Samsung / İnterneti Tadında Kullan Kampanyası

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Güncel ve Son Dakika Haberler kategorisinde Objectivity tarafından oluşturulan Samsung \/ İnterneti Tadında Kullan Kampanyası başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,155 kez görüntülenmiş, 43 yorum ve 2 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Güncel ve Son Dakika Haberler
Konu Başlığı Samsung \/ İnterneti Tadında Kullan Kampanyası
Konbuyu başlatan Objectivity
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Leonardo18

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Samsung, internetin ve sosyal medya hesaplarının bilinçsiz kullanımı sebebi ile yaşanan olumsuzluklara karşı "İnterneti Tadında Kullan" isimli bir kampanya başlattı. Bilindiği üzere çağımızın en önemli hastalıklarından birisi internet bağımlılığıdır ve çoğu insan böyle bir bağımlılık yaşadığının farkına bile varmadan, her geçen gün hayatının kontrolünü kaybetmektedir.

FOMO ( Fear Of Missing Out ) hastalığı yani internette yaşanan gelişmeleri kaçırma korkusu sebebi ile insanlar sabahtan akşama hatta geceden sabahlara kadar bilgisayar-telefon-tablet başından ayrılamamaktadır oysaki internetin hayatımızda bulunma amacı asla bu değildir. İnterneti doğru şekilde ve kısıtlı sürelerde kullanılmadıkça, yaşamın en güzel anları hem boşa gitmekte hem de birçok psikolojik rahatsızlığa davetiye çıkartılmaktadır. İnternette olan biteni kaçırma korkusu yaşamak yerine, bulunduğumuz süre zarfından keyif almamız ve sadece o ana odaklanmamız çok daha önemlidir. ( JOMO / Joy Of Missing Out)

Samsung başlattığı bu kampanya ile insanlara "Hayatı kaçırmayın ve interneti bilinçli kullanın." mesajı vermeyi hedefliyor ve dilerim başarılı da olur.

 
Son düzenleme:

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
Güzel bir paylaşım. Diğer mesajlarımda da paylaştım. Şu anda beşinci sanayi devrimi dönemindeyiz. Yani üretimin sürdürülebilir olması. Ürettiğimiz şeylerin bize sahip olmaması bizim onlara sahip olmamız gereken dönemdeyiz.

Kapitalizm insanların sabahtan akşama kadar nette olmasını istiyor. İleride belki beynimize çip takacaklar akıllı telefona oradan bağlanacağız. Özellikle genç kuşakları özendirmek istiyorlar.

20 sene önce Nitendo game-boy ve Sega game-gearler modaydı. Millet pilini takıp takıp otobüste filan süper mario oynuyordu. Ondan 20 sene önce hesap makineleri statü sembolüymüş. Casio'nun (kullanılması imkansız) kol saati hesap makinesi bile varmış.

Facebook skandallarını da duymuşunuzdur. Facebook App'ini yükleyinde Mark Zuckerberg isterse bilgilerinizi AKP ya da Kuzey Koreye satabiliyor.

Yani olayın arka yüzü var.

+ Modern insan tabiat ile bağlarını kopardığı için böyle oluyor. Ben çocukken "bu akşam TV yok" denilirdi. Ya da ben mesela halen, tabiatta gezeceksem, yanıma elektronik bir şey almıyorum. (ararlarsa arasınlar ne yapıyım?).

Yani önemli bir başlık olduğunu düşünüyorum.

Çocuğum olsa akıllı telefon vermezdim. Bilgisayar evet (12 yaş civarı). ama 15 olmadan niye akıllı telefonu olsun ki?

Çünkü bu sayısallaşmaya karşı en savunmasız grup onlar. Benim yaşıtlarım bile facebook / Twitter bağımlısı. Facebook kullanmayan kişiler benim yaş grubumda bile azınlıktır. Bunlar tabi ki birbirini ağlatırlar. Ciddi intihar / depresyon vakaları oluyor. + Abuk sabuk oyunlar çıkmış. mesela online nefesini tutma yarışı yapıyorlar (GZ'lar) eve bi geliyorsun, çocuk kendini çekerken ölmüş gitmiş...

Bir de Edwar Snowden vakası filan var. CIA / MIT ya da Suriye muhaberatı Akılı telefon / tablet / Bilgisayar bunların hepsine girme ve verilerinize erişme hakkına ve kabiliyetine sahip. Temelde buralara yazmak bile teorik olarak tehlikeli.

Bu da yeni bir şey değil tabi. Eskiden sabit hat telefon için bile "bu konu telefonda konuşulmaz" filan denirdi.

Yani değişik bir durum.

Modern Kapitalizm'den uzak günler dilerim :)
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
İnsanların tüm yaşamlarını sosyal medyada gözler önüne sermeleri ve birileri ile sürekli yarış halinde olmaları, zincirleme birçok sektörün para kazanmasını sağlıyor. Kimlerin kölesi olduklarının bile farkına varmadan - özgürlük ya da özgünlükten bahsedip - dayatılan yeni trend girdabından yakalarını maalesef kurtaramıyorlar. Taklitçilik yapıp sonrasında nasıl özgün kalmaktan bahsediyorlar, onu da anlayabilmiş değilim.

Sosyal medyada harcanan saatler, insanın ömründen çalıyor. Yaşam o kadar da uzun değil, sevdiklerinizle geçireceğiniz zamanı hiç tanımadığınız insanlarla tüketmenin bence hiçbir anlamı ve mantığı olamaz.

Sosyal medyadaki insanların çoğu şov peşinde ve sahte bir dünyanın kuklası olmuş durumdalar, oysaki bu alanların sadece doğru bilgiye ulaşmaya çabalamak ya da fikir paylaşımında kullanılması gerekiyordu.

Son yaşanan olay da bir kez daha gösterdi ki sosyal medyanın yanlış kullanımı, insanların hayatlarını karartıyor ve bilinçli kullanamayan insan sayısının çokluğu sebebi ile imkanlar ölçüsünde uzak durmak ya da en azından çok seçici davranmak şart oldu.

Dışarıda iyi ya da kötü gerçek bir yaşam varken sanaldaki sahteliklerle zaman harcamak, insanın kendine yapabileceği en büyük kötülüklerden birisidir. Kendi adıma olabildiğince az kullanmaya çalışıyorum ki zaten iki forum harici hiçbir sosyal medya hesabına da sahip değilim.

İntihar eden aşağıdaki genç kızın ölüm sebepleri arasında, parasızlık kadar sosyal medyada fiziki görünümü ile alay edilmesi de yer alıyor. İnsanları bir fotoğraf karesi ile değerlendirmeye çalışan kitleden, ne yazık ki bu dünyaya hayır gelmez fakat üzülerek görüyoruz ki artık insanların değerini aldığı eğitim ya da bilgi birikimleri değil, sosyal medyadaki paylaşımları ya da beğeni oranı belirliyor. Kadın ya da erkek fotoğraflarına yorum ve beğeni yağarken, ciddi konular maalesef ilgi görmüyor. Güzellik-çirkinlik dayatması ile başkalarının hayatını zehir etmeye hiç kimsenin hakkı yoktur fakat sosyal medya ne yazık ki bu acımasızlığa sürekli imkan tanıyor.

Byung-Chul Han tarafından yazılan tüm kitapları okumaya çalışıyorum çünkü günümüz sorunlarını o kadar doğru şekilde ele almış ki böyle bir insanın çağımızda yaşıyor olması gerçekten büyük bir şans. Kendisi de ne akıllı telefon ne de sosyal medya hesabı kullanmıyor çünkü nasıl bir tehlike olduğunun ve birilerinin cebini doldurmak için insanların ne şekilde kullanıldığının farkında, beraberinde yazdığı kitaplar ve katıldığı söyleşiler ile de kitleleri bu konuda uyarmaya çalışıyor. Kitaplarını herkese tavsiye ederim.


060120201647084532043_2.jpg
 
Son düzenleme:

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
Byung-Chul Han'ın kitapları çok pahallı da değil (14 TL filan). Satın almayı düşünüyorum.

- İşte bizler büyüdük ve kendimizi koruyabiliyoruz. Bundan 10 sene önce bir ara ben de facebook olayına kapılır gibi olmuştum. Allahtan kendimi fazla kaptırmayıp 1 ay içinde hesabımı filan sildim. Genç insanı gerçekten hipnotize ediyor. ilkokul arkadaşı filan derken bir bakmışın 1000 arkadaşın olmuş (İnsanların 1 tane arkadaşı olmuyor facebook sana 1000 tane arkadaşı 1 hafta içinde veriyor :) )

Yine de kötü bir şey diyemem. Ben mesela şehrimdeki etkinlikleri, güzel mekanları filan facebook sayesinde buluyorum. Lİnkedin / Twitter filan da bazı mesleklerde insanlarla buluşmayı sağlıyor filan diyorlar.

Twitter'i siyasi amaçla kullananlar var. Ama bunu yapmak mantıklı bir şey olsaydı Donald Trump sürekli Twitter'da olmadı herhalde. Yani kullanan kullanıyordur. Ben bir ara CHP'yi filan takip ediyordum. Şimdi sıkıldım bıraktım mesela.

Dediğim gibi bizim dönemin (90'lar) game-boy / game-gear oyuncaklarına benzediğini farkedince çocuk / genç kısmını uyaracaksın.

Dedikleri gibi bir şey olsa: sağlam bilgi kaynakları, ya da seviyeli bilgi / fikir paylaşımları olması gerekir. Bu varsa çok iyi. yoksa uzaklaşmasını öğretmenk de bizim görevimiz.

Şu aklıma geliyor: Shrek, Harry Potter, Yüzüklerin Efendisi gibi filmler de en çok üçüncü dünya ülkelerinde izleniyor. Yurt dışında bunları çocuklar filan izliyor. Yani bir tarafta alıcı bir kitle olmasa adamlar o malı satamazlar zaten. Bu ciddi bir eğitim meselesi aslında.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
@Leonardo18

Kitaplar ince olduğu için fiyatları çok yüksek değil fakat her kitabı da çevrilmemiş ne yazık ki...

Yapılan araştırmalar, sosyal medyanın stresi önlemek yerine daha fazla strese yol açtığını gösteriyor yani insanların "Kafa dağıtmak için kullanıyorum." açıklamaları, bilimsel araştırma sonuçları ile uyuşmuyor. İnsanları, başkalarının yaşamına özendiriyor ya da kişinin kendini yetersiz hissetmesine yol açıyor. Birileri ile rekabet edeceğim ya da fotoğrafta iyi görüneceğim diye spor salonlarında sabahlayan veya gereksiz bir sürü ürüne para döken insanlar var. Yazdığı yoruma ya da paylaştığı fotoğrafa 'beğeni' gelmezse mutsuzlaşan insanlar tanıyorum.

Eğitim, ailede başlar fakat aile de bu konuda bilinçsiz olunca maalesef hiçbir ilerleme sağlanamıyor.
 

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
Ben o kadar karamsar değilim. Eğitim denen bir şey var. Bizde, bazı okullarda çocukları tablet bilgisayara alıştırmayı ilericilik olarak grenler var. Oysa ki ben mesela akıllı tahta'ya bile karşıyım. Artık eğitim sürecinde değilim. Ama normal kalemli tahte + projektör Üniversite'de yeterli ise, ilkokulda akıllı tahtaya neden gerek olsun?

İşte hep halkımızın cehaleti. "Eğitimde tablet iyi" sanılıyor. Oya ki o yaşata aptallaştırır bence. Kitabın defterin suyu mu çıktı? Bir de eğitimde bütün sorunları aştık. 21 yy'da teste dayalı ender eğitim sistemlerinden biriyiz. İşte biriler bütün meselenin akıllı tahta olduğunu zannetmemizi istiyor.

Neyse. Ben mesela Facebook kullanıyorum. Dediğiniz olayı da ben 2005 yılında yaşadım. Yani facebook ilk çıktığında. Bi bakıyorsun eski öğretmenin, bir bakıyorsun mahalle arkadaşın. İnsanı çok kolay hipnotize ediyor. mutlu ediyor. Gülümsetiyor. "Arkadaş" oluyorsun.
- Ama gerçekte bir şey olduğu yok. Bilekten çalışıyorsun :) :)

Görece genç yaşında benim bunu anlamam zor olmadı. Zaten anti-kapitalist bir insanım. Sol görüşlüyüm. "Kitap okuyacağın zamanı niye TV'ye harcayasın?" zihniyetiyle yetiştim. Yani benim için çok kolay. Ama benim için bile kolay olmadı. Bıraksam 1 saat geçecek, ertesi günü yine gelecem. Hattaakıllı telefonumda sürekli olacak. Kafamdaki arkadaşlar ve kafamdaki dünya gerçek / fiziksel dünyayı işgal edecek. - Etsin. Da işte bilinç meselesi. Doğu toplumu / tarım toplumu zamana az değer verir. "zamanın gitmesi = paranın gitmesi" denklemi tam oturmamıştır.

+ o dönem 25 yaşındaydım. 15 yaşında olsam ne olurdu garanti de veremem.

Ama rahatlıkla söyleyebilirim. Akıllı kullanırsan sorun yok. Mesela Twitter'de biz sürü küfür / figüran / Troll ya da psikolojisi bozuk insan vardı. Askıya aldım. Öyle duruyor. Girmiyorum. Faydası yok bende kullanmıyorum.

Facebook'u o zamanlar büyük bir nefretle silmiştim (üyelini de silmiyor E.E.'ler. herşeyi tek tek kendin silmen gerekiyor yoksa bilgilerin onlarda kalıyor. Bazısında 1 gün sürüyormuş bütün bilgileri silmek. Skandallar filan da cabası).

Neyse: ama 10 yıl geçti aradan. yine hesap açtım. Lİse arkadaşı, mahalle arkadaşı, akraba yok bende. Barlara filan bakıyorum. İlgimi çeken biri varsa profiline bakıyorum. Kendime de en standart / en az bilgi içeren profil oluşturdum. O kadar. Lazım olunca kullanıyorum.

Sizin dediğiniz için de: 25 yaş üstü / 25 yaş altına anlatması / uyarması lazım. Türkiye'de: 25 yaş üstünü de uyaracaksın. Öğreninceye kadar :)
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Eğitimin işe yarayabilmesi için, öncelikle anne-baba ya da eğitimcilerin bilinçli olması gerekiyor fakat maalesef büyük bir çoğunluğu sosyal medyayı kendi bile doğru kullanamazken, çocuk ya da gençlere ne öğretebilirler ki?

Teknoloji devlerine de çok iş düşüyor çünkü bu konuda yapılması gerekenleri ya da alınması gereken önlemleri daha iyi biliyorlar fakat sorun şu ki acaba herhangi bir önlem almak işlerine gelir mi?

Sanal dünyanın risklerini normal vatandaş kolay kolay bertaraf edemez ancak yine de bilinçli kullanım ile bazı tuzaklardan kendilerini koruyabilirler. Farkındalık oluşturma işi de teknolojiyi yaratanlara düşüyor fakat dediğim gibi onlar da bu işten büyük paralar kazandıkları için, çok da insanlara verdikleri zararla ilgilenmiyorlar.

Facebook, Twitter ya da Instagram ne için kuruldu ve amaçları nedir? İnsanları yalnızlaştıran bir sosyal medya, daha sonrasında nasıl olur da çözüm sunar gibi yeni programlarla ortaya çıkabilir ki?

DeepNude diye yapay zeka teknolojisi ile kadınları çıplak gösteren bir uygulama çıkartıldı. Bu tip uygulamaların mantığı ya da faydası nedir? Kimlerin eline geçti şu ana kadar ve kaç kişi mağdur edildi? Niye bu programı yazan şahıslara hiçbir yaptırım uygulanmadı?

Sorun şu; Sosyal medya zararlı değil fakat bu teknolojiyi var eden ve yöneten kitle maalesef etik kurallara hiç uymayabiliyor, bunun üstüne yetersiz yasalar veya bilinçsiz kullanıcılar da eklenince ortaya zarar gören bir sürü insan çıkıyor.

Yukarıda da ifade ettiğim gibi önce insanları yalnızlaştırıyorlar sonra da bu yalnızlığı gidermek için projeler sunup para kazanmanın yoluna bakıyorlar.

İşte bir örnek;

Chuck McCarthy, yalnız insanların yalnızlığını fırsata çevirip "People Walker" diye bir proje yaratmış ve kendisine mail ile başvuran kişilerle buluşup evlerinin yakınında yürüyüş yapıyor ve mil başına 7 dolar kazanıyor.

Sosyal medyanın kontrolsüz kullanımı ve gelişen teknoloji, insanları farkında olmadan birilerinin fırsatçılığına açık hale getirdi ve getirmeye de devam ediyor, peki bu duruma kimler önlem alacak ya da almayı istiyorlar mı?

the-people-walker-1024x627.jpg


1578924758004.jpeg
 
Son düzenleme:

M3CSL

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
30 Ağu 2016
Mesajlar
258
Tepkime puanı
30
Puanları
28
Sosyal medya silah gibi, cahil insanın elinde tehlikeli olurken,bilinçli eller çok faydalı paylaşımlarda bulunabiliyor.Çoğunluğun beğenilme ihtiyacı fazla olduğu için ego tatminine yarıyor
 

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
Eğitimin işe yarayabilmesi için, öncelikle anne-baba ya da eğitimcilerin bilinçli olması gerekiyor fakat maalesef büyük bir çoğunluğu sosyal medyayı kendi bile doğru kullanamazken, çocuk ya da gençlere ne öğretebilirler ki?

- Benimkiler bana Kitap sevgisi aşıladılar ve (o zamanların sosyal medyası olan) TV + bilgisayarı dikkatli kullanmayı her zaman öğütlediler. Şimdi ebeveyn biziz. Biz öğreticez :)

Teknoloji devlerine de çok iş düşüyor çünkü bu konuda yapılması gerekenleri ya da alınması gereken önlemleri daha iyi biliyorlar fakat sorun şu ki acaba herhangi bir önlem almak işlerine gelir mi?

AB'de artık facebook + google'u vergilendirme yasaları var. Bunlar çok az adam çalıştırarak mesela Ford gibi dev bir araba şirketinden daha çok para kazanan şirketler. BUnlarla ilgili çıkan haberleri bir takip etseniz keşke. Şu anda Twitter isterse benim bilgilerimi K.Kore'ye, Hatta Başar Esat'a bile satıyor olabilir.

Sorun: Yasalar çıkıyor ama yasalar bunların evriminin gerisinde kalıyor. O yüzde biz gözümüzü açık dikkatli kullanmak zorundayız ve bunu çocuklara da öğretmeliyiz.

mesela Twitter'de küfür edilirse ben Twitter'i kullanmam. Benim işim değil ki. Abuk sabuk adamları Twitter filtrelemiyorsa ben o tür kişilerle muhatap olmak zorunda mıyım? (bunlar hep zamanla öğrendiğimiz şeyler)

Mesela ben 2000'lerde kimseyi bloke etmezdim. Şimdi nefes alır gibi e-mail, kiş, web sitesi, facebook hesabı, hatta gerçek insanlar. bloke ediyorum gidiyor :)

DeepNude diye yapay zeka teknolojisi ile kadınları çıplak gösteren bir uygulama çıkartıldı. Bu tip uygulamaların mantığı ya da faydası nedir? Kimlerin eline geçti şu ana kadar ve kaç kişi mağdur edildi? Niye bu programı yazan şahıslara hiçbir yaptırım uygulanmadı?

- Ben bunun olduğuna inanmıyorum.

Sorun şu; Sosyal medya zararlı değil fakat bu teknolojiyi var eden ve yöneten kitle maalesef etik kurallara hiç uymayabiliyor, bunun üstüne yetersiz yasalar veya bilinçsiz kullanıcılar da eklenince ortaya zarar gören bir sürü insan çıkıyor.

- Zararlı olduğunu düşünmüyorum. Bana zararı yok. Sadece gençlerin uyarılması gerektiğini düşünüyorum. Yetişkin olup da buna bağımlı olan da var. Da adamın saksı çalışmıyorsa ben ne yapayım?

Dediğim gibi. Mesela animasyon filmlerinin en büyük alıcısı Müslüman ülkeler. Az gelişmiş ülkelerde bu tür "komik" şeyler çok satıyor. Sebebini de bilmiyorum. Ama sosyolojik. Belki de siyaset yapamadıkları için, genel olarak daha cahil oldukları için, bu tür çocukça ürünleri daha çok alıyorlar. Bilemeyiz.

Da dediğim gibi: Yapan kendi yapıyor. Eğitim sistemi bölük pörçük. Lise eğitimi çok önemli.

İşte bir örnek;

Chuck McCarthy, yalnız insanların yalnızlığını fırsata çevirip "People Walker" diye bir proje yaratmış ve kendisine mail ile başvuran kişilerle buluşup evlerinin yakınında yürüyüş yapıyor ve mil başına 7 dolar kazanıyor.

Sosyal medyanın kontrolsüz kullanımı ve gelişen teknoloji, insanları farkında olmadan birilerinin fırsatçılığına açık hale getirdi ve getirmeye de devam ediyor, peki bu duruma kimler önlem alacak ya da almayı istiyorlar mı?

- Bu kötü bir şey değil ki. Ne güzel millete yardım ediyor işte.

Benim kast ettğim tehlikeler daa çok gençleri ilgilendiriyor:

1) Mesela bazı oyunlar var. "kim nefesini daha çok tutacak" yarışması var mesela. Çocuklar oynarken ölüyorlar.
2) Yukarıda bahsedilen yarış / hava atma / sosyal medyada popüler olmaya çalışma vs.
- Bu tam bir saçmalık. Biz biliyoruz da. İnsanlarla internette arkadaş olamazsın. Bunu anlatmamız gerek. Ciddi depresyon / intihqar vakaları olabiliyor.
3) Her türlü bilgisayar ciddi bir zaman bataklığına dönüşebilir. Mesela dini okullarda çocukları youtube kanalı açmaya teşvik ediyorlar. "teknolojik" bi şey olduğu için, oradaki "öğretmen" bunu iyi bir şey zannediyor.

DA işte spor ve kitap var. Gençleri iyi şeylere teşvik edeceksin. Bu da youtube'un suçu değil.

Bu sonuncusu da şöyle: Youtube'da çok bilgilendirici / eğlenceli içerikler var.

Mesela benim izlediğim tarih bölümünü bitirmiş, Youtube'da tarih temalı ilginç videolar çekerek ciddi para indirebilen kişiler de var.

Ben de bunları çok seviyorum. ama bu da "yemeğini yer, yanında ekmek de ye" konusuna benziyor.

Yani ilginç içerik var. Ama okuma alışkanlığı olan bunlarla zaman kaybetmez.

Zaten bu tuzağa düşenler okuma alışkanlığı dini kitap + gazete olan kişiler oluyor. Facebook / Twitter asıl bunlara ilginç geliyor. Bu da eğitim ile alakalı bir durum.
 
Son düzenleme:

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
@Leonardo18

YouTube ya da Twitter veyahut Facebook-Instagram fark etmiyor çünkü hepsinde kontrol yetersiz ve olumsuzluklara çok geç müdahale ediliyor. İnsanlar intihar videosu yayınlıyor ya da tehdit-hakaret yağdırıp o eylemi gerçekleştiriyor fakat bu alanların yetkili ekibinin ruhu bile duymuyor. İnsanlar görüp şikayet ediyor ancak günler sonra yanıtlanıyor ve o da genelde otomatik cevaplardan oluşuyor. Bu alanlarda kontrol sağlamak şayet kendi ekipleri tarafından sağlanamazsa faydadan çok zarar getirir ve günümüzde gelinen nokta da bu maalesef.

Eğitim konusunda mutlaka bir şeyler yapılmalı yoksa her geçen gün kötüye gitmeye devam edecek.

Teknolojinin faydasına itirazım olamaz ve hatta bu sayede hepimizin daha çok vakti olması gerekirken ne yazık ki hiçbir şeye zaman bulamaz hale geldik yani ne yapıp edip bilinçli kullanmak için çabalamalıyız yoksa boşa giden zaman ya da sağlık geri gelmeyecektir.
 
Son düzenleme:

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
- Yetkili ekibin ruhu duymazsa giderim.

Mesela ben twitter'da CHP'yi takip edecek oldum. Bir sürü troll var. Mantıklı içerik paylaşımı olmuyor. O zaman niye vaktimi bunlarla mücadele ederek geçiryim ki?

Adam psikopat ise onu düzeltmek bana mı kaldı?
 

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
İnternet insan doğasını çarpıtmıyor veya onu değiştirmeye çalışmıyor, aksine insanlığın doğasını gözler önüne seriyor.

İnsanlar internette kafasını dağıtabiliyor, monoton hayatından kurtulmak isteyip sanal aleme dalarak; ilgili yazıları okuyarak bilgi ihtiyacını, ilgili görsellere bakarak eğlence ihtiyacını, pornografik ögelere bakarak cinsel ihtiyacını, oyunlar oynayarak kendini gerçekleştirme ihtiyacını, mesajlaşma uygulamalarıyla iletişim ihtiyacını giderebiliyor. Bu kısımda ortaya genel olarak iki sorun ve iki fayda ortaya çıkıyor. Bunlar:

Sorun1: Fazla beğenilen şeyler sürü psikolojisi nedeniyle daha çok beğeniliyor.(Bu kadar insan beğendiyse/doğru olduğunu düşünüyorsa kesin güzeldir/doğrudur. düşüncesi) Bu durum özgünlüğü ortadan kaldırarak aykırı düşüncelerin duyulmasını engelliyor.
Sorun2: İnsanlar ihtiyaçlarını sanal olarak karşılayabildikleri için gerçeklikten uzaklaşıyorlar.

Fayda1: Sürünün oluşması insan kitlelerinin yönetilmesini kolaylaştırıyor. Bu durum siyasetçilerin, büyük şirketlerin işini kolaylaştırıyor.
Fayda2: Sanal olsa bile insanların internet olmasa asla ulaşamayacakları şeylere(bilgi, eğlence, cinsellik, iletişim olanakları) ulaşmasını sağlıyor.

İnternet insanların kendi elleriyle yarattıkları bir dünya kopyası. İnternet ortamında gerçeklikten farklı olarak avantaj gizli olabilme ve verilere çok hızlı şekilde ulaşabilme olanağı var. Günümüzde sık sık gündeme getirilen "İnternetin yol açtığı sorunlar" insanların gerçek ile sanalın ayrımını yapamamasından kaynaklanıyor.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Sizler gibi düşünmüyorum çünkü eldeki veriler, internetin ve özellikle sosyal medyanın insan hayatına girmesi ile beraber suç oranının arttığını gösteriyor ayrıca ruh sağlığı bozulan çok sayıda insan da var. Bu alanın denetimi maalesef sağlıklı şekilde yürütülemiyor. İnsanlar en yakının ölüm videosunu bile YouTube'da görüp travma yaşayabiliyorken bu şiddet içeren videoları yükleme esnasında, nasıl olur da engelleyebilecek uyarıcı bir sistem kurulamaz?

Sosyal medya insanların karanlık taraflarını ortaya çıkartıyor maalesef çünkü nasılsa yeterli yasa ve denetim yok...

İnsanları sosyal medyada daha doğru tanıyabilirsiniz çünkü gerçek hayata yansıtamadıkları olumsuz yönlerini burada çok rahat açığa çıkartıyorlar. Kendi adıma böyle birkaç kişi tanıdım ve iyi ki gerçek hayatta tanımamışım diye şükrettim.

Kısacası kendi bilinçlenmemizi kendimiz yaratmak zorundayız, sitelerin size güvenlik sağlama imkanı olmuyor maalesef...
 
Son düzenleme:

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
İnsanlar internette kafasını dağıtabiliyor, monoton hayatından kurtulmak isteyip sanal aleme dalarak; ilgili yazıları okuyarak bilgi ihtiyacını, ilgili görsellere bakarak eğlence ihtiyacını, pornografik ögelere bakarak cinsel ihtiyacını, oyunlar oynayarak kendini gerçekleştirme ihtiyacını, mesajlaşma uygulamalarıyla iletişim ihtiyacını giderebiliyor. Bu kısımda ortaya genel olarak iki sorun ve iki fayda ortaya çıkıyor. Bunlar:

- Ben "ihtiyaç karşılama" olabileceğini düşünmüyorum. Internet yeni bir şey. Bilgi edinmek, yeni yerler keşfetmek filan olabilir. Ama Antalya hakkında kitap okumak Antalya'yı 1 haftalığına gezmeye benzemez. Yani sınırlı bir bilgiden bahsediyoruz.

Porno olayı 80'Lerden beri çok yaygın. Daha o zamanlar gidip kaset filan kiralayabiliyordun.

Sorun1: Fazla beğenilen şeyler sürü psikolojisi nedeniyle daha çok beğeniliyor.(Bu kadar insan beğendiyse/doğru olduğunu düşünüyorsa kesin güzeldir/doğrudur. düşüncesi) Bu durum özgünlüğü ortadan kaldırarak aykırı düşüncelerin duyulmasını engelliyor.

- BU sürü psikolojisi değil. Moda. Benim arkadaş çevremde de TV olmaması moda mesela. Filmi bile bilgisayardan izliyoruz. Facebook kullanan arkadaşım var. Ama bunlar lise mezunu filan. Seçimle alakalı. Herkesin zeka seviyesi aynı değil. Ben mesela yarışma programı izlemiyorum. Ama yarışma programı saatlerini kaydetmiş olan, bunu asla kaçırmayan insan da var. Ona bir şey yapamazsın :)

: İnsanlar ihtiyaçlarını sanal olarak karşılayabildikleri için gerçeklikten uzaklaşıyorlar.

- Bu tür insanlara İngilizce'de "geek" derler. en iyi ihtimalle de karşıladıklarını düşünüyorlar.

Ortalama insan için, 2000'lerdeki chat olayı yaygınlaştığından beri. bir nevi atıştırmalık gibi, gidip chatleşiyorsun filan. İnternetten tanışan çift diye bir şey de yok. hepsi geyik muhabetti. genelde ya psikolojik sorunu olan ya da sahtekar kişilere filan denk geliyorsun.

İnternetin amacı bu değil. yararlı içerikleri bulup onlardan faydalanmak gerek.

Fayda2: Sanal olsa bile insanların internet olmasa asla ulaşamayacakları şeylere(bilgi, eğlence, cinsellik, iletişim olanakları) ulaşmasını sağlıyor.

- Bilgi konusunda bile, İnternet asla bir kitabın yerini tutamaz. eğlence olarak da sınırlı eğlence olanakları sunuyor. Fİlm filan nereye kadar? Eğlenmek için de dışarı çıkman lazım.

Günümüzde sık sık gündeme getirilen "İnternetin yol açtığı sorunlar" insanların gerçek ile sanalın ayrımını yapamamasından kaynaklanıyor.

- Bu dediğiniz bence akıllı telefon dünyası için öyle. Sürkeli oyun / dizi / watsapp takılan insanlar var. Özellikle çocuklar buna çok açık.

Geçmişte de bir ara gameboy modası çıktıydı. Son derece "havalı" bir şeydi. Oğlan çocukları sürekli gameboy başındaydı. Renkli ekranlısı daha pahalıydı filan.

Da işte hep "bilinç". o zamanda koca koca adamlar gameboy oynuyordu.

Lefty:

Çözüm bence yasaklama ve denetim değil. İnternette çok faydalı içerikler de var. Bu da bilinç ile alakalı. Genç kullanıcı "ilginç" gelen şeye yöneliyor. Seçici olmuyor. neticede zarar görüyor. Okullarda ders olmalı bence. TV gibi düşünün. Kumanda senin elinde. Hoşlanmıyorsan zap yapar geçersin.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Ortalama insan için, 2000'lerdeki chat olayı yaygınlaştığından beri. bir nevi atıştırmalık gibi, gidip chatleşiyorsun filan. İnternetten tanışan çift diye bir şey de yok. hepsi geyik muhabetti. genelde ya psikolojik sorunu olan ya da sahtekar kişilere filan denk geliyorsun. İnternetin amacı bu değil. yararlı içerikleri bulup onlardan faydalanmak gerek.
- Bilgi konusunda bile, İnternet asla bir kitabın yerini tutamaz. eğlence olarak da sınırlı eğlence olanakları sunuyor. Fİlm filan nereye kadar? Eğlenmek için de dışarı çıkman lazım.
Çözüm bence yasaklama ve denetim değil. İnternette çok faydalı içerikler de var. Bu da bilinç ile alakalı. Genç kullanıcı "ilginç" gelen şeye yöneliyor. Seçici olmuyor. neticede zarar görüyor. Okullarda ders olmalı bence. TV gibi düşünün. Kumanda senin elinde. Hoşlanmıyorsan zap yapar geçersin.

İnternet ilk olarak yaygınlaştığı dönem, sohbet odalarını çıkartmışlardı ve şimdi de bunun modern hali Facebook gibi uygulamalar şeklinde devam ediyor. İnsan gerçek hayatta bile bir insanı çok doğru düzgün tanımayı başaramazken, internette bunun olabileceğini düşünmek, cidden aklı başında insanın işi değildir. Sahte hesapları çok eski tarihlerden açıp sanki eski üyeymiş gibi rol yapanlardan tutun da her nikin içinde ayrı bir yaş, meslek hatta cinsiyet sergileyenlere kadar acayip tehlikeli insanlar var. Kişinin güvenlik açısından kendini gizli tutmasına bir itirazım yok fakat olmadığı bir insan gibi davranmak, hiç de iyi niyetli bir tavır olamaz. Bu ortamlarda her gün çok sayıda kişiye benzer cümleleri söyleyen insanlardan, ne medet umulduğunu anlamak da mümkün değil, evliliği bırakın sevgili ya da arkadaş bile olunmaz. Kendine çevre yaratmayı başaramayan ya da gerçek hayatta itibar görmeyen kişiler maalesef sanalda bu tip ucuz oyunlara yönelebiliyorlar. Kesinlikle bu tuzaklara karşı uyanık olmak gerekiyor.

Hayat paylaştıkça güzelleşir fakat bilgisayarın ucunda hiç tanımadığın insanlarla ancak sınırlı paylaşımda bulunabilirsin ve fikir alışverişinden fazlası olamaz.

Yasaklamak değil ancak bazı önlemler alınması gerekiyor. Bankada çalıştığım dönemde internet bankacılığı henüz yeni yeni hayatımıza dahil olmuş ve hiç banka hesabından para çalınıp mağdur olan insan yoktu çünkü bu dolandırıcılar internet ve güvenlik açıkları sayesinde bu işi başarabiliyorlar, yoksa şubeye gidip banka soyacak halleri yok.:)

Okullarda eğitim olabilir ancak dediğim gibi bu teknolojiyi üretenlerin, bilinçli kullanım için bilgilendirmeye ağırlık vermesi ve kendi kurdukları sistemin, insanlara faydadan başka bir amaca hizmet etmemesini sağlayabilmeleri gerekiyor. Yani bir terör örgütü katliam videosu yükleyememeli ya da daha çok gizlilik-güvenlik yaratıyormuş gibi, insanları bazı fırsatçıların eline düşürecek program ve sistemlere izin verilmemeli, caydırıcı cezalar getirilmelidir.

Çocuk istismarcıları bugün internet sayesinde bu kadar kolay birbirine ulaşabiliyorlar yani ilk yorumda da ifade ettiğim gibi şayet internet suç oranını artırmaya başladıysa bu noktada yanlış giden bir şeyler var demektir, sadece kullanıcı hatası kabul edemeyiz. Teknolojiyi yaratmak iyi hoş da güvenliğini de sağlamak gerekiyor ve bunu yapmak sistemi kuranların işidir.
 
Son düzenleme:

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
İnternet ilk olarak yaygınlaştığı dönem, sohbet odalarını çıkartmışlardı ve şimdi de bunun modern hali Facebook gibi uygulamalar şeklinde devam ediyor. İnsan gerçek hayatta bile bir insanı çok doğru düzgün tanımayı başaramazken, internette bunun olabileceğini düşünmek, cidden aklı başında insanın işi değildir. Sahte hesapları çok eski tarihlerden açıp sanki eski üyeymiş gibi rol yapanlardan tutun da her nikin içinde ayrı bir yaş, meslek hatta cinsiyet sergileyenlere kadar acayip tehlikeli insanlar var. Kişinin güvenlik açısından kendini gizli tutmasına bir itirazım yok fakat olmadığı bir insan gibi davranmak, hiç de iyi niyetli bir tavır olamaz. Bu ortamlarda her gün çok sayıda kişiye benzer cümleleri söyleyen insanlardan, ne medet umulduğunu anlamak da mümkün değil, evliliği bırakın sevgili ya da arkadaş bile olunmaz. Kendine çevre yaratmayı başaramayan ya da gerçek hayatta itibar görmeyen kişiler maalesef sanalda bu tip ucuz oyunlara yönelebiliyorlar. Kesinlikle bu tuzaklara karşı uyanık olmak gerekiyor.

- Facebook'ta bence arkadaş olunmaz. Eski arkadaşını bulup "yeniden buluştuk" dersin ama bence illüzyon. Facebook'u ben barları / mekanları filan taramak için kullanıyorum.

İnternette en iyi ihtimal chatleşirsin. yani sohbet edip güzel vakit geçirirsin. Bunu en iyi yapacağın yer de bence forum. Çünkü kimliğini ifşa etmiyorsun. O yüzden rahat yazabilirsin. :)

Hayat paylaştıkça güzelleşir fakat bilgisayarın ucunda hiç tanımadığın insanlarla ancak sınırlı paylaşımda bulunabilirsin ve fikir alışverişinden fazlası olamaz.

-Chatleşiyoruz işte evet. Bunun ötesinde bir şey yaşayan var mı bilmiyorum. Ben yaşamadım :)

Okullarda eğitim olabilir ancak dediğim gibi bu teknolojiyi üretenlerin, bilinçli kullanım için bilgilendirmeye ağırlık vermesi ve kendi kurdukları sistemin, insanlara faydadan başka bir amaca hizmet etmemesini sağlayabilmeleri gerekiyor. Yani bir terör örgütü katliam videosu yükleyememeli ya da daha çok gizlilik-güvenlik yaratıyormuş gibi, insanları bazı fırsatçıların eline düşürecek program ve sistemlere izin verilmemeli, caydırıcı cezalar getirilmelidir.

- işte sansürü kendin yapacaksın. Yoksa Çin Halk CUmhuriyeti gibi, devletin interneti, internetin insanları kontrol ettiği bir duruma düşersin.

Çocuk istismarcıları bugün internet sayesinde bu kadar kolay birbirine ulaşabiliyorlar yani ilk yorumda da ifade ettiğim gibi şayet internet suç oranını artırmaya başladıysa bu noktada yanlış giden bir şeyler var demektir, sadece kullanıcı hatası kabul edemeyiz. Teknolojiyi yaratmak iyi hoş da güvenliğini de sağlamak gerekiyor ve bunu yapmak sistemi kuranların işidir.

- Bu tür suçlar günümüzde daha kolay engellenebiliyor. Çünkü eskisi gibi tabu değil.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
- Facebook'ta bence arkadaş olunmaz. Eski arkadaşını bulup "yeniden buluştuk" dersin ama bence illüzyon. Facebook'u ben barları / mekanları filan taramak için kullanıyorum.
İnternette en iyi ihtimal chatleşirsin. yani sohbet edip güzel vakit geçirirsin. Bunu en iyi yapacağın yer de bence forum. Çünkü kimliğini ifşa etmiyorsun. O yüzden rahat yazabilirsin. :)
-Chatleşiyoruz işte evet. Bunun ötesinde bir şey yaşayan var mı bilmiyorum. Ben yaşamadım :)
- işte sansürü kendin yapacaksın. Yoksa Çin Halk CUmhuriyeti gibi, devletin interneti, internetin insanları kontrol ettiği bir duruma düşersin.
- Bu tür suçlar günümüzde daha kolay engellenebiliyor. Çünkü eskisi gibi tabu değil.

Teknolojinin hızlı ilerlemesi sebebi ile internette yaşanan suçların önlenmesi her geçen gün zorlaşmaya başladı. Bildiğin üzere çevrimiçi suçlar diye bir tanımlama çıktı ve ona göre yasal düzenlemeler yapılmaya çalışılıyor.

Boşanma sebepleri arasında internet aldatmaları büyük yer tutuyor yani insanlar maalesef sadece sohbet amaçlı bu alanları kullanmıyorlar.

Sansür uygulansın demiyorum ancak risk yaratan uygulama ve programlara mutlaka bir denetim getirilmesi gerekiyor. Facebook gibi uygulamalar güvenli iletişimi önemsemiyor çünkü onlar için sayıca çokluk önemli yoksa şimdiye kadar sahte hesaplara engel olacak bir formülü mutlaka uygular ve mağduriyetleri ortadan kaldırmaya çalışırlardı, sanırım en kolayı da hesabı telefon ile doğrulamak olabilir. Yanılmıyorsam Twitter'da 'doğrulanmış hesap' diye bir sistem var ve bunu tüm hesaplara zorunlu hale getirmeleri gerekiyor ki yasa dışı faaliyetlerin ya da sahte kullanıcıların önüne geçebilsinler.
 
Son düzenleme:

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
"Doğrulanmış hesap" bence daha kötü. Oraya açtığın hesap ne olursa olsun gerçek bir insanı ne kadar yansıtabilir ki? O bir vitrin, ne istersen onu koyarsın. Da internet vitrini niye açasın ki?

Facebook gibi uygulamalar bence şirket, işletme, bar sahipleri için iyi. Hem kendilerini tanıtıyorlar, hem de insanlar gelip yorum yapıyor.

/Entelektüel katılım istiyorsan bunu facebook'ta arama. Olsa böyle yerlerde olur.

Çoğu insan ilgilenmiyor.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
"Doğrulanmış hesap" bence daha kötü. Oraya açtığın hesap ne olursa olsun gerçek bir insanı ne kadar yansıtabilir ki? O bir vitrin, ne istersen onu koyarsın. Da internet vitrini niye açasın ki?

Facebook gibi uygulamalar bence şirket, işletme, bar sahipleri için iyi. Hem kendilerini tanıtıyorlar, hem de insanlar gelip yorum yapıyor.

/Entelektüel katılım istiyorsan bunu facebook'ta arama. Olsa böyle yerlerde olur.

Çoğu insan ilgilenmiyor.

Açılan hesapla bir insan elbette gerçek kişiliğini yansıtmayabilir ki zaten yorumlara ya da paylaşımlara bakıp da insan tanımaya çalışmak çok yanıltıcı olacaktır. Doğrulama şu açıdan işe yarar; kişi çoklu hesap kullanamayacak ve telefon numarası kaydı sebebi ile suç teşkil edecek işlerden uzak duracaktır yani geriye uğraşılması gereken olarak sadece profesyonel suçlular kalır. Sosyal medyada şu an sahte hesap kullananlar yüzünden çoğu kadın ve çocuk taciz ediliyor veya insanlar dolandırılıyor, kandırılıyor. Bu sebeple telefon ile doğrulama hem yaşı küçük kullanıcıların ailesinin onayı olmadan hesaplar açmasına engel olacaktır hem de sahte kullanıcıları ortadan kaldıracaktır.
 
Son düzenleme:

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
Bu dediklerini insan kendi önleyecek biraz da. Beni niye kimse taciz etmiyor? (edemiyor) Çünkü Forum'da bile mutsuz olursam giderim.

Ben dediğim gibi, Barım / dükkanım olsa facebook hesabı açarım. Şimdi de var. Ama facebook'u sosyalleşmek için kullanmadım. Niye öyle bir şey yapıyorsunuz ki? - Kendi seçiminiz.

Bir de Çin'de Facebook üzerinden "iyi vatandaş" uygulaması filan var. Devlet internette ne yaptığını da sürekli takip ediyor. Sen öyle bir sistem iyi olur demeye mi getiriyorsun?

- Hiç gerek yok.

/ Ama dediğini anladım. Mesela Çocukları filan özellikle taciz eden kişiyi de yakalayacaksın. Da o da büyük iş. Yurt dışında özel polis birimleri filan var öyle işler için.

Benim görüşüm: Çocuğun ne işi var ki? Aşırı sanallaşmanın iyi bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bırakın çocuk çocukluğunu yaşasın, facebook'a da yetişkin olan girsin. Benim düşüncem bu.

Çocuk da çizgi film filan izlesin. Ben bu yaşta Anlamıyorum. Bunlar facebook'a giriyor, sonra intihara teşvik ediliyor filan. Duyunca şöyle hayret ediyorum: Facebook mesela 2000'lerdeki Messenger gibi değil. Eskiden nik alan herkes giriyordu. kimlik sahte olduğu için güvendeydin. Bugün: Kendinden çok fazla şey katıyorsun. Zirzop sınıf arkadaşı gelip abuk bir yorum yapınca çocuk ağlıyor filan. Bu çok saçma. Bizimkiler olsa o olay olur olmaz cep telefonu 1-2 aylığına gitmişti ve bana "otur ders çalış / spor yap" filan denmişti.

Yani ben daha eski kafalıyım o konuda.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst