Cennet Ve Cehennem Varmı?

AndroNova · 8 Ocak 2010

Major' Alıntı:
Bu Bakara Suresi'nin kacinci ayetidir?

Hz Osman kimdir?

Bakara 191;
Onlari (size harp acanlari) nerede yakalarsaniz oldurun, onları sizi cikartiklari yerden(mekke'den) cikartin.Fitne katiden(oldurmekten) kotudur. Onlar Mescid-i Haram yaninda, orada sizinle dovusunceye kadar(yani dovusmedikce) siz de orada kendileriyle dovusmeyin.Fakat orada sizi oldururlerse, siz de onları oldurun.Kafirlerin cezası boyledir.

Hangi kelime kin ve nefret icermektedir?

Siz kibar kuran okuyorsunuz sanırım.

Onları yakaladığınız yerde öldürün; onların sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Fitne/baskı ve bozgunculuk, öldürmekten daha kötüdür. Mescid-i Haram'da, onlar sizinle çarpışmaya girinceye kadar siz de onlarla çarpışmaya girmeyin. Eğer sizinle çarpışmaya girerlerse siz de onları öldürün. İşte böyle verilir küfre sapanların cezası!

Size ileti olarak linki de atarım.

telrunya · 8 Ocak 2010

enkaz' Alıntı:
aşk ile inancın ayrımında zaten bu "geçicilik" ve "değişim" yatıyor diye düşünüyorum. yani aşık olunan kişi değişen bir varlıktır. fakat inanılan şeyin değişmemesi gibi bir durum söz konusudur. sadece aşık olan değişiyor. aşık olanın değişmesi ise daha önce de bahsettiğim gibi şüphe ve sorgulamada başlıyor.
şöyle örnekleyeyim. eğer aşık olduysanız (ki olmuşsunuzdur muhakkak) kendinizi ne kadar zorlarsanız zorlayın, kesinlikle kurtulamazsınız bu duygudan. hele ki, terk edilirseniz hayatınız boyunca unutamazsınız. sebebi ise artık aşkın orada sabitlenmesidir. yani aşık olduğunuz artık değişmeyecektir. doğal olarak aşk bitmeyecektir.

Adı değişmese de inanılan şey değişebilir. Şöyle anlatayım; her insan önce birşeylere inanarak başlar, sonra daha başka şeylere, sonra daha daha başka şeylere inanır... Yani inanan değişmez, inanç değişir. Aşkta da böyledir. Aşkın adı değişmez ama aşık olanlar, olunanlar değişir. Sizin bahsettiğiniz obsesifliği düşündürüyor sadece.

telrunya · 8 Ocak 2010

enkaz' Alıntı:
aşık olanın değişmesi ise daha önce de bahsettiğim gibi şüphe ve sorgulamada başlıyor.

Sizin de söyledğiniz gibi, bahsettiğim noktaya geri dönüyoruz. Siz sorgunun başta olmadığını, başlayınca şüphenin yok edeceğini söylüyorsunuz. Bnse hala söylediklerimi savunuyorum ve tekrarlama gereği duymuyorum.

Dinlerin baskıcılığı da zaten bu sebeptendir. Şüphe, sorgu, şartların değişmesine sebep olur, bu da inancı değiştirir.

Turgut Saka · 8 Ocak 2010

inanılan şeyin değişmediğini düşünüyorum (en azından özünde). inanan kişi ise değişiyor.
yani yer hep çeker ama canlı olan her zaman düşmez,, sonunda uçmaya başlar. ama canlının uçmaya başlaması, yer çekiminin değişip yer itimi haline geldiğini göstermez.
siz karşılıksız aşka ya da ayrılıktan sonra devam eden tek taraflı aşka takıntı diyorsunuz,,, ben de bunu yaşamadığınız içindir diye düşünmeden edemiyorum.

phi · 8 Ocak 2010

AndroNova' Alıntı:
Siz kibar kuran okuyorsunuz sanırım.
Onları yakaladığınız yerde öldürün; onların sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Fitne/baskı ve bozgunculuk, öldürmekten daha kötüdür. Mescid-i Haram'da, onlar sizinle çarpışmaya girinceye kadar siz de onlarla çarpışmaya girmeyin. Eğer sizinle çarpışmaya girerlerse siz de onları öldürün. İşte böyle verilir küfre sapanların cezası!
Size ileti olarak linki de atarım.

Sizin okudugunuz gibi okumadigim kesin.
Allah inkar edenleri kin ve ofkeleriyle geri cevirdi, onlar hic bir hayra varamadilar. (Ahzap Suresi 25. ayet)
Sen o ayette kin ve ofke var dersin bu sebeple.

Ayrica Kuran'da gecen bir sureden ayet alinti yaparken yada aktarim yaparken cikarma, ekleme, degistirme, duzenleme gibi islemler yapmamani tavsiye ederim. Olmayan ayeti varmis gibi gostermek, varolan ayette degisiklik yapmak inanca saygisizliktir.

Ayrica harp emrinin ne zaman ve nasil geldigini islami kaynaklardan iyice arastirmani ve iyi bellemeni oneririm.

Ayetleri okudugunuz gibi yorumlamamalisiniz. Parca parca ayetler alinip sentezlenmez. Bunun icin islam tarihi hakkinda bilginizin olmasi gerekir. Hz. Osman Kuran'i degistirmistir derken Hz. Osman'in kim oldugunu bilmek gerekir.
Ayrica 191. ayeti 192 takip eder ve orada da derki;
Bununla birlikte (muharebeden) kacarlarsa (sizde birakin) suphesiz ki Allah cok yargilayici hakkiyla esirgeyicidir.
Kin nefret yoktur dolayisi ile. Kuran'in hic bir ayetinde kin ve nefret gecmez. Aksine kin ve nefretin kotu seyler oldugundan bahsedilir.(ahzab suresi,furkan suresi,neml suresi,zumer suresi,al-i imran suresi gibi)

Sunu bilmeni isterim ayetler Allah'in melekler yoluyla Hz. Muhammed'e gonderdigi cumlelerdir kaba tabiri ile. Ve sen kin ve nefret nasilmis ogren derken aslinda Allah'in kin ve nefret dolu oldugunu soylemek istedin. Aslinda istemedin de nereye gittigini lafinin bilmedigin icin oyle oldu. Yukarda da demek istedigim bu idi;

Allah'in sifatlarini bilseydin kin ve nefret sifatinin olmadigini bilirdin. Tipki Hz.Osman'i bilseydin gibi. Tipki Bakara Suresi'ni bilseydin gibi. Tipki islam tarihini bilseydin gibi.

telrunya · 8 Ocak 2010

enkaz' Alıntı:
siz karşılıksız aşka ya da ayrılıktan sonra devam eden tek taraflı aşka takıntı diyorsunuz,,, ben de bunu yaşamadığınız içindir diye düşünmeden edemiyorum.

Hakkında düşünmek, fikir sahibi olmak için deneyimlemek gerekmez diye düşünüyorum. Tanrıyı deneyimleyebilir miyiz? Hayır... Ama hakkında düşünürüz... Ve inancımız şekillenir... Olay bundan ibaret...

Turgut Saka · 8 Ocak 2010

deneyimlemeden aşkı anlamak eksik kalır gibi geliyor bana.
ayrıca ibadet etmek deneyimlemektir derim ben.

telrunya · 8 Ocak 2010

enkaz' Alıntı:
ayrıca ibadet etmek deneyimlemektir derim ben.

Hayır, onu deneyimleyemıyorsun. Sadece deneyimlediğini varsayıyorsun düşüncelerinde.

Turgut Saka · 8 Ocak 2010

inanan biri her şeyin tanrıdan geldiğini kabul eder. bu kabul de bir çeşit ibadettir. deneyimlemedir. ayrıca inanmayan birinin bu deneyimlemeyi anlayabilmesi çok zordur. tıpkı obsesif yakıştırmanız gibi buna da benzer bir yakıştırma bulmanızı bekleyebiliyorum şuan.

telrunya · 8 Ocak 2010

enkaz' Alıntı:
inanan biri her şeyin tanrıdan geldiğini kabul eder. bu kabul de bir çeşit ibadettir. deneyimlemedir. ayrıca inanmayan birinin bu deneyimlemeyi anlayabilmesi çok zordur. tıpkı obsesif yakıştırmanız gibi buna da benzer bir yakıştırma bulmanızı bekleyebiliyorum şuan.

Deneyimleme konusunda hala fikrimi savunuyorum. Ve sözlerimi burada bitiriyorum. Yeterli olanı söyledim. Teşekkürler... Sevgiler...

Turgut Saka · 8 Ocak 2010

Deneyimleme konusunda hala fikrimi savunuyorum. Ve sözlerimi burada bitiriyorum. Yeterli olanı söyledim. Teşekkürler... Sevgiler...

ben teşekkür ederim. iyi geceler.

Nietzsche · 8 Ocak 2010

diyelim ki var değişecek misin?
diyelim ki yok aynı mı kalacaksın?

telrunya · 8 Ocak 2010

Nietzsche' Alıntı:
diyelim ki var değişecek misin?
diyelim ki yok aynı mı kalacaksın?

Olsa da olmasa da değişeceğiz... Konuyla ilgisiz..

Nietzsche · 8 Ocak 2010

o senin cümlelerimi konuyla ilgilendiremediğinden olmasın? mesela a kişisi gelip konuyla tamamiyle alakalı dese?

Bilinmez · 8 Ocak 2010

Evrendeki mükemmel ve senkronize (insanoglunun var gücüyle bozmaya ugrastigi) düzene bakin. Sizce tesadüfmüdür?

Herseyin basina dönelim, büyük patlama diyoruz (eger böyle birsey olduysa), kendi kendinemi gerceklesti?

Kitaplar konusuna gelince. Benim bildigim kadariyla hepsi insan eliyle yazilmis olsada aralarinda tek degistirilemeyen Kur'an kalmistir, onuda hurafeler, yalanci hocalar, kukla din düsünürleri "kasitli yada kasitsiz" yalan yanlis yorumlarla yozlastirmaya calisiyorlar.

AndroNova arkadasimiz Bakara 191. ayetten bölüm göstermis, ama sanirim bu bölüm ondan bir önceki bölümün devami, cünkü 190. ayette diyorki:

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Sanirim durumu biraz daha netlestiriyor.

telrunya · 8 Ocak 2010

Nietzsche' Alıntı:
o senin cümlelerimi konuyla ilgilendiremediğinden olmasın? mesela a kişisi gelip konuyla tamamiyle alakalı dese?

Öyleyse konuyla alakalandır.. Genel bir değişimden söz ettim. Olması ya da olmaması farketmez dedim. Peki sen değişir misin varsa ya da yoksa?

Nietzsche · 8 Ocak 2010

konunun başlığı cennet ve cehennem var mı? konuya yazdığım sorulara karşılık verdiğin cevap olasada olmasada değişeceğiz. korkarım konu başlığı ile verdiğin cevap doğrudan ilgili hatta açık ve net bir cevap dolayısı ile konuyla ilgisiz kısmı ağır bir itham.

telrunya · 8 Ocak 2010

Nietzsche' Alıntı:
konunun başlığı cennet ve cehennem var mı? konuya yazdığım sorulara karşılık verdiğin cevap olasada olmasada değişeceğiz. korkarım konu başlığı ile verdiğin cevap doğrudan ilgili hatta açık ve net bir cevap dolayısı ile konuyla ilgisiz kısmı ağır bir itham.

İlgisiz buldum çünkü varsa değişir misin yoksa değişir misin gibi bi soru geldi Cennet ve Cehennem Varmı konu başlığı altında.. Eğer açarsan , bunu da tartışabiliriz. Güzel tatlar yakalanabilir..

Bilinmez · 8 Ocak 2010

Nietzsche' Alıntı:
diyelim ki var değişecek misin?
diyelim ki yok aynı mı kalacaksın?

Bu 2 enteresan soru, konuyu baz aliyor ama kisisel tercihleri ortaya cikarmaya yönelik.

Kendi adima 2 soruyuda cevaplamak istiyorum:

Varsa degismeyecegim.

Yoksa ayni kalacagim.

Sorunun sahibi nasil cevaplar verirdi merak icerisindeyim.

telrunya · 8 Ocak 2010

Bilinmez' Alıntı:
konuyu baz aliyor ama kisisel tercihleri ortaya cikarmaya yönelik.

Konuyu baz aldığı aşikar ama farklı bir noktada tam anlamıyla.

Cennet Ve Cehennem Varmı?

Konu İstatistikleri

Üye

Düşünür Üye

Düşünür Üye

Sorgucu Üye

Felsefe.net

Düşünür Üye

Sorgucu Üye

Düşünür Üye

Sorgucu Üye

Düşünür Üye

Sorgucu Üye

Yeni üye

Düşünür Üye

Yeni üye

Felsefe.net

Düşünür Üye

Yeni üye

Düşünür Üye

Felsefe.net

Düşünür Üye

Giriş yap