Tanrının varlığı veya yokluğu hakkında somut kanıtlar

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde burakender tarafından oluşturulan Tanrının varlığı veya yokluğu hakkında somut kanıtlar başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 137,493 kez görüntülenmiş, 1,062 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı Tanrının varlığı veya yokluğu hakkında somut kanıtlar
Konbuyu başlatan burakender
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Ruairi
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Kaçırdığın bir şey var .. Sadece bilmek basit bilgisayar fonksiyonundan öte götürmez insanı.. Değerli olan sadece inanmak veya sadece bilmek değildir.. Bilerek inanmak hepsinden üstündür.. Neden dersen bilmek küçük bir alanı inanç ise bilginin eksik yanı olan diğer bilgileri kapsar.. İnanç olmasaydı insanlar asla gelişemezdi.. İnançları sayesinde yeniliklere imza atarak eski bilgiye yenilerini eklemiştir insanoğlu.. Dediğim gibi sadece bilmek insanı bilgisayar gibi bir yapıdan öte götüremez.. Yaratıcılık yeteneği inanç ile bilginin aynı potada eritilmesi ile elde edilir.. İnsan hayal kurar ve buna inanır , ve arkasından koşar , buda ona ilerlemenin yolunu açar.. Sadece bilemek değil bilgiyi üretmektir bunun adı.. Zaten insanı insan yapanda budur..

Insanlari gelistiren inanc mi, yoksa bilim ve teknik midir? Inanc insanogluna ne cesit bir gelisim saglamistir. Gozlem vermeyen bir seye inanmanin insanogluna getirecegi gelisim ne olabilir? Onemli olan inanca saptanip kalmak mi, yoksa bunu gozleme tasimak midir? Ayrica sen inanctan ne algiliyorsun? Hayal gucu ile inanci bir mi tutuyorsun?

Bide en çok dikkatimi çeken dinin geri kalmışlık olduğu kanısıdır.. Yukarıda bahsettiğim gibi sadece inanç yeterli değil.. Takdir edersiniz ki çok insan bilimden uzak bir hayat yaşamaktadır.. Bu insanlar ister inanmış olsun ister inanmamış olsun genel toplum yaşamı böyledir.. Bilimsellikten uzak dinini bile kulaktan dolma yaşayan bir toplum ancak bu kadar olabilir.. Bunu hemen inanca yaftalamak bilmeden sav ortaya koymaktır.. Hani bilimseldik.. Din insanlara bilimden uzak mı dur diyor da geri kalmışlığı dine bağlıyoruz.. Din inan dediğinde ahlakı davranışlarını sınırlıyor.. Bilimsel çalışmaları sınırlayan bir madde yok kanımca.. Yoksa var mı..

Sence neden elma agacinin adi, bilgi agaci olarak lanse ediliyor? Galile neden dunyanin dondugunu ve yuvarlak oldugunu soyledigi zaman, cezalandirildi? Dunyaya soyle bir bak, dini sistemi olanlar mi, olmayanlar mi daha insana yakisir bir yasam suruyor? Ahlakin ne oldugunu ortaya koymak icin dine gerek yok. Ayrica dini ahlak temelinin nasil algiliyorsun? Ya da hangi dinden bahsediyoruz?

Çok tartışmada geçer.. Biri çıkar Kur'an dan bir sözü cımbızla çıkarıp şöyle diyor der ver çelişkili der.. İşte burada düşülen hatada budur.. Resme bakıp siyah neden kullanılmış yahu siyah kötü bir renktir deriz.. Halbuki resim elde etmek için her renge ihtiyacımız var.. Resmin tamamı ne diyor onu anlamak lazım.. Bilgi iyi inanç kötü değil onu güzel bir resme dökmektir önemli olan..

Sen dinden degil; ozel bir din olan isslamdan mi bahsediyorsun?, yoksa din deyince sadece aklina islam mi geliyor?

Ne Allah tek bir tanri olarak ortadadir, ne de din sadece islamdir.

O yuzden dini ve tanriyi ozelde ve genelde degerlendirmek farkli seylerdir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
biz kendimizi O'na teslim etmeyince yönlendirim ve yaptırımları ortadan kalkıyormu.Tanrı bilgi olarak bir sınır koymamışki kendini yarattığı kuluna verdiği bilgiyi sınırlandırmamışki.bilakis düşünün araştırın idrak edin diyerek hep tevik etmiş.hatta insanoğlunu çoğu yerde ''Hiçmi düşünüp akıl etmezsiniz''diye eleştirmiştir.daima bilgiye araştırmaya düşünmeye sevketmiştir.

Teslimiyet demek; kendi oz iraden yerine, baskalarinin verdiklerini uygulamak ya da kendi benligini kendi kontrolunden baskalarina ya da baska seylere vermek demektir. Ayrica hangi tanridan bahsediyoruz, ozel bir tanri olan Allah'tan mi, yoksa genel mi? Neden o zaman mesela Mekke'ye musluman olmayanlar alinmiyor? Neden dini sistemlerde baska inanclara izin verilmiyor? Kafir nedir? v.s. gibi sorular sorabiliriz. Cunku insanoglu butun bu etiketleri sorgulayarak ve dusunerek elde etmistir. Ya da dusunebilmeniz icin beyninizin size ait olmasi gerekir, o zaman zaten kul olmazsiniz.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
770.mesajınızda inancın beyni durdurduğunu inanmanın insanı çağdışı yaptığını yazmışsınız hayret..dünya üzerindeki hangi inanca mensup olursa olsun bunca bilim adamı çağdışımı kalmış garip...çağdaşlığı nasıl algılıyorsunuz çok merak ediyorum doğrusu.

Cagdaslik, bilimsel olarak mantik yuruten ve sorgulayan, dogma, otorite ve alisilagelmisligin bilincalti yonlerndirim ve yaptirimlari ile hareket etmeyen, kendilik bilinc ve farkindaligina sahipliktir. Dunyanin her turlu gelisimine ayak uydurabilmektir. Baskalari ne dusunce ve davranista olursa olsun, birlikte yasayabilmek hak ve ozgurlukleri taniyabilmektir.

Bir bilim kisisinin kendi kisisel ideolojisi inanclari dogrulari baskasdir ve kisiseldir. Bilimi bilimselligi ve bilimsel yontem olarak kendi kisisel degerlerini buna katmamasi ve bilimsellige kisiselligi bulastirmamasi baskadir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
gerçekten evrensel bir insansınız.çünkü şu kainat daima zıtlıklarla kaim olmuştur.sizin yazılarınızda kendi içinizde hep zıtlıklar içeriyor.sanki içinizde küçük bir evren barındırıyorsunuz.şu foruma katılalı çok az bir zaman olmasına rağmen tek analiz edemediğim sizsiniz.şu forumdaki yazanların hepsini kendi inanışları doğrultusunda yada inanmadıkları şeyler içinde anlamaya çalışıyorum birtek sizi çözemedim.

Dogal ve fenomenal zihniyetin karakteristigi yapilandirilmis olarak zaten ikilem ve karsitlik icerir. Iste ben de bunun sorununu bu karsitliklarin disindan ve notr algi ile dile getiriyorum. Sonucta karsitliklar, ayni sabit degismez kavram temelinin bir urunudur. Karsitlarin hangi ucu secilirse secilsin, kavramin sabitligi temelindedir. Secim de sadece indirgemeci ve determinist bir inancsal ideolojik secimdir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
gece bana yönelttiğiniz benim ve benim gibi düşünen milyonlarca insanın dışa vurmasada kendi içinde hep sorageldiği bu soruyu şuanda size söylemeyeceğim.şimdilik kendi sınırlı aklım ve yetilerimle çözmeye çalışacağım zira bu soru inanç sistemimi sarsacak bir soru.siz inanı bilginin dışında bıraktığınız için bunu size söylemeyeceğim belki ilerde.daha o aşamaya gelemedik.

Evet bu konu onemli. Sonucta vicdan algi olarak hem kendine hem de baskasina zarar vermemektir. Eger bu soru inanc sisteminizi sarsacak ve size zarar verecek bir duzeyde ise, zaten sormayiniz. Soru sizi cevapsiz kalma temelinde bilincalti rahatsizligindan bilincli rahatsizliga donusur ve beyniniz bunun ile mucadele edebilecek duzeye tarafinizca getirilebilirse; o zaman en azindan boyle bir zarar gormeniz soz konusu olmaz. Bunu da ancak siz kendiniz ayarlayabilir ve karar verebilirsiniz. Cunku bilinc disaridan siringa ile verilemez. Kisinin o bilinci almaya kendi kendisini hazirlamasi gerekir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Sayın evrensel insan yukarıda yazdıklarımı yoksayabilirsiniz,bakın sizi araştırırken beni araştıran bir bilimdalı keşfettim.Agnoioloji.bilgi peşinde daha bir arpa boyu yol gitmişim ben en iyisi şu büyüleyici kainatı müşahedelerime devam edeyim.belki gözlemcim bana bir ışık tutar.

Su kesfettiginiz bilim dalini site kitlesi ile de paylasir misiniz? Ya da isterseniz bu konuda bir baslik acin. "Gozlemcim" derken, sizin disinizda bir gozlemciden mi bahsediyorsunuz?
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
evet benim dışımda bir gözlemciden daha doğrusu gözlemcimden bahsediyorum.epistomolojiyi öğrenmeye çalışırken rastladığım bir kelime.bunu site sakinleriyle paylaşmamın ne gibi bir yararı olur.cehaletime verin.birde şu açıklamalarınızı birazdaha terminolojinin dışında benim gibi insanların anlayacağı bir şekilde basite indirgerseniz daha iyi anlaşılacağınızı düşünüyorum.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Aslında vermiş olduğunuz cevapların satır aralarında beni derin düşüncelere sevkeden yorumlarınız var.alıntı yapmayı beceremediğimden onları buraya alamıyorum.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
evet benim dışımda bir gözlemciden daha doğrusu gözlemcimden bahsediyorum.epistomolojiyi öğrenmeye çalışırken rastladığım bir kelime.bunu site sakinleriyle paylaşmamın ne gibi bir yararı olur.cehaletime verin.

Rica ederim, asil "cehalet" herseyi bildigini zannetmek ve bildiginle yetinmek gafletidir. Sizin bir seyi ogrenmeye calismaniz, boyle bir cehalete sahip olmadiginizi da gosteriyor.

Bilimsel olaraktekj bir gozlemci vardir, o da insanogludur.

Insanoglu ayrica diger hersey gibi gozlem de verir. Burada gozlemi alan olarak tek ve alternatifsiz olmasi, yani gozlemini algisi, bilgisi, kavrami ile kendi turu bunyesinde dile getirmesi, bilimsel olan ve gozlem verendir.

Insanoglu disinda baska bir gozlemci oldugu bir inanctir ve bu inanc akilciligin tatmini temelinde ya bir nesneyi oznellestirmek, ya da bir ozneyi nesnellestirmek demektir.

Burada oznellestirme ve nesnellestirme eylemini yapanlar da yine epistemolojik olark sadece insanogludur.

Buradaki "epistemolojik olarak" kullanimi; bilimin icinde bulundugu bilimsel siniri belirtmek icindir.

Cunku yarin baska bir turun insanoglu ile dialog kurarak insanogluna bir alternatif olamayacagini kimse soyleyemez. Iste boyle bir gozlem elde edildiginde bugunku epistemolojik gerceklik, olgu olarak yanlislanmis olacaktir.

Ama henuz boyle bir gozlem yoktur.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Aslında vermiş olduğunuz cevapların satır aralarında beni derin düşüncelere sevkeden yorumlarınız var.alıntı yapmayı beceremediğimden onları buraya alamıyorum.

Alinti yapmayi ben de bilmiyordum. Yazilan yazilari c/p yapar ve sonuna yazarin lakabini eklerdim.

Ama bu durum yazilim ve okunurluk olarak lakabima ait yazi ile alintiladigim yazi arasinda karmasa yaratiyordu. Bu karmasayi cozmek ve kolaylamak adina alinti yapmayi ogrendim.

Alinti yapmak icin, cevapla yerine alinti cumlesine basilorsunuz. Boylece alinti yapacaginiz lakabin yazisi cikiyor.

Yazisi
ile bitiyor.

Siz alintinin neresini almak istiyorsaniz, butun yapacaginiz alintinin basina
u eklemeniz. Ondan sonra alintiya yanit olarak kendi mesajinizi yaziyorsunuz.

Boylece alinti yaptiginiz tum mesaji da istediginiz yerde kesmek ve yanitlamak olanagina sahip oluyorsunuz.

Umarim benim gibi bilgisayar ozurlu birinin aciklamalari size algilama ve uygulama acisindan yardimci olur.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Hayır öyle bir gözlem vardır ve birkaçkez yaşadığım gerçek gözlemler,ve onları şuanda burada paylaşamam.daha o düzeye gelmedik/m.bilgi paylaşımı açısından yani.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
.birde şu açıklamalarınızı birazdaha terminolojinin dışında benim gibi insanların anlayacağı bir şekilde basite indirgerseniz daha iyi anlaşılacağınızı düşünüyorum.

Bu konuda bir ornek ve oneriniz var mi? Sonucta bunlar beynelminel bilinen felsefi terimlerdir. Yalniz hangi terimin ne oldugunu bilmek isterseniz, sormaniz yeterlidir. En kisa ve oz sekli ile aciklamaya calisirim.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Konu dışı olacak ama bu alıntılar çoğu zaman yer kaplıyor ve bun bunları balon patlatmaca diyorum.birilerinin yazısını alıntılayıp karikatür şeyi gibi sonrada kendi fikirlerinizi yazarak alttan bir iğne ve pom.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Hayır öyle bir gözlem vardır ve birkaçkez yaşadığım gerçek gözlemler,ve onları şuanda burada paylaşamam.daha o düzeye gelmedik/m.bilgi paylaşımı açısından yani.

Tabiki siz bilirsiniz. Ayrica bildiginiz gibi bazi gozlemler, aklin bir oyunudur. Buradaki "gozlem" tum insanoglu ozelligi ile gozlemlenebilen olmasidir.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
yoo terimleri anında malum amcadan öğreniyorum ama bunları yerine yerleştirip anlayana kadar biraz zaman kaybediyorum okadar.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Konu dışı olacak ama bu alıntılar çoğu zaman yer kaplıyor ve bun bunları balon patlatmaca diyorum.birilerinin yazısını alıntılayıp karikatür şeyi gibi sonrada kendi fikirlerinizi yazarak alttan bir iğne ve pom.

Alinti yapmanin onemi, yazilan yanitin neye yonelik yazildiginin yaninda, lakabin sahsina degil de; alintisina yonelik yazildigini belirtmek icindir. Yoksa baska bir anlami yoktur. Bir de okuma kolayligi saglar. Disaridan okuyan, yazinin tumunun bir karsilikli butunluk icerdigini ve ikisi arasindaki bagi gormek icin yararlidir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
yoo terimleri anında malum amcadan öğreniyorum ama bunları yerine yerleştirip anlayana kadar biraz zaman kaybediyorum okadar.

Yalniz unutmayin. 21. yuzyilda kavramlarin o klasik anlam ve icerikleri kavrami kullanan acisindan gecerli olmayabilir. Sonucta mana cikarma metodu, o klasik tumdengelim/tumevarim dan farklidir. Bu konuda benim sitede iki basligim var.

Mesela ben fenomen ve numen kavramlarini E.Kant'in getirdigi anlam ve icerikte kullanmiyorum. Ilkini bilimselligin gozlem tabani olarak, ikincisini de beynin her turlu soyutlamasi olarak kullaniyorum.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
tüm insanoğlu özelliğimle gözlemlediğim şeyler ve hayatımın akışını değiştiren şeyler,akıl oyunları ve hayal düş gibi şeyler değil.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
tüm insanoğlu özelliğimle gözlemlediğim şeyler ve hayatımın akışını değiştiren şeyler,akıl oyunları ve hayal düş gibi şeyler değil.

Anlasildi. Konu hakkinda spekulasyon yapmak yerine, en tutarlisi bu konudaki aciklamalarinizi beklemek olacak.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst