Cennet Ve Cehennem Varmı?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde AndroNova tarafından oluşturulan Cennet Ve Cehennem Varmı? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 37,662 kez görüntülenmiş, 260 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı Cennet Ve Cehennem Varmı?
Konbuyu başlatan AndroNova
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan AlperCADIROGLU

AndroNova

Üye
Yeni Üye
Katılım
17 Ara 2009
Mesajlar
245
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
30
"Sorguladığın an biteceksen; araştıran,merak eden,sorgulayan bir akla neden sahipsin? Bir böcekten farkın ne?"

inanç aşk gibidir. sorgusuzca, şüphe etmeden seversin, kabullenirsin. zaten şüpheye düştüğünüzde aşk bitiyor demektir. hele bir de sorgulamaya başlarsanız.... ruhuna fatiha.
modern bilimin "aşk"ı merak ederek, sorgulayarak,araştırarak ulaştığı sonucu içler acısı bulmaktayım. aşka biçilmiş bu tanım iğrençlikten de ötedir. ve bu tanımı ciddiye alan binlerce on binlerce kişi var,,,,
anlayamamaktasınız. sorguladığınızda ve şüphelendiğinizde zaten kaybediyorsunuz.

Enkaz nasıl moderatör olduğundan emin değilim. Aşk kabul etmek diyen adam neden sokaktaki herhangi birine aşık olsun ki?
Sen kendi seçimini yaparsın ve ona aşık olursun. Dahası mı var?
İlginç birkaç kez bizim din hocası birşeyler söylüyordu. Şeytan ilk başta melek dediler. Daha sonra bir baktık cin çıktı. Şu an şurada bir dini savunan birisi varsa Tanrının göklerden bizi izlediğine ve bizim ne olduğumuzu bildiği halde bizi yargılayan bir egoist olduğunu söylemek bence aptallıktır. Gülesim geliyor.
Bir örnek vardı.
Tanrı elinde büyüteçle yuvasının etrafında dolaşan karıncaların ayaklarını yakarak onların ölüşünden zevk alan bir çocuk.
Bu sözü Aman Tanrım diye bir filmde duymuştum.
 

AndroNova

Üye
Yeni Üye
Katılım
17 Ara 2009
Mesajlar
245
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
30
Bence bu tavır hiç uygun değil :) bununla ilgili bir hikaye paylaşmalıyım. Zamanın birinde adamın birine demişler ki: Ey adam neden inanıyorsun? Vaktini bu dine hizmet ederek geçiriyorsun. Oysa dışarısı çok güzel. Ye,iç,gez. Bu kadar emek ediyorsun da, ya YOKSA? Adam cevap vermiş: Hadi ben böyle yaşadım. Eğer yoksa bir kaybım olmaz, ya sen ne yapacaksın VARSA? :) sanırım seninki de bu oluyor.


Bu konular tam da insanın üzerinde sürekli düşündüğü şeylerdir. Hatta çoğu insan felsefeye bu soruya cevap bulabilmek için yönelir. Ve felsefeyse bu hayatın kendisidir. Ona sırtını dönmek, sorgulamayı/düşünmeyi bırakmak hayata sırtını dönmek gbi olur heralde. Üstelik birşey bulamazsınız diyerek elde olana inanmak nasıl birşey bilemiyorum(!) Şuan şüpheye düşüp islam dininde bitmiş olabilir misin??



Her insanın kendinde saklı...İnsan dinini,imanını kendi üretir.

Hocam bende de senin gibi bir düşünce var. Bir örnekle açıklayayım.
Siz kendi hayatınızı bir resimle açıklamak isteseniz hangi renk boyalar kullanırdınız?
Tek renk sade bir hayat sıkıcıdır. İşine yarayan herşeyi kullanmaya bakalım ve şaheserimizi bizi takmayanların önüne atalım.
 

ToruN

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
6 Ocak 2010
Mesajlar
26
Tepkime puanı
0
Puanları
1
Yaş
42
Bence bu tavır hiç uygun değil bununla ilgili bir hikaye paylaşmalıyım. Zamanın birinde adamın birine demişler ki: Ey adam neden inanıyorsun? Vaktini bu dine hizmet ederek geçiriyorsun. Oysa dışarısı çok güzel. Ye,iç,gez. Bu kadar emek ediyorsun da, ya YOKSA? Adam cevap vermiş: Hadi ben böyle yaşadım. Eğer yoksa bir kaybım olmaz, ya sen ne yapacaksın VARSA? sanırım seninki de bu oluyor.


Bu konular tam da insanın üzerinde sürekli düşündüğü şeylerdir. Hatta çoğu insan felsefeye bu soruya cevap bulabilmek için yönelir. Ve felsefeyse bu hayatın kendisidir. Ona sırtını dönmek, sorgulamayı/düşünmeyi bırakmak hayata sırtını dönmek gbi olur heralde. Üstelik birşey bulamazsınız diyerek elde olana inanmak nasıl birşey bilemiyorum(!) Şuan şüpheye düşüp islam dininde bitmiş olabilir misin??



Her insanın kendinde saklı...İnsan dinini,imanını kendi üretir.

Ben sorgulamayı bıraktım.Şuanda pekiştirme aşamasındayım :) Darısı başınıza !

Felsefe = Hayat ?!?! Sanırım asosyal bir insansınız. Gününüzün 24 saatini felsefeye mi ayırıyorsunuz ? Somut bir delil bulamazsınız diyorum çünkü siz kuran-ı kerim'i Hz. Muhammed (s.a.v)'ı yeterli bulmuyor o bitmeyen felsefe egonuzu bir türlü tatmin edemiyorsunuz..Bir Tanrı var diyorsunuz .. Her dinde öldükten sonra Tanrının yanına gidileceğine inanılır.AndroNova'da konunun başında şuanda yaşadığımız hayatı Cennet-Cehennem diye isimlendirmiş .. :) Peki ya Tanrı nerede ? :) :)
 

AndroNova

Üye
Yeni Üye
Katılım
17 Ara 2009
Mesajlar
245
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
30
Arkadaşlar inanmamak istedikten sonra sorulacak o kadar soru varki .. enkaz çok güzel söyledi gerçekten.İman bir bütündür arkadaşlar.Siz Tanrıya inanıp cennet ve cehennem'e inanmıyorsanız bende size inanamıyorum ! :) AndroNova "Mübarek aylar dışında bir putperes gördüğünde öldürmek farzdır." ayetini örnek vermiş. Acaba kendisine soruyorum ben bunca senedir islamın,iman'ın farzlarında neden böyle birşey görmedim! Sanırım bu bilgi yanlış ..


Sevgili ToruN Bakara 191. ayet okurmusun. Kin ve nefret neymiş öğren.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
inanç aşk gibidir. sorgusuzca, şüphe etmeden seversin, kabullenirsin. zaten şüpheye düştüğünüzde aşk bitiyor demektir.(...)
anlayamamaktasınız. sorguladığınızda ve şüphelendiğinizde zaten kaybediyorsunuz.

Aşka gelelim o halde. Neden, nasıl aşık olunur? Eğer ilk gördüğünüzde aşık olduysanız, onu gözlerinizle gördünüz, kriterlerinize göre değerlendirdiniz ve çok beğenerek aşık oldunuz. Eğer sonradan aşık olduysanız, onu tanıdınız, fikirlerinizi değerlendirdiniz, ve çok beğenerek aşık oldunuz. Yani sorgulama sonrasında değil aksine başında yapılır. Ve hep devam eder. Sorguladığın an bitmezsin de kaybetmezsin de. Eğer sorgu sürecinde hala şartlar uygunsa aşık olmaya devam edersin. Değilse de biter. Şimdi aşk olan heryere DİN veyahut İNANÇ koyarak düşünebilirsiniz...
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
Felsefe = Hayat ?!?! Sanırım asosyal bir insansınız. Gününüzün 24 saatini felsefeye mi ayırıyorsunuz ?
Buradan asosyal olduğumu nasıl çıkardın bilmiyorum fakat felsefe hayatın içindedir. Hayattır. Sözllerin talihsiz olmakla birlikte, nereden gelip nereye gideceğini bilmeyen bir çizgide. Bunu forumda yeni olmana vererek üzerinde fazla durmayacağım.

Her dinde öldükten sonra Tanrının yanına gidileceğine inanılır.
Forumda dinlerle ilgili geniş kapsamlı bilgi mevcut. Öncelikle okumanı tavsiye ediyorum. :)
 

ToruN

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
6 Ocak 2010
Mesajlar
26
Tepkime puanı
0
Puanları
1
Yaş
42
Buradan asosyal olduğumu nasıl çıkardın bilmiyorum fakat felsefe hayatın içindedir. Hayattır. Sözllerin talihsiz olmakla birlikte, nereden gelip nereye gideceğini bilmeyen bir çizgide. Bunu forumda yeni olmana vererek üzerinde fazla durmayacağım.


Forumda dinlerle ilgili geniş kapsamlı bilgi mevcut. Öncelikle okumanı tavsiye ediyorum. :)

Peki küçümsendiğim bir tartışmayı daha fazla yürütmek istemiyorum.İyi forumlar diliyorum.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
Peki küçümsendiğim bir tartışmayı daha fazla yürütmek istemiyorum.İyi forumlar diliyorum.

Açıkçası ne diyeceğimi bilmeyecek kadar şaşkınım. Küçümseme asla yok.Bu düşünceden sıyrılmalısın. Bana söylediğin asosyal kelimesi ve dahi diğerleri için ben de çekip gidebilirdim ama öyle birşey yok!

Felsefe acımasız, sancılıdır.
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
sayın telrunya,
ilk olarak aşk ve inanç eş kavramlar değiller. bu yüzden paragrafınızda aşk gördüğüm yere inanç yazamıyorum. yaptığım sadece bir benzetme idi.
inancın bir sureti-biçimi yoktur ve bu yüzden kabulü de yüzeysel olamaz. "oku" der ve "okursun" sonrası kişiye kalır. tüm biçimler düşünseldir.
ayrıca aşk hakkında söylediklerinizle benim aşkı anlayışım çok farklı.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
sayın telrunya,
ilk olarak aşk ve inanç eş kavramlar değiller. bu yüzden paragrafınızda aşk gördüğüm yere inanç yazamıyorum. yaptığım sadece bir benzetme idi.
Tabiki eş kavramlar değiller. Ben de zaten sizin benzetmeniz üzerinden gittim.

ayrıca aşk hakkında söylediklerinizle benim aşkı anlayışım çok farklı.

O halde nası bir benzetme yaptığınızı daha açık anlatır mısınız?
 

ToruN

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
6 Ocak 2010
Mesajlar
26
Tepkime puanı
0
Puanları
1
Yaş
42
Açıkçası ne diyeceğimi bilmeyecek kadar şaşkınım. Küçümseme asla yok.Bu düşünceden sıyrılmalısın. Bana söylediğin asosyal kelimesi ve dahi diğerleri için ben de çekip gidebilirdim ama öyle birşey yok!

Felsefe acımasız, sancılıdır.

Felsefeyi hayat ile özdeştirecek kadar önemsemenize şaşkınlığımı ifade etmek istedim sadece. Dinleri araştırın demişsiniz.. Sanırım öldükten sonra Tanrı'nın yanına gideceğimize inanılmayan tek din "Ateizm" zaten onuda din olarak değil dinsizlik olarak görüyorum.
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
öncelikle "neden aşık olunur?" diye soruyorsunuz fakat çok önemli olan bu soruyu cevaplamadan, "nasıl aşık olunur?" sorusunu cevaplıyorsunuz. zaten sorun da buradadır. yani neden aşık oluruz.

cevabınızda "neden ve nasıl"ı aynı anlamda kabul ederek cevapladığınız için aşkın tanımını eksik ya da yetersiz yaptığınızı düşündüm. ayrıca burada "neden ve nasıl" soruları "nasıl" sorusu kapsamında algılanıyor. bu yüzden aşkın tanımında farklı düşündüğümüzü söyledim.
şüphesiz "neden aşık oluruz" sorusunun cevabını da yorumun içine katarsak daha güzel bir tanım olur ve o zaman tam anlamıyla kişiye özel bir tanım yakalarız.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
Felsefeyi hayat ile özdeştirecek kadar önemsemenize şaşkınlığımı ifade etmek istedim sadece.
Felsefeyi hayattan ayrı düşünmeye gerek yok ki... Neden yaşıyorsun diye düşünmen bile senin felsefen! Kelimeden ayrı düşün, belki öyle daha kolay olur.

Dinleri araştırın demişsiniz.. Sanırım öldükten sonra Tanrı'nın yanına gideceğimize inanılmayan tek din "Ateizm" zaten onuda din olarak değil dinsizlik olarak görüyorum.

Bunu daha farklı inanışları görmen için söyledim. Forumda geni kapsamlı anlatılmış. Üstelik bir dine mensup olmak gibi bir durum da söz konusu değil ki, inanç önemli bu konuda.

Ve açıkça söylemeliyim ki burada cennet-cehennemin varlığını değil, bu konuda nasıl düşünmemiz gerektiğini paylaşıyor, tartışıyoruz.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
öncelikle "neden aşık olunur?" diye soruyorsunuz fakat çok önemli olan bu soruyu cevaplamadan, "nasıl aşık olunur?" sorusunu cevaplıyorsunuz. zaten sorun da buradadır. yani neden aşık oluruz.

cevabınızda "neden ve nasıl"ı aynı anlamda kabul ederek cevapladığınız için aşkın tanımını eksik ya da yetersiz yaptığınızı düşündüm. ayrıca burada "neden ve nasıl" soruları "nasıl" sorusu kapsamında algılanıyor. bu yüzden aşkın tanımında farklı düşündüğümüzü söyledim.
şüphesiz "neden aşık oluruz" sorusunun cevabını da yorumun içine katarsak daha güzel bir tanım olur ve o zaman tam anlamıyla kişiye özel bir tanım yakalarız.

Konu farklı bir noktaya kaymaz umarım. Fakat genel hatlarıyla bu konuda da düşündüğümü söyleyeyim ki Neden sorusunu da cevaplamış olaym. Neden aşık olunur? Çünkü aşık olduğunuzda sizi saran duygular hoşunuza gider. Aslında karşınızdakini değil de bu duyguları sevdiğinizi söyleyecek kadar ileri de gidebilirim tıpkı Nietzsche gibi.
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
evet telrunya. neden inanırız?
nasıl ile varılmaya çalışılan noktaya neden ile varıldığında,,, farklı fakat benzer anlamlar çıkıyor. bence aşk ve inanç bu şekilde benzetilmeli.

ayrıca,
telrunya´isimli üyeden Alıntı
Ve açıkça söylemeliyim ki burada cennet-cehennemin varlığını değil, bu konuda nasıl düşünmemiz gerektiğini paylaşıyor, tartışıyoruz.
diyorsunuz ve ben de size kesinlikle katılıyorum

(önceki fikrimden alıntı olarak)
zamanımızın en büyük züpbeliği tanrı, cennet, cehennem, şeytan... gibi kavramları varlık-yokluk makamına indirgeme şaşırmışlığıdır. inanmadığınız zaman (ki en doğal hakkınız) tüm kavramlar değişir.
inanmanın karşıtı inanmamak değildir. çünkü inanmayan biri inanan birini anlayamaz, kişinin aklında bu kavram tamamıyla değişikliğer uğramıştır.
diye yazmıştım.

inan biri aşık olmuş gibidir. "aşık olduğunuzda sizi saran duygular hoşunuza gider(tabirinizle)".... bunu aşık olmayan biri anlayamaz.doğal olarak inanmayı, inanmayan birinin anlaması da beklenemez.
kişiyi saran "o duygular" şüpheyi siler atar.
anlatmak istediğim bu idi
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
eklemek isterim ki, "nasıl" sorusunu anlamlandıran "neden" sorusu,,, ve biz bu ikisi ile birlikte düşünmedikçe insancıl olamıyoruz. bu yüzden "inançlarımızı" var ve yok eksenininden taşırıp anlamlandıramıyoruz.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
inan biri aşık olmuş gibidir. "aşık olduğunuzda sizi saran duygular hoşunuza gider(tabirinizle)".... bunu aşık olmayan biri anlayamaz.doğal olarak inanmayı, inanmayan birinin anlaması da beklenemez.
kişiyi saran "o duygular" şüpheyi siler atar.
anlatmak istediğim bu idi

Her insanın bir inancı vardır, bahsettiğiniz ilahi dinler/dinler olsa gerek. O yüzden buna inanç demeyelim.
Yine inanan-inanmayan ayrımını da buna göre yaptığınızı düşünüyorum.

Şüphe ve sorgulama insanın doğasında vardır. Bu nedenledir ki insan tek-tip bir form değildir. Bu nedenle değişim içindedir. Peki aşk örneği üzerinden gitmeye devam edelim. Aşk neden biter? Şartlar değişnce değil mi? Yeterince tatmin olmadığınızda duygular değişmeye başlar. Bunun nedeni nedir? Ortada hiçbir şey yokken bu mümkün mü? Cevaplayalım. Çünkü sorgu hep vardır, dediğim gibi başlangıçtan itibaren. Ve sorgu sonucu sizi tatmin etmiyorsa da değişim kaçınılmaz... İnanç da böyledir. Sorgu sizi tatmin etmiyorsa, başka şeyler düşünürsünüz...
 

phi

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
13 May 2008
Mesajlar
1,906
Tepkime puanı
174
Puanları
63
Bir örnek vereyim; "Mübarek aylar dışında bir putperes gördüğünde öldürmek farzdır."Bakara suresinde geçiyor.

Bu Bakara Suresi'nin kacinci ayetidir?


En son olarakda Hz. Osman'ın kuranda oynama yaptığıydı.

Hz Osman kimdir?


Sevgili ToruN Bakara 191. ayet okurmusun. Kin ve nefret neymiş öğren.

Bakara 191;
Onlari (size harp acanlari) nerede yakalarsaniz oldurun, onları sizi cikartiklari yerden(mekke'den) cikartin.Fitne katiden(oldurmekten) kotudur. Onlar Mescid-i Haram yaninda, orada sizinle dovusunceye kadar(yani dovusmedikce) siz de orada kendileriyle dovusmeyin.Fakat orada sizi oldururlerse, siz de onları oldurun.Kafirlerin cezası boyledir.

Hangi kelime kin ve nefret icermektedir?
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
Şüphe ve sorgulama insanın doğasında vardır. Bu nedenledir ki insan tek-tip bir form değildir. Bu nedenle değişim içindedir. Peki aşk örneği üzerinden gitmeye devam edelim. Aşk neden biter? Şartlar değişnce değil mi? Yeterince tatmin olmadığınızda duygular değişmeye başlar. Bunun nedeni nedir? Ortada hiçbir şey yokken bu mümkün mü? Cevaplayalım. Çünkü sorgu hep vardır, dediğim gibi başlangıçtan itibaren. Ve sorgu sonucu sizi tatmin etmiyorsa da değişim kaçınılmaz... İnanç da böyledir. Sorgu sizi tatmin etmiyorsa, başka şeyler düşünürsünüz...

aşk ile inancın ayrımında zaten bu "geçicilik" ve "değişim" yatıyor diye düşünüyorum. yani aşık olunan kişi değişen bir varlıktır. fakat inanılan şeyin değişmemesi gibi bir durum söz konusudur. sadece aşık olan değişiyor. aşık olanın değişmesi ise daha önce de bahsettiğim gibi şüphe ve sorgulamada başlıyor.
şöyle örnekleyeyim. eğer aşık olduysanız (ki olmuşsunuzdur muhakkak) kendinizi ne kadar zorlarsanız zorlayın, kesinlikle kurtulamazsınız bu duygudan. hele ki, terk edilirseniz hayatınız boyunca unutamazsınız. sebebi ise artık aşkın orada sabitlenmesidir. yani aşık olduğunuz artık değişmeyecektir. doğal olarak aşk bitmeyecektir.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst