Spiritüalizm (Ruhçuluk)

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefe Akımları kategorisinde faust tarafından oluşturulan Spiritüalizm (Ruhçuluk) başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 14,575 kez görüntülenmiş, 63 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefe Akımları
Konu Başlığı Spiritüalizm (Ruhçuluk)
Konbuyu başlatan faust
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan "ictenlik"
F

faust

Ziyaretçi
Terim, Latince "ruh" anlamına gelen "spiritus" sözcüğünün sıfatı "spiritualis" sözcüğünden türetilmiş olup, iki ayrı anlamda kullanılmaktadır:

Felsefi Spiritüalizm

Ruh ya da "can" ın maddeden ayrı bir cevher olarak varlığını kabul eden bütün mezhep, öğreti, akım, yol ve inanç sistemlerini kapsayan genel addır. Maddeciliğin karşıtıdır. Spiritüalist görüşlerin hepsi de ruhun varlığını kabul etmekle birlikte, bir kısmı ruhun orijinal ve kendine özgü olduğunu, bir kısmı da tekamül amacıyla tekrar bedenlenmesinin bir yasa olduğunu kabul etmez.

Deneysel Spiritüalizm

Reenkarnasyon'un bir yasa olduğunu kabul eden ve çok eski zamanlardan beri ortaya atılan spiritüalist teorileri bilimsel ve deneysel bir zemine oturtan ruhçuluk.Deneysel spiritüalizmi, Dr.Bedri Ruhselman şöyle tanımlamaktadır: "Süptil doğa olaylarının ve insan ruhunun şimdiye kadar dokunulmamış taraflarını kurcalayan ve dünya kuruldu kurulalı insanlara ilham, aydınlatma ve açıklama yollarıyla gelmiş bir sürü ilahi (tebligatı) açık bir şekilde ve bugünkü insan zekasının ve bilimsel anlayışının kavrayıp kabullenebileceği tarzda objektif ve sübjektif yollardan ve deney yolu ile anlamlandıran ve değerlendiren müspet bir bilim, felsefe ve ahlak yoludur."

Deneysel spiritüalizm etkinlikleri ise şöyle tanımlanmaktadır: Deneysel spiritüalizm, ruhsal fenomeni deneysel olarak ve sorgulayarak inceleyen, sınıflandıran, ruhlarla iletişimin var olduğu gerçeğini deneysel olarak gösteren ruhçuluk olup, ruhların bildirdiği hakikatler ışığında varlık, evren ve Tanrı hakkında bilgilendirici açıklamada bulunur. Deneysel spiritüalizm, diğer bütün doğa bilimlerini kapsamı içine alır.

Deneysel spiritüalizmdeki "tekrar bedenlenme" anlayışı Hint mistisizmindeki tenasüh inanışı ile bir değildir; çünkü, deneysel spiritüalizm, ruhun tekamülünde insan bedeninden hayvan bedenine göçme gibi gerilemelerin olabileceğini kabul etmez.

19. yüzyılın ortalarında ABD, İngiltere ve Fransa'da doğan bu ruhçuluğa, felsefi spiritüalizmden ayırt edilmesi amacıyla, Fransa'da "spiritizm" ABD ve İngiltere'de ise, sonradan "deneysel" sözcüğü eklenerek "deneysel spiritüalizm" adı verilmiştir.

Reenkarnasyonu kabul eden ruhçuluğu ilk kez Alan Kardec, Fransa'da, sistemli bir hale getirmiştir. Kimi ülkelerde spiritizm, kimi ülkelerde deneysel spiritüalizm, Latin Amerika ülkelerinde ise "Kardesizm" adı altında gelişmişse de, bu ruhçuluk, ilkeleri açısından aynı kalmıştır.

Bununla birlikte günümüzde "klasik spiritüalizm" olarak adlandırılma durumundadır. Çünkü ruhçuluğa son şeklini Bedri Ruhselman kazandırmış ve geliştirdiği deneysel ruhçuluğa, neo-spiritüalizm adını vermiştir. Kimi yazarların "modern spiritüalizm" adıyla söz ettikleri ruhçuluk, Ruhselman'ın kurduğu neo-spiritüalizm değil, Batı'daki spiritüalizmin bugünkü durumudur.

Öte yandan, günümüzde İngiltere'de ve özellikle Kuzey Amerika'da oluşan bazı kurum ve topluluklar, kendilerine "spiritüalist" adını vermişlerse de, görüşleri ve ilkeleri bakımından "deneysel spiritüalizm" kapsamında ele alınmazlar. Çünkü bu kurum ve toplulukların benimsediği ruhçuluk, Hıristiyanlık inanışlarını esas alır ve reenkarnasyonun bir yasa olduğunu kabul etmez.

Kardesizm adını kullanan, özellikle Latin Amerika'da bulunan kurum ve toplulukların bir kısmı da, reenkarnasyonu kabul etmekle birlikte, Alan Kardec'ten aldıkları ruhçuluğu, büyü ve batıl inançlarla bağdaştırarak dinsel bir havaya sokmuşlardır.

Spiritizm, deneysel spiritüalizm ya da sade bir biçimde, spiritüalizm denilen, Kardec'in sistemli hale getirdiği klasik spiritüalizmin belli başlı ilkeleri şöyle özetlenebilir:

Allah vardır, tektir, Yaratan'dır.

İnsan üç kısımdan oluşur: Ruh, perispri ve beden. Perispri, ruh ve beden arasında irtibatı sağlar, yarı-maddi bir yapısı vardır.

Can, ölüm olayı ile bedeni terk ettiğinde "ruhlar alemi" nde doğar. Dünyadayken yaptığı iyilik ve kötülükler orada, hafızasında canlanır. Bir süre sonra, dünyada tekrar bedenlenir. Sınavlar geçireceği dünyada defalarca doğmanın amacı tekamül etmektir. Fakat insan ruhu hiçbir zaman hayvan bedeninde doğmaz. Tekamülde gerileme söz konusu değildir.

Bütün ruhlar eşit yaratılmıştır. Fakat tekamül dereceleri aynı olmadığından aralarında, tekamül farklarından kaynaklanan bir ruhsal hiyerarşi vardır.

Ruhlar yalnız Dünya'da değil, evrenin diğer gezegenlerinde de bedenlenirler.

Ruhlar alemindeki bedensiz varlıklar, dünyadaki bedenlilerle maddi ve manevi etkileşim içindedir. Ayrıca medyumlar aracılığı ile, onlarla sesli veya yazılı iletişim kurulabilir.

Kaliteli, ciddi ruhsal irtibat seanslarında tekamül düzeyi yüksek ruhlarla, sıradan (nefsani, gelecekle ilgili) soruların sorulduğu seanslarda ise tekamül düzeyi geri ruhlarla irtibat kurulur. Bu geri düzeyli ruhlar, yalan söyler, kötü şakalar yapar, insanları hataya sürüklemeye çalışır ve seanstakileri etki altına almak için genellikle ünlü kişilerin isimlerini kullanırlar.

Spiritüalist görüşü diğer görüşlerden ayıran en önemli noktalardan biri reenkarnasyonun kabulüdür. Reenkarnasyonun bir yasa olarak kabulü spiritüalizmle ortaya çıkmış yeni bir görüş değildir; insanlık tarihinin uzak geçmişinden günümüze dek süregelmiş bir görüştür.

Eski Yunan (Platon, Pisagor vb.), Mısır ve Hint uygarlıklarında değişik biçimlerde rastlanan reenkarnasyon inanışına, "insanlığın bilinmeyen tarihi" ni inceleyen kimi araştırmacılara göre Mu ve Atlantis Uygarlıklarında da rastlanmaktadır. Mistisizmde, sufilikte, çeşitli kült ve dinlerde değişik biçimler altında çağımıza dek süregelmiş bu inanış, sonunda, spiritüalizm sayesinde bilimsel ve deneysel kimliğini kazanmış bulunmaktadır.


Alıntıdır.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Aa, merhabalar;
google dan ulaştım bu sayfaya, sayfanıza, bakınırken, felsefe üzerine düşünürken; 2009 ne kadar eskimiş bu post ve hiç veri girilmemiş,

Ben bunu önemsiyorum, o halde bi tık yazmalıyım gibi;
Aslında felsefe ve forum arattım ve bölüm başlıklarına bakındım, bu ya da benzer alan var mı mistisizm vb.) diye ve gibi, Çünkü, örneğin benim varoluş felsefem bu tip deneysel okumalarla örülmüş durumda, Bilmiyorum ne kadar önemsiyorsunuz, Belki hiç önemsemiyorsunuz, Belki dogmatik ya da dogma yakın ve eşdeğer, bi çoğumuz için, Bunun dışında deneysel spritualizmi bi felsefe kolu ya da ilgi alanı olarakta görmeyebilirsiniz, Ben kendi adıma burada değerli bir veri keşfettim ya da bu benim yanılgım ve öyle sanıyorum ama kişiye göre, bana göre değerli idi ve burada buluşmuşken yazmak istedim, Hem de sormak istedim okuyucuya ve okuyan ilgiliye,

Bi felsefe bilgilisi ya da okumuşu olduğumu söyleyemem ama kulaktan dolmalar demeyelim de kendimce küçük okumalar, bu nedenle bilmiyorsam ve yanlış ifade ediyorsam aktarıyorsam kendimi, bağışlayın;
Felsefe deyince aklıma "bilgi sevgisi" geliyor ve bilgi severim, öğrenmeseverim,
Bunun dışında felsefe deyince aklıma derin derin düşünmek ve sorgulamak geliyor, bunu da bazen severim,

Bunun dışında belki mantık ya da sezgilerine güvenme ve sezgilerinden yanıt süzme ve bunun gibi şeyler,

Ama literatür ya da ifade bilgim olduğunu ya da genel olarak felsefe için kavramsal tabanım olduğunu sanmıyorum ki, yokta, Yani aslında bi felsefe okumuşu değilim ve kulaktan dolma sayılır gibi,

Ama başlıkla ilgili olarak bu alanda okumalarım var ve benim için değerli bir boşluğu boş bırakamam;

Bu yolla, deneysel ruhçulukla edinilmiş okuduğum üç kaynak, belirtmek istedim, Bana göre en geçerli üç kaynak, Sadece konuya ilgi duyan ya da ola ki ulaşan-benim gibi yolu düşen için belki, Kişisel bi ilgi alanı olması yanında konuya ilgisi olmayanı cezbetmeyecektir ya da yoracaktır/sıkacaktır biliyorum ama yinede burada sunmak istedim; Kişi, istekli, hazır ya da ilgili değilse sadece araştırma için bile akıldışı ve zıt girdiler kümesi gibi;

Her neyse belirtmek istediğim üç kaynak;
Kasyopya Deneyi,
Şafağı Getirenler, Bringers Of Dawn-Işık İşçileri (Pleiades Öğretileri adıyla yayınlandı;)
Ra Material (Ra Bilgileri)
-
Örnek sunumlarını içeren bir link;


(Lütfen, nitelikli trans kanallığı, ouja aracılı kanallık ama özellikle grup etkileşimli kanallık benzeri yapı ilgi içermeyen hiç bir ögeyi burada sunulan içerikle karıştırmayınız ve kıyaslamayınız, ruhçuluğun genel metodolojisi dışında oturup kafadan saçmalayanlar en çok; Lütfen yeni çağ saçmalıkları vb. ile içiçe ve yanyan koymayınız)

Bunları felsefenin ilgi alanı olarak görmeyebilirsiniz ama yine de sormakta istiyorum,

Mistisizm ya da bunlarla örülmüş bir varoluş anlayışını (kalıplanmış felsefe sınırları içine bile sokmaksızın) felsefe olarak sunsam nasıl anlaşılırım, mahallenin delisi mi, hadi git işine ordan be mi, sende kimsin mi? bu yanlış yerde miyim mi olur, Benzer içerik okumuş örneğin Mahara'jın Ben O'yum'unu sorgu dinamiği nedeniyle güncel bir varoluş felsefesi dinamiği olarak görür müsünüz? Ya da bi ouja tahtasıyla soru soran tahtası eksiklerin yatığı deneysel bir çalışmayı sor ucevap pratiği ve deneyi içerdiği için felsefe olarak düşündüğümüz şeyle içiçeleştirebilir misiniz? ben bilmiyorum, Ve sunmak derken, birlikte tartışmak, birlikte gelişmek, denemek örneğin ya da alternatif bir fikir ya da sunu, düşünce geliştiren ve düşünce güçlendiren alternatif bir bakış ya da perspektif; bilmiyorum, anlatamadım galiba kendimi ama, nereye gitsem olmuyor, gezinip duruyorum işte;

Ben felsefe denemek istiyorum, sıfırdan; soru ve cevaplar deneysel felsefe ve deneysel gelişim, Az buçuk pratiğim var, (düşünmelerim ve sorgulamalarım) hepsi bu;
Kendim denemek ya da birlikte etkileşimli denemek ya da sizlerden öğrenmek ya da sizlerin fikrini almak, bilmiyorum, Durgun ve söngün aklım düşünmüyor, Düşüncemi parlatmak istiyorum, Bu iyi bir yol olmalı;

Bana gücenmeyin ne olur, Yanlış yerde, yanlış zamanda olduğumu düşünebilirsiniz, Bu zırvalıkların felsefeyle ne işi var diyebilirsiniz, Ben bilmiyorum,



Benim için önemli olan bi boşluğu dolduruyorum, dolulukla,
Alternatif okuma düşünenenlere, okuduklarından sıkılanlara,
Hiç bi yerde aradığı cevapları bulamayanlara,
Dünyanın altını üstüne getirdim, işin içinden çıkamadım diyenlere,
Bin yıl düşünsem aklıma gelmezdi diyenlere,
Bu gerçekler nere saklanmış sobe olsun artık diyenlere;
(Yok ben kendim bulurum, yanıtlarımı içimden alırım diyenlere değil tabi)
Tavsiye ediyoruz,

Spritualizmde nedir deyip kaldırıp atınız,
Umarım attığınız spritualizm felsefenin başına düşsünde felsefenin başını yarsın,
Başı kanayan felsefe yeni kan bulsun;
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Dogma dogmadı, dogmamış olan dogmamıştır,
Her şey saf bilgidir;
Tüm varoluş saf düşüncedir,
Her yerde bilgi vardır, her yerde düşünce vardır,
Siz gerçeği saklasanız nereye saklardınız,
(Her yere mi, her şeye mi, nasıl dağıtırdınız)
ama belki de buraya saklamadınız da oraya buraya anahtarlar sakladınız,
Bilgi parçalanmış ve dağılmışsa da her yerdedir ve her yere eşit ve özgün dağılımlanmıştır,
Bilgi, düşüncenin dalgasal fonksiyonlarıysa da her yere saklanmıştır,
Belki/Dogmada/bozuk bilgi daha semboliktir, neredeyse açılamaz, üstü örtülü ve kapalıdır,
ama bozuk bilgide onarılabilir, Her bilgi onarılabilir, he şey onarılabilir;
Tüm yanlış girdiler mantksal sınamalarla ve dilsel açılımarla giderilebilir,
Varoluşta yanlış düşünce kalıbı içeren veri bulunmaz;
Bunlar daha açık verilerdir,
Ve tüm bunlar benim savım ya da önermem;
sınayın, doğrulayın, ynalışlayın çürütün ya da ÇÖP e atın
ÇÖP = Çok Önemli Pelgeler;
-
Bi gün ihtiyacınız olursa orada alternatif gerçeklik verisi var;
Ben okudumda ne oldu okumamış kadar oldum, başa döndüm
Matematik ve Felsefe matematik=felsefe, mantık=kurgu, kurgu=gerçek, gerçek=algı, algı=denklem,
--

Ben kimim, ben kim'im tespiti, kim, kimlik, kim olma durumu
Ben neyim diye sormaz hiç bi insan ama sonra kendine "ne"lik, nesnelik atar, atama yapar Maddeyi benliğine, kimliğine atar,
Ölümsüz ve süreğen benliğini maddeye izafe eder,
Ruhçuluğa yalan/talan der

Unutma ki çocuğum,
Dünyada yapılmamış işler çoktur çocuğum
Derlerse ki bu işler bişeye yaramaz
De ki bütün işe yarayanlar
İşe yaramaz sanılanlardan çıkar
Aziz Nesin;

ruhçuluk belki de yeryüzünün en zor uğraşlarından biridir,
Çok çok az doğru ve nitelikli veri biriktirilebilir,
Bunu çok azı başarır, çoğu delirir, velirir,
İster inanın, ister inanmayın,
Kanıtsız-ispatsız, belki sınırlı bozunumlu ve düşük olsada veri,
Saf veri gerçek soru cevapta, İlgi ve merakla doğmuş, bi çocuğun öğrenmesi gelmişliğinde uyanmış ilgide;
Öğrenmesi gelmişte bilgi doğar, Bilgi büyür, büyür;
Öğrenmesi gelmiş(lik) sular, sular

---
Ben tavsiye ediyorum, işe yaramaz deyi kaldırıp atında işe yarar çıksın altından,
Ama böyle dememiş Nesin,
Nesin'i kırmayalım; düzeltelim
Dalgacıyız biz; Dalgacı
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Başınıza felsefe düşsün emi!
Kıyamet felsefe imgesinin içinde kopsunda her parçası yepyeni bir felsefe imgesi/kavramı olsun emi!
Ruhçuluk boştur demi,
ondan burasıda boştur;
Boşluk doludur, hava var-civa var,
Onlar hava civa;
bunlar ağır metal, kulağa cızırtı yapar;
Klasikler iyidir, 5.senfoni iyidir; metal kötüdür; çok kötü, heavy metal, çok çok ağır, kulak çınlatır, saçmalama dalgacı saçmalama;

Dalgam dalgam güzel dalgam
Söyle bana benden dalgacı var mı bu dünyada
Var,
Kim,
Kimişte, her kim,
(kim) Her kim benden dalgacıymış
kimsen, herkimsen beni bul bana dalgacılığı öğret üstadım;
Dalgacı aranıyor dalgacı, felsefe dalgası bu;
dalga dalga felsefe,
yüzüyor yüzey yüzey,
bininde uçun emi!
iyi uçuşlar;
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Neden imzam çıkmıyor ki;

Ruh=bilinç ya da bilinçlilik önermesinde,
ruhçuluk eşit bilinçcilik ya da bilinçlilikcilik
ruhbilinç
rubilinç
rbilinç
bilinç

ruh size neyi çağrıştıryor,
Neden karanlık bi imgesi var, Neden kötümser düşünceler gebe, Neden balçıkla kaplı,
Neden anlamı bozulmuş ve aslında başka bi şey anlatır gibi;
--
"Ruh bilinçliliktir.Nokta" - Kasyopya Deneyi; ---

dalgam dalgam güzel dalgam benden bu kadar,

İmzam çıkmadığı için ekliyorum; hatta hepsini ekleyelim;
---

Diyelim ruhçuluk yapacaksın ruhçuluk
böyle değildi, -

ÇOCUKLARIMA

Diyelim ıslık çalacaksın ıslık, Sen ıslık çalınca Ne ıslık çalıyor diye şaşacak herkes, Kimse çalamamalı senin gibi güzel,

Örneğin kıyıya çarpan dalgaları sayacaksın, Senden önce kimse saymamış olmalı Senin saydığın gibi doğru ve güzel, Hem dalgaları hem saymasını severek
De ki sinek avlıyorsun sinek, En usta sinek avcısı olmalısın Dünya sinek avcıları örgütünde yerin başta, Örgüt yoksa seninle başlamalı Say ki hiçbir işin yok da düşünüyorsun, Düşün düşünebildiğince çok boyutlu Amma da düşünüyor diye şaşsın dünya, Sanki senden önce düşünen hiç olmamış Dalga mı geçiyorsun düşler mi kuruyorsun, Öyle sonsuz sınırsız düşler kur ki çocuğum Düşlerini som somut görüp şaşsınlar, Böyle bir dalgacı daha dünyaya gelmedi desinler Dünyada yapılmamış işler çoktur çocuğum Derlerse ki bu işler bişeye yaramaz De ki bütün işe yarayanlar İşe yaramaz sanılanlardan çıkar AZİZ NESİN;

(Nesin'i nesine çevirdim düzyazı oldu bu durumda şiir=düyazı ve felsefe=matematik olur)
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Mantığın çözemeyeceği düşünce dizgesi olamaz;

Ne yeryüzü ne gökyüzü;
Heryer DÜŞYÜZÜ;
Düşyüzünde oynayın çocuklar, düşyüzünde;

DÜşyüzü blogum tıklayınız; ;

Burada 5. senfoni olmalı

[video=youtube;rRgXUFnfKIY]http://www.youtube.com/watch?v=rRgXUFnfKIY[/video]

Lud vik vik, one(1) beat O , vın (vıv-vıv)
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
dijital bu kasyopya deneyi ve verilen linkteki bilgiler tam senlik...Ra denilen ruh benzeri biriyle konuşmalar,Piramitlerin nasıl inşa edildiği ne işe yaradığ,inisiyeler vesaire...ha uzaylılar da var işin içinde,dönem dönem gelip bağlantı kuruyorlarmış insanlarla...garip,
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
dijital bu kasyopya deneyi ve verilen linkteki bilgiler tam senlik...Ra denilen ruh benzeri biriyle konuşmalar,Piramitlerin nasıl inşa edildiği ne işe yaradığ,inisiyeler vesaire...ha uzaylılar da var işin içinde,dönem dönem gelip bağlantı kuruyorlarmış insanlarla...garip,

Bir ara okurum detaylı olarak fakat az önce biraz göz attım pek bir şey anlamadım:( Sakin bir zamanda okumam gerekiyor. Uzaylılar konusunda geçen gün Habertürk'de bir program vardı. 19 Kasım'da Türkiye'de bazı garip cisimler tespit edilmiş. Askeri bir üs yakınlarında görülmüş. Uzaylılar konusunda çok net bir bilgim yok fakat neden olmasın, bence mümkündür.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
dönen aşk (ışk) durur mu?
Başa döndüm;
---

Hep sayılara inandım, içinde bir mantık olan denklemle hesaplanan… Ancak hayatım boyunca onlarla uğraştıktan sonra mantık nedir diye soruyorum. Buna kim karar veriyor ? Araştırmalarım sırasında fizik, meta fizik ve hayal alemlerine gidip geri döndüm ve kariyerimin en büyük buluşu gerçekleşti. Mantıklı nedenler yalnızca, ama yalnızca gerçek sevginin gizemli denkleminde bulunabilir.

başkası;

Bir zamanlar kendime sordum, sebeblere kim karar verir? Bu sorum beni fiziksel ve metafiziksel olarak bir boşluğa alıp götürdü, orada hayatımın en önemli buluşunu icat ettim, en gizemli eşitlikler içinde aşk vardı.

başka bi çeviri;

Bir şeyin mantıklı olduğuna kim karar veriyor? Bu arayışım sonucu, çeşitli safhalardan geçtim: fiziksel, metafiziksel, hayali ve başa döndüm.

Kaynak


--
Nash başa dönmüş, ben başa dönüdüm, başa dönen başa döne;
Başı dönen dönmeye, ey dönmeye;
Dalgam dalgam güzel dalgam,
baş var mı dalgam,
yok dalgam, yok
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Bu en sevdiğimlerden;

“Hayal gücü her şeydir. Sizi bekleyen güzelliklerin önizlemesi gibidir. Hayal gücü bilgiden daha önemlidir.”


Hayal gücünüz geleceğinizi belirler. Einstein şöyle der: ‘Zekanın gerçek göstergesi hayal gücüdür, bilgi değil’. Bu yüzden hayal gücünüzün hantallaşmasına izin vermeyin. - Einstein

Dünyada bir tane dahi çocuk mutsuz olduğu sürece, büyük icatlar ve ilerlemeler yoktur. çocuklarım der;Einstein

Yapmanız gereken iki şey var. Birincisi oynadığınız oyunun kurallarını öğrenmek. İkincisi ise oyunu herkesten iyi oynamayı istemek. Bu iki şeyi yaparsanız başarı sizinle olur!

Düş gücüm üzerinde özgürce çizen bir ressamdan bende yeterince vardır. Düş gücü bilgiden daha önemlidir. Bilgi sınırlıdır. Düş gücü ise dünyayı sarar.
Mantık sizi A’dan B’ye götürür; düş gücü ise her yere. - Einstein;

Kaynaklar;



Dünyadaki zeka imgesinin mirasları;

Kişisel düş blogum; imzalar çıkmıyor mu? Tıklayınız;
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
şimdiye kadar bu sitede kasyopya celseleriyle ilgili bilgi olmaması da beni şaşırttı..başka celseleride okumak isteyenler aşağıdaki linkten ulaşabilirler..

 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Bu konuyu tartışmak isterseniz çok sevinirim;
burası dolu olmalı, dolu olmalı;
dolulukla
-

Felsefe şu mudur?
sorgu cevap döndürür,
o halde ben kendi sorumun-sorgumun cevabıyım;

soru cevabı oluşturur, soru-sorgu olmaksızın cevap doğamaz,
sorulmamış, edinilemez, öğretilemez, öğrenilemez;

Bütün doğuşlar güneşin doğuşu gibiyse,
Bütün ölüşler güneşin batışı gibidir;
Hiç bi şey ölmez;
Madde bir yanılsama,
sorgu cevabı yaratır, aksinden söz edilemez;
okuma incelemedir, sorgu değildir, gerçek sorgu, gerçek sorgu içinde olur; ve gerçek öğrenme;
felsefe dinamiktir, okuyarak öğrenilmez, denemeden edinilemez ve yapılamaz,
Sorgu dinamiği geliştirmiş deneyimlemiş herkes felsefecidir, filozoftur belki de, felsefe okuyanlar-bilenler değil;
Çağımız uyuyan Sokrates'ler le doludur belki de, nerde onlar,

Bana soruyorsanız, Maharaj bile çağın en büyük felsefe öğreticilerinden biridir; çünkü tüm hayatı, Evraka diyene kadar ben kimim sormakla geçmiş;
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
madem sorgu cevabı yaratır soruyorum;kasyopya celselerinde ki(dönem dönem değişen) konuşan (kasyopyalılar)cin mi ruh mu nedir ?

bir zamanlar vizitors diye bir bilim kurgu dizi vardı,bu dizi kasyopya celselerinden uyarlanmış olabilir mi?

pardon bir sorum daha olacak,son günlerde SGK yeni bir uygulama başlattı;avuç içi ve parmak izi kodlaması..bu kodlamalar VISA ile ilgili bilgilerde geçen (666) tüm insanların kodlandığı bir sisteme bağlama aşaması mı?
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Ben bunu yorumsuz olarak, kaynak içeriği ile yanıtlamak istiyorum;

Bu iletişimde buna gelen, cevap şöyle;
"biz gelecekteki siziz;"

"Yine evrensel (kozmik) bilgi alma sistemi" gibi ifadeler geçiyor ve içsel soru cevap dinamiği yani kendine sorarak yanıt alma denemesi/uygulaması tavsiye ediliyor;

bu benim yorumum olacak
İşlerinin sorulara yanıt sunmak olduğu ve gerçekliğizee ve özgür iradeye müdahele etmedikleri gibi anlatımlar var, Matematiksel bi zeka, bilinç bütünlüğü ya da bizim gelecek zihnimizin şimdi deki yansıması benzeri yorumlarım var, Bilimselliğini sorgulayamam, bana göre her deney bir ölçüde bilimdir;

Bir grup uzaylı ve dünyadışı tanımlaması kesinlikle yok, Bu ti bi kaynağı sunmadım ve kendimde böyle sunulan yazıları okumadım ya da bakındıklarımı eleyip attım; Gelecek zekası beetimlemesi var, Yani bizden ayrılık ya da varlıklık benzeri bi sunum yok; Bu kaynak için;

Aşağıdaki linkte anlatıyor,

-
bunu dışında iletişim biçimi şöyle tanımlanıyor; (Kaynaktan alıntılar)

S:(L) (kanallık-(soru-cevap kanalı,vb.) iletişimi) Bu ifadeyi daha doğru kılmak için söyleyebileceğiniz herhangi birşey var mı?
C: Bilinçdışı zihin aynı zamanda yüksek benlikle, diğer benliklerle ve evrensel zihinle bağlantı kurmak bir kanaldır. 10 Ocak 1995

(başka bi soruya verile nyanıt)
C: Kanallama olmadığını kim söyledi ki ? Bazıları bunun farkında olmadan kanallama yaparlar. 10 Temmuz 1999

-----
(aktarım yeri hakkında)
S: (L) Nereden aktarım yapıyorsunuz?
C: Kasyopya.

S: (T) Kasyopya'dan aktarım yapmayla ilgili bir sorun vardı Arkadiusz. Soru neydi? (A) Sanırım soru aktarım yapmak için neden evrende belirli bir yere ihtiyaç duyduklarıydı.
C: Sizin bulunduğunuz yerden görüldüğü şekliyle Kasyopya takımyıldızının 300 ışık yılı arkasındaki pulsardan dolayı Kasyopya'dan dünyaya olan güçlü sinyal yayını açıklığını kullanıyoruz. Bu, 6'ncı yoğunluktan 3'üncü yoğunluğa bir temiz kanal aktarımı olanağı sağlıyor.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
dün verdiğiniz linkteki kasyopya celselerinin tamamını inceledim. yukarıda aktardığınız soru cevaplar sorduğum soruların karşılığı değil..orada sözde konuşan kasyopyalı,kertenkele benzeri yaratıklardan bahsediyor..yine VISA ile ilgili bölümde masonluk,iıluminati ve yeni dünya düzeninden bahsederek insanları kredi kartı kölesi haline getirme projesini anlatmış...aslında ne kasyopyalılar ne kertenkele türü varlıklar,ne de uzaylılar var..Laura Knight kendince eski yeni bilgileri derleyerek bazı gerçekleri insanlara gizemli bir şekilde anlatmaya çalışmış..benim anladığım bu..

geç oldu ama kusura bakmayın,hoşgeldiniz.:)
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
bir zamanlar vizitors diye bir bilim kurgu dizi vardı,bu dizi kasyopya celselerinden uyarlanmış olabilir mi?

pardon bir sorum daha olacak,son günlerde SGK yeni bir uygulama başlattı;avuç içi ve parmak izi kodlaması..bu kodlamalar VISA ile ilgili bilgilerde geçen (666) tüm insanların kodlandığı bir sisteme bağlama aşaması mı?

Visitors'u izlemedim ve gerçekten bilmiyorum, Ancak şu var, Deney verilerinde zaman zaman film, kitap vb. adı geçerek "esin" ve "esinler olduğu vurgulanıyor ya da belirtiliyor;
Hayır, tekrar bakındım Visitors galiba 1972 yapımı ziyaretçiler, Kaynak deney 1994 ten itibaren veri sunuyor, Visitors adı yanılmıyorsam yine sunulan şafağı getirenlerde temsili/örnekleme olarak geçiyor ancak metinlerden önce olmalı;

SGK nın uygulamasını da gerçekten bilmiyorum, Belki öyledir, Belki değildir ama tüm sistem aşamalı olarak bunun için çabalıyor değil mi? Ben bunu şöyle tanımlıyorum, Benim çocukluğum parlaktı, Düşler ve umutlar parlaktı, Her şey karardı ve karanlıklaştı; Her şey değişti ve değişiyor, ben böyle görüyorum, Ben çok az ve dışarıdan haber takip eden biriyim, zihinim bulanıyor,, allak bullak oluyorum hatta tutarsızlaşıp öfkeleniyorum, delice tepkiler haber izlersem, Arada aklıma eserse bi kaç haber sitesi ya da denk gelme; Haber denilen şeyler başlı başına, negatif veri; soygun, cinayet, tecavüz, hırsızlık, vb. Bizce bunlar haber ve veri mi? Aslında tüm bunları ve bunlar gibi nice ve onca şeyi görmek ve gerçekten bir bulantı hissetmek bende bu kaynağın ya da kaynakların içeriğini gerçekliğe daha yakı nve olası sorgulamay itti, ben de bilmiyorum ve cevalar arıyorum, keşke özellikle hatta nesnel ve bilimsel akılla daha çok okuyan ve gözlem yaan olsa da farklı persektiflerle tartışabilsek, Benim de gerçekten cevaplara ihtiyacım var;

Ben visayla ilgili bölüme bakacağım bende deri içi ya da deri altı yada benzeri izlenimi kalmış; Ama şimdi oraya baktım buna benzer bi şey yok, Bi filmlemi karıştırıyorum başka bir bölüm mü emin değilim, Bi tür sembolizmanın yorumlandığı bi bölüm vardı, bulursam düzeltmek/eklemek umuduyla;

Ayrıca belirtmek istiyorum, metinlerin bozunumları olduğunu belirtiliyor yüzde vererek; onyedi ya da yirmiyedili idi yanılmıyorsam; Bütünü ya da büyük bi bölümüm incelenmeksizin, değerlendirme yapmanın zor olabileceği bir metin olduğunu kabul ediyorum,
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
4 yada 5 saatimi aldı tamamını okumak..ama daha diğer linkteki yeni celseleri okumadım..ilginç bilgiler aktarılıyor bunların doğruluğu yanlışlığı elbette tartışılabilir fakat anladığım kadarıyla büyük bir bilgi birikimi sonucu ortaya konmuş şeyler..açıkçası etkilendim..paylaşım için teşekkürler,
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
dün verdiğiniz linkteki kasyopya celselerinin tamamını inceledim. yukarıda aktardığınız soru cevaplar sorduğum soruların karşılığı değil..orada sözde konuşan kasyopyalı,kertenkele benzeri yaratıklardan bahsediyor..yine VISA ile ilgili bölümde masonluk,iıluminati ve yeni dünya düzeninden bahsederek insanları kredi kartı kölesi haline getirme projesini anlatmış...aslında ne kasyopyalılar ne kertenkele türü varlıklar,ne de uzaylılar var..Laura Knight kendince eski yeni bilgileri derleyerek bazı gerçekleri insanlara gizemli bir şekilde anlatmaya çalışmış..benim anladığım bu..

geç oldu ama kusura bakmayın,hoşgeldiniz.:)

Hoşbulduk, siz kusura bakmayın, ben merhaba demedim, selamsız geldim, benim hatamdır;

Kasyopyalı yok, Bu evrensel bi aktarım ve iletişim olarak modelleniyor ve bizim evren algımıza göre bu iletişimin oluşan aktarım dinamiğindeki veri transfer noktası, bağlantı iletişim noktası benzeri Kasyopya gibi; ama bu da eksik bi anlatım

Şöyle söyleyeim, Bu bir deneysel ruhçuluk çalışması, bu nedenle başlığı yakalamışken ve boş bulmuşken bi ilgilisi olarak sundum, Bu bir ouja (ruh) tahtası ile bir kaç yıllık bi deneme sonucu kurulan ve optimize edilen bi bağlantı ve deneysel bi iletişim metodu, Yani bu verilerin tamamı bir ruh tahtasına yazılan ya da yazdırılan veriler, Sınamaya ve değerlendirmeye ve gözleme açık, Dileyen herkes benzerini deneyebilir, Bu linkte anlatıyor; Bu iletişimi anlatım biçimleri için tıklayabilirsiniz;

Bu grupla iletişim kurabilir (ve belki hatta katılımcı olarak belki bilmiyorum mümkün mü ama) sanırım iletişimle bu sağlanabilir, Belki gözlem yapabilir, Benzerini denemek içinde grup sinerjisinin bunu oluşturabileceği ve herkesin benzerini geliştirebileceği yorumlanabilir, Buna yakın tam bir ifade olmasa da bu yorum/sonucu doğurabilecek veri var,
Veri şimdiki zamanda ve grup iletişime açık, forumları vb. ile; bir derleme değil; Çalışma ve oturumlar sürüyor, ancak şu var grup bir çok kaynağı tarıyor ve bir tür gerçeğin peşinde grubu;

Kertenkeleler, RA material deki Orion ya da Oryon uygarlığı, Yine "şafağı getirenler"de bu isim veriliyor onlara, Bu hikaye çok uzun ve okumak isterseniz kaynaklar açıyor ve burada belirtmem iolumsuz bir durum olur mu bilmiyorum, Çünkü olumsuz çağrışımlar içeren bir dinamik; ama isterseniz kısaca yorumlayacağım;
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
sonuçta bilgi paylaşımı yapılıyor,eğer forum kurallarına veya yasalara aykırı bir durum yoksa olumsuz bir durum olacağını zannetmiyorum..
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Ve bu veriye ilgi duyma sebebim sadece kişisel araştırma ya da kişisel çekim olabilir ancak ilgi ya da değer verme, değerli görme geliştirmek için kendimce geçerli sebeplerim/kişisel içsel/mantıksal vb. sınamalarım oldu, oluştu;

Ben şimdi sanki sunduğuma pişman mı oldum gibi, Çünkü heimize yeni/farklı ve başka bir gerçeklik sunuyor, Bildiğimiz her şeyi kaldırıp atıyor ya da bizden farklı düşünmemizi isteyen bi hayal gücü mü, Evrenin ya da hayalgücümümüzün bi oyunu mu? Bilmiyorum, Bende cevaplar arıyorum ve incelemiş kişilerle tartışmak isterim, Sunulduğu platformda yasaklıyım, Geçmiş bi hikaye, Duygu durumumun stabil olmadığı manik bi psikoz dönemi,
Yanlış mı anlaşıldım ya da yanlış mı yaptım gibi, oldum, bilmiyorum; Kusuruma bakmayınız;

Ben biraz daha açıklamalıydım; Ya da üç kaynak birlikte okunup ele alınmalı belki, Çünkü okuma için kavramsal ve bilgisel taban sağlıyor birbiri için, Belki diğerleri okunmadan Kasyopya okuması zor bi okum, bunun dışında zor bi veri ya da çok fazla tarihi bilgi,vb. var, Özellikle ilk yıllardaki letişimlerde özellikle bu yoğun, İlk yıllarda iletişim daha karmaşık ve ilerleyen dönemlerde fizik vb. nin de yoğunlaştığı içerikler var, Gruba bir fizikçi katılıyor, Bunun yanında, sunduğum diğer kaynakların, iletişim biçimi ve veri biçimi Kasyoya eşdeğeri değil, KAsyoya'yı daha değerli ve geçerli yorumluyorum ben, Tüm bunları belirtmeliydim belki ama ben sundum ve ilgilenene tavsiye ederim,

Bunları anlatması benim için karmaşık çünkü, Bunlar benim için bir kavramsal taban ve düşünce biçimi de oluverdi gibi, Bunun yanında yeni ve farklı bir gerçeklik algısı içindeyim, Matriks değilsede benzer ve karmaşık, Oryonlar bizi istila etmiş ya da etmesi muhtemel bi uzay uygarlığı senaryosu, Bilmiyoruz bu gerçek mi, ama ben düşündüm ki bu bir olasılıksa ya da hayalgücüyse bile tartışılmalı ve daha fazla insan bilmeli duymalı, Bizi duygusal olarak manipüle ettikleri ve etkilediklerine dair anlatımlar var ve ben bunları yazmak yerine burada daha dalgacı, neşeli, coşkun, pozitif değer ve veri sunmak çabasındaydım ama içerik bunu doğuracak bunu da görüyorum ve anlatmalıyım, Şunu belirtmeliyim, Ben kendi subjektivitemde/subjektif algımda manipülasyona iilişkin geçerli ve tutarlı olabilirlik mantığı geliştirdim, Buna delilik diyebilirsiniz ama , Deliliğin bin türünü görerek ve farkında yaşadım ben ve yaşıyorum ve en çok anlatmak istemediklerim bunlar çünkü bunu okuyan ya içeriğe hiç bakmayacak ya da beni delilikle niteleyecek, Yani bu kaynak içeriğinde bi dünya algısı olmayan birine bunları sunmam neredeyse olanaksız görüyorum ve deniyorum ve gerçekten emin değilim şimdi neden sundum demeye başladım, bilmiyorum böylesadece;

Ve bu postu silersem kusuruma bakmayın;
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst