Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

Ölüm Hakkında..

meraklı

Yeni Üye
21 Eki 2009
31
0
0
47
sorun bütünün açıklanması değil bütünün anlaşşılmasıdır. bütünü tanımlayamayan ve parçalar üzerinden insanı tanımlamaya çalışan bilimler unutmayalım ki günümüz kaosunun yaratıcılarıdır. felsefenin ve ideolojinin ölümünü ilan edip tek tanrılı dinlerin çıkışına benzer yeni bir din yaratımına kalkan pozitif bilimciler maalesef genelin anlamına ulaşılmazlığı kanıtlamaya çalışıyorlar. bizleri her şeyi bilen biziz cevaplar bizde gizli diyerek umutsuzluğu sevk etmeye çalışıyorlar. inanıyorum tolstoy şimdi yaşşasaydı bu tanımında bazı değişikliklere giderdi.
 

hassas_denge

Yeni Üye
23 Ara 2008
99
2
8
Ölüm; asil ruhlar için hapis hayatının sona ermesi,
Tüm mutluluklarını maddeye bağlayanlar için ise bir felakettir.
Petrarqe

Biz ölürüz ama sözlerimiz kıyamete kadar yankılanır.
Hakan YILDIZ

Velhasılı, ölüm korkmamız gereken birşey olduğu için dikkatli olmamalıyız.
Biz sürekli dikkatli olursak, ölüme kadar yapacağımız herşey zaten anlam kazanacaktır ve korkmamız gereken hiçbirşey olmayacaktır.

 

naz

Yeni Üye
9 Eki 2009
44
0
0
65
ölümün fizikselliğini tartışıyoruz. ya diğerleri, mesela anlamın ölümü, düşüncenin ve felsefenin ölümü? neden insan olarak bize en yakın, bize en çok dokunanından giriyoruz meselelere? niye anlamın ölümü bizi kendi ölümümüzden daha fazla etkilemiyor? anlamı yitirmiş, anlam olarak olmayacak olanın yaşamasının anlamı ne? anlamlı bir yaşam isteyenlerin kendi fiziksel yaşamlarının sonlanması hakkındaki görüşü nedir? düşüncenin ve düşünenlerin aşağılandığı ve küçümsendiğ bir çağda olmamamıza rağmen kendi yarattığımız düşünce kirliliğiyle düşünceyi, felsefeyi ve anlamı insanlara sevdiremediğimizi neden göremiyoruz? ölen biz miyiz? ya da ölsek ne fark eder anlamı olmadıktan sonra...
demek ki ölmenin öylesine korkulacak, sorgulanacak yanlarından çok yaşayan ölülerden ya da yaşamın tadını veren anlamın ölümünden bahsetmeliyiz. anlamak yaşamın amacıdır...
Anlamanın yaşamın amacı oluşundan sözetmeniz aklıma Metin Altıok'un bir cümlesini getirdi. "Aydın kişi acı duyarak güzelliğin, inceliğin kefaretini öder."
 

gulnare

Yeni Üye
25 Eyl 2009
4
0
0
46
yasamakda bir amac var. evet. olum ani yasama amacini anlatan tek andi. insan bu an icin yasar.
 

naz

Yeni Üye
9 Eki 2009
44
0
0
65
hiç ölmeyeceğimizi düşünelim, yaşamak anlamsızlaşacak mıdır? sanmıyorum. tam tersine daha fazla anlam kazanacaktır. gerçi o zaman doğal denge nasıl korunacak o ayrı bir konu...
Ölümsüzlük insana bir lütuf mu yoksa bir ceza mıdır?
 

naz

Yeni Üye
9 Eki 2009
44
0
0
65
''insanın gerçek benliği ancak ölümün karşısında doğar'' diyor Saint Augustine..ölüm düşüncesini hayata ne kadar çok katarsak o kadar hayatın anlamlanacağını ve tatlanacağını düşünmeke birlikte ölümde ki tatlı acılığın varlığının sebebini hayatı yaşanılır hale getirdiğini görüyorum.Siz ne dersiniz??
"Her günü bütünüyle, dolu dolu, yeni bir güzellikmiş gibi yaşayabilmek düne ait her şey karşısında bir ölü gibi tepkisiz olunca mümkündür" demiş Krishnamurti.
Yani ölüm de hayata benziyor aslında. Psikolojik anlamda ölmeden yaşanmıyor.
 
K

kuzeys

Ziyaretçi
ben varken ölüm , ölüm varkende ben yokum diyor düşünür. o biliminyen ülke buradan ne kadar korkutucu ve ürpertici. ah o bilinmezliğin verdiği rahatsızlık tanrılara şirk koyduğumuz bilmişlik. Ben nazım usta gibi düşünüyorum, "işte geldik gidiyoruz, biraz çakılından aldık, biraz da masmavi tuzundan sonsuzluğundan da biraz, ışığından da birazcık...." ana rahminin karanlığından ruhumun ışıldadığı maviliklere dek yaşadıklarımla o bilinmeyene korku ve kaygıların yanı sıra büyük bir merak, arzu ve istemle gidiyorum..üstelik yaşayarak..çünkü tek bilip bilebilceğim budur ötesi yok!
 

Turgut Saka

Yeni Üye
13 Eki 2009
498
0
16
42
kanser, tek sebebi kanserdir herhalde kazalar dışında. Kanser hücreleri ölümsüz olabiliyorlar ve bu ölümsüzlükleri bulundukları organizmanın ölümüne neden oluyor. insan kanser olmamak için yaşlanıyor diye okumuştum bir yerde. ve sırf kansere yenik düşmemek için,, beden neredeyse bütün hücrelerini feda edebilir duruma geliyor. çok garip.
çürütülmüş bir fikrin kanseri başka bir başka bir fikir.
sonra o fikrin kanseri başka bir fikir...
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
sayın naz,

ölüm aslında yoktur ve bu bir lütuf değil kanısındayım. bu nedenle ölümsüzlüğün dirimselliği olumsuz etkilemeyeceğinden söz ediyorum. ölüm neden mi ve nasıl mı yok diyecek olursam; tüm canlı/cansız varlıklar sürekli değişir ve dönüşürler; biyolojik dönüşüm kaçınılmazdır, engellenemez; insan bu dönüşüme ölüm adını veriyor. biyolojik dönüşümün şeklini değiştirmek bir gün olanaklı olursa eğer bu durum insanın yapısında/duruşunda/bakış ve değerlendirmelerinde de değişikliğe neden olacaktır; ancak yaşam yine de anlamsız olmayacaktır; anlam ve içerik değişse de...
 

naz

Yeni Üye
9 Eki 2009
44
0
0
65
sayın naz,

ölüm aslında yoktur ve bu bir lütuf değil kanısındayım. bu nedenle ölümsüzlüğün dirimselliği olumsuz etkilemeyeceğinden söz ediyorum. ölüm neden mi ve nasıl mı yok diyecek olursam; tüm canlı/cansız varlıklar sürekli değişir ve dönüşürler; biyolojik dönüşüm kaçınılmazdır, engellenemez; insan bu dönüşüme ölüm adını veriyor. biyolojik dönüşümün şeklini değiştirmek bir gün olanaklı olursa eğer bu durum insanın yapısında/duruşunda/bakış ve değerlendirmelerinde de değişikliğe neden olacaktır; ancak yaşam yine de anlamsız olmayacaktır; anlam ve içerik değişse de...
Cevabınız için teşekkürler. Haklısınız, yokolmuyor dönüşüyoruz. Fakat bilinç olmazsa "ben"den sözetmek mümkün mü?
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
bilinç olmadan "ben" den söz edemeyeceğiz. buna katılıyorum. ancak "sen" ve "o" olmadan da "ben"den söz edilemeyecektir ki, bilinç toplumsal bir fenomendir; bilinç te "ben" gibi sosyal dokuda oluşur.

ben teşekkür ediyorum.
 

mukeat

Yeni Üye
5 Ağu 2009
55
0
6
2024
Ölümün hayata tat vermesini ölümü arzulamak olarak algılamamak lazım. Ölümün her an gelebilecek olması yada bizim bunun gerçekten farkında olmamız hayatın anlamını arttırmaz mı?
 

maralozer

Yeni Üye
16 Eyl 2008
8
0
0
2024
Ölüm bir son olmasa gerek,son olduğuna duyulan inanç anlamsızlaştırır herşeyi ,belki anlamsız olmadığına kanmak için yaşamın ,ölümün bir sonsuzluk için başlangıç olduğuna inanıyoruz .Sonsuzluk mümkün mü bilmiyorum...Ölümü açıklayabilmekten ziyade anlayabilir insan kişisel olarak ,sezebilir ,anladığı şeyi açıkllaması da güç sanırım ,en azından benim için böyle...
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
ölüm hep yaşamın zıttı olarak değerlendirilmiştir; oysa ki zıt olan olgular aynı anda var-olabilirler; ne ki, yaşam ve ölüm aynı anda var-olamazlar. buradan şu sonucu çıkartabiliriz: ölümün kendisi yaşamayı anlamlandıran olgu değildir. O zaman yaşamı anlamlı yapan olgu nedir sorusu ortada yanıtlanma gereksinimi duyacaktır.
 

sümeyra

Yeni Üye
5 May 2009
147
0
0
45
sevgili nejdet..
yaşamı anlamlı kılan ölümün kendisidir,ölümün zıttının yaşam olmadığı hususunda sana katılıyorum,bir olguyu anlamlı kılan onun zıttı diye anlamlandırılan olgu da değildir nitekim,üstelik bir olgunun zıttının varlığını isbat etmek imkansızdır,insanevlatları burada yanlış yapmışlardır;evrende harşey tek başına anlamlıdır,çünkü var olmak demek anlamlı hale gelmek demektir..fakat ölüm ve yaşam konusu biraz daha özel bir çerçevede düşnülmeli,irdelenmelidir.Ölüm ve yaşam içiçe geçmiş iki olgudur esasen;ölüm yaşamın şekil değiştirmesi demektir,bu yönüyle ölüm yaşamın devamı için bir geçiş noktasıdır,yaşam dönüştüğü müddetçe anlamlıdır ve ölüm buna giden yoldur diye düşünüyorum.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
sevgili Sümeyra,
söylediklerini değerlendiriyorum/anlıyorum. ancak, bir soruya kesin yanıt almak istiyorum; diyelim ki, beyin hücreleri ve sinir dokuları da üretilebilse ve ölüm denilen süreç yok edilse - bu mümkündür- o zaman hayatın anlamı ne olacak? yaşamak anlanmını yitirecek mi? bu noktada diyorum ki, yaşam anlamını yitirmeyecektir; insan tür olarak doğal besin zincirinde olmasa da olan bir türdür ki, buna rağmen yaşmaktan dolayı bir anlam bulabiliyor ise ölüm olmadan da bir anlam bulabilecektir; başka bir anlatımla insan denilen bu tür hayatı anlamlandırırken ölümle alay eden tek canlı türüdür. insan için yaşamak ve ölmek arasında fazla bir fark yoktur. önemli olan ne için yaşadığı ve ne için öldüğüdür. yaşam kadar ölüm de anlamlıdır. ki bu konuda "şiddetin kökeni" nde insanın kendine karşı uygulayabileceği en büyük şidddetin kendini öldürmek -şekli önemli değil- olduğunu tartışmış bulunuyorum.

yaşamaya kim karar veriyor?
ölmeye kim?
 

Turgut Saka

Yeni Üye
13 Eki 2009
498
0
16
42
ölümün zıtdı doğumdur diye katılmak isterim konuya..
doğumun hemen öncesesinden bağımsız fakat hacimsiz bir çizgiyle ayrılır ölü olan. yani ikisinin arasında zaman
yoktur.ve ne oluyorsa bu zamansızlıkta oluyor gibi geliyor bana.
yaşamın sonundaki ölüm inancım gereği yeni bir başlangıçtır ve bu başlangıcın yaşadığım hayatı anlamlandırdığını
düşenemiyorum. öteki dünyaya hazırlık, yarın işe giderken seçeceğim elbise gibidir yani bu gün için pek bir kıymeti yoktur...
hayatımı anlamlandırırken bu dünyada olabilecekleri hesaba katıyorum, yanlış mıyım? herkes aynı
şeyi yapmıyor mu? ,,, ölümün hayatı anlamlı kılması neden?
hayatımı anlamalandıran kişiyi severken ve kabullenirken bunu öleceğim-ölme ihtimalim olduğu için mi yapıyorum,,,hayır.
doğmak-yaşamak-ölmek... doğmak ve ölmek arasında gördüğüm bu zamansızlık yaşamak ise yaşamayı anlamlı kılan şey
ölüm olamaz, olsa olsa doğum ve ölüm olur gene, e bunlar olunca yaşam da giriyor araya... kısır döngü yani yaşamı
anlamlı kılan şey gene yaşam oluyor.
ölümlerin ve doğumların üzerimizdeki etkisi bizim hayatın içini doldurmamızı sağlar,,, kendi doğumumuz ve ölümümüz
dışındaki tüm doğum ve ölümlere şahitlik ederiz... kendi doğum ve ölümümüzü ise bu olaylara bakarak sonuca bağlarız..
mezarın hemen yanındaki çam ağacı, ölümü sömürerek kozalaklarını açtığında kozalak olamayı kendimize yakıştıramayız ve
öteki dünyaya inanırız. içilen su yenilen yemek o kozolaktadır evet ama tükettilen zamanı ve benliği o kozolakta
göremeyiz...
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Yeni Konular

Üst