Düşlüyorum -Düşyüzü- Kendimce

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Barışyüzü, umutyüzü, Umutyüzünden bi gökyüzü;

Gökyüzünden bi özgürlükyüzü,
Özgürlük yüzünden bi gökyüzü;

(Burada kendi yazımlarımdan/geçmiş yazımtılarımdan alımtılar sumuyorum

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Her an yeni ve yüksek bir umut doğsun,
Gökyüzüne çıkıp atlamak gibi olsun,
Düşmek hiç bitmeyecek gibi olsun
En heyecanlı anım ve anlarım tadında yükselen dalgalarla ilerlesin ve açsın hayat;
Umut gibi umut olsun,
umut tadında olsun an,
Neşe gibi neşe olsun,
Neşe tadı da olsun umutta,
Sevgi sen nereye saklandın çık artık sobe olsun?
Bulamadıysak artık bi şeyler olsun kazan çömlek felan patlasın,

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Niyet, Çekim;

Yeryüzünde deneyimlenmiş en neşeli, en umutlu, en değerli ve yazamadığım yüksek niyetlerce biçimlenmiş en öğretici bilge sevgi dolu en yüksek anlar rehberim olsum,
Işıkları yolum önünde yol olsun,
Amaçları amaçlarım önünde amaç olsun,

Elele gibi ve sevgi dolu olsun,

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Atama = Seçim;

Ben, kendimi hayallerim ve düşlerim olarak atadım yabancı,
Ben değilim onlarım dedim,
Yani kendime kimlik-benlik olarak (pozitif inanç) hayal ve düşlerimi atadım,
(kişilik ve benlik örüntümü hayaller ve nicelikler olarak atadım)
Sınama gelecekte yapılacak, (ben inanıyorum onlar olacağıma)
Kim neye inanıyorsa inanıyor ben buna inanıyorum,

Bi şeye dönüşsem o olmak istesem (isterdim,)
Matematik, olmak isterdim;
Müzik olmak isterdim;
Mizah olmak isterdim;
Kendime Tanrı atasam bunları atardım,

"ictenlik" · 17 Ara 2013

İstek;

ben tüm sorularıma anlamlı ve bilir şekilde ama tıpkı düşündüğüm gibi, düşündüğüm ne içeriyorsa; gerçek yanıtlar almak istiyorum gibi; zihnim matematik aksın istiyorum;

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Tanrı Üzerine Düşünceler, Denemeler;

Soyutlar zihindeki işlevsellerdir diye düşündü, Çürümüş, kokuşmuş, dökülmüş kullanılmayan bi yapı buldu orada, Bununla nasıl oynayabilirim dedi çocuk; Onun işlevselliğini ölçtü ve denedi, Bu kavram çok uzundu, çok esnekti, Diğer kavramlarla kıyasladı onu,((Oyun.sesleri)

Kimse nin düşleri ve hayalleri birbirine benzemediği gibi kimsenin Tanrısı da diğerinkine benzemez,
Kimse kimseye düşlerini ve hayallerini veremediği gibi kimsede kimseye Tanrısını veremez, Kimsenin kabusları başkalarını boğmayacağı gibi kimsenin Tanrısı diğerini yakamaz,
Sizi kendi Tanrılarınız yakar ve yargılar,
İnançlarınız ve düşüncelerinizsiniz siz;

Tanrı düşüncesi, kendi içinde özgülük taşıyan (kişiye özgülük, kişiye özel biçim taşıyan) işlevsel bi soyuttur;

Tanrılık kusursuzluk süzgeci ya da klasörü gibi bi şeydi ve insanlar onu kaldırıp attı, başka yaptı, başkası yaptı, insanlaştırdı, şeyleştirdi, herşeyleştirdi,
En yüce damıtılmışlar, Tavanlar, vurulan en yüksek düşünce demetleri Tanrılıktı belki İnançlar büküldü, üzüldü, kırgın düş oldu; Kişinin Tanrısı, yoğuşturduğu düşünce ve akıl bileşimlerinin en yoğunu-derini, gelişkini, tavanları üst sınırları ve çeperlidir belki kimbilir, Tanrı imgesi bir en yaratabilirse, onun gibi bi şeyse, sözde inanç atılsa bile o orada durur olmalı,
Kişi kendi algısından büyüklük imgeleyemez, Bu biçimi algısında oluşturamaz, Bi kusursuz düşünce bile onu geliştirebildiği algılayabildiği en yüksek kusursuzluk içinde yapar, Yani imgeleyebileceğiniz en yüksek düşünce çeperidir Tanrı algınız, Bunun dışı varsayım;

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Düşünmece;

Düşüncenin, bilme keskinliği, parlaklığı, şiddeti, derinliği gibi ölçümleri olsun ve bazıları Evraka evet buldum, yanıt bu dedirtsin, İçimizdeki hislerin ışıyımı ve parlaklığı ve uzaklığı; gökyüzündeki yıldızların parlaklığının seçilebilirliği gibi olsun ve birbirinden ayırt edilebilsin, İyi optimize edilmiş bi düşünce sürecinin neler yapabileceğinin sınırları bile kestirilemez olsun;

Düşüncenin soyutlarla da tıpkı somutlarla yaptığı gibi çok yüksek kesinlikli gözlemler yapabileceği ve üretebileceği sonuçların ve yanıtların ve fikirlerin canınızın elma çekmesi gibi içinizden bilineceğini, ve bunun iki ağacın hangisinin boyunun uzun olduğundan şüphe etmeyişiniz deki gibi, kesinlik içerebileceği önermesini düşünmeye ne dersiniz?

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Bilim bilim diyenlere;

Örneğin; matematiğinizde, düşündüğünüzün dünyayı değiştirme yoğunluğu diye bi kavram var mı?

Örneğin, düşünürken, yazarken, karşınızdakinin-okuyucunun bilinçlerince anlaşılma matriksi mi kullanıyorsunuz?

Bi kendini ifade etme yoğunluğu-derinliği ya da yüksekliği kavramınız ya da matematiksel ölçümünüz gözleminiz var mı?

Konuştuklarınızın-yazdıklarınızın, düşündüklerinizin ve ifade ettikleriniz farklı bilinçlerce anlaşılma yoğunluğunu ya da karşı da onu okuyan ya da duyan kişide oluşturacağı izlenim ve düşünce perspektifini, ölçme kaygınız var mı? tek tek ölçtünüz mü? Ölçer misiniz?
Ben kendimi anladığım, gördüğüm kadarınca karşı taraf ifade geçirmek, sunmak gibi bi denklik kullanarak mı kendinizi ifade edersiniz;

Tüm bunları nasıl hesaplıyorsunuz? Değerlendiriyorsunuz ve ölçüyorsunuz,

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Soyut;

Zihne yığılan, girilen verilerle, bilgilerle; soyutlarda gelişir ve derinleşir;
Gelişmiş ve derinleşmiş soyutlar gerçek kavrayışın, gerçek bilimin, gerçek matematiğin anahtarlarıdır;

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Düşyüzü;

Yeryüzü
Gökyüzü
Düşyüzü

Ne yeryüzü, ne gökyüzü, düşyüzündeyim ben,

Yaşanmamış bile olsa,
düşüncenin yaptığı/yapabileceği tüm açılar,
Yaratabileceği tüm gerçeklikler ve olasılıklar,
Tüm bunların veri olarak görülebeildiği, izlenilebildiği, incelenebildiği bir yer ve an DÜŞLÜYORUM;

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Subjetif-vite;

Ben oradan bakmadım,
bu yüzden bilmiyorum,
bunu ben, oradan bakmadımdan yazıyorum

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Karmaşa Kirliliği;

Şehir ışıkları altında yıldızlar görülmüyor ama orada ya yıldızlar ,

Ama yüksek ve ışıksız, ışık kirliliği olmayan bir yere, örneğin, bi dağın tepesine çıkarsan gökyüzü yıldız yüklü, yıldız dolu, hava tertemiz ve her şey parlak ve berrak ve açık;

İşte bunun gibi hayat;
Bazen karmaşanın ve kargaşanın içinden açık ve seçik olanı/olanları (arkadakileri) gerçekleri göremiyoruz;

Tüm bu karmaşa zihnimizi/ruhumuzu kirleten gerçeği gizleyen ışıklar gibi,
Hayat gerçekleri parlak ışıkların arkasına saklamış,

"ictenlik" · 17 Ara 2013

İmgeler Gökyüzü;

özgür bitmeyen bi gökyüzü, bi imgeler gökyüzü olmalı,
yeryüzü desen gökyüzünde olmalı
Uçmak, uçtukça büyümeli, boyanmalı renk renk,
Geride bırakmışlık, konacak bi yuva yok,
Bitmeyen bi uçuş sadece,
Uçtukça çağlayan bi özgürlük,

"ictenlik" · 17 Ara 2013

nereden değişiyor/değiştiriliyor bu dünya;

nereden değişiyor bu dünya bilen var mı?
nereden değiştiriliyor,
nereden oynanıyor onun ayarlarıyla,
nereden yeniden sökülüp takılıyor,
sahi nereden değişiyor bu dünya ve nereden değiştiriliyor?

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Bed dua ahah;

Aklınıza ışık düşsün; (başınıza taş, düşeceğine)
Aklınızda/dünyanızda matematik kopsun, bilim bilmek kopsun, (dünyanıza felaket-kıyamet kopacağına)
Öğrenmek, (öğrenmek) aşkı, duygu/doygu kopsun,

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Oyun,

Oyun,
bu kadar büyük, anlamlı bi kelime; yeryüzünde dolaşırken biz hala başka şeylerin peşinden koşuyoruz, başka işlerle uğraşıyoruz, işte bu körlük,
işte bu gerçek
bundan büyük bi gerçeği olan var mı?
O kadar büyük bi kelime ki aklıma sığdıramam ben;

(Oyun oynayarak gerçeğe varma/ulaşma hızı üzerine düşsel denklemler)

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Düş;

kendin ses-dalga-yüzey olmak, ses te yüzmek, sesi elle tutabilmek ki aslında onunla bileşebilmek kaynaşabilmek ve birlikte akabilmek gibi,
iki düşün ve düşüncenin birbiriyle oynadığını renkler ve sesler olarak görmek,
seslerle, duygularla belki biraz oynayabilmek,
akışkan bi şey olmak gibi,
duygular ve düşüncelerle; renkler ve kokularla gibi deney yapabilmek,
eşsiz bi müzik duyumsaması,
her şeyin düşüncenin sesi var gibi ve sanki bi anda duyumsanabiliyor gibi

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Düş; Özgürlük;

Saf özgürlükten yapma bi yağmur yağıyor ve ıslanıyorsun, (özgürlük ıslanıyorsun)
Saf özgürlükten yapma bi deniz ve içinde yüzüyorsun,
Bedenin iliklerine kadar geçirgen gibi, (emiyorsun) ya da yapışıyor sana o (özgürlük yapışıyor)
ya da o da, sende farklı tonlarda sesler gibisiniz ve birbirinize karışıyor uyuşuyorsunuz,
Saf özgürlük duyumsanıyor başka hiç bi şey duyumsamadan
boğulacak kadar özgürlük,
saf özgürlükten yapma bi hava solunuyor
rengi tadı kokusu dokusu özgürlük
dokunabiliyorsun havaya, elinin içinde hissedebiliyorsun onu,
özgürlüğe dokunmuş hissediyorsun,

Kartopu oynar gibi özgürlük topu oynamak

"ictenlik" · 17 Ara 2013

"olmamış yenisi";

Hiç bi şey "olmamış yenisi" değil,
"daha önce olmamış", "daha önce görülmemiş yenisi"

örneğin ben bu yazıyı yazarken içten olsam yani daha daha içten olsam; içime sıkışmış hiç bilmediğim bi sesi çıkarmayı deneyen bi şey gibi hissederdim kendimi, titreyiş gibi olurdu içim, gülücük gibi olurdu tonu,

"ictenlik" · 17 Ara 2013

Gerçeksizlik Takıntısı;

Yüzme bilmeyen akılları gerçeklik denizinde boğulmuş insanlar,
Yüzme bilmeyen akılları gerçeklik denizinde çırpınırken yılana/(yalana) sarılmış insanlar,

ağacın tepesindeki dalının tepesinde olması kaderdir ya da dağın zirvesindeki taşının zirvesinde olması onun doğası ve kaderi; Bu onu diğerinden özgür, farklı nitelikli ve değerli yapmaz, sadece yüksekte yapar,

ve yukarısı belkide aşağısı düşerken/ dağılırken;

Düşlüyorum -Düşyüzü- Kendimce

Konu İstatistikleri

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Kahin

Giriş yap

Advertising