Insanoglu bilimsel bir labaratuar degil ama; insanoglu kendisini emperyalist zihniyet sayesinde ya bireyci bir robot, ya da toplumsal kisilikgi olan bir cemaat yapmayi pekala basariyor.
Ayrica yasam bir labaratuar. Bu yasamda da herkes kendi yasamini, kendi degerlerince bu labaratuara feda ediyor.
Benim metodum,insanoglu disi ve ustu bir guc aramiyorki, tanriyi bulsun. Benim metod, insanogluna kendi tursel ve birsel varligi oldugunu gosteriyor. Zaten bu gorulurse, insanustu ve disi bir guc te aranmaz o zaman.
Bu arada sen muhalifligine devam etki, konular daha bir derinlik kazansin, acikliga ve netlige kavussun.![]()
bireyci bir robot yada cemaatgüzell
de sizin ki ne ki sanki ! insan tursel ve birsel varlik
inanç ve ideoloji... bunlar değişse bile başka bir inanca ve ideolojiye dönüşür.. bu tabiki böyle..benim kastım onlarsız olmanın teknik imkansızlığı...sizin bilimsel bilgi ve bilimsel metodunuzda bana göre bir inanç ve hatta ideoloji...biliminde inançları var değil mi? dünya özneden bağımsızdır maddi bir dünyadır,sebeb sonuç ilişkileri vardır,düzenlidir ölçülebilir falam filam..madde yoktur herşey beynin elektriksel numaralarııdır diyen biri için bilim masaldır
nese ben bunlara inanmıyorum inandığım yerden devam edeyim.. mesala bilim bir fosil buluyor ahann atamız lem
diyor..hukuk kanunları şöyle der; biyolojik olarak insan soyundan geldiği tesbit edilen her canlı insandır ve insan hak ve yükümlülüklerini kazanır sorumlu olur falan... şimdi insanı insan yapan biyolojik yapısı mıdır? ha ha hiçte değil.aklını,iradesini kısaca ruhunu çıkardı mı geriye biyoloji, kimya falan kalır..bunları insanı insan yapamaz...konuyu dağıtıyorum ama şunu demeye çalışıyorum İnsan türü ve biri olmak cemaatten, robottan kime göre, neye göre üstün yada daha seçilesiidaha tercih edilesi fark ne v.b ? bu soruya vereceğiniz cevap ne derseniz deyin sizide bir ideoloji ve inanç sahibi yapacak kurtuluşunuz yok
varolan herşeyi yaratan bir yaratıcı varsa herşeyide değiştirebilir ..bilinen tüm fizik,kimya biyoloji v.b her nane bilimsel realite rafa kalkabilir ,su 100 derecede değil 1500 derecede kaynayabilir
tesadüfü...hep varolan maddeyi veya evreni yada akılsız bir düzeni arayayım ama Yaratıcı aramayayım? bu adil ve akılcı değil !insansı değil... insan türü ve bireycsine görede olmamalı... bilimselse hiç değil
öyleyse neden bir inanç veya ideoloji olmuyor ki?
ilime dayanmayan bilim olamayacağı gibi bilime dayandırılmayan ilimde olmazz
*****
Benim metodum,
insanoglu, dışı ve ustu !! bir guc aramıyor-ki, (bu şekil) tanrıyı bulsun.
Benim metod,
insanogluna, ' kendi tursel... ve birsel varligi... ' oldugunu gosteriyor.
Zaten bu gorulurse, insanustu ve dışı bir güç te aranmaz o zaman.
****
her!birimizin.. içinde- tesirinde olduğu hayat ve düşün sahasından,
kendinde çaba- gayretimiz nisbetince besleniyoruz ve lâkin.. yine her-birimiz, bir-diğeri marifeti ile esinleniyor ve herhangi/bir düşün, kıvılcımının- anlamı/ manasını açmaya/kavramaya çalışarak.. bu alanı, besliyoruz da.
aldığımız-çoğalttığımız!-verdiğimiz-aldığımız-çoğalt..... hayat bilgisi/dersi ile dünya yaşamını da test ediyor.. yuvarlanıp gidiyoruz : ) kendi türsel çapımızda!
kimi yansımalarda inci-mercan arar bencileyin avunur kimi taş taş üstüne yığar mekanı kurdum sanırneden'se hiçkimse! sanrısına doymuyor sanrısından dönmüyor ...offffff hakikatten sıkıldım... hayattan artık mola arz ediyorum ben..anlar de mi
Bu dünyada bilmediği konular hakkında yorum yapıp "her şeyi biliyorum" havasında olan çok insan varken, birilerinin bilmediği şeyler hakkında yorum yapmayıp "bilinemez" olarak kabul etmesi, "bilmiyorum" demesi bazılarının pek zoruna gitmiş olsa gerek...
Sence ilim ile bilimin farki nedir? ilim derken gnostik icerikli dini ve inancsal, kisaca ilahiyat temelli bir bilgiden mi bahsediyorsun?, ya da baska bir sey?
düşünselin; kaynağından çıkışı -kısaca -ilm edilişi ile bil'm e dönüşmesi, arasındaki -bence/ tek- fark! İNSAN algısının boyutudur. Ve o düşün selin, genel faydaya açık olmasına rağmen.. pazarlamacı köreltmeci göz boyamacı ama en önemlisi hazırcı tembel zihniyetlerce yorulması ile...yorumlanması vardır...bahsekonu da! benim de düşüncem bu diyorum
varlık... ve O'nun varoluşsal Hayy ati bütünlüğünden olup, kendini!kendinde.. hangi düşün sahasına bağlı olarak irade ile ifade ettiğini tartıştığımız insan unsuru...sırası ile kimyası meta fizik ve fizik alanında, olanca donanımı/algılarıyla zuhur eder.. mikro dünyası ile bir bütün kabul edilse de makrodan ayrı/bağımsız değil-içredir. Kimyasının (ölçe bilebildiği!) fiziğe dönüşümünü, bilimi -ancak- resmeder de gayb ta kalan (ki kar-ma/şa-da olan!) arka alana onun tesirler planına yok muamelesi ile çook bilmişlik yapar.
ilm'i..'gnostik icerikli dini ve inancsal, kisaca ilahiyat temelli bir bilgi' olarak dışlayanlar olduğu içindir önceki msj.mda 'ilime dayanmayan bilim olamayacağı gibi bilime dayandırılmayan ilimde olmaz' demem (düşüncem)
Eğer doğru anladı isem, "Kendilerine ilim verilenler.....", ilimi bilime çevirme yeteneği ile donatılmış olanlar ki; tüm varlık alanının yararına olmak/kullanılmak kaydıyla..?düşünselin; kaynağından çıkışı -kısaca -ilm edilişi ile bil'm e dönüşmesi, arasındaki -bence/ tek- fark! İNSAN algısının boyutudur. vardır...
pe heeyoo üstad açıklamalarımızı 2 kez okumak zorunda kalsamda cevaplarımı aldım sayılırım (bil ama inanma/ bilimin inançları yoktur konusu biraz sarpa bir mevzu geçiyorum).. üstad bu metod özellikle sosyal bilimlerle ilgili bir konuda yapılan bilimsel araştırmalarda bir yol olarak kullanılabilir..amaa kişisel hayatta ve kişisel düşünce yapısında kullanımına gelincee dört bir yandan soru işaretleri beliriyorrr.)mesela.......bil bil inanma bil...bunlar değişebiliyor bide..hadi bildik bildik inanmadık tuğlaları üst üste koyduk koyduk zamanla bi kaçı getti yenileri geldi..derken derken nolcek üstad bunlardan anlamlı bir yapı bir ev falam yapamıyacam mı? ya bilim evreni geçtim beyin konusunda bile emekleyen bir çocuk düzeyinde..neyine güveneyim ben bunun
![]()
yani sadece bildiğimle gözlemlediğimle kalırsam materyalist olur çıkarımkendi türüm ve birimle düşünerek evreni ve varlığı çözemem..ha öbür türlüde çözemiyoz orasıda ayrı
doğmaları inançları ideolojileri atıp kendi varlığımdan başlayıp farkındalık sahibi olunca çözülen ne ki? cevap materyalist ol gibi geliyor bana hep
kocaa evrende dımdızlak kalıyoruz üstadım
![]()
pe heeyoo üstad açıklamalarımızı 2 kez okumak zorunda kalsamda cevaplarımı aldım sayılırım (bil ama inanma/ bilimin inançları yoktur konusu biraz sarpa bir mevzu geçiyorum).. üstad bu metod özellikle sosyal bilimlerle ilgili bir konuda yapılan bilimsel araştırmalarda bir yol olarak kullanılabilir..amaa kişisel hayatta ve kişisel düşünce yapısında kullanımına gelincee dört bir yandan soru işaretleri beliriyorrr.)mesela.......bil bil inanma bil...bunlar değişebiliyor bide..hadi bildik bildik inanmadık tuğlaları üst üste koyduk koyduk zamanla bi kaçı getti yenileri geldi..derken derken nolcek üstad bunlardan anlamlı bir yapı bir ev falam yapamıyacam mı? ya bilim evreni geçtim beyin konusunda bile emekleyen bir çocuk düzeyinde..neyine güveneyim ben bunun
![]()
Materyalist olabilmen icin gozlem degil, fenomenin ontolojik tabanini metafizik, yani varliksal bir ideoloji ve inanc olarak ortaya koyman lazim. Bilim, fenomenin kendisini degil, gozlemini dile getirir. Zaten fenomeni ancak o fenomen ne ise o dile getirebilir. Bu da insanoglu fenomeni disinda mumkun degildir. Cunku hic bir fenomenin insanoglu numenal yeti ozelligi epistemolojik olarak yoktur.
Cozulen kendi fenomenine donus ve onun varligini ve kendi birini algilama,m bilice cikarma ve farkina varma. Bu en basta insanoglunun kendi disinda kendini teslim etmesi gereken bir guc yaratmamasini sagliyor. Ayrica kendi turu bunyesindeki kisir dongulu, cikmazli ve ayristirmali bir savasim surdugunu bunun icin biribirine her turlu kiydigini algiliyor. Kisaca bir insan olmasi gerektigini ve insanlik suunmasi gerektigini algiliyor.
Oyuzden konu metafizigin, yani varligin varliksal yani ontolojik ideolojik inanclarin varligin ne oldugu haskkindaki yuzyillardir ve sonucsuz tartismasi degil; insanoglunun kendi dahil her turlu fenomeni numenal yetisinin yardimiyla gozlemleyerek bildirmesi ve bunu noktalamamasidir.
Kendi üstünde bir güce HAYIR.. ayrıştırmacılıga HAYIR....insan biri ve türü dışında bir fenomene anlam ve içerik veren YOK.. ontoloji, ideoloji, inanclar varlıgı açıklamada yüzyıllardur YETERSİZ -SONUÇSUZ..olması gereken; kendi fenomenine donus ve onun varligini ve kendi birini algilama,m bilice cikarma ve farkina varma....insanlaşma.....kısa bir özet geçtimbende ayrımcılıklara,ideolojilere,inançlara genel/ evrensel/insansı açıdan bakan biriyim üstadım...olmaz ya tüm insanlara bu düşünceyi öğretsek benimsetsek kabul ettirsek ne olur? bana göre şöle olur; zamanla bu bilinci hepsi kendi tarafına çeker kendince yorumlar sonuç gene kaos... gene ayrımcılık.. gene bireysellik,ego çıkarcılık.. gene şiddet, gene savaş ,gene kötülük..... insandan umutsuz konuşuyorum ama kendi çapımda analizim böyle..... ve rasgele canlılar yada nerden doğduğu nerden geldigi nasıl oluştuğu belirsiz canlılar olabilecegimize inanmıyorum..(inanç geliştirmemem lazımdı
kendine sormadan nasıl eder insan bunu ve bu bir hata olarak anlamlandırılamaz).bunu çözemememizin insanı kendi üstü bir güce dinlere inançlara götüreceğinede inanmıyorum.. tozlar atomlar cartlar curtlar birbirine karışmış hoppa dünya oluşmuş
ve muhteşem varlık insan nasılsa karambolde akıl sahibi olmuş..İM KAN-SIZ hatta delilik
apaçık gercek ortada muhteşem bir tasarım ve kurgu var...nasıl? neden? ben bunları anlamaya çalışıyorum..insanlık bilincimin farkında olmak beni bunlarada götürüyor ve götürmelide.... kısaca bu konuda uzlaşma şansımız yok üstad
ama felsefede böle bişi değil mi zaten
ilginize bir kez daha teşekkürler saygılar üstad..
Iste o yuzden kimsenin kimseye bir sey kabul ettirme gibi birmisyonu yok. Kisi once kendisi kendi numenal insanlasmasinin algisina farkina ve bilincine varacak. Her varanda kendi yasam ve iliskilerinde bu birey bilincini kendi adina yansitacak.
Oyuzden sen hep dogal zihniyetin "baskasi uzerinden" zihniyetinden yola cikiyorsun. Once kendi uzerinden yola cikacaksin ve her kes kendince kendi istegi ve algisi ile kendi uzerinden yola cikacak.
Ama sen gordugum kadariyla hala kendi ve turunun varligina yogunlasacagina insanoglu disi bir guce ve varliga yogunlasmaktasin.
Bende sana soyle bir soru sorayim. Senin boyle insanoglu disi bir varliga ve guce yogunlasman ve ona kendince verdigin anlam ve icerikle bir bag kurman, sana yasam ve iliskilerinde kendin olarak ne sagliyor?
Buna paralel olarak ta soyle bir soru, sana yasam ve iliskilerinde senin iradenden bagimsiz sana senden baska bir gucun yaptirdiklari nedir? Bu soruya vucudun biyolojik isleyisini yanit olarak verme.
Ayrica bu tartistigimiz felsefe degil; seylere insan temelli ve insanoglu disi temelli bakis acisi farki. Cunku bu fark sadece felsefeye degil, beynin her turlu hareketine yansir. Yani bir ..e gore temelli yol ve yontemdir.
Kisaca sen ne kadar kendine hakimsin ve kendini kendin yasatiyorsun?
cevapları sonlarda vermişniz üstad; .....beynin her turlu hareketine yansir......... ben inanmazsam yada aklımda ona yer vermezsem diyelim bana bişi sağlayamaz tabiki
...........sana senden baska bir gucun yaptirdiklari nedir?... buda inançla ilgili yada başa gelen bir duruma yüklenen anlamla ilgili............. üstadım ben aklımın ve davranışlarımın inançlarımın kısaca kendimin farkındalığındayım ondan şüpheniz olmasın.. numen yönümde gelişmiştir
... Tanrıyı eylemleri/eylemsizlikleri/sözledikleri/ söylemedikleri dünyada olup bitenler v.b ile yargılamak sizin medoda görede yanlış
aa !! resmen kendi türünden birinden kendinden değil insanoglu disi bir vardan yola çıkılıyor.) .... şimdi kendimizin farkındalığına varalımda soya fasülyesi gibide değiliz ki üstadım..bu komplike yapı nerden geliyor? aklı olmayan evren bana nasıl akıl verecek? öyle böyle basit sorular değil bunlar.. bende size sorayım o zaman..insan dışı bir gücü neden aramıyorsunuz?