Tanrı gerçekten konuşsaydı ne derdi?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde ls2 tarafından oluşturulan Tanrı gerçekten konuşsaydı ne derdi? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 24,070 kez görüntülenmiş, 228 yorum ve 1 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Tanrı gerçekten konuşsaydı ne derdi?
Konbuyu başlatan ls2
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Yüzmeöğrenenbalık

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Tabii ki de; herkes kendince yorumlar. Soru her ne kadar tanrı gerçekten konuşsaydı olsa da. Kimisi Kuran'dan anladığı şekilde, kimisi öfkesiyle, kimisi açık yüreğiyle... Kuran'dan çıkardığım bir şey yok. Ancak bir tanrı varsa kesin olan şu ki, hislerimizi, vücudumuzu, evreni her şeyi o düzenledi. Aksi bir tanrı inancı olana sorulur yani, senin tanrın ne işe yarıyor. Yorumuma gelince, iyi olmaya çalışıyorum, iyilik güzeldir. Adaleti sevenin tanrısı da adildir.

Kısacası tanrı konuşsaydı, iyiliği seviyorum, iyi olanları cennete koyacağım derdi. Dipnot da düşerdi: İnsanlar bana inanmadan da iyi olabilirler. Ben onları da seviyorum. Biri çıkıp karşı çıkarsa, sus lan ben tanrıyım ben ne dersem o olur derdi. Sıkıysa konuşsun.
 
  • Sevdim
Tepkiler: ls2

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Bazen düşünceler uygun gelmeyebilir herşey senın açından olsun beklersın çunku senın yapın böyle :) konun senın olsun çok meraklısı degılım..

hee herşey benim açımdan olsun bekliyorum. sinsi sinsi eleştiri yapmam bile seni ele veriyor. açıktan eleştir.

bu sayfalarda akp propagandası yaptığın onlarca mesajdan sonra benim gözümde işin bitti.

bide hayatın boyunca hiçbir şeyi sorgulamadığın hiçbir şey üzerine gerçekten düşünmediğin her yazından belli oluyor, bunu gizleyebilecegi mi sanıyorsun bu gizlenemez..kolayca anlaşılır..(uzun ve boş yazıların ortada)

seni felsefeyle ilgisi olmasa da yazmayı seven bir olarak algılıyordum..ama dediğim gibi akp propagandan sonra herşey değişti..sen şaibeli birisin ve kuvvetle muhtemel akp trolüsün.. (beni şikayet etmekle sinsice tehdit bile ettin, önce kalbimin kötü olduğunu iddia edip sonra hızlıca geri adım attın..bunlar hiçte olağan duygusal değişimler değil)



Tabii ki de; herkes kendince yorumlar. Soru her ne kadar tanrı gerçekten konuşsaydı olsa da. Kimisi Kuran'dan anladığı şekilde, kimisi öfkesiyle, kimisi açık yüreğiyle... Kuran'dan çıkardığım bir şey yok. Ancak bir tanrı varsa kesin olan şu ki, hislerimizi, vücudumuzu, evreni her şeyi o düzenledi. Aksi bir tanrı inancı olana sorulur yani, senin tanrın ne işe yarıyor. Yorumuma gelince, iyi olmaya çalışıyorum, iyilik güzeldir. Adaleti sevenin tanrısı da adildir.

Kısacası tanrı konuşsaydı, iyiliği seviyorum, iyi olanları cennete koyacağım derdi. Dipnot da düşerdi: İnsanlar bana inanmadan da iyi olabilirler. Ben onları da seviyorum. Biri çıkıp karşı çıkarsa, sus lan ben tanrıyım ben ne dersem o olur derdi. Sıkıysa konuşsun.

beni semavi dinlerin tanrısını sorgulamaya iten en çetin soruya değinmişsin.. neden iyilik değilde inanç daha önemli? yıllarca bu sorunun cevabını aradım.. bulamadım..gerçek bir tanrı inancı ön plana alamaz..inanç ön plana alındığında insanların gerek dinler gerekse mezhepler aracılığı ile birbirine düştüğü ortadadır.. bu tanrısallıkla bağdaşmıyor.. gayet insani olduğu ortadadır..
 

elbisss

Kahin
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
28 Mar 2019
Mesajlar
1,322
Tepkime puanı
266
Puanları
83
hee herşey benim açımdan olsun bekliyorum. sinsi sinsi eleştiri yapmam bile seni ele veriyor. açıktan eleştir.

bu sayfalarda akp propagandası yaptığın onlarca mesajdan sonra benim gözümde işin bitti.

bide hayatın boyunca hiçbir şeyi sorgulamadığın hiçbir şey üzerine gerçekten düşünmediğin her yazından belli oluyor, bunu gizleyebilecegi mi sanıyorsun bu gizlenemez..kolayca anlaşılır..(uzun ve boş yazıların ortada)

seni felsefeyle ilgisi olmasa da yazmayı seven bir olarak algılıyordum..ama dediğim gibi akp propagandan sonra herşey değişti..sen şaibeli birisin ve kuvvetle muhtemel akp trolüsün.. (beni şikayet etmekle sinsice tehdit bile ettin, önce kalbimin kötü olduğunu iddia edip sonra hızlıca geri adım attın..bunlar hiçte olağan duygusal değişimler değil)

Gerçekten de öyle sana yakın düşünceler bekliyorsun farklı düşüncelere ise tahammül edemiyorsun Sana dair Eleştiri yaparken bile seni üzmemeye çalışıyorum ama göremiyorsun ayrı konu ....

Sen bana onca kelime ettin ki bazıları geerçekten hiç kabul edilebilir düzeyde değildi ama ben yine ağzımı açıp o laflarına cevap vermedim sırf seni kaybetmemek adına özgürce düşüncelerini yaz diye değinmedim değinmemde ama göremiyorsun ayrı konu...

Düşüncemi paylaşmak istediğimde eleştirisel yada önerisel bazda ise bu sunumlamayı yaparım Siyasi içeeriklere çok fazla girmemeye özen gösteren biriyim ama üzerinden geçip değindiğim konularda olabiliyor ki buda düşünce akışı içerisinde olan süreçler diyebilirim....Her siyasi oluşuma eşit düzeyde yaklaşmaya çalışan biriyim

Senin gözünde değerli olmam yada olmamam benim için çok önemli değil ben düşüncelerimi yazmaya yine devam ederim önemli olan düşünce akışı içerisindeysek karşılıklı saygıyı koruyabılmemızdır dıye düşünmekteyim.

Söylediğim üzere ben yazılarımı yazarken kim begeniyor yada begenmiyor diye bakmıyorum ben işlemem gereken konuları işliyorum ne kadar başarılıyım bilemem ama bildiğim birşey var insana deger veren ve saygı duyan biriyim Bazen gereksiz ve anlamsız hatta yersız ifadelerle karşılaşsam bile saygıda kimseye karşı kusur etmemeye özen gösteren biriyim...

Söylediğim üzere yazılarımı begenmiyorsan bana dair yazmak durumunda değilsin Zaten senin gözünde bitmişsem çokta konuyu ilerletmeye gerek yok ama dediğim üzere benim kapım insan olana iyi olana her zaman herkese açıktır..

Ben kimseye kin gütmem yada bana böyle diyor diye o insana saygısızlık yapmam çünkü ben her düşünceye olumlu yada olumsuz her düşünceye karşı saygı duyarım akabınde ise iyi bir dinleyici olurum..

Hayatımda o kadar çok şeyi sorguluyor düşünüyor ve araştırıyorum ki her düşüncemin ardında bana verilen agırlık o kadar zor oluyor ki anlatamam Neredeyse düşünsel bazda hayatımın bir çok evresini mücadele etmekle geçiriyorum diyebilirim..(Kendi açımdan)

Hayatın kendisi birer felsefedir Yaşam içerisinde sorgulamaya başladığında felsefeye adım atmış olursun neden niçin ve ne şekilde soruları felsefenın gırış basamaklarıdır felsefe birer yaşam biçimini sorgulama hali gibidir...

İşin açıkçasını ifade edeyim bana trolle ne demek istediğini halen anlamış değilim....

(Ben seni neden şikayet edeyim ki sana dair bir yaşanmışlık ortada bile yok kaldı ki ben böyle bir insan değilim ben halen seni kırmayayım diye sana yönelik yazılarımı güzel yazmaya çalışıyorum ama görmüyorsun ayrı konu...Ben hiçbir zaman bir insana kalbin kötü demem Aksine ben her insanın bir düşüncesi olduğuna inanırım ve dikkatle özveri ile tüm saygınlıkla dinlerim benim için önemli olan insanın degerlerde saygıyı eksiltmemesidir...Yazılarda yada akış içerisinde en çok karşılıklı saygıya dikkat ederim akabinde ise dinleyen olabilmeye çalışırım...)

Söylediğim üzere düşüncelerim ve yazılarım içerisinde karşı tarafa dönük saygısızlık olmaz olan herşey eleştirisel bazda olur çünkü ben böyle yetiştim...İyi bir dinleyicimdir bu konuda kimsenin tereddüt etmesine bile asla gerek yoktur.

Böyle.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
beni semavi dinlerin tanrısını sorgulamaya iten en çetin soruya değinmişsin.. neden iyilik değilde inanç daha önemli? yıllarca bu sorunun cevabını aradım.. bulamadım..gerçek bir tanrı inancı ön plana alamaz..inanç ön plana alındığında insanların gerek dinler gerekse mezhepler aracılığı ile birbirine düştüğü ortadadır.. bu tanrısallıkla bağdaşmıyor.. gayet insani olduğu ortadadır..
Bence bulmuşsun ki dini terk etmişsin. Cevap açık çünkü: İyilik yerine inanç daha önemli olamaz. Yine bence aynı yerde olurlarsa inancın esamesi bile okunmaz.
 
  • Sevdim
Tepkiler: ls2

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
hee herşey benim açımdan olsun bekliyorum. sinsi sinsi eleştiri yapmam bile seni ele veriyor. açıktan eleştir.

bu sayfalarda akp propagandası yaptığın onlarca mesajdan sonra benim gözümde işin bitti.

bide hayatın boyunca hiçbir şeyi sorgulamadığın hiçbir şey üzerine gerçekten düşünmediğin her yazından belli oluyor, bunu gizleyebilecegi mi sanıyorsun bu gizlenemez..kolayca anlaşılır..(uzun ve boş yazıların ortada)

seni felsefeyle ilgisi olmasa da yazmayı seven bir olarak algılıyordum..ama dediğim gibi akp propagandan sonra herşey değişti..sen şaibeli birisin ve kuvvetle muhtemel akp trolüsün.. (beni şikayet etmekle sinsice tehdit bile ettin, önce kalbimin kötü olduğunu iddia edip sonra hızlıca geri adım attın..bunlar hiçte olağan duygusal değişimler değil)





beni semavi dinlerin tanrısını sorgulamaya iten en çetin soruya değinmişsin.. neden iyilik değilde inanç daha önemli? yıllarca bu sorunun cevabını aradım.. bulamadım..gerçek bir tanrı inancı ön plana alamaz..inanç ön plana alındığında insanların gerek dinler gerekse mezhepler aracılığı ile birbirine düştüğü ortadadır.. bu tanrısallıkla bağdaşmıyor.. gayet insani olduğu ortadadır..

Çünkü inançların gerçekçi bir dayanağı olan yasalar bütünüyken, iyilik belirli zamanlarda ortaya çıkan kısıtlı bir durumdan fazlası değildir.

İnançların gerçekçi dayanağı şudur: İnsan topluluklarının varlıklarını sürdürebilmesi için tüm topluma hitap edecek ortak bir payda gereklidir. Bu ortak payda (değerler, yasalar ve inançlar) toplumun her üyesi için diğerlerini anlamasını, diğerlerine güvenmeini, diğerlerini yönetmesini kolaylaştırmaktadır. İnançlardaki metafizik ögeler inancın temelini değil görünen kısmını oluşturmaktadır, inancın asıl önemli kısmı onun insanları birleştirme gücüdür.

İyilik göreceli bir kavramdır, genelgeçer sınırları yoktur. Tatlı su barışçılı düşünürlerin aforizmalarında çok güzel bir şey olarak gözükse de durum gerçek dünyada görünenden çok uzaktır. En azından inançlar iyilik kavramına idare eder bir tanım getirip onu belirli bir topluluğun eline vermişlerdir.

Özetle iyliğe ulaşmak her canlının temel amacıdır, ancak genelde bir canlnın iyiliği diğer canlının kötülüğü anlamına gelir. İnançlar ise bu durumu düzenleyipyiliği veya iyiliğe ulaşma düşüncesini pazarlayarak insanların iyilikten eşit derecede faydalanmasını sğlamaktadırlar.
 
  • Sevdim
Tepkiler: ls2

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Bence bulmuşsun ki dini terk etmişsin. Cevap açık çünkü: İyilik yerine inanç daha önemli olamaz. Yine bence aynı yerde olurlarsa inancın esamesi bile okunmaz.

aynen öyle esamesi bile okunmaz..ama yüce tanrının ve onun güzel ahlakı tamamlamak için gönderilen yüksek mertebeli nebisinin efsaneleri ile fethedilen zihnimin bağımsızlık ilanı haliyle zaman aldı..


Çünkü inançların gerçekçi bir dayanağı olan yasalar bütünüyken, iyilik belirli zamanlarda ortaya çıkan kısıtlı bir durumdan fazlası değildir.

İnançların gerçekçi dayanağı şudur: İnsan topluluklarının varlıklarını sürdürebilmesi için tüm topluma hitap edecek ortak bir payda gereklidir. Bu ortak payda (değerler, yasalar ve inançlar) toplumun her üyesi için diğerlerini anlamasını, diğerlerine güvenmeini, diğerlerini yönetmesini kolaylaştırmaktadır. İnançlardaki metafizik ögeler inancın temelini değil görünen kısmını oluşturmaktadır, inancın asıl önemli kısmı onun insanları birleştirme gücüdür.

İyilik göreceli bir kavramdır, genelgeçer sınırları yoktur. Tatlı su barışçılı düşünürlerin aforizmalarında çok güzel bir şey olarak gözükse de durum gerçek dünyada görünenden çok uzaktır. En azından inançlar iyilik kavramına idare eder bir tanım getirip onu belirli bir topluluğun eline vermişlerdir.

Özetle iyliğe ulaşmak her canlının temel amacıdır, ancak genelde bir canlnın iyiliği diğer canlının kötülüğü anlamına gelir. İnançlar ise bu durumu düzenleyipyiliği veya iyiliğe ulaşma düşüncesini pazarlayarak insanların iyilikten eşit derecede faydalanmasını sğlamaktadırlar.

evet genç.. yüce tanrıdan geldiğine şüphe duymadığım sözlerde hikmet aramakla geçti yıllarım.. yüce tanrı karşı taraftaki insanları neden düşünmüyordu?onları da kendisi yaratmamış mıydı ? olmalıydı anlayamadığımız bir hikmeti, o herşeyi en doğrusu ile bilendi bize düşen onu anlamaya çalışmaktı..

apaçık ganimet paylaşımı yapan, savaşta yendiğiniz adamların karısını kızını alın istediğiniz gibi .... diyen bu sözde tanrının bu sözleri sanırım en kabul edilemez olandı...
 

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
aynen öyle esamesi bile okunmaz..ama yüce tanrının ve onun güzel ahlakı tamamlamak için gönderilen yüksek mertebeli nebisinin efsaneleri ile fethedilen zihnimin bağımsızlık ilanı haliyle zaman aldı..

evet genç.. yüce tanrıdan geldiğine şüphe duymadığım sözlerde hikmet aramakla geçti yıllarım.. yüce tanrı karşı taraftaki insanları neden düşünmüyordu?onları da kendisi yaratmamış mıydı ? olmalıydı anlayamadığımız bir hikmeti, o herşeyi en doğrusu ile bilendi bize düşen onu anlamaya çalışmaktı..

apaçık ganimet paylaşımı yapan, savaşta yendiğiniz adamların karısını kızını alın istediğiniz gibi .... diyen bu sözde tanrının bu sözleri sanırım en kabul edilemez olandı...

Olaya çok dar bir pencereden bakıyorsun.

Tanrı vardır ve onun kendisini düşündüğünü düşünen her insanı düşünür. Bu durum insanların zihninde yarattığı soyut bir gerçekliktir. İnsanların bu inançlarını gerçek hayatta sürdürmeleri soyut gerçekliğin somut gerçekliğe taşınmasına sebep olur. Yani tanrı sadece düşünce olarak kalsa bile insanlar aracılığıyla etkileri gerçektir.

Her şeyin en iyisini, doğrusunu bildiğini düşünenler aslında insanlardır, tanrı kavramı sadece bu düşünceyi tüm toplumun üzerine yansıtan bir aynadır.

Katılmıyorum. İslam dininin yaptığı yağma'yı meşrulaştırmak değil, zaten meşru olan bir durumu sisteme sokup kontrol edilenilir hale getirmekti. Zira yağma dini bir emir değil, halihazırda her insan tarafından normal olarak yapılan bir uygulamadır. Bu uygulama İslam'ı insanlığa aykırı, barbar bir din yapmaz, aksine insan gerçekliğe ne kadar bağlı olduğunu gösterir.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Çünkü inançların gerçekçi bir dayanağı olan yasalar bütünüyken, iyilik belirli zamanlarda ortaya çıkan kısıtlı bir durumdan fazlası değildir.

İnançların gerçekçi dayanağı şudur: İnsan topluluklarının varlıklarını sürdürebilmesi için tüm topluma hitap edecek ortak bir payda gereklidir. Bu ortak payda (değerler, yasalar ve inançlar) toplumun her üyesi için diğerlerini anlamasını, diğerlerine güvenmeini, diğerlerini yönetmesini kolaylaştırmaktadır. İnançlardaki metafizik ögeler inancın temelini değil görünen kısmını oluşturmaktadır, inancın asıl önemli kısmı onun insanları birleştirme gücüdür.

İyilik göreceli bir kavramdır, genelgeçer sınırları yoktur. Tatlı su barışçılı düşünürlerin aforizmalarında çok güzel bir şey olarak gözükse de durum gerçek dünyada görünenden çok uzaktır. En azından inançlar iyilik kavramına idare eder bir tanım getirip onu belirli bir topluluğun eline vermişlerdir.

Özetle iyliğe ulaşmak her canlının temel amacıdır, ancak genelde bir canlnın iyiliği diğer canlının kötülüğü anlamına gelir. İnançlar ise bu durumu düzenleyipyiliği veya iyiliğe ulaşma düşüncesini pazarlayarak insanların iyilikten eşit derecede faydalanmasını sğlamaktadırlar.
Yasaları ortaya çıkartan iyiliğin kendisidir. Yasalar hakkı korur, ancak bazı yasalar azınlığı ezer, yine de çoğunluğa aykırı yasalar bulmak çok çok zordur.

Çoğunluğu koruyan, onların yararına olan yasalar çoğunluğa görece yasalardır. Yasalar azınlığı da gözettiği zaman orada gerçek iyilikten söz edilebilir. Çok basit ve genel geçer değil: Herkes için iyi olan her zaman en iyidir. Çoğunluğun daha fazlasını istemesiyle mümkün olan bu durum, yok olur. İyilik kavramı değişse de, her çağda iyilik herkes için olandır. Temeli bu kadar sağlam olan birşey genel geçer değildir.
 
  • Beğen
Tepkiler: ls2

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Olaya çok dar bir pencereden bakıyorsun.

Tanrı vardır ve onun kendisini düşündüğünü düşünen her insanı düşünür. Bu durum insanların zihninde yarattığı soyut bir gerçekliktir. İnsanların bu inançlarını gerçek hayatta sürdürmeleri soyut gerçekliğin somut gerçekliğe taşınmasına sebep olur. Yani tanrı sadece düşünce olarak kalsa bile insanlar aracılığıyla etkileri gerçektir.

Her şeyin en iyisini, doğrusunu bildiğini düşünenler aslında insanlardır, tanrı kavramı sadece bu düşünceyi tüm toplumun üzerine yansıtan bir aynadır.

Katılmıyorum. İslam dininin yaptığı yağma'yı meşrulaştırmak değil, zaten meşru olan bir durumu sisteme sokup kontrol edilenilir hale getirmekti. Zira yağma dini bir emir değil, halihazırda her insan tarafından normal olarak yapılan bir uygulamadır. Bu uygulama İslam'ı insanlığa aykırı, barbar bir din yapmaz, aksine insan gerçekliğe ne kadar bağlı olduğunu gösterir.

Sanrım hakiki bir tanrı ile hayallerde varolan tanrı inancı ayrımı yüzünden ayrışıyoruz. ben islamın tanrısı hakiki bir tanrı olarak sorguluyorum. dediklerin doğrudur insanlar kendi törelerini tanrılarına atfetmişler ve yasalaştırıp yuceltmişlerdir. yağma ve ganimette insanlık tarihinin tartışmasız gerçeğidir.

araplar kendi törelerini tanrıya atfedip tanrıya iftira atmıştır. yani ganimet ,yağma ve kölecilik ilahileştrilmiştir. bak 2020 deyiz bir müslüman kuranda yazan bu geçmiş dönem ahlakını korkusundan reddemiyor. 15 temmuzda bogaz köprüsünde fetocuların karıları bize helal diye bağırışıyorlardı! sen bu anlatmak istediğimi anlamamış olamazsın genç, yani tam olarak neden dar penceden baktığımı düşündüğünü anlayamadım..
 
Son düzenleme:

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Yasaları ortaya çıkartan iyiliğin kendisidir. Yasalar hakkı korur, ancak bazı yasalar azınlığı ezer, yine de çoğunluğa aykırı yasalar bulmak çok çok zordur.

Çoğunluğu koruyan, onların yararına olan yasalar çoğunluğa görece yasalardır. Yasalar azınlığı da gözettiği zaman orada gerçek iyilikten söz edilebilir. Çok basit ve genel geçer değil: Herkes için iyi olan her zaman en iyidir. Çoğunluğun daha fazlasını istemesiyle mümkün olan bu durum, yok olur. İyilik kavramı değişse de, her çağda iyilik herkes için olandır. Temeli bu kadar sağlam olan birşey genel geçer değildir.

Tanrı vahyettiği anda birilerini çemberin dışında bırakmak zorunda kalır. ben islam realist bir dindir diyerek anlamaya çalışırdım. ama mızrak çuvala sığmadı tabiki. yani özetle dünyayı ve insanları bu düzende yarattıktan sonra vahyetmemelisiniz..ettiğiniz anda tarafsız,adil ve iyi kalma şansınız yoktur.. işte bu yuzden islam bugun yalanlarla ve kelime oyunları ile savunulmaya çalışılıyor..tanrı kendini bu hale düşürdü işte..ben bu hale düşmüş bir tanrıya inanmaktansa onu(bu tanrı anlayışını) reddedip aslında tanrının yüceliğine hizmet ediyorum desem yanlış analiz yapmış olmam..(deism bakımından)
 

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
Yasaları ortaya çıkartan iyiliğin kendisidir. Yasalar hakkı korur, ancak bazı yasalar azınlığı ezer, yine de çoğunluğa aykırı yasalar bulmak çok çok zordur.

Çoğunluğu koruyan, onların yararına olan yasalar çoğunluğa görece yasalardır. Yasalar azınlığı da gözettiği zaman orada gerçek iyilikten söz edilebilir. Çok basit ve genel geçer değil: Herkes için iyi olan her zaman en iyidir. Çoğunluğun daha fazlasını istemesiyle mümkün olan bu durum, yok olur. İyilik kavramı değişse de, her çağda iyilik herkes için olandır. Temeli bu kadar sağlam olan birşey genel geçer değildir.

Yasaları ortaya çıkaran şey iyilik ve kötülüğün dengesizliğidir.
Yasalar hakkı korour ancak hak kavramı çoğunluğa hizmet ettiği için aslında çoğunluğu korumuş olur.
Çok basit şeyler haricinde herkes için "iyi"den bahsedilemez; fikirler, görüşler, istekler çatışır, birisi için iyi olan diğeri için kötü olur.
Sanrım hakiki bir tanrı ile hayallerde varolan tanrı inancı ayrımı yüzünden ayrışıyoruz. ben islamın tanrısı hakiki bir tanrı olarak sorguluyorum. dediklerin doğrudur insanlar kendi törelerini tanrılarına atfetmişler ve yasalaştırıp yuceltmişlerdir. yağma ve ganimette insanlık tarihinin tartışmasız gerçeğidir.

araplar kendi törelerini tanrıya atfedip tanrıya iftira atmıştır. yani ganimet ,yağma ve kölecilik ilahileştrilmiştir. bak 2020 deyiz bir müslüman kuranda yazan bu geçmiş dönem ahlakını korkusundan reddemiyor. 15 temmuzda bogaz köprüsünde fetocuların karıları bize helal diye bağırışıyorlardı! sen bu anlatmak istediğimi anlamamış olamazsın genç, yani tam olarak neden dar penceden baktığımı düşündüğünü anlayamadım..
Hayallerde var olan tanrı ile gerçekten var olan tanrının gerçekte bir farkı yoktur. Çünkü önemli olan olup olmaması değil o tanrıya inanılıp inanılmamasıdır.

15 temmuzda bazı cahillerin 1500 sene önceki kurallara göre hareket etmesinin sebebi din değil var olan dinin şimdiki zamana uyarlanmaması, uyarlanmak istenmemesidir. Dinin güne uyarlanmasına katolik kilisesi veya İslam tasavvufçuları örnek gösterilebilir. Bu iki oluşumun savunduğu dinlerin temelinde cihat adı altında vahşet ve katliam yer alsa da bu oluşumlar günümüzde barış elçiliği yapmaktadırlar.

Özetle: Dinler zamanları için en doğru olanı yapmışlardır ki günümüze kadar ulaşabilmişlerdir. Dinler insanları yönetmek için oluşturulmuş mükemmel araçlardır, bu yüzden insanların vahşi yönlerine etki edebildiği gibi onların barışçıl yönlerine de etki edebilirler. Önemli olan hangi zamanda hangi özelliğin ön plana çıkarılacağıdır.

Dar pencereden kastım: Dine, dinin içinden akılcı bir yöntemle bakarak anlam vermeye çalışıyorsun. Bir şekilde dinin içinden çıkmışsın ancak hala yüce, mutlak, sonsuz tanrıyı arıyorsun. Gözlerini gerçekliğe çevirip dinin kutsal olmayan yanlarını görmüşsün, ancak halabir yerlerde kutsal olanı arıyorsun. Bu başlıktaki ve benzer konulardaki mesajlarından anladığım budur.
 
  • Beğen
Tepkiler: ls2

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Evet şimdi anladım Üstünkişi. dinler zamanları içinde doğru olanı yapmışlar değilde, geçmişten evrilerek gelen mit,kavrayış ve inançları din kurucuları (buna devlet ve iktidar sahipleride dahil) kendi zihniyetleri ekseninde derlemişler ve bir şekilde kabullendirmeyi başarmışlar. şeklinde açtıktan sonra dediklerinin tamamı katılıyorum diyebilirim.

Beni yüce,mutlak ve sonsuz tanrıyı arıyor şeklinde anlamakda gayet haklısın. esasta gerçeği arıyor varlığı ve varoluşu anlamlandırmaya çalışıyorum. yücelik,sonsuzluk ve tanrı kavramlarıyla düşünmeyi bırakmıyorum çünkü böyle yaparak görünen gerçeğin veya cosmosun arkasındaki gizeme,aşkınlığa veya akılalmazlığa ulaşmaya çalışıyorum kendimce işte.. bu fiziksel olanla olmayani kendi zihnimde bir dengeleme gibi yani..çünkü temelde bilimin iddia ettiği kendinden oluşa inanmıyorum..
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
ha birde tabiki dinleri eleştirirken bu kavramları kullanıyorum, çünkü bu kavramlar semavi denilen tek tanrılı dinlerin iddiası, kendi söylemleri ile kendilerini eleştirmemiz gerekiyor bazen..

geçen birşey öğrendim pagan, kırsal demekmiş..evet kırsal veya pagan tanrıları kimse yücelik,mutlaklık,sonsuzluk ile eleştirmez çünkü onların böyle bir iddiası yok..
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Yasaları ortaya çıkaran şey iyilik ve kötülüğün dengesizliğidir.
Yasalar hakkı korour ancak hak kavramı çoğunluğa hizmet ettiği için aslında çoğunluğu korumuş olur.
Çok basit şeyler haricinde herkes için "iyi"den bahsedilemez; fikirler, görüşler, istekler çatışır, birisi için iyi olan diğeri için kötü olur.
Kelimeyi nasıl anlamlandırdığını bilmiyorum, ancak benim zihnimdeki hak kavramı çoğunluktan bağımsızdır, emek ile kendisi sebebiyle elde edilir. Kendindendir.

Suudi Arabistan'da bile, yabancıların dilediği gibi gezip alkol içebileceği ortamlar yapılmış. Başkasının özgürlüğü diğerine zarar veriyorsa, o zaman herkes için iyiden bahsedilemez. Eşcinsellik kime nasıl zarar veriyor. İnsanlar böyle olmaktan çekiniyorlar. Din değiştirmek veya ateist olmak kime zarar verebilir. Bunlar basit değil.
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
Arkadaslar felsefe demek.yaratici kavramini dogru analiz etmektir.
Iyi yada kotu bir yaratici olmaz.
Iyiyi ve kotuyu goreceli yaratan
Bir yaratici olur.
Bu durumda yaratici.
Iyi yada kotu degildir.bu kavramlara anlam
Verendir.
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
Arkadaslar felsefe demek.yaratici kavramini dogru analiz etmektir.
Iyi yada kotu bir yaratici olmaz.
Iyiyi ve kotuyu goreceli yaratan
Bir yaratici olur.
Bu durumda yaratici.
Iyi yada kotu degildir.bu kavramlara anlam
Verendir.
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
Yaratici kavrami.tanri bilimi ile(teoloji)
Aciklanamaz .
Yaratılış kavrami aciklanabilir.
Yaratici kavrami bilimsel degildir.
Bilmem anliyormusunuz?
Arkadaslar.felsefe demek.
Sonsuz kavramlarindanda bagumsuz bir
Akil demekir.
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
tanrı fikrini aslında tanrı bile geçersiz kılıyor.. yaratmamıştır, yaratılmamıştır. hiç bir şeye ihtiyacı yoktur..hiç bir şey değildir.. her şeyi, bilir görür duyar..tevhid inancı olmalı, şirk koşmamalı bu 0rtak koşmak en büyük güNahtIıR..??
Yanılıyorsunuz.bahsettiğiniz kavram.teislerin uydurma ilahlarinin
Uydurma teolojisidir.
Yaratilis.icin belirli kurallar gerekir.
Biz kurallari yaratandan bahsediyoruz.
Sizlerde teistlerin.4000 yıllık sisteminden
Yila çıkıyorsunuz.asin artik bu sacmaliklari.
İhtiyaç meselesi.yaratılmış olanlara ozgudur.
Dogmak yada digmamak bunlar insancil
Duygular.biz ise felsefe yapmaliyiz.
Ezberci olmayın.
 

ignostik üye

Filozof
Uzaklaştırılmış
Katılım
1 Ocak 2021
Mesajlar
969
Tepkime puanı
131
Puanları
43
Yaş
57
Konum
Mars gezegeni.
Üniversite Bölümü
felsefe
tanrı fikrini aslında tanrı bile geçersiz kılıyor.. yaratmamıştır, yaratılmamıştır. hiç bir şeye ihtiyacı yoktur..hiç bir şey değildir.. her şeyi, bilir görür duyar..tevhid inancı olmalı, şirk koşmamalı bu 0rtak koşmak en büyük güNahtIıR..??
Yanılıyorsunuz.bahsettiğiniz kavram.teislerin uydurma ilahlarinin
Uydurma teolojisidir.
Yaratilis.icin belirli kurallar gerekir.
Biz kurallari yaratandan bahsediyoruz.
Sizlerde teistlerin.4000 yıllık sisteminden
Yila çıkıyorsunuz.asin artik bu sacmaliklari.
İhtiyaç meselesi.yaratılmış olanlara ozgudur.
Dogmak yada digmamak bunlar insancil
Duygular.biz ise felsefe yapmaliyiz.
Ezberci olmayın.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst