Zor Zamanlarda Güçlü Kalmak

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Psikoloji kategorisinde Objectivity tarafından oluşturulan Zor Zamanlarda Güçlü Kalmak başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 1,499 kez görüntülenmiş, 8 yorum ve 1 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Psikoloji
Konu Başlığı Zor Zamanlarda Güçlü Kalmak
Konbuyu başlatan Objectivity
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Objectivity

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Hepimiz zaman zaman ani zorluklarla karşılaşıyor ve kendimizi çaresiz hissediyoruz. Bu tip durumlarda soruna değil çözüme odaklanabilmek için "Gerçekçi bir bakış açısı ile durumu kabullenmek" büyük önem taşıyor. Hayatta değiştiremeyeceğimiz o kadar çok şey var ki, tüm bunlara rağmen güçlü kalmayı öğrenmemiz gerekiyor.

Geçmiş ya da gelecek kaygısını bir tarafa bırakıp şu ana odaklanmalıyız çünkü şimdi yapacaklarınız sayesinde geleceğiniz var olacaktır, boş yere "Geçmiş" olaylara takılmaya veya henüz yaşanmamış bir "Gelecek" için de endişe etmeye gerek yoktur.

İnsanların size yaşattığı olumsuz anıları da aklınızdan atmalısınız çünkü boş yere enerjinizi tüketir. Değerinizi bilmeyenlere zaman harcamak, çok büyük kayıptır.

Çoğu insan yolunda gitmeyen durumlar için sürekli kendisini suçluyor, oysa ki yapabileceğinizin en iyisini yapmış olmasanız bile, elinizden geleni yaptığınızı kabullenip yola devam etmeli ve değiştiremeyeceğiniz şeyler için ömrünüzü tüketmemelisiniz.


Zor zamanlarda güçlü kalmak için “A-B-C Formülü”

Hayatın zorlaştığı anlarda duygu, düşünce ve davranışlarınızı yönetebiliyor musunuz? Ani bir sağlık sorunu, iş ya da özel hayatta yaşanan bir başarısızlık, finansal bir kriz… Her an başımıza gelebilecek pek çok can sıkıcı durum var. Hayatın bir parçası olan bu tür zorluklar karşısında zihinsel bir denge kurmak, güçlü kalarak formüller geliştirmek son derece kritik.

Psychology Today Yazarı ve Psikoterapist Amy Morin, stres ve anksiyete başta olmak üzere her tür negatif duygu durumunun çoğu zaman davranışları belirlediğini ve kişiyi içinden çıkılması zor bir döngüye sokabildiğini belirtiyor. Morin’e göre denge kurarak güçlü kalmak için duyguları, düşünceleri ve davranışları bir miktar da olsa yönetebilmek önemli.

Morin, her türlü zorlukta hem ofiste hem de evde A-B-C formülünü uygulamayı öneriyor:

Kabullen (Accept reality)

Morin’e göre, kabul etmeyi, onaylamak olarak anlamamalıyız. Kabullenmek, gerçekçi bir bakış açısıyla olayları ve olaylara dair hisleri kabul etmek anlamına geliyor. Örneğin, ofiste ayrımcılığı asla onaylamıyoruz, ama onun zaman zaman var olduğunu kabul ediyoruz. Zorluklar söz konusu olduğunda, genellikle içine hapsolunan “Bu benim başıma nasıl gelir?” sorusu yerine olan biteni kabul etmek, kişiyi gerçekçi ve çözüm odaklı bir noktaya taşıyor.

Üretken Ol (Behave productively)

Gerçekliği kabul etmek düşüncelerimizi ve duygularımızı kontrol etmeyi mümkün kılıyor. Tüm bunların kazanımı ise üretken davranış biçimi. Kabullenme aksiyonun yolunu açıyor. Zorluğu kabullenen kişi, bu zorluk karşısında nasıl ayağa kalkabileceğini, neler yapabileceğini düşünmeye başlıyor ve ardından harekete geçiyor. Morin’e göre, zorluklar karşısında kişinin kendisine “Şu an kendime yardım etmek için ufak da olsa ne yapabilirim?” sorusunu sorması çok önemli. Üretken davranışın önünde bir korku ya da isteksizlik varsa bir an önce savaşmaya başlamak gerekiyor.

Hayal kırıklığı yaratan düşünceleri kontrol et (Control upsetting thoughts)

Zihnimiz verdiğimiz kararlara göre en değerli varlığımız ya da baş düşmanımız olabilir. Morin, “Eğer negatif düşüncelerinize inanır, onları takip ederseniz bu düşünceler sizin gerçek potansiyelinize ulaşmanızı engeller. ‘Bu yaptığım işe yaramayacak’, ‘Yeterince iyi değilim’, ‘Buna daha fazla katlanamayacağım’ gibi monolog cümleleri kişiyi hedeflerine ulaşmaktan alıkoyan cümlelerdir. İç monoloğunuz fazlasıyla negatif hale geldiğinde bunu fark etmeniz önemli. Bir şeyi düşünmek onun doğru olduğu anlamına gelmez, bunu iyi bilmemiz gerekiyor” diyor.

Morin, bu noktada şu 3 adımı öneriyor:

  • Kendinizle güvendiğiniz bir arkadaşınızla konuşur gibi konuşun, ona olacağınız gibi gerçekçi ve şefkatli olun.
  • Düşünceleriniz fazlasıyla karamsar ve işlevsiz hale geldiyse, kendinize zorluklarla mücadele edebilecek güce sahip olduğunuzu hatırlatan bir cevap verin.
  • İşler daha fazla karışmadan zihninizi güçlendirin.
Morin, son olarak kuvvetli bir zihnin, kuvvetli bir bedene eşdeğer olduğunu vurguluyor ve durumu açıklıyor:

“Zihin kasımızı ona ihtiyacımız olana kadar çok fazla umursamayız. Kriz zamanları ise bu kası güçlendirmek için doğru zaman değildir. Fiziksel olarak güçlenmek için ağır bir obje kaldırmak zorunda kaldığınız ana kadar beklemek istemezsiniz değil mi? Bir koltuğu kaldırmadan hemen önce yapılan egzersizin faydası yoktur. Önemli olan düzenli olarak egzersiz yapmak, zorluklara her an hazırlıklı olmaktır. Zihin gücü de aynı mantıktadır. Özen gösterilen, üzerine çalışılan bir zihin zor zamanlarda sorun çıkarmaz, aksine kişiye yardımcı olur. Bu nedenle A-B-C formülünü uygulamak çok önemli, bu üç basamak zorluklarla mücadelenin kişiyi daha güçlü kıldığını anlamanın en güzel yolu.”

 
Son düzenleme:

albertinkaranfili

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
28 Nis 2018
Mesajlar
39
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Zor zamanlarda aile,dostlar,eş, çok önemli eğer konuyu onlara açabiliyorsanız artık iki yada üç zihinle olumsuzluğa karşı korsunuz....
 

elbiss

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
24 Şub 2017
Mesajlar
464
Tepkime puanı
7
Puanları
18
Zor zamanlarda güçlü kalabilmek gerçekten zor u başarabilmektir....


Zorlu süreçlerde olsak bile insanın gelenin ALLAH ın taktiridinde inayetinde oldugunu unutmaması gerekir...Bu şekilde hayata baglanmak ve hayatı anlamak insana oldukça güç ve kuvvet verecektir kanaatindeyim...


Zorlu süreçlerde bazı anlarda bazı şeyleri insanlara yada aileye insana anlatamaz olur böyle durumlarda insanların SABRI ve ŞÜKÜR etmesi devamında ise olayları sakin ve ihtiyatlı bir süreçte düşünüp algılayabilmesi oldukça önemlidir..


Zorlu süreçlerde insanın İSYAN etmemesi ve herdaim dualarda ALLAH tan yardım istenilmesi oldukça önemlidir diye düşünüyorum...


Hayatın akışı süresi içerisinde her bir kolaylıgın ardından yeni bir zorlukların biz insanları bekliyor olabileceğini unutmamak gerekir..


Zorlu süreçler şekilden şekle göre değişebilir kimi zorlu süreçler insanı oldukça hırpalayabilecek ve sallayabilecek durumlar dahi olabilir...


Hayat akışı içerisinde insanın kendisini güçsüz hissetmesi ve olayları degerlendirme yapmadan çözüm süreçleri üretmeden hayatın akışı içerisinde süre gelmesi insana epğey kayıplar ve ruhsal sorunlar meydana getirebilir....Hayatı anlayabilmek ve sorunlara karşı olabildiğince mücadele edebilmek ve yeni yeni çözümler üretebilmek bence oldukça önemlidir diye düşünmekteyim...


Hayat birer SINAV dır ve her sınavın kendine göre birer zorlukları vardır önemli olan SINAV larda SABREDEBİLMEK ve isyan etmeden ŞÜKÜR le sınavlara çözümler ve süreçler üretip en akılcı şekilde sınavda başarılı olabilmeye ve zoru başarmaya inanmaktır diye düşünmekteyim..


Böyle.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Kendini Onar ve Büyü | Hilal Bebek | TEDxMEFUniversity

 
Son düzenleme:

M3CSL

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
30 Ağu 2016
Mesajlar
258
Tepkime puanı
30
Puanları
28
Hilal Bebeği, Gündem Ötesi programında izlemiştim çok başarılı buldum,buda güzeldir eminim.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
İnsanlık olarak zor zamanlar geçiriyoruz ve durumu yok saymak ya da mucizevi çözümler beklemek yerine, var olan gerçeği kabullenmek ve ona göre yön belirlemek gerekiyor.
 

M3CSL

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
30 Ağu 2016
Mesajlar
258
Tepkime puanı
30
Puanları
28
Evrensel yasaları bilmek lazım,herşeyin değişip dönüşüp ilerlediğinin. Bu konuda Kybalıon 7 kozmık kasa kitabı güzel.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
İnsanlık olarak zor zamanlar geçiriyoruz ve durumu yok saymak ya da mucizevi çözümler beklemek yerine, var olan gerçeği kabullenmek ve ona göre yön belirlemek gerekiyor.
Allah'a şükür bir tanıdığım coronavirüse yakalanmadı. İnsanlık olarak zor zamanlar geçirmiyoruz, birçok kişiden coronadan memnuniyet belirtisi gördüm. Hatta bazıları bıyık altından gülüyor. Ruh hali, aile ortamı, meşgaleler sayesinde bazıları biraz daha huzurlu. Bu demek olmuyor ki coronanın bitmemesini istiyorlar.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Allah'a şükür bir tanıdığım coronavirüse yakalanmadı. İnsanlık olarak zor zamanlar geçirmiyoruz, birçok kişiden coronadan memnuniyet belirtisi gördüm. Hatta bazıları bıyık altından gülüyor. Ruh hali, aile ortamı, meşgaleler sayesinde bazıları biraz daha huzurlu. Bu demek olmuyor ki coronanın bitmemesini istiyorlar.

Korona virüs, yıllardır vardı fakat bu kadar yaygın türü ile ilk kez karşılaşıldı.
Bazı açıdan faydalı sayılabilir yani en azından doğaya verilen zararın idraki ya da bilimsel araştırmalara daha fazla kaynak ayrılması, yaşamda hiçbir şeyin garantisi olmayacağı gerçeği ile yüzleşilmesi gibi, insanları bazı açılardan kendine getirmiş olabilir.
Virüs sebebi ile işe gitmeden maaş almayı avantaj kabul edenler de var fakat onlar çok büyük olasılıkla resmin tamamını göremeyecek kadar kör ya da bencil düşünen kişilerdir.

Ölüm şekli korkunç olduğu kadar, kimde nasıl bir etki yaratacağı da tam olarak bilinmiyor ve buna rağmen bu sürecin bitmesini istemeyen birileri varsa şayet, böyle insanlar için söyleyecek söz bulamıyorum.
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst