AN'I YAŞAMAK

Ya düşünce olmasaydı alemde ne var olabilirdi ?

İnsandaki tüm mutsuzluk , karamsarlık sıkıntı , içinde bulunduğu AN'a olan isyanından kaynaklanır. İçinde bulunduğu AN ' da insan kendince uygunsuz şeyler bulur ve bunların kendisini MUTSUZ ve KARAMSAR yaptığını düşünür.

Bu bütünüyle insanın kendisini aslında VAR olmayan bir kişiliğe büründürüp , tüm alemle uyum içinde yaşayacak olan varlığını örterek kendi kendisine isyan ile yine kendisine IZDIRAP olmak demektir..

Eğer gençlik çağınızı geride bırakmışsanız , görürsünüz ki her yaptığınız şey suya yazı yazmak kabilinden bir varmış bir yokmuş misali kaybolup gidiveriyor ve elinizde hiçbir şey kalmıyor....

Belli bir zamandan sonra bu durum insanın hayata tutunmak için çok daha fazla uğraşmasını gerektiyor.

Adem, sürekli kendini, aynı şeyleri tekrarlıyorsun. Sen mutsuz olabilirsin ancak benim keyfim gayet yerinde.
Yani hem mutlu mesut olmak hem de aynı zamanda dibine kadar eleştiri yapmak pekala mümkün. Bunun herhangi bir şeye isyan etmekle uzaktan ve yakından alakası yok.

Yaşımı merak ediyorsan söyleyeyim: 59
Yani 3 baharımı yaşıyorum. Önemli olan zihinsel olarak zinde kalabilmek ve yaşlanmayı kabullenmek. Benim açıdan hiçbir sıkıntı yok. Kıskananlar çatlasın.

odun' Alıntı:

Adem, sürekli kendini, aynı şeyleri tekrarlıyorsun. Sen mutsuz olabilirsin ancak benim keyfim gayet yerinde.
Yani hem mutlu mesut olmak hem de aynı zamanda dibine kadar eleştiri yapmak pekala mümkün. Bunun herhangi bir şeye isyan etmekle uzaktan ve yakından alakası yok.

Yaşımı merak ediyorsan söyleyeyim: 59
Yani 3 baharımı yaşıyorum. Önemli olan zihinsel olarak zinde kalabilmek ve yaşlanmayı kabullenmek. Benim açıdan hiçbir sıkıntı yok. Kıskananlar çatlasın.

Genişletmek için tıkla ...

Demek durum bu kadar vahim...
Senin adina çok üzüldüğümü sölemek isterdim ama nedense içimden üzülmek gelmiyor...

Demek bu yaşa geldin ve hayatın ne olduğunu , nereden gelip nereye gittiğini , gittiğin yerde başına ne geleceğini hiç düşünmedin , düşünmüyorsun...

Demek ki sen kendin için bile birşeyler yapmayı düşünmekten acizsin...

Demek bu halde bile keyfin yerinde.

Ne diyeyim keyfin yerindeyken bu keyfin tadını çıkar , ta ki toprağın altına girene kadar..

Ama ne yazık ki bu göz açıp yumuncaya kadar sürecek maalesef ...

Adem' Alıntı:

Demek durum bu kadar vahim...
Senin adina çok üzüldüğümü sölemek isterdim ama nedense içimden üzülmek gelmiyor...

Demek bu yaşa geldin ve hayatın ne olduğunu , nereden gelip nereye gittiğini , gittiğin yerde başına ne geleceğini hiç düşünmedin , düşünmüyorsun...

Demek ki sen kendin için bile birşeyler yapmayı düşünmekten acizsin...

Demek bu halde bile keyfin yerinde.

Ne diyeyim keyfin yerindeyken bu keyfin tadını çıkar , ta ki toprağın altına girene kadar..

Ama ne yazık ki bu göz açıp yumuncaya kadar sürecek maalesef ...

Genişletmek için tıkla ...

Aman üzülme, çünkü buna hiç ihtiyacım yok. Yani istemem kalsın sende, çünkü benim hakkımda ne düşündüĝünü üç aşaĝı beş yukarı tahmin ediyorum. Bu nedenle tam da beklediĝim bir yanıt verdin zaten. Teşekkür ederim sana, böyle içtenlikle(!) bunu dile getirdiĝin için. Ancak acınacak halde olan sensin halbuki.

Mevzuya gelirsek...
Okuduĝunu anlamamak, bu olsa gerek.
Hayatı düşünmediĝimi veya kafa yormadıĝımı neye dayanarak nereden uydurdun?
Kimbilir belki de senden daha fazla bu mevzular üzerine düşünmüşümdür. Ha, ne dersin?!

Topraĝın altına girene kadar...mış..mış. Kusura bakma, ama bu tür bayatlamış laflarlarla anca kendini kandırırsın. Benden söylemesi.

Madem topraĝın altından bahsetme gereĝi duydun. O zaman sana anlatayım orada her canlının başına gelecek aşamaları:
1- Evvela vücudun morarmaya ve şişmeye başlıyor.
2- Sonra bazı deliklerden gazlar çıkmaya başlıyor.
3- Daha sonra sinekler ve böcekler için yemek şöleni başlıyor.
4- Nihayet sonunda sadece kemiklerin kalıyor.
5- Çok uzun süre sonra kemiklerinden bile geriye bir şey kalmıyor.

Gördün mü? Demek ki bir hayli düşünmüşüm bu ve benzer mevzuları ve daha nicelerini. Zaten düşünmeyen birisinin yazmayla/okumayla/araştırmayla heeeç işi olmaz, deĝil mi azizim?!

Atalarımız ne demişti vaktinde?
- Neşeli ol ki, etrafına neşe saçasın.

Zamanın sadece şu anda varolduğu , geçmiş ve geleceğin aynı anda varolması gerektiği olgusu artık bilim tarafından da kabul edilen bir gerçekmiş. Bugün tesadüfen izlediğim bir videoda bu anlatılıyor. Belki izlemek istersiniz..

Adem' Alıntı:

Eğer gençlik çağınızı geride bırakmışsanız , görürsünüz ki her yaptığınız şey suya yazı yazmak kabilinden bir varmış bir yokmuş misali kaybolup gidiveriyor ve elinizde hiçbir şey kalmıyor....

Belli bir zamandan sonra bu durum insanın hayata tutunmak için çok daha fazla uğraşmasını gerektiyor.

Genişletmek için tıkla ...

Ben yine tekrar yaptığım konularıma devam etmek istiyorum. Et tekraru el ahsen velev kane yüz seksen 😄

Burada insan psikolojisinin üzerinde derin etki yapan bir konu var. O da her oluşun geçici oluşu. Yani hayatta ne yaparsanız yapın ne elde ederseniz edin yanınızda sizinle beraber kalmıyor. Güzel çirkin ne olursa olsun kaybolup gidiyor. Bu aslında hiçbir şeye sahip olmadığınızı , kısacası koskoca bir HİÇ olduğunuzu yüzünüze haykırıyor...

Herhangi bi şey bize ait olsaydı , onun ebediyyen bizimle kalması gerekmezmiydi ? Her görmek istediğimizde yanıbaşımızda bizimle olması gerekmez miydi ?

Hayatımız bile bize ait değil , bir gün o bile bizi terkedip gidecekse hayatın suya yazı yazmaktan bir farkı kalıyor mu ?

Bu gerçeği kim inkar edebilir ?

Oysa insanlar her gün , bir gün yok olup gideceğini bilmeleri gereken o şeylerin peşinde deli gibi koşarken , kendilerini nasıl motive edebiliyorlar ki ?

Ne yani o zaman ne yapacağız ? Oturup ölümü mü bekleyeceğiz ?

Adem' Alıntı:

Ben yine tekrar yaptığım konularıma devam etmek istiyorum. Et tekraru el ahsen velev kane yüz seksen 😄

Burada insan psikolojisinin üzerinde derin etki yapan bir konu var. O da her oluşun geçici oluşu. Yani hayatta ne yaparsanız yapın ne elde ederseniz edin yanınızda sizinle beraber kalmıyor. Güzel çirkin ne olursa olsun kaybolup gidiyor. Bu aslında hiçbir şeye sahip olmadığınızı , kısacası koskoca bir HİÇ olduğunuzu yüzünüze haykırıyor...

Genişletmek için tıkla ...

Yaptıĝın resmen aynı teraneleri tekrarlamak. Böyle yaparak ne elde edeceksin?
Yine de sayemde en azından topraĝın altına girdiĝinde başına gelecekleri öĝrenmiş oldun.

Hiç...mişiz. Hayal dünyasından çıkayamacaĝın o kadar belli ki. Sen bir hiç olabilirsin ancak ben bir bireyim, hem de tüm duyguları olan. Sen kendini bir hiç olduĝuna o kadar kaptırmışsın ki her tarafta tapabileceĝin/yalvaracaĝın bir şeyler arama peşindesin. Herkesi kendin gibi zannediyorsun. Çünkü ölmekten ve böceklere yem olmaktan öcü gibi korkuyorsun. Muhtemelen rüyalarına bile giriyordur, çünkü ölmeyi hâlâ kabullenememiş bir hâlin var. Aslında doktorluk bir vakasın.

Ben bu dünyaya bir şeyler elde etmek veya onu muhafaza etmek için gelmedim. Yani bir şeyleri kaybetme korkusu yok bende. İyisiyle kötüsüyle bu dünyada yaşadım ve hâlâ yaşıyorum. Çalışıyorum, gezip tozuyorum, farklı ülkelere seyahat ediyorum, sevdiĝim çevrem, arkadaşlarım, güzel eşim ve zeki bir çocuĝum var, bol bol okuyorum, aklıma esenleri araştırıyorum, hâlâ bir şeyler öĝreniyorum. Bu günlerde depremzedelere elimden geldikçe yardım ediyorum.
Kısacası şu: Mutlu ve mesudum ve bir gün ölüp gittiĝimde, gözüm arkada kalmayacak. Yani buradan sana ekmek çıkmaz!

Adem' Alıntı:

Ne yani o zaman ne yapacağız ? Oturup ölümü mü bekleyeceğiz

Genişletmek için tıkla ...

Oturup ölümü bekleyebilirmiyiz ?

Elbette bunu yapanlarimız da var. Hayatına anlam verememiş , çok düşünen ama bir türlü çıkış yolu bulamamış ve pes etmiş bir sürü insan vardır eminim.

Ama bu kolay bi iş değil...

Oturup ölümü beklemek...

Adem' Alıntı:

Oturup ölümü bekleyebilirmiyiz ?

Elbette bunu yapanlarimız da var. Hayatına anlam verememiş , çok düşünen ama bir türlü çıkış yolu bulamamış ve pes etmiş bir sürü insan vardır eminim.

Ama bu kolay bi iş değil...

Oturup ölümü beklemek...

Genişletmek için tıkla ...

Seni bilmem ama ben oturup ölümü beklemiyorum. Hayatı yaşıyorum.

Adem' Alıntı:

Ama bu kolay bi iş değil...

Oturup ölümü beklemek

Genişletmek için tıkla ...

Aslında biz ölümu beklemesek de o bizi bekliyor...

Maddi alemin kölesi olup , öte aleme inanmayan bir insan için , bir ateist için ölüm düşüncesinden kurtulmak ancak , kafasıni kuma gömmek misali , kendisini hep bir şeylerle meşgul edip gerçekleri UNUTMAK sayesinde mümkündür.

O kendini daima bi şeylerle avutmalı , sarhoş olup ÖLÜM ü ya da her şeyin geçiciliğini unutmalıdır...

Bunu başarabildiği zamanlar ne kadar çoksa , hayat onun için o kadar rahat geçer...

Ya başaramadığı zamanlar ?

Adem' Alıntı:

Demek bu yaşa geldin ve hayatın ne olduğunu , nereden gelip nereye gittiğini , gittiğin yerde başına ne geleceğini hiç düşünmedin , düşünmüyorsun...

Genişletmek için tıkla ...

Yahu adem şu başkalarından duyduğun ezberlediğin zırvaları, solganları bize satmaya kalkmaktan usanmadın. Senin geçtiğin yollardan çoktan geçenlere(tereciye tere satmak), bildiklerini çoktan unutanlara zırva pazarlayarak çok komik duruma düşüyorsun. Düşünmesi gereken sen, acizz olan gene sen...

Adem' Alıntı:

Ne diyeyim keyfin yerindeyken bu keyfin tadını çıkar , ta ki toprağın altına girene kadar..

Ama ne yazık ki bu göz açıp yumuncaya kadar sürecek maalesef ...

Genişletmek için tıkla ...

Mecburmu insanlar toprak altına gömülmeye? Başka alternatifler yok mu? Dedim ya hep ezbere düşünmeden başkalarından duyduklarını pazarlıyorsun. Şahsen cesedimin yakılmasını tercih ederim. Ailem vasiyetimi yerine getirmez, islamcılar zorla namazımı kılarlarsa şayet, orası onların ayıbı, saygısızlığı olur.

Not: Ceza olarak neden "cehennem(sıcak)"?
Çünkü bunlar arap, ortadoğu coğrafyasından yumurtlandıda ondan.

Kar kış kıyamet coğrafyanın ürünü olaydı, bu tarz dinlerde; o vakit dondurma, soğuk cezası yumurtlanacaktı!.

@dragon
Adem hakettiĝi yanıtı alınca veya bazı şeylerin iddia ettiĝi gibi olmadıĝını görünce kör ve saĝırları oynamayı tercih edenlerden. Bunu ilk defa yapmıyor. Kendi kendine gelin güveyi olmayı ve ha bire aynı zımbırtıları tekrarlamayı seviyor. Muhtemelen böyle yapınca rahatlıyor galiba.

Adem' Alıntı:

Aslında biz ölümu beklemesek de o bizi bekliyor...

Genişletmek için tıkla ...

Bilmiyorduk, iyi ki söyledin. Heeç sorma, ufkum öyle bir genişledi ki!
En azından ölümü beklemediĝimizi kabullenmiş oldun. Bu da bir gelişme.

Adem' Alıntı:

Maddi alemin kölesi olup , öte aleme inanmayan bir insan için , bir ateist için ölüm düşüncesinden kurtulmak ancak , kafasıni kuma gömmek misali , kendisini hep bir şeylerle meşgul edip gerçekleri UNUTMAK sayesinde mümkündür.

Genişletmek için tıkla ...

Kusura bakma ama bunlar senin hüsnü kuruntuların. Ben bu âlemin kölesi falan deĝilim; kafamı kuma gömdüĝüm de yok. Öteki âlem zırvalarına da karnım tok. Tapmak istiyorsan, tap. Seni tutan yok, ama lütfen benim gibileri karalamaya yeltenme. Bu dünya, bu hayat gerçek. Ben bu dünyada ve bu hayatta dolu dolu yaşamayı seçiyorum. En doĝal olan da bu zaten.

Aklınca benim gibi dinsiz imansızlara çamur atacaksın. Yemezler, azizim. Benim gibi olanların da pekala mutlu mesut yaşayabileceĝini eninde sonunda kabulleneceksin. Kabullenmezsen eĝer, daha çoook uykusuz geceler geçirmen mümkün. Çünkü kıskançlık veya kabullenememezlik, baş aĝrısına yol açar. Demedi, deme.

Adem' Alıntı:

O kendini daima bi şeylerle avutmalı , sarhoş olup ÖLÜM ü ya da her şeyin geçiciliğini unutmalıdır...
Bunu başarabildiği zamanlar ne kadar çoksa , hayat onun için o kadar rahat geçer...
Ya başaramadığı zamanlar ?

Genişletmek için tıkla ...

Bunlar da aynı terane.

Maddi alemin kölesiymiş Manevi alemin kölesisin sende madem öyle..

Aslında neresinden tutsan elinde kalacak bir mantalite içindeler, iki örnek;

bu dünya geçici/fani diye önemsiz ve anlamsız olurken sonsuz dedikleri alemi neden benzer mantıkla sonsuz olduğu için saçma ve anlamsız bulmazlar..

İnanmayanları bu dünyada sorumsuz ve rahat olmakla suçlarlar, cennette sonsuz rahatlık ve sorumsuzluk içinde olmayacaklar mı..

ls2' Alıntı:

Maddi alemin kölesiymiş Manevi alemin kölesisin sende madem öyle..

Aslında neresinden tutsan elinde kalacak bir mantalite içindeler, iki örnek;

bu dünya geçici/fani diye önemsiz ve anlamsız olurken sonsuz dedikleri alemi neden benzer mantıkla sonsuz olduğu için saçma ve anlamsız bulmazlar..

İnanmayanları bu dünyada sorumsuz ve rahat olmakla suçlarlar, cennette sonsuz rahatlık ve sorumsuzluk içinde olmayacaklar mı..

Genişletmek için tıkla ...

Ls2 öncelikle yanlış da olsa az çok MANTIK içeren bi şeyler yazdığın için teşekkür ediyorum.

İlk olarak zaten her insan KÖLE dir ve olmak zorundadır. Mesele neyin kölesi olmayı seçtiğiinizdir sadece.

Maddi alem dediğimiz İNSAN denilen varlığın bedeni ile yaşadığı alemdirki burada insanın hayvanlardan farkı yoktur. Yer , içer çiftleşir vs...

Adem' Alıntı:

Ls2 öncelikle yanlış da olsa az çok MANTIK içeren bi şeyler yazdığın için teşekkür ediyorum.

İlk olarak zaten her insan KÖLE dir ve olmak zorundadır. Mesele neyin kölesi olmayı seçtiğiinizdir sadece.

Maddi alem dediğimiz İNSAN denilen varlığın bedeni ile yaşadığı alemdirki burada insanın hayvanlardan farkı yoktur. Yer , içer çiftleşir vs...

Genişletmek için tıkla ...

Beni yaratan farkındalık sahibi bir yaratıcı varsa ve bu yaratıcı bir şekilde (nebilik sisteminede kabul) bizimle iletişime geçmişse Onun dediklerini anlamasam veya islami deyişle nefsime ağır gelse bile kabul eder ve ona göre yaşardım. ( ki bir zamanlar böyleydim)

Şimdi mantık yürütüyorum (madem begendin az biraz)

Ben artık yukarda yazdığım iki şeyede inanmıyorum. ve inanmadığım içinde bu sözler artık insan sözüdür ve benim için ancak insan sözü kadar bağlayıcıdır.

O zaman soruyorum Adem; ben şimdi neyi inkar etmiş oldum? Tanrının sözünü diyemezsin çünkü ben bu sözlerin Tanrı sözü olduğuna inanmıyorum ki,

bu durumda bu tanrı beni nasıl kendi sözlerini veya varlığını inkar etmiş sayıp cezalandıracak??

(bu anlattığım durumda mantalite hatalarından biridir bana göre)

Peki ls2 ,

Şimdi inanmıyorsun ve ve inançsızlık üzerinden bir mantık yürütüyorsun...

Şimdi bu inançsızlık sonucuna nasıl ulaştın ?

Eğer mantığını kullanarak kesin bir bilgiyle YARATICI nın var olmadığını anlayabildiysen , O nun seni herhangi bir şekilde cezalandıracağı konusunda endişe etmene gerek yok...

Ama eğer mantığın O nun var olduğu konusunda azıcık da olsa bir ihtimal bırakıyorda sen sırf nefsine zor geliyor diye inanmıyorsan , seni cezalandırması normaldir.

Değil mi ?

Çünkü sana AKIL verdim , neden kullanmadın diyebilir...