Düşlüyorum -Düşyüzü- Kendimce

Zaman Yaztıları/blogdan

- ölmek bir üzüntü/hüzün başkenti değildir--

-bir anlatamama hali beni kapladığında
bazen ölüyorum biliyor musun?

ben bir fotografta öldüm -ölmüş olmalıyım;
bir fotoğrafa bakma anı, varlığını ve anlığı, bakını ve zamanı orda bırakmak istemek gibi oldum

-bir tür "olma" çeşidi ve yağma

-akşamlar sadece üzerime yürüyor
-yağmuru unutmak için anlamsız cümleler yazdım

+yüzünde yüz olmayan bir yüz

işin doğası ilginçtir, sonra anılar bütünlükleri canlanır
ve ses seni bekler
-

gözlerinize bakıyorum- ağmanlı
vurutuk bir akın-ç
bana bakan bir değirme
dağılgan bir uğur ve ruh saçı
bakışın aşağı bükülmesi ve aşağı bükülen ve bana bakan yalnızlık
bakış aşağı bükülüp sonra bana yöneliyor

duru bir ten -burma tuzu
-

sadece gözlerimi esindirecek bir ten şarkısı
bir buğurmanlı bakış dudağı
-

mesela onun şarkısı/şarkıları beyazdır
düşlemleri uğurlu
-

bir gülücük açarsa kağıt evlerde yanar-
bir gülücük uçarsa-?
soru bu!
-

-burulma bir akşamın şarkısıdır/yalnızlığıdır ya da

-aynı şeyleri vermeyen vermeyiş-

-içi başka dışı başka şarkılar

-yeşile yatmış-uzanmış salıncak
-yeşilin üstü kelebek
-yeşile çalan yalnızlık

- parmağın çizdiği düş ekseni

-
özgürlük bana koşuyor- özgürlük bana doğru koşuyor
eve gidiyorum ve ev bana doğru geliyor
tüm evlere -ben- gidiyorum-tüm evler bana geliyor
ayakları havada koşan yalnızlık
kırmızı bir yalnız-lık -tüneli
(kırmızı bir aşk türedi yalnızlık-tan)
tüm evlerden şiir topladım
-

-toplama kampları ve akıl defterleri
kaçmanın yarışı /toplanma-toplanma yarışları ya da
-

-özgür bir gezgin şarkılar atarak naralar söylüyor
tam oradan geçen bir yalnız gülüyor bu olaylara!

- şarkı doğururken nefret uykudadır sadece!

gece başkanı
-

yaşam bana doğru aktığında ve yaşam beni kendiyle ve yaşamla doldurduğunda
- ben duygulanımlarımım;

-gecenin akışı beni sele götürdü-durgun bir sel

+ bana zorunluluklardan bahsetmeyin

- anı demetleri tarihe savruluyor

- mor bir uçurumdur

- uyku gibi bir şeyin içinde yarı uykuluyum-hülyalıyım,
bir düş bulutu sadece bu- bazen ağrı veren

- bakışları alıp götüren bir soru

- düşünce parçaları savruluyor-düşünceler beni içine çekiyor;

sepya bir resim/fotograf beni tonluyor ve içine çekiyor;
orada rüzgar olup savruluyorum ve o resimde esiyorum hüzünlüce
hiçbir şarkı ağrıtmıyor canımı
-bir şarkı arıyorum kendimde-bestesi kendimden yapılmış

+ mesela diyen kelebek

+ uçurum evleri

-şiir yazamıyorum -ki-! demek bir şiir yazma çeşidi değildir!
şiir düşleyemiyorum ki demek? bu nasıl soru!

başka bir evde şiir uyumak ve bir- şiir olarak uyanmakta var
uykundan bir şiir olarak uyandığında?
sadece uyursun/uyanırsın ve şiirsindir sadece
-

karlar bir ormanı inşa edemez ve bulutlar bizi ağlatamaz

düşünce değirmenleri -şarkısı
-

siyah beyaz bir dünyada bir gün yaşamak
hadi canım! yazdım
sadece nasıl olduğunu düşündüm ya da düşünür gibi yaptım sonra siyah beyaz bir dünyayı görmek -bi gün- eğlenceli ve cazip geldi, aslında yağmur yağdığında siyah beyazdır da dünya ama fotograflardaki gibi değil! bir gözlük takmak gibi birden
bugün havalar siyah beyaz mesela- bugün havalar siyah beyazlı gibi
o gün fotografları istesende renkli çekemezsin ya da
bunun gibi şeyler düşünce değirmenleri;

-

güzel şeylere bayılırım ben ama içimi söylemem ya da içimi hep kasvet ve kapınç kaplar bu dünyada ve (kendim gibi yaşamam ve ve) bir ağırlık tersine -yapma istenci ve itinci- kakalama bas--, masumiyet örgüsü

düşler kendilerini değirtmezler
ya da düşler kendilerini ...
-

eğlenceli olan ne!?
eğlence
eğlencenin kendisi mi ? yani bu
eğlenceli- eğlencelidir -öyle evet
te

ışık bir parlamadır-
bir patlama- ne patlama?

-bir daha dünyaya gelirsem fotograf olarak gelmek isterdim

-güzel bi şarkının içinde ne yok ki? hadi soru bu ama
ne olmadığını bul ama

biraz daha özgürlük
ve serbesti
ve özgünlük

günlükle özgünlük arasındaki fark?

-bir gün yazılacak hiç bi şeyin kaçmadığı -düşüncelerinde öyle- buluştuk;
orada akılda devinen tüm kelimeler duruyordu-anlamlarda öyle, hiç kaçmıyordu
zaman başaşağı akıyordu ve yeryüzüne çakıldı ve gökyüzüne akıldı; döküldü
yalnız olan yalnızlık -kimsesizlik- öğrendi

; zaman dönerek burgular yapıyor şarkıdan
zamanını akışı sessiz bi akış ve zamanın akışı görülmeyen durulgulu bir rüzgar burumu gibi
şeffaf ama sarsmayan bi rüzgar

boşluk titrese sallanır mısın?
hadi soru bu

-zaman akarken olduğu yerleri şeffaf açar-sarsar

-şeffaf bir sarsılmada boşluğun içinden geçmesi -içinde olması gibi

ve boşluğun içindesindir- boşluğu doldurmazsın itmezsinde; boşluğun içinde bir çukur değilsin; yani doluluk-bitişkenlik

------

- çoğu özgürlük derken ne dediğini bilmez
bir tabak yemeği çağırmaktır
buranın speciali

- insanlar savaşıyorlarsa savaşa hazır olmalılar -erdemlerini boyamalılar-

- gerçekliği parçalıyorum ellerimle
- gerçekliği ellerimle sıktım
- hiç bir hayat yolu/izi neşesi bulamadım

- ben iyi biri değildim
iyiler masallarda olurdu

- eşitlikten büyük özgürlük var mıdır?

- zaman bizi ağırttı
alışmalı herkes bunşunlara

- bütün başlamak bitirmeklere gebe;

- kafamla karıştırdığım-sarstığım katmanlar ve kafamla karıştırdığım düş;

- bir kaç dağ yıkalım mı

çocuklara sorular sorulur (ve ilginç yanıtlar alınır-bunun gibi )
ve bunun gibi yetişkinler kendilerine -abuk subuk- sorular beklemelidir/sormalıdır da
mesela düşüncelerini değiştiren yankılara sarılmalıdır insanlık!
mesela düşüncelerini bükmeyi öğrenmelidir! de'
mesela düşünceler aslında düşüncelerden yapılmadır-yapılmıştır!

bazen bir yüze baktığına sadece o yüzü görürsün ve görmezsin-
yüz sadece bir yüzdür ve değildir de

-fotograf olmak isterdim
fotograf olmamak-olmamak ne kötü!
fotografa dönüşmek isterdim
(fotografa bakılma anı, kalmak isterdim)

- müziğe gömülmek sadece müziğe gömülmek!
ölüm diye bi cesedim ve ceset diye bir cesedim varsa onun müziğin dinlenme anına/ o anda bana ifade ettiğine (yani müzik olana; benim müzik deidğime- o imge dediğimiz şeye) cesedim denilenin gömülmesini-omulmasını isterdim
-onda yatmalı

-cenazeler gökyüzüne gömülemezler
-sesleri şimdi duyuyorum ormancı-iyi yol bu
,
- okumak ister-d-im-söyleşmek ister-d-im

- bir zamanlar isterdim ki ; kafamı kemirmesin akplumbağalar

"gelin benim toprağımda/ormanımda benimle kapışın ve konuşalım rüzgarın rengini o zaman"

bizler sanaldaki ilk nihavent kuşak/oryantasyon değiliz
ilk heyecan değiliz ancak usulü ve adabı _erkan-ı geri bilir ve sezeriz;
günlüğümüzde kırılmış dost az-

sanal belik farklıdır;

kimliğimize yürünmeden ya da diyeceğimiz ve niceleyeğimiz ön-esin korun kirlenmeden
ve ona naz deymeden
ve değerimize çirkin deyiş ve saldırı sezmeden ve görmeden ve onursuz tutum ve belik duruş algılamadan ne yürüdükte yaptık; karşı durduk yol biledik
geri çaresizlik perdeleri bunu açıklamaz

kimlik kayırmaya ve ayırmaya dair ve kişilik niceleştirmeye ve taraf tutunamaya dair bazı söylemlerin yersizliğinin uzağında; oralardan seslenebilir ve olabilirdik

adap erkan ya da ahlak öğretenler gendini darttı mı? tartısı bek mi?

başlangıç ve sonlangıç ötesi yerler;
az öte durlar gölgelemeden önce ve söz seçimlik vaatler ve az bilmeler; deyişsizlikle küçümsenmeden önce
iç-esinlerin kavramsız az bilişleri
kişilik ayırtlarının gölgesi, kişi neliklerinin ve niceliklerinin -başka değerler ile- perdelemesi ile de
sezgi perdelemesi-nden başka perdeler
kimlik ayırmaya ve deyin nicelemeye gelince gölge
mor saatler ve mor aşklar da kurudu

(özetle ben burdaki çorbayı -ondan nevi seçemem tercihim türevse önyemek olur ya da dosta adap ,içerim) -bu çorbadan/çorbacıdan kebap-kebapçı olmaz-kebap söyleyen kebapçıya gitsin-gidebilir ya da kebapçı siparişi olan varsa ben değilimdir sanıyorum

ve hata ayıklamaya ya da ilk sözü kim ettiye , ilk kurşunu kim vurduya/çaldıya ve ilk sözü kim attıya-sattıya eski adaba gölge
arka vuruşların sezisi horuk bekçi
-ilk vurduyu kim attıya ya da ilk lafı kim soktuya gidenler ve kaçanlardan da değiliz
söz atılmadan kement burmaya vurmuş yüreklerde de-niz-er-deniz
çözüm yumaklarında öbek-göbek olmaya niyet yolların yürüyücülerine selam olsun
bayraklar olmaya kalkışmış güne-güneşe ve deyin'e
ve eskilerin/değerlerin nazikliğinden narinliğinden almamış değil
yenileşmiş kaygıcıların küfüreyişleriyle perde tutmak için -özel- belendik
yeni kültürün edebiyatını, sosyal çatışmasını ve ilişkilerini dilini görmüş onun dinamiğine sıvanmış
burnkmuş-burulmuş softa kalıcı yönsüz bilenmiş yüreklere erke tutuncu sağdısına kendini denemiş ve kendince denenmişlerdeniz/sınamışlardanız
özsınamlar ve özsınanmalarda kişi kendi yitmeleri ve kendine yetinmeleri nerelerde bulurdu?

ve -direnirken -çatışamlarda- vakit yön (ve ufuk) kaybetmiş deniz-ler er-deniz-ler var-dır...
er-deniz kaybetmemek gerisinden denizlerin uçurumluğu fedası
kendimiz satımıyoruz
esinimizi ve edebimizi değil

satışmalar ve sataşmalar ormanları kurak yol bölge--cebe
ve bu (çoraklaşma kamplaşma) kuşağı onun nesini ve esini bol olsun yine de
ve yürüyüşün ve yolun çoraklığı,kuraklığı ve niceliği boyunca da -biz- yol-ufuk gözle-li yürüdük/yürüyüş yaptık
az derler çok derler -ışık çarpıyor ve saçıyor bazen ama toplarayış yollar çok kargılı kurgulu
esinlerimiz eridi-savruldu;
ve yeni deyişler denedik-bulduk
ama enerji/kişi kayıpları neyi can kayıpları ve an kayıpları- kişilerle gözleştirmeler -kişielre özellşetirmeler yorgun yük-yorgu ndeyiş
ve yorgun argın uçucak bu deyişte; söyleyişte - böyle
yorgun-ve argın yürek bozuşuk kanatlarla uçuşamaz

gölge-esnek-gölge;

-nar-

--
bazı -kendin- üflemeler -art ve ön- tohum saçıyor görüyorum
ve bazı vurmalar, nar'a vurur gibi kalıp kırıp döküp bin döküyor doğuma ve çoğuma
ve göğe gölge olsun feragat,

afrikadaki tavuklar ve paupa yeni gine-de ki tavuklar, hepsi aynı yemi otluyor;

sanalmanik' Alıntı:

afrikadaki tavuklar ve paupa yeni gine-de ki tavuklar, hepsi aynı yemi otluyor;

Genişletmek için tıkla ...

Belki tadı güzeldir.

umut duası;

dua/düşünce -çağrım- ve merkezçoğ-merkezdeğ önermesi; denemesi;

umuda küsenlere çağrıyoruz
umuda küsmemelere
ve yaşayamama günlerine-zorluk yerlerine ve usanmalarımıza bakıyoruz
tekrar etmek, tekrar etmesini istemediğimizi biliyoruz bunun
inançlı umutlar olmalı göğsümde;

ve zorlukta alın terletmelere
güç anlarına- gücün doğduğu/belirdiği anlam yer anlarına-
taze doğumlara
içim-izde /gelecekte-şimdide başlasın ve doğsun umudu ile taze inançlı
gün, insan yer esinç gürlüğü doğurma umudu ile
sanat ve bilim ve ateş ışkı yoğurma umudu ile
güne doğrulmuş yaşam an isterdim- bu kadar bezginlik değil

gün doğuma ve güne ve dünyaya esenç gürlükler ve hürlükler ve billimler bilgiler sızması istencimin anlamı ile düşüne bezik anlam saçan umutsuz ve inançsız ben kalkmalı içimden ve yerine oturması gereken oturmalı; bu benim konukluğum nedir-kaçtır

gerçekliğe sızan bilinmeyen büyük parlak ışık ve büyük anlam doğuncu istemim ve bu istem üzerine dikilmiş yürek ve inanç umu bakışlarım var oysa azmim istencim ve buna eşlik yapışlarım ve yapma maratonum'un ısınma turları nerde? neden bilim eritmiyorum ve neden kimya dökmüyorum ya da nedne keşifler- gezegenler, radyo ddalgları, mıknatıslar, enerji üretmek ay da başka bir neden bir savaş ta en ön sırada değilim ve burada sözcükler saçan bu deil de kim oluyor
neden bunca tembelim ya da umarsız ya da neyi kaçırıyorum

taze günlerin anlam yerleri ışıklarına aklın gürlediği günlere ve anlara-yerlere
ve genç bilinç-erbilinç anlam ileticilere ve gelecek yaşaması isteyen yürekler denklemine soruyorum

baktığım yerin adı her an gökyüzü gibi umut olmalı- Bu kasvet ve boğucu kaygı günü ne zaman eriyecek
; ki heryandaki gökyüzü gibi her ne yana baksam başka bir şey görmeyinceye kadar gözlerim ve aklım tazelesin ve beni uyarsın

gün, inanç ve direncin; yapma azminin çınladığı günlere ve anlara, yerlere sesleniyoruz
ve içiçe geçip çekip giden kaba/zorlu günlere ve kaba/zorba yüreklere
günlerin bana öğrettiği meşakatte gün atlatıyor ve umutsuzum
biz kimiz

günü direk direk sallayan ve atlatan ve her gün-ü titreten ve günden hala ışkın ışkın gözlem anlam ve gelecek süzenlere-
ve güen göz vuruşlarlda yere anlam ve gözlem dökenlere sesleniyoruz-anlamınız nerde nasıl alınır ve yapılır
Şiir müzik sanat bilim üretmişler kimden ve neyden nasıl beslendiniz ve kendiniz nasıl tutam eğittiniz

çocukların gözlerine baktığında adam diken, gelecek onuru diken ve yol sayan-saçan insanlara sesleniyoruz;
ne yapıyoruz ve ne yapmalıyız
iyi umurlarla belenmiş yürek yüreklenmiş ve anlam gün yaşamış neşesi taze insanlara sesleniyoruz
yüreğim kapkaraysa günde ; bu nasıl geçer

burdayız ve şimdi umuttan bir esin günü ya da günümüzü değiştirecek bir velvele bekliyoruz sadece ;
bir yapma beceresi ya da tarih anlamı diliyoruz
başkalarının yapmalarına koşuyoruz-bu nedir? nasıl değişecek ve iyi tutacak bu kazanın dibi artık

bekleyerek gelecek mi koşulur diyorsanız koşanlar kim
olduğu yerde koşanlar ve coşanların kilo vermesi ile bir ağacı dikerken ve sökerken terleyenin kilo vermesi farklıysa bizi bu kalelere ve kederlere kim hapsetti

umutta yüreklerimiz ve sözlerimiz sabahlara doğuncaya dek-bekliyoruz
inançsızların ve düşkünlerin algısında günler sayıklıyoruz şimdi bizler;
ele geçirilmiş kaleler ve muhalefetlerle dünya da yaşam ya da savaşım umudu mücadelesi ve yolu görmüyor ya da bulamıyoruz şimdi bizler
erdemlerimiz ne yana dikildi -kayboldu da bitmedi mi?
korkak saklılıklarımız nereye gömüldü

umutsuz bu yönsüzlükte, güzel düşüncelerin çağrımlarına, düşünce anlığındaki gülüş ve berraklara ya da mücadele istemlerine ve bilimlere çağrışıyoruz
düşücnenin anlam diktiği her yere ve şeye

yakına ve uzağa çekilen diğer endişeler kaybolmuyor zihnimizde
yüreklerinize/zi çağrıyoruz

güne sert bakan ve baktığında sabah'a ve yarına şafak diken;
yarına umut döken, tazeliği belenmemiş, sertleşmemiş, sert durgun-dargın angın ve belek yiğit yüreklere
hiç bir oflamadan günü kaldıranlara ve devirenlere
ve çocuklara koşanlara

onurlu günlerin çağrılarında yitmiş ve umudunu kaybetmiş ya da hayat bezginliği ile bıkmış
inginliğin çağrısı
şimdi bu enerjiyi sökmek istiyorum kalbimden bi daha dikmemek ve bi daha yeşertmemek üzere
umutlu dik duruşun taze engininde dostlarla beraber (eski hesaplar yalınlıklara karışmış-hiç umursanmayan) bir şafak görgülü yaşamak istiyorum


"güzel günlerin umuduna ve
bu dünyada tüm insan bir, korkaksız ve çatınsız güzel yaşanmış bir günün düşünmesinki inandığımdan daha parlak olan -gerçeği olacak kadar anlam parlaklığına ve o günlerin çocuk gülüşünün göğe çalınmasındaki baktığım ya da bakmak görmek istediğim anlam rüzgarına ve çınlatısına çağrıyorum"
buraya yaşantıma ya da diğerlerimize -her birimize esip gürler misin bir gün?

binlerce çocuk gülüşüne ve binlerce çocuk gülüşünün birleşmesindenki gün enerjisine ve patlamasına
ve onun bugünkü yüreklerimize doğmasına/doğamasındaki kadar umuda çağrıyorum,

küstüm bu yere ve yüreğe çok küstüm ve güne küstüm ve yapmacıklı günlere belendim
benim çözümüm nerde?
ölüm kapıları berrak kapılar mıdır?

mizah denen o gülücük bana sırrını öpücüklerle verir mi? ve bir kelebek olsa
bunu derken hemen savaşta ölen çocukları düşünürsem burada oturmamı ne yapmalı
ve duyarlılığımı ve yaşayımımı nasıl pozisyonlamalı

o çocuklara sorsam kendilerine sorsa bana ne derlerdi
o çocukların kim bana koş diyor; kimi bana dur diyor iyiyim -rahat et

(dinlenmiş düşüncenin -tam- uyanmadan/kalkmadan ve gün-içre dinçleşmeden önceki ağır adımları/sarmalları ekseni; )

umut duası; cover in disagned (de-sign) by felsefe.net tarihi/ekolü;anonimi/anonymus

---------- Mesajlar Birleştirildi at 11:48 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 10:58 ----------

anlam burguları ve anlam saltoları ve düşünce yumruklamaları içinde yürüdüm
düşünce kalkanları ve düşünce çelikleri
anlam çeliklerime vuran düşünce duvarımsı düşünce dalgaları sesleri

---
ben merkezli (alnım) anlam koruması ve ben koruması merkezi (benmerkezi) dışına (anlam üretemiyor)
diğer anlamlar geniş dışar ve diğerleri merkezi olarak
-düşünce duvarları ve daha sertler örmek yorgunluğu altında ezildim
şimdi göğsümdeki yeri ve arzuyu satacak yer ya da onu ordan kaldıracak nelik-nice ve yüce, kişi ve san aramasında ben kayboldum heba oldum
göğsümü değil bir duyargayı koruyan ve bir umudu koruyan ve bekleyen-besleyen örgüler ve neler ve yer arayışında ki sancım ve eski kıskancım tam kendini bırakmıyor hala
kendini tanımlamıyor
kendimi nasıl dışa (digere erge) sorusunda (konusunda) -yalnız mıyım
amaçolumluluk nedir?
benbilirlilik nedir?

yuvaryus'tan;

"bi gün camilerden çocuk gülüşleri haykırılacağını ve anoslanacağını haydi çocuklar oyunayı ben yazdım
gökyüzünün kendi kendine bize beşinci senfoni dinleteceğni ben yazdım
müzikte ve seste oyun oynamayı ben yazdım
dalgalananan gerçek bir müziğin üzerinde dalga olarak -varolmayı- ben yazdım
akan gerçek müzikte ben yazdım

çocuk gülüşleri kulaklarımda ışık-ışın çığlığı ben yazdım

ben bu felsefeyi yapmak istiyorum-istiyordum

bunlar mistik mi? metafizik mi?

----

okulları ben kapatıp doğaya ve ormana taşıdım; okulu oyuna ben çevirdim
bunlar mistik mi?

her gün ve her gün ölene kadar üretebilirdim ve hala da üretebilirim

ve sayfalarcası ve artan çoğalan basınçlarla;
bana bir alan verin; yeni bir yepyeni bir alan

arı vızıltısı ve at kişnemesi tonu ekleyerek ve diger bilinmeyen katımlarla yeni çocuk ışkınlamayı -çocuk sesini ben yazdım;

patlayan çocuk gülüşleri ve neşeleri (hiçses algısız) (sıfır ses algıdan algı duyum neşe ile) algı kulaklarımı dolduruyor şu anda -bende oluyor şimdi tam şu an

---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:02 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 20:58 ----------

bende oluyor şimdi sizde neden olmasın-bizde neden hepimizde bir

---------- Mesajlar Birleştirildi at 21:06 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 21:02 ----------

siz ne arıyorsunuz?

Durun düşlerim
Kaymayın aşağı
Ve yukarısı sanılan soğukluklar
Ve ırganmış yalnızlık
Ve kalabalıkta bir tutulum

Düşlemlerin akış aşağı yorgunlukları
Ve bakışan kelebekler

Ruhsuz sus ve dur dinle
Bir mavi bir yalida da guzeldir denizde de

Soyleyecek hic bir seyim yok
Boşluğa kulak kabartmış duruyorum öylece
Birileri kulagıma fısıldarsa onu kulaktan kulağa dolaştırabilirim

Bekliyor kalabalik
Kendinin rüzgarını

Canı sıkılmış yalnızlığım oyuncak arıyor
Ve kendini başkası gibi davranan ben bu oyunu sevmedim

Baktığım şeyin adı boşluk, can sıkıntısı, yalnızlık ya da ne yapacağını bilememe

hayallerin boşluğa/imgeye çalınışı;

sıçrayan sekizbin çocuk anlatıyordu bu türküyü masalsı seslerle
ve sabah'a sıçradığı gibi
ve güne sıçradığı gibi
ve ve hep bir ağızdan sıçrayan sekizbin çocuk

göğü yukarı itercesine sıçra-yan
ve neşe saçan sesleri türkü olmuş sekizbin çocuk

sıçrayan sekiz bin bir çocuk bu masalı sabah sabah oynuyordu;

sıçrayan sekiz bin çocuk düşleri çırpa çırpa kanatlandıra
uçturuyordu

göğü
ayırarak açarcasına sıçramak
ve geriye salınan baş
ve neşeli gülüş
ve neşe çırpıntısı
ve gün ışığı bir gülüşe çarpıyor
ve seslerin kalabalığı
başın dönüşündeki gülümseme ve neşe
ses çığlığı
ve
göğü yırtarak ve parçalayarak koşan neşe sesleri

ve çocuk hayalleri/düşlemleri ve istemleri boşlukta yayılırken ve dağılırlen
titreşen -ilerleyen- boşluk
ve boşlukta-n bize çarpan ,içimizden geçen- hayaller
içimizden geçen çocuk hayalleriyle
ve içimizden geçen çocuk hayalleri ve özlemlerinin boşlukta salınışıyla
yaşanan gün
ve iş yapma telaşı iel güne başlangıç
merhaba

ve
sıçrayan sekizbin çocuk
düşerle
ve düşerle, düşlerde sıçrayan sekinbin çocuk
kimbilir
okul oturaklarında ya da oda boşluğunda
belki hayallere dalmış
dersi işi gücü bırakmış sekizbin çocuk
düşlerde ve düşlerin izlerinde bir kaçmakta birlikte oyun oynuyordur;
belki sesleri kanat çırpıyordur /ve düşleri yeni dünyalara kant geriyordur
ve belki özlemleri taptazecik
umurları yeni oluşuk bu çocuklar ne yarını ne bugünü;
ve şimdi
anneleri babaları işe koşan bu çocuklar

annelerinden-babalarından ve okullarından ve derslerden bıkmış ve düşe kaçamak koşu yapmış gülüşlü çocuklar gözlerininin daldıkları yerlerde gördükleri başka masallarda ve boşluklarda oyun oynuyorlar;
düşlerde oynuyorlar;

ve sekizbin sıçramalık bir çalışmama isteği
;

ile ben güne başladım bu yorgun yer dünyasında;

daha sabah sabah çocuklara masal salan çalan aklım; daha yolda araç sürerken ve iş denilen yarı açık'a gelirken... onları/çocukları oyuna, düşe koşa topluyor ve birleştriyor
ya da hep bir enginden bir koroya toplayıp naralar çağıltıyor
sabah çocuk gülücükleriyle
bu kadar çocuk var dünyada
ve hepbir ağızdan şarkı söylemeyen çocuklar
okul denilen karanlık kamplarda
okul denilen resmi işkenceniz
ve iş denilen çalışmamanızla ve çalışmasızlığınızla siz -değerli toplumum/sandığım- saygınlıktan uzak -- çok hoşsunuz
batın emi

Buranin konseptine uygunlugunu tartisiyoruz-resmi

Marks siki bir gozlemcidir. Buram buram insan ve gelecek odaklidir. Kasyopya deyimiyle Marks buram buram bh ve bh in ayak sesleridir...ada selam..

Marks a selam soylemi...

Tv yi zincirlemek yoketmek

Tv en buyuk hastaliktir ve zehirdir uyusturucudur ve sigaradan sadece yuzbin kat zararli ve sigaradan cok once birakilmali evlerden toplatilmali yokedilmeli ve tarihsel duzlemden silinmelidir..

ve sigaraya baslanmadan once birakilmasi gerekir

Sadece tv nin yasamda acabilecegi bosluga bi dolu yasam sigar

Survivor ne halde oldugumuzun kaniti.fareleriz ve kapana kisildik..

Tv ikiboyutlu ve ikiboyutlastirici bir zihinsel duzlemdir. Dis dunya algisini kor eder ve gerceklikle etkilesimi gorcelestirir zihinleri zehirler. Ve bu gercek.

Tv cocuklarda zihinsel saglik gelisimi icin zararlidir. Tv uzerine arastirmalar yapilmali.zehirdir

Cocuklukta ve erken cocuklukta tv ye maruz kalmak ve bilgisayar oyunlari konfigurasyonlarina maruz kalmak agir hasarlara agir algisal hasarlara zedelenmelere yolaciyor.

Tv ler evlerden toplatilmalidir

Tv ler kara zincirlerle kusatilmalidir

Iki boyutlu duzlemlestirme kor ve sagir edici. Tvlerin uzerine uyusturu sagliga zararlidir.zihin korlestiridir. Algi hasarlari birakir yazilmalidir. Ve tv ler hemen evden toplatilmali.cocuklardan uzak tutunuz ve zihinsel algi korelticidir gibi evrensel levhalar asilmali

Cocuklar icin tv bir timsahtan inanin daha fazla zaralidir. Cocuk bilse timsah yemegi olmayi bakir akliyla tercih ederdi.izmlendi..

Tv olmayan eve hava mutluluk ve insan iliskileri girebilir

Radyoya donun
Ikiboyutlu grafikler grafikasyon koredici ve algi boyayici.bu bir saka degil .cocuklari uzak tutun.

Dusunebilen yasayabilen savasabilen ve dogayla basedebilen doganin ustesinden gelebilen yeni nesiller isteynlenler tv lerini yalnizca aile fotograflarini izlemek icin kullansinlar..haberler dinlenebiliyor ve ses en iyi iletisim aracidir

Dediklerime inanmiyorsaniz iki amerikan sovu izleyin ve gozlemleyin

Tv uyutma senfonisinin dibidir. Ikiboyutlu gozlemci. Kor ve sagir gozlemci...

Ucboyutlu gozlemci dortboyut uzay calismali ve arastirmalidir. bilimi ve evreni ve isigi ve uzayi anlamaya enerjiyi ve manyetizmayi anlamaya kafa yormalidir yoruyor olmalidir ilerlemiyoruz neticede kor sagir esici bir derinlikte geriliyoruz ve uykunun diplerine surukleniyoruz..

ve iki uc boyutlu gercek gozlemciler toplumsal olaylari irdeleyebilmelidir. Uyusturulmus tamamen uyusturulmus bir nesil var karsimizda

Duzlemlestirme etkisine maruz kalmis gozlemciden sozediyoruz cunku donen dunya ve yuvarlak dunya ve kucuk prensin dunyasi tanitlandigindan beri uyutma etkinligi artarak surmektedir .surmek zorundadir cunku kati kontrolun yasayabilmesi icin turlu duzenekler insa ediliyor

Cocugunu seven bir anne yada baba cocuga karbonhidrat meyve fruktozu ve seker ve yeni nesil abur cuburlarla birlikte tv ve diger sanal konfigurasyon pompalarken acaba ne yaptigini ve ne yarattigini biliyor mu???

Bir insanin kendini savunacak kadar saldirganligi olmalidir. Bugun piyasa da sevgi diye sunulan tutulan pazarlanan ve dayatilan eylemsizlik resmi afyondur..

bugun piyasada pazarlanan sevgi ve bilinen anlamiyla sevgi anlayışı resmi afyondur.

Insan yirticidir da yirticidan da almistir. Avci nasil avini avlarken aslinda dogayla savasmiyorsa ve bir tehdit ve tehlikeye karsi yikim gudusuyle geri korunmuyorsa
Asil eylemsiz sevgi yikicidir. Guc kontrolsuzlugu dengesizligi gucunu bilmeme ve etkin kullanmama ve gucten yana korelmedir.

Insan uysalligin dengesini daha guclu bir yikicilikta ve savunganlikta aramali..

Bir cocuk bagira bagira anne babaya hakkini geri soylemelidir. Anne baba bagiriyorsa cocukta bagiracak..

Sevgi eylemsizlik degildir
Sevgi itaat degildir
Sevgi hos duygular toplami degildir. Bu olsa olsa yumusak karinliliktir.
Sevgi yumusak karinlilik hos duygululuk degildir
Gercek sevgi dirençlidir ve eylemcidir..

İtaat cocuklari ve uysal cocuklar bunu kim istiyor?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 07:17 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 07:13 ----------

Tv sevgi ya da din gibi afyonlar...

---------- Mesajlar Birleştirildi at 07:24 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 07:17 ----------

Arkadaşım çocuğuna agaç izlet. Gerçek izlemeli dış dünya var. Bir doğa kavgası izlet. Orman izlet tv degil..

Çocuk fiziksel etkinliğini sonuna kadar kullanmali gücünü ve yapıcılığını yıkıcılığını denemeli ve keşfetmelidir.

Çocuğun gerçek bir toprak ve çubukla oynamasını sağla arkadaşım. Hayatı boyunca ağlamasını ve koşullara veryansın etmesini istemiyosan doğaya sal ve bırak başetsin. Özgür koşsun..

sanalmanik' Alıntı:

Bir insanin kendini savunacak kadar saldirganligi olmalidir. Bugun piyasa da sevgi diye sunulan tutulan pazarlanan ve dayatilan eylemsizlik resmi afyondur..

bugun piyasada pazarlanan sevgi ve bilinen anlamiyla sevgi anlayışı resmi afyondur.

Insan yirticidir da yirticidan da almistir. Avci nasil avini avlarken aslinda dogayla savasmiyorsa ve bir tehdit ve tehlikeye karsi yikim gudusuyle geri korunmuyorsa
Asil eylemsiz sevgi yikicidir. Guc kontrolsuzlugu dengesizligi gucunu bilmeme ve etkin kullanmama ve gucten yana korelmedir.

Insan uysalligin dengesini daha guclu bir yikicilikta ve savunganlikta aramali..

Bir cocuk bagira bagira anne babaya hakkini geri soylemelidir. Anne baba bagiriyorsa cocukta bagiracak..

Sevgi eylemsizlik degildir
Sevgi itaat degildir
Sevgi hos duygular toplami degildir. Bu olsa olsa yumusak karinliliktir.
Sevgi yumusak karinlilik hos duygululuk degildir
Gercek sevgi dirençlidir ve eylemcidir..

İtaat cocuklari ve uysal cocuklar bunu kim istiyor?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 07:17 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 07:13 ----------

Tv sevgi ya da din gibi afyonlar...

---------- Mesajlar Birleştirildi at 07:24 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 07:17 ----------

Arkadaşım çocuğuna agaç izlet. Gerçek izlemeli dış dünya var. Bir doğa kavgası izlet. Orman izlet tv degil..

Çocuk fiziksel etkinliğini sonuna kadar kullanmali gücünü ve yapıcılığını yıkıcılığını denemeli ve keşfetmelidir.

Çocuğun gerçek bir toprak ve çubukla oynamasını sağla arkadaşım. Hayatı boyunca ağlamasını ve koşullara veryansın etmesini istemiyosan doğaya sal ve bırak başetsin. Özgür koşsun..

Genişletmek için tıkla ...

Varol aşık.

Sevginin yapıcı olduğu ile büyüdük,yetiştik.Sevgi yıkıcıdır.Çünkü insan yıkıcıdır.

Hiçbir insan yapmak istediği için sevilmez.Yıkmak istemediği için sevilir.

Çünkü yıkmayan insan yıkılmıştır.

İnsan bardağın dibindeki bir damla suyu da yere dökmüştür.




Çocuk kafasını tok diye taşa vurup kafasını yarmalıdır.Taşın(doğanın) yıkıcılığını anlayıp temelinin yıkmaktan geldiğini öğrenmelidir.

Çocukları bebelikten belli okullarda,panellerde ileride rahat etmesi adına yapmaya teşvik ediyoruz.Çocuk yıkamıyor zihnindekileri ve biz yıkamadıklarının üstüne bir de yap diyoruz.

Sonra da ergenlikte doğasını keşfedilmek için beşeri aşka yöneliyor.Hayatını çıkmaza sürüklüyor.

Matematik egitimi keainlikte resmi iskencedir. Terbiye metodudur. Mobbingdir ve sistemi tacizidir.
Matematik kamci olarak kullaniliyor. Bilgisiz bilgilestirme algisiz algilastirma
Bugun yargi tacizi uretiliyorsa buralarda bilinmeden burlara iyi bakin ve kacirmayin gozlemleyin..

Sayisal matematik ogretimi siyasal taciz...Seckinler olusturulmasina aracilik ediyor. Araci kiliniyor. Sozde duzlemsel ve ikiboyutlu yetenekleri ve kavramalari yuksek cocuklar sivriltiliyor. Digerleri taciz.ediliyor asagi zorlaniyor darlastirmaya tutuluyor..
ve duzlemsel matematik ogretimi ve uygulamasi ileri cocuklar icin sistem zorlastirmasi ve asagilamasi ve indirgenmesi tuzagi yada belirleme mobbing her turlu baskiyi icerir. Darlastirma baskiya maruz kalma
sistemli darlatma
Acik matematigi ve acik zihni koreltme bulandirma sinirlama sistematizesi ve itaatlestirme uygarlastirma

Sayilar.matematik degildir cocuk alani kavramiyor

Birin yarisida yarim butunun yarisida yarim bu resmi tinsel taciZ. Isyan edin..

---------- Mesajlar Birleştirildi at 09:22 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 09:04 ----------

Matematik iskencesi ki matematik ogretimi sanilan sey bu çin işkencesinden beterdir .bunu durdurun..

3B zihinlere özellikle kontrollü baski ve sindirme araci. Sistemlestirilmis sindirme araci

Sadece matematik ogretimiyle bile kurulabilen baski itaat ve kontrol cemberi

Evde sistematik iskence.sen degersizsin.sen akilsizsin.sen bilmiyorsun.sen algilamiyorsun...

Is gorur cocuklar coktan travmatize olmuslar ve edilmisler

Sadece cocuguna matematik ogrettigini sanarak sistemli sistemli otoriteye maruz birakilan cocuklar

---------- Mesajlar Birleştirildi at 13:07 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 09:22 ----------

Ifadelerim biraz daginik ve duzenlenmeli ancak ev odevi okul sistemi egitim odev sistemi cocuklarin gercekten geciyor ve gercekten ezerek geciyor ve bu bir buldozerden farksiz

Ikiboyutlu ve ucboyutlu algi farkini ve kavramlarini sunmam zor ancak örn. Kasyopyaya gore insan turunun yarisi doga gecisli ara tür ve ara form. Diger yarisi daha ozgun bir bilinclilik tasiyor. Doğagan olanlar daha ikiboyutlu gerçek ve algi taşıyor
Bunu da gectim bu kavramlari paylasmiyoruz ancak egitim ogretim sistemi gercekten berbat...
Kapitalizme ya da endustriyel sanayiye tam hizmet...ve tam hizmetli kole yetistirimi ve egitimiyle ilgilenmektedir egitim sistemi denilen sey olgu..

aklima baska bi sey geliverdi. bir belgeselde eski Anadolu uygarliklarindan birinin alan hesabina iliskin bir sey izlemistim ve bu tarihin ilk iki bilinmeyenli denklem uygulamasi olarak yorumlanmisti.
Ve ornegin dikdortgen bir alan hesaplanirken bir kare olabilen bolumu hesaplanip kalan alan tekrar karelere bolunuyor ve oraya bir kare yerlestirliyordu saniyorum
Yada tersi
butun dikdortgen alan eklemlerle butun bir kareye donusturulup kareden dikdortgen farki olan bos alan olculuyordu saniyorum

bu dunyada anlatilan matematikle ya da basli basina ogretmemeyle ve egitim sistemi denilen olgusuzlukla gercekten isimiz var-olmali...

Eger yonetimler duzeltiyorsa bu isleri ki zor bu durumda insan kaynasmasi ve gelisimi adina yukarda dedigim organik ara gecisleme varlikliligi ve ozgun insan dogal varlikliligi farklari biraz aydinlanmali ve gercek ayirdi olmali ki bu olgularin cozumlenmesi icin .. Insan kime bilgi yaptiracagini kimden yardim alacagi kendi ust turune bilmiyor henuz..ve bir tanriya direkt hizalanirken buyuk kaymalar kayiplar yasanmis...

Sanirim -dogada- bir devir teslim var bunu aciklamak zor olacak ancak hissediliyor artik...

"dürüstlük" "objektivite"yle kaynaşırsa iyi arkadaş
dürüstlük objektive arkadaşla kaynaşırsa iyi bir arkadaş
dürüstlük objektivite arkadaşla kaynaşırsa iyi bir -ikili- arkadaş
dürüstlük objektivite arkadaşla kaynaşırsa iyi bir üçlü arkadaşlık -kişinin kendi için/dostluk

dürüstlük tek başına yalın bir arkadaşlık ya da yolda kalmış bir arkadaşlık ama diğer arkadaşlıkları getiren/taşıyan bir arkadaşlık

dürüstlük arkadaşlarını kendi yardımına çağıracaktır ve dürüstlüğün arkadaşlarıyla da arkadaş olmak iyi bir yol arkadaş

objektif dürüstlük çok karmaşalı bir yol arkadaş

daha önce bi şeyler gördüğümü sanıyordum ya da sanırdım şimdi ise bi şeyler görmek üzre gibi hissederken bu görü (öncesi) bayaa başka bi şey; başka bi çığlışım;

--her şey bana bakıyor gibi;
fışkırıyor fışkırtı;

bu hiç bi şeye benzemiyor!

--

sevgi var-_-

bu daha öncekilere benzemiyor,

tanıtlayan bir sevgi; bulundurma;
tanıtlanmak gibi bir sevgi ve tanıtlanmak gibi bir durum ve tanıtlanmak sevgisi gibi bir sevgi;

--
görülmek gibi bir ayırt;
ayırdının görülmesi; işlevsel;

daha ço kgeri bakılmak gibi;

tanrıdan kesin kurtulun
tanrıdan kesin olarak kurtulun ve tanrıdan kesin olarak kurtulun

bir sevgi deneyimlemek istiyorsaız eğer ve sevgi diye bi şeyin varlığına ikna olmak istiyosanız

varlıkdaş= tanrı ya da varlıkdaş aramak -varlıkdaş görüşmek, görmekteki büyük sevgideşlik;
tüm her valrıktaş bir tanrı yada bir "kim"/bir kimse (varlıktaş=) bakışındaki buluşundaki büyük sevgi/sevinç; ön-izlemi hiç bi şeye benzemiyor.. daha önceki hiç bi şeye;

geri bakılan varlıkdaş ve varlıkdaştan aranan cevap;

(( yol__cu yol__unda gerek; ))

yaşayamıyoruz ne yapıyorsunuz ? sizler

dışarıyı bakışlamanın ve çoğu olaya/olaylara bakışmanın-bakışlamanın ve incelemenin artık nerdeyse hiç bir tadı ve rüyadan farkı yok, kalmadı.
hiç bir gerçekliği yok... olgunun...
gerçekle bir bağım kalmadı sanmıyorum;
Tuhaf bir şeklide grafiksel bir dış meydana; olaya-olguya ve tutarsız dış materyale ve görgüle tutarsız durumlara bakınıyorum. biraz acınık var-bazen geçiyor. biraz zorlanık var bazen karşı direniyor-tüm bunlar ney? ne oluyor? bende olan? bizde olan -bu bütün

Yer zaman mekan hisleri kayıp.. dahası olgu ve kendi hisleri de...
dışarının bi katılığı var ama olmak tuhafı bu durum seğirtili
zaman mekan bana kayıplık/boşluk rüyalık ve ne yapacağını bilememe ya da eskisi gibi olmayı sürmeden başka bi şey ifade etmiyor
para mara kazanmak istemiyorum
şimdi burda olmak istemiyorum
şimdi bu durudma olmak

hiç bi şey ifade etmiyor. kendimlikte .
ne olacağını bilmiyorum.
şimdi eve gitsem orda da varım
; burda işte olmak istemiyorum -bura şimdi zaman yok-zaman nerdeyse tamamen sıyrıldı ve olmak kafa karşıklığı sadece;

zamandan zamana
ve zamandaki ben kafa karşıklığı
- başka yerdeki tuhaf ben kafa karışıklığı-
iki durumu ve iki ayrı zaman benini birleştiremiyorum-eşleştiremiyorum kendi ile-durum ile
yazanı bile

ben burdayım o ben değil ve olmayacak sanki;
zamanda askı kayıpylar var gibi
bütün bilinç bileşik bütün olmalı gibi -zaman kaybı ya da yer kaybı kişi kaybı hissi bunlar uyumsuz

an sıkıcı her şey ve kaçmak gitmek ama nere ve nasıla kaçılır? nasıl?

bu kadar gerçek yitimini, zaman mekan yitimini ben ne yapacağım; ey ahali; kaos bu isyan size.....
nerde taşıyacağım; nerde nasıl yaşayacağım;

kendimi varedemiyorum burda ve orda nerdeyse ; sürekli yaza düşünmek çalkantısı bu güzel sadece
ve yazmak bi ölçüde güze seğirtiyor zaman atlatıyor oysa diğeri tuhaf ve felaket
diğer türlü olamıyorum artık;
bi iş yapmak felan;

böyle olduramıyorum kendimi/- hükümsüz ve yitimsizim- sözedilir-ben ne yapmalıyım?

ve tanrısı olmayan bizler sizlerden yardım isteyemeyeceksek.. ya da sözetmeyceksek -söylemeyecek
kamu ya da bilim ahlakınız mı var- ? kuramınız mı var-yordam kuracak yardım edecek sözedeceğiniz mi vaR? nasıl toplumsunuz -kime sözedeceğim...

kendimin hiç bi şeyi değilim ben-size atıyorum kendimi-kendimliği şimdi...

ve yardım yordam deyiş.. ne olur bu durum şimdi kimiz? kimsiniz? neyiz? neysiniz? nasıl yaşıyorsunuz?
öncelikle nasıl yaşanıyor
nasıl sürdürüyorsunuz günü ve anı ve nasıl becerebiliyorsunuz bunu burda
her şey yitip duruyor ve her şey itip duruyor sizi-bizi;

kendimin sorumlusu felan değilim ben attım gitti- attım kaldırdım kendimi size devrettim hali
gerçeğin içine/içinde yıkıldım kaldım;

yükümsüzüm; yokumsuzum ne haltsam oyum-yaşayamıyoruz
olamıyoruz var-

hiç bir şeye ait her şey ya da tam tersi -eşyayım cismim ne haltsam oyum;
böyle varolmak -anlamsız- istemiyorum şimdi?
işler yolunda gitmelidir

bu gerçeği ne yapacaksınız?
olalım mı? olmayalım mı ya da

ya defolup gidelim artık
zarttırı ve nahı çekip gidelim ;ölüm kıyasına elim aklım düşüncem vurmaz hiç-diğeri zor;

yaşayamıyoruz ne yapıyorsunuz ? sizler

------

; herhangibişeyleşme ;

ya da o-laşma, bu-laşma ve şu-laşma ya da şundan bundanlaşma eylemlerinin hiçbirininin ya da hepsinin berbat hissettirdiği yerdeyim...
özgürleşme her türden özgürleşim ve özgürleşme .... başka bir ..laşma yok
bu nasıl olur?

; sesetme ;

gerçeğim seğiriyor ve mekan zaman olgu bana ;benlik durumum -bendurum yetmiyor -olgu ile uyumsuz ve ölüm alamıyorum bu açık; sözedildi-
gerçek artımı/değişimi/başklaşımı ve uyumlu gerçek-bilimi- yardımı isteniyor;

--------

"istemediğim bi olgunun içinde ve istemediğim bi durumun/anın zamanın yerin ve vardurumun içinde asılı kalmak -olmak- an'ı net olarak istemiyorum artık- arkadaş
ölümde istemiyorum kalımda ama bilmiyorum...
ben istemiyorsam olmamalı; yaşatmak için kendini yaşatılan nedir? neyle ilgilenmek istriyorsam onlar ; bunu durduramıyorum

biri bana ölümü tanımlamalı
ölüm hakkında büyük yardım istiyorum tanımlanmalı ölüm nedir? ölüm hakkı nedir? ölüm nedir? karma-karmaşık varsa uyum nedir? denge nedir? kim kimdir? bırakıp gitmek nedir? gitmemek nedir?
öle öle zorla bi yatakta ölemem
bilinmeyen endir? barış nedir? barışlı ölmek doğum nedir?
gerçekten nedir ve nasıl sağlanır ve nasıl barışla ölürüm ya da yokolurum kendimden ve varkalırım yine de
ya da ölmemiş histe bir istemde nasıl ölünür ve dünay terkedilir başka dünay var mıdır? konak var mıdır? ziyaretçi alır mı?
beni başka dünya alır mı kendine.. ölmeden gitmek istiyorum arkadaş ve belki geri gelmek-tüm bunları istiyorum

ve içbarışı sağlamak hakkında uyum istemi

bir durumda olmak istemiyorumsam, ev, iş, okul ve herhangi olmam istenilen durum katlanmasına maruz kalmamak hissi
ve başkası farketmez dışarda alan açamıyorsam bu kapanakısılmalar zinciri beni yordu arkadaş

; ve bırakıp gitmek isterdim oysa onu isteye getiremiyorum çünkü dış koşullar, para örgüsü karmaşası ölümün tanımsızlığı ve anlamsızlığı birlikte bana rahat vermeyecekler
hayat içidne pesetsen onu değil bunu yapsan bir yol bir çaba
-diğerleri baskısı ve çoktan örülmüş koşullar ve engeller ve zorluklar ağları yokoluşa /ezginliğe boğar; aşağı ezer ve diğer hayat örgüleri var ;
ezginlik istemiyorum arkadaş;
çıkıp gittiğin yerler sorumluluk yerleri -ağları özgürlük değil

hem ben gitsem kim kalır? sen kalırsın-sen gitmedin
ben nere gittim o halde;

her şey ve tüm diğer yükler sorumluluklar ve daha fazla zorluk arkandan gelir-geliyor
insan bi şeyi istemiyorsa katlanmamalı

tüm varoluştan bura için zaman durum yer mekan enerji özgürlüğü...daha fazla olmalı.
istemiyorum arkadaş.. ölümle ölmekte burda böyle kalmakta/olmakta-ney çözer bunu;

beni içinizde ister miydiniz? kim önem verir ve kim yaşatır? ben neyim? kime ait ve kim dair neye-size?
ne olur bende-hiçci

sizden çalamam-çalab alıp duramam

---
arkadaşım biri bana söylesin ki , ben bu dünyada bu cumartesi çalışılmasını istemiyorsam ben ne yapmalıyım
herkesi yıkıp geçesim var-toslaya toslaya
haftayı sekiz gün yapalım
size yetmeyen nedir?
para mı mal mı mülk mü?

umud alıp gitmeden gitmessem nere gideceğim ben-bir değişim çakacağım öyle gideceğim enerjim dirayeteim istencim varsa içime huzur çakacağım öyle gideceğim
dağı taşı esriyip gideceğim nedir ? yani
çalaba çalmış;

bu kadar saçmasapan şeyi nasıl yaşatıyorsunuz siz ve katlanı katlanı gider

,ya da ben yedi günün içine bir-iki ek gün yarmak istiyorsam ve (sokup gözünüze göstermek istiyosam aha bunlar ek yarıldı ek süre) sokmak istiyorsam ya da birilerini kafasını patlamak istiyorsam ne yapmalıyım
herkese cinnet olasım gelir-dışardaki tantana
tüm bu şeyleri durdurmak
çıkıp dışarı isyan mı?
,
zora çalacağım arkadaş bir yolunu bulacağım ben öyle pesetmedim; dünya hükümranlığı sanılan geçicidir;

---

Olum nedir arkadasim yetkin bilgi istiyorum?
Bi de kalp huzuru nedir yetkin bilgi istiyorum
Bi de su cumartesiyi calip yerine bir bosluk koymak valla o konuda bilgi istiyorum harbiden istiyorum; Bu cumartesiyi çalmanın yolu yok mu tarihten boş gün
Valla cumaryesiyi oyle bir hale getireyim ki kimse calisamasin
Cumartesi sabahlari bosluktan ruzgarlar dovsun insanlari _ pazarı zaten karıştırma pazar adını kirletenin zaten nesli kurusun; pazarsız dünyada can bulsun*-
Zamanin icine zaman yarip ekleyesim geliyor
Gunese desem yavas doner mi arkadas dunya lafimi dinler mi benim

Yavasla lan dunya arkadas desem az uzat gunleri bize haftaya koy...
Calmasinlar bizden calinmayacak gun yap desem arkadas

kimin gücü kudreti var ben istedim-dışarda yönetici dövemem dünya liderlerine çıkamam ;patron denilen arkadaşlara burdan lanet efkar okuyamam değil mi?
kimin elinde bu?
beni kimse dinlemez anlamaz arkadaş o halde bi gücüm olmalı benim değil mi? sefaletin gücü mü? e onlar istiyor mu? onlar ne istediklerini biliyor mu?


---

Ol deyince olduramayan ben bu olmayanlardan biktim,, yani ölüş tanimlansa belki ona siginacagim.
Bir kacis gidis ve vazgecis olmadan seyreden ölüş ve tanımlanmayan anlama ile ölme isteği ya da ölümsüzlük içindeyim-bakım bu
olan seylerden degistirme istiyorum arkadas..
Gün ve yer degistirmesi.
Bu dünyada konakligi ölümlü mü bilmem ölümsüz ve bilimli konaklamak
ölümü ölümsüz olsun bari...
--

Göğlere isyan olsam dikilsem dikilir miyim arkadas
Bir cumartesi ben herkesi bir toplasam bir icim onlarla bir gorusse... biraksak isi gucu de arkadas dagda kirda bayirda bi soylessek arkadas
ha dinlerler mi beni-durdurun desem

...larim boyle cumartesiye, boyle dunyaya ,gune.... neyini yasayacam bunun

----
Cumartesiyi özgür ilan edelim sekiz kaplan canımı alsın.ahali de beni izlesin kaplanlar yerken...

ol diyince olduramayan ben bu cumartesi işi için bi oldurma kudreti istiyorum onu biliyorum -bana kudret verin bağışlayın bu cumartesi için...
cumartesi bitirme fonu hisse kudretine bağışlandı.cumartesiyi yere serecek olana bağışlandı...

ölüm hakkında varlık teslimi -bırakımı ve varoluş bırakımı beden bırakımı terkedimi vb. ne halt varsa onun hakkında gerçekliğin neliği dinamiği ve istediğine katlanmama hakkında yetkin biliş bilgi istiyoruz
saygılar sunulur? istiyoruz ...böyle yaşamak böyle yaşama yaşamak istemiyoruz

-----------

öyle bir bağırsam öyle bir bağırsam /öyle bir çağırsam/çağrışsam/ ki çocuklar
!
öyle bir bağırsam

öyle bir sesim olsa ki öyle bir ses ;kulakları kulak olmaktan çıkaran bir sesle;
öyle bir bağırsam çağrışsam ki!
duyulmaya duyuşmaya etmedik, sağıra tutana sağır edici , duymayana ağır edici bir sesle ve öyle öte bir sesle; yıkmadık;; kulaklarının damarlarını ırgatmadık/çınlatmadık-titretmedik kulak bırakmasa desem öyle seste söylesem/bağrışsam
da duysa dediklerimi;
bağrış çağrışımı;

göğsümden fışkırmalı ses -itinç atar gibi; göğsüme sorun bastırğında

müzik dinlemek, müzik olmak, göğde ses olmak! ses vermek ses vermek ses vermek başka istencim yoktur;
ses duymak ses duymak istençli coşkun ses müzikleşmiş armonileş gerçek sesler
şimdilik;

sesin/hissin duyuluşunda ve hissedilişince ve coşkuncunda ve canlanışında olan anın süreğinde kalım başka istencim yoktur!

eğer bi şeye dönüşmek isteseydim bi ses makinesine ya da daha büyük/canlı bir duyuşa da dönüşmek isterdim;
borazan gibi öten ötebilen bi şey ;boyundan çok ses çıkarabilen bir organizma

---------- Mesajlar Birleştirildi at 12:30 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 12:19 ----------

ses kulaklarıma girdiğinde olan şey
uygun ses dizinleriyle olan şey -olduğum yerde özgür ses'e dönüşmek nerdeyse! bir istencim
bir ses dalgası kadar ses bazen beden olarak nerdeyse gerçekliğin katılığının ve hiç bir istenmeyenin zarar vermediği bi şey ve söylememe karışmayan duruş havada şimşek çakışları gibi; sesler çakmak sesler çakmak dünyayı sesle boğmak;

beni bir hayalete dönüştürün;

---------- Mesajlar Birleştirildi at 12:33 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 12:30 ----------

boşluğa ses olup çakmak istiyorum;

anlattığım ses hislerimin duyumsanmasının sürmesi ve bu gerçeğin anın süreğen sürmesi burda ya da değil ama anlattığım duyuncun süreğen sürümü

---------- Mesajlar Birleştirildi at 12:39 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 12:33 ----------

göğsümde sırtımda bu zorluk nedir arkadaşım istemiyorum tanımlayamıyorum tanımlayamadığım bi şeyi üstümde ya da içimde benden çevremde ya da benimde bu anlamda tanımsız bilimsiz istemiyorum

---------- Mesajlar Birleştirildi at 12:41 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 12:39 ----------

çevremde içimde eneri his itip atıp patlatıp zoralyı direni sürekli duruyorum şimdi bu olan nedir? bi tür delilik mi? ya da neyse tamam
kimse bilmez? kimse bilmez?

"omuzdan geçmiş genetik-rüzgar bizi götürecek oraya "

omuz kesen iç kesen bu durumlar nedir? bunların tanımları ya da giderimleri iyiliği kötülüğü durumu gideri nedir?

---------- Mesajlar Birleştirildi at 12:45 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 12:41 ----------

bu fiziksel alet denen şeyi ve varsa ruh bilinç kimlilik bağıntı bağlantı denilen şeyi daha yüksek bir bilim ve ilgi çözümlemeli -bu nasıl hayat

dışarda yadsısı yansısı yok? içimdeki bu şeyler
savaşsı ve itişsi anlamsızlıklar ve sürekli omuz üzeri göğüs içi itilimli dirençle ve baskıyla duygu ya da enerji karşılıkkları atmalı ve boşluğa ya da ordaki dirence direnç savurmalı duygusal hislemlerin gerçekte karşılığı yok arkadaş ..bu fiziksel değil... ve bu hislerle yaşam anlamını ben bir makinemiyim arkadaş bu nedir? biri bi şey daha yordamlı bir yardım etmeli

arkadaşım nerdeyse tamamen zihinsellşemiş ya da enerjileşmiş tuhaf bir gerçek
fiziksel hisler öyle fiziksel değil alan içinde hissediliyor ve alan çevrede genişsel- yeri bulunmayan ağrı gibi; sırtta sürekli yapışık omuzda/göğüste sürekli çekişme;

kulak çevresi ağrasal hisler -sırt arkası garip hisler; sürekli içinde bağıran bi şey; sürekli bağırarak göğüs çevresinde enerji itme bağırma ay da bağırmalı direnmeli karşılıklı his
-iç bağırmalar ; oluşan enerji durumlara sesle karşılık verme gibi;

bozuk bir makine gibi hissediyoruz;

ve fazlası anlatılmayan....

----------

sanalmanik' Alıntı:

arkadaşım nerdeyse tamamen zihinsellşemiş ya da enerjileşmiş tuhaf bir gerçek ..

Genişletmek için tıkla ...

gözün gördüğü fiziksellik aynı olabilir ama -diger- (zihinsel -bilişsel ve oluşsal-hissedilmsel duyumsal vb. anlamda) zıvana...gercek
yetkin hic bir ilgi yok- yalnızız
bir gerçek bilimi yordamı mı var dışarda ya da insan yardımı iyiliği felan

---

üzerimdeki ısılar fiziksel ısınma , ısının çevresel dağılışı ,yayımı ve ağrı yapısının tuhaf yapışıklığı ve değişkenliği -uzaklığı-derinliği , ağrı ve ısının sırttan dışa kafandan dışa yayılması
kulak arkama yayılan boşluktaki ısı ve diğer genişleme hisleri alan hissi

-isterseniz bilim felsefe bize bi şeyler söylüyo diye birbirimizi avutalım

bende olanı az çok görüyorum; dışardan tıp kurumlarının buna çözümleri anlamları da olmadığını hekimlik denen olgunun/bilim denen sanılsalın bunu -gerçekte anlamayacağını tanımlayamayacağını
dışarda bir kamusaldan, resmi yapıdan açık yardım yordam bilgi almayacağımı ve yardım göremeyeceğimi bu konuda farketmiyor muyum?

-tanıklığım var; kendi bilimim var az çok; bilgi mvar;
tanıkım
olaylara
günden günden dünyaya
dünya olan biten safsataya ve tüm aracılığa ve anlamasızlığa ve anlamsızlığa
bilmeyen bilime ve tıp olmayan tıppa

durumum hiç bir kimyasal iyileştirme gerektirmiyor; sanmıyorum
kimyasal bedene ait hiç bir his yok-çok azı orda;
bunun farkındayım ben;

ruh var yok ne var ne yok onu bilmem var demekse ne onu da bilmem. yok demekse ne onu da hiç bilmem. neler oluyor onuda bu nasıl tarif fiziksellik onu da
ala nney bilmem-mesafe ney-neyiz nasılız göründüğü gibi miyiz? bir tumak mıyız bilmem hiç bi şey ..onu yaşıyorum neyi yaşıyorsam onu yaşıyorum

ama bir sorunlar var onu biliyorum
bazen bir açıklamalar gerektirir onu biliyorum
var yok bilimi bilmem
var yok bilmem ben açılması açıklanması gereken durumlar fenomenler ve olgular var ve gerçekten açılımsız hayat-

sekiz bin kat hızla bağırmak istiyorum!
yakan ve yıkan bir sesle bağrışmak ve göğüs göğüs göğsümden dert atan bir söylemeyle bağrışa yakmak ses ısısı ve ısı sesiyle ses çığlıştırmak istiyorum;

kamusal özgürlük -özgürleştirme istiyorum; siz benim toplumum musunuz? insanım ve türüm ya da neyimseniz göğüslerinze yüreklerinize söylem çarpsın ve istem; ve benden selam;
dışarda hiç bir şeyi olmak-sahip olma kalmak satmak öyle değil böyle para kazanmak felan istemiyorum bi dağ başında ovada belki yatmak
hiç bir alan özgürlüğü durum özgürlüğü yok
ruhum rahat arıyor
eşe anne babaya söylenmez-kaçılmaz bunlarla eşe dostada daha fazla boğar
böyle toplumunuz
hastaneler ve ilaçlarınız

kamusal özgürlük istiyorum; tüm insan türü 8 milyar mı tek tek konuşsaydım eğer?_
çıkıp köyüme ya da bir köye gideceğim örneği neden iş yaşam bıraktığım ruhum rahat verilerek sorgulanmadan yaşam arkadaş;
ne olduğumun olacağımın hesabını vermeden bir ailenin sorumlusu ya da bir işin durumun ezincin ve kaygının tarafı olmadan kimlik
toplumsal özgürlük tanımı;

yaşam hakkına saygınız var mış -yargınız her gün öldürüyor -enerji sömürüleriniz ve durum sömürüleriniz yaşatmıyor ki!

arkadaşım kamusal özgür alan gerçeği yok;gerçek çıkımı yok-kamusal toplumsal beka kurum yok; ölüm ney belli değil-hastalık ney belli değil; yaşam ney belli değil
toplumsal dayanışma anlam yok-merkez yok;bilinçli çaba dostluk yok
ha bende de yoktur belki gerçek bu

her sonuçta gerçeği öyle yerli yerinde bırakıp dışına ölüme çıkar gibi tüm hayat dizgesinin ve sorumluluğunun dışına çıkmak istiyorum bazen -bunun adı delirmek sanırım...
onu göğse almalı o zaman daha büyük bir delirişten ve delirtişten;

----

Arkadasim gercegi bi tanri yapmadigina gore siz biz yapiyoruz bicimliyoruz
bu goruldu.
Altta ustte bagisikliklar vardir olsun.. ama sonuçta sekiz ortak paylaşımcının biçimlediği dünya
Ozgur hayat yargisiz hayat..
Sekiz milyar etkin insan herhangi bir bicimi verebilir ona yine de. Bu sacma paydaslik ney
Neyin bilimi kim kimin agasi pasasi
Sekiz milyar insan ortaklasa ortakligi oyle degil boyle bir toplum kurabilir..
Bu seyi yasamak savasmaya mi gebe.
yine sizinle ve

Devlet denilen kabuslami ugrascam yasam hakki istiyorum sizden bizden
Yonetici denen adamlarla mi

Sekiz milyar insan sekiz milyar tanri sekiz milyar hak sahibinden ortak bolusum yada ozerklik ya da ölüm/olum bilgisi ya da benzeri yardim talep ediyorum..baska gercek ortagim var mi benim..
Hepsinden tek tek bir bir
ortak ruhu bilinci ya da kendi saltlığı ile

Bir bilim bilgi yada savasla sizi yikmayami giriselim kamu kurumlrinizla mi ugrasalim kamu otoriteleriyle mi

Adim cakilsin olma durumum ozgurluk belirtiyor. Yasam iliskileriniz icinde ben kendime yeteri ozgurluk ve devinim acamadim yardim istiyorum. Bireysel tek tek..

Ozgur bir toplumsallik ya da yasam sinirlamayn ilke deneyimlemek istiyorum.
Bu sizinle ve toplum duzeninizle savasmak ya da bagimsiz kabuguna cekilmek yasam orgusunu yikmak turlu debelenme değil midir?

Sizin bu insanlar icin cozumunuz ney.yasa ya da ol

---

Yasamlarinizi ve yasam alanlariniz yikmaya gebeyse bu ona dair bir enerji ve istem uretecegim ve deneyecegim en azindan ve durust bir bicimde sozettim
Her gun kafamda toplumlarinizi bilisleri biz otorite ve duzenlerinizi yikiyorum ben
hepinizle ve her şeyle savaşıp duruyorum..

Arkadasim felsefe hakkinda yazacagim seyler evet tutarli degil
Zaman turetmesi an turetmesi .o an makul. Isime ne gelirse. Sistemli bir calisma bataliktir cunku sonu yok ucu yok dibi yok. Neyi yapacagim. Bi amacin edimi bu da sacmalik...ne getiri cikar saglayacak sacmalik..

Her turden ozgurlesme felsefedir ya da ya da turden ozgurlestirme o halde birincisi varsa ikincisine paralel

Arkadasim işte degilsen dunya inan cekilebiliyor ya da aktif aci duymuyorsan ya da baska celiskilerin yoksa. bunu der demez diğerlerinin çelşkileri izlenmimi eşlik eder.. Ya savasta olanlar ve digerleri onlara ragmen bireysel huzur takas edemiyorum...bu bir empati olmayabilir ve bu da boktan ego olabilir bencilce de ancak ne farkeder. Bana matematik emrediyor. matematikle7mantıkla bunu olctum ve bunu buldum.. ilgili buldum bunu ne farkeder...Basima buyruk tayin ettim mubaregi ve felsefe sanat bilim ve mantik halt yiyeni.onlar oyle demiyor.oyle buyurmuyor...

Benim matematigim der ki genele yayarak dusunmelisin, bireysel sorunlara bolemezsin...
Bunu yapinca sorun ve cikmaz sayisi karmasiklasiyor...

Daha buyuk turden buyuklugun ve birligin arayisindayim.... bi tur ortaklasmanin ve kamu faydanin -kamu hedefin..kamusal vicdan yonetimi ve kamusal cikar gibi bir ortaklik ya da bir grup vicdan ve amac erek birligi gibi yol
Yoksa kafayi yiyecegim
Ben neyi yasayacagim
-
Insana ilintilenmis bi insan direkt olarak yonetimi ele gecirmek yada yikmakla ilintilenebilir baska ne amac dogacak
-
Arkadasim zaman eszaman simdidir .....ben simdide olgu yaratamiyorsam o simdinin öyle şimdinin icine ederim..burdan boyle mi cikip gidecegim
-
Ölüm tuhaf olgu inanmiyorum bir sinirlama...
-
Insanlara ragmen yapamiyorsam insanlar ragmen yapmamali... bagimsizligin bir metodolojisi olmali ...inancin ve yaratimin ve olusturumun ve gercekligin anliyor musun? Bagimsizligi bolemezler herhangi sinirlamayi reddedin buna ölümde dahil .zaman da dahil iluzyonu reddedin.yapın ve kurtulun-kurtarın öyleyse...
--
Ben alip evreni tasyabilecegimi-zi dusunuyorum sen saka mi yapiyorsun
-
Bagimsiz metodolojistler ve yaratıcilariz
Digerlerine fazla takilmaktan bunu çözümelemdik ve araştırmadık sadece şimdilik...
mekan alan bizi sınırlayamaz gerçeklikte eğer öyle inanmıyorsak.
neler yapabileceğimzi ben bile bilmiyorum ama dünyayı ters yüz edebilir ve içini dışına çevirebiliriz-bu oldu mu? şimdi hemen bunu_evet...bir ortak mekanik olmalı başka çözümü dağılımı yok
-
Yarin sabah gokyuzune mavi bir gunes asamiyorsak ya da evreni ya da dunyayi hoplatamiyorsak henuz bunun yolunu bilmedigimiz ya da henüz ogrenmedigimiz ya da denemedigimiz ve ya da sadece yapmadigimiz icindir ...basitçe olguyu reddettiğimiz için...
-
güce inanıyorlar-güç olgusalı saçmalık-metodolojik;bilimsel-anlam-sal- ;kolay-sal
kolay olmayan her şey zordur bunlar kolayları;
diğerleri zor ...fiziksel güce inanıyor... güç bizi sınıyor;
-
Olgusal olarak bizler yaraticilariz. sonsuz yaraticilariz. baska tanim yok. herhangi bi sey bilmeye gerek yok
bi şey çökmedi-olmadı-varolması varolmayacak -....hep vardı var varolacak
-
Gercegi degistirme fiilinin kendisi sacmalik. gercegini yaratmakla basla dis dunyayla ilgilenme
kendi grubunu kur bilmiyorum hey potansiyel topla
/değişim ilüzyonu bölmez ...bunu anlamıyorum-şimdiyi anlamıyorum -şimdi her yerde her zaman ama bu nasıl

-
Evren yaratmak icin bir enerji gerekmiyor ve .. gücü iceren bir kavramda
-
dış dünyaya bi şey yapmaya/yaratma gerek yok çünkü dış dünya diye bi şey yok-sınırlı geçici bölünük bi ilüzyon parçası kendisi...
irade sınırlamaları sınırları değil oysa?

----
bir kişi diğerlerine mucize toplayamaz ve onların gözüne sokamaz-onlar güce inanıyor mu? kritik kütle istenci,

kritik kütle bir kişiden mi yapmak istiyor ya da bir kişiden yapılmışını görmek sanmak mı istiyor öyle olmayacak oysa?

kritik kütle doğuracaktır
olayı olguyu neyiyse onu-istiyorsa yapacaktır
doğma doğmalarını belirler,
gerçekliğin mekaniği bilmiyoruz sadece çözüyoruz
olgusal olgusal...

---

her yanından akan bir nehir sadece ;
bölünemez;dir;

gerçek diye bi şey yok arkadaşım bi sanrı yumağı ya da düş ,dış dünyada öyle...

düşyüzü-m ;;burası benim başka bir anlamımdı
böyle keliemeler, yukardaki gibi anlaltmalar doğmayacaktı buraya
bu durumda onlar ökseotları ve yaban otları mıdır?
tarlam yeşeriyor desenize ya da nadasa bıraktım onu

düşyüzü, anlam esininin sıcak ve kimseyi anlatmak istemediğim bir tuhaf hisse maruz bırakmayacağı bir yer olacaktı
düşyüzü kelebek kanatlarının picasoso ya da gogh ya da aslinda Dali tablolarında duracağı gibi zurafasal olmalıydı
kelimeler öyle asılmalıydı buraya;
her neyse düşyüzü- sabah sabah ben misin yine?

Görüyorum oyleyse körüm.

Gormek bir merdiven basamagi ya da gorecelik sadece bosluga insa edilen bir karmasa
Dokunak
Gorecelik tuhaf yaratik

Goreceligin nasil beslendigini gorebilirsiniz ve bu karman corman sacmasapan bir yok gibi bir sey

Görmek karanliğa ateş açmak ya da gormek bosluga hayal kurmak ya da gormek digerlerine masal anlatmak ve insa etmek ve gormek beklenmeyen bir turku ve digerlerinin ihtiyaci ve goreceligin -yol- beslencesi...
Biz gorurken sadece digerlerine gosteriyoruz

Karanliklar yuvarlanabilir
Devisim devismeyecek
Ayni sey ve hikaye ters donecektir

Kurmak var ve yapmak var ama bunlarin hepsi bosluk
ve bunu yapma kurma eylemini yaratma olarak Turkcelestiriyoruz
Her turden kurma becerisi ve oldusu

Bir tüpün icindeki Alaaddiniz
Karanliklar bizi oksayacak saniyorum bilmiyorum bu kadar tuhaflik ancak masallarda olurdu gercegin gercek hic bir tarafi yok

Deluzyonu ya da deporsonaliteyi ve depersonalizasyonu da ote asmis gercek cesitleri yedim
Dusuncelerin dunyasi orasi
Ne oldugunu bilmiyorum

Usumus bir sicaklik
Olani oraya buraya ve ote beri itmeye ve gitmeye gerek yok .ayni sey olacaktir bir digeri degil

Hic bir eyleme gerek yok zorunluluk bizi yonetiyor ve ozgurluk cesitleri zorunluluk deneyimi ya da sacma bir kesif
Ne yaparsak yapalim
Insanin yapabilecegi tek sey var .kacabilecegi tek gercek. Bir evren gercek kurup gidip orda yasamak
Nasil dunyada nefes almak icin ya da varolmak icin kosullar var .evler..evren ya da doga ve varlik bize bunu dayatiyor
Her sonucta kendi evrenini(ve gercegini evini insa eder gibi)i insa etmeli.
gercegini ya da varligini varolusunu kurmak

Olmanin olmasini ya da olmanin zorununu kavrayabildigimi sanmiyorum. Bu kafama oturmuyor
Olma demek nedir? Ne anlam tasir?

Tum bu varlik ayni seyi tekrar edip devindirip dondurup durucak
Materyalik materyalesserek var kapliyor ve gozlemci onu insa ediyor ya da gorrlerek var kaplatiyor ve kapliyor. Varin kapladigi alani ya da kavramin kendi goruyoruz ya da insa ediyoruz
Var bulmacasi ya da olma durumu ne tuhaf yaratik

Olma ya da gercekligin hicbir anlami olmayacagi gibi hicbir tarifide yok

Bir dayanaktan yoksun sey aciklanmiyor .bu kahrolasi ayni seyi yapip durucak
Tum gercek cesitleri anladigim ya da anlayacagim o ki bir tur hyper gozlemi besliyor ya da besleyecek

Gorecesiz varlousta -eger varsa- ne olacagini merak ediyorum kusku yok
Sadece kutle ve agirlik duyumsuyoruz
Burda simdi
Bir bagi olmali

Gercek kendini tekrar edip yaratan bir sacmalik
Olma bir kaba sigmiyor ve tarif almiyor...

Şimşeklerin çakması zaman alacaktır ancak şimşekler çaktığında bir anlığınıla da olsa karanlik hava aydınlanacaktır...

---
Korkular
Korku tuhaf bir yaratik. Beni korumayacaksa ne ise yarar.
Durust bir korku tasimaliyim. Eger tehlikedeysem beni uyar.
Bunun haricinde korku ne ise yarar. Ayak bagidir. Beni korumayan ve kollamayan bir korku.
Eger korku yanlis calisiyorsa ve korkum islevsizse ve o kendi agak bagi ise ve degisimsizligin ve tokezin ve ve ataletin bagiysa ya da beni yerimde tutan seyse ve sozdelere araci olmus ve kilinmissa tuzaklara bagsa

Zihinsel olarak korkusuzluk ve bir cesit vazgecmeyi donanmak ya da giyinmek oldukca islevseldir
Bu ornegin beden kaybetmekten korkmamak cekinmemek yasam kaybetmekten ya da herhangi turden kaybetme onsuz bunsuz kalma gibi korkular su durumu ya da bu yasami yasamamak gibi korkular statu yer durum konum kayiplari ve bu turden ataletler. basina kotu bi sey gelecegi gibi cekinmeler ve kotu bir sonucla ve olumsuz bir deneyim ve varlik konumuna ve durumuna ve zora kapana dusecegi inecegi gibi ataletimsiler bunlar hep bilgi sorunlari ancak asilirsa yol almak kolay...