ZAMAN

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefi Tartışmalar kategorisinde Adem tarafından oluşturulan ZAMAN başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 5,610 kez görüntülenmiş, 101 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefi Tartışmalar
Konu Başlığı ZAMAN
Konbuyu başlatan Adem
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan elbisss

Adem

Düşünür Üye
Moderatör
Katılım
26 Nis 2009
Mesajlar
623
Tepkime puanı
62
Puanları
28
Sen doktor musun
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
sonsuz geçmiş mümkün değildir.. Bir başlangıçta mümkün değildir.. ZAMAN 'da mümkün değildir.. Sabit , zamansız , tekil bir var oluşun görüntüleri bu evren ve bizler..

Sonsuzluk kavraminin sonunu yada
Basini gozlemliyemezsin.
Big beng sadece bir teori.bir.ispat degil
13.7 milyar yil evrenin
yasi.bu rakam bir kanit degil.sadece teori

Hic dusun dun mu neden kanitlarla.ilgili
Kritik iddialar sadece teoridir?
Baslangici ve sonu olcemezsin.
Sonsuzluk rakami teriden ispata yonelik degildir.
Mutlaka onun da ustunde olan dahada sonsuz sayilar turer.
Mutlak son değer veya mutlak ilk baslangic degeri olmaz.
Evren sabit ve zamansiz degildir.
Evrenin ne ildugu konusunda
rAstrofizikciler net bir tanim koyamaz.
Sonsuz bir evren.teleskoplarla gozleneme
z
Ve yaşı hesaplanamaz.
onemlisi bilimciler teorinin ispattan cok rahmini rakamlara dayali gizlem ildugunu iddia eder dogrusuda budur

.
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
Eger hakikati gercekten bulsaydim.

Evrenin en mutlu yada insani ben olurdum.
Insan dogasi geregi sorgular.
Bu yuzden acik ve net olarak.
Teizm ve yaradancilik takintisi psikolojik bir tur dusuk IQ,yani zihinsel yetersizlilik
Yuzunden mutlu olma hastaligidir.
BenimIQ 151.
128;IQ ve ustu iseniz asla mutlu olmazsiniz.bu kanitlanmistir
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
Eger hakikati gercekten bulsaydim.

Evrenin en mutlu yada insani ben olurdum.
Insan dogasi geregi sorgular.
Bu yuzden acik ve net olarak.
Teizm ve yaradancilik takintisi psikolojik bir tur dusuk IQ,yani zihinsel yetersizlilik
Yuzunden mutlu olma hastaligidir.
BenimIQ 151.
128;IQ ve ustu iseniz asla mutlu olmazsiniz.bu kanitlanmistir

Gercegin! sonucuna! bagli olarak
Evrenin en mutlu yada en mutsuz insani olurdum; bundan hic suphem yok!
 

Adem

Düşünür Üye
Moderatör
Katılım
26 Nis 2009
Mesajlar
623
Tepkime puanı
62
Puanları
28
Başlangıçsızlık teması benim bulduğum en güçlü geçitti çünkü bunu kavrayan bence Tanrı olamayacağını net olarak kendi fark ve ayırt edebilirdi. Bunu tüm kitlelere gösteremezdik ama birey kendi bunu farkedebiliyorsa farkedebilirdi. Ben bu sefer savunma ve yazılarımda başlangıç temasına yoğunlaştım. Zamanın başlangıcı olmayacağının keşfedilmesi ve farkedilmesi.


Evet Başlangıçsız lık bir gerçektir. Peki nedir başlangıçsızlık ? gayet basit bir ifadeyle "SONSUZLUK" tur...

Peki, varlık "VAR" olduğuna göre başlangıçsız olmalı değil mi? evet, o halde varlık "SONSUZ" dur.

Şimdi bana bu "VAR" olan varlığı tanımlayın desem bana ne diyeceksiniz ?

Aslında sonsuzluğu "SONSUZ" olarak bile tanımlayamazsınız. Çünkü sonsuzluğa "SONSUZ" deseniz O nu "SONSUZ" lukla sınırlandırmış olursunuz ???

Şimdi eğer BAŞLANGIÇSIZ lık hakikatinın yanına başka bir hakikat daha koymazsak, görünen ve bilinen tüm varlıkları İNKAR etmiş oluruz. Çünkü tanımlananabilen SONSUZ sayıda varlığın var olduğunu biliyoruz.

Peki "SONSUZ" da bölünme parçalanma olmaksızın SONSUZ sayıda varlık vardır diyebilirmiyiz ? evet diyebiliriz.


Buraya kadar itirazı olan varsa buyursun....
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
bu soru bana mı?

"Mansur idim ben ezel de; Onun için geldim bura-ya"... diyor Yunus

Bu soru banaysa? Çekilin ben Hipokrat'ım

Doktor bir akademik ünvandır. Bu yüksek lisansı tanımlar, doktora

Akademiler ve ünvanları çöptür
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Şimdi eğer BAŞLANGIÇSIZ lık hakikatinın yanına başka bir hakikat daha koymazsak, görünen ve bilinen tüm varlıkları İNKAR etmiş oluruz. Çünkü tanımlananabilen SONSUZ sayıda varlığın var olduğunu biliyoruz.

Anlamıyorum yani başlangıçsızlık yanına başka önermeler koymak ya da koymamak bunu yapmazsak bir şeyleri inkar olacağı..
bu bana bir şey ifade etmiyor

Peki "SONSUZ" da bölünme parçalanma olmaksızın SONSUZ sayıda varlık vardır diyebilirmiyiz ?

Buraya kadar itirazı olan varsa buyursun....
Dendiği için yazıyorum.

Şimdi itiraz etmezsek ne ne oluyor. bazı şeylere itirazım var ama itiraz edesim yok. hem itiraz uygun kavram değil

sonsuz sayıda sayı bir anlam ifade etmiyor, sayısal ölçme iyi bir ölçme değil

bölünme ve ayrılıklar hayal ürünüdür -Maharaj
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Sonsuzla ilgili kabaca şu örneği verdim. Bir küreyi alıp tuttuğumda onun başını ve sonunu (sabit olarak) belirleyemem ve buna son ve baş gibi doğrusal ölçmeler uygulayamayacağımı farkeder orada durur ve buna kavramsal tabanda küre derim ve onu küreyi doğruyla ölçmeye (son ve başla tanımlamaya) kalkmam, (başladığı yer bittiği yer diye tanımlamam)
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Evet Başlangıçsız lık bir gerçektir. Peki nedir başlangıçsızlık ? gayet basit bir ifadeyle "SONSUZLUK" tur...

Peki, varlık "VAR" olduğuna göre başlangıçsız olmalı değil mi? evet, o halde varlık "SONSUZ" dur.

Şimdi bana bu "VAR" olan varlığı tanımlayın desem bana ne diyeceksiniz ?

Aslında sonsuzluğu "SONSUZ" olarak bile tanımlayamazsınız. Çünkü sonsuzluğa "SONSUZ" deseniz O nu "SONSUZ" lukla sınırlandırmış olursunuz ???

Şimdi eğer BAŞLANGIÇSIZ lık hakikatinın yanına başka bir hakikat daha koymazsak, görünen ve bilinen tüm varlıkları İNKAR etmiş oluruz. Çünkü tanımlananabilen SONSUZ sayıda varlığın var olduğunu biliyoruz.

Peki "SONSUZ" da bölünme parçalanma olmaksızın SONSUZ sayıda varlık vardır diyebilirmiyiz ? evet diyebiliriz.


Buraya kadar itirazı olan varsa buyursun....
Benim sana önerim; niyetini baştan ortaya koy, bana tanrı önermeye mi getirmeye kalkıyorsun ve kalkacaksın
ben sana yardımcı olayım/olurum

Yer ile gök kurulmadan,
Adem dünyaya gelmeden,
Öküz, balık eylenmeden,
Ben onun evinde idim.

Bu kainat var olmadan, ben orda gezinir idim.

Yunus Emre

Aklın ererse sor bana, ben evvelde nerde idim,
Diler isen deyiverem ezeli vatanda idim.

Yunus Emre
 

Adem

Düşünür Üye
Moderatör
Katılım
26 Nis 2009
Mesajlar
623
Tepkime puanı
62
Puanları
28
Sonsuzla ilgili kabaca şu örneği verdim. Bir küreyi alıp tuttuğumda onun başını ve sonunu (sabit olarak) belirleyemem ve buna son ve baş gibi doğrusal ölçmeler uygulayamayacağımı farkeder orada durur ve buna kavramsal tabanda küre derim ve onu küreyi doğruyla ölçmeye (son ve başla tanımlamaya) kalkmam, (başladığı yer bittiği yer diye tanımlamam)

Bence bu örnek gerçekten sölediğin gibi çok kaba. Ne yani sonsuzluk bir küre de mi saklı. Altıgen prizma ya da Kare prizmayı ne yapacağız :)
Bunları yeni açtığım SONSUZLUK VE BİZ konusunda tartışmayı öneriyorum.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Bence bu örnek gerçekten sölediğin gibi çok kaba. Ne yani sonsuzluk bir küre de mi saklı. Altıgen prizma ya da Kare prizmayı ne yapacağız :)
Bunları yeni açtığım SONSUZLUK VE BİZ konusunda tartışmayı öneriyorum.
Arkadaş ben kendimi açık ettim dedim ki; zaman kavramıyla, başlangıçla ilgim insanın özgürlüğü çözümlemesi üzerinden kurulmuş bir bağlantı.
Benim için tanrı olmayacağının, tanrının imkansız oluşunun net ayırdı o gözlemdeydi.
Ben yine de sonuç olarak başlangıç ve zaman kavramıyla insanın özgürlüğü ve bilgi özgürlüğü sorununun dolaylı uzantısı olarak ilgileniyorum bu nedenle tartışıyorum. Kavramın kendine takılmak ve oyalanmak değil de bilgi ve özgürlük üzerine belki başka kavramlar üzerine geçit arıyor tartışma fırsatı kolluyorum. Başlangıç ve zaman kavramlarının tartışılması benim için burada bir amaç değil araç. Benim için zamk gibi aynı yere yapışmak ve aştığımı düşündüğüm bir sorunsalı tekrar tekrar gözleme çağrılmak yol amaç emek zaman hedef kaybı..
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Bence bu örnek gerçekten sölediğin gibi çok kaba. Ne yani sonsuzluk bir küre de mi saklı. Altıgen prizma ya da Kare prizmayı ne yapacağız :)
Bunları yeni açtığım SONSUZLUK VE BİZ konusunda tartışmayı öneriyorum.
Orada sonsuzluk kürede saklı demiyorum doğrusal ölçme küreye uygulanmayacağı gibi mantıksal tabanda uygulanan/belirlenen bazı önermeler/ölçmeler aynı benzer hatayı tekrarlıyor diyorum. bunu düşünmek düşünmemek size kalmış
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
2013 ten beri bu forum üyesiyim. Bazı alternatif şeyler okudum, kendi düşünce süreçlerimi yürüttüm. İnsanın önündeki karanlık bilgi engelleri dediğimin tartışılması söyleşilmesi kaldırılmasıyla ilgili yardımlaşılmasıyla ilgiliyim.
Daha sonra bilgi özgürlüğünü getireceği başka tartışmalarımız olacak..
Yolum/hakikatim/dinim..gibi.. Nasıl algılarsanız.

İnsanlar şöyle yapar yapar. Sağa sola dağılalım ortada buluşalım gibi bir şey. Yani yürüyüş yolum açık ve belirli değil mi?

Zaman kavramıyla tanrının realiteden defedilmesi insan aklından zincirinin kırılıp kaldırılması dışında bu anlamda benim ve bizler için araç olarak kullanılıp kullanılamayacağı dışında çok az ilgim var. yok değil ama.. Bununla birlikte kavramın ayırdına vardığını varabileceğini söyleyen biri ile bile bana göre karakutu gibi kayıp bir görüşmede verili kavrama teması anlamında ağzını bıçak bile açmayan bir görüşme sürdürüyorsam bununda dediğim anlamda kullanışlı olup olmadığını baştan değerlendirmeliyim ve başka yollar denemeliyiz gibi gözüküyor:
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
yani siz sonsuzluk ve başlangıcı tartışadurun ben yokum. Ben kendi verebileceğim tüm eklemeyi sundum, sunmuş gözüküyorum
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
Benim itirazim var;
Felsefeyi acikca katletmek bu.olsa gerek;sonsuzluga sonsuz dersek onu sonsuzlukla sinirlandirmis oluruz.

Bu teizmin curutulmus mantigi;
Varlik yani
ontoloji.
Canli yada cansiz varliklar icin tasarlanmis ise;
Sonsuzluk tanımını yaratilmis varliklar icin
Kullaniyoruz anlamina gelir.
Sonsuzlugun tanimi net!
Sonsuzlugu zaten sinirlandiramazsin.
Herc. Yorumun ontolojik mantik hatalariyla dolu.ayrica psikolojik ego sezinliyorum

Bu hic hos degil.
Yaraticiyi zorla sonsuzluk kavramina sokamazsin
Sonsuzluk kavramina sokarsan varlik sifatina almis olursun yaratici yaratilmis olur once burdaki uyelere net bir tanimini yap.
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
Hangi hakikatten bahsediyorsun?
Once net bir taniminibyap ki
Felsefe sonuca ulassin.
Net bir tanimcyapmadigin icin
Ciddi yorum yapma ihtiyaci hissetmiyorum.
 

Adem

Düşünür Üye
Moderatör
Katılım
26 Nis 2009
Mesajlar
623
Tepkime puanı
62
Puanları
28
yani siz sonsuzluk ve başlangıcı tartışadurun ben yokum. Ben kendi verebileceğim tüm eklemeyi sundum, sunmuş gözüküyorum

Katkın için teşekkürler...Tabi bu senin seçimin. Bizede seçimine saygı duymak düşer....
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Bunları yeni açtığım SONSUZLUK VE BİZ konusunda tartışmayı öneriyorum.
hayır bak.. tartışmayı öneriyorum.. diyorsun
neyi_?
Parmenides'in yalan söylediğini mi?
Yazdıklarına cevap bile veremedik yukarıdakileri de nezaketen yazdık

Yazdıklarına girince çıkılmıyor yanıt sunulmuyor su-nu-la-mı-yor... Okuma içeriği bulunamıyor. Tartışma için içerikte göremiyorum
Yazılanın doğrulanması ya da yanlışlanması dışında neredeyse bir şey üretilemez ve yanlışlama muhtemelen beklenmiyor gibi ya da kişi kendi içindeki halini yazmış

Parmenides 2.500 yıl önce yaşamasına rağmen bugün tanınan bir doğa filozofu. Üzerine kitap-lar yazılıyor.
Akademilerde felsefe kürsülerinde tartışılıyor adıyla saygı görüyor.
Daha önce bir gönderiye şunu yazdım çağında yaşasan öğrencisi olmak için can atabilirdin ya da bir başkası
Ha Parmenides doğruları bilmek durumunda olmayadabilir.

Senin "sonsuzluk ve biz" başlığına gittik, belirlenemez, bilinemez, orada koptuk zaten. Okuma rahatsızlık verici. Bana öyle. İğne batarmış gibi okurken bize.
O kadar zor.
Yalan gibi insanı iğdiş eden bir kavram var. Yazı yazı ve içerikten ziyade başka türlü algılanıyor. Zımni tapınma; yazmaya elin gitmedi.

Zaten ama ,bize aklın sınırını kabul etmek düşer. İyi siz kabul edin burada felsefe gölgesinde/bölgesinde/gövdesinde bilinemez parçalandı, bulunamaz aranıyor.

Bunların arkasındaki gizli yargıları saklamayın ,dürüst olun açık olun açılın
Tanrı varlık bakışını biliş ya da birlik fikrini nasıl yapılanıyorsa içinde gerekirse de duygularla da harmanlayarak olduğu ve yaşadığın gibi aktarmak istersen dinleriz
Bence gizli cümleler var. Yargılara atlayan ve onlara atlamaya geçit veren. Gizli cümlelerle kimse uğraşamaz.

Bir de mutabık mıyız
Neyle nasıl mutabık olacağız, mutabık olmak zorunda değiliz, mutabık olunacak bir şey yok, mutabık olamayız ve mutabakat için hiçbir tartışma sürdüremeyeceğiz gibi çünkü bu tip bir içeriği tekrardan okuyup tartışma diye yanıt sunmaya çalışmak. Ben orada tartışılacak bir şey göremedim. Senin fikirlerin

Yani sana orda durmak düşerse aklının sınırını bilmen gerekirse orda dur ben bunun neyini tartışayım. Bu bana ya da okuyucuya dönük değil de kul ilah ilişkisinden ilaha dönük tasdik nazire vb gibi bir yaklaşımla verileni okuyanı iğdiş eden zorlayan bir içerik

Daha açığı parkta ibadet edeni düşün. Bunu gelip bir felsefe sitesinde kavramsal formunu örterek gizleyerek yapma

Rahatsız oldum. Okumadan ciddi rahatsız oldum.. Rahatsız edici ve rahatsızlık verici. Bitirmeye anlamaya okumaya çalışmak için tam ve doğru kavram tamamen bu..

3 bin -5 bin yıllık bilgeliğin bilinebilir kavranabilir dediği şey. ya da sunduğu şey.

Sonuç olarak
Biz sonsuzluk kavramıyla mutluyuz. Kavranamaz bulmuyoruz . Şimdi bu açıklanmış. Geriye dönük onlarca mesajda. Bir reddiye yazıp birleştirip gel tartışalım. Yazdıklarını onu tartışmak isteyenlerle tartış.

"yalan", bilinemez," o halde "tartışılamaz" da olmalı senin için

Siz sınırlarınızla ve sınırlamalarla mutlu kalın

Duygusal kişisel açıklamalar yaptığın derli toplu bazı gönderi ve mesajlarını okuyabildim. Senin dediğin gibi bazı şeyleri yani yazdıklarını bazen anlayabiliyor ve ilgi kurabiliyorum.

Bunu da yine nezaketen konun bağlamı görerek iletişim kopması dürüst olmalı diye yazdım açtım.

Katkın için teşekkürler...
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Sen bence (yine yanılıyor olabilirim) geri de açtığın deneyimi tanrı ile birlik, aşkın bağ kurmaya vb ne yormuş gözüküyorsun bu taraftan onunla ilgili de eğer varsa-öyleyse tartışılabilirdi
Burası kalabalık bir toplum, yani açılmak için uygun
İnsanı toplumsallık kurtarır onu biliyorum toplumsallık çözümler bireysel kaynaşmalar içte kapanma-k değil
İnsan insana çarpa (sürtüşe) çarpa olur sivrilir
Burada herkes dost ve iyi insanlardır yani burada ateist felsefeci bilmem ne tuhaf insanlar yok
Felsefe bi tarafa
İnsancıl insanlar ufak tefek sürtüşsekte
Ben psikiyatri tanım ve özgeçmişimden sonra psikiyatri gruplarında çok insan gözlemi sürdürdüm
Tek başına yalnızlaşma
Duygu düşüncelerimiz tek başına içte kimseye özgü ve özel değil aç, herkese yani bireye özel ve içrek tek kişinin duyumu ve hali ve içi sanılanlar milyonlarcası tarafından tek tek aynı bazen deneyimleniyor (insan çoğuldur)
Onu dışarı çekme içteki sorunları azaltır ve özgürleştirir
Seni anlayabildiğimi sanıyorum sen sanmasan da
Aşkın sanılan, özel içrek sanılan deneyimler birçoklarımız tarafından bir çok an da paylaşılıyor ve paylaşılmıştır
Sosyal bir parça olarak gruba ait bileşke bir parça olarak kendini tanımlamak duymak duyumsamak en kurtarıcı aidiyet bileşkesi
Yalnızlaşma
Bir sorunun var mı? Hayatın nasıl gidiyor? İşler güçler ? Yaşam yolunda mı?_ Bir sorunun derdin var mı? Eğer zaman dışında konuşulması ve ya da sorulması ve tartışılması gereken bunlarsa bunu da sormuş olalım
Çok çatıda gezdim ben gençken düşersem intihar olur diye olur mu?
Sosyal birlikler bizi kurtarır insan için en büyük mücadele ve kurtuluş bu. tanrı hizmeti değil. insan ile bileşme çabası
sosyal izolasyon yalnızlaşma derttir. Bilmiyorum öyledir demiyorum
Diğerlerinden ayrı hissediyorum benim gibi değiller vb dediğin için de yazıyorum
Kimse beni anlamıyor gibi yaklaşımlar .. Ya kişi anlaşılabilecek biçimde açıldı mı? sorusuna gebedir ya da kendine benzer topluluklara erişti mi sorusuna
Bunları içtenlik olarak içten gelerek yazdım. Kendi yaşamıma geçmişime de bir naziredir.
İnsan insanın insanıdır dayanışacağıdır. Yalnızlıklarda insan aranır. Tanrı değil. İnsanla bileşilir tanrı değil.
Tanrı sorununu biliyor ve anlıyorum. Kökenleme olarak. Öyle düşünüyor ve sanıyoruz...
Tanrı sorununun net bir portresini bildiğimi söylüyorum, çözümlemesini. Bireysel duyumsamalar varsa onlardan habersiz olmadığımı söylüyorum.
Yalnızlaşma...
Sana ve başka bir kimseye acımıyorum bunu bil yeter kimseye acımıyorum
Zaman....
ve sonsuzluk:
İçimden geldi yazdım
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Doğru düzgün yemiyor içmiyor konuşmuyordum ve ailem beni aldı köye geldik aile ocağına.
Yatıracaklar diye deli doktoruna götürecekler diye evden kaçtım.
Ailem beni deli doktoruna götürmek istedi. Başka yakınmalar öne sürdüm (vardı da) geniş tıbbi tetkikler istedim en son güç bela Nörologa gittim. Tanı koydu Bipolar. Umuyordum...
Ailem yine ısrar etti seni deli doktoruna götürelim. Annem beni yatırmak için kardeşimin evine ambulans bile çağırdı.
En son bir kaç hafta köyde dinlenip kendimi hazır hissettim hadi dedim gidelim deli doktoruna. Doktora kurdum kafamda anlattım. Tarih boyu ses duyan sanrı yaşayan insanlar dedim veliler peygamber oldu sen inanıyor musun inançlı mısın?
Dedim bu sorunları bilim tıp çözemez biz yardımlaşmalı kendi aramızda topluluk oluşturup bu sorunu yaşayanlar birbirimize destek olmalıyız. Ben tedaviye gelmedim aile ısrarıyla geldim ilaç istemiyorum bu tip bir duruma o ilaçların yardımı olacağına inanmıyorum.

Neyse çıktım.

Babam doktoru görmüş geldi.
Sen bu adama ne dedin.
Bu adam delirmiş. Doktor öfkeden deliye dönmüş.
Babam sormuş ne yapalım. Samsuna felan (Büyükşehir olduğum yerde öyle Ruh sağlığı hastanesi bir şey yok)
Doktor şunu demiş.
Onu orda başedemezler Bakırköy e götürün.
Hocam Samsun.
Aynısı.
O gün bugün deli doktoru görmüyorum ben bir daha da görmedim...
Deli doktoru benim...
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst