Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Psikoloji kategorisinde Nejdet Evren tarafından oluşturulan Sevginin Kökeni başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 19,463 kez görüntülenmiş, 120 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Psikoloji
Konu Başlığı Sevginin Kökeni
Konbuyu başlatan Nejdet Evren
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan "ictenlik"

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Seven; sevginin kökeni/açıklamasını duymaktan hoşlanmaz ve buna yanaşmaz genellikle. ve olması gerekende budur bana göre..sevginin özünde/merkezinde rasyonellik barınamaz.. Bir İnsanı ya da bir şeyi sevmek isteyerek /düşünerek sevebilir misiniz? sevebilirsiniz ama bu gerçek sevgi değildir yapaydır bana göre..
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
çıkar/menfaate dayalı sevgi nedir? sevgi midir?
../.
bile/isteye -iradeye- dayanmayan yönelim, sevgi sayılabilir mi?
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
çıkar/menfaate dayalı sevgi nedir? sevgi midir?

Değildir.

bile/isteye -iradeye- dayanmayan yönelim, sevgi sayılabilir mi?

Sayılır. hatta belkide sevgi tamda budur. Yoksa örneğin bir İnsan Tanrıyı neden/nasıl sever? görmediği,bilmediği bir Tanrıyı nasıl ve neden sever? veya Bir Tanrı insanı neden/nasıl sever? Sevginin özü rasyonel olarak açıklanamamalıdır. açıklanabiliyorsa böyle sevgi olmaz.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
donkişot,
inanç ve sevgi her zaman örtüşmezler. inanca dayalı sevgi ile bilgiye dayalı sevgi ayrışır.
../.,
Ferdinand Bardamu,
çok geniş anlamda çıkardan söz ediyorsanız söylediklerinize katılmak gerekir.
.../.
öz-ben-lik sevgisi özünde psikolojik/toplumsal-var-olma ile ilgili olup inanca dayalı da olabilir, kişisel psiko-sosyal var olma çıkarına dayalı da olabilir. Bu bağlamda, sevginin kökenleri aranırken insanın sosyal/tarihsel/ekonomik/politik süreçlerine inmek, gerilere gitmek kaçınılmazdır. Bağımlılık, bağlılık, ödev duygusu, sorumluluk olgularının çok yerde sevginin içinde gizlendiklerini gözardı etmemek gerekir. Bir yönden sevgi, insanın kendi öz-benliğine dayalı var-olma eyleminin dışa vurumudur.
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
sevgi, kendisini gerçekleştirme sürecindeki insanın, önünde açılan, kendisini daha tam olarak 'varlamanın' insani bir olanağı, dinamik bir fırsatı olarak ortaya çıkan, devindirici, ilerletici ve insanı 'zaten olan kendinden' alarak 'olanaklı en tam kendine' doğru götüren, tamamlayıcı bir toplumsal ilişki biçimidir... / ...
 

ilk nur

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2013
Mesajlar
31
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
41
Egomuza yenilmeden sevgiyi yaşatmak kolay değil. insanda doğuştan varolan bu duygu bazen mutlu bazen üzgün bazende karma karışık duygular iiçinde bırakıyor insanı..sevginin gücünü hissedip onunla yaşamayı öğrenmek zor...
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
sevme durumunu başlatan olgu her ne ise sevgi başladıktan sonra ikinci plana düşer. ateşi yakmak için gereken çıra gibidir. çıra bittiğinde ateş yanmaya devam ediyorsa sevgi kök salmış demek olur. ateşi yakmak için petrol, para ya da tiner kullanabilirsiniz.
bir ovayı öncesinde içinden çıkan petrolü için sevmiş olabilirsiniz ancak petrol bittiğinde halen daha seviyor da olabilirsiniz. gerçi petrol için olsun, çayırı bayırı olsun hangisi için severseniz sevin çok da önemli değil.
sevginin içerisinde çıkar ego ya da her ne ise onlardan barındırması değerini ya da anlamını değiştirmez. bir şeyi seviyorsak eğer onu seviyoruzdur.

hangi davranışımızın altında çıkarcılık yoktur? eğer çıkar denen o şey olmasa idi ne var olabilirdi?
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Çıkar /fayda gözlükleri ile bakıldıktan sonra nefes almamız bile bir çıkardır ya da dibi kurumuş bir ağaca su vermek bile ,hatta küçük bir çocuga gülümsemekte bile bir çıkar bulunabilir..ama böyle birşey yok !!! bu hastalıklı bir düşünce bence..felsefenin tanımlayıcı/açıklayıcı/irdeleleyici/sorgulayıcı vs metodlarında bir bozulma veya sapmanın ortaya çıkardığı bir hastalık..
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Sevginin kökeninde de diğer her şeyde olduğu gibi menfaat vardır. İnsan yaşayıp sonraki çağın insanı olduğunda, sevgi de insanla beraber büyümüştür, farklılaşmıştır ;ancak kökenindeki menfaat ortadan kalkmış değildir.
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
insana ait bir duyguya, soyut bir olguya tanım getirmeye çalıştığınız anda bu zaten hastalık yayacak mikroplara davetiyeler dağıtmak olur.
daha, seviginin içinde çıkar olmaz, demeye başladığınız anda zaten hastalık baş göstermiş demektir. siz sevginin bünyesinde çıkar barınamaz dediğiniz anda sormak gerekir, bunu neden düşündünüz? siz böyle hastalıklı bir cümle kurduğunuzda benden sağlıklı bir karşılık bulmanız da doğal olarak mümkün olmaz.
insanın gözlükleri yoktur. gözleri vardır ve bu gözlerde çıkar, fayda, renk, ahenk... birlikte varolurlar.
mesleğimi neden seviyorum diye sorduğumda kendime, öyle içim bi hoş oluyo, diyerek verdiğim cevap ne kadar yetersiz ise,, sadece para için seviyorum demem de o kadar yetersiz olur. zaten bir şeyi sadece para(ya da herne ise) için yapmak ile sadece zevk(ya da herne ise) için yapmak arasında çok da bir fark yok,, aslında bu çok mümkün gibi de görünmüyor. tek başına bu cevaplar samimi bile durmuyor...
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Bana göre donkişot'un sevgisi, bu dünyanın, bu evrenin içinde bulunan bir sevgi değil, tıpkı tanrı gibi idealize edilmiş, ayakları yeryüzünde olmayan, evrenden aşkın bir sevgi. .
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Donkişot'un sevgi anlayışı bence çok insani ve olması gereken bir sevgi...Çıkarcı insanlar ve çıkar için sevenler var diye doğru olan bu mudur? Hayır değil, gerçekte ne olduğu önemlidir bana göre. Sevgiyi çıkar için yaşayanlar yaşamaya devam etsin benim açımdan gerçek sevgi hiç bir açıdan çıkar barındıramaz.
Yaradan'ı seviyorum ve hiç bir çıkarım yok, özümden hissediyorum bu duyguyu...
Hayvanları seviyorum ve onlar için yapabileceğimden fazlasını yapıyorum ve bundan hiç bir çıkarım yok hatta cebimden ciddi para harcıyorum bu iş için bazen gideceğim yere geç bile kalıyorum yaralı-hasta bir hayvanı veterinere yetiştirmek için ne gibi bir çıkarım olabilir bu durumdan? Vicdanım rahatlasın diye mi yapıyorum yani çıkarım bu mudur?
Sevgi ve çıkar bir arada olamaz, oluyorsa bu noktada hastalık vardır bana göre ve çıkar için beni seven de hiç bir şekilde çevremde bulunamaz.Çok şükür çevremde böyle çıkarcı-sevgi anlayışında kişiler de yok bu yüzden çok şanslıyım galiba.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
'çıkar' denilince hemen akla haksız bir kazanç gelmemelidir. doğal belirlemenin/tüm canlı türlerinin ekonomik yönelimleri de bir çıkar döngüsü üzerine kurulmuş ve gelişimlerini bu şekilde sürdürmüşlerdir. dolayısı ile bir düşünceye 'hastalıklı' demek için biraz düşünmek gerekir. 'hastalık' nedir?
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
'çıkar' denilince hemen akla haksız bir kazanç gelmemelidir. doğal belirlemenin/tüm canlı türlerinin ekonomik yönelimleri de bir çıkar döngüsü üzerine kurulmuş ve gelişimlerini bu şekilde sürdürmüşlerdir. dolayısı ile bir düşünceye 'hastalıklı' demek için biraz düşünmek gerekir. 'hastalık' nedir?

insana ait bir duyguya, soyut bir olguya tanım getirmeye çalıştığınız anda bu zaten hastalık yayacak mikroplara davetiyeler dağıtmak olur.
daha, seviginin içinde çıkar olmaz, demeye başladığınız anda zaten hastalık baş göstermiş demektir. siz sevginin bünyesinde çıkar barınamaz dediğiniz anda sormak gerekir, bunu neden düşündünüz? siz böyle hastalıklı bir cümle kurduğunuzda benden sağlıklı bir karşılık bulmanız da doğal olarak mümkün olmaz.

Turgut saka; "sevginin bünyesinde çıkar barınmaz dediğiniz an hastalık baş göstermiş demektir." yazmış ben de bana göre çıkar varsa hastalık vardır şeklinde karşıt görüşümü beyan ettim.
Benim sevgi anlayışımda çıkar yoktur ve olamaz da...Çıkar hesapları yapılıyorsa maddi olması şart değil bu durumda gerçek sevgiden bahsedilemez bana göre...
Mesela Rus bir çocuğa gönüllü olarak bakan bir kadıncağız var, çocuk sakat ve felçli olduğu halde ona kendi çocuğundan daha fazla ilgi gösterip, yıllardır bakıyor. Bu kadının bu çocuğa duyduğu sevgide ne gibi bir menfaat ve çıkar olabilir acaba? İnsanlar kendi çocuğunu bile terk edip giderken bu kadın hangi çıkar-menfaat amacı ile bu çocuğa sevgi duyup, bakıyor olabilir?
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Sevginin kökeni/kaynağı nedir? bunu nasıl elde ettiğimizi bilmiyoruz. ama onu elde ettiğimizi biliyoruz. çünkü hissedebiliyoruz. başka bir deyişle anlayamıyoruz ama tecrübe edebiliyoruz.

Bilimsel olarak sevginin biyolojimizle , hormonlarla ve kimyasallarla ilgili olduğu kanıtlıdır. ancak sevginin bunlarla ilgili olması sevginin kökenini belirlemeye yetmiyor. insanın evrimsel süreci ile veya insanın tarihsel psiko-sosyal gelişimi ile sevgiyi açıklamaya ve tanımlamaya çalışmak yetersizdir. geçmişi bilmek o kadar kolay değil. sevgi nasıl oluştu? sonuçta varoluşla ilgili birçok şey gibi bu da bir muamma.

Diger bir nokta ; İnsan ile sevgi arasındaki ilişkinin objektif kriterlerle gerçekleşmiyor oluşudur. kimse annesine duyduğu/hissettiği sevgiyi ; mefaatle,evrimsel, tarihsel gelişimle,hormonla, biyoloji ile vs açıklamaya çalışmaz sanırsam. şimdi bu sevgiyi hisseden de biz, bu sevgiyi akılla açıklamaya tanımlamaya çalışanda biz. burada bir gariplik yok mu? doğa bize bir yandan ağırlıkla bilincimiz ve aklımızın kontrolü dışında olan bu duyguları veriyor arkasından verdiği akılla biz bunu çözmeye çalışıyoruz..ve bu ikiside bizim varoluşumuzda yer alıyor...insanın duyguları ve içgüdüleri olmadan salt akılla bu dünyada biyolojik varlığını devam ettiremeyecegi açıktır. öyleyse bunlardan birisi yanlış olmalı. işte bende bu mantalite ile diyorum ki sevginin özünde rasyonellik aranmamalıdır. aranırsa sapmalara/bozulmalara yol açar buna hastalıkta diyebiliriz. çünkü sevginizi veya diğer duygularınızı böyle irdeleyerek sağlıklı yaşayamayız..

Sayın Ferdinand'ın dediği gibi sevgi anlayışım aşkındır. Sevgi Tanrısaldır.

ama genede aşkın olmayan rasyonel düzlemde düşüncelerimi ifade etmeye çalıştım arz ederim :)
 

Ferdinand Bardamu

Kahin
Yeni Üye
Katılım
30 Nis 2012
Mesajlar
1,302
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Mesela Rus bir çocuğa gönüllü olarak bakan bir kadıncağız var, çocuk sakat ve felçli olduğu halde ona kendi çocuğundan daha fazla ilgi gösterip, yıllardır bakıyor. Bu kadının bu çocuğa duyduğu sevgide ne gibi bir menfaat ve çıkar olabilir acaba? İnsanlar kendi çocuğunu bile terk edip giderken bu kadın hangi çıkar-menfaat amacı ile bu çocuğa sevgi duyup, bakıyor olabilir?

Annelik duygularını tatmin ediyordur. "Bir Rus çocuk bulayım, ona bakayım ve böylece annelik duygularımı tatmin edeyim" gibi bir hesap yapması gerekmez. Anne, annelikten bir menfaat sağlamıyorsa--neslini devam ettirmek, annelik duygularını tatmin etmek gibi-- annelik var olamazdı. Örneğin doğum acı veren bir olaydır. Böyle bir olayın sonucunda önemli bir menfaat olmalıdır ki bu acı veren olay da katlanabilir olsun. Bana göre bu menfaat, kişinin kendi genlerini geleceğe taşıması ve bir bakıma yeryüzünde, kendi ömründen daha uzun süre var olabilmesidir. Sevgi de her kavram gibi zaman içerisinde anlam bakımından farklılaşmış, çeşitlenmiş, zenginleşmiştir. Bu nedenle sevgi = menfaat değildir; ancak menfaatin oynadığı --büyük--rolü yadsımak hatalıdır.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
sevgiyi ve kökenlerini rasyonalite ile sınırlamak elbette istenen ve düşünülen değildir. ancak, onu maddi/nesnel gerçeklerden ve olgulardan kopartıp onlardan tamamen bağsız olarak ele almak ta mümkün değildir. sevginin kökeninde yaşama duyulan bağlılık, öz-sevgi yatar. yaşama dair bu sevgi olmadan hiç bir canlı/cansız özne/nesne sevilemez. birazdahaderinmavi'nin dediği gibi sevgi bir paylaşım biçimidir. bu paylaşımdan dolayı kişinin karşılık beklemesi sevgiyi özünden uzaklaştırır. öz-sevginin var-olma istenci ile yakından ilgili olması onun maddi temellerini ve psikolojik temellerini oluştururken bu dahi içinde bir öz-çıkarı barındıran edim olarak ortaya çıkar.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Freud ise sevginin tüm kaynağının cinsellik olduğunu öne sürer ve sosyalligin insan üzerindeki etkisine genelde önem vermez. Freudun bu savı hakkında düşüncelerinizi paylaşır mısınız?
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Annelik duygularını tatmin ediyordur. "Bir Rus çocuk bulayım, ona bakayım ve böylece annelik duygularımı tatmin edeyim" gibi bir hesap yapması gerekmez. Anne, annelikten bir menfaat sağlamıyorsa--neslini devam ettirmek, annelik duygularını tatmin etmek gibi-- annelik var olamazdı. Örneğin doğum acı veren bir olaydır. Böyle bir olayın sonucunda önemli bir menfaat olmalıdır ki bu acı veren olay da katlanabilir olsun. Bana göre bu menfaat, kişinin kendi genlerini geleceğe taşıması ve bir bakıma yeryüzünde, kendi ömründen daha uzun süre var olabilmesidir. Sevgi de her kavram gibi zaman içerisinde anlam bakımından farklılaşmış, çeşitlenmiş, zenginleşmiştir. Bu nedenle sevgi = menfaat değildir; ancak menfaatin oynadığı --büyük--rolü yadsımak hatalıdır.

Kadının çocuğu var zaten ve bu sakat çocuğa bakmak çok zor hem de masraflı. Bu kadının maddi durumu da çok iyi değil ve kendi çocuğu olmayan birine bu şekilde sahip çıkması hiç bir menfaat ile ilişkirilendirilemez. Bu gerçek sevgidir, çıkarsız ve beklentisiz...
***
Benim hayatımda menfaat-çıkara dayalı bir sevgi anlayışı hiç bulunmadı ve bundan sonra da bulunmayacak. Tarif ettiğiniz şekilde bir sevgi yaşamımda hiç olmasın daha iyi...
Bu tarz sevgi anlayışını doğal karşılayan kişilere bir sözüm yok tabi ki herkesin kendi tercihi. Benim açımdan sevgi az da olsa menfaat barındırıyor ise gerçek değildir ve her ne ise o duygu, adına kesinlikle sevgi denemez.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst