Kürtaj tartışmaları

Hamile bir kadının kürtaj olmasına izin verilmemesinin kötü sonuçları olabilir. Bir, yasadışı yollara başvurup kendisine zarar verir; iki, her türlü ilgiye muhtaç bir hayatı ilgisiz bırakır ve sonucunda, doğurmak istemediği canlının, doğumundan ölümüne kadar bir tarafı eksik bir yaşam sürmesine ve bunun toplumun diğer birimlerine hatta gelecek kuşaklara yansımasına yol açar. Pragmatist bir yaklaşımla kürtajın yasaklanmaması gerektiği sonucuna kolayca ulaşılabilir.


Ancak bir de insani değerler açısından bakılması gerekir.


Dini değerler bu kapsam içerisinde değil. Zira çok basit bir nedeni var: Türkiye devleti dinsizdir. Dini değerlere saygı duyabilir ancak dini değerleri toplumun her kesimine dayatamaz. Türkiye'de isek dini değerlerden kastımız İslam değerleri ise İslam'ı kabul etmeyen ve hiçbir dini kabul etmeyen vatandaşların bu yasağa karşı çıkması anlaşılabilirdir. (laik islamcıları da ekleyeyim buraya)


"Ama bunun İslam ile bir alakası yok. İnsan hakları evrensel, tıbbi sonuçlar ortada..."


derseniz işte burada durmak gerekir derim.Bu meselenin ve tabi her meselenin en uzak kalması gereken nokta gelip odağa oturuyor, meselenin düğümlendiği nokta oluyor: şeriat. Şeriat olur başka birşey olur, bu o kadar önemli değil. Şeriat yerine niyet de yazılabilir. Yani üstte yazdığım cümle toplumun geniş kesimince kabul görmüyor çünkü asıl niyetin insan hakları, insan sağlığı vesaire noktasında olmadığını düşünüyor. Kızlı-erkekli okullara, yurtlara karşı bir hükumetin başka şeyleri planladığını düşünüyor. Bu doğal bir sonuçtur. Bozuk temel üzerine sağlam yapılar inşa edemezsiniz çünkü. Topluma devletin sahip çıkmaması gereken değerler üzerinden siyaset yapmadığınızı inandıramadıysanız yaptığınız her icraatte toplum icraatinizle o değerler arasında bir ilişki arar; bu ilişkiyi bulursa da muhalif olur. Kabul edilebilir ve hak verilebilir bir muhalifliktir bu.


İnsanın yaşam hakkı konusunda ise ortadayım. Canlının tanımı nedir? Hayvan da bir canlı ise işkence edilerek öldürülmesi halinde bile neden 300 lira para cezası veriliyor? İnsan gibi düşünemediği için mi? Anne karnında bir bebek ne kadar düşünebilir? ...gibi bilgisiklikten kaynaklı birkaç soru sorabiliyorum sadece...


ayrıca: birinci paragrafta hamile bir kadın olduğunu varsaydım. yasakların caydırıcı boyutunu da unutmamak gerekir. yani kürtaj yasağıyla istenmeyen hamileliğin önüne geçilmesi planlanmış olunabilir. bu da kürtaj yasağının hanesine +1 olarak döner tabi samimiyet noktasından geri sekmezse...

yeni_id' Alıntı:

elbetteki böyle bir hakları olmalıdır..
hayatının sonuna kadar ciddi külfetlerini üstlenmek zorunda kalacağı bir duruma, öyle yada böyle düşmüş bireyin kurtulmak için herşeye hakkı vardır..
sorun can almaksa, bu gerçek manada her devirde yapılan bişi değilmidir..
devletler can alır..
devletin kitabında devletin can almasında bir sakınca yoktur.. kılıfı olsun yeter..
kapitalizmin önümüzdeki 20 yıla dair işçi sayısı gereksinimine bakın...
toplumların kültür aktarımı için ihtiyaç duyduğu 2.11 denklemine bakın..
kim can derdinde..
birde dönüp içinizdeki "insanlık adına", "müslümanlık adına", "yahut milliyetçilik adına" yaptıklarınıza bakın size bize yaptırdıklarına bakın...
devletler makyavelizm'le yönetilir, aksinin akibeti tibettir
can (eşya) lazımsa kürtaj olmaz
lazım değilse
çin'e bakın..
ne.. yoksa müslüman değerleriyle yoğrulmuş bu toplum, "5 milyar nüfusa ulaşsa bile çin gibi yapmayız, gelenek göreneklerimize aykırı" mı dediniz
makyavel terziler ne güne duruyor.. diker bi kılıf

Genişletmek için tıkla ...

dediklerin çok doğru devlet yönetimi, kapitalizm... ancak bayan arkadaşım ilişki sırasında veya sonrasında önlemini almıyorsa neden bunun bedelini rahme düşen küçücük beden ödesin. evet herkesin asıl derdi can değil ve konu kürtaj olunca fanatikleşen "sözde" müslüman olup can almaya karşı olanlar hiç vicdanları sızlamadan hayvan öldürüp etini afiyetle yiyebiliyorlar. ama senin söyleminde buna benziyor. sende bu tanımladığım durumun tersinden aynı konuya geliyorsun. küçücük bedeni öldürmeyi meşru görüp devletlerin yaptığı katliamlara mal ediyorsun. devletlerin yaptığı suç tabi. peki sen neden bu duruma ortak oluyorsun. onlar yapıyor diye kişinin kürtaj hakkı olması aynı onlar gibi yapmaktan aşka birşey değildir. ha katliam yapan devletlerin kürtajı yasaklaması eleştirilebilir. ama kişinin ihmalkarliğindan dolayı kürtaj yapıp küçücük bedeni öldürmesi ve bunun mesru görülmesi tamamen sadistliktir.

birazdahaderinmavi' Alıntı:

insanlar, dini,sosyal,kültürel..vb. birçok nedenle kürtaja karşı olabilirler ve bu 'karşı' oluşlarında birçok somut durumda (ya da özgül koşullarda) haklı da olabilirler... ama başka birçok somut durumda da kürtaj yaptırmak çok doğru ve gerekli olabilir... o nedenle bu konuda karar verme yetki ve sorumluluğu ilgili aileye bırakılmalı ve devlet ya da toplum, bireyin ya da ailenin özel alanına 'yasak' getirmeye kalkmamalıdır...ama buna karşılık, konuyla ilgili çeşitli çalışmalar yapılabilir..örn. kürtajı en düşük sayılara indirebilmek için, ana çocuk sağlığı merkezleri açmak, korunma önlemlerini yaygınlaştırıcı eğitimler vermek, kadınlara tecavüzü önleyecek yönde hukuki ve sosyal önlemler almak, erken yaşta evlilikleri azaltıcı önlemler almak...vb. çalışmalar yapılmalıdır... kürtaja karşı çıkışın arka planında çok büyük ölçüde dinsel inançlar vardır ve bu durumda kürtajın yasaklanması, ağırlıklı olarak dini inançları kamusal alana taşımaya çalışmak, anlamına gelir... bu ülkede hiç kimse çocuk doğurmak isteyenleri kürtaj olmaya/yaptırmaya zorlamıyor...yani diyebiliriz ki tbmm üyeleri (eğer kürtaja karşıysalar) kendi ailelerinde kürtaj yaptırmasınlar...ama kendi tercihlerini, çok daha başka koşullar içinde yaşam mücadelesi veren halkımıza yasakçı bir yasa yaparak dayatmasınlar... bu yanlış olur... ilkel ve sağlıksız yöntemlerle çocuk düşürmeye çalışırken ölüp gidecek binlerce kadının sorumluluğu, bu yasağa taraftar olanların üstünde kalır...

Genişletmek için tıkla ...

kesinlikle katılıyorum çok doğru ancak başka yerlerde yaşam mücadelesi veren halk tabirini tam olarak anlamış değilim. yani bunda belirtmek istediğiniz nedir? yazınızı okudum son kısmına kadar görüşlerinize katıldım ancak belirttiğim yeri anlayamadım. tamam devletin kürtajı yasalaştırılması çok saçma kişi illa ki o çocuğu doğurmamak için başka yollara başvuracaktır. burada asıl sorun kişinin hiçbir şekilde kürtaja başvurmamasıdır. ama sizin yazınızın son kısmındaki söylemi kürtajla bağdaştıramadım. diğer yazılanlara sonuna kadar katılıyorum. ayrıca bu konu dini açıdan bakıldığında basit gibi gözüküyor yani"kürtaj dinen gayrimeşrudur kardeşim" söylemi işi çözüyormuş gibi gözüküyor ama bu konu o kadar da kestirilip atılacak bir mesele değil.

Kürtaj meselesi üzerinde tartışılması gereken bir konudur. Devletin bu konuda önlem alması bazı kesimlere güzel gelebilir bazı kesimler de bu durumdan hoşlanmayabilir. asıl sorgulanması gereken niye 2 farklı görüş var. devletin bu konuda yasağından hoşlanan kesim küçücük bedenin canına kıyılmasından rahatsız oluyorlarsa bu güzel ama "yasaklansın kardeşim hem kürtaj dinen de günah" söylemine giriyorlarsa bence bu kürtajdan daha büyük bir günah. bu resmen sadistliktir. hem günah olduğu için yasaklanmalı diyenler hayatlarında hiç günah işlememiş pırıl pırıl kişiler(!)? kürtaj yasaklanmalı çünkü sonunda küçücük bedenin ölümü var diye düşünenlere de şöyle bir soru sormak istiyorum: Devletler ne kadar yaptıklarını meşru gösterseler bile insanları öldürüyorlar, öldürdüler. (Türkiye bunun dışında milliyetçiliğine girmeyin amacım Türkiye'ye laf söylemek değil sadece evrensel bir meseleyi tartışmak). Devletlerin öldürdükleri insanları görmezden gelip küçücük bedenin ölmesini engellemek amacıyla yasa çıkartmaları insanlık açısından meşru değil diye düşünüyorum. çünkü o bebeği doğurmak istemeyen anne adayı kürtaj yasaksa bende düşürürüm diye düşünüp bu düşüncesini eyleme dönüştürdüğünde hem anne hem bebek ölürse devlet bunun hesabını nasıl öder? ayrıca devletin kürtaj yasağını çıkartması kişinin düşünce özgürlüğüne de engellemektir. kişi zaten bunun bilincinde olmalı eğer olamıyorsa (ki bu durum anlık bir zevkten kaynaklanan düşüncesizliktir) o zaman bunun bedelini çevresinin tepkisiyle ödeyecektir. ama devlet yasaklaması bir derece George Orwell'ın 1984 adlı kitabındaki "Büyük Birader" tabirine yakınlaşmaktır. gelelim bu yasaktan hoşlanmayanlara... eğer bu yasağın insan özgürlüğüne kısıtlama olduğunu, kürtajın zaten iyi birşey olmadığını düşünenler varsa ne güzel. ancak feminist söylemlerle"beden benim istediğimi yaparım" diye düşünenler bence istediğimi yaparım yani özgürüm davranışındaki özgürlük tanımını ne kadar bildiklerini sorgulamak lazım. sen özgürsün ama o küçücük bebeğin özgürlüğünü neden elinden alıyorsun!? neden onun hayatını çalıyorsun? doğurmak istemiyorsan neden zamanında gereken önlemi almadın? demeyin ki tecavüze uğramış biri de mi doğurmak zorunda. evet kardeşim aynen öyle doğurmak zorunda. çünkü o küçük çocuğun cezası mı lanet babasının lanet davranışını hayatıyla ödemek. evet zor bir durum ancak neden anne öfkesini o çocuktan almak istiyor, o çocuğu aldırınca namusunu temizleyeceğini düşünüyor? arkadaşlar konu insan hayatı olunca kolay olmuyor bazı şeyleri kabullenmek çözüme kavuşturmak ama kaderin önüne geçilemiyor...

mavimor' Alıntı:

Sizce kürtaj yapılması doğru mudur? Esasında ben bu konuyu rahme düşen bir canın yaşama hakkını alabilmemiz açısından irdelemek istiyorum. Anne adaylarının böyle bir hakkı sizce olmalı mıdır?

Genişletmek için tıkla ...

Özgür irade;
Yapanın, yaptıranın özgür iradesi,
ve hatta kürtajla sözde hayatı başlamış, belki de aslında gerçek anlamda hayatı ya da kaderi başlamamış ya da belki ruhu açılmamış ceninin de özgür iradesi ve seçimi; bunu bilmiyoruz; Yani ölüme ilişkin hiç bir fikri-öngörüsü ya da travması olmayan ne kadar başladığını bile bilmediğimiz bi yaşam bitiyor sadece

Doğru ya da yanlış olarak nitelenemez bence, Kişi çocuğunu aldırmayı arzulayorsa, doğurmak ya da sorumluluğunu almak istemiyorsa belki de tam aksine aldırmaması yanlıştır; Bu anlamda kürtaj tabi ki doğrudur ve yerindedir, Kişinin hakkı olmalıdır bile denemez, denmemeli, En temel hak ve özgürlüğüdür, Ki bence, bana kalırsa sorgulanması bile yanlıştır, Buna travmatik anlamlar yüklenmesi, gereksiz suçluluk ya da pişmanlık duygusu üretilmesi-türetilmesi, yanlıştır tam aksine, Bunun gereksiz saçma-sapan ahlaki dini temellere dayandırılması da öyle; Bu toplumsal baskı ile birey özgürlüğünün kısıtlanması ya da yönlendirilmesi anlamına gelir, Tabi ki gebelik istenmiyorsa gebelik öncesi önlem alınması ya da gebe kalmamam iradesinin gebelik öncesinde korunması daha doğru ve yerinde olabilir ancak bunu tartışıyor olmak bile garip, Bilinçli ve eğitimli bi toplumda istenmeyen bi gebeliğin gerçekleşmemesini sağlayacak-eğitim-bilinç ve anlayış olmalı değil mi?

Tüm bunlar kürtajı savunduğum anlamına gelmesin, Yaptıranın özgür iradesi, yani aslında içişleri karışmamak gerekir diyorum, Doğru ya da yanlış, Bunun sorgulamasını ve hesaplaşmasını bireye bırakmak ve atmak gerekir diyorum, Bireye ilişkin alandır ve seçim hakkı bireyindir ve birey özgürdür, Kişi için karma kader ya da ruhsal yükler vb. doğurabilir , vb. olabilir kime ne!

Düşündümde bu da her şey gibi bilgisizliğimizi ve ilgisizliğimizi gösteriyor, İnsanoğlu olarak, bi ceninini ne kadar yaşam-ruh,vb. taşıdığını bile çözemiyoruz-göremiyoruz-keşfetmemişiz ve bilmiyoruz, Bilgisiziz, Kör karanlıktayız, Ve ışıkları yakmak yerine hazır yanmış olanlarıda söndürüyoruz;

Yeni düşüncelere açığız