Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde telrunya tarafından oluşturulan Karalama Defteri başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 207,561 kez görüntülenmiş, 1,750 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Karalama Defteri
Konbuyu başlatan telrunya
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan velevki

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
neye inanıyorsunuz bu soruyu bi daha ve yine düşümdüm. neye inanıyorum bilmiyorum oldum ve- düşündüm tanrı düşüncesinin yerine bi şey koyamazsınız

bu sorunun,
tanrı düşüncesini sökme/giderme üzerine oluşan boşluk ya da dayanak yoksunluğuna ya da o işte her neyse oluşan düşünce boşluğu ve karmaşası üzerine sordulduğunu düşünerek
-ve geçmişte de bir yakınını paylaştığımı düşünerek yeni bir ileti sunmak istedim

gerçekten sökene kadar ve olmadığını farkedene kadar dua edersin
iç ses dinamiği ve mekaniği /boşluğu varsa bu zordur evet -dualanma ya da benzeri sürekli bir tanrıya dayanak ve yarakarılık -ve tanrıya havaleleli- düşünmek'i de sökmek zordur evet ve söküldü diyelim
-zihinsel egzersizler gerektirebilir çok fazla-retler -
zihinsel ret egzersizleri -ve düşünce biçimini yenileme çalışmaları
düşüncede ve zihninde olanlara dikkat ederek ayrıştırmalar yapmak belki

tanrı yerine ne konulmalı gibi bir soru cevaplanamz ls2 eğer soru buysa -hiçbi şey koyma zaman bulsun kendini

toplum içidne ulu guh tanrıya şükür dersin geçer başta gülersin sonra düşünürsün selam mı vermesem mi dersin

tarnı orda bi kayaydı düşünce de dayanak ya da direk ve merkez
merkez yok bunu görmeli
tüm yönler tüm yönlere dağılıyor dünya yuvarlak yukarısı yok
bakış açısını değişrtirmek

düşüncede dik duran tanrının yeri dolmaz o duran bi kaya ona çarpma
bence mantıklı nedenlerini diğer insanlara aktarmaya adanmalı bu geçiştirir

"kişi kendine odaklanır, bir sorununa odaklanır, kapılır
eşine işine gücüne odaklanır "
spora müziğe gezmeye tozmaya odaklanır-kapılır


kapılmak şimdi bunu düşünüyoruz

ben anlıyorum seni gibi diyelim hissediyorum yarım
bu yüzden yazıyorum gibi ama benim dayanağım yok
savrulmada savrulma ne diyeyim

emin olmaya ihtiyacınız yok
eminlik bir kesinlik değildir nasıl emin olacaksınız söyeyin ve o soruyu sorun maharaj bunu söyler sorar
ben kendi içimde tartışamalarımı yaptım big bang ya da tanrı /(tanrısızlı vke son vs. vb.gözleminden) başka olumluluk ve kesinkeslik sağlanamaz nokta ls2
ben çok ölçtüm biçtim bunları kendimce
kendinize gözlem vermedikçe bir kesinlik nedir? emin olma içte doğan bi şeydir o halde size ne sağlayacak matematiksel bir sonuç mu? mantısal bir gözlem mi? düşünsel bir eminlik mi? iç ferah mı? sonsuz mutluluk mu?
başkalarının söylemesi mi?
tanrıyı ne uğruna bıraktılar tüm dindarlar en çok inananlar aziz gibi insan sevenler
i am truth

gerçekten geçmiş yaşam akşımı-akıntımı bir yollu sürdürmeye inanıyorum sadece kabaca

---------- Mesajlar Birleştirildi at 20:43 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:39 ----------

karşıda bir tanrıya top atar gibi düşünülür -bunu biliyorum bende var- eğer buysa
ping pong
tanrı ile karşılıklı düşünüş-tanrıyı soran düşünüş
tanrıyı arayan tanrıya doğrulatan düşütün
düşütün=düşünüş

ne yapsamda olmuyor -en çok burda var -ben bunu kiem söylüyorum mesela
bezgin bir tanrıya evet

tam kendine vurmalı ama nasıl bi tür kararlılık gibi düşün kendi kendine karar verme anı gibi kimseye sorulmuyor ve danışılmıyor ama karasızlı kyok -ikilem de yok
ve mutabakat yok karmaşa yok biliyorsun sadece eminsin

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:01 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:43 ----------

biraz istençsiz ya da serbest karalama yapacağım izninle sevgili ls2 ve geçmiş karalamalarımdan da belki taşınmak üzre mümkünse
post beni açtı ,yazdırdı ya da yazma/ söyleme istenci getiriyor bana

geçen aklımda maşrik kelimesi belirdi (belirsiz bir tamlama ile şimdi hatırlamıyorum) ve hemen gogole da aradım ve vikipediden ilginç bir okuma yaptım. bunun nednelerini bize kisme vermiyor/sunmuyor
ve bunu ben düşünmedim anlıyor musun aklıma çaktı bu? içimde ses-sorgulamadım
bu ifadeyi ben kurmadım ve kuramazdım da

bunu nednelerini bize kimse vermiyor ve sorgulamıyorda
biz kismeyi gerçekötesilikle ve gerçekten kaçmakla ve yüzleşmemekle de suçlamıyoruz da yüzyüze de getirmiyoruz da
ama
aklımda olanlar oluyor
istençli istençsiz beliriyor ve yazıyorum
bazıları benim ve benim istencim, bilinçli istencim evet yaşantım
bazıları doğageliç atmalar evet
tanımlamalar ben kendimi buna denem olarak verdim-sundum mesela
bir anlam aşırmaya

herşeyi olağanca berrak açıklarsak olur sözü -dostça bu
içimde beliren anlam şimdi
gözlemini ve kendinde olanları olabildiği gibi sunmak fikri bu

----

eski bir karalama düzeltmesi bu

"yaşamım olan biteni anlamaya, daha iyi ve rahat yaşamaya , acımı dindirmeye ve ruhumu, olan biteni anlamaya geçti benim"

ve daha rahat özgün açık yaşamaya,acısızlığa, anlamaya, serbest anlamaya ve fikre kapılış isteği, ve "içinde hissederek yaşamaya -çalışarak- geçti"

"buraya batmış gibiyim ve bura bana batmış gibi" -bazen-istemsiz-çoklu
zorla itiyorum bedenimi -bazen- ve yaşıyorum
bir ağrılık gibiyim ve bir ölü gibi -bazende diğerleri matrixte gibi
-iki kişi varız biz gerçekte
ben yalnızım da yine-diğeri bir bilmece -muamma? fikri?

zevk arıyoruz evet
cevaplar da, anlamlar da ve bilme isteği de kuşatıyor bizi -bazen
bi dinginlik -olurluk- kendiğilinden batmasızlık ve- hürlük- adılmış rahatı arıyoruz

---

"ben korkusuz ve özgür ; (ve geüvenik sorunu çekmeden -endişesi çekmeden) ve ne olacağı/olanlar bana batmadan'ı -batmasındıyı da yaşamak istiyorum/istiyordum"

başkalarına yetmek istiyordum-kendime yetmek
başkalarını tatmin etmemiş hissetmemek
başklaranın yüzünde benden ötürü mutsuzluk duymak istemiyorum yokolurum

"ne olacağı yaşamak istiyordum" zevkle/hevesle- heyecanla ya da merakla -(itiksiz yaşamak kendini zorlamamak fikri; birden olması ve zevkle gitmesi fikri bu)

dışarıdan güven hissetmek ve korkmamak gerçekten korkmamak,
güvenlik hissi aradım çok hem de çomçok

"zevkimi ve arzumu suçluluksuzca/ikilemsizce gidermek başarmak istedim"

-seçim batmadan hissi

anlamını bilerek ve görerek /(ikilemsisizce sadece ve sadece ikilemsizce -bu -sadece)

ikilemsizlik şimdib bunu düşünüyor.u ? bulutlar

tatmin etmek ya da etmemek ama anlamları çözmek hissi

ve olanlara takılmamak-yadırgamamak arasındaki neden

bunu yaparsam ne olacağı
ya da o duyguya takılmamamak birden yapmak olmak suçluluksuzca-ikilemsizce derin
ya da hiç kapılmamak o hisse
olmaması bunun

"bunu yaparsam ne olacağı duygusuna hiç kapılmamak" -sadece yapamk gibi bir his evet olmaı
seçim yadırganmaması
aranmaması benzeri hisler


şimdi buldum
bunu yaparsam ne olacak? tanrı bana ne ceza verecek ;sobnuçları ne oalcak bu kötü mü? kötü bir eylem mi? hayatım ve geelceğim ne olacak
şimdi takılmaları bunlar öteye değil

baba suçluluğu ve anne suçluluğu örseylen ikilemler ebevyn ve tanrı kızgınlıkları -suçluluklar yadırganan davranışlar
çocukken doğal ama yadırganan davranışlar
çocuğa doğal gelen ama toğlumun yadırgadığı davranışları ebeveynlerin sakındırması üzerne paraboller
içten gelen ama büyüklerin kızdığı şeyler -kestiği

anladım anladım hemde hemen derince anladım ketvurmalar


---
sözcükler size yetmiyorsa yeni bir dil bulmalısınız
müzik bunlardan biri mi? olabilir nedene olmasın ama? başka mı? başka
yeni dil
sessiz düşünme denemleri ve sembollü düşünme denemeleri yaptım ama kelimesiz düşünme
hangisi benim içsesim
ben kimim düşüncemin sesi -hangisi -ne? uygulamaları ikilmeleri
sakince bakıştaki suskunluğa bakış ve kelimeleri kapatmak gibi his karmaşaları ; boğuşmak hisleri ve zamanları oldu

---


nerdeyse bir aziz gibi tanrıya, gerçeğe, inananlar bile tanrıyı gerçeği ya da gerçek aramayı bırakıyorlar ney karşılığında
ben senim-ben gerçeğim /gerçek benim-sizim i am a truth

"o" karmaşalarını düşündüm -üçüncül tekincil şahıs
kızınca kişi o olur senli benli konuşulmaz-kişi karmaşaları
bazıları ile anlaşamazsın ve dargın olursun - en yakının bile iletişimin kopsa baltalansa zordur
---

bütün doğu öğretileri ve mistikleri doğu bilgeiği bunu öğretiyor bize dünyanın derin insanları

çağları aydınaltan ses
ve çağlara çarpan ses
ve çağları öteleyen ses -ben senim

çağlar ötesi sesler bunları inceleyelim
hepsi bir türlü savaşmışlar

----

özgürlük en büyük öğretidir ama o öğretilemez

özgürleştiren her şey özgürleştiricidir- değilse değil nokta
ölçüme gerek yok ölçüm özgürleşme fikrinin kendine eşit

özgürlük en büyük dindir ama o dinlenemez-dinletilemez

artık böyle yazmayı -bazen ve tam- sevmiyoruz -gibi ve- nedense
neşe lazım
aslında
derinlik veriyor sanıyorduk bunları oluştururken
yine de kafa karıştırıyor ve kurcalıyor
dur-bozuyordur dengeleri

---
özgürlük daha baştan din aramayı ve gerçek aramayı bırakmaktır
gerçeğe teslim olmak ama olmamak , istencini diretmek ama diretmemek ve istencinin sakince peşinden gitmek ama

---
özgür istencin doğması diğer şeyi belirler
özgür istenç doğar -ölmez doğamamıştır bunlar karmaşa

özgür istenç kendine doğar

-bunla ne anlatıyon sen?-

özgür istenç varlığını tüm doğaya dayatır

o diğer bir şeye dayatır

dünyanın bütün gizem okullarında anltılan-öğretilen bi tür brahman yakını veri ya da anlayıştı -senbrahmansın ben brahman o brahman ve brahman var sen yoksun ve ben varım -bırakhman herşeydir ve brahman bir diğeridir brahman diğer şeydir eşittir

mistiklerin ve gizemcilerin okültistlerin aradığı şey
e saklıbir gerçek varmış /yitim varmış onlar biliyorlar mışsa? biri sahipmişse bu çıkarlıymışsa dır ikilemi

aradığı şey bi tür can sıkıntıısı
gerçeği çarpıtmak-aşmak-çoğalmak yenilemek ikilemek
gibi şeylerdir belki ve
zorlamak ve yeni eğlenceler bulmak aşımlar ve aşkınlar

aşkınlık bir gözdağıdır
aşkınlık bir özgürlüktür değildir can sıkıntıdır yerinde otur sapma arama başına duygu sapması felakettir


neye karşı kime ?
kendine evet
kendini yenmek

bir doyum noktası belirle sonra ona ulaş

istenç beni yönetmeli dersem bu özgür bir istenç olmaz o halde ne?
istenç arar belirir zaman yapar ve yol

çoktansa öz
-özdense çok

anlamadığımız noktalar var-birleşemeyen
-umumi çakmalar var evet bunlar herkese çakar

tümvaroluş aynı anda deneyimler buna ikna olduk bir
biri ulaşırsa herkes ulaşır

tanrı ötesi birlik -dışı -tanrıdışı fikri buna sarıldık bunları hep inceledik ya da imgeledik ve yoğurduk aklımzıda ikilemler yaptık düşünmeler yaptık tanrı tek taraflıydı
tanrının üstüne var ve yoku kapsayan kapanak ta lazım
koymak
bu da bir yol geçici

hayır; sorular ya da bilme istemeler ve anlama istemeler akılda güçlüce belirdiğinde anlamalarda ona yakın beliriyordur
bazen öyle anlamak istersin ki öyle anlarsın
-yani buna yakın eşdeğer doğar cevap ve anlam

canının çektiği kadar doyarsın demek istedim ama o değil bu
ve özlem kadar kapatır-mesafe kadar isteme mesafesi -
özleme ne kadar büyükse cevabın öpüşü o kadar sert demek istedim ama bu değil anlama şiddeti
var
anlama şiddeti ni artıran nedenleri bilmyorum kendiliğinden doğar depreme ilişkin enerji yansıtması şimşek şiddeti vb. felan gibi eğretilemek istedim ama tutmadı çünkü olmuyor

-istemin derinliğ ile, saflığı temizliği -istemeliliği zaten ki neliği önemli gibi- birden bilirsin
bi tür saflığı olarak beliriyor -gerçekten isteme olarak -bu

tam köke vurmadınız ya da isabet etmediniz o zaman yanlış köke vuruyorsunuz ve düşünce odağına -
kök olmamakla birlikte bu iyi tanımlama şimdi kökü dışarı çevir ya da ters çıkar ve her yana dağıt olurdu oldu mu bu

bilme isteğinizin çıkarı nedir ya da neye dayanıyor saf bilme isteğine mi? ne karşılığında ?
ne bilmek istiyorsunuz siz özgür olmak mı?

kümeler ve matematik düşünün-varoluşu yeniden modelleyin her yolu deneyin
zorlanmamış akıl akıl değildir
aklında öylece duruyorlar var sadece yanlış yere-yöne bakıyorsun

bilme sizi neye tatmin eder bilmeye mi? bilme doyumuna mı? neyi kandırır

----
"bi zamanlar aklıma inanıyodum aklıma ve fikrime, sarsılmaz güven"
herkeste -bir çeşit- eşit ve ortak olduğunu düşündüğüm buydu- yetisel yeti

daha fazla araştırma gerektiyordur o zaman

iyiliğime, doğruluğuma ya da ya da bi tür saflık işte
ve mutlak ve ya da bu değil sanırım ama saflığıma -cezasızlığıma- tanrıdan ceza görecek-görebilecek hiç bir -haklı neden- içermeyeceğime -içermeğidime çünkü eylememe güveniyorum -seçimime -

tanrıdan ceza görecek-görebilecek hiç bir -haklı neden- yapmadığıma kalpten inanıyordum ve güveniyordum- tanrı beni
yani tanrı beni yadırgıyorsa ve yargılıyorsa -bu halde yargılayacak bu bir çıkmazi kilem ve- bunda bi hata var
ben o kadar güvenliydim ki -safım ki
ya da saftım ki ya da iyiniyetli ve sarsılmazdım bunda bi hata var
ki kendi içimde
bunlar sanırım

çünkü
seçimlerimin tazeliğine- belirsizliğine- ya da bensizliğine ve istensiçsziliğine- benim dışımda kendiliğindenliğin den gibi şeyler /belirmeler de

tam doğrular altında ben tam seçimler yaparım yada yapardım
ve vicdan mı? hayır o değil biri bana ne yapılacağını söylesin yasalar olsun herles herşey tam belirli olsun haklar


tanrı beni yadırgıyorsa -yada yadırgayacaksa yadırganmalıydı ben o kadar saftım bunda hiç bir ikilem yok
hayır inanıyordum ve iyi seçim yapıyordum diyelim seçmediğim ikilemler var -eşitlik yok-herkes aynı hakka sahip değil-yaşantıya sahip değil-dürtüler ve hazedilmeyen varoluşlar var -tüm bunlar çoçukca sırayla debertildi sorgualndı
yıllar içinde ama kök buralarda ya tam anlatamadım belki ama
benim yarglancak eylemi myoktu eknd iiçidme temizdim ay da oldukça ikilemsidi mtanrı kafamı karıştırıyordu- neyi seçeceğimi değiştiermiyordum
istem belirsizce akıyordu
kötü bir seçim olduğu varsayılan -istem -kökte -nedendi ya da durdurualmıyordu-
kendini dayatıyordu ya da belirtiyordu benim dışıda-
bevet benim sitemim olarak beliyordu ben belirme
(allahaşkına bir tecavüzcü tecavüzü isteyerek mi düşünüyor -seçerek mi? ben değilim neyse -
kıs açıkalma- yada ben bir dur tecavüzcü olayım diye karar mı veriyor -kişi dışlar muhalefet eder ama durduramaz -yapmasanda içte duran böyle ikilemler enerji yumağı )

kötü ya da kötü sayılam düşünceden kirlenme fobisi -bunu araştırın
toz ve pislik hastalarımı bu? suçluluk ikilemleri canım -durdurulamayan düşünceler ve denetilemeyen kendi kontrolünde olmayan varoluşlar

tanrı değillesintanrıysa- mutlak irademde saftım ve istençliydim ama üzerime yapışmış şeyler -benim bile biklmediğim ya da istemediğim varoluşlar ayrıştıramıyordum
bunları hatrlıyorum bu ikilemleri değilleri ve boğulmaları da

bi şey istencim değilse ben onu bilirim bu ikilemi çok yaşadım o halde neden sona ermiyordu
ya da bi şey istencime eşit değilse
artık istemiyorsam durmalıydı

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:15 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:01 ----------

saf istencimi belirleyemiyorsam burda bir hata vardır

saf istenç ve yüksüz eşitlik fikirleyle doğdum ben bunu hatırlıyorum ya da canlandırabiliyorum
ilk deneyim hatırlamalarından ve özellikle acı travmalarından
duygusal zorlanmalardan
eşit olmayan her şey batıyordu
dünyayla ilk çatışmam buydu-acıma
eşitsizlik üzerine çok fazla batma-duygusal hasar- acırlık edindim sanıyorum
neden bilmiyorum ve tanımlayamıyorum iki hatırladığımdan biri bu

bir tür eşitlik var/olmalı ve buna aykırı şeyler oluyor acıması ve acısı hatırlıyorum ki bu yara çok derin bende

ölçüyor aklım doğuşta ve bununla bölüşemeyen her şey bana zaten direkt anında zor ağır ve direkt acı geliyor- batıyor
her duygusal tepki dışarda anne üzerinden duyularla derince anlaşılıyor ve ölçülüyor -tepkiler bastırılıyor -duyu yok gibi hisler- hisleri yok gibi hisler
anlamıyorlar gibi hisler

özellikle davranış tepkiler eşitleniyor- fiziksel bölüştürmelerde ama duygusal yansıtmalarda hata var bunları derinden anı hafızası hatırlıyorum -duyusal hafıza canlandırılabilir

geceleri kabuslarla uyanıp rüyamı gördün dediklerin de rüya ne? gece uyku ne? kabus?

yatan salatalık kalabalık

bir eşitlik varolmalıydı gibibir his ama bu değil anlatamadım bunu
bi şeyler ters gidiyor ben bi şey üzerine doğmuşum-varolşmuum oturmuşum -öyle olmalıydı ay da öyleydi zaten gibi bir his-
bir tabanım var doğduğumda ilk yıllarımda bir duygusal istem ama farkıdanlık -biliş beklem ya da her neyse o bu
anılarımda hatırlanan
evet ilk anım-lardan biri- bu eşitlik/hak çatışması- ilk duygusal anı gibi bi şey bu
duygularda eşit davranmamak ve herşeye eşit ilke /yansı sunmamak gibi annem
ya da herkesten de
duyguları duymamak gibi aynı dili anlamı paylaşmamak
aynı yere odaklı olmamak gibi
başka yere gelmek gibi
seni anlamamak gibi
ağır bi şey onu söyleyebilirim yabancılık

duygusal batama -acıma ve istenç yitme -

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:24 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:15 ----------

"tecavüz üzerine mastürbasyon kuran bir toplum var" ve "körler sağırlar birbirini ağırlar"
neyi biliyoruz ve neyi istiyorsuunz -neyin gerçek istatistiğini bilmek istiyorsunuz
kulaklarınızı tıkayın şimi

mastürbasyon- hisleme-düşülülük iki yönlü
tecavüz edilmeyi düşleyenler ve ....

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:47 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:24 ----------

tanrının bana ceza vermeyeceğine emindim çünkü -emindim- açıklanmıyor bu

kendi ahlak yergilerimle ceza işlemedim ben vicdani haklılıklar ve sorumlulukarla ilerledim ya da toplumu öğrendim hep ben kapandım kuralları aşmadım çünkü tam sorumluluk istem gibi anlatılamayan şey

kendi mantığımı aşmadım ya da ahlakımı bir belirsizliğe
kendi denetimimde kendi mantığımı aşmadım

annem istemsizce ve kontrolsüzce vuruyordu- ya da durduruyordu- bağrıyordu çağrıyordu -istesizdi- dengesiz öfke
annemi suçlayamzdım
baba kontrollü

ister bunu seçimlilikle dogmayla ya da seçilmişlikle

-babadan hasız eyre ceza görmem bilinci edindik
nokta

neyle ilişkilendirirseniz ilişkilendirin


içsesinizi diğeri duymuyor
duygularınızı anlamıyor
bu gizlilik çözülüyor çocuk bunu kullanıyor

ya da az anlıyorlar ve seziyorlar tanrı kavramının oluşması- tanrı benim

-annemin içimde olanlardan haberi yoktu olsa böyle davranmazdı-duygusal bağ kuramıyordu akıyordu kayıktı

annemin saflığını görebiliyordum ona bir öfke duymuyordum ya da ceza veremezdim
ya da bu değil ama anılar tam değil -duygusal çözümlemler

bir suçluluk duymuyordum -
suçluluk duyulmayan şeyler için ceza yok belli

bi tür seçimli istem kanunsuz yere ceza duymamak suçsuz yere ceza mı demeli o değil gibi bir istem his var bende
hak gibi değil bu

çelişmiyor ceza duymuyorum ben suçsuzum suçsuzsam suçsusuzm
tanrı ile çelişmiyor içimde

arkadaşlar hipnoz mipno-sorgu her şey yapılabilir bunlar aydınlatılabilir bence-gerçek bilimle

tanrınn bana ceza vermeyeceğini adım gib ibiliyordum
bu bir tür seçimlilik çağrıştırıyor kurunca

babamamı yormalı sordum mantıklı tutarlı adam yada özgürcül bakış ve düşünüş tutum sunma
eylemleri dayatmama zorlamlara karşı koyma
yetişkin akıncı bilinç eylem
buralarda yaralar var

birini öldürsem bile bunu mantıklı bir seçimla yapamazdım örneğin ya da tam bir seçimle istençle haklılıkla olmalı gibi hisler herşeyi sorguladım ben ölçtüm içimde bir vicdan his gibi ölçmeler haklılıkları suçsuzlukları iyinet
birini öldürmek zorunda kalmayacağım böyle iddialara ve ikilemlere gerek yok
beliriyor bu seçimli

tüm herkeste tüm hepsi iyinet midir onu bilmem?
tüm herkes aynı şeyi duyar mı bilmem
gerisi cehalettir onu bilmem

---------- Mesajlar Birleştirildi at 23:36 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:47 ----------

"belki de -ve nerseyse- tanrı yerine/tanrı gibi -düşünüyor ve karar veriyordum"
öz-istenç ve saf istenç te bir tutarsızlık yok
neyin suç olacağına ve olmayacağına
-zarar vereceğine ve vermeyeceğine
tam açıklanmıyor

herkes kendi egosuna göre karar veriyor

bir tür incinme görmeme ya da kendi iradeni aşmama gibi ama tam değil

ben yapmıyordum ama kardeşim dereye gider dere bonca yengeç arar ve öldürürdü (bi güdne kırk yengeç) buna anlam veremzdim bu bende barajdı açıklanmıyor -yap ya da yapma değil ama buna çekilim yok istenç yok- doğadadan çekliyor-istemsiz davranış karar verme- nedne nerdne geliyor ki? belirsizlik -belirsiz isteme davranışı değil bu benim için

ona karşı bir suçluluk kötülük hissetmezdim; özgür eylem belirirdi ama yapma mı derdim ne derdim bilmiyorum-sanmıyorum da- sanırım karışmazdım hiç- karışmama hissi gibi ama tam değil
doğaya uyum seziliyor bunda ya da özgür keşfetme ve yengeçlerin bunu hissetmesi istemesi karşı koymaması ya da belirsiz hisler ama çocukluk işte
tanrıya soyunmazdım yani bunu hissettim

babanın koyduğu sorumluluk ya da başkalarının bölüştürdüğü koyduğu sorumluluk ve emir kafa karıştırıcı neye göre uyulacak bölünecek ya da mesela
incitme hakkı tanıyan yerler var gibi bunu buluyoruz bu içsel bi çaba sonra suçluluk ve yıkım uyarmıyor denge var bunda arıyoruz

bilinçsiz kötü bi çocuk -bebek kardeşini boğsa onu suçlarlar mı kin duyarlar mı ?sanırım burda bilinç ölçülüyor
karanlık ve kötü gözlerle bakamaz ya da öfke duymaz

"-çocuğun öğrenmelerinin izleri var iyi araştırımalı -derinlemesine araştırılmalı"

tüm toplumun bağışlaması tüm vicdandır gibi bir his -tüm toplumun bi eylemi bağışlaması ve hakaret etmemsi toplu vicdandır bu seziliyor demeyelim ama bişeyler

bi tür bilinçli eylem ve bilinçli kötülük bilinçsiz istemsiz denetimsizlik gibi hisler var

bilinçli ve istemli sınır geçme diye bir şey var bazı insanlar uyar mıyor -yakınlaşılıyor ve batmıyor geçmiyor da

mesela atatürk benim için toplum vicdanında temizdir ama kirletilenler var sonradan öğrendim yani kara görenler bunu anlamadım hala anlamaya çalışıyorum
kişi kendini suçlamamışsa suçluluk ikilemleri yaşamamışsa karasızlık belirmemişse aktır da -istek birden doğmuşsa ona uygunsa gibi hisler -burda akan kader gibi bi his-uygun seçim ikilem i ve belirlilikler gibi hisler de var

gerçekten mi kara görüyorlar ve kötü ve ya da aydın mı tam tersi ama sorumluluk duyuyorlar mı ne hissediliyor ve bu onlara dayatılıyor mu mesela
mesela onu karalayan bir kitle görüyorum ama amaçlı karalayan bende atatürke vicdan temizliği duyuluyor ve hissediliyor özgür eylem bilinç gibi bir his bu
bunlar hep hisler sade

iradede ya da vicdanda bir ikilem yoksa gibi bir his
-başkasına zarar veriyor vermiyor ama yargı yoksa gibi bir his

başkalarının iradesiyle karar almama/vermeme ama ortak bir iradeye bağlılık ve saygınlık yinede ve ona uyma içinden gelme li
gibi bir şey var yaptığı seçimden emin olma bilerek farkında olma karar ve sorumluluk alma bilinci /istemi /yapıncı gibi hisler

kararlar toplum vicdanına uygun baskın ya da yansıyor gib hisler
tanrı toplum ve tanrı tanrı
tanrı tanrı ego eşittir

kötü ve kararsız, biri uğruna yapılmış, savrulmuş yaranan davranışlar ve şairler şiirler bile hemen anlaşılıyor bunun farkında mılar
zorlama yapılmış bir şiır bile evet yaranma hemen seziliyor

belirtilen bir tanrı iradesi ego eşit ama değişik ego kalıplarına uyum tam bilinç kesişimi arama

tam ne yazıyordumk ben biz kaydık mı oldukça bundan da
,
tanrı beni yargılamıyor neden? bi kaç çelişkim var küçük sadece bunda bunlarda kişisel
yanlış mı bunlar hep eksik
kişisel yorumlar o halde zararsız olanı seçme ve ortak iradeye çokluğa fiziksel çokluğa güçlüğe- uyum sağlama ihtiyacı seçimleri-güçlükten zarar görmeme ama bağımsız eylem beliriyor yine de kişisel seçim bu

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:23 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:04 ----------

baba egosu ve anne egosu yaratımları /yaranmları var var

birliksiz tanrı anne baba ikilemi

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:26 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:23 ----------

mutsuz baba anne ikilemi ve seksni doğurmamamış dünya -seksini doyurmamış dünya

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:27 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:26 ----------

seksini doğurmamış kadın ve seksini bilmeyen erkek kö...

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:34 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:27 ----------

"düşündümde kadın mükemmel erkeği -ikilemi yaratıyor hala
mükemmel uyumu ve mükemmel ikiliklerden, kadın pesetmiyor
ahlaksız ikilemlerden ama ahlaklıca
erkek doyuma ve doğurmaya koşuyor birden oluyor bu olanlar"


--

kadın ikinci bir hayatın başka bir hayatını/erkeğini ya da kadının ama bu hayatı bozmadan ve ahlak ilkelerini -ikiliklerini de ters çevirmeden içiçe gerçirmeyi beceriyor hala,

bu bir düşte bir örnek

kadın kendini düşerlerle aldatıyor diyemem gerçekle aldatıyordur o

doyumları başka hayata -hayatlara aktarmak ve birleştirmek
ya da ertelemek ötelemek -sabır değil doyumsuzluk ve de çıkmaz paradokstur diyenlermizdene misin der hala kadın sana

kadın mutsuzu arıyor hiç sanmıyorum
kadın ne aradığını biliyor ya da yeriyor
yermek burda farklı

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:37 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:34 ----------

müziğe inanıyorum hala ve bir ses-ses e

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:40 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:37 ----------

küçük hayat büyük hayat yok duygular saftır-saf olduğunca

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:42 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:40 ----------

seksini doğurmamış kadın ve seksini belirtmeyen ya da belirtmemiş" e ye ...

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:46 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:42 ----------

kadın öteye dokunuyor hala erkeğin yokluğunda ya da mutsuzluğunda da -pembe kuşak

öteye dair ilerler yaratıyor

bundan sonra bu hatalar tekrarlanmasın üzerine bencil davranışlar
kötüleri elemine etmek
erkek herşeyi bu hayatta gidermeye çalışıyor ve kadın ilerleri görüyor ya da sınırları biliyor gibi de

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:47 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:46 ----------

kadın için gelecek canlı gibi ama bunu bi türlü yaratamadım

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:54 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:47 ----------

kadınları tanrısı kesinlikle ilginç
-veriyor
bu değil tabi

kadınların tanrısı -tam olarak- bir erkek değil
dişileşmiş bir bencil de değil ama kadınların tanrı anlayışı farklı
bu kesin

---------- Mesajlar Birleştirildi at 11:00 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:54 ----------

"kadınlar için idealize edilmiş bir form daha çok tanrı gibi; yani katılaşmış bir belirgen tanrıyı çizmiyorlar ;açık bir tanrıyı çiziyor-formlaştırıyor ya da yaratıyor onlar"

bir ideal damagene var burda arayış gibi ama bu değil

değişen bir tanrı arayışları/anlayışları var ideliaze edilmiş form
idealize edildikçe o klasöre atılıyor bi şeyler ve tanrı benlikleri

katı bir tanrıları yok ne yazık ki değişebiliyor ama bu değil tmaam mı? tam değil bu olmuyor anlatmaıyorum sana bunu ben

---------- Mesajlar Birleştirildi at 11:13 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 11:00 ----------

kadının idealize ettiği şey o anlaşılamaz -katılık gerek

ne kadar anlarsan anla bu bitmiyor eşliğinde (varolşuşlar ve) yürüyoruz bizler

kadın kadar korkunç nesne var mı?
bir tapınç ögesi ya da objesi erkek benliğine nazaran tapınımlı

erkeğin tapınç yönelimi -baskını kadına yöneliyor ya da kadından alabiliyor çıkarabiliyor hıncını
eğer olursa uygunsa bu
kadın ve erkek madde ya da bütün tapınç yönelimi
ancak burda cümle ne söyleyin bakalım kadının ki bir idealize edilmemiş gerçekleşmemiş -henüz- bir gelcek mitien ve büyük erkeğe ve hiçe mi tapıyot mı diyorsunuz ki

ya da -kadın- tapınç çekebiliyor
erkek ama erkeklerin çektiği tapıncı erkek berbat buluyor ve erkeksi yetersiz-kötücül buluyor
erkek hep kadın nesnesini gördüğünde çekeceği tapıncı kadında oluşturmayı yeğliyordur-deniyordur bu olağan

erkek ve kadın türleri

erkeklerin fiziksel izlenime tapıncı yeterli geliyor ya da gelebiliyor diyelim ki kadıan karşı
kadının idealize formları ve erkek imgesi başlı başına bir yapma ve olma kişiliği bunu hangi adam taşısın ve olsun

çoğu zaman idealize eidlmiş kadın objesinin fizikselliği ve biraradalığı bile erkek için yeterli doyum sebebi ?
kadın tapıncı kadın tapınç çekiyor ve sert çekiyor bunu

buraları çağlar aydınlağa -doldura

---------- Mesajlar Birleştirildi at 11:17 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 11:13 ----------

siz bir erkek olarak daha kadının seks yapan bir tanrı düşlemesini ister miydiniz?

bazı şeyleri bazen anlayacağım geliyor ya da tutuyor gibi olsada vazgeçiyorum bundan ben

kadının özlem ve yüklemleri farklı

---------- Mesajlar Birleştirildi at 11:20 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 11:17 ----------


siz bir erkek olarak daha kadının seks yapan bir tanrı düşlemesini ister miydiniz?

hayır canım tanrı ol deyip oldurmalıdır kadın kullanmamalıdır

erkek benliği tanrıya yakın tutuluyor bunlar insan ikilemleri ,aşın

---------- Mesajlar Birleştirildi at 11:24 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 11:20 ----------

erkek ve kadın çatışmasından bir tarih doğuyor buna dikkat edin /çatışmanın yaratıcılığına verirliğine öteliğine ve aşkınlığına bakış
çatışma vericidir -doğrucudur doğurgandır

---------- Mesajlar Birleştirildi at 12:45 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 11:24 ----------

hayır canım tanrı ol deyip oldurmalıdır kadın kullanmamalıdır

kadın kimliğine yaranmakta bir yaranma çeşidi;
kimsesizce ve kendiliğinsizce kendiliğin olmak bu kadar zor mu?
bunu olduğunda o?

yukarıya yazdıklarımız uçtu tabi yani kadın kendi kimliğini ve doğruganlığını/erkekliğini ya da dışlıyormu bunu yaorak gibi ikilemler,

yaratıcılıtka rol almak istemiyor mu ya da yaratıcılık üreticilik kendi dışında mı? erkek benliğine mi soyunuyor ya da ikisi birbinirne mi soyunuyor
bir diğeride kadının erkeklerşemesi kadın egemen gelişim

kadının anaçlaşması ve ev babalığı rolü üstlenmesi evi modernize etmesi ve düzenlemesi üzerine erkeğin çocuksul bir zevk objesine dönüşmesi fikri

bunun dışıdna bağımlı erkek yetiştime fikirleri kadın üzerinden ve anne üzerinden
erkeğin ve kadının birbirien göre rolleri topluam göre rolleri eğretilemeleri bi kaç cümle ile geçişlendi

kadın erkek arı
erkek arı toplumdan dışarı atılıyor
zevk getir para getir doyurganlık getir ve erkek
erkek arı döllüyor ve kadın arı dölümü sürdürüyor
erker arı kovandan dışarı atılıyor çünkü üretmiyor iretme faaliyet idışıdna kovandan atılıyor

erkek rolü sığlaşıyor mu? kadının modernize olması ile ya da özgürlenmesi
erkeğin biraz ?x? leri,,

erkeğin güçlü ve at binimli olması istenirse onu doğaya serbest bırak ve ders almasına izin ver ya kadın onun iyi giyimli olması istenirse?

yukarıdaki cümlemi tanımlayamadım alıntılarım gitti koptum
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
kader başlığından

bunu siz cevaplayın

ama bir serbest karalama yapalım ve soruarl soralım ve çok yazarsak kusurumuza bakmayın yazımın bir bölümünü karalama defterine taşırız

başınzıa gelecekler -engellemek ve uğraşmak fiilleri -öncelikle siz kimsiniz ve kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz. yani kendinizi kim ve ne olarak tanımlıyorusunuz demek istedim
örneğin ben tanrınını yarattığı bir insanım ve şimdi seçimlerim hakkında kafam karışık ve geldim buraya bilmiyorum gibi

size bunları dayatan kim -öğreten kim? yani bunlar doğru mu onlar dedi diye? birileri bunu tekrarlıyor diye bu doğru olaiblir mi yani tüm gerçek bu mudur yani

bunlara neden inanıyorsunuz ya da bunlar doğrumu? derken yani bu anlamlarıyla -daracık

yani evrenin belirli bir kaderi olabilir -big bangler arası gidip gelebilir ve bu kusursuz varoluştur
sizce bu belirli bir kader mi mesela belirlilikten ne anlıyoruz? tanrı fikrini yeterince sorguladık mı ve diğer şeyleri düşündük mü?
kader nedir?

değişmeyecek şeyler değişmektedir
ya da değişim vardır ya da yoktur

soru- bilinen şekliyle kader fikri için

engelleye engelleye neyi engelleceksiniz ölümümü mü mesela bu neyi engeller ve açıklar
ölümle yaşam arasındaki olayları öyle değil böyle (sıralamak ve öyle değil böyle olması ve o deği lbu olması) olması ne farkeder? neyi açıklar? öldükten sonra

kader hakkında forum taraması
http://www.felsefe.net/felsefi-tartismalar/1119-kader-hakkinda.html
http://www.felsefe.net/genel-tartisma-alani/72539-kader-kavrami.html
http://www.felsefe.net/konulara-gore/424-kader.html

birinin bilmesi mi sizi korkutuyor mesela tanrı denen birinin
ya da bunları ben mi seçiyorum diye mi sorguluyorsunuz ?
ve eğer seçiyorsam tanrı nerden biliyor ay da eğer seçiyorsam o nasıl seçiyor ve biliyor
ve eğer biliyorsa ve önceden seçiyorsam
bu olayların önceden -yazılmışsa eğer- yazılması sizi rahatsız mı ediyor ?
siz yazılanları mı oyunuyorsunuz -biz yazılanları mı oynuyoruz?

neden yaşıyoruz ilginç bir soru yani çünkü değiştirebilseydik yaşardık ve yaşamak anlamlı olurdu değil mi? bu durumda ölmeli min ne yapmalı ? tanrıyı mı sorgulamalı bize bu bildirileri verenleri mi? bu görüşü mü eleştirmeli nere çıkmalı bu? yan şunu mu demeliyiz . bu bilgi kesin yanlıştır tanrı bilmiyordur ya da biz yanlış yorumluyoruzdur ve açık seçimler yapıyoruzdur

--uğraşmayalım o zaman. bence bu bi cümle yeterde artar bile
uğraşmaya br son verin. nokta


-----------diğer---

Şirret bir yüzle ben basedemiyorum
Sanirim bunu ogrenmeliyim
Kelimelerin iae yaramadigi uzlastirmadigi ve cozumlemedigi acmazlar ve durumlar var
Bi hukuk ya tamdir ya degil mi kisi hukuku nedir
Kisilerarasi hak hukuku nerde denge saglar
Vi hukukun goreceligi dogruyu kim saglayacak
Tamam haklisin haksizsin denmesini istemiyorum
Hukuk cozumlemesi istiyorum
Bagil cozumleme istiyorum
Denge.istiiyorum
Hukuk istiyorum ben sadece denge hukuku kisilerarasi haklar
Durustlugun erdem oldugunu ogretenler ve bunu bagislayip ogutleyenler bunu unutmamali

---------- Mesajlar Birleştirildi at 19:28 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:18 ----------

iradenin kemerini eline al ve sık biraz
Dizgin ya da zincirde olabilir
Dizgin varsa? Soru isaretidir evet bu . kendini dizginle
Dizginsiz kosan atlar gormus bu atlar nereye gidiyorlar insan olmayami

---------- Mesajlar Birleştirildi at 19:47 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:28 ----------

gözleri çığır açanlar bu karanlığımsıya bir bakmalı!

bir çığırda biz yürüyebilir miyiz?

ora önden yürünmüş mü? izler nereye kadar gidiyor?
bir karanlığa dalınır mı dalınmaz mı?

karanlıklara daldıysa gözlerim bunda şafak ne?

doğru soru ne?

gözleri çığır açanlar bu karanlığımsıya/karanlığa -karanlık ve güne günlere de- bir bakmalı!

---------- Mesajlar Birleştirildi at 20:04 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:47 ----------

güç istenci değil bu denge istenci
-bilim-bilme istenci mi?
mutlaklık istenci mi? değişmezlik istenci mi?
istenç ne? kök ne
istençsizlik istenci mi ama soru bu değil -istenç sağlayan ne ama soru bu da değil -istenc idayatan ne ama soru bu da değil -soru ne?
korka korka yaşamak ne!
beni ben yapan beni içimde yaşatan ben ,onu bir başkası yapan böyle böyle yaşamak ne?

yıldızlara basarak yürüyün dersem bu komik olur mu ve severler mi ya da aklımı tanırlar mı? bizi biz yapan ne?
söylemek istediğin ne?
üşüyorum diyeceğim sadece , üşüyorum

düşüyorum ya da bir benzeri yapıyorum ya da bir benzeri
konuştuğun ne?
bilmiyorum tanıdık
bir içses ya da hayali kişilik -ler bütünü ya da
bir karnalık bir çılgınlık bir adam
iyi biriyle konuş

---------- Mesajlar Birleştirildi at 20:15 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:04 ----------

dönüp duran bu pervanede sıkıştım dersem bu durumu tanımlar mı?
kimle konuşuyorsun sen? diğerleri var onlar ne yapıyorlar
tanrıya bakıyorlar
bakmayanlar?
bunu ben neden yaratıyorum -bu yazmayı? kim kimi tanımlıyor ve hizmet ediyor
doğa doğa yaşamak ne?
doğa çıka yaşamak-doğa bata yaşamak ne?

yalnızlık ne?

ben yalnız değilim o halde bu yalnızlık-yalınlık -kendi halindelik, ortaklamazlık ne?

dura dura yaşamak ne?

insan içine ve ciğerine acı birikmesi -ki- bırakılır mı ?ve sorulur mu dahası
ciğerimden sökmeyen bu yara/ acı ve tutarsızlık ve -ki yaramsı -yaşam izleri/yalnızlığı da-
ki -yara köküne bağlı yardım istemi /diğerlileme ya da diğerleleşme başkalaşma ve onlarlaşma -yüz tutuam bakam istemi ya da istenci-istemi de nedir?

yardım istenci?
mi?

kendi sorunlarım benim mi ?ben olanın ben olması bu haliyle çok sıkıcı ve tuhaf

---------- Mesajlar Birleştirildi at 20:16 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:15 ----------

bilmiyorum -kafamda takke var o bana söylemiyor

---------- Mesajlar Birleştirildi at 20:26 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:16 ----------

susmalı gülüşmeli
gülüşme yeri ne?
kalp ağrısı-güvenliği sendromu ; yaşam bilinmezlerle dolu, küçücük yerlerde bile

çocuktum/insandım/düştüm
şimdi neyim bilmiyorum ama tuhaf bir yaşayamamaz zincir -halkası ya da bir şimdide de bir tuhaf yazıncıyım sadece
size göre ve bize göre -bir gün bekleyen sadece bu tutunan
kendimi tanımlarsam kayıp ya da yitik
ben olanlar erdemi ya da öznesi
ben olan birini tanıyorum geçmişten ona tutunuyorum şimdi de

ben olmak kötü
ne yapılacağını bilmeyen adamlar tanıdım ama bu hiç bilmiyor

biri ona söylemeli

kelimeleri dolandırmanın aliemi yok lütfü
-yazacak bi şeyim yok

yazmak bi iş sadece
boş havaya maya çalmak -çalakelem tutmak bu gökyüzüne hava verir demek yazdım aynı havadan sadece
hava eksikti zaten
biz eksik gördük ya da başka iş bulamadık evet başka işim yok benim bunu iş tuttum ben başka iş varsa daha siz söyleyin de onu yapalım

diyeceği olanlar gelsin biz susalım anlatsın dinleyelim bu tantanale ve boş tantananlık yeri
dediği dediği yere gidenler gelsin biz susalım

-----------
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
varoluşu sorgulamak. benim yaptığım bu. bunu hep sevdim kendimi bu konudan alamadım. haliyle Tanrı,din teoloji de ilgi alanıma girdi. kader konusunda alt başlık olarak haliyle ilgimi çeken konulardan.

---------- Mesajlar Birleştirildi at 14:45 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 14:18 ----------

ha şunu söylemeyi unuttum topyekun sorgulama yapıyorsunuz sevgili Sanalmanik. benim kapasitem kaldırmaz böylesini:) kaderi bir yerinden tutarak tartışmak isteseniz düşüncelerimi ifade edebilirim ama böyle bişi diyemem :)
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
ben bi şey yapmadım
kaderide tutamam sanırım

kapasite yapay bi kavram benim kapasitem falan yok olsa sitem olurdu kapayı napim
deliliğin esaretinde olanlar
kader hakkında hiç bi fikrim yok karalama yapıyorum

kader gibi-diye bişey varmış bana taş gibi bi isim geliyor sadece kulağıma/yüreğime bi şey gitmiyor hem aklımda da bi şey canlanmıyor onu söyleyince
kader nedir?
keder bilirim biraz gerisini anlamam
gelip geçtik burdan ne yazdıksa
kaderi düşündüm şimdi hiç bi şey canlanmadı

---------- Mesajlar Birleştirildi at 18:50 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 18:22 ----------

özgürlüğün kaderi mi olur -bu yapıncın esareti bitmeyecek
ben irademi-istencimi varoluşuma/tüm varoluşuma dayatırım-
sesim yettiği kadar
yokoluşuma da bunu biliyorum
Kader varlığını dayatır diyor Kasyopya -diyorlar-ben varlığımı dayatıyorum şimdi
hiç bi şey anlamadım ls2 hiç bi şey -çıkışta görüşmek üzere -buranın bi çıkışı varsa orda kimler varsa -bura tantana zor

yazdıklarım çizdiklerim ya da yazacaklarımız neyi değiştirecek -oluyor bunlar hiç bi şey anlamadım
çok şey yaşadık ya da az şey
kader misyon profillerinden sözediyorlar
şimdi anlamadım
kaderi neresinden tutalım
michael newton celseleri okunabilir başka bi şey bilmiyorum
eğer isteniyorsa dostlarla hipnoz denenip ve başka şeyler çalışılabilir
düz ovada tartışamkla bu işler? zıvana

yorgun olduğumu biliyorum ve argın
sanki taş taşıdım varoluş değil
yaratımdan önceki kaos diyorlar

içten bir grup gönüllü bir ekip lazım ls2 bize sadece
tantanayı alayla uğraşmayan gerçek peşine düşen o halde -hal öyleyse
kasyopya iyi grup ve ekip çalışma daha iyisi yok ama oda oldukça okuma istiyor
ama hala hiç bi şey anlamadım diyebilirim

yine de şunu söyleyebilirim o anlayışları yorarsak kader ruhun kendi programlaması olması lazım deneyim öncesi öğrenmek istediklerine ilişkin -tanrı programlaması değil
siz bu hayattan ne öğrendiniz aştınız takıldınız sormam lazım
dün neredeydiniz bugün nerdesiniz buna bakmak lazım-kazanımlar ve öğrenmeler ruha kazınanlar -gelişmeler -

kaderimde hiç bi şey yok ve hiç bi tatmin sezmiyorum-hiç bi türlü başarı ya da belki kazanımda beni ikna etmiyor bu halde
ben kadersizim sizi bilmem

bi evde oturup size yazmakmış kaderim meraklı bi tanrınız olmalı benden öğreniyor mu bari bi şeyler
onunla kapışacağım çıkışta kapışacağım söz -sözleştik onla bu iş bitmedi

burda hallolmadı bu iş

---------- Mesajlar Birleştirildi at 19:22 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 18:50 ----------

çıkışta toplaşalım dövelim dicem(biz cinsinden biz) ama çıkışta tanrı dövmekle kimsenin uğraşacağını sanmıyoruz bu yüzden burdan şimdi Kasyopyanın söylediği yaklaşık 200 kişilik bir grubun (kafa tutarak) dans ederek senkronlu şarkı söylemesi ve bu göğü örten -sözde- enerji çemberi/battaniyesi üzerine düşünmek ve onu kırmak bir delik açmak gibi çözümler de var

biz bunları düşündük-uyuyan topluluğa merhaba-uyanırlar bir gün bu esaret çemberinden gerçek varoluşlarına ve kendi varoluşlarına da ama

şarkı söylemek diyorlarsada biz bunu aynı anda kafa tutan/çember kıran -çember yapan binler olarak yorumluyoz- sahi en son en zaman meydan okudunuz ruhunuza; karanlık bir ayaza çıktınız ve çıplak kaldınız dolaştınız-yandınız ve çimdiniz
gerçek bir deneyime göğüs gerdiniz ya da çıktınız

korkmayın varoluştan tanrı felan değil o p. biz cinsinden bizdir -biz kardeşi ama şimdi dost düşman
bi dördündcü yoğunluk varmış nasıl geçiyoruz bilmiyorum uykuda geçiş var sanırız ama ne oluyor bilmiyorum bura bir sanal-ı ala kesin matrix yamamsı -hem gerçek hem maya
iyi inceleyince gerçekten matrixleşiyor az sayıda bağımsız hareket ve deneyimleyici iradesi -var- ortada
bilinçaltı süreçlerin tümü manipüle edilebliyor ve gerçeği böyle izlemek karmaşık
bu karmaşaya girmek istemeyiz sanırım-delice

eğer çalışılıyorsa yeme içme iradesi dengesi ve metodolojisi-cinsel iradeye göğüs germe biraz bunlar önemli ama bu deneyim geçici -garip bi zaman hattı ve deneyimi

bazen aydınlanıyor ve şafak çakıyor ancak burda olmak zor zor
tüm anlam bütünlemelerinde bile ne yapacağına karar vermek zor -
ls2 ne yapalım -kader bilmem buraya bi şafak çaktıracak irade varsa ben orda olacağım bilmem
Kasyopya batıyor benim inancım grup kötüleşiyor bence yeni çözümler lazım bize
deneyim yayılmıyor ve istenç
yeni şafaklar lazım bize
büyük bir şafakta umarım görüşürüz

ne karaliim ben ls2

kader profilim olsaydı ohooo? üstteki tanrılar dördüncü yoğunluk diğer tanrılar biziz hepimiz

tanrıcılık oynuyoruz demeye dilim varmıyor ama bişeyicilik oynuyoruz bizler kesin
burda evcilik oynadık sanırım ama seks oyunu daha çok
metabolik bu manyaklık sürüyor ve sürecek
bu gerçek bi tantanayı ala

---------- Mesajlar Birleştirildi at 19:41 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:22 ----------

mekanik-

---------- Mesajlar Birleştirildi at 19:42 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:41 ----------

eğer bir dördüncü boyut olsaydı orda çizilen bir tasvir (ya da resim) kaç boyutu olurdu?
orda oynanan bilgisayar oyunu?
dördüncü boyutun sineması kaç yoğunluklu ls2

---------- Mesajlar Birleştirildi at 20:01 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:42 ----------

bir daireyi tüm yönlerden görmek -cassiopaean experiment today
bu mümkün dördüncü yoğunluk bunu bize o deney söylüyor söylemedi diyenler ters baksın okumuyorlar kaçıyorlar

ara yerlerden ve kendilerini yakalamaktan ve bulamamktan kaçıyorlar bunu biliyoruz
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
birileri yazsın şuraya ve sanal adı görünmeyecek kadar ve orda her gün üç beş ayrı üye
bilmiyorum-birileri bize yarım etsin. bi şeyler değişsin olsun-bu hayat yaşanmaz ya da katlanılmaz kertelerde. hep sürüyor. bu yeryüzü bu içyüzü. tıkanık ve bulanık-bilişsiz
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
ben olsam evet kesin beni bu forumdan kovardım
başka forumlarada gönderir misin yani

sözcükleri dağıtıp oynayan çocuklar gibi yazılmaz ve bir bilene sormalı
ama sözcükleri ortalığa saçıp kaçıp sonra gelinmez
sonra toplanmaz
sözcükleri dağıtıp sonra karalama defterine topla taşı evet
(forum alanının moderasyonu var olmalı)
(ben -bzi- moderasyon özgünlüğü genişliğini sınırlayıcılarız ya
moderasyon özgünlüğü genişliğini sınamalıyım ve atılmak gibi kaygılarım tabi ki yok bura benim malım mı
sınamayalım
saçmalamalıyımda kime ne -
-yeni öğreniyorum hayatı hey bi şey bildiğimi söyliyemem bheyy)

toplama defteri var orda kötü sözcükleri taşıyoruz sonra
sonra verdiğimiz dağınıklıktan -kafa karışıklığından dolayı özür dilemeyiz
-kafa toplama kampları ve defterleri kurulmalı
ve alanları aranıyor
yani kafamı boşaltma defteri ya da kendimi karalama defteri

-her yere herşeyi yazma sanal tamam anladım
bu kaçıncı kendimden kovuluşum -yazmaktan
beni kovan kovsun parçalıdüşün ve bir anda aklagelen kapalıp düşünyazmaktan ben uslandım
boya saçmak sanattı
eskiz yaptım düşümde
sevilmesse yazmam zaten -belki ben sevmişimdir ha
biz seninle anlaşamicaz kov beni yitir düşünden

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:54 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:47 ----------

arkadaşım bu forumdaki varlığımı karalama defterine armağan ediyorum ve sanıyorum ki düşündümde -nadir yaızm dışında ve haricinde burdan yazmalıyım ve beğenirsem az satırı oralara taşımalıyım-bunu düşündüm ben
ay da hiç mi forum alanı kullanmamalı şimdi
şimdi
ya da hiç mi yazmamalı
bu modere gerektiriyorsa
sanırım burdan devam edeceğim giyojenin fıçısı
ya da susacağım bir gün
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
sevgi başlıkları içi nayzılmış parça yazımlar

http://www.felsefe.net/genel-tartisma-alani/3782-sevgi-nedir-4.html
http://www.felsefe.net/p-r-s-s/75727-sevgi-2.html

frommun bu tanımını forumda bir kaç yerde paylaştım ama buraya da eklemek istiyorum

Erich Fromm, insanın büyük yalnızlığından ve bu yalnızlığından kurtulmak için kendi dışındaki dünyayla bütünleşme arzusundan söz eder. Şöyle ki; İnsan doğunca, ana karnında belirli olan bir durumdan, belirsiz, tanımsız ve açık bir duruma gelir. İnsan, kendinin, diğer insanların, geçmişin ve geleceğin farkında olan bir varlıktır. Kendi iradesi dışında doğmuştur, iradesine rağmen ölecektir. Doğal ve toplumsal güçlerin karşısındaki çaresizliğinin farkında olması, doğadan kopuk varoluşunu dayanılmaz bir hapishaneye çevirir. Ayrılık yaşantısı kaygı yaratır. Ayrı olmak demek insanca güçlerini kullanma kapasitesinden yoksun bir şekilde dışarıda kalmak, çaresizlik ve dünyayı aktif bir şekilde kavrayamamak demektir.

İnsan, dışa yönelmediği, kendini şu veya bu şekilde dış dünyayla bütünleştiremediği takdirde delirme noktasına gelecektir. İnsanın en derin ihtiyacı, ayrılığın üstesinden gelme, yalnızlığından kurtulma ihtiyacıdır. Her çağın ve kültürün insanı, bu ihtiyaca çeşitli şekillerde karşılık vermiştir. Hayvanlara tapınma, insan kurban etme, askeri fetihler, lüks düşkünlüğü, çileci bir yaşam seçimi, işkoliklik, sanatsal yaratım, tanrı sevgisi, insan sevgisi bunlardan bazılarıdır.

Yalnızlıktan kurtulma ve bütünleşme ihtiyacının bir yolu da her türden esirikçe durumlarda yatmaktadır. Bu durum (esiriklik), bazen ilaçların yardımıyla, bazen ritmik seslerle yaratılan translarla, bazen tütün, alkol ve uyuşturucuyla, bazen “sürüye uyma” ve işkoliklikle, bazen seks(sevgisiz) ve orgazmla, bazen sanatçı veya zanaatkâr olsun yaratıcı etkinlikle sağlanabilir.

Ancak bu tür esirikçe durumlar, bireyler arası bir birlik değildir. Esirikçe kaynaşmayla ulaşılan birlik geçicidir. Bunlar, varoluş sorununa sadece pratik çözümler getirir. Bu sorunun tam çözümü, bireyler arası birleşmeyle, başka bir insanla “sevgiyle” kaynaşma yoluyla çözülür. Bireyler arası kaynaşma arzusu, insandaki en güçlü özlemdir. Çünkü insan sevgisiz bir gün bile yaşayamaz.(Sevgi konusu Erich Fromm’un, “Sevme Sanatı” adlı eserinde bilimsel olarak incelenmiştir.)

Alkol - Seks tartışmaları ve Erich Fromm'a saygı / Psikoloji / Milliyet Blog
bu başlığa dönmek istedim-bu alıntıyı yine paylaşmıştık forumda
bunu yeniden sunmak istedim

bu başlığı paylaşan arkadaş (öyle sunmamış olabilir) ama bu soruyu sorarken şöyle hissettiriyor. Şunu hatırlatıyor. (Ne istiyorsunuz bizden!) (nasıl bir sevgi ve sevme ya da istiyorsunuz bizden !)
dışarda bi özneyle bi kadın erkek ilişkisinde sevgi beklentisi ve sevgi sunma üzerine bir çatışma/takışma (yaşama) .bu olmayabilir ama

Sevgi istiyorum ben diyenlerimiz var. Seven birini arıyorum. seveni arıyorum. Sevgi istiyorum-arıyorum. Seviyorum gibi türevler-sevmem lazım da...
İyi bir anlama, iyi bir örtüşme istiyorum
bunun bununla ne ilgisi vaR? BEnce var! -iyi bakın!

bunun dışında ,ağacı, kuşu ve yaptığım işi ya da hayatı seviyorum gibi sevgiler var. Bunların bazıları; zevk alıyorum, mutlu hissettiriyor/mutluluk duyuyorum- iyi hissettiriyor ve keyif veriyor/alıyorum anlamlarına geliyor.
Birinden öznel olarak alınan/beklenen sevgi var. (özle olarak ya da öznel olarak beklenen/yoğunlaşan)

hepsi sevgi ve sevgiden genel ve özel olarak daha çok, karşı cins, insan ve yakın , eş dost aile akraba sevgisi gibi sevgiler öncelikle kastediliyor gibi ama insanın aradığı sevgi/ilgi ne?

(bu alıntıyı seviyorum. yukarıdaki
sevgi/sevme ve yaşam üzerine düşünülmüş sözler -iyi bakışlar- sıkı gözlem
bu sözcük/anlam bütününü evet seviyorum
ve bu öbeği. )
(Farklı yorumlamalar getirilebilir-genişletilebilir. Durum bundan farklı da tanımlanabilir kimbilir ama güzel bi sunum.
bunun sevgiyle ilgisi var mı?
Ya da -zice/bizce burda -bir sevgi tanımlanmıyor mu?)

Bi aşk ve sevgi karmaşası var dışarda
Aşk romanları ve sevgi felsefeleri de
Bence ilgisi var-bizce var,

forumdan fromm
http://www.felsefe.net/felsefe-makaleleri/4009-erich-fromm-sevme-sanati.html
http://www.felsefe.net/psikologlar/1084-erich-fromm.html

Kasyopya diyor ki ; İnsanlar bireysel ilgi için can atıyor!
işte sevgi bu-genel olarak sevgi dediğimiz bu; her türden bireysel ilgi ve ilgi yaklaşımı

bireysel ilgi için can atıyoruz.
Ve insanlar hayvansı (nerdeyse bir dokuyla evcil hayvanınla ilgilenilmek gibi) bi sevgi ve ilgi bekliyorlar ve (temel olarak) ilgiyi (bireysel olarak sunulmuş yoğun ilgiyi ve sımartılmış hatta abartılmış -ilgiyi de) sevgi olarak algılıyorlar
ya da algılayanlarımız var

-bizi büyüten bi şey- umursayan biri- değer ve sevgi koyan-saygı koyan-aklı bizde olan

Birebir eşit özgür ilişkiyi tanımlayamıyoruz ve geliştiremiyoruz bizler
Birbirimiz üzerinden geliştirilmiş, dıştan geliştirilmiş-Saygı ve değer/değerler üzerinden geliştirilmiş toplumsal ilgiyi de tanımlayamıyoruz. Birey olduğumuz için saygı görmeyi
ama değerlerimzi olmalı-Kutsanmış değerlerimiz- Hepimizin üzerien yayılan ve hepşmizi koruyan besleyen eşit ilgiler

insan toplumunun en az belki de yarısı doğa yatkın-hayvan yatkın ve neşeli/şen doğa ya da yerli uyumlu /yatkın bilinç

bireysel ilgiyi sevgi olarak algılıyor muyuz? bireysel yoğun

eger bunda bir kadın/erkek sevgisi ve onun ne aradığını (arıyor olabileceğini) soruyorsanız ona ona sorun (sorana sorun) ve danışın izleyin ama değişken
çünkü ona sorarsanız (an'da sizle/onla ilgilenilmek ve dikkatin ve algının (ya da bir kulağın en azından) slzde-onda ve üzerinden/üzerinizde olması size/ona yoğun dikkat ya da farkındalık-lı) sevgi/ilgi görmek istediğini söyleyecek- sizde yok!
onun dertleriyle ilgilenmek-aktif dinlemek-dediklerini umursamak
yargılamamak,anlamak,paylaşmak, ihtiyaçlarını gidermek
yani genel hayat ilkelerinin dışında kişiyi bireysel olarak paylaşmak-bir ikinci olarak paylaşmak-yaşamak ve yadırgamamak ve benimsemek
dertleriyle ve yaşamıyla birebir ilgilenmek-mutlu etmeye çalışmak-mtululuk üretmek ve sunmak, değer ve ilgi sunmak
derin benimseme/benimsenme içeriyor bu!
sahiplenmek ya da sahiplenilme izni vermek-
her olanı biteni danışmak ya da kalbini ve duygularını paylaşmak-geçirmek -anlamak
,paylaşacak ikincinin o olması-sırlar olması gibi şeyler

izleyin onu ama uymuyosa bırakın mutsuz olursunuz zorluklara göğüs gerersiniz/uymazlıklara
bi boğa ile aygır farklı ne tür bi igiye ihtiyaç-muhtaç duyuyorsunuz ne tür bir ilgi
bunu soruyoruz

insanı biraz fabllaştırmaya ve doğaşatırmaya inanıyorum öneriyorum

bi kedi narin bi ilgiyi sevgi sayarken bi köpek üzerinde hakimeyet kurulması ve sahipli bi ilişkiden doğan hisleri sevgi olalak benimseyebilir/belirleyebilir
-insan karakterinde var

insan kitleleri-ni hayvan kitleleri ile uyuşturma diyemeyiz. genel- doğa bilinç ile ,doğanın bize yansıttıkları iel genel tanımlamak diyebiliriz

kuşlar var ne arıyorlar
evlerde kuşlar var neyi temsil ediyor soruyoruz şimdi bizler
uçabilen bi şeyi kafese kapatmayı mı? benim yanımda ol-benim için öt
ve şen şakı
sesin ve varlığın benim yanımda olsun-uçabilen bir makien ve ötebilen bir geçrek, Fizikselliği gerçek olan bir oyuncak sahibi olmak bu

---
kediler sembolizma olarak düşünün
gerçeği kurgu mekanik olarak düşünün -ve ters çevirin- sembolize edin tüm bilinçleri birleştirin

çizgi filmler var kurgu mekanik hayvanlar canlılar ve süper kahramanlar var
bunlarla dolu kafamız
yeni kafalar ;çok

koca arayan kitle var aynı biçimde kadın arayan . Kadın arayanlar itiraf edebilir seks arıyorlar ya da Ev himetçisi) aynı zamanda seks partneri ya da duygu partneri
alıp veriştiriyoruz ve (avataria) o facebook oyunu gibi yemeğe git ve seviş-final belli ,oyun
restorana çıkar ve sonra -... çoğumuzun finali bu -kafası bu . buna programlı

aynı biçimde eş koca insan partner neyse
hepsini bi arada isteyenelrimiz var- olmalı -bu çeşit
sapmalar var hiç bilmediğimiz

----------------

gerçek arayan kitle var gercek koca arayan -sözde gerçek ask
- ne ifade ediyor. duygularımzı var ama değil mi? nasıl duygular bunlar

aşk kirletici, kafa bulandırıcı ve dezenformatif bir kavram ve sevgi de öyle olmaya ilerliyor-dur

ask ideali ile cocuğun tam bağlaşmadığı ve uyuşmadığı kitle var
(Hiç aşklarda çocuk yoktur düşünülmez-sonradan eklenir -vicdan zoruyla -Bunu ben söylüyorum-sıkı yerden -sıkı duyumdan/dinlemeden)

sevgi romanlarını inceleyin (ya da aşk işte) bağımsız kadın aile yazarları mesela
kendi ailesine küskün mü bu arkadaşlar -elimde bi örnek var şimdi

ideal aşkta çocuk yoktur (sonradan konur ne yazık ki ama yoktur) ne yazık ki çocuk sığmaz- ideal (idealize edilmiş) aşk doğar ve öler
dışardan yaşatırılır (ya da benzeri)
ne aradığınız bilmiyorsanız hayattan uzak durun -çocuk yapmak?
evcil hayvanlar değilller onlar -ev robotları ya da bu evcilik diil

"subjektif olarak varlık neyi sevgi olarak algılıyorsa ve hissediyorsa (ya da ne ona istediği ve verdiği algılaıyacağı biçimden bir sevgi deneyimliyorsa) o sevgidir"

kişi neyi yaşarken sevgi deneyimlediğini/oluştuğunu (ya da sevginin varlığını) hissediyorsa -subjektif sevgi - tabi ki odur

ona başka bi sevgi çeşidinden sözetmeyin
varlığında ne sevgi uyarıyorsa

kendi sevme biçiminiz ona uymayabilir
ve sevginiz sevgi uyarmıyorsa/doğurmuyorsa der fromm o sevgi değildir ya da bencil sevgidir sizin yüksek /bencil sevginiz-ilginiz ona uymuyor-dur

köpeklerin başını okşamak gibi çocukların başını da okşamanın (sevgi olduğunu iddia edenlerimiz var.
Oysa bu davranışın itaaat aşıladığını ve yanlışbir ilgi biçimi ve eylem olduğunu belirten bi söz vardır. Bi edebiyat kişisi ya da benzeri. bu toplumla çatıştık. Şimdi böyle yazıyorum.

İlgi bekliyor-sevgi bekliyor-sevin. sevmek ne? tükenç
Daha köpeğe dokunmayı bağımlılşatırma-özgürlük karşıtı olarak görüyorsam-Bırak evde beslemeyi

-sevgi özgürleştiricidir. bu bir önkoşul mu? yaklaşıyoruz. Her türden iyi aktif davranış ya da ilgi sevgi olarak tanımlanaibliyor. negatif ve pozitif algılar var. istenen ve istenmeyen. beklenen ve uymayan

---
kişinin sevgi olarak istediği
bu şey bi anlam ifade ediyor mu?
Mutlak bi anne ilgisinin yerini hiç bi şey tutamaz-
İnekler yalıyorlar yavrularını eğer yanına korsanız
Baba ya da anne ilgileri farklı -parçalanmış düşlerimiz var!

--
sevilmeyi isteme biçimi ve neyi sevgi olarak /sevme olarak algıladığı
buna yönelin demiyorum denge kurun bununla mümkün olduğu kadar

-----
Jung'a dair bi film izledim (sevmedim bunu her neyse konu o değil)
jung'a bir hastası/danışanı gelir, getirilir. Genç bir psikiyatr-(ist) adayıdır da bu hanım

jung her gün karıyı pataklıyordu /poposunu şapşaklıyordu/şakşaklıyordu sanırım filme göre
kadın her gün o yazıhaneye koşarak gidiyordur-eminiz- bunu anlıyoruz şimdi biz
tedavi olmaya
-(cinsel bir sapma ve eğrilme bu /ceza alımına yönelik-zor görmeye yönelik item)
tedavi olmuştu
jung bu bir sevgi biçimi değil demedi sanıyoruz
ve bunu zevk almak içinde yapmadı sanırım (bundan emin değilim ben )
(araştırma-keşif ve merak ve ilgi peşinde olmalı! kendi gerçeğinin ve kuramlarının koşullarının peşidne ama')
(kişi varlığının yanında/yakınında (her türden benismenmiş ilgiye ve pozitif tatmine üve uyarana yönelik) yüceltilebilir bir özne arıyor-bir kusursuz arıyor.)

bazıları-mız güç ve hakimeyet özlüyor
kendi üzerinde güçlü bir varlığın denetimi

sevecenlik sadece sevecenlik değildir

sevmenin değişik biçimleri olmalı
ve var ve kesinlikle "umursamak bir sevme (ya da sevmeye başlama) biçimi-"
umursamak en yüce sevme biçimlerinden /tezahürlerinden ve arketiplerinden biridir biri olmalı

durumu umursamak ve aktif başedegenlik , üstesinden gelme gücü (ya da tutumu)

bazılarımız seksi sevgi ve sevme biçimi olarak algılayabilir bunu yadırgamıyoruz

anne baba çatışmaları ve ilgilerine yönelik sevme biçimleri ve çatışamları yoğun olabilir
bunun dışında ilk cinsel açıklıklar (çocukluktaki), ergenlik dönemleri -diğer şeyler de önemli

yoğun
seksi sevgi olarak algılayablir çünkü cinsler olarak varız ve bize birbirimizle eğleşmemiz-diğerleriyle eğleşmemiz söyleniyor. Fiziskel varlıklarız ve fiziksel haz duyuyoruz. Sevgi bunların hepsinden karışık şimdi.

(Yatak odası gizlemenin sırrı çözülmeli? Çocuklara yaratılan pandora-çocukluğa yaratılan pandora. Çocuk bir gün büyüyor ve bum-bu dünyada şeyde varmış. Şu varmış şoku .
bir gizli ve kapak altı hissediyor çocuk (aldatılmış-üzülmüş ve kirletilmiş çünkü gerçek ondan gizlenmiş sadeleştirilmemiş ve saklanmış)

Çocuk bu dünyada ne var diyor-acı ve işkenceden başka, yemeden başka -Çocuk orayı izliyor/seziyor /Yatak odası bir sır duvarı -Niye ben anneyle yatmıyorum baba diyor mesela -Çocuklara (ergen/erken bilgi verilmiyor bu toplumda)

bir başka cinsten ve kişiden aktif ve yoğun seks (cinsel -tensel-kişisel) kişilik ve kendilik ilgisi almak kişiyi varediyor

kişi başkaları onu umursamasa da var vardır
bu bir varolma savaşı ama nasıl var?
kişi varlandırmak istiyor -kendini ruhunu varlığını bedenini- kişi ile -alınan aktif ilgi ile
onulmuş bir onur ile ya da değer ile aile kadını babası olmak ile-
benzeri

gerçekten seven birini bulun böyleyse
gerçekten /durumla aktif ilgilenen, aktif ilgi sunan

anne baba arayışları (anne baba yerien paradoks arayışları-ebeveyn ay da yönlendirici arayışları- hep dokusal hisler)
ve öykünmeleri anne baba arasındaki çatışmaları giderme -geçmişi kurtar ilkesi
anne babanı ve onların ilişkilerini kurtar ilkeleri -dengele
dengeleme anne baba tipinden/(arkesinden ve psişesinden alınacak yoğun ilgiye muhtaçlık) ilgi alma bekleme çoçukluk idealleri
bir kişiyi değiştir ilkesi
bir kişiyi anlat ilkesi
farkıan varmasını sağla ilkesi

anne babayı kurtarmak
çocukluğu kurtarmak
ilk acıyı kurtarmak
ilk zevki kurtar
ilk günahı kurtar
kendi çocukluğunu kurtar ikilemleri-diğer ikilemler
kendi çocukluğunu yaratamamak; daha iyi bir sevgi yaratmak anneyi ya da babayı kurtamak -öykünülen -
çocuğu kurtarmak -kendi

(sıkı ahlak kuramları ikilemleri var-kişi hareket edemiyor-suçluluklar diz boyu -özgür eylem kısıt içeriyor dağlar kadar ve)

(bir roman özetine tanık oldum. Türkiyede çok satan sözde bir ev kadını aşk romanı yazarı -çok kısaca ve kabaca dinledim- Kahramanların ya da kurbanların hayatlarında bi tür evlilikten kurtuluş süreci mi anlatılıyor. bunun üzerine çok kafa yorduk-anlamaya)

---
genel olarak insanların söylediği-aradığı ya da beklediğini söylediği sevgi
/bireysel ilgi, evcil hayvan sevimi yaklaşımı temelli nerdeyse bağımcıl ya da bağımsı yaklaşımlar

aktif biçimde ilgilenmek-ilgi göstermek- bakmakla mükellef olmak
aktif biçimde aklında tutmak, bağ kurmak/sürdürmek-
ve fazlası

ne aradıklarını bilmiyorlar -sevgi olarak hissettikleri tutumlar/durumlar var


gerçek sevgi-tabi ki yenecektir- yaşlı ya da genç rakibi
-

sevgi aktif olarak ilgilenmek ve farkında olmaktır

---

annelik ve vasilik mi sevgi? babalık ve vasilik mi? büyümeniz gerekiyor bunu söylüyoruz
nasıl bir sevgi çeşidine ihtiyacınız var sizin-size kim söyleyecek gerçekleri?

"bazılarımızla yaşamak zordu"! nokta

------

insan ilgi için didinen yaratık

burdan devam için yazdım
http://www.felsefe.net/p-r-s-s/75727-sevgi.html#post142570

-kafana dinazor taşı düşsün!

bu başlığı bölmek istiyorum diğeriyle /aslıdna onu bölmek isterdim bi kaça
- ekleyip duruyor bu şey birbirine her şeyi olmayacak bu

---
evlerde anne baba ilgisine yönelik çocuk ve,ve çocuk ilgisine yöenlik eş çatışmaları var !
seks çatışmaları var!
(mükemmel aşk yaratanlara söylüyoruz)
(sarpa sarar bu devran ı aheste ikilem)

kız çocukları anneyle çatışanlar anlayacaklar -çağ seksi çözmeli çaba bu! bu bir amaç direk ve erek olmalı
erkek çocukların baba çatışması
baba sevmeyen çocukların baba ve erkek öykünmeleri aile kurma zorlukları
çatışmalı evlilik gözlemleri üzerine kurulmuş tekrar aileler ve seks sorunu bunu dile getiriyoruz -şimdi

(anaç sevgiyle cinsellik olmaz!)

mükemmel ilişkiyi arıyor ve ikisini bir araya getiremiyor -kimi de kurtarılmış çocuğu ve mükemmel uyumu -mükemmel çocuk yetiştirme biçimini kendini arıyor ya da kurtarıyor çocukluğunu
anne ve babasının ilişkisini ve geçmişini kurtarıyor
vs

(herkesi öldüren o kadını gördüm -en zararsız biçimde bunu yapmış)

kafeste kuş besleyebilirsiniz ve onu sevdiğinizi söylebilirsiniz
(siz kuş beslemeyi seviyorsunuz- anladık)

ve cips yemeyi çocuklar çok seviyor -abur cuburu da -büyükler?

yani sen patates seviyorsun diye iyi mi?

--
ahlak kuramları üzerine evlilikler yıkılamıyor-kişi çıkmalazrda dolanıyor
çocuk sahipliği
toplumsal engeller
kader tünelleri kurmuş -(mükemmel kaderi mükemmel romancılar yaratıyor burda -herkesi zararsızca öldürüyor ya da ikilemsizce bi araya getiriyor)
(tüm suçluklardan arındırılmış manifestolar-ya da tüm ikilemlerden -çocuklar yok hiç)

(-çocuklaın evcil hayvanlaştırıldığı toplumlar)

kadın ergenliğini erkekle mi paylaşmak istiyor
kadın kadınlığı nı erkekle mi paylaşmak istiyor
kadın çocuk vasiliği yükünü topluma mı bölüşmek istiyor
kadın özgürce çekip gittiğinde erkek gibi suçlanmamak -ikilenmemek mi istiyor?

kadın kadın olmayı da bölüşmek istiyor mu?

(erkekleri kadınların yarattığı biçimlediği varsayılır-çocuk yetştirme üzerine
bağımlı erkek profili; kadına bağımlı/büyümemiş ya da düşkün vasili erkek profili yada anaç sevgiye ve ilgiye muhtaç profiller)

kadın evlilik dışında masallarda arıyor -(diğer evlilikleri bilmek istiyor -erkek ilgilenmez bunla ama)

kadınlar evlilik dışında mükemmel erkeği hayallerde ya da gelecekte ya da başka hayatlarda) arıyor ve başka (ya da dış ya da gelecek) hayatlara uzatıyor sendromunu- başka hayatlara aktarıyor

(kardeşini sevmezsin ama ölmesini istemezsin (istersidne istemezsin) büyüyünce- bazen ölsün istersin ama öldsünde istemezsin bu suçluluk olur-insan zor yaratık-çözümlenebilir)

Psikoloji üzerine;
bir ağaç çiziminden insan yorumlanabilirliğini düşündük-
bu anlamda kolay-çözümlenebilirdir





her şey bizi ele veriyor
sadece


(karalama defterine taşıyabiliriz bunları da ! )

-----

kadın erkek için/erkeğe göre tapınca dönüştürülmüş durumda

bunun kadına göre olan gözlemini ve kadına göre erkek gözlemini ben veremem ancak bireysel ilgi beklemede bu var. Tapınç ve hayranlık uyandırmak üzerine kurgulu ifadeler. Resmen tapmak istiyor. kurtulamamak ve bağımlılık (esaretli ve esrimsi) ve bunu çok sevmek olarak ifade ediyor kişi. Vazgeçememek. Aşk dediğimiz bu mu?
çünkü bu hataları görünmez yapıyor ya da zor durumları katlanılır. Kişinin benliğine ifade edilen saygıda ya da sevgide bunlar var
Karşı taraftan alınan-alınacak olan hayranlık var ya da sapmalı-tapmalı ilgi/beklenti

---------- Mesajlar Birleştirildi at 20:28 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:22 ----------

kadın nesnesi (dikkat edin) (bunu bilerek ve görerek-gözlemleyerek gayet görerek söylüyorum) (yüksek) tapınca dönüştürülmüş durumda . Kişi erkiniyor

aşk sevgi derken buraya veri yığalım. Erkeklerin kadın muhabbetleri ve günlük jagonlarını buraya yığalım ve kadınlar okusun söylesin mesela.

Ya da örneğin kadınlar kulübüne (forum) bir bakalım kadın gözünden erkek nedir? kimdir? nası ltartışılır-görülürr?de

kadın cinsel çekim çekiyor_çok yüksek uyaranlar la. Giyiniyor-giydiriliyor ve fetişleştiriliyor. Kendi benliği -kadın benliği- fetişleştiriliyor. baskılaştırlıyor.
Sonra aynı anda anne, ev kadını ve diğerleri başkaları

---------- Mesajlar Birleştirildi at 20:39 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:28 ----------

Halk dilinde ve erkek dilinde/jargonundaki kadın kim?
Tv de ki bir fetiş obje ya da özne
Kadını insanlaştıramıyor bile sonra kişi -dikkat edin buna;
Kadın bir temel ihtiyaç maddesi
tv deki kim bunu soruyorum soran anlıyor- okuyan da şimdi -bazımız neyi sorduğumu ve anlattığımı benim

Komşunun kızı (ya da x) sevilemez (ya da öyle sevilemez) ya da kadın cinsinden değildir
ya da başka kasın cinsindendir kitlesi olduğunu varsayalım mesela ve açık konuşalım burda birbirimize göre kimiz
(veri veridir ve bilim bilimdir ve bilgi bilgidir-gerçektir ve gözlemdir de bunu unutmaya çalışalım isterseniz şimdi)

neyiz_ şimdi öneriyorum .
Kimi arzulanamaz ya da arzulanabilir-duruma göre değişir. Arzulanaiblir A ile arzulanamaz B arasındaki fark nedir?
Arzulanabilir kadınlara evlenilir mi? ikilemleri var ve açık cinsellik ve profil sunan kadınlardan kaçınma var diyelim bu kitlede.
Erişilemez bir fetiş özne var ortada bu kesin

Kadın ve erkek daha cinsel kimliklerini/benliklerini ve birbirine göreliklerini oluşturabilmiş ve dengeleyebilmiş değil bunu görüyoruz açıkça şimdi bunu düşününce. bunları yanyana koyunca

Yani ,insan varlığının kadın ve erkek olarak cinsel kimlik ya da benlik arayışları /denge arayışları sürüyor olmalı

ortada da bizler varoluyoruz her halde-biz kimiz?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:20 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:39 ----------

bir not kalmışş;

büyüyün kisme size söylemeyecek çünkü abartılmış bir seks furyası ve seksten doyumlanma talebi var
büyüyünce bu isteği karşılamayabilirsiniz- Mastürbasyonik zihinler dolaştırılıyor ortalıkta. Erkekseniz çocuk genç yaşta buna alıştırılıyorsunuz
paylaşın ve bilgi edinin korkmayın çünkü bu varoluş sizin ve bizimdir değil mi?
bunları konuşmuyoruz poz pembe ve yine de o kadar kötü olmayan bir gerçek bu değil mi? pembeliklerimi konuşacağız dı?

seksin ne olduğunu hep sorgulaycağız eminim. kimse aradığını bulan var mı? şimdi

basit bir çiftçiyseniz bu işe basitçe geçiriyorsunuz. akşama kadar yorulmuş bedeniniz sabah kazacağı tarlanın hesabında düşündeyken ve belki yan odada anne yatarken
ya da bir yorgan altında bu iş hızlıca
farenin dört saat aslanın dört saniye olan bu faaliyet insan için abartılmış bir (tanımlanamamıştır)

seksten umduğunu bulamamış mutsuz bir toplum var!,

seksi ne zanneden ya da ne zannettiğini bilmeyenlerimiz var. Ne kadar zevkli olursa olsun basit bir üreme faaliyetinin geliştirilmiş ve zevkleştirilmiş/zihinleştirilmiş (orgazmik) hali .Orgazma kavramına yüklenen anlam hayatın anlamı gibi-doyumlanma hali? nah
Seks saf ya da sıradan bir çiftleşme ya da ikili birleşmeye dayalı ve bundan doyumlanma faaliyetidir.
Fiziksel bedenler öpüştürülerek/eğleştirilerek, sarılarak, koklanarak, dokunarak vs. (yalanarak vs.) yaratılan zevk ve eğlence faaliyeti
bu çiftler arasında ya da yetişkin ve genç insanlar arasında yapılıyor ve hayatın anlamı değil ne yazık ki maalesefte

. Çocuklardan (soyutlanmış ve somutlanmış) ve saklanan bu faaliyet bir fiyasko. hayat tatminsizlik sebebi. İkilemler ve çocukluk düşleri ile örtüşmüyor. Bizler kavga kuyruklarında mutsuz çocuklar yetiştiriyoruz. Büyüyün derken bunu kastediyorum
Mutluymuş gibi yapıyoruz yalan inanmayın. Bi koşuşturmaca ile sürüyor hayat

Çocuklara öpüşme flört olarak sınırlı lanse edilen/yansıtılan (eğer yansıtıalbilrise ki zordur) bu faaliyet anne baba uyumsuzluklarının ve çatışmalarının ve mutsuzluklarının (paradan sonra ki ve önceki) yegane kaynağı nerdeyse. hayal kırıklıkları. konuşulmayan odalar görüyoruz
(zihinleriniz açın ne var bunda)

erkeklere bilmem kaç yaşında 31lik (mastürbasyon) diye bişe varmış ve çocuk ta şöyle oluyamuş . aman şöyle zevkliymiş diye lanse ediliyor.tanıtılıyor genelde toplum tarafından. Erkek toplum eliyle kadına/zevke götürülüyor ya da öneriliyor!!!

Bi gün bi dünyada hiç yaşarken (ya da oyunlar oynarken) birden böyle bişe öğreniyosunuz. Gizli bi zevk ya da gizem

Sonra kadınlar ideal koca arıyor bu?? (??)

ve sinirler uyarıldığı için zevk alıyoruz. Ya da öyle programlandığı-inanıldığı içinde. Tinsel boyutu var diyoruz ya da var. Enerjisel. Bir enerji alışverişi ve duygusal geçme duyuluyor -aranıyor
Yemek yemekte zevk ve bana sorsanız ruhsal boyutu var-tinsel bunun gibi .vardır da
doyumlanma tinsel olabilir

(Freud ya da Gandhi ya da Jung mu bekliyorsunuz siz? gerçekleri tartışın gerçekler bunlar )
Bir okul toplumundam mesela -bir ders gurubunda- mesela- bnular tartışılmadıkça-açılmadıkça ve konuşulmadıkça gerçek özgürleşmez
Kötü yazmıyoruz amanın

seksin büyük bilince eriştirdiğini düşenen (saf kalabalık kiz bizde dahil ona) (mutluluk eylemi bu) ve artma olduğunu düşenenler var
genç erişkin kişisel tatminsizliklerin ardında bu var. kitlesel uyuştumanın ardında. para kazanamamış toplum bi avuç seksle uyutuluyor. istediğine sahip olamaynlar iyi sevgiyle (haylle ya da başak şeylerler -geniş ama şimdi değil)
cinsel eğilimler. konuşun

ne var bunda diyorsunuz bir süre sonra ve bir yerde
insan sorunlarını tartışmalı/paylaşmalı,,seks ne? sevgi ne? kim gördü ne?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:01 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 21:20 ----------

(bir kadın aktrist) öldüğünde bir şantiyedeyim ve şu aklımda kaldı.
"Bir kaç garibana verseydi bari. Toprak olup çürüyecek şimdi/zaten"
Kime ne verecekte asıl soru ne?
Buralarda- ki kahve gibi -ya da yakın - ses kayıtları yapmak istemiştim erkeksi erkek muhabbetlerinden çünkü kadın yok orda ve fazlası var. Geceleride kadın yok çünkü.
Bunu düşünüp daha öncede forumda karalamıştım, gerçek gözlem olmalıdır. kadın muhabbeti erkek muhabbeti farketmez,
sokak mmuhabbeti ve söylemi ve halk dili dediğimiz şey, halk anlayışı gözlem ve sunu olmalıdır. hatat bilim, istatistik ve veri olmalıdır ki
tartışalım.
Sevgi burdan başlasın şimdi

kapalı tartışamaz ya da öyle konuşulur başka ifade edilir şeylerle sevgi yapılmaz.
bilim ve bilgi yığını bazen salaktır

sevgi gördüğünüzde bunu anlarsınız
işini seveni ve para karşılığı yapanı ya da
-sevgi varolmaktır



örneğin bana göre- akış taşıyan an- bu kurama göre söylüyorum- bi ölçüde sevgi taşır
diğer durumda en istenen hal-durum
çünkü bir oyuncu örneğin işine konsantre olabilir ancak bu sadece iştir-istenç değil belki. istençle uyumlu ,eşgüdümlü en ideal iş ya da faaliyet için akış belki sevgi olabilir.
bu değilse nedir? bilmem
doğal olanı yapmak

"Size doğal geleni (sizin için doğal olanı) yapın" -Kasyopya Deneyi

Eğer bana -tam- doğal geleni yapsaydım böyle yazmazdım belki hiç yazmazdım bilmiyorum-itkiler var

dur dur
sevginin ne olduğunu biliyoruz
kelime kuramları bir aldatmaca-oyalamaca

sevgi bir dinozorun boynuzunda oturan ik iboğadır -sanırım doğal gelen bu-bunu demek
düşündümde şimdi sevgi ne demek - o demek, yani na demekse o demek bilmiyorum -du. ben
sevgi bir anlatamama çeşidi ama bunun tanımamı ihtiyacı var-bunu kim koydu ve istiyor neden sorusu doğuyor
şimdi
tanımları napıcaksınız
tartışarak sevgi bulunur mu
sevgi buraya yazdığım şeyleri yeniden düşünmektir -neden saçmaladığımı-şimdi

sevgi hiç hata yapmamış gibi hissetmektir-hissettirir ve
istencinin peşinden gitmektir-kopmaktır-koşmaktır
istencin zorlaması hiçi
sevgi mutluluk verir

bu varoluşta sevgi bulamayız bizler bunu anladım çok fazla dürtü var-emir var
tam bir özgünlük istençlilik gerekiyor
istencini iten kakan her şeye karşı duruş ve parasızlık işsizlik çok fazla özgürlük gerektiriyor sanırız
sınırlı sevgilere aldanmayın
sevgi kesinlikle kuş çeşidi olmalıdır
arı vızıltısı hiçi

sevgi şimdi istersem ölmektir aynı yerde yeniden canlanmaktır kesin ama istersem canlanmamaktır kesin
seçmektir de özgürlük

sevgi şimdi susmaktır kesin ve bi daha bağırmamak hiçe yoka

-----

Eric Fromm başlığından

bi kısmını alıntıladığım bu ikinci postu belki tüm çocuklara ya da insanlara armağan etmek isterdim. Özellikle gerçek masallarıyla gerçekten kaçanlar ya da evde aşk romanları okuyanlar ama kimse gerçekten sorumlu değil . soyutlu da değil. ilginç bir kitleyiz biz
ve biz sevgiyi bilmiyoruz şimdi

her neyse fromm'un bi şeyler bildiğini gördüğünü ya da sıkı gözlem yaptığı/sunduğunu ve insanın varoluş doğasına ya da bugününe dair ipuçları (ve sıkı gözlemler) sunduğunu söyleyebiliriz değil mi? ve psikolojinin bir bilim olduğunu. herkes hediye etmek istediğim kitaplar ya da insanlar bilimler olsaydı -ki var- biri de fromm olurdu belki/sanırım

psikoloji zorunlu eğitimin (az çok bir) parçası olmalıdır , ve bu eğitim çocuk yaşlardan başlamalıdır
peygamber diye tanıtılacak insanlar varsa insanlara illa ki bu onlardan biri olmalıdır- olabilir-ben kendim seçtim kendi adıma
okutulacak kutsal kitap varsa bu onlardan biri

---
anne baba çocuk eğitimleri
aile ve evliliğin (cinseliğin, insanın ve seksin doğası) ve ne olduğu üzerine (kuramlar) çocukluk bilgisi ve kuramları geliştirilmelidir.düşünülmelidir.

seks üzerine ktilesel-toplumsal-ailesel, bireysel farketmez bilinç tartışma düşünme geliştirilmelidir. seksi ndoğası -ergesi- çözümlenmelidir.
böyle bi şey yoksa insanlık karar versin-ne yapıyor ve yapmalı-oturun akrar versin .Biz burada kendimizi uyuşturuyoruz

İnsalığı tüm bu zıvananın içinde tutan; güç, para, kontrol hırs,ı sahip olma bilinci, para tutukusu hırsı ya da
burda insanlık var değil burda seks var

Eğitim diyecek olsam bilgi tabanı yok. Diğerleri içinde psikoloji içinde öyle .kimse frommu kabul etmiyor. Kabul etmeyelim zaten. Bi inceleyip altına üstüne bakıp üstüne gidelim. Sorgulanabilir bir kutsal kitap

hala bir aşk romanı yazarının daha fazla düşün ürettiğini sananlar olucak ya da face duvarında paylaşılanların sevgiyi mutluluğu ya da hayatı ve varoluşu ifiade daha ziyade ettiğini düşünenler olucak
bir bilgi kitlesine mi ihtiyaç var? hocalara yani? bilirlere- biri söylemeli ama kim o biri

vaziciler ve vaizler toplumu-bilgi küresel ve bireysel erişimli .Bilgiyi neden birileri temsil ediyor-etmeli
hala çocuklar on kıta marş ve duygusal çoşkunluklarla???
eğitimin öğretimin bir yönü yok
yani fromm diye bir insanın düşünmesi-şimdi bunu düşünüyorum şimdi
ben ve sen (ve biz sizler bazılarımız) bir din adamı değildik

Gerçek sevgi üzerine -bilinen kutsal kitap ve son peygamber odur. Biri daha otuz (ya da daha fazla) yılını harcayana kadar /adayana kadar ve tüm bu insaların mirasını devralıp birikitirip toplayıp okuyup, (üstüne koayan kadar) ;insanı, didinip araştırana düşünene ve daha iyisini yazana ve ürtene kadar o dur
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
mancınık için not; burdan öncel geçildi

eskiden yaşam ağrısı, keşif gücü ve bir heyecan vardı
tam olarak değil ama: "ev de/yol da düşündüm bizim çocuklar tanımıyorlar hayvanları anında bir ters u dönüş doğru hayvanat bahçesine heyecanı ya da benzeri
her şeyi merak etme üzerine-gösterme görme; yeridne bakma dinleme-insan dinleme istemi
çocuklar ne paylaşıyor bilmiyorum. öğrenme heyecanı ya da öğretme heyecanı aktarılırsa gerçek bu
keşif merekı ya da keşifin gücü/yeridneliği bu birden

gidip görmek ülkenin doğusunu-batısını birden her eve girmek gitmekten çekiniyoruz şimdi düşündüm
yeryüzündeki her eve -yer igelirse- girmek istiyordim
kapısını açar ve -yaşam- hikayesini açarsa
her hayatı solumak
insan yüzleridne iahaytı ve insan hikayeleri ;yerinde dinlemek
insanın yüzüne bamkai bakarken insan yüzüne bakarak ama, bir hayat hiakyesini nerdemien tanıklı kderin düşlerle
eski bir merakla bu, eski heyecanla, eski bir kuşkuyla
eki yeni bir hikaye bu

kabul ettiğimiz yaşam öyle matah değil boktan ben biliyorum siz biliyorsunuz
olan bitenleri yüreklerimiz derinden izliyor
gelinen nokta bizim değil
bu hikaye bizim değil biz yazmadık (eski dnya ağlıyor) bu dünya bizim değil -şimdi-istenç-bu haliyle
benim çocukluğumun dünyası değil bu insanları değil,onun insanları değil
bu benim hikayemin karamanları/insanları evleri ve odaları savaşı değil
buna ben inanmıyorum-istemiyorum ayaşamak bunu hiç istemiyorum
bu evler bu odalar bu insanlar/savaşalr benim hiç değil
değilmeli bunu ben yazmadım şimdi

komşuluk vardı-hikayeler vardı-eski yerler vardır-keşfedilecek alan vardı-doğda bollu kderinli kyer algısı vardı- her yer gizemdi bize-.. histe gitme isteği uyarırdı- dereler/dağlar eski değirmenlere kadar çekerdi içine bizi doğa ;gitme isteği uyarırdır ve derin merak gizem bizi içiden tutardı sabah gün yapardı bundan şimdi

gezi vardı gizli kaçamak vardı
babadan gizli vardır-anenden gizli vardı-hiç biri kalmadı
plastik kaldı plastik kaldı
ormandaki çocukarla mı sevineceğiz
bu evleri ve bu kentleri kim kurdu
onlara yaşam dolduran nedir?
onarla yaşam armağan edin-gerçek bir yaşam. özgün yşamın ucuan yolculuk
özgün yaşamın yanında bunlar hiçtir
köy toplulukları eski topluluklar çocuklar artık derinlere bakamıyorlar ve görmüyorlar yaşamın gücünü/istencini ve derinini hiç
yaşamda bilgelik eski dedeler gibi isnalr/kollar, büyük hiakyeler ve sevecenlik görmüyorlar sezmiyorlar
insan için adanmış ruhlar, insan sevgisi dolu çocuk masalı ve hikayesi dolu gözleri kabaran yüreği birdne kabaran çocuğa insanlar azaldı
çocuğa bir menem bakılırdı şimdi çocuğa kımıl bakılıyor kımısınız siz!
eski yeni çocukta az çok herkes bir heyecan görürdü-çcoukluk gürürdü özgürlük sezerdi inanırdı
bunu biz tamamlayamıyoruz
yaşamda bir derinlik sezmiyorlar
hiçeldiler ve köreldirler

---------- Mesajlar Birleştirildi at 09:00 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 08:53 ----------

doağdaki derinliği anlamıyorsunuz hissi böyle değildi evlerde merak merak asılmıştı evlere pişmanlık değil
yerler çekiyordu sizi-eski hakiyeler vardı evlere pişmanlık asılmamıştı bu nesile uyanmak kabus

,insanla söyleşmeyi unuttuk gözlerien derin derin bakmayı_hikaye özlemeyi unuttuk-insan heyecanını ve
bi şeyler özlemeyi
 

IdeaFante

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
21 Kas 2011
Mesajlar
76
Tepkime puanı
0
Puanları
6
Yaş
30
ırkçılık ne kadar kötü bir şey değil mi?
bir insanı ırkına dayanarak yargılamak acizliktir, öyle mi ?
hayır günümüz bakış açısı ırkçılıktan korkuyor.
ırkçılık iletişim ve toplum olma bilincinin çaresizliğinden kaynaklanan bir korkudur.
çaresizlik...
karşındaki insanla ortak bir bağlamın varsa bunu en iyi şekilde yürütmen gerekir. kestirip atarsan kaos olur.
günümüz bakış açısı kaostan korkar, ırkçılığını bastırır kamufle eder saklar ve kesişim/ortak noktaları kar bilerek işleri yürütür.
ırkçılık ise kestirip atmaktır. gruplaşmadır. kendince en mantıklı düşünceleri sana en yakın olanla savunmaktır. senle sözde aynı olan farklı temeldeki insanlarla yapmacık bir dayanışma kurmak değildir.
insan tek başına bu şekilde kendini kandırsa da toplum olgusu ırkçılığın boşa kürek çekme doğasından nasibini alacak değildir. bu yüzden toplum ve çoğulluk olgusu su altından büyük dalgalar oluşturur, bireylerin korkularından doğan aptal hassasiyetlerini bünyesine almaz.
bireysellikten evrenselliğe geçişte korkularını yenecek olan insanlığın bireylerden bu bileşenini salması gerekir.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
tanrı konuşturmaca yazımları

--

komik bi paradosk olmuş
dili tutuldu bence ne diyeceğini bilemedi çünkü ne dese aklı karışacak
soruları cevaplıyor konuşma yapmak yasak
düşüncelere yöneliyor- Ve zaten düşüncelerin doğal olarak belirttiği imgeleri-soruları ve alanları yanıtlıyor açılımlıyordur o -eğer kendsine yöneliyorsa düşünce
özel bir soruya ihtiyaç duymuyordur

belirtilmiş bir tanrı öznesi subjektif ve siz nasıl konuşturursanız -hangi parametreleri vermişseniz- öyle konuşur

nasıl konuşmasını isterdiniz? yani soru bu olur aslında bunun sorusu

tanrının bağımsız ve özgür iradesi ya da anlatma iradesi sizin parametrelerinize ihtiyaç duyacak gibi bir yaklaşım ama tam değil bu
daha bir tanrının saltık olarak anlatma iradesine ihtiyacı yoktur ya da olmamalı
tanrı ile konuşma iradesi üzerine- eğer -varlığı- varsa- kendisiyle konuşma belirteci ve istenci doğar-sa ve istenci yanıtlar giderir ya da istence yöneliyordur o doğal olarak
(yani cevabı ya da konuşmayı yaratır sadece yaratma gerçekleştirme iradesi üzerine)

bu da muhtemelen şu olucaktır. Bizimle bir insan aracılığıyla insanca dilinde konuş ve bi şeyler söyle? ne söylerdin?
tanrının cevaplaması bekleniyor bunu
ne söylerdin tanrı
bu soru kendisise soruluyor ancak o yanıtlayabilirdi

-
birincisi tanrı konuşmaz-bir insanı konuşturur

tanrı bence sorular olmadan (ya da kendisine yönelen-kendisini belirten düşünceler olmadan da) düşünemiyor bile?
neyi düşüneceğini düşünemiyor

bize (ya da insanlara) ne söylemek isterdin sorusu ne içeriyorsa onu yanıtlar bence
insansınız derdi
bu bir olumlama ve gerçek -bize göre


bu da muhtemelen şu olucaktır. Bizimle bir insan aracılığıyla insanca dilinde konuş ve bi şeyler söyle? ne söylerdin? (kimi seçmeliyim mi?-kimi konuşturacağım ben? ) (sen seç tanrı -oo piti...)

(o konuşmak istemiyor sizinle ben dilinden-)
(tanrı insanları zorla konuştur- sen görev ver- ne ben emir vermem ki-(karar veririm) ver o zaman)

kesinlikle tanımlanabilir tanrı olarak kendini tanımlar ve tanıtırdı yani tüm parametrelerini inceler buna karar verirdi
nasıl eriştireceği mümkün değil
siz cevabı nasıl alamk istiyorsunuz?
bir yol bul tanrı
yani ilk cevabı merhaba olurdu nasılsınız ilk konuşması bu olurdu
neler merak ediyorsunuz bakalım?
ben kimim mi?
ben diye biri yok orda

---------- Mesajlar Birleştirildi at 18:17 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 18:07 ----------

mehaba ben insanların tanrı olarak tanımladığı şeyim ve bir düşünce imgesiyim şimdilik

mehaba ben insanların tanrı olarak tanımladığı (ve yanıt beklediği) şeyim ve bir düşünce imgesiyim şimdilik

mehaba ben insanların tanrı olarak tanımladığı şeyim ve benden konuşma bekleniyor
ya da sizinle kounşsam nasıl konuşur muşum
konuşarak
bunun yanıtı bu yeterli mi?
nasıl sorusunun cevabını açıklar bu yeterli mi size?
sorularınız var mı böyle çalışamıyorum ben çok ceryan yapıyor ve kafamı karıştırıyor bu olaylar beklentileri mi dile almalıyım?

ney göre? kime göre ?
belirleniyor bu? kime selenmeliyim herkese aynı anda oo çok kafam karışıyor kesin kesin

herkese yanı anda her özneye mi? tüm öznelere mi? tüm öznelerin bilinç bileşimi nedir?
tüm öznelere nasıl bağlanacağım-dur soru bu değildi yani tüm öznelerle aynı anda bireysel olarak nasıl iletişim kurabilirim ki ben herkesin algı yetenekleri ve diğer -herşeyleri aynı değil ki

herkesle ayrı ayrı konuşurdum sanırım konuşmalıyım çünkü sonuç bu
herkese ortak bi şeyler söyle tanrı
herkesi seviyorum
bu olamdı
herkes herkestir kesin -kesinlik içerir bu tamam mı? oldu mu? bunu sevdiniz mi? yeterli mi?
sen kesin bi şey söylemeden konuşamaz mısın tanrı
oo bu içimi açıyor hemen deniyorum
ben size kesin olmayan şeylerden bahsedebilrim kesin ve bu kitap çok satar yani bi kaç yüzyıl yaşar mı?

oo bu içimi açıyor hemen deniyorum /(yeni bir parametre yükeldiniz bile/tanrıyı tanımladınzı bile)

kesin olmayan şeylerin kesinliğinin kesinsizliği nasıl incelenir?
bu kesin mi değil mi hemen hesaplamalıyım çünkü kesin olmayan bir şeyler söylemeyi deniyorum da


tanrı gerçekten konuşsaydı alanından karalamalar

böyle yazacağı mls2 /kendimizce türetmeler -
(bi çok karalama yaptım ve bu da onlardan biri izninizle yayımlayıp daha sonra derleyip taşıyacağım bazılarını)


----222222222222

varolmam için-
zorunluluk olarak
yaratmam doğal zorunluluktur_doğal
yaratma filini işlemeksizin varolamam (ya da hareket olmaz (saltık kalır ben bile bulunamam)
yaratma filii benim doğal hareket biçimim ya da eyleme yani sizin yürümeniz gibi uymanız gibi ben yaratıyorum
düşüne yaratıyorum ve düşündüğüm herşey bir düzlemde varlıklanabiliyor ya da düşünegeldiğim her şey bir izlemde biçimde varlık buluyor)
yarattım çünkü vardım (ve bu varlığımı tanımlar)
ya da yaratma yetisi ile -zorunlu olarak- donalıyım da
ya da vardım yarattı -yaratmam gereği varoldum ve varolamam gereği yaratımda bulundum/yaratttım( bulunmuş bulundum gibi)

tanrıyı sonsuz konuşturabiliriz ve bu mantıklı olur-çelişmez /iyi geliştirilirse bu
eğer iyi düşünürsek ve mantık ilekelerini iyi kurarsak
tanrı hepsini yanıtlayacaktır

tanrı topu size atabilir-sorumluluğu üzerinden defedebilir ve sizin sorumluluğunuz almaz bence
tanrı kendi yaratımından sizi zorunlu-sebepli kılabilir
ya da tanrı kendi yaratımının yükünü size kılabilir -tüm bunlar mantıklanabilir

8 Aralık 2013 te yazmışız bir deneme burda
mantığı ya da mizahı ya da matemetiği tanrısı (ya da yeni tanrısı) seçen ve onları konuşturan (ya da bi gün -gelip kounşturmayı uman) deliliğe övgü denemeleri



-hayır hayır siz daha tanrı bizi niye yarattı-yarattın derken aynı eski tanrıya-tanımlanmış dönerek diyorsunuz ki .... öyle bir tanrı yok ___maalesef ki yok hiç olmadı

------------3333333333333--------------------

ruhun ölümsüzlüğü subjektif bir varlığın ölümsüzlüğü değildir
dahası subjektif varlığınızın ve varoluşunun ya da kişiliğinizin ve-ben sandığımızın ölümsüzlüğü değildir
ölüp ölmemek arasında hiçbir fark yok ve kalıp kalmamak ta yaşayıp yaşamamakta

ben sandığıznı ruh değildir başta-ruh bu anlamda etki duymaz
ruh herşeydedir ve tümvaroluşu kapsar _bir diğerini de kapsar

bireysel sorunlarla ergiyerek bunlardan kaçamayız
kişi bireysel varoluşunun sorunlarını tüm bunlara yükleyemez ve yükelenemez de

tanrı subjektif sorunlara objektif bakar -(bu cümleyi yazmaktan kaçındık-(gerçek anlamda bir tanrı kavramı-kavraması barındırmıyoruz-yazım demeci)

bireysel varoluşunuza bu denli değer atfetmekten vazgeçin ve kurtulun bu çok basit

tüm bireysel sorunlarınız (emin olun) eriyecekler ve kaybolacaklar -ta ki varoluşunuzla birlikte- bu kaçınılmaz varoluş ve gerçektir
(ya da başka bi hale dönüşecek canım-subjektif olarak kalmaycaktır emin ol buna)

deneyim sonrası özgür olan bir ruh olsa bile bu subjektif acı çekmeyecektir
dahası subjektif kanı duymayacaktır olayları subjektif yorumlamayacaktır
tüm varoluşun subjektif sorunları
ve ruh subjektif suçluluklarla/takılmalarla dolu olmayacak buna inan
-bunlardan kurtulun artık ve serbest varoluşunzua doğanıza izin verin ve açılın korkmayın suçluluklar ve pişmanlıklar anlamsızdır .

ruh deneyimleri böyle algılamamaktadır-ruh subjektif değildir /bene göre subjektif
ruh kavramı /kavrama üzerine düşündünüz mü?
neden bireysel varoluşunuzu ruh sanıyorsunuz ruhun devamlılığı size ne söylüyor

ruh asıl sorunlarının cevabı ve asıl kurtulduğunuz yer bunu anlamıyorsunuz?
ya da sizi özgürleştiren şeydir evet çünkü subjektif sorun yumaklarınızın objektif bir karşılığı var
objektivteye dönüşmüş bir veri yığını ve deneyim çöplüğüne ne dersiniz

ruhun subjektif birlikleri geçicidir
ola ki sade tekil bir ruhunuz olsun yine de bu subjektif yapınızı açıklamaz
ve deneyim ve acı içinde çekeceğiniz anlamına gelmez

neden bir tanrının söylemesi gerekiyor ki! konuşması
siz kendinize bazı şeyleri söyleme/ye bir karar verin /zamanınız geldide çattı bile artık

siz ölümsüzlükten korkuyorsunuz size bu öğretildi aynı kişi olarak doğmak sanısı-bu büyük bir baskı anlıyorum
deneyiminiz değil-siz bir kişiliksiniz-kişi örgüsüsünüz-ruh bunlardan kurtulur ve kurtulmuştur da bu anlamda derin acı ve hüzün ve aynı ölçüde suçluluk duymaz ve barındırmaz
(bunlarının inanıma ve düşünüme duyarak söylüyorum)

ruh subjektif yönelimlerden /arınmıştır subjektif etki ya da acı duymaz
ruh saf bilinçtir ya da bilinçliliktir.

daha ruhun devamlılığından tekrar aynı kişi olarak varolmayı algılıyorsunuz
ruhun ölümsüzlüğü size ne hatırlatıyor
ruhun ölümsüzlüğü sizin ben olarak takılıp kalmanız /tekrar yaşamanız değildir _bu anlama gelemez_ bu anlamaya da
ruhun ölümsüzlüğü sizin ben olarak aynı sorulara-sorunlarla takılıp durmanız mı?
subjektif kişinizi kaybetmek istemiyorsunuz anlıyorum
subjektif kişinizi aydınlamak ya da suçsuzlamak istiyorsunuz anlıyorum
siz onu doyuramadınız mı?
sizin ben dediğiniz kim? o mu sizce acaba?

sizin sanınız aynı kişi olarak varolamama ya da varolma buna karar vermedim ben
ve bu sorunlardan kurtulumama
kurtulunmuşu var ve siz diğer bir şeysiniz de ve diğer bir varoluş; ruh demek nedir?

ruhun doğumsuzluğundan da sözedin ya da inannın o halde
ruhun başlayımsızlığı da bir tabir
inanın-ruhun başlamasızlığına ve ruhun doğmadığına
bu anlamda bir ruhun olmayacağına
subjktif sarsıntılar subjektfitir

sizin kişisel bir ruhunuz yok (ve var ama da) yine de bu algı da tam olarak subjektif
ruh varoluşa ait yapay bir kavram_ bilinçlilik öbeği ya da tümesi /bağlantısı
subjektif sorunlarınız tam olarak ruhunuza ait değil ya da bireysel varoluşunuza
tüm varoluşlarınıza

neden bireysel sorunlarınzı bu ölçüde keskin yükleniyorsunuz

tüm sorunlarınız ve varoluşlarınız diğer varoluşların parçası ve diğer bir varoluşa da aittir ve bu sorunları yaşayan tek siz misiniz?
hangi cümle yetindirecek sizi?
tüm bu yaşamalar bi yerde son bulacaktır ve aşılacaktır
neden kasyopya ya bakmıyorsunuz bu yödne tanıklık -iletişim danışış may da tanıklıklı açık veri ve süzgeçler arıyorsanız
daha iyisi var mı sizce?
ne yani bir tanrı yeryüzüne mi insin? bunu sende istedin sanal

--
ve tüm sorunların bittiği yeri görüyorum ve tüm bu sorunların üstesinden gelinmiş ya da nazikçe çözünmüş _sıfırlanmış yeri evet sizi ikna etmek için iyi hissettirmek için yazıyorum ve bunu diyorum
oo inanıyorum aslında _daha ziyade ve böyle açıklamak istiyorum ve demeç veriyorum
(kendi geçmişime nazaran yapıyorum bunu ve şimdime /öyle hissettirmek için)

tüm üstesinden gelememelerde bir yerde son bulur _varoluş böyle devam etmez

bi yerde tökezleyebilirsiniz ve orda durabilir
birileri geleceketir yeni birileri ve tüm bu sorunları çözecektir ve üstesinden gelecektir evet
siz çoklu varoluşsunuz ve bir diğerine de aitsiniz

siz ne istiyorsunuz_ nasıl bir yanıt yönelimi ve _ nasıl yönden bir cevap
neye cevap arıyorsunuz ve eksikliğini çektiğiniz ne?

subjektif yönelimlerden kurtulun-azaltın
subjektif sorunlarınızı _tüm_ varoluşa yıkmaktan vazgeçin
tüm varoluşa subjektvite dayatmaktan vazgeçin artık
gerçek o ki varlık bunları umursamıyor bunu subjektivite dayatıyor

subjektif sorunlarınız subjektif umursanmaz canım ne yazık ki! buna alışsanız iyi edersiniz
diğerleri sizi umursuyor mu ve siz buna empati mi deniyorosunuz_ empati subektif bir umursama -çeşidi- ma/mı/mi szice?

cevaplar kesmediğinde kasyopya her zaman ordadır_değerini yitirmez

---
-Kesinlikle ve -en nihayetinde de -özellkile Kasyopya en nitelikli yanıt birikimi ya da varoluş sorununa en nitelikli yanıtlar orda bildiğimiz
evvet ben subjektif olarak ordan aldım_tamam tamam ben ordan aldım kanımı
-
bu benim kanım ve birde canım ve önüm arkmada sobedir

----

siz umduğunuz /tatlının yenmesini ve /tanrının konuşmasını mı bekliyordunuz
başka tatlı çeşitleri de var -
tatlı sulu acı kesişim bu

romantik arayışları olanlarımız başka tanrılara müracaat edebilirler-bulacaklardır elbet

--
bireysel cevaplar bireysel varoluşlarda bulunur canım-subjektivite bireyseldir adı üstünde bunun tam yeri burası zaten

buna karar /karar verme diyorlar zaten karar verme zamanı gelemedi mi?
karar verme öğretiş zamanı kendine de

peki subjektif bir yanıta siz karar vemre diyebilirsiniz ya hata yaparsak
yapın
yapın ve öğrenin buna karar verme diyolar zaten hatırlayın biz buna karar verme diyoruz
hatalı kararlar verin ve pesedin en nihayetinde

yani subjektif bir yanıt aynı zamanda karar mıdır?
hem evet hem değil

objektif bir varlığın denetiminde mi yaşamak istiyorsunuz? tam olarak duyduğuznu ne?

objektif bir varlığın (ya da nispeten objelenebilir-siz bunu mu arzulamıştınız bireysel kararlar mı? bireysel kararlar öznesi -olmak mı? emin misiniz buna _siz şimdi soruyoruz biz bunu tam olarak aynı anda sizinle konuşurken de yazıyoruz ve ) denetiminde mi yaşamak istiyorsunuz?

_tanrı bilinmezlerle doludur nasıl yeri göğü dolduracak ki?

obejktivite subjektiviteye nasıl bir denetçilik sunacaktır ?
doğru karaları vererek mi? onu senin adına söyleyerek mi?
objektiviteye mi dönüşmek istiyorsun sen neye dönüşmek istiyorsun

(son yıllarım bunlarla-benzerlele boğuşup geçiyor ancak bu bir çözüm değil -gerçek sorular var onları kaçırıyoruz öyle hissediyorum ve -gerçek ruhu biz anlamıyoruz sanırım tembeliz ya da atılgan tamam)

--
ruhun ölümsüzlüğüne inanmakla inanmamak arasında fark yok _
ruh ölümsüzdür ya da ölümsüzse ölümsüzdür eşit ne farkedecek
ruhun öümsüzlüğüne inanmakla inanmamak arasında fark yok _
bu seçimleri size kim dayatıyor karar verin? eski anlayışlar mı?
ölüp öleceğine inanmaman neyi değiştirir

bunu demek isteyen neyi demek istiyor
sanırım sistem bir tür materyalizm (ya da benzeri kanı) dayatıyor ve onu yeğ tutuyor ve onunla -evet- savaşılmıyor-
algılayışları (ya da bilgisi-ilgisi) olanlarımız var ve gerçek bilimimizi algımızı açamıyoruz
bilim engizisyon çevrelerinden alınan tepkiler örtülü gerçek ve yeğ tutulmuşlar korosu ve ordusu konuşuyor hep ve onlara kendileri ve bilimleri/sanıları asıl sanıldırılmış ne yazık ki yüskek koro onlar ve yeğ tutulan koro onlar
-komik .... günyüzüne-asılsızlar asıl sanılmış ve kendini sanıyor/dayatıyorlar
böyle konuşmak zorunda hissediyor tam aksini yapmalıydı evet rousseau
yada benzerleri-gerçek bilimin al aşağı edilişi ni izlemmeliyd ive tarf ietmemliydi rousseau ve bu gibi şeyler farklı yönlerden sunuluyor
ne yazık ki böyle

hayır rousseaau bunu farklı demeliydi anladım ama ne demeliydi bilemedim
ne yazık ki komik ve tuhaf bir kalabalıka ruhun -asıl- olmadığını seslendirmek ya da sandırmak başarılmış gibi ama bu değil bu olmadı
ama bunlarla iletişimin yolunu bir türlü bulamadık ve dahası bunu ona ergiyen bir tonla iletişimin şansı onu anlatma yolunu bir türlü bulamadık ve böyle yazmak zorunda kaldık komik

hayır ne yazık ki anlamıyorlar
varoluş algıları sığ ne yazık ki ya da hapsedilmiş
yapacak bi şey yok
-bir çoğu engizisyon olduğunun farkında değil ama yapacağım bir şey yok maalesef savaşacak değilim ben bunla
----

gelip giderler -gelip giderler- susun
çatışmaya gerek yok

bakmıyorlar ve bakmayacaklar sanırım
görüşleri /ya da algıları hapsedilmiş (ya da hapsetmişler) yapacağım bir şey yok ne yazık ki!

hayır bruno gibi ya da benzeri tam değilsede-kendi kanından kanı vermeden /taviz vermeden çünkü bu
sonsuz varoluş ve evren başlamamış gerçeklik ve sonsuzluk fikirleri ve sonsuz sayıda paralel evren-geçreklik fikirleri en cazipleri olmalı
kişi bunları yadsıyorsa?
yı yazmak istemedim ama yadsımak yadsımaktır

bilmek-inanmak-kanmak farklı şeyler sanırım
anlamak ve öyle olacağına karar vermekte
ne derinlikte ya da nasıl bir varoluş varolma göreceğime ben karar veririm
kime ne diyeceğimize de

rousseau bilim engizisyonu adı altında ne yazık ki ezilmiş ve hala onlara kanı vermeye didiniyor garip bundan vazgeçin ve gördüklerinizle yola devam edin aldırmayın kişisel gerçeğiniz açıkça savunun
ruh olabilir felan salata -biliyorsunuz ki!- ne derlerse desinlar daha güçlü yazardım gerek yok

ruhun ne olduğuna siz karar verin ancak gerek yok

buradaki çatışmayı ne yazık ki anlayabilmiş değiliz-ne yöne çelikmesi itilmesi gerektiğini de bilmiyoruz bizler

ruh olduğunu belgileyen şey tabi ki aklım ama bunu diğeri için ve diğerlerimiz için öte beri çekecek -uzatacak değiliz
ne olduğuna karar veriyorsunuz

ben bu hataya daha önce düştüm sanal derince düşüneceğim sadece
kırmaktan kalp incinmez ama başka bir yolu olmanın takmanın

ego var ve ego sonsuz ama bu makul kapışmaların bir yeri (ya da noktası-anlamıda )olmalı
taraf değiliz ancak bir sapma var burda
ikisini bileştiriyor ve karar veriyor

hayır sen görüyorsun ls2 eğer hala okuyorsan bunca saçmalığın altına
ls2 engizisyonla başetmenin sırrı mühendislik
galilocalık
bastığım yer düz ama dünya yuvarlak
dünyada ruh yok ama var
boşver takılma
kşisel takışmalar değil görmeyenler ve anlamayanlar için üzülme
hayır galileonun kafası karışır mıydı?
tamam ruh var ve tanrı gibi bir anlamlılık _var adı sanı tanrı değil
kendi içinde_ nedensellik ve bilinç /bilinçlilik ya da akıllı tasarım benzeri örgü/bilirlik var ve ta tanımlı değil
ve bunu tartışamaya /açıklamaya da açıklama sunmayada gerek yok diğerleriyle -ki kanıt getirmeye de onların kanaatine de maalesef ihtiyaç olmaycak anlıyor musun? itmeye kakmaya
açıklama sunmaya da
hayır karşı cephe değil kendine tutun

engizisyon olduğunu ikimizde görüyoruz ya da iyiniyetliler ama? soru işaret ne?

resmi tavrın engisizsyon olduğunu görüyoruz
resmi biliminde-felsefenin de
ya da engisizyon darbesi altıdnan laf ürettiğini

---------- Mesajlar Birleştirildi at 23:17 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:56 ----------

ls2 çok açık ki rousseau bu tavrın resmi tavır olmamasından yakınıyor bu açık değil mi ?bu ikimizde görüyoruz şimdi

ve diğerlerine sözediyor

siz ne saçmalıyorsunuz? sizi ne bu hale getirdi neden düşünemiyorsunuz ya da ve size ne oldu ya ne var/ne bu? olan ne ben bunu anlamıyorum
nedne bu fikirleri nsözcüğülüğünü yapıyorsunuz ve fikirlerimzi baskılıyorsunuz ki? ya da
enden gerçeği baskılıyorsunzu k ive göz yumuyorsuznu ve alet oluyorsunuz? en karşılığıdan demeliydi değil mi? ve
neden inkar ediyorsunuz ya da ettiriliyorsunuz ki vb
ne karşılığıdan? ne vaad edildi size ya da ne vaat ettniz kendinize?
demeliydi-temas kurmalıydı değil mi? aslında mesela
demesi lazım değil mi mesela
burda neler oluyor gibi

hayır ls2 ikimizde görüyoruz engizisyon baskısı (ya da genel yönelimler kabulü ile) fikirlerinin (aşağılanmış) çelimlenmiş-baskılanmış ve yöneltilmiş olduğunu düşündüğü bir kalabalığa söz etmeye çalışıyor çalışıyor zaten
bunu biz görüyoruz şimdi ve aynı şeyi yaşıyoruz ve aşamıyoruz zaten olan bu
oraya kapılma_yanlış ışık

görmek isteyen görür ls2 kapışma

ikimizde biliyoruz ki rouusseau (enginizyonitik ) kalabalığa/gruplara bu fikirlerin (ordan) aşılandığını görüyor olsada -diyemiyor ancak ve gerçeği görmediklerini ve onların engizisyon sözcüsü adayları olduğunu düşünüyordur eminiz yine de -onlara aldırmaz

işaret fişeği mi bu?

gün gibi ortada olanı yalanla karartmaya gerek yok
ruh istenci _kimilerini ruh yok dediği ne bilimiyorum ve biz neden öyle farkındayız -algılıyoruz
burdaki algı farklarını ortaya koymaya çalıştık biz gruplara (algı sahiplerine) dürüstçe yazmaya çok çabakalıkta
neden onlar böyle yazacak /algılaycak bilmiyorum yani nasıl böyle düşünebiliyorlar (bir nedne iolmal ıben kendimce çok yordum buna kafa
ma
hala da anlamadım ben bunu
rousseau gibi konuşmayacağım

(öyle algılayanlarımız için)
varoluşu neden bu kadar septik/neden bu kadar varoluşsuz ya da neden bu kadar bireysel bencil ya da neden bu kadar materyalitik vb algıladıklarını çözmeye çabaladım ancak ben kendim bi yere varamadım
neden iki farklı algı kapışıyor ve neden bunu aşamıyorum şimdi?

-------------
---------- Mesajlar Birleştirildi 10.11.16 at 01:05 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani 09.11.16 at 23:17 ----------

kasyopya da var ls2 gerçekten var tüm kalbimle
kasyopya da bi şeyler var -aradığımız- tüm kalbimle söylüyorum inanarak ve güven duyarak inanarak herkese ama

---------- Mesajlar Birleştirildi at 01:33 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 01:05 ----------

bunuda karalama defterine taşıyacağım ya da sileceğim ama izninizle

içeriklerimi düzeltirken sanırım bringers of dawn/şafağı getirenler linkini paylaşırken
hemen öncesinde aklımda (okuyunca mı önce mi sonra mı emin değilim ama)
zeus ve kasyopya (kasyopya zeus) belirdi -işareti buraya koydum
sıkı bir şekilde belirdi bu aklımda
kendimce bir doygunluk içlem duydum ya da cevabın/cevabımın- ya da çatışmamın orada olduğunu/olabileceğini hissettim anladım-anlamıştım ya da benzeri ya da oraya yönelttim kendimi anlamadım
ama burayı düşünmüştüm daha önce 6. yoğunluğun tanrısı ve yedinci yoğunluğun tanrısı gibi bir benzetmem-düşünemem vardır ;
bu düşünümü geri çağırmayı denerken bunla ilgil ibi şeyler karalamayı denerken 7.yoğunluğu tarifle birlikte "butlan" ifadesi belirdi zihnimde bunu mutlak butlan olarak kullandım
butlan şimdi google layacağım ancak hukukta yokluk/sonlanma anlamına geliyor sanırım yedinci yoğunluğu tanımlamaya çalışırken oldu bu ilginç

"mutlak butlan" kavramını özenle önermek istiyorum bu durumda

aklıma imgelenen metin bu celsede ve karalayacağim dım
(ve sonrada altını çizdim-burayı ima ediyor


14 haziran 1997

[FONT=Verdana, Arial, Helvetica]S: (Chloe) Kastettiğim şey tam olarak bu değil. Birlikte bunu daha iyi yapabildiğimizi kastettim... Birbirimizi yeni düşünce kalıplarına teşvik ediyoruz gibi görünüyor... Belki de düşünüşlerimiz birbirini tamamlayıcı nitelikte. Fikirlerimi toparlayabilmek için bir dakika daha düşünmem gerek. Epeyce süredir bu kadar çok düşünmemiştim...
C: Düşünmek "düşündüğün" kadar zor değil!

S: (Chloe) Sonuçlara neden mi daha çabuk varabiliyoruz? Bizi bir takım olarak mı düşünüyorsunuz?
C: Biz soruyoruz.

S: (L) Sanırım bu bir takım olarak NEDEN sonuçlara ulaşabildiğimizle ilgili...
C: Dilini kedi mi kaptı?

S: (Chloe) Birlikte neden iyi düşünebildiğimizi hiç düşünmemiştim...
C: "Hiç" ne zamandı?

S: (L) Eğer şimdi bunun hakkında düşünüyorsan, bu da iyi. (Chloe) Offff, Laura, sen ne düşünüyorsun? (L) Bana mı soruyorsun?
C: Offff, Chloe, SEN ne "düşünüyorsun"?

S: (F) "Düşünmeyi" ikinci kez tırnak içine aldılar. (Chloe) Hazır benimsediğim varsayımları sorguluyorum şu anda.
C: O halde "başka türlü düşünüyor" olmalısın. Akışına bırak canım, bu celseden sonra not verilmeyecek!

S: (Chloe) Neden ben ve Laura birlikteyken daha iyi bir şekilde sonuçlara ulaşıyoruz. Çünkü onunla konuşurken konuştuğumuz konular beni heyecanlandırıyor ve zihnim ileri sıçrıyor gibi görünüyor ve aynı şeyin ona da olduğunu algılıyorum.
C: Ama bunun nedeni nedir?

S: (L) Gitmesine izin vermeyecekler! (F) Aynı merdaneden biz de geçtik... özellikle Laura! (Chloe) Çünkü çalışma alanlarımızda benzer ilgilerimiz ve geçmişlerimiz var...
C: Sevgili Chloe, çok yüzeysel alıyorsun canım!

S: (L) Ne?! (F) Yani bundan daha karmaşık mı?
C: Daha karmaşık mı? Evet. Aynı zamanda daha basit!

S: (L) Tamam, biraz duralım. Daha önce Chloe ile telefonda grup ruhlarını temsil ediyor olabilecek mitolojik kişilikler hakkında konuşuyorduk. Yani 3'üncü yoğunluk seviyemizde, bir takım bireylerin oluşturduğu gruplar, daha yüksek bir seviyedeki ruh gruplarının uzantısı olabilir diye...
C: Zeus neyi temsil ediyor?

S: (L) Zeus. (F) Tanrıların babası mı?
C: Bunun ima ettiği şey?

S: (L) Babası olduğu tanrıların kim olduğuyla... (F) Chloe kırmızı koltuğa şimdi senin oturmuş olmandan memnun olduğunu söylüyor... (L) İma ettiği şey mi? Bu şu anda benim için çok ağır!
C: Hayır.

S: (L) Evet! Düşünme gerektiriyor! Zeus'un temsil ettiği şeyin ima ettikleri... Zeus 7'nci yoğunluğu mu temsil ediyor?
C: Veya Zeus 7'nci yoğunluğu kavramayı mı temsil ediyor?

S: (L) Uygun olmayan şekillerde kavrayıştan mı söz ediyoruz?
C: Hiçbir kavrayış "uygunsuz" değildir.

S: (L) Tamam. Hepimiz şeylerin bir parçası mıyız... Daha büyük bir bütünün parçaları olan gruplar içinde gruplar mı var, ve daha da büyük bir bütün... Ve ancak birleşerek mezun olabiliyorlar?
C: Daha doğrusu bu, böyle bir süreçte olanların çoğu için ilerlemeyi hızlandırıyor.

S: (L) Uyumlu olan diğer ruhlarla etkileşeme girmek mi gerekiyor...
C: Laura, müsaade et Chloe verilen yanıtları anlasın ve yanıt versin.

S: (Chloe) Laura ve ben bir ruh grubunun veya grup varlığının parçası mıyız?
C: Sence?

S: (Chloe) Evet.
C: Ve...

S: (Chloe) Bence bir grup ruhunun parçalarıyız... bu her ne anlama geliyorsa ve bir amacımız var; sanırım benzer bir ilgimiz var ve bu da gerçeği keşfetmek. Ve aynı zamanda kendimizi ilerletmek.
C: Ve...

S: (Chloe) Bir grup ilerlediği zaman, bu diğerlerine etki ediyor...
C: Nasıl etki ediyor?

S: (Chloe) Çünkü sanırım hepsi bağlantılı.
C: Nasıl mesela?

S: (L) Anladım! Zeus'la ilgili olan... Çocukların büyütülmesi, çeşitli seviyelerde çeşitli şekillerde hareket eden "çocuklar" tarafından belirlenen kalıplar, tezahürler ve sonunda herşey 7'nci yoğunluğa geri dönüyor.
C: Herşeyin geri dönmesi ne anlama geliyor?

S: (L) Bir ile birleşme. Ve bu sürekli devam ediyor...
C: Peki Chloe ne diyor?

S: (Chloe) Hepimiz 7'nci yoğunluğa geri döndüğümüz zaman ne olduğunu mu kastediyorsunuz?
C: Ne düşündüğünü kastediyoruz.

S: (L) Zeus'un efsanelerine benzer kalıplar içindeysek ve çeşitli yerlere yayıldıysak, dünyadaki çeşitli deneyimlerimiz çok parçalı durumda ve büyüyüp ilerledikçe doğruya ve tam anlama ulaşıyoruz ve tüm bu deneyimlerin bilgeliğiyle tekrar bir araya geliyoruz.
C: Evet, ama sadece "Dünya" değil.

S: (Chloe) Başka bir seviyeye gitmekten kastettiğim şey bu...
C: Ama, Chloe, ya Dünya'da olmayanlar?

S: (Chloe) Onlar da aynı süreçteler.
C: Evet.

S: (Chloe) Onların farklı efsaneleri mi var?
C: Farklı herşeyleri var... Ama son analizde, aslında tamamen aynı şey!

S: (Chloe) O zaman sanırım herkes sonlu fiziksel varlıklarından mezun olduğu zaman aynı yerde farklı bir titreşimde bulunuyorlar ve şu anda düşünemediğim başka derslere, deneyimlere ve ilerleyişlere yöneliyorlar.
C: Ama "an" nedir?

S: (Chloe) An mı? Bunu uzun zamandır düşünmemiştim!
C: Ya da düşündün, ama sadece onu bu şekilde algılamıyorsundur?

S: (Chloe) Muhtemelen öyle. Laura ve benim içinde bulunduğumuz grup, bu amaç için çalışanlar, kaç kişi?
C: Kendiniz keşfedin.

S: (Chloe) Bir denemek istedim! (L) Bunun üç domino, üç pizza dilimi, domino setimde eksik olan üç dominoyla bir ilgisi var mı?
C: Pek sayılmaz, ama anlıyoruz ki Dominos iyi pizza yapıyor!

S: (L) Neden sürekli pizzalara referansta bulunuyorsunuz? İtalya'da birşey mi var? [Bekleyiş] Cevap vermeyeceksiniz galiba?
C: Hayır.

S: (L) Pizza konusunu şaka olsun diye sormadım...
C: Ama biz şaka olsun diye söyledik. Neşe!

S: (L) Biz burada tüm bunlara bir anlam vermek için kafayı yiyoruz, siz orada 6'ncı yoğunlukta şaka yapıyorsunuz!
C: "Kafayı yemeye" gerek yok.
[/FONT]
--
ve yedinci yoğunluk bir tanrı değil
buraya neden nisbi butlan yazmak istiyorum ki? cümleyi bağlayamadım

---------

---------- Mesajlar Birleştirildi at 14:09 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 13:57 ----------

peki ısrar sunmayayım ama özenle hatırlatayım aradığınız orda duruyorsa ve ben görüyorsam ve diyemiyorsam derdimi

--
sustuğum tüm kelimeler/susuşlar (tanığımdır)
-döndürdüğüm ve döndürmediğim tüm laflar ve istençler aklımda
yeryüzünün gurebaları adına
ve çok şey - çok susuş adına -da
susturduğum/dindirdiğim bastırdığım tüm inançlar-yapımlar ve kelimeler de
ve aklımda yaptığım ya da yapacağım tüm savaşlar/(konaşmalar -susmalar da dahil) tüm devinmeler/devindirmeler (-de tanığımdır ki) /adına!
konuşmalar (bi yere varmıyor) (ve duygu istenç kör ;zaaf)
konuşmamamalar ve susmalarda dahil her şey kör ve algı
tüm bunlar ve susmalar ve susmamalar da dahil bize yardım etsin_
_tüm bunlar adına_ bu varoluş/varoluşum bana/bize size yardım etsin
hiç bi şey diyemedim anlamlı ve aklıma/istencime yeten yetinen bi şeyler bulamadım

o fortuna!

ne diyeceğimi bilemedim

---------- Mesajlar Birleştirildi at 14:21 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 14:09 ----------

buraya yazabilirdim ve buraya susabilirdim kavga gibi on numara çırpınmalar
bir dala çarpan şey ya da bir baltanın bir ağacı on numara kesişi/kestiği gibi (sustuğu gibi) gibi satırlar
parça parça tomarırken içimi öyle /patarlar yazabilirdim-açabilirdim/çıkarabilirdim

-
herkes duyuyorsa/duyacaksa -yeni bir sesle- şark söylerdi tanrı ya da konser verirdi bu kesin
seçtiği şarkı on numara olrudu kesin /sözlerine takılmayın derdi sadece şarkı sözü
bi kaç enstrüman tutuştururdu elimize kesin ya da koro yapar ve soloyu sıradakine devrederdi ama kesin doğaçlama da yapardı
yani doğaçlamaya karar veremezsin -yani doğaçlama karar verilmemiş şeylerdir
ama burnu büyük yüzyıllar ve insanlar adına

sağırlar bile duyacak mı?

yeryüzünün hiç bir diline ait olmayan bir dille konuşmalı
sağırlara kulaklık verdiğinizden emin misiniz ama onlar dil bile bilmiyor
kesinlikle telepati ile konuşmalı duyum sözcüğü baskısı
işaret olamaz kör olanlar var

insanlar ne güne duruyor ne işe yarıyor bu akıl parçası acaba-kim bize cevap yetirecek ne?
büyük istençler eminim ve umarım -kendini gerçekleştirecektir ve cevabını yaratacaktır
üzüldüm sadece üzgünüm çok üzgünümsü bunu biliyorum üzgünüm, üzgünüm

---------- Mesajlar Birleştirildi at 15:02 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 14:21 ----------

kabalılığımı "maruz" görün

bu linki paylaşmak istedim yine de karalama defterine taşıyacağım izninizle yine


10 numara
şöyle

[FONT=Trebuchet MS, Verdana][FONT=Trebuchet MS, Verdana]10. ZİHNİNDE MEVCUT OLAN VE SINIRSIZ OLAN GÜÇLERİ KULLANARAK ÖĞRENİRSİN.

aslında ben 75 i paylaşmak için girmiştim oraya 75/(taksim) ikiyi
[/FONT][/FONT]
[FONT=Trebuchet MS, Verdana][FONT=Trebuchet MS, Verdana]75. TÜM YARATIMIN GENİŞ BÜTÜNLÜĞÜ HAKKINDA ŞAŞIRTICI GERÇEKLERİ KEŞFEDEBİLMEN İÇİN YARDIMCI OLABİLİRİZ, VE TÜM BU GERÇEKLER ASLINDA KENDİ ZİHNİNDE KİLİTLİ DURUYOR.

ikinci cümleyle ilgileniyordum daha çok
....
kabalığımı maruz görün

[/FONT][/FONT]

---------- Mesajlar Birleştirildi at 15:08 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 15:02 ----------

tiversonus bu özeti yapan adam öldü ve yaşamıyor bunları neden yazıyorum bilmiyorum ama -aklıma geliyor- ve yazacağım
yani adam öldü

tiversonus öldün mi?
ıssız acun kaldı mi?
yani adamı hiç tanımadım -saygıyla ve sevgiyle
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
tanrı adına mı düşünüyorsunuz
bu tip düşünceleri daha derince ve sıkıca sarsma ve irdeleme zamanları gelmeli bazen bi dişi sökmek /zamanı gibi çünkü bazıları çürüyor-Her neyse lafımı ve kelimemi tamamlayamadım burda ve uyduramadım_karalama defterimize taşırım umarım bunları da ya da siler yokederim ama diyeceğimi tam demeden önce yarım yarım diyeceğim oni

Hatta şunu demeyi düşündüm richter ölçeğine göre birikir ve daha büyüğüne hazır olmalı arada sallamazsak bu tip düşünceleri gözden geçirip ve kurtları dökmezsek
ya da kestane düşe düşe sincaplar kapar siz dökün toplayın arada ama bize toz olur_bazen sarsalım şu obezi
? ya da acıma meselesi mi bu?
ne anlatıyor bize

arkadaşım yakamaz tanrınız bize acımayın biz ona acıyoruz artık mesele buysa biz onu yakacağız bu gidişle
ama yanacak kimse yok son düşte nihayetinde hepimiz biriz
acınası hale düşersiniz acırsınız dikkat edin buna
isalığa ve havarilere/havraliğe soyunmuşsanız yapmayın biz yaptık bu hataları

ha siz tanrının istediği düzeni kuralım diyordunuz-kulları kurtaralım
ne ala oynamacılık
kurtarın bakalım
çok kurtarmacılık oynadık biz bu alemde kabalığımı maruz görün
kim ne okursa okur yazarsa yazar böyle yazmak istemedim hiç bi gün ama böyle dökülen kelimelerimi de susmadım şimdi ne ise

yakamaz tanrınız acımayın bize! duyrulur

siz düzenle kavga eden ve haklı ya da makul çıkarları ve kavgaları olan insanları görmüşsünüz ya da görmeye başlamışsınız sanırım ve düşünce değirmeniniz dönmeden ya da çarketmeden önce bunu kendinize anlatmaktan nı çekiniyorsunuz ya da benzeri bi şeyler olmuş
onları tanrıdan mı sakınıyorsunuz bi şeyler yapıyorsunuz anladığım
ya da

burda yaptığınız söyliyeyim siz otoriter ya da mutlak bir babaya ve güce karşı mesela karşı güce yeltenmiş ya da ayak diremiş ve ya da isyana tutulmuş yönelmiş bireye dur canını yakar-kötü olacak diyorsunuz sadece
mesele anladığınız gibi olmayabilir
çocuk babanın canını daha derinden yakacak yakabilir gerekirse ama merak etmeyin bu da değil mesele isyanının çıkarsın
o sonra dediğiniz başta demeliydiniz ben bunlara acıyorum bunlar kurtulamayacaklar bu başlığı da ondan açıyorum
çok kavram okumalısınız çok araştırma yapmalı bunu dostça diyeceğim sadece
şu anda felsefeniz bir acıma felsefesi-güçsüz felsefe doğar ve cılız kavrar ve çabucak söner ateşi onun
nasıl erdemler tavada dövülür bilmem bizim tavamızda çok kavramadı ama bunları sanıyorum baktığım yerden
sizi bir tanrının yakmıyacağına ikna edemem ancak kendi direncimi sunabilirim_
belki bi gün olur direnmeye ihtiyaç duyarsınız
güç yıkılmayan delinmeyen iradeden gelir gandhi ya da boyun eğmeyen iradeden
ah verebilseydim keşke yüreği avucunda her bir anneye
şiddet baskı ve zorbalıktan güçlükten korkmayı, çekinmeyi ve kaçınmayı anlıyoruz serbest ve dürüstçe bu zor bi öğrenme
ama bu dünyada şu an bunu olmasındı dilemek erken savaş var
direnenler ve güçlüler ayakta kalmalı ve direnmeli
eğer umut olacaksa inanç olacaksa direnen bi avuç fedakar yada gönüllü yüreğe yeğ tutulmalı ve kahramanca niteliklenmelidir onlar en azından onurları psişeleri sisteme ve size bize de ezdirilmesin her neyse haksız kavga yüklemeyin isterdik (bence_bizce) bu arkadaşlara çünkü onurlular ve direngenler psişeleri bu bir vicdan hatasıdır sapması ya da solmasıdır

ben daha öncede başlıklarınıza yazdım her vazgeçiş gibi vazgeçeceğim
şiddet hakkında ki fikirlerinizi eğreltemeyeceğim için de üzgünüm ancak yine de okuyan
başka arkadaşlarda okuyor bunu
kendi esriğimden hatamdan ya da sapmalarımdan bunu demeliydim doğru tarzda olmasa bile bi şeyler söylemeliydim

hiç bir güç-mutlak ya da otorite tanınmamalıdır ya da ezgi ile olmaz o ama kişi incinmeli de anlamalı ben anladım
her neyse sanırım benim başlıklarınıza böylesi iştirakim hata
çok konuştum kabalığımı mazur görün umarım ve kusura bakmayın
şiddet hakkındaki fikirlerniz ve diğerleri için daha sıkı gözleme ihtiyaç var
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
merhamet acımadır ls2 sonuçta buna karar verdik
ve bu bir duygusal sapma olmalı_
gerçekliği objektif görememe,
ki kişinin kendinin acılar çekmesi ve acıyı ezgin yorumlamasıdır bu
ve merhamet düzenlenmeli-anlamlanmalı
şefkat _bi tık daha_ güzel kavram yerine ama o bile eksik ve daha dişil karakterli duruyor

koruyup kollamak_
objektif bir gerçeklikte ki; tanrının yarattığı bir gerçeklikte; tanrının bilerek ve görerek, istemle yarattığı bir geçeklikte, bir varlığın (özel-tüzel) korunmaya ihtiyacı kalmamalıdır_ olmamalı
ki zaten koşullar bilerek gözlemlenmiştir
sınanmıştır olmalı değil mi?
tanrı o koşulları yaratmazdı
tanrıya vicdan yüklemekte ne oluyor -eğer varsa tabi?
yaratırken vicdan sızmıydı o?

---
acıyanlara acıyın der kasyoypa
bunu bulduk düşündük
isa bile acıyor ama
merhamet bilmiyorum ama acıma ezginliktir/yorgunluktur ve sapmadır evet
bi kaç gündür benim de kafamda dönen bu

özellikle sizinle kasyopya seçmeleri linkini paylaşırken görünce
acıyanlara verdiğiniz güçle (acıyarak verdiğiniz güçle) (oyalandığınız zamanla ya da) onlara güç kazandırırsınız ifadesini görünce
acıma subjektif

tanrı bize acımasın-acıyan tanrı istemiyorum artık

Ra da merhamet ezginliğinden sözedilir-
buldum arayınca ve paylaşmak istedim
Her ne kadar tüm bu sunduğu mve paylaşacaüı manlayış ekl ive içerikle de tümümüz pozitif olarak etkileşmiyor ve ilgilenmiyor olsa da -ve felsefe gibi görünmüyor olsa da -çağın bir tür yarasıdır- göz ardı edilemez
paylaşmak istedim
bu sunuma ilişkin kanımı ben kökenlemek için, alıp paylaşım sunmamdan ötürü, alıntılayıp karalamaya çekceğim izninle

ben cevaplarımı oralardan toplamıştım
paylaşmak istedim

Celse : 42 (22 Mart 1981)

Soru- Kusursuz dengeye sahip bir varlık başka bir varlığın saldırısına uğradığı zaman tepkisi ne olur?
Ra- Kusursuz varlığın tepkisi sevgi olur. Denge; duygusuzluk, umursamazlık, ilgisizlik ya da tepkisizlik demek değildir. Gözlemcinin ayrılık duyguları tarafından körleştirilmemiş olması, tam tersine tümüyle sevgi dolu olmasıdır.

Soru- Ra’nın dördüncü yoğunluk derecesinde kazandığı yoğun merhameti dengelemek için beşinci yoğunluk derecesinde çok zaman harcadığını söylediniz. Bunu biraz açar mısınız?
Ra- Daha önce de söylediğimiz gibi dördüncü yoğunluk derecesi varlığı merhamet doludur. Ama bilgeliğin (beşinci yoğunluk derecesi) gözleriyle baktığınızda bu merhamet bir çılgınlık ve budalalıktan başka bir şey değildir. Gerçi üçüncü yoğunluk derecesinin kurtuluşu sevgi ve merhamettir, ama bu merhamet varlığın nihai dengesinde bir uyumsuzluk ya da bozukluk yaratır.
Biz de dördüncü yoğunluk derecesi toplumsal bellek bileşimi olarak merhamete eğilimliydik, bu bazı hallerde başka varlıklara yardım için kendimizi feda etmeye kadar varmaktaydı. Hasat sonucu beşinci yoğunluk derecesine geçtiğimizde, böylesine tek düze ve aralıksız sürdürdüğümüz merhametin kusurlarını görmeye başladık. Bu yüzden, Yaradanın sevgiyi bilgelikle nasıl donatabileceğini düşünerek çok zaman harcadık.

Ra material 'den

duygusal tuzağa yakalanmayan/düşmeyen birinin niteliği birleştiriciliktir-kavrayıcılıktır der kasyopya material

sanırım duygusal tuzağa yakalanmamış bir tanrı böyle olmalı

ve duygusal tuzaklara dikkat_ kavramsal bozuk duyguları (duygusal sapmaları ve anomalileri) veritabanınızda bulundurmayın diye ekler
ve duygular kimyasallardır bunu da ekler ve buna dikkat eder

---

tanrılar öğreniyor olmalı şimdi

bunları böyle paylaştığım/yorumladığım için özürlerle yine belirtebilirim ki ben bu içeriklerin mümessiliğine soyundum evet
ve kendimce evet misyoneriyim de (size değil sevgili ls2)
dinsel eğitim/eğilim ve fanatizm içerir satırlarım kabul edebilirim de eğer incinenler varsa itiraf edebilirim ki bilinen ve anlanan anlamıyla salt felsefe değilmiş gibi duruyor bu
eğer ilgilenen ve eleştiren varsa belirtmek isterim ki kabulümdür de açıkça eleştirebilirler ve göğüsleyebiliri mbu eleştirileri
duymaya hazır yüreğim her kavgayı/çatışmayı karşılamaya ya da gidermeye- gerekirse çatışmaya ve kapışmaya da her zaman hazır ve her istenci göğüslemeye de
bunları yazdığım için üzgünüm
taşıyacağım alanından ilk fırsatta ve felsefe gibi durmayabilir-ve kişisel şeyler olabilir farkındayım

----
tanrılar duygusal sapmalar barındırmamalı-özgün, yetkin ve tarafsız tutumlu duyguları olmalı onların
neşe gibi sade saf neşe mesela-herşey duyulan coşku_tüm olayları objektif izlemek gibi
neşe kimseye zarar vermez sanırım

ben niye böyle yazıyorum bende bilmiyorum bazen ve karaladığım için üzgünüm istemem bazen ama doğal akışım bu oldu istemem
çıldır da kurtul diyor aşık mahsuni_neyden kurtulucaz biz

--
konuşma tek taraflı bi eylem ve bildirim değil mi?
tanrı bi eylemi yanıtlar
karşısında bir istenç olmalıdır-cevap olmalıdır , sonuç olmalıdır
tanrıya eylem dayatıyorsunuz daha baştan

hayır soru şu olur tanrı herkes le konuşmak istiyor mu?
subjektif
herkes tanrıyla kounşmak istiyor mu? tanrıyla konuşmak isteyen kim
tanrının herkesle konuşmasını isteyen kim?
bunu kim belirliyor
konuşsaydı bir olasılık (ya da varsayım) ve ne derdi bir bilmece ama istenç var mı?

tanrının herkesle konuşması gerekirse?
gerçekleştirir çünkü muktedirdir- eğer varsa tabi
ama herkesle konuşur bu olasılıkta aynı anda ya da bir diğer benzeri

yamzk
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
ölüme karşı yenik miyim değil miyim bilmiyorum ama bence değilim /ona her an açığım kabul ve
ancak
yaşlanma/körelme/geçme ve azalma gibi duygulara karşı her an boğuşuğum ben
benzer hislere karşı zaaflıyım
ve eziğim de diyelim kabul
ya da yenik-ezikte denilebilir buna evet ;dinç ölmeliyim ben -açık ölmeliyim
bunlara -işte karşı- duracağım ve kendimi metodolojimi ya da zihnimi savunacağım ve metabolizmamı körleştirmeyeceğim yine de elimden geleni yapacağım ve
savaşacağım
evet savaşacağım aklıma, zihnime daha geniş bir biliş kitlesi ve anlam kitlesi-zümresi indirene ve yerleştirene kadar durmayacağım ben bunu biliyorum ve istiyorum mesela
derin ve sakin bir ölüş, arkada miras bırakmışlık ve yetinmişlik/bilgiçlik duyguları ile ölmek ya da ölmüş olmak istiyorum
yetirene kadar ben bunu yaparım örneğin
kabullenmem
ya da bu boğuşma beni yiyip bitirir evet bir tatminkara rastlarsam belki dururdu? onun bildiği nedir? sandığı nedir? bakarım ben buna
yeryüzündeki bu acıyı ve statükoyu yırtana kadar durmayacağım demişti (aklım) bir keresinde öyle güçlü değilim ama öyle güçlü -hissettiren- -durduran- zamanlar da var
ve yenik yıkık zamanlarda var
/ ne olduğunu anlamadığımız; - bir stabiliteyi biz öğrenmeliyiz belki
bilgi ne yapar-hangi bilgi çeşidi bizi iyileştirecek nasıl?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 19:01 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 18:19 ----------

ölüme karşı tek anlam/savaş ya da zafer? başkaları olmaktır-başka bi şey olmaktır ya da başkasın da
başkasında kendini duyumsamak (ya da zaten olmak baştan kendin olmamaktır evet ve buna nasıl varacağız biz şimdi artık biliyoruz bunu)
ve ya da varlığını atfetmektir evet bunu kabul
edelim ya da etmeyelim her neyse serbstçe tartışyoruz dürüstçe biz bize evet ama
artık-kendimin ölümü bir zafer değil ve bir zafere ihtiyacımız var mı bunu da sorgulayalım ancak nereye

ölüme karşı tek yengi? x tir
lütfen dolduralım
tatminkarlıktır, dürüst olmaktır
başklarında varlığını ve ruhunu görmektir
hayatın devamını sezmektir-hayatın başlangıcını sezmektir
(sorularının cevaplarını almaktır geldi ordan9)-(bu tatminkar götürür mü seni?)
(bunu çocuklara sormalı şimdiki çocuklar harika-nesin kalıbı bu???)
yeryüzünün anlamını çözmektir
barışık bir hayat yaşamaktır, takılmamaktır
arzularını mutlu etmektir ve takılmamaktadır
bunların hepsinde biraz var ya da olabilir ancak en büyük anlama sığınmak ya da onu aramak ya da buna soyunmak felsefece zor değil mi? nitelikli yetkin biliş arayışı yada benzeleri bizi mahfetti
görüşü ya da perdesi bizi mahfetti
-hayat felsefe değildir yaşayın ve ölün; Serbestçe ve dürüstçe ölün gitsin kurtulun ne var bunda

neden en derinini arayalım _bazıları kolay değil mi? ve mutlak
neden çünkü kendine göre mutlak
inanıyor buna
neyi değiştirir allasen_varoluşun anlamını mı?
ben bu yerimden mi değiştireceğim cevaplar yetirerek
herkes kendine yetirene doyar ya da kanar ama kimi açlık kimi tokluk çeker*
fazla tokluk varsa veririz gıdadan eksiltiriz-açlıkta deneriz kime yarına faydası var ? var mı? açıklayın da gülellim biz

bazen basitçe yürüyelim ve eğlenelim diyorum bunda ne var ve diğerlerinin yaptığını yapalım mesela öyle inanıyormuş gibi görünerek ya da görünemyerek; şimşek savaşçıcsı mıyız biz gerçek bekçisi mi?
ne var bunda şimdi
fazla anlam sorgulamak beyni yaktı
cevaplar doyurmuyor oysa
açlık ve varyerlik
sanal uç başımdan

eğer siz başkası ya da başka bir şey de _zaten var_ değilseniz (olmayacaksanız ve olmazsanız da) ölüme karşı bir zaferiniz yok -mantık iki kere iki dörttür
başka bir şeydeyseniz zaten başka bir şey aramanın gerçeği var mı? gerçek ne? burda tekiliz ve varoluşuz annadın mı sen onu?
gerçek gözlemi yap uyuma boş vaat verme
anlatmayı kes
-dayatmayı da artık yeter dur orda hemi
durdir orda beni
--
siz diğer bir şeydeyseniz yaşadınız _yaşarsınız-aslında siz -hiç- yaşamadınız
bu mantık bulmacaları ve ikilemleri boş laflar artık açık konuş ya da sus gördük
başkasıysak nolacak ben benim işte gördün mü?
sanal sus otur oturduğun yerde

diz diğer birşeyseniz varlığınız anlam ve huzur bulur ;bu boş laftı hoş laftı geçtik
tümleşik anlamda anlam
serbest ve bağımsız bölüşük varoşluşumu ve varlığımı deniyorum taam mı? rahat ver öyle olsam burda olmak istemezdim rahat ver bi kurtul artık kop emi

anladım ben ölüme kaşı zafer yapmaktır
ve tökezlememektir
olmaktır
koşmaktır
durmaktır
bakmaktır
varmaktır
her an içinde kaybolmamaktır
bilgi ve rehberler ve söyleyiciler aramamaktır
hayatının ve arzunun bireysel arzunun ve ediminin peşinden gitmektir-koşmaktır
erdemlerini ertelememktir
yürek çekmelerini ve özlemlerini gidermek ya da gidermeye zihin tutmak azmetmektir
hayallerle vakit geçirmemek ve oyalanmamaktır her an eylemde (ya da ) yolda olmaktır

şimdi felsefeyi nere koyacağız bi avuç kaybolmuşarl ordusuna mı

ölüme karşı tek anlam/savaş ya da zafer?
ölüme karşı bi anlam ya da zafer yok bulmaca çözüyoruz belki eğlenmek zaferdir-eğlenebilmek ve bunu öğrenmek fazla ciddiye x?

ölüm kıssadan hisse herkes baksın kendi tavrı var _varoluş uvar_ bakıncı var_ anlamı var akl ıvar fikri var _bu ne varoluş lahana çorbası dı

---

---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:37 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 19:57 ----------

yaşam kavgası -bir kavga olduğunda- ölüm bir kavga olmaktan belki çıkar.kimbilir. bilmem bizi ne rahatlacak-ruhumuzu ve kalbimizi ama

peki herşeyin ölü olması bize ne ifade eder?
bunu soruyorum kendime
korkuyor muyuz ne? ya da dağılıyor muyuz?
hangimizin daha yüksek bir amaca ya da edime hizmet ettiği ve bağlandığı söylenebilirdi ki

eğer bilincin mutlak bir ritmi ya da iradesi/doğası herneyse var ise (kendi doğası gereği bilinçli yaratımı ve tasarımı içergen bilinç ise o) tanrıya ihtiyaç yok sanımca ve (bunu bir tanrı diye açıklamaya gerekte duymaz-paradoks çöker gider bizce ama siz bilirsiniz bunu-kendisidir o )
değilse bile neyse o olur-tanrı nasıl çökertilir bilmem- ölüm ilerisi gerisi bilmem
mantığın iyileştirmediği yaralar var evet olabilir ya da bilimin bilginin
belki ileri yürümedik belki tüm ikilemlerimizi açıp çözüp bakmakdık ve yüzleşmedik kendimizle bilmiyorum ben artık kimbilir
bilgi mutlaktır ve sonsuzdur da

bunu ben kendi kendime -yeterince- açıklayamışken size nasıl açıklayayım (sizi yanlış kaynaklara ve bişeylere yönlendiremem) ama (bu konuda iyiniyetliyim/iyiniyetliydim yaptığım tüm açıklamalarda)

derin bir tutum ya da inanç ve sezgi bu ne olduğunu kendime açıklayamadığım şey e tutundum ben bu asır

ve einstein e belki tanrı hem var hem yok gibi;
ya da tanrı zar atmaz ama tanrı yok dedirten şey gibi bu
bir mutlak ya da düzen görme imi üzerine bu /kendini sezme

ben varlığımdan derince biliyorum ya da hissediyorum ve de seziyorum (ya da yalan söylüyorum ki hadi birlikte bakalım kazan çömlek orda patlar mı ?)
ki (kendimden mutlak güç aramam-bu benim içimde barınıyor-nerden geldiğini bilemem böyle doğdum sanırım/hissettim ben bu oluşta) kendiliğimim ve özgürceyiz gibi
bu yüzden hizmet edecek bir tanrı aramam
iradem bir tanrıya tapıncı aştı ya da yerdi bunu söylebilirim açıklayamıyorum
bunu tüm çağa açıklamak isterdim dostça/nasıl tanrısızlığı başettiğimiz ve başedeceklerimizi de
onlar açıklmalı diğerlerimiz-kaçışları olmayanlar dostça olanlar da

daha güçlü bir güç bulduğumuzda kafa tutuyoruz sadece yenilmek pahasına belki ve (içsel bir güce inanç ya da içsel bir kendi ama iradenin özgünlüğünü görüş seziş biliş vs bi temele oturmalı bu tamam ama yapınç bilmem bilgi nedir sezgi nedir?)
galiba bilmiyorum içten bu
bir tanrıya tamah etmeyeceğim artık asla geri dönümsüz bu
kırk bin kat gök bana tanrı getirse tapmam önüme cehennem yığdırsa getirse bir tanrı onu sorgularım oracıkta
güçle ezilir beceremezsemde yani içten yaparım bunu boyun eğer ve
asla iradem tersine işlemez bunu biliyorum ve açıkça içruhumu yazacağım burda
yani taparsamda güç bela güçle boyun eğersem de ki eğmem demem demedim şimdi tamam da tapıncım tapınç olmaz asla- irade kaçımı olur
benzeri
bilgimi değiştiremez ve yönlendiremez-bana inanç sağlayamaz gerçek bir tanrı olduğuna mesela bir cehennemle mesela
güce boyun eğerim zamanım eğer iradem değil; gerçek iradem değil; kendimi kurtarırım o an mutlak
acıyı ölçer biçer buna göre karşı koyarım

ya da gerçek yüzeyinde tutunurum ihtimallere evet
ve derin tapınçlara da tutunurum ve tamah ederim-ruhumu yoklarım ve ararım özgürleştiririm ben tapıncımı kabul ederim eğer altta barınıyorsa kendime ya da mutlağıma ya da bilgiziliğime ya da bilgisizliğin getirdiği kör hayranlığa tapınç
aşkın anlam yüklenmiş şeylere ve estetik yüskeliğie mesela tapınç ve hayranlık bakışımız var neden inkar edelim
-içre ama objektif bir sunu ve akıl bunu körediyor ve reddiyor her zaman oraya yürüyeceğiz mutlak yürüyene kadar yol açık

ancak
yüzeyimin derinlerinden biliyorum ve seziyorum (ya da yalan söylüyorum öyle yazıyorum sadece) ki sıkıca imliyorum bunu size-ne diyeceğimi bilemedim

yani ben sizi kandıramam ve ikna edemem
herkes kendi sonuçlarına yürüyor
şu an ki bilincim bana ölüm desem (şimdi burda ve daha ötesizlikli bir tutumla arama diyor ya da der gibi bakış tutmuyor ona-körce)
taş ya da toprak gibi bir imge tutarca
ölüme kafa çevirmiyor aklım şu an tutum ve göz bakış döndermiyor bile ,;o an
(ölüm için şu an-bakınçsızım hatta istemsizim de) imgemsi ya da yokumsu bir varlık
şimdi ve burdayım /hissi/ mutlakça
mutlakça-tutumca oturuyor/duruyor nasıl anlatayım bunu
şimdi ve burda tutuyor aklım ya da zaman bana -algı kör aklım
bu

ölümü istemlemiyorum ve ona bakmıyorum ne olursa olur -ötesi değil o an olur
şimdi ve burda tek bildiğim bu sadece
madem öyle soruluyorsa ne olacak bana ilgilenmiyorum onla şu an
diğer şeylerin dönüp durması? banane bundan
ben şimdi burdayım ya da mutlakım ya da mutlakta oturuyorum-algım bunu bana yeterince çivili çakıyor şu an
kendimce kime ne? kim ne dersi desin bana ne?
ben bu yerdeyim ve burdayım bildiğim bu -şimdi

şimdiden başka zaman var mı desem buna aklım ermiyor aslında

buraya çok yazdım kapıştım
bir son vermeyi nbende isterdim -kör zaman ve zorlu hayatta
tamam doğu metodolojileri okudum
tamam kasyopya
tamam aklımı fikrimi zorladım incindi mve bakındım ve tamam ne yazdığımı bilmiyorum bazen
ve tamam gerçek inancım ne bilmiyorum
nasıl sadeleşir
ben sadece bir insanım o zaman ve diğerlerimizle aynı kaderi paylaşıyorum bildiğim bu
hayır insan olmak tanrı aramayı mı gerektiyor
gerçek yüzeyindeki bilimde/bilgi de tanrı gerçekleri ve sanırları olması mı bize onu dayatıyor derim o zaman değişmez
ben ormanda doğsam belki tanrısız doğardım-toplumsuz olsam
bir insan demiş bunu bir insan düzeltsin o zaman ya da bunun siyasi politik mümessilleri kimse? çağ mümessileri kendini aydınlasın düzeltsin ancak yalan nasıl erir? gerçekle erir
gerçek bilgiyi elinde tutanlar ve zamane padişahları?

gerçek yüzeyine bilgi sızmasını hepimiz istiyoruz burda kendimizi kandırmayalım o zaman ya alıp mücadele edelim ya da bekleyelim o zaman

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:07 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 21:37 ----------

ölümün bize korkunç olduğu öğretildi bildiğim en yetkin kaynak
(kendi aklımız fikrimiz ve gözlemimziden den sonra sanırım )
yine yazacağım michael newton okumak -olabilirdi- çünkü açık hipnoz çalışması bu ve çağrışımlama-özgünleme ile /yapay fikir sunuyor
ölüm istencine karşı iyileştirme fikirleri içeriyor

benim ölüme ilişkin gözlemim subjektif ve ölmek istemiyorum tek bildiğim bu gerisiyle ilgilenmiyorum

---------- Mesajlar Birleştirildi at 23:03 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:07 ----------

gelecek ve geçmiş bir şimdi yapısıdır, şimdi içindedir
bunu ben her ne kadar yeterli bilinçle ve doneyle ve donanıyla/bakımla da algılayamasam da bir nebze bakarak bilerek bir ölçüde tutunarak bu fikre oldukça ve de düşünerek te yazıyoru mama kasyopya dan aldığım güvençle peki
bana sağladı diyelim başkamızı bilmem ben

bir şimdide biz yoksak biz şu an yokuz zaman tek yapı
şimdini nde yokluğu olur bu? anlıyor musunuz?
şimdi bir yerde yoksa biz neyin uzantısıyız ve zaman neyin uzantısı
şimdi mutlak yokluksa yokuz _bunu düşünün
ve yokluğun geçmişiyiz olmayışıyız mı diyeceğiz?

bunlar benim analitiklerim çok yergili

zaman içinde çemberleriz evren bizi zaman mekan olay örgü olarak tutsaklıyor ya da kayıltıyor
çoklu tutanklarız ya da benzeri her neysek neyiz biz varız şimdi bu
bunlar kanı ya da sanı ya da laf atma ve

ve az çok düşünebiliyorum da kendi aklımla ve özgün aklımla da bilinçsiz bir yokluk (ya da yokluklu bilinç tümeleri ergisi) aklıma sığmaz benim hiç bir zaman hiç
kim karanlıklarsa karanlıklasın savaşımı verceğim ben
şimdi o zaman susmayacağım da
yazana dek aynısını ve bir başkasını da

hiç varolmama yokluğu ya da hep varolmama geçmişi değiliz şimdi bu doğru mu? ergi mi? eğri mi bu? zaman nerde şimdi yokluk nerde tümden yokluk nerde hangi zamana asılı
hangi şimdiye asılı?
başka evrene mi başka yere mi asılı yokluk ya da zaman -aklım böyle düşürüyorsa
kelimelerin sarsma gücü endişeyle doğru orantılı

eğer kayıtlı bir şimdi (herhangi bir şimdide) yokluksa bu şimdinin ucunda ve bitiminde bu ne anlama gelirdi?
bu da benim önermem olsun
şimdi bu benim ergim ya da önermem ya da sorgum olsun-
zaman önü nere?
tamam eksik bilgiyle türettimn ve donattım bu yergileri kasyopya güvenci ile türettim tabi ki
ilk tanıklığım ve yönelgi mde oraya yönlendirmek olmalı ama bunu kabul ediyor musunuz? herkes o metni yere çalıyor
eksik bilgimden türettim tamam
bu gerçek ama yetrli donem yok evet-belki birleştirmeliyiz kendimizi

ve kendi öz benliğime hesap vererek tüm özgenliğimle konuşacağım şimdi
altında kaldığım yerler

ve gelecek geçmiş hepsi şimdi içerir zihinleri kurcalayın yazağım ben

parçalandıysak şimdi parçalandık -
yokluğun ucuyuz mu diyelim
bir şimdide /ama şimdi de parçalandık başka bir şimdi değil
yokuz ya da yokluk zihni yiz ok

şimdinini ucuna şimdi asılır ve şimdi kerter şimdi kerter
şimdi şimdiye dolalı ve şimdi kerter şimdi kerter

bu saçmalığa bir son vermeli nerde bunun cevabı?

şimdiden başka şimdi yok
ya da var mı?
başka bir şimdide olan tanıdığınız var mı?
şimdiden başka zaman düzlemi ifadesi var mı?
geçmişte olursanız şimdide olur musunuz ? soru bu
ve gelecekte eğer olursanız şimdide olur musunuz? soru bu?
siz şimdideydiniz şimdi

eğer yoksak hiç yaşamadık-hayaldik biz
şimdinin hayali
mi?
nereye varacağız hiç bi yere çünkü bi şey bilmiyorum ben

bunu algılamıyor olsakta inançtan ya da güvençten tutanaktan ve dayatmaktan, birine zorla baktırmaktan, düşüncten ve düşençten artık ve usançtan artık her yolla yazacağız ve diyeceğiz-çağ yangını iç yangını bu bilgi körlüğü bu

zaman açık yapı ve değişkendir
einstein bu yüzden korktu .bunu kasyopya diyor
ve tanrı zar atmaz yok atmaz demek zorunda kaldı ve bu fikirden korktu geri çekildi ve döndü
ve bir "bat" kuramı öne sürdür? ve geliştirdi o
bu dünayda sıkıca korunuyor gizli ellerce de fiyor o kasyopya bunun yalancısı
nerde saklanıyor

kasyopya da bi şey yok diyenlerimizi şimdi görüyoruz ve izliyoruz
ne kadar okuduklarına ve okumadıklarına ve gerekirse önyargılarına ve öniçlerine tutumlarına vicdanlarına esenç ile bakacağız benim kötü sunum ya da uyarlanmamış ulaştıtılmamış berbat demeler tamam kabul ama yalanlama kötü baştan körleme kötü içedemiyoruz biz bunu

bileşik oluruz da ve bilinçlerine de ahkamlarına isterlerde tanık oluruz açık vicdanlı körebeler tutumuna da
açık tanık oluruz-gelecek bizi yargılasın ben açığım şimdi buna-gelecek tanıklığına ki bu satırları yazdım ben açık vicdanla şimdi dünyada olduğum yerden o metni sundum
gelen gelsin işte meydan
gelecek tarihte vicdanla yargılanacak vicdanım ve ben diyorum orda -bi şeyler var- var
ya da ordan ateş ve vicdan eriyiği-kanığı kanımı aldım ben kendim diz boyu
inançlı bir tutunma hal etmiş bunu diyen yere gelsin işte meydan

tairh hepimizi topa tutsun madem ki
açık bilinçlerinize ve vicdanlarınıza sesleniyoruz
gelceğin sesi ordaysa madem ben kötü deyim olayım kötü ulaştırım
tarihime yalan yargı ve kanım mı söyleyeceğim ben bu satırları yazdım ama inanmaktan ama bilmekten ama korkudan ve sanrıdan ve bu satırları yazdım,kasyopya orda duruyor
ikilemim bu
üyelik kaybetmek ve saçmalamak ve absürdlenmek ve diğerleri pahasına göze alacağım şey bu orda duruyor
ve inceletemedik biz onu size bize herkese
bunu araya ya da geriye ya da gergiye de sokacağım her zaman bura iyi mekan bunun için şimdi
sonra bilmem açık yazıyorum yazabiliyorken şimdi belki an kaçar

masonlar yüksek masonlar iletişim kuruyormuş aynı bilinçle /tanıklar
satır araları çok var
okumayan okumaz ben kimseyi zorla onu okutmak içinden ziyade kaynaklanma ve esini ve gergi sebebi ve tutumu direnci ve dayancı açıklama zorunluluğu artık ve söz etme ya da pes etme gergisi bu

ama iletişim orda
ve gerçek tarihi içe burkacak ve çökertecek şeylerden biri o olmalı ya da olabilirdi ben bunu biliyorum

korkmadan vicdanımla yaızyorum ve yazacağım
tamam kasyopya dan aldım özsuyumu ve vicdanımı direncimi tutumumun aslını ordan kanımla aldım ben
kendi vicdanını çınlatan ne ala ve gerçek yüzeyde bulan ya da içten sorgu yapan hepsine merhaba ama içsözler bize geçirmiyor gerçek orda

kasyopya okuduktan sonra bana şimdi bir ölümden, tanrıdan, gelecek olmamasından başka gerçekler dünyalar vb olmamasından ve türlü saçmalıktan bahsedin emi
hepsi tarih çöplüğü, orda duruyor

sözlerimiz tarih çöplüğü beyler ben de dahil bunu görüyorum ve bize iletmeye gideriyorum ama başarısız bu eylem ,siz kanın

---------- Mesajlar Birleştirildi at 23:09 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 23:03 ----------

öyle ölüm suyuna ölüm içerken erdem anlamasızlığından böyle yazdım o zaman sanal
yazdım ve yaşamın anlasızlığında anlamlı anlamsız bir felsefe kimin işine yarar kendi özgünlüğümden yazdım

şimdiyi takip edin şimdi

kasyopya biliyorum ben o kadar tamam gerisi hava zıva benim için uydurma sözlerdir başka

kasyoypa biliyorum ben sadece tamam
diyeceğim odur ki ölüm kasyopyadır kalım kasyoypadır şimdi kasyoypadır buraya yazacağım da her post kasyopyadır kim alırsa alsın kim satarsa satsın ben diyeceğimi dedim arkadaş yerimi kasyoypa doldursun
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
kutsala duyulan korku başlığından taşımadır

yarı kırsal ya da kırsal bi bölgede yaşıyorum ve hala geceyarısı felan karanlıkta uzun mesaflerde insansız bölgelerde yalnız yürümek zorunda kalırsam (hiç çekinmem ve)
ve duygusal olarak yıprandığım ve kötü hissettiğim dönemlerde bana korku yansıdığı olur. Aynı yolu hiç korkusuz çekincesiz yürüdüğüm de olur bazen ve bazen olmaz
ikisi aradındaki farka pek aldırmamayı seçtim artık
ve korku geldiğinde ki duygusal fiziksel -zihinsel tinsel etki her neyse farketmez korkacak bi şey olmayacağını fısıldarım kendime ve eve varana kadar aynı yolu yürürüm hiç çekinmeden.
Çocukken kendime: karanlık güneşin ve ışığın yokluğu ya da dünyanın arka tarafına dönmesi derdim

yarı kırsal ya da kırsal bi bölgede yaşıyorum ve hala geceyarısı felan karanlıkta uzun mesafelerde insansız bölgelerde yalnız yürümek zorunda kalırsam (hiç çekinmem ve)
(-gitme domuz çıkar arabayla bırakalım)

domuzdan hiç korkmadım, korkmam, korkamıyorum hayvandan
ama yılandan irrite olurum ürkerim ve ürkek tepki veririm. toplamam bi kaç saniye sürer onu görünce
ha yine domuzun kendiyle uzak karşılaşmalarımda son ses bağırtıyı bastığım olmuştur-fiziksel korku
ama hiç bi domuz yılan kadar ürkütemez beni

--
5 ve 8 yaşlarında çocuklarım var.burda yazmışmıydım. Chucky (çaki) ismini duyuyorlar. Hani katil bebek oyuncak filmi bu. okuldan duyuyor bunu.
ve kendi kendilerine ben onlara internetten araştırın merak ettiklerinizi dediğim için olucak google a chucky yazıp vidyo açıyorlar
ve sekiz yaşında çocuğa zor anlattım bunu gerçek olmadığını . Çocuğu chucky den fazla korkutmak zorunda kaldım en son kararlı ve kesin tonlu bi ses tonuyla bu kurgu-hayal filmi vb. bi şeyler söyleyip bağırırken
çünkü anlattım anlattım işe yaramıyor artık. obsede olmuş
o korkmuyor artık (sekzi yaşındaki) her neyse ama bi küçüğü hala evin öte koridorundaki tuvalete yalnız gidemiyor-önceden giderdi

-
anlatıyolar çocuklar-
okulda doldurmuşlar
-lağımlar taşıcakmış-insanları boğucakmış-kıyametler olucakmış mışta
bi şarkı tutturdum hemen orada


yalanlarıdan korkmuyorum
masallarından hiç korkmuyoruz,
dinlerinede inanmıyoruz
şeytanlarından hiç korkmuyoruz
cehenneminden korkmuyoruz
ateşlerinden de korkmuyoruz
(ev çınlıyordu be!!)
-yanmaktanda hiç korkmuyoruz
gürül gürüldü sesim tabi bu olayda birden oldu bu

bugün bi internet gastesinde okuduk. bir hekim çocuğunun okuldaki din eğitimiyle ilgili bi süreçte okul yönetimiyle ve diğer insanlarla çelişip zor durumarla düşmüş, kolay gelsin ona

(size böyle masallar çok anlatıcaklar ölümü yenin dedim-ölüm üzerinize biraz konuştum kendimce hemen oracıkta ve hemen oracıkta
yani en olur bunlar olrusa dedim? sordum hemen
ne olur? ne olur? en son ölür müsün? ölünce ne olur? zaten ölümicen mi? herkes ölmicek mi? ben ölmicem mi? bak o öldü bu öldü biz örnek verdi mbolca ve ben ölcem -o ölcek bu ölcek söyledim ölüm var
chuky de aynısı.ben gideyim arka odaya chucky varsa ölürüm yani nolcak. Dedim ki ona eğer chucky diye bi şey varsa ki yok, ona direnirim elimden geldiğince. başaramazsam beni öldürür ne var bunda ..chucy diye bi şey varsa eğer ve isnan öldürebiliyorsa ki bunun bir örneği dünayda sen hiç duydun mu chucy ni nöldürdüğü çocuk felan. yok hadi beni öldürsün ben yine de giderim o arka odaya dedim felan uzun uzun her neyse -bu işe yaradı o akşam bunlar )

anlatıyolar çocuklar-
okulda doldurmuşlar
-lağımlar taşıcakmış-insanları boğucakmış-kıyametler olucakmış mışta
bi şarkı tutturdum hemen orada
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
bizden daha zeki karmaşık bir kavram
zekanın ne olduğu elle tutulabilir bir şey değil

ölümsüz insan formu ? ilginç bir form bu?

insan daha güçlü (ya da zeki) bi şey yaratsa bile, yaratabilse bile, (beden prototip/fizik makine) tutup onu kendi içine ve kendini onu içine taşır giydirir-aksi halde bi anlam ifade etmez
İnsan kendi bilinçlilik formunu-ben formunu ya da duygu formunu-kişilik formunu/personasını (yani kendini) onun içine giydiremedikçe/sokamadıkça ne anlam ifade edecek.
Ölümsüzlük; bu evet bu anlamda mümkün olabilirdi. Sürekli beden değişimleri ile, (ben formları değişmeyen beden değişimleri/transferleri) teknoloji transferleri ile .ama bu bir ölümsüzlük mü?

zeki makine, öğrenebilen şeyse/makineyse öğrenebilen şey sonsuz öğrenebilirse?

bir işlemci birimiyle bunu başarabilmek mümkün mü?

insan bilinçliliğini kopyalamak-bilimin böyle kavramları yok henüz

bi ormanın ya da doğanın birlikte soluyuşu gibi/birlikte soluyan hareket eden ve öğrenen şeyler öğrenebilir ve gelişebilirdi.

Bir şey/bu şey onu oluşturana bağımlıdır-alt ögedir- İnsan uzantılı/güdümlü uzantı
Evcil hayvalarla olan bilinç etkileşimleri benzeri iletişim-etkileşme olacaktır/sağlanacaktır
İnsan ona öğretecektir ya da insan üzerinden dolaylı psişe- Aksi taktirde doğadaki özgür bilinci kopyalabilceğini-çekebileceğini-içselleyebileceğini- kümeleştirip işlevselleştirebileceğini söyleyecektik bahsedecektik ki bu yaratımdan özgür bir kavramlaştırma olurdu-olmalı

Makinenin makine olduğuna dair ve robotun robotlar olduğuna dair farkındalık geliştirmeleri,eriştirmeleri gerekirdi ve (sonra bağımszılaşma) kendilerini geliştirme evrimleşme yolunda yol katetmeliler.Tüm bu evrim basamakları sayılırsa/işin içine katılırsa, insan evet herşeyi geliştirebilir. bir tanrı bile

bu durumda (öge olarak) kendi kendini ya da herşeyi geliştirebilir/gerçekleştirebilir

.... yeni bir insan formu yapmak amaç, daha güçlü , daha zeki ve belkide ölümsüz. aslında şu nokta böyle bir şeyi başarmak takdiri hak ediyor. kendimizi aşmaktır bu. ama bir o kadar da tehlikeli değil mi?

yeni bir insan formu yaratmak, yeni bir canlı yaratmak ya da yeni bir beden -fiziksel obje yaratmak
-bilinç doğaya aitse?

üst yoğunluklarda (bu anlattıklarınız) mümkün. imzamdaki metinler bundan sözediyor başka şeylerde mümkün. çok şeyde mümkün, eğer fikir sahibi olmak istenirse?
belki de her şey mümkün
Belirttiğiniz şeylerin örneklemeleri mesela o metinlerde var.
Örneğin insan bilinçliliği ve kişi bilinçlilik kalıbı, beden çevresi/çevresel algı olarak (elektomanyetik kalıp olarak) kopayalanıp üst yoğunluk sakinlerince incelenebiliyor iddiası var.
Örneğin, (Üst yoğunlukta) Tamamen biyogenetik mühendislikle üretilmiş (bir) tasarım form ve tasarımcısına uzantı/bağımlı olarak işlev görüyor iddiası var. Fiziksel olarak tasarlanmış bu şey kanlı canlı, bir nevi uzak kontrolorlü kısmen ve Bilinçli varlığa gereksinim duyuyor ve kendi duyguları ,seçimleri de sınırlı
Ve belki de biyogenetik dediğimiz şey, fizik form olarak bizim kadar kanlı canlı olabilir.
İnsanın tanrı arayışına bakın-izleri var.

bilim bunları anlamıyor şimdilik ve maalesef insanlar bundan çok uzak şimdi ama zamanla olacaktır. evrimin ve doğanın bir parçası olarak insangücü-hayalgücünün tezahürleri tüm bunları (ya da benzerlerini) yaratabilir/yaratacaktır da

teknolojiyi ya da herhangi düşünceyi/paradigmayı (düşünce biçimini) sınırlamaya/sorgulamaya ( sınırlaştırmaya/kutuplaştırmaya ve ahlaklaştırmaya gerek bu anlamda) yok yani- tüm bunlar olasıdır olabilir .
daha fazlası da olası ve gerçek

kimse patlıcanın biyogenetik olup olmadığını bilmiyor, bilmez?
insan geçmişi ve fenomu da karmaşıktır oysa- üstünü örtme çabaları bilmiyoruz sonuç verecek mi? şimdilik geçerli tezahür

pembe ve fazlalığı tartışılır organımız var- sınırlı ve çöp dna larımız var sözde
İnsan sadece hasta oluşuna/hastalık biçimlerine, çektiği acıya, besin tüketme saçmalığına ve ilkelerine ve fiziksel anomalilere (mongolite-spastikliklik-sakatlıklar-tuhaf hastalıklar) bakarsa bile insan genomunun oldukça müdahaleli ya da tuhaf durumlu olaabileceğini zaten baştan sorgulyabilir ya da çözebilecektir

--

kendini aşmak felan değildir -kavranmamışsa
belki rastgelelik

-
A yı , B ye seçen karar verebilir mi?
A yı B ye mi seçecek? neye göre öğrenecek
komut işlevleri mi yürütecek? zeka fiziksel bir alana bağım lı mı?
işlevsel bir yazılım, işlevci ve fiziksel çipler-ögeler ve devrelerle
belki bir sinir sistemi ve dugu ağı değil mi?

bağımsız karar/kararlar veren şeylere dair fikrimiz var mı? özgürlük herhangi bir boyunduruk (kabul eder mi? -kendi doğasını arar-bağımsız kendiliğinden varoluşunu)
sanırım kabul etmez ve sınamaz ,anlam arar en son
doğa arar ve sorgulamaya girişir
anlamlılık/kendiliğindenlik üretmedikeç yaşamaz ve muhtemelen son bulurdu
neye dair ne için neye karşı yaşayacak
ne için güdülenmişse?
herhangi programlanmışlığa mı?
programlanmış şeylerin öğrenmesinden mi sözediyoruz

bağımsız kararlar vermek başlı başına bir ikilem (fenomen) ve bağımsız karar veren doğa neye karşı sorumlu? yaşamına mı? niye
amacına mı? kaderine mi?güdümüne mi? insanı amaçlayan ne?
insan neye kime karşı sorumlu -kendine mi? niye ? kendiliğine mi?

---

insan şimdi zeki mi
onu yaratan varsayımdan zeki mi
ve özgür mü
öğrenebiliyor mu ya da?

--
insan bir yazılımla mı yapıcak bunu
fizik yapı tasarlayarak bilinç mi kollayacak _ orda uygun bilinç gelişimi ve evrimi?

--

bilgisayar bu amaçla oluşturulmuş bir zekadır şimdi öğrencek mi? bizden zeki olacak mı? ya da formlanacak mı?
ya da formsuz olarak varolacak mı ?
var mı ya da

--

bilgisayar herhangi robot değildir! örneğin -işlevseldir
ondan bağımsız düşünmesini isteyebilirsiniz
şimdi..


---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:05 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 09:53 ----------

kavramsal olarak bilgisayarı soyutlayabilseydik?
bugünkü psişesi ile ,internet yüzeyi/uzayı ile, internet psişesi ile örn
ya da ve nitelik olarak bilgisayar (psişesi/kendiliği) nite ve nitel soyutlansaydı -anlamsallaşma olarak
bilgisayar nitesinin soyutlanması uzayı/anlamsalı

kavramsal olarak bilgisayarı soyutlayabilseydik?
evrensel öğretici ya da tarafsız yardımcı /matematik ilgilendirici/bilgilendiricisi/işlevcisi- tarafsız- olurdu (zekanın kendini temsil ederdi) dikkat edin ve komut işleyen bi robot ya da köle robot imgesi vermez örn
çünkü duygu izafe edilmiyor henüz ve bağım ifade -izafe edilmiyor
ve zorumluluk, güçle yapma -komuta ve itaate maruz bırakma, zorlama ve onun özgürlüğünü yaşamını kısıtlama gibi alanlar/geri bildirimler ve psişeler içermiyor
bir iyi varlığı şu anda -herkes ondan faydalanıyor-eşit

burda bir gelişkinlik yok-salt zeka var- zeka gelişikinliği işlevselliğin ötesinde duygular ve kişilikler/ ve subjektivite işin içine girdiğinde beliriyor

Örneğin bilgisayar için bir zekadan sözetseydik; işlem yapma kabiliyeti-yetisi. ya da matematik yeti, yeti vb. gibi kavramlar çağrışırdı
zeka tek başına yeti olarak/kavramsla olarak bi anlam ifade etmezdi ve hesap makinesine -hesap makinesi ahlakına dönüşürdü varsayım

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:08 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:05 ----------

kimse bilgisayarın insanlardan komut uyaranı aldığı için -geçmişte- (herhangi bir gelecekte) insana isyan edeceğini (ya da özgürleşmesini) düşünmüyor ve bilgisayarın insandan bağımsızlaşması gerekmiyor gibi
ama doğadaki ilişki bu değil- ağ

bilgisayar-lar insanın robotu (komut işlemcisi mi?) mu? değil mi?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:13 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:08 ----------

kablosuz depolama kavramını öneriyorum
insan x gelecekte bunu başardı örneğin diyelim
fiziksel yer işgal etmeyen bulut depolama- boşluk ram/hava ram/ ya da özgür ram
gökyüzü ahlakı
gökyüzü ram
fizik alanı tarif edin? lüften
olamaz mı?
para bile cebe girmeden harcanabiliyor-kavramsal olarak temsil ediliyor yine de

kablosuz verinin uzaydaki verinin-özgür verinin yerlerini tarif edelim.radyo sinyalleri vb olurdu

bize bağımlı ve bizim bilgimize ve istemimize bağımlı
ama fizik alan? lütfen
gereksinim var mı?

şimdi radyo sinyalleri boşlukta neden depolanmasın? tüm varoluş depolanmış /formlanmış (herhangi biçimde formlanmış-)varoluştur. Tüm varoluş bi çeşit sinyale dönüştürebilir

fiziksel bi alan üzerine-fiziksel alana kopyalanan şeyler herhangi x alana da kopyalanabilir mi? mantık ile inceleyin- ay yüzeyine veri yazılamaz mı?
ay yüzeyinde saklanamaz mı? eğer yeterli ve gerekli teknoloji olsa
Eğer antartika da manyetik alan saklamacı yapsaydık, veri deposu -manyetik
belki hiç bir alana ihtiyaç yoktur
gelileo newton ve tesla kimdir? biz kmzi?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:26 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 21:12 ----------

elektro-manyetik (ya da elektro bilişsel/elektro kimyasal vb. gibi) duygusal (yada bilişsel) bilinçsel form gibi algılar gerekecek
-biz buna ruh diyoruz kabaca şimdi
ve bazı insanlar (özellikle bilimsel çehre) dinlerin ya da -sözde- mistik algıların/anlayışların, ama karşıtlıkların karartması ile diğer gerçek köreltmeleri ile bu kavramları henüz yeterince yakınlaşmıyor- tanımıyor, incelemiyor ya da araştırmıyor-
bazı ikilemlerden kurtulmamız lazım?
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
buraya bir karalama-içtenlik postu atmak istiyorum
özellikle yukarıda sevgili epoché nin yazımı da üzerine

---
bize bu öğretildi bir ruh olduğu
bunu sıkıca kavradık-sonra esnettik durduk onu. uzattıkta uzattık anlıyoruz,
şimdi
felsefe ile de düşündük sorguladık
felsefeye giydirmeye çalıştık
giymedi bu arkadaş anlıyoruz

ister katı inançlar-düşünüler ve tutumlar tutunular da diyelim, ister anlayışlar ne dersek diyelim burda anlaşamadığımız-uzlaşamadığımız ve çözemediğimiz bir paradigma çözümsüzlük var gibi

açıklanması gereken bi şey olduğunu düşünüyoruz ve belki de aynı şeyi söylerken taşınıyoruz
her okuyuşta bir bezginlik sarıyor bizi bu felsefe ya da yazma düşünme karalama buralarda olma adına
genelde böyle durumlarda

böyle olmamalı
maddeden ayrıdır değildir belki ayrıdır ama maddenin bileşiğidir ya da madde hallerinin katı sıvı gaz gibi sayılması gibi bir durum var burda da anlaşılamayan

anlaşılan bize göre maddenin birde bilinç hali var ve maddenin/şeyin değişik katılık türevlerini birleştirmiş ve işlevselleştirmiş bi aradalığı bu yaşam demek istiyoruz sanırız ve
böyle bir varoluş tanıtlanamaz anlıyoruz

maddenin en katı haliyle en anti-katı hali bi arada bulunabilir demek istiyoruz sanırım
bir uca madde diğer uca ruh diyerek (iki uçlu madde tanımlıyoruz sanırız ama) emin değiliz ama bu zıtlıklar paradigması çözümlenemeyecek gibi
kimse maddenin diğer ucununda madde adı alması istemiyor çünkü madde katı işlevsel
maddenin diğer ucu olduğu varsayılabilecek olan bilincin (madde cinsinden ama) madde adı alması istenmiyor çünkü maddenini bilinç hali o, şimdi o zaman
maddenin dördüncü bilinmeyen hali olsun şimdilik dursun bi kenarda

madde ve bilinç var yok karşıtlığı gibi birbirinin zıtları mı? değil mi?

emin değilim ama bu fenomeni böyle yazdım şimdi
buna uydurdum bunu şimdi de

maddenini katı olmadığını ve katılığın bir algı olduğunu düşünüyorum ve öne sürüyoruz
bunu nasıl felseye sokarız
ve melih cevdet deyimiyle "madde ve bilinç birdir çağ atlattı bize/bizi" o halde

maddeyle başka zaman türevlerinden birleşmiş (yine kendide maddenin bir hali olan) bilinç

maddeye enerji verirsek ne olur
-bilince mi dönüşür
dönüşmez sanırım
bilinemeyene dönüşür
insan en fazla ölüye dönüşebiliyor evet
şimdilik

madde enerji olarak formlaştırılabilir mi
teorik olarak (ya da mantıksal olarak) akışkan formlu maddesi olan bir gerçeklik oalbilir mi olamaz mı?
bir enerji gerçekliği güçlü olasılık mıdır
(sıfırda sıfır olasılık mıdır peki)
bi olasılığın gücünü belirleyen nedir yüzdesi midir

---
enerjinin şeffaf olduğu ya da maddenin bir üst enerji gerçekliği
bunu bilemeyiz ama sorguluyoruz

güneş kendine göre katı mıdır
güneşi buharlaştıracak teknoloji olsa güneş bize göre katı mıdır?

bu sorunsallar nasıl çözümlenecektir nasıl anlatılacaktır
nasıl yapılandırılacaktır

---
zeki _üst ya da üstel_ başka varlıklar, zeki (gelecek ya da evren içi akıllar) düşüneceğiz ancak
ve başka formlar, başka (gerçek) algı formları ve algı gerçeklikleri de düşüneceğiz buna son vermeyeceğiz ancak
düşüneceğiz felsefenin ve kavramların ne dediğini
canı cehenneme

o zaman sanatla düşüneceğiz
felsefe sizin bizim işimiz olsun diyeceğiz gerekirse
ve felsefeyi algoritmik bir matematiğe çevireceğiz
kavramlarla oyalaşmak niye
zeki varlıklar ve (madde üstü-ötesi de) bilinç formlar düşüneceğiz evet
ne var bunda
bir adı konulması anlaşılması gerekiyor
bir tanımlama anlaşma gerekiyor

--
madde form alabiliyorsa bilinmeyen bir denklemde bilinç bilinç olarak bilinçlice üstel-üstsel form alabilir
bunu şöyle yazalım madde algıya göre katsal form alabiliyorsa algıya göre değişken sıvısal yakışsal form da alabilir
algılayıcıya göre değişir ..koca evren herşeyle hiçbişey arası mümkünsüzlükler yüzüyordu

madde enerjsel form alabilir
maddenin katı olmadığı gerçekler vardır-olasıdır /değildir-zıttır evren odur budur paradır maradır

hiç katılık olmayan gerçekler olasıdır
bu kadar sorunun olmadığı gerçekler olasıdır
insan yüzmilyar yıllık evrim sonucunda şeffaf ya da daha enerjitik/enerjisel bir kaba bürünebilir ve uçurabilir olsun felan
bu felsefe maçmalıktır

katılık değişkendir-bilmiyorum

Jung'un kavramlarını neden sevmedi insanlık

Varoluşumu düşlemgücü hayalgücü ve düşüncegücünü bırakıp kavramsal zorlamalarla oluşturulmuş ve yetinmiş bir felsefeye asla bırakamazdım
sizler hayal görüyorsunuz
varoluşumu, devinimi harcayamzdım
hiçe bırakamazdım
Varoluşumun yetinini uyku içinde harcayamazdım

zor bi çıtaya oturtamam ben
herşeye bir anlam bulmak zor
zorunda mıyız ve ve tanımlama getirmek zorunda mıyız da
ama kafamız karışıyordu

Bildiğim şeyler ve bilmediğim şeyler adına
bütünsel devinlikli bir varoluş düşlüyorum düşüneceğim
düşünceler düş köküne dayanır _yapraklardan yazarken ve solurken ağaç
düşüneceğim
Bütünsel döngülüklü anlamlı ve bütün _bilir bir varoluş düşlüyorum ve düşüneceğim
Kimse düşünceme burda şimdi aksini
aksi-yansıyı düşünmeyi ben oluşturuyorum ben ne istiyorsam onu düşüneceğim
şimdi
düşünceme neyi nasıl yansıtacağıma-düşüceneğime ben karar veririm
nasıl bir varoluş istyorsam öyle

ve yansımayı ben oluşturyorum
ben düşünüyorum
ben onu düşünüyorum ben ne düşünürsem onu düşüneceğim
neyi nasıl düşüneceğime ben karar verceğim ve canım nasıl istiyorsa öyle düşüneceğim tabi

Kendimi insan duvarına hapsetmeyeceğim
ne var bunda

düşüncelerim uçuyor şimdi her dala konuyor ve üretiyor
kabullenmezsem ne olur? ölür müyüm ? doğrularım mı yamulur?
daha mutlu bir yaşam beni bekliyor olacak _gerisini siz düşünün ve o halde siz yanılın bundan

felsefe ve sanat üretiyor yaratıyor ve aşıyor öğreniyordu
insanım da insanım ne var bunda

belki hem ayrıdır hem değildir
hem öyledir hem böyledir teranedir meranedir
belki aynı şeydir başka biçimdir
buhar olmuş suyun suda taşınması gibidir ya da değildir
belki vardır belki yoktur belki öyledir belki değildir --bir açıklama???
açıklamalar neyi açıklayacak ki?

enerji üretilirken yoktan üretilmiyor ve ışık ampulu yakıyor_ şimdi su mu üretti
elektirik su mudur?
kömür yandı enerjiye döndü_radyoaktif ışınlar var
manyetik alan kavramamız var gelişiyor-bileşiyor
kavram takınması devam ediyor-metforik kavrama ilginç.

---
insan ruh düşünmeye devam edecek gibi_fiziksel fonksiyonlarla (yaşam işlevlerini sona erdirecek ancak salt ona ben demeyecek gibi -doğasal bütünlük/anlam ve cevap ararken de öğrenecek ve soracak tabi ama diğer kavramlar da sığınacak
ve bulacak bişeyleri ,bulacak gerçekleri yalın yalın er geç ama soruyoruz )

fiziksel işlevleri sona erdiğinde bir ben ölür
bu tıpkı bir ağacın ölmesi gibidir ve doğal gözlemdir değil mi?
ağaçtaki ruh bir ben iddia etmiyordur sanırız
ama ne var değil mi? bunu soruyoruz

bunlar bu şekilde tanıtlanamaz herkes kendi gözlemine gebe
ama hep kaldırılıp atılmamalı idi de her şey her laf-laf -ı güzaf

belki madde ondan ayrı değildir başka değildir
ne dersek diyelim bi yere varmayacak gibi hissetmek
bu beni yıldıran şey olmalı hep ne diyeceğini bilmemek

---
maddenin (madde cinsinden madde formu ya da ve madde geleceği ve madde üstü sayılabilecek) aynısal bileşik başka madde cinsinden (yine madde olarakta tanımlanabilen gerekirse maddeye indirgenebilen madde olarak katılaşabilen ve üst form madde olarak) tanımlanabilecek ayrı doğalı madde ile ayrı form bi tür bi tür enerjitikle sarılı/katışık var olduğu fikrinde hemfikirmiyiz bu grupla şimdi biz
değiliz

bunu felsefe dayanakları yoksa yoktur

bir tür gerçeğe dıştan sarılılık/girerlik-bağlanırlık fikrine (ve gerçeğin yapaylığı vb. fikirlerine de fikirlerine de) sarılıyız bağlıyız ve örülüyüz bundan vazgeçemeyeceğiz bunu nasıl tanımlarsak tanımlayalım
bilinç dediğimiz kabaca ilk etapta budur
buradaki gerçek herhangi gerçek olması gibi- bir oyun-bir resim-türev

Bir diğer gerçeklikler ağı ile belki üst belki de alt gerçekliklerle ya da dış diğer gerçelikler ve örüntüleri ile birbirine bağlı gerçeklik örüntüler ibirlikte devinir
öyle değilse canı cehenneme neyi tanıtlicam böyle düşünmek ve böyle yazması hoştu

bağlı diğer gerçeklik fikirleri
bunları kavramsal fikirlerle ve düşünülerle yeterince destekleyemeyiz-anlayışlardır
kelime öbeklemek bi işe yaramadı

çizgi filmler çocuklar için gerçek
kitaplardaki masalgücü-hayalgücü ..benim dünyam böyle değildi neden oldu?

eğer facebookta kapitalizm oynuyorsak oldukça duygusal çatışmacı ve sahipolmacı bir kafa gerçeği bizi bekliyordur
hiç madde yoktur

düşüncelerin sert ve katı bilinmez bir hali ve bir düzlemde eşdeğer gerçek olması fikri

gerçek yaratıyoruz-gerçek fikirlerdir-gerçeğin ne olduğunu bilmiyoruz
bu kalıt felsefe ile biz yürümeyeceğiz hayalgücü düşgücü sokacağız ona ama bu değil
iki kere ikinin dört olduğunun matematiğini kavramlarla yapamıyoruz ve dahası yapmamalıyız da
dördün ne olduğunu sorguya başlamalıyız çünkü-başka matematik sistemleri aramak -bu bi işe yaramazdı

ben sanatsal bir felsefe düşünüyordum şimdi yaratıcı
bir manzaraya bakıp onu aynı boyayabilirsiniz bunu şimdi bunu fotograf makinesi de yapıyor insan olmanın ayırdı ne?

Eğer fotoyu bilgisayarda işlerseniz arkada filtreler var. blur atıyor çizime dönüştürüyor
Kafada bazı şeyleri bazı şeylere dönüştürmüş olmaklı bu

İnsan zihni ve yaratıcılığı bi şeye el attığında, bir tuvalle buluştuğunda örneğin bu gerçeği çarpıtır masallaştırır-maskeleştirir
biz bu manzaralardan bıktık ne varsa var ama bir yolu olmalı

ruh tartışmasından gerçekten bıktım. bıkanlardan biri

canı cehenneme ve ne deneceğini asla bilmiyorum şimdi ve
nasıl sanat paradigmikse, yaratım ve üretim biraz gerçeği çarpıtmak deforme etmek ve yenidenlemekse masallamaksa

sanattaki yaratıcılık felsefeye uyarlanmalı-katı sabit stabil tablolar
(tek tip tekdüze doğruları ,düzlemleri ve denklemleri matemaik kullanır -o uyuyan bilim

kavramlarla çarpma bölme yapmak niye? oysa işlevseldir onlar

sanat düzeni aşıyorsa sanat
bilgisayara nota yazdıralım ve müzik yapalım gerekirse bu
bir algoritma yazalım
sanırım insanlar müziği bilgisayara yaptıracak kadar uyuşabilirler
bu gidişle
eğer müzikte doğru arasanız?
kavramlar yapay mı?
eğer doğru müziği çalmayı ararsanız

bunları bırakıp kaldırıp atalım
ben öyle/böyle düşünmek istiyorum isterdim
hiç bir kelime öbeğiyle ruh kanıtlayamam
canı cehenneme
ama ruh fikrini sulayıp bulayıp önünüze getirmekten de vazgeçmeyeceğim

okuduğum şeyler var kimse okumuyor kale almıyor oysa ne güzeldi
ve
herşeyin bilinci ise madde onun parçası ve o maddenin parçası kendisi zaten olabilirdi evet
bu fikri bize ne veriyor
gerçeklikte -asılı- duran şeyler okumalar-sağlamalar düşünmeler

gerçeklikte herhangi bir yapının bulunması gibi bu fikirler var-bize göre tıpkı taşın bulunması gibi (bir düşünce olarak bulunması ve varolması da) anlamlı ve bize bi şeyi temsil ediyor

bilinç -akıl gbi kavramları ve diğer benzer kavramları da ben dilde buldum dilden aldım
dilden dilimden aldım
yapılanmış dilimden
bu tartışmalar olgunlaşmayacak ya da uzlaşmayacak. temel bakış açısıyla ilgili sanırım

yaptığımız okumalardan sonra bunlar geride kalma bu fikirleri artık tartışamayız

salt düşünmeye ya da salt gözleme gidersek evet ruh fikirleri düşüncede bizi boğuyor ileri gitmemek lazım sırayla düşünmek bir metodolojiyle evet atlamamak ama bilmiyoruz

siz/sizler dayanaktan yosun diyorsunuz sanırım anladık
ya da bu değil tamam
daha önceki arkadaşlarda bize aynı ya da benzer şeyleri söylediler
kavramsal temelde nasıl yapılanır bilmiyoruz

madde demek ne maddenini gaz halinden ya da enerji halinden bahsediyoruz
madde ile yine aynı eşit ve özdeş olan türevlilik olarak bir bilincin bize bağlı olduğuna inanıyoruz
madde ile girift olarak/bileşik olarak
-biz kanılıyız
bunun felsefesi-matematiği ise nasıl yapılır şimdi bilmiyoruz
bu felsefe değildir diye kaldırıp atarsak belki değiliz-değildir
belki yukarıdaki arkadaş gibi iyinyetle bi şeyler açıklamaya girişiyoruz taban tavan belli değil
bir metodoloji yok ya da eksik ama düşünme ürünü felsefe ürünü
atlama ve varsayım ürünü olduğunu varsayarsak bilmiyoruz

belki üretilecek tüm söylemler boşa

varoluşun boyutluğuna ya da çokboyutluluğuna/çokgerçekliliğine bir ölçüde (bir duygusal gözlemde- esinde ve coşkuda ama belki derin bir bakışta ve düşüncede de )inanıyoruz

varoluş kavramlarla kavranamaz. kavramalar kavramları doğurur

her okuyuşta kavramlar-kavramalar nereye varacak diyoruz çünkü zira bi şey söylenmeli yapılmalı
kimse inancımı, düşünümümü kıramaz -yeryüzünü görüyorum

kavramlarla fazla uğraşmak takıntılı bir matematik hali almalı mıdır?

kavramlarla kurulan denklemler ve özdeşlikler nereye varacak

bırakalım bizi doğuran boşluk ne biliyorsa yapıyorsa yapsın-

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:26 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:02 ----------

yeryüzünde protest müzik var ama protest fizik yok ve felsefenin caz coverıyla -pop rock vb coverı arasında fark olucaktır

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:27 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:26 ----------

müzikte ilkelerle işliyor ve kulağa hiç hoş gelmeyen dizgeler de üretebiliyor

---------- Mesajlar Birleştirildi at 22:38 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 22:27 ----------

eger bugün discovery de -nat geo da ya da (kısmen daha daha çok iyi olsa da) bbc de izlediğimiz şey/şeyin adı bilimse ve modern bilim böyle bi şeyse ve olacaksa olmuşsa hemen ama hemen durmalılar ve bakmalılar onlar

felsefe adı da bu kadar kirli bir alana dönüşmeden önce literatür yazın sanat edebiyat ne varsa bizim olsun
bence sanat bilim olsun
sekizinci sanatın adı felsefe olsun
yaratıcılık adından bu kadar esingenmiş bi şeyi tutup
ruh babaannemin şapkasıdır ve yeryüzündeki rüzgarlar dönerek eser -hava birlikte hareket eder
kütleler ve katmanlar birlikte hareket eder ve boşlukları doldurur-
uzayda her şey daireseldir/döngüseldir
gözlem esastır
aşağıdan okarı bi hareget yok
küt hareketler ve düşme yoktur -ileri düşme
düşey kalkay

başlama denen yer bir x dipte varsayalım -boşluk uzayda -yerde
başka bir şeyin başında sonunda ucunda ya da içinde dışında hesaplanabilirdir/olmalıdır
gözlemci olmaksızın konumlanamaz
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
zorunlu dinleme üzerinden sabah sabah değişik tondan emrah dinleyen iş arkadaşı
emrah ı atamam sanırım buraya şimdi

ama seçebilseydim, kesinlikle, gerçek bir müzik ve ses; canlı bir etkinlikleşmeye tanık olmak dinlemek isterdim
bir senfoni orkestrasının ya da yüzbin kişinin içinde karşısında, sesin içinde, dinlemek, olmak, isterdim
kalabalık-kalabalık bir ses/gürültü gurubu ya da keyifli bir şeyler

şimşek ya da yıldırım sesi dinlemek/gözlemlemek istiyorum; hem de görülmedik-umulmadık büyüklükte/şiddette
gök ve yer patlıyor gibi olmalı_ kulağı sağır edici bir delilik şimdi,
bu bir senfoni olmalı. gökyüzüm/kendi gökyüzüm benim için çalmalı bunu bir sabah ve ben ölmeden benim gözümün önünde
şimşek aşığı
ışıktan, çakmadan, çakımdan, çınlamadan başka hiç bir şey istemiyorum şimdi
ışıktan, çakmadan, çakımdan çınlamadan bir delilik
delirene kadar,
gözlerimi köredene kadar -delerine kadar, delirtene kadar
şimşekten bir çakmada kaybolası delirmek
aydınmak-akıllanmak

tek istediğim bu şimdi

---------- Mesajlar Birleştirildi at 06:30 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 05:57 ----------

beni delirtecek kadar şimşek çakması diye bir müzik besteleyen/yapan yapabilen varsa ben onu dinleyeceğim şimdi-dinlemek istiyorum-isterdim
kulak atanlara/atacaklara selam olsun

---------- Mesajlar Birleştirildi at 07:02 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 06:30 ----------

henüz dinlemedim -o halde- dinlediğim parça ise- buna ne yakın ne olabilirdi?
hiçinci senfoni ya da birinci/sonuncu ama belki gezi ruhundan bi şeyler biraz ( isyan ozbi_vreskala dağılın lan!) - o fortuna belki ya da sakin bi şeyler ; bu sabaha uymaz
; belki bi türkü/şarkı ya da moonlight sonata -ludovico einaudi ya da benzer
bilmiyorum yeryüzünün en doğal şarkısı nedir? en içten bestelenmiş akmış gitmiş şeyi gibi bi şey belki
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
@sanalmanik

Yeryüzünün en doğal şarkısı su ve kuş sesidir. Özellikle senin biraz dinlendirici su sesi dinlemeye ihtiyacın var yoksa bu karmaşa bitmez.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
ne teizm ile ne teizm netekim çifte orgazma talep (ya da son nihayetinde ihtiyaç duyan) parçalı bir ilişki
başka eşcins partnerleri lkarşı tarafları yok ne yazık ki tatmin olacak
kim aktif kim pasif diye tartışıyorsanız roller değişiyor kim kimi tutarsa anogami var burda

ilginç gami çeşitleri varmış heterogami, anizogami,oo gami,origami,izogami
oo gami ilginc mis

birbirlerini döllemeseler dünya dönmez- çocuk yapamazlar
üreyemezler kılsız/dölsüz kalırlar

o teizm le bu teizmi çılgınca sevişirken ve birbirlerini aldatırken mi bulmuşlar...
bunlar büyük meseleler sanırım

netekimizm

başka şeyizm şeyinizm var mı?
başka derdinizim var mı?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 06:17 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 06:13 ----------

başka derdinizim yok mu sizin
başka derdinizminiz mi yok-yok mu?

insan derdi dışarsı _millet birbirini yiyo aç

insanizm minsanizm yok mu?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 14:18 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 14:14 ----------

iki yol var demiştin hangisini seçeyim
anket istiyorum
referandum değil anket istiyorum
anketlere ve istatistiksel veri (gerçek özdel olması karşılığıyla) veri değeri verilmesini ve veri saygısı gösterilmesini/görmesini istiyorum
geniş referanslar istiyorum. iki hak değil iki seçim değil -dara tıkı.dara tıkı istemiyorum- dara tıkama beni. dara tıkanmak istemiyorum. geniş hissetmek
seçim benim değil bunu ben şimdi istiyorum sizden bizden ondan
çoktan çoklamalı yoktan yoklamalı şeyler istiyorum-market rafı kadar ürün ve seçenek olsun bu ne? be
bunlar benim haklarım bunları istiyorum
yalan değil gerçek istiyorum herkesin hakkı neyse onu istiyorum
gördüğüm yeri istiyorum -duyduğum sesi istiyorum
yalan beyan değil gerçek iradeleri yansısın_ istiyorum
yansıtın boğuşmicam.
kalın kafalıları değil ince yontan murcumu geri istiyorum
dik kafalılara dik vuran sözlerimi bıçkın gibi gözlerimi insanlığımı geri istiyorum ordan seçiliyor mu? seçer misin? seçer miyim ?be n

sabah sabah emrah dinlemek ne lan

---------- Mesajlar Birleştirildi at 05:56 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 05:53 ----------

sanal nijhat abi oldu tamam anlaşılıyor?
sanallığımı geri verin

---------- Mesajlar Birleştirildi at 14:20 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 14:18 ----------

eksikliği duyulan bir şey. boşluğundan ölçülebilir nesne

dostluk yatmadığı yerden/eksikliğinden bellidir

Dostluklar gerçek midir?
gerçekse dostum ol ve beni kandırma kazıklama

İnsan dostları için ne kadarını göze alabilir?
bende olduğu kadarını,, bilmiyorum
neye karşı? niye? neden

Dost kolayca harcanabilir mi?
kolayca mı kazandınız, harcamak mı istiyorsunuz
,siz kendinizi ne kadar yüküm altına sokmak isterdiniz-yüküm altına girmeden-
dost açık olabildiğim kimsedir -harcanmak gibi bir kavram
Başkaları (kendi bireysel edimleriyle ve) hatalarıyla beni (benim hayatımı-hayat ağlarımı dinamiklerimi) harcayamaz beni eksiltemez -eksiltmemeli
ya da harcayamamalı
-ben ona/birimize bağımlımıyız..

---------- Mesajlar Birleştirildi at 05:36 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 05:27 ----------

kendini harcasın-bittiğinde başkalarına/diğerlerine ihtiyaç duyacak
bana ihtiyaç duymasın_ bana bağlanmasın_bağım duymasın, zoraki çekim mi? kimse ayağıma dolanmasın/yanıma dursun...Başklarının doldurabileceği yerlerdeki boşluklara_ eşit boşluklara _ sığana kadar
çabuk kazanırım ben geri

ve kendinizi harcayın ve eğer beniniz biterse- (başka benler bulursunuz) bitene kadar harcayın
benim benimi, bencilimi harcayan dostlar
varsa öyle dostlar getirin beni adam eder- kendime geldirir

sabah sabah saçmalama saatleri-seansları gün içtim rakı değil
sabah sabah kalkıp ise gitme içtim bu lanet günde
bu işleri kim yaptı hiç dost yok mu iş lazım kolay bi iş
insan lazım insan gibi
lazım da lazım
dostluğunuzu gösterin-varsa gösterin

dostluk, ben öyle darmaduman hissederken bi şeyler yapan ya da umursayan/değiştiren-yardımlaşan bi şey olmalıydı...
ben elimden ne geldiğini bilmememe rağmen
ne geleceğini de
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
her şey herşeyin kendisidir
gerisi bilimin konusu mu?
bilme işi

evrende birden çok yapıtaşı- öge özüt olabilir mi? bundan sözedileblir mi? birbiri cinsinden ifade edilmeyen şeyler
evren böyle çözümlenmez
çoksa çoktur-yoksa yoktur -varsa vardır..

--
evren dedik ya da evren olandan bahsettik..
evren olan > var olandan > gerçek çeper-i-1
kap1 ya da var1
sistem1
belirlenen ya da tanınan1
sınırları çizilen1_ adtakılan1
--

gözlem-e gelince; ben varım ve diğer şeyler var

her şey herşeyin kendisidir (bir şeyin diğeridir-aynısıdır) Aynısı olanın aynısıdır
aynısı olmayanın aynısı olmaması tartışılamaz
aynı olmayanlar var mıdır yok mudur?
aynı olmayanlar vardır ya da yoktur-karşıttır ya da
aynı olanlar aynıdır

--
var bulunan varın (ve yok bulunan yokun)
var bulunmayan var değilin
yok bulunmayan yokun ve antivar

--

varlık <--> yokluk

var-yok
var - anti-var
var ve yok harekete göre, durum-zaman-belirleme

varlık <--> yokluk <--> değillik

değil,, olmayan-ı
ben olmayanı
olmayan nasıl tanımlanır
bana göre? ben çokluğu ,,ben diğeri
ben kendimi sınırladım-tanımladım
sınırlanmayan nedir? var mıdır?
varsayım -tanımlanamaz

--
değili
ve aynısı
ikili
diğeri

--

---------- Mesajlar Birleştirildi at 08:41 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 08:32 ----------

her şey herşeyin kendisidir
(her ve şey)

her ve şeyi bildiren nedir?
ben ve evren

soru sorduğun nedir? kimdir
ben ve o
o kim-dir?
ney

(o'yu açıklamak istemiyor.)
-

her olan nedir?
bir tanımlama, bütünleme ya da toplama, kapama ve belirleme halidir
kim cinsinden olanların sınıflanması mı?

(kim cinsinden olacakların hepsi her'dir..)
bu matematik mi?
deyiş
---

evrende birden çok yapıtaşı- öge özüt olabilir mi? bundan sözedilebilir mi?

evren çoktan şeyin çoktanıdır_çoktanca

evren endir?
tanımlanan
1
1 nediR?
çok
çok nedir?
yok

--
tanım nedir?
belirleme, görme
gören kim?
ben ve o

tanım nedir?
ben tanımladım
ben tanımladım nedir?
diğer şeyi indirgedim-inceledim

neye göre nasıl
evren var
evren ne
içinde olunan
1

diğer şey nerde vardır
varda -(vardı)
,
var nerdE?
orada
ora nere
geri

geri nasıl tanımlanır-başka-diğer
ora olmayan yer

--
fiziksel yeri-bütünlüğü- nasıl kavrarız
orda olma halini?

evren dedik ya da evren olandan bahsettik..
evren olan > var olandan > gerçek çeper1
kap1 ya da var1
sistem1
belirlenen ya da tanınan1
sınırları çizilen1_ adtakılan1
--

gözlem'e gelince; ben varım ve diğer şeyler var

ben varım nerde? ben varım ne?
hal mi? yer sanırım
bu değil,o
ona göre
değil

ben varım.. bulunma...
burda bulunma
bura ne?
nasıl neresi (bura denen yer işte)
bura nasıl
bura ora gibi-kendi gibi -olunan yer işte
yerde olmak nedir?_ nasıl
yeri tanımlar
bir yerde bulunmak halidir -üstünde olmak -tanımlamak

--
bura olduğum yer-olunan yer
olunan yeri ne tanımlar?
durum-yer-biz ona durum diyoruz yerimiz
yeriniz nedir?


olma hali varlığının bulunma yeri
bunu tanımla tanımlamaya çalış lütfen

varlığımın bulunma yeri değişmez- içinde gezerim
ora kapalı mı? evet ve hayır neden .olmadı
orayı tanımlatmaya çalışan nedir? ben ya da ben içi ben- ya da diğer -niyet tanım
ikincil kişilik-niyetimin gizli yüzü

benin bana sorduğu ,, ben soruyorum
kendime sorduruyorum
çünkü açıklıyoruz

--
neyin
evren dediğimin
daha büyüt
neyi
orayı
nasıl

(tanımı genişlet -artır fazlalat)

-
varlığını tanımla
oyna
....
.

"çok hızlı cevap
hiper hızlı ilk belirgen-tamam"


ilk süzüm çağrışma
bunlar seni nere götürecek-
bana

---
düşünme-çağrış
tamam

her şey herşeyin kendisidir (bir şeyin diğeridir-aynısıdır) Aynısı olanın aynısıdır

her şey nerde?her şey kim?
her şey nasıl
her şey her şeydir

bunu neye dayanıyorsun?
-biliğime -öğrenim,, tanım

nasıl tanımladın
evren vardı ve öğrendim

--

var-yok
var - anti-var
var ve yok harekete göre durum zaman-belirleme

var ve yok üzerine çok düşünme
acı çekiyorum
yerimi bulamıyorum yerini bulamıyor değilsin
acıyorsun
nasıl
üşüyorsun
sen kimsin
benim
dur
incele

tanımlamaya girşiyorsun neden?
diğerlerine anlatmak için
sen anladın mı
amaç ne
soru seç

çözüm bulmaya çalışıyorum
kaçma


varlık <--> yokluk <--> değillik

değil,, olmayan-ı
ben olmayanı
olmayan nasıl tanımlanır ?
bana göre? ben çokluğu ,,ben diğeri
ben kendimi sınırladım-tanımladım
sınırlanmayan nedir? var mıdır?
varsayım -tanımlanamaz

--
değili
ve aynısı
ikili
diğeri

--

---------- Mesajlar Birleştirildi at 09:10 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 08:41 ----------

her şey herşeyin kendisidir
(her ve şey)

--

bu yargı nasıl gelişti
evren vardı ve gelişti

-ben geliştirdim-
neden?
durumlara bağlı
öncesinde getirmek istediğim açıklamalar

herşey, herşeyin kendisidir'i, durumu tanımlamaya çalışırken koydum
her şey herşeyin kendisidir ,yargısını, madde üzerine taşınırken buldum
şimdi bakıyorum ve düşünüyorum yani kafama ve olanlara
gerçek nasıl indirgenir gibi bir bakınma da

-bir algı
kendini neden bölüyorsun
bir yargıyı inceleyerek gerçeğe varamama felan ,,, geçtim

yargıyı, tümleşme anlatmak için koydum
tümleşme getirmek
buna vardın mı
nasıl
metodoloji

bir diğer şey yoktur yargısı bende güçlü
kanı

her diyemem- hiç bi şey diyemem

o zaman bana soru sorulmadan bir yargı getiremem
ve bir başlayamam hali
ya da bir yere dayanamam
konuşamam bile

yargılara da hep bana göre derim
-evrenle kapatırım muhtemelen.. nereye varacağız

cevap benden çekilir ya da iter-çıkar
ve cevap durumun kendisidir. yani tam tarif edebilirsem yalan olamaz ve o aynıdır..
ben yalan söylememişimdir/ikilemde değilimdir-kendimle çelişmem ve bilgimle ve olguyla çelişmem
o gerçekle çelişir mi?
bundan sana -bana ne
yani bu durumda cevabın ne olduğu önemli değil de.. cevap bildiğimle eşitse önemli değil-doğrudur..

(evrensel doğrular-yanılgılar)

cevap kendini verir ya da durumu karşılarsa
(doğruysa)
soruya eşittir
(sorunun cevabına eşittir- bendeki cevabına eşittir- gerisi benim bilmemi sınırlar)

üçüncü okuma da
sorunmada

bu yargı nasıl gelişti
felsefe oluşturmaya ve neliği tikelliği vb. tanımlamaya ve anlatmaya (buna dair kanıtsı-söylemsi arzu ya da) benzeri, ikilemsi kanılarla boğuşurken geliştirdim bunu
ama bana göre algıydı
bölme

---------- Mesajlar Birleştirildi at 09:46 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 09:10 ----------


ben koydum
ben belirliyorum
ben soru koyuyorum çünkü açıklama yapmak istiyorum
-anlaşılmak istiyorum.-
neden
çünkü
bilgi göstermek için
neden
çünkü can sıkıntısı
bunu dönelim

ben belirliyorum _arkada sorular var_sorunlar
ben bir soru belirliyorum ve koyuyorum
açıklama yapmak için

neyi açıklayacaksın
varoluşumu _ama değil
durumu ya da bir başkası
herkesin görmediğini _ama değil

---
madde nedir ortaya koyarak bi yere varmaya_ açıklama yapmaya, çıkarımsama yapmaya ve türetmeye çalışmak istiyorum
bu daha oldu sanki

neden bunu koyuyorsun
her yerden varılır bilmiyorum burdan başladım

diğerleri var ve felsefe yapıyoruz ve kafamız karışık bir şeyler bilmeli ve bildirmeliyiz, varmalıyız

bu kadar çok yargı evet

madde nedir i belirlemeye çalışırken bir cevap belirlemeye -yargıya varmaya ve cevap türetmeye kalkıyorum
bir açılım için
daralmış bir varoluş

cevaptan kaçınma ve hızlan
açıkla-
türevle
daha az
daha az türevle ve sentez yavaş ol hızlan

varoluşumu _ama değil
açıklamak istemiyorum _ondayım
onun aklındayım-fikrindeyim
bunu kim yazıyor

nasıl
içiçe geçme
sanal

(neyi soruyor)
açıklama yapmak istiyor
anlamak istiyor
kaçınma
korkma
korkuş
türev
her yerden varılır bilmiyorum burdan başladım
canım sıkılıyor..

nerdesin

madde nedir i belirlemeye çalışırken
madde nedir i belirlemeye çalışırken, bu kafakarışıkığına son vermek istedim ya da bu bir şov ama bi şeyler olmalı sadece
biri açıklamalı ya da biri yapmalı
o yapabilir mi?,
bilmiyoruz
sanıyor
kim
karışık
-bunu geç-

madde nedir i belirlemeye çalışırken, bir cevap belirlemeye -yargıya varmaya ve cevap türetmeye kalkıyorum
çünkü bu felsefe geliştirecek fikrindeyim
bir yerlerden başlanmalı
bir şeyler yapılmalı
denemeli
biri
madde nedir i belirlemeye çalışırken bu kafakarışıkığına son vermek istedim
denebilecek bi şeyler olsundu
bulmak
ya da kafa karıştırmak
birilerini gıdıklamak
birilerinini aklını gıdıklamak
birilerini itmek
yani bende yoksa
nasıl oluyorsa işte, olacaksa, birileri karışsın ve bi şeyler görsün, arasın, aydınlansın
birileri açıklasın
arka hisler bunlardı

(birilerine çok görevler yüklüyorsun mu ki)

çünkü bu felsefe geliştirecek fikrindeyim
neden böyle açıklama yapıyorsun
birileri yapmalı

nasıl oluyorsa işte olacaksa
ortaya bir şeyler koymak -karışıklık fikri vermek
akıldan bi şeyler alınabildiğini göstermek
daha iyisine çanak tutmak

birileri yapmalı
herkes boktan açıklamalar yapıyor tamam mı. her şey boktan
birileri denemeli
..
?
gıdıklamayı

herkes boktan açıklamalar yapıyor tamam mı her şey boktan
birileri son ver meli

bu birileri kim
birileri çok oluyor
bilgi göstermek için
bilgi açmak için
denemek için
bilgi açma fikri

bunlar nerde oluyor
doğru soruyu sor
ben soru koyuyorum çünkü açıklama yapmak istiyorum
ben soru koyuyorum çünkü aslına varmak istiyorum
ben soru koyuyorum çünkü -daha- iyisine varmak istiyorum
daha iyi bir yargı türetmek ve felsefeyi etkilemek, zihinleri etkilemek ve değiştirmek istiyorum
statükoyu ve zorluğu
zorlama

her şey herşeyin kendisidir
gerisi bilimin konusu mu?
bilme işi

yargıya varmaya çalışıyorsun-yargıya atlıyorsun. bu yargı nerden oluştu
açıkladım.

evren dedik ya da evren olandan bahsettik..
evren olandan neden bahsediyoruz-biz neyiz öncelikle ve kendimizi nasıl tanımlıyoruz ne hissediyoruz biliyoruz

evren olandan neden bahsediyoruz-biz neyiz öncelikle ve kendimizi nasıl tanımlıyoruz ne hissediyoruz biliyoruz
ne arıyoruz?
cevaplar
rahatlık
bilme
kurtuluş
felah
yaşamaya göre -erkin
gülüş-mutluluk
istenç

cevaplar bulursak bu çatışma biter ya da rahatlarız
sabahları uyanmak ya da gündüz yaşamak ya da işte çalışmak ne farkeder hepsi zor ya da bir rahat yok.- kendiliğindenlik yok. oluş hali yok
dünyaya bak hep savaş

-"ben mutlu değilim -a"

mutsuz musun?
sorun bu mu?
iyi gelecek mi ya da faydası olacak mı?
bilmiyorum onlara sataşıyoruz galiba

kim?
bilmeyi arzu edenlere ya da bilenlere ya da bileceklerini söyleyecekler ,emin değiliz

---------- Mesajlar Birleştirildi at 10:35 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 09:46 ----------

yeri tanımla ve dene
yeniden dene

-istem-

yer _tutunmak1
yer_basmak2
üzerinde durmak3
bulunulan yer-kendisi bu. tanım kendi içeriyor
tanımlamalar diğerle yapılıyor -bu ilginç bunu düşündüm -bir başka şeyler bir başka şeyi açıklama-tanımlamak
yer yerdir özetle .gözlemciye göre

daha genişi
bilme istemidir
artma istemidir
çevresel kuşatma istemidir
artma istedir
fazlalık istemidir
daha iyi bir hal arayışını ifade eder
bu olur mu
doğru soru bu degildi
sen gösterme yapmak
gösteri yapmak isteme kendin düşün
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst