Parmenides Baba ve Kavramsal Yetin-Yeterlilik

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde "ictenlik" tarafından oluşturulan Parmenides Baba ve Kavramsal Yetin-Yeterlilik başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 1,344 kez görüntülenmiş, 7 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Parmenides Baba ve Kavramsal Yetin-Yeterlilik
Konbuyu başlatan "ictenlik"
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan UpBot

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Şu halde, varlık vardır; o, yaradılmaksızın var olduğu gibi yok olamaz da. Zira, yalnız o tamdır, hareketsizdir, sonsuzdur. Ona, olmuş veya olacak denemez.

O, şimdi var olandır, birdenbire var olandır ve sürekli olan varlıktır. O, doğmamıştır da. Çünkü, var olanın yok olduğunu ne düşünmek ne söylemek mümkündür.

O, (Hiç)ten gelseydi, onun daha geç veya daha erken meydana çıkışma hangi gerekçe sebebiyet verebilirdi? Gerçekte, varlık ne doğmuştur, ne başlamıştır. Böylece, var olanın mutlak surette var olması, ve eğer böyle değilse, asls, var olmaması gerekir.

Var olmayandan var olanın doğabileceğine bizi hiç hir şey kandıramaz. Hakikatte, doğuş ve ölüm yok, yalnız, varlık vardır. Varlık, ya vardır ya yoktur. Burada, yokluk yolunu bırakmamız gerekir. Çünkü, düşünülemeyen ve adlandırılamayan bir yoldur. Dolayısıyla diğer yol, yani "varlık yolu, gerçeğe uygundur.

Demek ki varlık, ne geçmişte var olmuştur ne de gelecekte var olabilir. Eğer, geçmişte var olduysa, aslında yok demektir; eğer, gelecekte var olacaksa, yine, aynı şekilde düşünmek gerekir.

Varlık, aynı zamanda, parçalanamaz da. Çünkü, o, kendisinin aynı olan bir bütündür, biryerde fazla ve bir yerde eksik olamaz; zira, bu, onun, dayanışıcılığma aykırıdır. Her şey, baştan haşa varlıkla doludur; Bu sebeple de o, tamamiyle kendi kendinin devamıdır. O yüzden ki, varlıkla varlık arasında kesinti yoktur; o, bölünmez bir hütündür. Daha da o, başlangıçsız ve sonsuz gayet kuvvetli bağların etkisi altında hareketsizdir; (Ona doğuş ve ölüm izafe etmek gerçeklikten uzaklaşmaktır. O, kendi kendinin aynıı olarak hemen o yerde ve kendi özü (Zatl) ile bulunmaktadır; bu suretle (le aynı yerde hareketsiz olarak kalır. Kudretli zorunluluk, onu, her taraftan ku:ıatan çevre bağlariyle sıkıca yerinde tutmaktadır. Öyle ise, varlığın çoğalıp gitmesi mümkün değildir; çünkü, onun hiç hir şeye ihtiyacı yoktur. Eğer, çoğalıp gitmiş olsayıh, o taktirde, her şeye ihtiyacı olurdu. Düşünce ile kendini düşünceye konu yapan şeyaynıdırlar. Düşünülecek bir mevcut olmaksızın düşünmek mümkün değildir; çünkü, mevcudun dışında ne bir şey vardır ne de bir şeyolabilir. Şu bakımdan ki (Kader) onu tek bir bü. tün halinde ve hareketsiz olarak bağlamıştır. Dolayısiyle doğuş, iilüm, varlık ve yokluk, yer değiştirme ve bozulma, hep, faniler tarafından takılmış, parlak, fakat, boş adlardır Varlık, merkezden çevreye doğru her yönde dengeli çenbersel bir spher'in (küre) kitlesi gibi, her taraftan tamdır; zira, her yerde aynıdır; şurada daha ek. ***, burada daha fazla bulunamaz; hiç bir şekilde bozulamaz ve nakzedilemez. Çünkü, varlığın kendisinde her yönde eşit olduğu nokta, varlığın çevresine doğru eşit surette uzanır. Başka bir deyişle, her hangi bir yerde başlangıç veya son yoktur.

 
Son düzenleme:

epoché

Üye
Yeni Üye
Katılım
8 Eki 2016
Mesajlar
134
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Parmenides—Herakleitos dikotomisi, “insan” kimliklenmesinde ortaya çıkan bütün çelişkilerin genel bir resmini çizer (batı felsefesi tarihinde Herakleitos'un önemini anlatmaya lüzum yok sanırım)

Bir diğer değini, yaygın kanının aksine, pre-Sokratik doğa filosoflarının çoğunluğu (Demokritos ve Epiküros müstesna) modern anlamıyla “natüralist” değildir, gerek Thales, gerek Parmenides, Herakleitos, (hatta Anaksimandros bile), her birinden öğreneceğiniz ontolojik biçimlemeler Neoplatonizm'de falan karşınıza çıkarsa şaşırmayın (işte, çoğunda episteme / sofia şeysi hemen gözünüze çarpar, hani sonradan «modern Parmenides» Kant'ta “pratik” ve “arı” olan şey) zira coğrafyanın felsefi temeli, Antik Mısır'dan gelen geometri ile monist metafizikten başka bir şey değildir (geleneksel batı metafiziğinin tamamı, buradan çıkar).

Gelgelelim Platon'un kendi formlar kuramını Parmenides'le Herakleitos metafiziklerini sentezleyerek ürettiği düşünülürse, bu ikisi ile Pithagoryan_Platonist metafizik / Aristotelyan teleoloji arasındaki bağlam neyse, din—seküler ateizm dialektiğinin türettiği modern hümanizmin siyaset ontolojisine bağlamı odur, çünkü monizmin hümanizmi, farklı içerikleriyle, insan denilen varlık biçiminin toplu /msal/ ideolojisidir.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Varlık hep var varolagelmiştir. yaratılmamıştır ve yokedilemez. Parmenides

“(Varlık) Kımıldamadığı, başlamadığı, doğmadığı ve göçmediği için aynı şey olarak, aynı şey içinde kalarak, kendi kendine yatar.” - Parmenides"
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Parmenides'e göre; gerçeklik ebedi ve değişmez olan, yaratılmamış ve yok edilemez olan, sürekli ve kalıcı olan mutlak anlamda Bir'dir. Varlık hakkında söylenebilecek tek şey O'nun var olduğudur yani varlığın var olmak dışında hiçbir özelliği yoktur.

Parmenides için varlığın ölüm ya da doğumu olamaz. Gerçekleşen değişiklikler oluştan yok oluşa geçişi içeren değişiklikler değil varlığın kendi bütünlüğünde var oluş şeklidir.

Parmenides için varoluş “zamansız oluşu” ifade eder. Parmenides’e göre, varlık var varolagelmiştir, parçalı değil bir bütündür, bir başlangıcı ve sonu yoktur, zaman içinde değişime uğramaz. Burada bütünlük aynı kalmayı ve uzamsal olarak sürekliliği dolayısıyla zamansızlığı ifade eder.

Doğmak geçmişte zamansal bir başlangıcı, yok olmak da gelecekte zamansal bir sonu anlatır. Yani “geçmiş” “olmayanı” (what is not) ve “gelecek” ise “henüz olmayanı” (what is not yet) ima eder ki bu da her iki zamanın da var olmayanı tanımladığı anlamına gelir. Yalnız zamansız oluş var-olanı ifade edebilir. Parmenides gerçekliğin zamansal bir boyutunun olmadığını, aşkın bir gerçekliği kabul etmenin dışında zaman kavramıyla ilgili fikirlerde doğası gereği çelişkiler ve yanlışlıklar olduğunu savunarak, “zaman gerçek değildir” görüşünü kabul eden filozofların ilki olmuştur. Parmenides, dil ve düşüncenin mantıksal özeliklerine dikkat çekerek zamanın mümkün olan herhangi bir düşüncenin konusu olamayacağını ve dolayısıyla var olmadığını ileri sürmüştür.

Geçmişte hiç bir zaman ve bundan sonra asla, şimdi olduğu gibi bir bütün ve sürekli olmamış ve olmayacaktır.”Buna göre zaman, değişim ile ayrılamaz bir biçimde bağlıdır ve değişim gerçek olmadığına göre, zamanın da gerçek olması imkânsızdır. Var olan hiçbir şeyin varlığı geçmişte var olmayı durdurmuş ve gelecekte var olmayı bekliyor olamaz. Çünkü var olan, “bir bütün” olarak olmalıdır. Var oluş zamanın herhangi bir bölümlemesinin ötesindedir. Burada bütünlük aslında aynı oluşu ve uzamsal olarak sürekliliği dolayısıyla zamansızlığı açıklar. Parmanides’e göre, zaman içinde bir başlangıç ve bir son olmadığı için bir şeyin diğerinden sonra gelmesi gibi ancak zaman içinde gerçekleşen bir ardıllık da yoktur. Ayrıca süre de bir geçişi ya da değişimi gerektirdiği için varlığın mükemmelliğine ve bütünlüğüne uymaz. Buna göre “önceden” “sonraya” geçiş varlığın sabitliğinden dolayı imkânsızdır.
 

elbiss

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
24 Şub 2017
Mesajlar
464
Tepkime puanı
7
Puanları
18
Var olmak yada var olmamak hangı terım daha hoş olurdu ta bı kı genelde var olmak daha hoş olurdu cunku var oldugunda var olanları daha net ve belırgın ınsan yada canlı gorebılıyor ve algılayabılıyor...


Var olmak sadece cısımsel anlamda durmak degıldır buna hıssetmek görmek algılamak ve dokunmak gıbı 5 duyu elementlerıde lazım...tıpkı dunyanın ıhtıyacı olan ateş su toprak ve hava gıbı aslında her bır dongu bırbırının ıhtıyac nesnesını tamamladıgında var olabılmenın heyecanını ve çoşkusunu sunabılıyor dıyebılırız...


Var olmadan var olmanın anlamı bılınemedıgı gıbı aslında varlıgında kadrı kıymetı oldugunu anlamak gerekır kanısındayım..


Olmadan oldugunu ınsan soylemez ama bırşeyler oldugunda oldu der ama varlık sebebını tamamladı dıyemez...sebepler ıcın nedenler gerekır çözumler ıcınde cevaplar gereklıdır..


Cevaplar aradıgında ırdelendıgınde aslında var olabılmenın varlıktan yana gelebılmenın netıcesınde ıse varlık oluşturabılmenın esa nıtelıklerı dıyebılırız...


Bugun top sahasında top oynayan ıkı cocuk ıcın kalecı gerekmez cunku sadece top oynayan ıkı cocuk vardır burada bır sebep varlık durumu olmadıgı ıcın kalecı gerekmez dıyebılırız hatta daha ılerı gıdıp hakemde gerekmez antrenorde gerekmez dıyebılırız ama bu 2 cocuga sebep eklesek var olmanın var oluşsal nedenlerını ılave etse ve desek kı sahada karşılıklı maç yapan 2 çocuk dedıgımızde karşılıklı ıfadesı varolmak duyu ve algılama esaslarından karşılıklı ıkı kalecınınde oldugunu soyleyebılırız....bu ornegı çogaltır ve buyutursek sahada ıkı takım oyuncusu karşı karşıya maçta bır araya geldı desek boyle durumda hayalde yada canlandırmada olsa burada takım ve antrenorler hatta hakemlerde oldu dıyebılırız...buda algılamak ve var olanın var olmayanla eşleşip ortaya varoluşsal bır neden sundugunu söyleyebılırız...


ALLAH ta aslında varlıgını bızlere hısssettırdıgınde varoluşssal sebeplerımızden bırının SINAV uzere oldugumuzu ve esas cevapların enerjı boyutunda farklı bır alemde bıze sunulucanıgı anımsamak gerekır...


Var olmanın var olmaktan ve varoluşsaal sebepler sunmaktan öte kavramlar oluşturabılecegı kanaatındeyım..


Böyle.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Var olmak yada var olmamak hangı terım daha hoş olurdu ta bı kı genelde var olmak daha hoş olurdu cunku var oldugunda var olanları daha net ve belırgın ınsan yada canlı gorebılıyor ve algılayabılıyor...Böyle.

Bir Parmenides başlığın da Allah Mallah diyorsunuz
Sizin bir felsefe sitesinde ne işiniz var?
Tarlada balık avlar mısınız?
Gidin bunu bir teoloji alanında referanslayın

Sizin bir kanınız kanaatiniz yok henüz hatırlatayım. teolojiye dayanarak teoloji uyduruyorsunuz ve referanslıyorsunuz sadece şimdilik
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Varlık;a İlişkin Dil Aforizmaları

İlksiz < --- > Sonsuz
Başlangıçsız < ---> Sonlangıçsız
Başlayamaz Şey < ---> Bitemez Şey
Antisiz anti

Sonsuz kavramının zıttı olarak ilksiz.
İlk hareketsiz varlık.
İlk hareket yok, son hareket yok.
ilk madde yok, son madde yok.
İlk evren yok son evren yok. olmayacak.
hareketi hep/her ve daim ve sonsuz.

Başlayan şey biter, durur ya da sonlanır.
Kımıldamama durumundan kımıldayan yok ama kımıldamaya kımıldatma ya da ilk kez -kendi kendine kımıldama ile başlayan hareket son kez kımıldamama ile son bualcka mı?

Çoğalan azalır, artan eksilir, artarak eksilen yokolur


Varlık;

(ilk) Baştan başlamaz (son) sondan bitmez, eksilmez
Önceden gelmez sonradan gitmez
artmadı azalmadı ve azalmayacak
Çoğalmadı çoğalmayacak
Dışarı taşamaz, içeri giremez
Dışarıdan taşamaz, içeriden artamaz
İlkten türemez sondan yitmez
Başlangıçtan gelmez, sondan gitmez, bitmez
baştan artmadı sondan eksilmez
gelerek gelmedi giderek gitmez
olarak olmadı ,olmayarak olmamazlık etmez
yapılarak yapılmadı yıkılarak yıkılamaz
olunarak olunmadı olunmayarak olumsuzlanamaz
Öteden gelmedi, beri gitmez, gitmeyecek
Ötede değildi, beriye geçmedi ve çıkmadı,
Geri de değildi, ileri gitmedi, gelmedi,
Kenarda kıyıda köşe de ve bir köşesinde değildi ortaya ve ortasına gelmedi, çıkmadı

Alan kendinin kendi. Yer kendinin tamamı
Girmiş değildi çıksın.
Olmuş değil ki batsın bitsin
varolmuş değil ki yokolsun
olmamış değil ki bir daha olsun
Meydan olmayan yer de değildi ki meydana gelsin
Geçmişte değildi, geleceğe gelmedi
Geçmişte belirip gelecekte sönmedi kaybolmadı

Geçmişte olmadı (olmalılaşmadı ki) gelecekte olmasızlaşmaz (olmamazlaşmaz)

Geçmişte varolmadı gelecekte yokolmaz

Geçmişte oluşup gelecekte antioluşmaz

Önceden (geçmişte) oluşmalılaşıp sonradan (gelecekte) oluşmasızlaşma/z/dı; Önceden belirginleşip sonradan kaybolup gitmez

Başlayan şey biter
Hareket eden (harekete başlayan) durur (hareketi bitirir)

Oluşarak gelişmedi oluşmayarak antileşmez (anti gelişmez)
Gelişerek gelişmedi (büyümedi) yaşlanarak (küçülmez ve) ölmez
Doğarak başlamadı ölerek bitmez

İçinin içi ve dışının dışı heryerinin heryerinin her yeri ve kendi...
Yer olmayan yeri yok, olmayan yeri yok; kendi olmayan kendi yer olmayan yer (ve yeri) yok

Varlık varlıktır
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst