Konuşma Kutusu - Chatbox

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde sakal tarafından oluşturulan Konuşma Kutusu - Chatbox başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 198,369 kez görüntülenmiş, 2,145 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Konuşma Kutusu - Chatbox
Konbuyu başlatan sakal
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan "ictenlik"

Düş

Üye
Yeni Üye
Katılım
10 Tem 2012
Mesajlar
120
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bilinmiyor.
Tam degil. Cunku herhangibir seyin "dogasi" yoktur.

Bu sadece insanoglu dusuncesinin bir seyi "dogal/dogasi" olarak dile getirmesidir.

Cunku insanoglu disinda baska kavramsal bilgi sunan yoktur.

Ayrica hic bir fenomenin de kendisini ortaya koyabilirligi yoktur.

Insanoglu kendi yetileri ozellikleri ve kavramsal bilgisi ile hem kendini hem de her bir algiladigini ortaya koyar.

Tam olarak "aradiginiz cevap" nedir?
Biz bu soruyu arkadaşlar arasında tartıştığımızda, bir kısım "Doğru bilginin ne olduğu" dedi, bir kısım "evrenin ana maddesinin ne olduğu" dedi. Ancak bana göre bunların değil hala da tam bilmesem de "insan doğasının ne olduğunu" araştırıyorlar diye direniyorum. Felsefeyi seven bir zümre var karşımda bu forum için yazıyorum, bana bu sorunun tam olarak cevabı gerekli sanırım. Ancak gelin görün ki bulamıyorum.
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Biz bu soruyu arkadaşlar arasında tartıştığımızda, bir kısım "Doğru bilginin ne olduğu" dedi, bir kısım "evrenin ana maddesinin ne olduğu" dedi. Ancak bana göre bunların değil hala da tam bilmesem de "insan doğasının ne olduğunu" araştırıyorlar diye direniyorum. Felsefeyi seven bir zümre var karşımda bu forum için yazıyorum, bana bu sorunun tam olarak cevabı gerekli sanırım. Ancak gelin görün ki bulamıyorum.

Insanoglunun "dogasi" olabilmesi icin, insanoglu varliginin farkindaligi ve bilinci gerekir.

Bu bilinc ve farkindalik bugun bile filozoflar arasinda oldukca azdir.

Insanoglu baktiginda kendisini goremez. Ancak algiladiklarini gorur ve degerlendirir.

Zaten metafizik te bilim de o cagda tam budur.

Yani "herseyin neyden geldigini ortayakoymak"

Iste truth, yani neyin gercek oldugu tartismasi da, tam da burda devreye girer.

Cunku gercek, insanoglu yapilandirilmisligi olarak her turlu temel ve tabana gore degisir.

Kimi akli kimi maddeyi kimi atomu kimi evreni kimi dogayi kimi ruhu kimi tanriyi v.s. temelalir.

Aslinda kimse insanoglunu temelalmaz.

Cunku insanoglunun her seyi kendi yeti ve ozellikleri ile ortaya koyan tur oldugu farkindaligi algisi ve bilinci, ancak bilissel bilim ile ortaya konabilmistir.

Bu zamana kadar insanoglu da ayni insanoglunun algiladigi her sey gibi, bu algilananlardan biri ile ozdeslestirilmeye calisilmistir.

Bunlardan idealism galip gelmis veinsanoglu kendi kendini karanlik caga sokmustur.
 

don kişot

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
17 Nis 2015
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Bir şey soracağım.
Antik çağ Yunan'da "Doğa filozofları"nın en temel özelliği şu şekilde yazılmış bir yerde, "daha sonraki doğa filozofları ise
ana maddeyi cisimsel olanla değil de, soyut, akılsal veya kavramsal olanla
açıklamaya çalışmışlardır." Ama farklı kaynaklarda "ruh"u baz aldıklarını belirtmiş. Bu durumda doğa filozofları "İnsan doğasının ne olduğunu" mu araştırmışlar?

benim hatırladığım; gayecilik aradılar. yani evrenin -insanın varoluşunun amacı/anlamı/gayesi. ruhtan kasıt bu olmalı. ki bu durum aydınlanmaya kadar hüküm sürdü. aristo böyle etkili bir adam işte:) aydınlanmayla doğa felsefesinin adı fizik bilimi oldu mesela. gerek kilise baskıcı gerekse monarşilerin baskısı gayeciliğe karşı maddeci pozivist bilimi yarattı.. ve haliyle ateizm popüler oldu:)
 

Düş

Üye
Yeni Üye
Katılım
10 Tem 2012
Mesajlar
120
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bilinmiyor.
Sanırım kafam iyice karıştı. : )) Teşekkür ederim cevaplarınız için.
 

don kişot

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
17 Nis 2015
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
[MENTION=4591]sanalmanik[/MENTION]; dedim sana bulaşma dedim sonun belli dostum:)) ehehehe şaka şaka . ama kabaca baktım gene bilim ve kavram sündürmeleri ile zırvalojik üfürüyor:)
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Ya baslatsa ne olur bunlarin hepsi ayni :)

Ufo goren masum koyluyu kandirma politikalari bunlar.

Kaset var goruntu var islem baslattik gorevine son verdik isten uzaklastirdik hepsi hikaye.

Kokeni bunlarin boyle.

@Phi
Ufo kısmına takıldım, başlık dağılmasın diye buradan yazıyorum. Ufo gören masum köylü derken ne demek istedin acaba? Ufoları kabul eden birisi olarak merak ettim.:)
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
@Phi
Ufo kısmına takıldım, başlık dağılmasın diye buradan yazıyorum. Ufo gören masum köylü derken ne demek istedin acaba? Ufoları kabul eden birisi olarak merak ettim.:)

Neyse vazgeçtim, eski mesajlara bakarken kendi cevabımı kendim buldum yani konu hakkındaki görüşünü az çok anladım, tamamdır.:)
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Bir şey soracağım.
Antik çağ Yunan'da "Doğa filozofları"nın en temel özelliği şu şekilde yazılmış bir yerde, "daha sonraki doğa filozofları ise
ana maddeyi cisimsel olanla değil de, soyut, akılsal veya kavramsal olanla
açıklamaya çalışmışlardır."
Ama farklı kaynaklarda "ruh"u baz aldıklarını belirtmiş. Bu durumda doğa filozofları "İnsan doğasının ne olduğunu" mu araştırmışlar?

bu çook uzun bir tartışma ve nerden başlanır ki
ve nasıl anlatılır ki

Birileri der ki görülen evren bir düştür-hayaldir-kurgudur ve (gerçekliktir) geçicidir, ilüzyondur ve gerçeğin ve gerçekliğin yapısı budur;
Bir öz-ruh-zeka ya da tanrı hatta bilinç ve bilme her şey diyebilirsiniz ona hatta "ben" bile diyebilirsiniz (kendini bilen ve kendini farkında olan bilinç) asıl olandır ve o (bakidir-zamansızdır-mekansızdır) ve bilerek farkında olarak yaptı bunu ve isteyerekte; vardır doğmamıştır ve ölmez ve geçmez-kalıcı ve salttır; Ölüm ve diğer şeylerde bir rüyadır ve bu rüya/gerçeklik içinde cereyan eder
Ruh doğadaki genel canlılığın ve bilinçliliğin genel adıdır burda

Birileri de der ki
biz madeyiz-her şey ; Görülemez ve ölçülemez şeylerden bahsemeyiz ve evreni böyle algılayamayız
Akıl ve ruh gibi kavramların yerini ise beyin gibi somut ölçütler alır
Doğada ne olduğunu ise bilmiyoruz ve araştırmalıyız der ve görülemez ölçütlere ve düşünceye o denli güvenmez ve önem vermez; Somut ölçütleri ve ölçümleri esas alır ve araştırır ve deney-gözlem yapar

Bilim olursa bu akıllı tasarım-zeki tasarım ve karşısında rastgelelik ve belirsizlik gibi kavramlar alır yerini

Aslında bi çok şekilde açıklanabilir oysa sanırım şu temele gider; Kendi bilir ve kendini farkında zeki bir yapı bunları bilerek mi yaptı ve tasarladı ve tasarımcı var mı yok mu? ve içinde mi değil mi?

ya da öylesine bir zeka boşlukta kendiliğinden-rastgelilkle zuhur mu etti-neler oluyor ve dönüyor burda
Evrende bir kaos ve düzensizlik var mı yok mu? Evren ne yaptığını biliyor mu ve kendi kendine işliyor mu?
Kaos mu var? düzen mi var? Sonsuz mu? sonlu mu?

Felsefenin bütün sorularını ve sorunlarını da içine alır bu yorum aslında bir yandan

Ve bizler istemli miyiz ve iradeli ve özgür iradeli; Yoksa bir tanrı ve yaratımcı yaratığımıyız
ve sonumuz ne olacak ölünce ne olacağız; Aslında en büyük sorusu insan oğlunun (doğuma/varlığa güvenemeyerek) ölüm kuşkusu ve son üzerine araştırmasıdır-korkusu ve kuşkusudur

insanlar düşünürlere baskı yaparlar ve tek sordukları ölünce/ölündüğünde ne olacağıdır ve inasanoğlunun bu alanda bilgi türetme--uydurma ve geliştirme ihtiyacı doğar

Buradaki en temel direk ölümün (ve doğadaki deveranın-canlılığın) algılanış biçimidir ve son hissi üzerine durulmalı, Yoksa insanlar bunları tartışıyor değildi

bu da benim yorumum olsun

"İnsan doğasının ne olduğunu" mu araştırmışlar?

varlık sorgusu; temel varlık sorgusu
ben kimim ya da biz neyiz ve kimiz ve tüm bu şeyler ve evren-her şey
ve neler oluyor dönüyor burda asıl soru ve hepsi

ölünce ne olacağız biz; herkesin sorusu bu -gizli
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
[MENTION=4751]İnci Birinci[/MENTION]; gerçek bir ateist sanal ortamda inançsal tartışma başlatma veya münakaşa ortamına girmez. ha belki ilk başlarda ve gençlikte olabilir. ama bu elaman yaş 60 diyor uğraştığı işlere bak:) sonuç; bu elamanı kaale almaya değmez ama bizim mekanda geziyor ister istemez diyaloga giriyoruz:(
 

İnci Birinci

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
24 Haz 2014
Mesajlar
636
Tepkime puanı
5
Puanları
18
[MENTION=4751]İnci Birinci[/MENTION]; gerçek bir ateist sanal ortamda inançsal tartışma başlatma veya münakaşa ortamına girmez. ha belki ilk başlarda ve gençlikte olabilir. ama bu elaman yaş 60 diyor uğraştığı işlere bak:) sonuç; bu elamanı kaale almaya değmez ama bizim mekanda geziyor ister istemez diyaloga giriyoruz:(

Ben artık kaale almıyorum,ama buna tahammül edemedim açıkçası. Evet haklısınız,kendi çamurunda boğulmasını dileyelim.
 

Düş

Üye
Yeni Üye
Katılım
10 Tem 2012
Mesajlar
120
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bilinmiyor.
[MENTION=4591]sanalmanik[/MENTION], çok güzel açıklamışsınız. Çok teşekkür ederim.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
iyi geceler site sakinleriiiii
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
evrensel insan nickli meczup; bana cevap yazamıyorsun çünkü tek değer verdiğin şey sitededen atılmamak. siteden atılmamak adına haysiyete edilen laflara bile çıtın çıkmıyor. muhtemelen beni şikayet ediyon şu an. sonrada sataşmaya girmiyorum çünkü site düzeni saygı falan diyecen. mülayim adamı iyi adamı onurlu adamı oynayacan demi. plana bak!! site sakinleride buna inanacak demi
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Yazi dili ve uslubu, bir kisinin isteyerek ya da istemeyerek kendi beyin duzeyini desifre etmesidir. Dolayisi ile bir kisinin baskalari hakkindaki her turlu dusuncesi,aslinda o kisiyi degil; bu dusunceyi dile getireni baglar ve tum yazi dili ve uslubu sadece o yazi ve uslubu dile getirenin kendisinin aynasidir.
Beğen
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Yazi dili ve uslubu, bir kisinin isteyerek ya da istemeyerek kendi beyin duzeyini desifre etmesidir. Dolayisi ile bir kisinin baskalari hakkindaki her turlu dusuncesi,aslinda o kisiyi degil; bu dusunceyi dile getireni baglar ve tum yazi dili ve uslubu sadece o yazi ve uslubu dile getirenin kendisinin aynasidir.
Beğen

evrensel insan nickli meczup; bana cevap yazamıyorsun çünkü tek değer verdiğin şey sitededen atılmamak. siteden atılmamak adına haysiyete edilen laflara bile çıtın çıkmıyor. muhtemelen beni şikayet ediyon şu an. sonrada sataşmaya girmiyorum çünkü site düzeni saygı falan diyecen. mülayim adamı iyi adamı onurlu adamı oynayacan demi. plana bak!! site sakinleride buna inanacak demi

Yıllardır bitmeyen husumet...:wink:

Dün gece site eski hareketliliğine dönmüş bakıyorum, yeni cepheler oluşmuş...:smile:


Üyeler arası hesaplaşma diye bir bölüm vardı ne olsu silindi mi o bölüm?
 

İnci Birinci

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
24 Haz 2014
Mesajlar
636
Tepkime puanı
5
Puanları
18
Cepheleşme gibi bir düşünce varsa bu bana uymuyor. Ben sadece eğlenmeme bakıyorum:)

Dehanın da sınırı yok, cehaletin de her ikisi de dipsiz kuyudur. Çok bildiğini sananınsa çok yanıldığı gerçeğinin yansımasını burada daha net görmek de ayrı bir zevk oldu. Ne kadar anlatmaya çalışırsanız çalışın,anlattıklarınız karşınızdakinin anladığı kadardır demiş düşünür. Anlayışı kıt olanlara ithafen :)
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst