusu mu?"

Insanoglu gunumuze kadar kendi kendilik bilinc ve farkina varamaz ve kendi varligini algilayamazken; boyle bir "korku/endise" acaba neyin nesi?

Yani insanoglu ya kendini insan ve insanlikdisi yasatacak ve oldurecek, ya da ustun mu gorecek? Bunun oluru olan kendilik bilinc ve farkindaligi neden algilanmiyor?

Ama hakikaten merak ediyorum. Insanoglu simdiye kadar hic kendini goremedi, nasil olacak ta ustunluk taniyacak? Bu ne anlama geliyor?

Ayrica simdiye kadar kendine altlik tanidi da ne oldu?

Ne altlik yani kendini madde ya da kul yaparak tanisin, ne de ustluk; her ne anlama geliyorsa, kendi olsun yeter. Bu her turlu sorunu cozer.
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Ben burada yine diyorumki Qua felsefesini okumadan ve anlamadan bu sorunu çözmeye başlamak kendimce akıntıya kürek çekmektir.
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Ben burada yine diyorumki Qua felsefesini okumadan ve anlamadan bu sorunu çözmeye başlamak kendimce akıntıya kürek çekmektir.Yani farkın farkında olmadan bu sorun çözülemez diyorum..yanlışmı anladım.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
farkındalık deniliyor da, "insan-oğlu" tanımı neyin farkında olunmamasının bir ifadesidir? neden insan-kızı denmiyor demiyeceğim. çünkü doğal olarak cinsler arasında tür olarak bir fark yoktur. kavramların insanı kuşatması farkındalık denileni söküp atabilir; simgeler soyutlandıklarında ayrı bir kimlik kazanırlar ve o şekilsel algı özsel algıyı belirlemeye başlar. oğullar oğulları doğuramaz ki, kadınlar kadınları da oğulları da doğurabilir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Ben burada yine diyorumki Qua felsefesini okumadan ve anlamadan bu sorunu çözmeye başlamak kendimce akıntıya kürek çekmektir.Yani farkın farkında olmadan bu sorun çözülemez diyorum..yanlışmı anladım.

Bu sorunu ne olarak ne duzeyde ve nasil algiladigina bagli. Sonucta her duzey beyin sorunu kendi duizeyince bakis acisinca algilar.

Benim algimda sorun dogal/fenomenal zihniyettir. Cunku bu zihniyetlerin ufku ve aklinin siniri kendilik bilinc ve farkindaligina insanoglunu eristirmez. Cunku kokeni, tabani, temeli insanogluna degil; ya maddeye ya da kula dayanir. Numenal yeti birinde maddeye digerinde tanriya peskes cekilir. Insanoglunun beyni dahil tum vucudu da fenomen olarak ya madde temelinde alkinir, satilir, harcanir kole edilir; ya da tanri temelinde teslim alinir kul edilir.
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
İnsan tüm var bildiklerini yok olarak zihninde nötr hale getirebilirse bu düzey dahada geniş bir yelpazede bakış açısı sağlamazmı?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
farkındalık deniliyor da, "insan-oğlu" tanımı neyin farkında olunmamasının bir ifadesidir? neden insan-kızı denmiyor demiyeceğim. çünkü doğal olarak cinsler arasında tür olarak bir fark yoktur. kavramların insanı kuşatması farkındalık denileni söküp atabilir; simgeler soyutlandıklarında ayrı bir kimlik kazanırlar ve o şekilsel algı özsel algıyı belirlemeye başlar. oğullar oğulları doğuramaz ki, kadınlar kadınları da oğulları da doğurabilir.

Cok basit. Insanoglu ya ayni diger fenomenler gibi fenomenal siniflanir ya da her yonuyle teslim edilir. Isin acisi bunu yapan da insanoglunun bizzat kendisidir. Yani kendilik bilinci her iki yonde de yoktur.

O yuzden bugune kadar kendi kendini algilayamayan insanoglu ya kendini bir fenomen ya da bir teslim oilmus kul olarak degerlendirerek her turlu degerler icin yasamini harcar.

O yuzden kendini "ustun/degerli" v.s. gormek ne anlama geliyor, cok merak ediyorum. Simdiye kadar zaten kendini hic gormedi.

"Insanoglu maddedir/ademogludur, maymundur/kuldur/koledir" v.s. liste uzar gider; cunku insanoglu insdan degildir. Nedeni de kendinin farkinda ve bilincinde degildir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
İnsan tüm var bildiklerini yok olarak zihninde nötr hale getirebilirse bu düzey dahada geniş bir yelpazede bakış açısı sağlamazmı?

Onemli olan varlari yoka getirmek degil; beyinde hafiza ve bilincaltinda yer etmis her turlu bilgiyi tekrar sorgulayarak; insanogluna her turlu tursel ve birsel zarar verenlerinden kurtulmak ve arinmak. Bu da qua felsefesi ile ortaya konur ve kendilik bilincinin birey ve tur bilinci ile de sorgulanir.
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
bende bunu demek istemiştim...benimkide tereciye tere satmaya benziyor özürdilerim.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Ben burada yine diyorumki Qua felsefesini okumadan ve anlamadan bu sorunu çözmeye başlamak kendimce akıntıya kürek çekmektir.Yani farkın farkında olmadan bu sorun çözülemez diyorum..yanlışmı anladım.

Dogru anlamissin. Sorunlar cozum degil; once algi olarak algilanmali bilinc ve farkina varilmalidir. Bu da her beyin duzeyi icin farklidir. Sonucta sorun yoksa, zaten farkindalik ta bilinc te algi da yoktur. Iste bu da ideolojik, inancsal ve her turlu dogumdan alinan degerin uygulanmasi ve bilincalti sartlanmisliginin otomatik dusunce ve davranisidir. Bu ancak soun algisinda sorgular. Yoksa makina gibi insanoglu verilenlerle yasatilir ve iliskilendirilir.
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Buradan devamla insanlığın önünde çözülmesi gereken pekçok şey var.Bu insanlara nasıl izah edilebilir yada hangi eğitim araçlarıyla ulaştırılabilinir.bir dernek mi kurulmalı yada nebileyim bir stk mı oluşturulmalı..
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Yeni Konular

Üst