Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Ekoloji kategorisinde Nejdet Evren tarafından oluşturulan Doğaya Dönüş başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 52,592 kez görüntülenmiş, 368 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Ekoloji
Konu Başlığı Doğaya Dönüş
Konbuyu başlatan Nejdet Evren
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Nejdet Evren

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
insanlar hayvanlardan öğrenmediler. "hayvan" kategorisi ins tarafından yapıldı. insan kendini yarattı.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
insanlar hayvanlardan öğrenmediler. "hayvan" kategorisi ins tarafından yapıldı. insan kendini yarattı.

Yeryuzunde evrimlesme temelinde hayvan mi oncedir, insanoglu mu?, insanoglu neden sence boyle bir katagori yapma ihtiyaci duymustur? Ayrica "insan kendini yaratti" derken buradaki "yaratmak" tan kastin nedir?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
"insan" tanımını yapan insan kendini yaratmıştır; bu tanım kanıt olarak yeterlidir.

ve "kendini yaratan insan" bunu fark etttiği ölçüde doğayla barışık yaşayabilecek, ona dönmenin yol ve yöntemlerini araştırarak bulabilecektir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
"insan" tanımını yapan insan kendini yaratmıştır; bu tanım kanıt olarak yeterlidir.

ve "kendini yaratan insan" bunu fark etttiği ölçüde doğayla barışık yaşayabilecek, ona dönmenin yol ve yöntemlerini araştırarak bulabilecektir.

Insanoglu kendini yaratamaz, sadece yarattigi kavram ve dil ile kendini ortaya koymaya calisir. Ama, maalesef dogal zihniyet insanoglunun kendi ile degil de, kendi disinda kalan diger algiladiklari uzerine yuruttugu bir tartismanin kisir dongusunde kaybolur.

Oyuzden eger bir "dogaya donus" soz konusu ise, bunun ne oldugunu da yine ortaya koyan insanoglu bu dusunce ve davranisini bu ortaya koyus algisinca, bilgisince, inancinca uygulayacaktir. Bu da algi, bilgi ve her turlu duzey farkindan dolayi her bir kisinin "doga" ve "dogaya donus" uygulamasini biribirinden farkli kilacaktir.

Sonucta doga'yi da doganin ne oldugunu da ortaya koyan insanogludur. Cunku doganin ne boyle bir teleolojik olgusu ne de sadece insanoglunca ortaya konan ozellik ve oznelligi icerimi yoktur. Doga her onu algilayan tur ve canlinin o algi temelinde anlam ve icerik kazanir. Bu da doganin kendisi degil; onu anlam ve iceriklendiren tur ve canlilarin kendince dogaya verdikleridir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
taneli bitkileri ayrıştırırken, metalurijinin ilk-el aletlerini geliştirirken, tuğla ve çanak-çömlek ile alet yaparken, insan olma yolunda ilerleyen canlı türü doğayı anlayacaktır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
taneli bitkileri ayrıştırırken, metalurijinin ilk-el aletlerini geliştirirken, tuğla ve çanak-çömlek ile alet yaparken, insan olma yolunda ilerleyen canlı türü doğayı anlayacaktır.

Umarim anlarlar, daha dogrusu algilarlar. Cunku anlamak kisinin kendi inandigi dogrular ile mukayese ve ozdeslestirmedir. Algilama ise notrdur. Ayrica algilayabilenler eger basarirlarsa da, sadece pratikte bu dedigini yapanlar olacak, tum insanoglu turu degil.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
anlamayanın algısı nasıl nötr olacak?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
anlamayanın algısı nasıl nötr olacak?

Notrluk anlamak/anlamamak ile degil; verilenin oldugu gibi alinmasinin algisi ile mumkundur. Bu da herkesin kendini nasil ortaya koymak istiyorsa oyle koydugunun algi olarak yorumsuz ve mukayesesiz kabuludur.

Eger ortada bir anlamama varsa, anlasilmasi icin anlamayana anlatmak gerekir. Yeterki anlamamakta israr edecek bir akli sabiti olmasin.

Anlamak/anlamamak isteyen algi degil; aklinin inandigi dogrusu ile mukayeseli bir bakis acisi kullanir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
nötr/saf-ekentisiz-biçimsiz, olmayandır; olmayanın ne algısı ne de anlaşılması mümkündür.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
nötr/saf-ekentisiz-biçimsiz, olmayandır; olmayanın ne algısı ne de anlaşılması mümkündür.

Sen, turkce bir deyim ile "suya/sabuna bulasmayan" ile notr algiyi karistiriyosun. Buradaki notr olan algidir. Yani verildigi gibi uzerinde yorum ve bireysel bir katki yapmadan algilamak. Oyuzden konu "notr olmak" degil, "notr algi/gozlem" dir. Buradaki gozleminde gozlemleyenin kendi yorumunun gozlemde olmamasi anlamina gelir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
tam tersini söylüyorum. nötr yoktur. ne doğada ne toplumda. bu kavram aldatıcı bir kavramdır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
tam tersini söylüyorum. nötr yoktur. ne doğada ne toplumda. bu kavram aldatıcı bir kavramdır.

Dogal zihniyetin sinirlari, yapi ve isleyisi bunyesinde algilamak mumkun degildir. Tabiki dogada yoktur, toplumda da olmaz. Bu birey bilincinin karsisindakini kendisine verdigi temelde algilamak ve adi gecen kavram/konuda onun disina cikabilen bilinc ve farkindaliga erismek ve yine konu ve kavrami icsellestirebilmis olmak gerekir. Bu butun etik, inancsal, ideolojik dogru temelli verilen/alinan degerler, tabular, veriler ve onlarin yonlendirim ve yaptirim temelli mudahelesi icin gecerlidir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
öyle ise "üst-insan" tanımı da bir o kadar aldatıcıdır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
öyle ise "üst-insan" tanımı da bir o kadar aldatıcıdır.

Benim boyle bir tanimim yok. Bu tanim Nietzche'ye ait. Insanoglu turu birinin birey bilinci ve farkindaligi almasi ve bunu tursel duzeye cikarmasi, ust insan degildir. Sadece dogal zihniyeti algilamis ve sorunlarini gormus, onun insandisi ve insanlikdisi her turlu temeli yerine temeli numenal insanlasma olarak almis olan ve turunun de mekanini en genisine tasimis olandir. Bu bir algi, bilgi, bilinc, farkindalik, birikim, sorgulama, degisme, yanlislama, curutme, arinma, yenilenme v.s. temelli numenal yeti devrimidir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
evet, "üst-ün-insan" tanımlaması sizin yaptığınız tanımlama değildir. bunu görmekteyim. ancak, insanlaşma konusundaki epistemolojik yaklaşımınız tümelden tikele doğru bir tanımı içermektedir. bu durum "insan-üstü" nü çağrıştırmaktadır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
evet, "üst-ün-insan" tanımlaması sizin yaptığınız tanımlama değildir. bunu görmekteyim. ancak, insanlaşma konusundaki epistemolojik yaklaşımınız tümelden tikele doğru bir tanımı içermektedir. bu durum "insan-üstü" nü çağrıştırmaktadır.

Hem bu "icermeyi", hem de bu "cagrismayi" aciklarsan, daha bir acik denmek istenen algilanir.

Sonucta sadece tumelden tikele degildir, sadece tikelden de tumele degildir. Ama, burada asil konu, sorun temelli sorgulama, cikarsama, yanlislama ve curutme iceriginin analitik ve kritik olarak ve ...e goresi de numenal insan ve insanligi olarak dile gelmektedir. Yani tikel (tumdengelim) ve tumellik (tumevarim) ic icedir. Ayrica bireyin insanligi olarak, kisinin dogal zihniyeti algilamasi olarak tikelin tumelligi; kisinin birey bilinci olarak, dogal zihniyetten arinma olarak tikeller arasi iliski/celiski; kisinin insanoglu turu ve biri oldugunun bilinc ve farkindaligi olarak ta ikisi ic icedir.

Ama yine de, sen algini aciklarsan, demek istenen daha acik algilanir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
olan ve olması gereken arasındaki bitmez ikilem her zaman var olacaktır. insanlaşma da buna dahildir. sürecin bitimsizliği mükemmel olanı red etmekle başlar. çünkü mükemmel denilen şey olmayan bir şeydir; sadece olması gerekene dair bir istenç, yönelimdir. tüm-elden söz ederken tablonun tümünü görmek ve sonlandırmaktan söz etmekteyim. doğa ve insan tablosu sonlu ve sınırlı değildir, bu nedenle tümünü görmek asla mümkün değil ve gerekli olmayandır. bu durum aynı zamanda ütopyaya kapalı bir alan da değildir. ütopyalar hep var olacak, olması yararlı düşüncelerdir. her ne olursa olsun insan var-olduğu ile farkında olacak ve olması gerektiğini düşünerek yaratmak isteyecektir. üstün olmak için değil, doğal bir canlı, düşünen ve yaratan bir birey olduğunun bilinci ile paylaştığında efendi değil, onun bir parçası olarak varlığını sürdürmek gereğini, sevincini yaşayacaktır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
olan ve olması gereken arasındaki bitmez ikilem her zaman var olacaktır. insanlaşma da buna dahildir. sürecin bitimsizliği mükemmel olanı red etmekle başlar. çünkü mükemmel denilen şey olmayan bir şeydir; sadece olması gerekene dair bir istenç, yönelimdir. tüm-elden söz ederken tablonun tümünü görmek ve sonlandırmaktan söz etmekteyim. doğa ve insan tablosu sonlu ve sınırlı değildir, bu nedenle tümünü görmek asla mümkün değil ve gerekli olmayandır. bu durum aynı zamanda ütopyaya kapalı bir alan da değildir. ütopyalar hep var olacak, olması yararlı düşüncelerdir. her ne olursa olsun insan var-olduğu ile farkında olacak ve olması gerektiğini düşünerek yaratmak isteyecektir. üstün olmak için değil, doğal bir canlı, düşünen ve yaratan bir birey olduğunun bilinci ile paylaştığında efendi değil, onun bir parçası olarak varlığını sürdürmek gereğini, sevincini yaşayacaktır.

Gunumuzde ve gecmiste insanoglu hic bir fenomeni ortaya koymaya muktedir olamamistir ve olamaz. Bunun ana nedeni fenomeni algilayan ve dillendirenin insanoglu olmasi ve epistemolojik alternatifsizligidir.

Bu durum insanoglunun kendi fenomeni icinde gecerlidir. Ama onemli olan zaten fenomen degil; o fenomeni her turlu hareket ettiren, yoneten yonlendiren ve dusunduren davrandiran numenal yetinin yaratimi olan kavramdir.

Iste bu temelde ortada insanoglunun memnun olmadigi bir gorunum ve yasam vardir. Bu da insanoglu gorunumunun insana yakismayan dogal zihniyetinin bir urunudur.

Tam da bu temelde gozlem ve tesbitler negatiftir, yani insanlasamamak ve insan olamamak. Bunun insan temelli insanligi ise olmak istenendir. En azindan insanoglu kendi fenomenini ortaya koyabilmeli ve bir ...e gore temelinde de bunu ozgur ve sinirsiz bir numenal yeti ile surekli suregelen surec seklinde yenileyebilmeli, gelistirebilmeli ve ilerletebilmelidir. Iste burada da varlik degil; gozlem, bilgi, algi temelli numenal yeti devrimi ortaya cikar.

Iste buna insanoglunun bir bir olarak yonelebilmesi de ortada olan sorunun algilanabilirligine paraleldir. Oyuzden konu ustunluk degil; olmasi gereken numenal yetinin ortaya cikartilmasi ve saglanmasidir. Insanoglunun devrimsel insanligini saglayacak bu durum, ayni zamanda insanoglunun sadece kendine degil; kendi disinda algiladigi herturlu ve her bir fenomene de olan bakis acisini ve davranisini degistirecektir.
 

glsezinrs

Kahin
Yeni Üye
Katılım
12 Ara 2010
Mesajlar
1,358
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
62
Mükemmel, yaşadığımız dünyada olmayan bir sıfata işaret ediyor.Bu kavram da tıpkı phi sayısı gibi dışsal gerçeklikte var olmayan bir kavram.İnsan bu kavrama nasıl ulaşmış hep merak ederim.*:)
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Mükemmel, yaşadığımız dünyada olmayan bir sıfata işaret ediyor.Bu kavram da tıpkı phi sayısı gibi dışsal gerçeklikte var olmayan bir kavram.İnsan bu kavrama nasıl ulaşmış hep merak ederim.*:)

O kavrama, ancak aklinin kendini inandigina dogrulayarak ulasabilir. Bu da genelde kendi degildir, anlam ve icerik verdigidir. Mesela tanrisi, ya da evren, dogav.s. algisi.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst