Tanrı'nın Varlığının ve Tekliğinin İspatı

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefi Tartışmalar kategorisinde bilgi bilen ile var tarafından oluşturulan Tanrı'nın Varlığının ve Tekliğinin İspatı başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 7,022 kez görüntülenmiş, 104 yorum ve 1 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefi Tartışmalar
Konu Başlığı Tanrı'nın Varlığının ve Tekliğinin İspatı
Konbuyu başlatan bilgi bilen ile var
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan kavgala

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
Mümkün tabii ki. Ne imiş, o özgür bırakmış, olmadan da bilmişmiş. Ek olarak Allah'ın sünneti vardır, kurallarına bağlıdır, kendi kurallarını çiğnemek uğruna var etmez, bir nevi çelişen şeyleri yapamaz.
Benim anladığım kadarıyla, üstünkişi doğru hükmün bir kişi tarafından verilemeyeceğini savunuyor, çok da mantıksız bir iddia değil. Bir şeyleri ıskalayarak karar verip, ıskaladıklarını bile bilmiyorsun, insansın belki de o yüzdendir.
Aksine, doğru hükmün asıl olarak bir kişi tarafından verildiğini savunuyuyorum, bununla birlikte @bilgi bilen ile var'ın savunduğuğu şekilde genelgeçer, her şeyi kapsyıcı bir doğru hükmün var olduğu görüşüne karşı çıkıyorum. Ek olarak doğru hükümleri de sadece bireysel bakış açısında ele almıyorum, bir çok insan için geçerli doğru hükmlerin (yasalar, dinler, ahlak) de varlığını ve o hükmün sağlayıcısına bağlı insanlar için "doğru" olduğunu kabul ediyorum.

bu nick tam bir alçak! düşünceyle yada felsefeyle ilgisi olmayan bir dinci trol muhtemelen. yönetici arkadaşlar takibe almalısınız bence bunu..

Felsefeye ilgisi yoksa bu sitede ne işi var? Trollse twitter gibi serpilip gelişebileceği bir ortam varken internetin köşesinde birkaç felsefesever tarafından ayakta tutulan bu sitede işi ne? Amacı tebliğ ise bu saldırgan dil niye? Bence arkadaşımız sallantılı dini inancını daha kolay kabullenmek için kendisince bir mantık kurmuş ve bize bu mantığı kabul ettirince inancının sağlam olduğunu kendisine kanıtlamış olacak. O yüzden karşı karşı çıkılınca çirkeflwşmeye başlıyor, çünkü inancına güveni o denli eksik ki düşüncelerine karşı çıkılmasından bile korkuyor.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Aksine, doğru hükmün asıl olarak bir kişi tarafından verildiğini savunuyuyorum, bununla birlikte @bilgi bilen ile var'ın savunduğuğu şekilde genelgeçer, her şeyi kapsyıcı bir doğru hükmün var olduğu görüşüne karşı çıkıyorum. Ek olarak doğru hükümleri de sadece bireysel bakış açısında ele almıyorum, bir çok insan için geçerli doğru hükmlerin (yasalar, dinler, ahlak) de varlığını ve o hükmün sağlayıcısına bağlı insanlar için "doğru" olduğunu kabul ediyorum.
Öyleyse benzer düşünüyoruz, bence de doğru hüküm kapsayıcı değildir. Doğru hüküm, insanın, insanların, içerisinde bulundukları durumlara göre değişir, bilgilerine vs. Bilmem katılırmısın, yine de doğru hükme temelde hep aynı şeye bakılarak karar verilir. Hükümler değişir, dayanak değişmez. Bu temeli de güç değil vicdan belirler.
 

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
Öyleyse benzer düşünüyoruz, bence de doğru hüküm kapsayıcı değildir. Doğru hüküm, insanın, insanların, içerisinde bulundukları durumlara göre değişir, bilgilerine vs. Bilmem katılırmısın, yine de doğru hükme temelde hep aynı şeye bakılarak karar verilir. Hükümler değişir, dayanak değişmez. Bu temeli de güç değil vicdan belirler.

Katılmıyorum; küçük çapta vicdan, doğru hüküm için dayanak olrak kullanılsa bile çap büyüdükçe kaybedilecek şeyler de arttığından hüküm vermek için öncelikle "fayda"ya bakılıyor. Tabii bu kısma geniş çaplı doğru hükümlerin kolektif bir bilinç tarafından da şekillendiğini eklemek gerekir. Yani her hükmün içinde illa ki insan duygularından bir parça vardır.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Katılmıyorum; küçük çapta vicdan, doğru hüküm için dayanak olrak kullanılsa bile çap büyüdükçe kaybedilecek şeyler de arttığından hüküm vermek için öncelikle "fayda"ya bakılıyor. Tabii bu kısma geniş çaplı doğru hükümlerin kolektif bir bilinç tarafından da şekillendiğini eklemek gerekir. Yani her hükmün içinde illa ki insan duygularından bir parça vardır.
Faydayı vicdanlı bir insan için ele alırsak, o insan güçlü de olsa istediği şey insanların özgürce ve refah içinde yaşaması olur. Böyle insanlar toplumu oluşturursa kolektif bilinç yine vicdanlı olmuş olur. Yine de benim için toplumda bir kişi bile vicdanlı olsa doğru hüküm hep vicdandan yanadır.
 

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
Faydayı vicdanlı bir insan için ele alırsak, o insan güçlü de olsa istediği şey insanların özgürce ve refah içinde yaşaması olur. Böyle insanlar toplumu oluşturursa kolektif bilinç yine vicdanlı olmuş olur. Yine de benim için toplumda bir kişi bile vicdanlı olsa doğru hüküm hep vicdandan yanadır.

Ben ihtimaller üzerinden değil gerçekleşenler üzerinden konuşuyorum. Bu da gösteriyor ki kolektif bilinç bile o bilinci oluşturanların yararına işliyor. Yani global iyiliği destekleyen "doğru hüküm" bile en fazla bir grup insandan öteye geçemiyor.

Ek olarak kolektif bilincin süre içerisinde oluşmuş değerleri de bireyin kendi "doğru hüküm"ünü verirken kullandığı vicdanını şekillendiriyor. Örnek olarak "yetişirken kendisine "hayvanlara sevgi" değeri öğretilmiş bir insanın büyüdüğünde zalim bir insan olsa dahi vicdanına başvurup hayvanları gözetmesi" verilebilir. Bu bakımdan kolektif bilincin, bireyin "doğru hüküm" lerine dolaylı yoldan ancak etkili şekilde müdahele ettiği görülebilir.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Ben ihtimaller üzerinden değil gerçekleşenler üzerinden konuşuyorum. Bu da gösteriyor ki kolektif bilinç bile o bilinci oluşturanların yararına işliyor. Yani global iyiliği destekleyen "doğru hüküm" bile en fazla bir grup insandan öteye geçemiyor.

Ek olarak kolektif bilincin süre içerisinde oluşmuş değerleri de bireyin kendi "doğru hüküm"ünü verirken kullandığı vicdanını şekillendiriyor. Örnek olarak "yetişirken kendisine "hayvanlara sevgi" değeri öğretilmiş bir insanın büyüdüğünde zalim bir insan olsa dahi vicdanına başvurup hayvanları gözetmesi" verilebilir. Bu bakımdan kolektif bilincin, bireyin "doğru hüküm" lerine dolaylı yoldan ancak etkili şekilde müdahele ettiği görülebilir.
Gerçekleşenler ve gerçekleşmesi istenilenler, ben de gerçekleşmesini istediklerim üzerinden konuşuyorum. Gerçekler her zaman en tatmin edici olan olmuyor.
Toplumun değerlerinin veya kolektif bilincin bireyin vicdanını etkilediğine katılmıyorum. Vicdan kavramını farklı değerlendiriyoruz. Vicdan saf, temiz bir şey.
Zalim insanın bir hayvana iyi davranmasını ele alırsam, toplum için iyi davranıyordur, alışmıştır, gösteriştir. Vicdanlı insan ise o hayvanı önemsediğinden öyle yapar. Sebepler çok farklı. Bazı durumlarda farklı sebeplerden aynı sonuçlar ortaya çıksa bile, nihayetinde herkes özüne döner. Toplumdan soyutlanırsa yine zalim olur. Bir günde olmasa da bir yılda. Kolektif bilinç vicdanı etkilemese de bireyin "doğru hüküm" dediği şeyi %99 etkiler.
 

bilgi bilen ile var

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 Tem 2020
Mesajlar
45
Tepkime puanı
1
Puanları
8
Konum
Çanakkale
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
kimseye bir şey kabul ettirmeye çalışmıyorum. inancım ile ilgili komplo teorisi geliştirmeye çalışmayın komik oluyor. emin olmasam zaten buraya yazmazdım. sadece saçma eleştirilere alerjim var.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Felsefeye ilgisi yoksa bu sitede ne işi var? Trollse twitter gibi serpilip gelişebileceği bir ortam varken internetin köşesinde birkaç felsefesever tarafından ayakta tutulan bu sitede işi ne? Amacı tebliğ ise bu saldırgan dil niye? Bence arkadaşımız sallantılı dini inancını daha kolay kabullenmek için kendisince bir mantık kurmuş ve bize bu mantığı kabul ettirince inancının sağlam olduğunu kendisine kanıtlamış olacak. O yüzden karşı karşı çıkılınca çirkeflwşmeye başlıyor, çünkü inancına güveni o denli eksik ki düşüncelerine karşı çıkılmasından bile korkuyor.

İşverenlerine çalışıyorum işte diye gösteriyor belki de sitemizdeki yazılarını, sosyoloji ,epistemoloji eğitimi aldım falan fişman demiş böyle bir altyapısı olsa tanrı anlayışı böyle kalabilir miydi? bende bu siteye geldiğimde düşünceleri ile kavga eden, arayış içinde olan,anlamaya çalışan ve tabiki açıktan belirtmesemde inancını sorgulayan biriydim ,bu sayfalarda 3 seneden fazla inancımı savundum ama asla böyle bir dil kullanmadım, yani kendimle özleşleştirip gerçekten sorgulayan adamı tanırım, mesela Nuri Kara, her tarafıyla gerçek biri, senin dediğinde olabilir ama ben bunlara trol demeyi seçiyorum, elbissste buda bence trol, bunlar niyetleri karanlık nickler..belkide ikiside trol falanda değildir, ben şu ekrandan aldığım izlenimi yazıyorum..trol ağır bir suçlama evet,dayanağımda kendime benzemeyenler, karakterler benzeşmiyor ve ben yanılıyor olabilirim zamanla anlaşılır bu,yanıldığımı düşünürsemde yazarım .. bu arkadaş kalırsa bakarız..elbisss ise hala trol benim için...
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
senin gibi düşünmeyen herkes troll olacak diye bir şey yok.

trol değilsen tek tanrıyı kanıtladığına inandığın mantalitenin aslında felsefenin tanrısına dair olduğunu, Allah gibi özel bir dinin tanrısına kanıt olamayacağını çoktan anlamış olmalıydın, kuran ve hadislerdir Allahın varlığının kanıtı (başka deyişle vahiy aldım iddiasında bulunan adamın kanıt diye sunduğu sözler)

yani buradan bakınca hiçte gerçekten düşünen,sorgulayan birine benzemiyorsun..ve şunu bil düşünen sorgulayan adam taklidi yapamazsın,bunun sahtesi hemen belli olur sevgili mümin veya islam savunucusu kardeş..
 

elbisss

Kahin
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
28 Mar 2019
Mesajlar
1,322
Tepkime puanı
266
Puanları
83
Karsilikli konuşmalar ve üslup konusunda birbirimize karşı daha duyarlı ve özverili davranirsak ve sadece sırf eleştiri yapmak için değilde dusunce ve fikri yansitabilirsek daha sağlıklı düşünceler sunmuş olabiliriz diye düşünmekteyim

İnsanız bazı noktalarda yada konularda düşünceler ve fikirler ters gelebilir bazense okuduğumuzu yanlış anlar farklı yorumlara sebep oluruz o yüzden bazen okurken daha dikkatli okumak özellikle yazarken daha özverili saygı çerçevesinde yazmak gerekir diye düşünüyorum

Dusunceleri ve fikirleri dayatmadan sadece özgün irade ile yansıtıp ana değerlere ve karşıt görüşlere karşında özveride bulunursak daha sağlıklı düşünceler e yer açmış oluruz diye düşünmekteyim

Böyle
 

elbisss

Kahin
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
28 Mar 2019
Mesajlar
1,322
Tepkime puanı
266
Puanları
83
Bazen hayatta her istediğimiz olmaz bazen aynı konuyu çok farklı şekilde yorumlariz bazense aynı konu üzerinden çok farklı düşünceler çıkartırız insanız ve dünyada milyarlarca insan var devamında her insanın düşünce yapısı hayata bakışı ve hayatı anlamasi farklı oluyor

Mesela ben mavi renki severken benim gibi aynı rengi seven olduğu kadar benim sevdiğim rengi sevmeyende olacak

Devamında dünyada Allah'a inanan olduğu kadar inanmaya da olacak önemli olan insanı ilişkilerimizi düşünce ve fikir harmaninda sergileyebilmek ve sunabilmektir

Bu konuyu yer yer takip etmeye çalışıyorum baktığımda farklı fikirler çıkabiliyor ve bazen dusunceleri anlamaya calisiyorum vsss

İşin özü düşüncelerinizi fikirlerinizi mutlaka paylaşın saygı çerçevesinde neticede felsefe neden nasıl niçin kime neye göre sorularini sorarak başlar devamında felsefe sorgulayandir o yüzden düşünceler sorgulandiginda güzel cevaplar sunun ki felsefede başka bir süreç olan isleme gorme analiz ve algılama devreye girsin

Sizlere sağlıklı saygili içi düşünce ve fikir dolu güzel paylaşımlar dilerim

Lütfen söylediklerimi yanlış anlamayın isterim

Öyle
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
trol değilsen tek tanrıyı kanıtladığına inandığın mantalitenin aslında felsefenin tanrısına dair olduğunu, Allah gibi özel bir dinin tanrısına kanıt olamayacağını çoktan anlamış olmalıydın, kuran ve hadislerdir Allahın varlığının kanıtı (başka deyişle vahiy aldım iddiasında bulunan adamın kanıt diye sunduğu sözler)

yani buradan bakınca hiçte gerçekten düşünen,sorgulayan birine benzemiyorsun..ve şunu bil düşünen sorgulayan adam taklidi yapamazsın,bunun sahtesi hemen belli olur sevgili mümin veya islam savunucusu kardeş..
Yanlışını kabül etmeyen her insan trol olsaydı, ohooo...

Karsilikli konuşmalar ve üslup konusunda birbirimize karşı daha duyarlı ve özverili davranirsak ve sadece sırf eleştiri yapmak için değilde dusunce ve fikri yansitabilirsek daha sağlıklı düşünceler sunmuş olabiliriz diye düşünmekteyim

Böyle
Okuyup anlamak gibi bir derdin yok ki senin. Karşılıklı konuşmuyorsun, alakasız konuşuyorsun. Ls2 kadar ağır konuşmasam da ona hak veriyorum.
 

elbisss

Kahin
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
28 Mar 2019
Mesajlar
1,322
Tepkime puanı
266
Puanları
83
Yanlışını kabül etmeyen her insan trol olsaydı, ohooo...


Okuyup anlamak gibi bir derdin yok ki senin. Karşılıklı konuşmuyorsun, alakasız konuşuyorsun. Ls2 kadar ağır konuşmasam da ona hak veriyorum.

Yargılamadan evvel once bır sorsaydın ama ben söyleyım x bır kullanıcıdan uslup konusunda şikayet geldi bende görevimi genel uyarı mesajı ıle icra ettim durum bundan ıbaret..

Böyle.
 
Son düzenleme:

elbisss

Kahin
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
28 Mar 2019
Mesajlar
1,322
Tepkime puanı
266
Puanları
83
Kaldı ki insanı konuşmaların ve ilişkilerin her ne platform olursa olsun saygı çerçevesınde ılerlemesıne ozen gosteren bırıyım devamında bu özeni insanlarında sunmasını isteyen biriyim bana karşı ağır konuşmalar kişinin kişiliğinin zayıflıgını gösterir o yüzden çok aldırış etmiyorum :)

Böyle.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Varol Nurican:love: bu Elbiss şahsına munhasır biri falan diyodum ( bana gerçek biri gibi görünmese de )ama akp propagandası yaptığı gün iyi niyetim bitti..
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
1.) Doğru hüküm vardır.
2.) Bilgi, doğru hükümdür.
3.) Bilgi, Bilen'e muhtaçtır.
4.) Bilen vardır.
5.) Bilgi, Bilen'in bilmesiyle var edilir: Bilen, bilgiyi var edendir. Bilgi, Bilen tarafından sürekli var edildiğine göre; Bilen, Vareden'dir.
6.) Bilen ve Vareden, her şeyin Bilen'i ve Vareden'idir.
7.) Sadece bilgisi her şeyi çevreleyen, her şeyin Bilen'i ve Vareden'idir.
8.) Bilgisi her şeyi çevreleyenin bilgisi, gökleri ve yeri de çevreler.
9.) Bilgi; Bilen'in tahtıdır.
10.) Tahtı, gökleri ve yeri çevreleyen -şüphesiz- En yüce'dir, En büyük'tür, Tek'tir.
11.) Bilen ve Vareden; En yüce'dir, En büyük'tür, Tek'tir.
12.) En büyük, En yüce ve Tek olan -şüphesiz- Tek Tanrı'dır.
Meditasyonlar
adlı eserinde kusursuz bir Tanrı'nın varlığının ispatını kusursuzluk fikrinin varlığına dayandıran Descartes'ın ispatı, incelenmesi gereken bir ispattır. Ancak bu ispatta Descartes'tan farklı bir yöntem izlenip Tanrı'nın hem varlığı, hem yüceliği, hem büyüklüğü, hem de tekliği bilginin kendisinden hareket edilerek ispatlanmıştır ve bu ispatta mantıktan ve Türkçesi Okunan demek olan Kur'an'dan yararlanılmıştır.

Kullanılacak ilk önerme ben varım, varız, var
Kullanılacak ilk önerme (varsayım) Tanrı vardır.
İkinci önerme ya da zıttı, karşı önerme Tanrı yoktur.
İkisi kontrollü biçimde incelenmelidir ama başlığı anlamadım. Tanrı varolmalı/vardır önermesini ortaya koyan onu neye dayanarak ortaya sürdü/koydu...
Vahiy ya da toplumsal verili inanç zemini. O halde o incelendi mi diye sorulmalı.
Daha sonra bu inceleme dürüst ve objektif mi diye sorulmalı.

İnanç zemininden sıyrılmadan zaten sorgulamanın kendisi yürütülemez.
İnanç zemininden sıyrılmışsak zaten muhtemelen böylesi bir ortaya koyma ve sorguya gerek kalmaz. İncelemenin kendine gerek olmaz.

Tanrı bir tür atalarım öyle diyor, kitap yazmışlar, varmış, öyle buyruluyor, önermesi sorunu...
Tanrı bir emir-kabul....
Yani felsefe de ya da ontoloji de yol katetmek istiyorsak bunun üzerinde durmamalıyız. Teoloji bir felsefe zemini değil. Bunlar ayrı kavramlar...
Teoloji kul olduğunun kabulünü aşamaz (ve içerir). Bu kabulü aşamadıkça dinamik (özgür) her hangi bir sorgu üretemeyecek (kul bilinci) o yüzden Tanrıyı ispatlamaya değil basitçe gerçeği irdelemeye odaklanın derim...

Teoloji düşüncesiyle teolojiden başka bir şey üretilemez.
Tanrı sorunu inanç ve verili kabul zemini. Bu konuda kişinin kendini (çıkarım yapmaya zorlamasına) hırpalamasına gerek yok.
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Tanrıyı ispatlama çalışmaları genellikle bir Tanrı olmadığını kendine ispatla sonuçlanır başka bir sonucu olmaz.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst