Neden Küfredilir

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde Nejdet Evren tarafından oluşturulan Neden Küfredilir başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 16,739 kez görüntülenmiş, 111 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı Neden Küfredilir
Konbuyu başlatan Nejdet Evren
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan evrensel-insan

tribalistic

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2010
Mesajlar
90
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Açımlamaya çalıştığımız bu konuyu paranteze alarak daha temel felsefi bi soruna indirgendiğini görmekteyim.'Olan' ve 'olması gereken/istenen' ayrımı...

''anlaşılmak için farklı bir dil/eylem gerçekleştirmek gerçekten olanaksızlaşabilir mi? '' çok güzel ifade etmişsiniz.Bu sorudan yürümek gerekir düşüncesindeyim.Mutlak anlamda olanaksız değildir.Olanaksız olduğunu düşünüyoruz/inanıyoruz belkide.Yeri gelmişken Epikhtetos 'un lafı denk düşecektir sanırım bu konuya;
''İnsanı tedirgin eden olan biten değil, olan bitenle ilgili inandıkları''.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
bir açıdan söylediklerinize katılıyorum. şöylek ki, olanaksız olmadığına ilişkin bilgi ile olanaksız olduğuna ilişkin ön-kabule bağlı anlık davranış geliştirmek küfretmemek ile etmek arasında ince bir tül örtüsü gibi klacaktır; bu ince ayrım o kadar farklı dünyalar yaratırlar ki, bir diğerine geçiş nerede ise olanaksız gibidir. olan ile olması gereken arasındaki çelişki hiç bir zaman bitmez ve küfretmeden konuşmak/tartışmak, düşünce açıklamasında bulunmak belki hep olması gereken olarak varlığını sürdürecektir. Küfrederken ses tonunun farklılaşması onun güç/erk ile ilgisi olduğunu gösterir. erk-düşünceyi hazır bulan birey ya onu geliştirir ya da onu yok edemese de en-aza indirgemeye çalışır. küfretmek ile erk arasında, küfretmekle şiddet arasında bir ilişki vardır. bu durumlar da olan ve olması gereken çatışmasından uzakl değillerdir. ne dersiniz?
 

Bilinmez

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
7 Ocak 2010
Mesajlar
48
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Insan, lafinin yetmedigi, gücünün yetmedigi, aklinin yetmedigi durumlarda, bazen öfke disavurumu yada rahatlama amaclariyla küfrediyor.
 

Turgut Saka

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Eki 2009
Mesajlar
498
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
küfür gereklidir, ben sinirlenmekten falan da geçtim,, sorun şudur karşınızdaki kişi bunu bazen büyük bir açlıkla istiyor. yani sadece küfreden değil ettirene de bakmak gerekir..,, neden küfrettirilir insan?
 

tribalistic

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2010
Mesajlar
90
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Sevgili nejdet,
Olan ve olması gereken ayrımının bulunması ''olması gereken'' in her zaman ''ideal'' durumunda kalmasına yol açıyor.Böylelikle de felsefe gibi insanın en üst düzey, en rafine faaliyeti de yetkinlik kazanıyor.Bu gerilimden aslında insanlar çok çabuk bir kritere göre sınıflandırılabiliyor.Erk küfür ile eşdeğerdir bazen, bazende küfür mizahla anılır.Dediğiniz gibi tonlama önemli sanırım bu anlamda.Küfre gülebiliyoruzda çoğu zaman birde bu yönü var.
 

birebir

Üye
Yeni Üye
Katılım
8 Şub 2010
Mesajlar
115
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
56
Küfretmek,fiilen yapılamayanı sözel olarak yapmaya çalışmanın adıdır.Her insan bunu yaşar,ben bebeklerde sinir gördüm :)
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Bilinmez yazdı:
"Insan, lafinin yetmedigi, gücünün yetmedigi, aklinin yetmedigi durumlarda, bazen öfke disavurumu yada rahatlama amaclariyla küfrediyor."


Biriken öfke ya zamana bırakılarak dinginleştirilir ya da anında şiddetli bir şekilde açığa çıkar; küfür de ikinci kategoriye giren dışa-vurumlardandır, belirttiğiniz gibi... ancak, öfkemizi denetleyemez miyiz? Ya da, dışa vururken erk-egemen küfürlerle erkeksi duyguları okşayıp/yeniden üreterek kadınlaştırmadan bunu yapamaz mıyız? Öfkeyi bu şekilde açığa çıkartmak sığınılan erk-egemen gücün yeniden üretilmesine neden oluyor ise, bu geri dönmeyecek midir? Kısır döngü kırılamaz mı?

../.
Enkaz yazdı:
"küfür gereklidir, ben sinirlenmekten falan da geçtim,, sorun şudur karşınızdaki kişi bunu bazen büyük bir açlıkla istiyor. yani sadece küfreden değil ettirene de bakmak gerekir..,, neden küfrettirilir insan?"


Küfür neden gereklidir?
Kişi kendisinin aşağılanmasını neden ister?
“büyük bir açıklık” küfreden kişinin yargısı ise, kendisi için haklı zemin arama eğilimi için bir sığınak olmasın mı?
Bir kişi kendisine küfrettiriyor ve söylediğiniz gibi karşısındakini buna zorunlu bırakıyorsa, küfreden ettirenin oyununa gelmiş ve hata yapmış demektir.

../.
tribalistic yazdı:
"Sevgili nejdet,
Olan ve olması gereken ayrımının bulunması ''olması gereken'' in her zaman ''ideal'' durumunda kalmasına yol açıyor.Böylelikle de felsefe gibi insanın en üst düzey, en rafine faaliyeti de yetkinlik kazanıyor.Bu gerilimden aslında insanlar çok çabuk bir kritere göre sınıflandırılabiliyor.Erk küfür ile eşdeğerdir bazen, bazende küfür mizahla anılır.Dediğiniz gibi tonlama önemli sanırım bu anlamda.Küfre gülebiliyoruzda çoğu zaman birde bu yönü var."


Olması gereken aslında olandır. Olan ve olması gereken formuma gönderme yapmakla yetineceğim. İdeal olana inanmam. Gerçi ideal sözcüğü de farklı anlamlarda kullanılıyor; ben, mükemmel/sonlanmış/en...şeklindeki idealin olmadığını düşünmekteyim.
Güldüren küfürler konusunda ise, çoğunlukla içinde bulunulan ortamı fazla germemek için ve karşısındakini önemsiyor görünmemek için sergilenen ve içten olmayan davranış biçimleri olduğunu düşünüyorum ve fakat, küfürleşerek eğlenen insanlar da gördüm; bu kişilerin sözcük dağarcıklarının yetersiz olduğunu gözlemledim.

../
Birebir yazdı:
"Küfretmek,fiilen yapılamayanı sözel olarak yapmaya çalışmanın adıdır.Her insan bunu yaşar,ben bebeklerde sinir gördüm "


“fiilen yapılamayanın sözel olarak yapılması” tanımınıza katılıyorum. Bebeklerdeki karşı-tepki, ya da öz tepki ile erişkin kişilerdekiler aynı sayılabilir mi? Sanırsam siz, eylemsel olarak gerçekleştirilememeye örnekseme yapmışsınız. Değil mi?
 

birebir

Üye
Yeni Üye
Katılım
8 Şub 2010
Mesajlar
115
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
56
Evet..ve ben bebek olsun yetişkin olsun,tepkilerinin aynı olduğunu düşünüyorum,özellikle bebeklerin sinirden bağırmasına çok şahit olmuşumdur,resmen öfkelidir..
 

Bilinmez

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
7 Ocak 2010
Mesajlar
48
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Nejdet yazdi:
"Biriken öfke ya zamana bırakılarak dinginleştirilir ya da anında şiddetli bir şekilde açığa çıkar; küfür de ikinci kategoriye giren dışa-vurumlardandır, belirttiğiniz gibi... ancak, öfkemizi denetleyemez miyiz? Ya da, dışa vururken erk-egemen küfürlerle erkeksi duyguları okşayıp/yeniden üreterek kadınlaştırmadan bunu yapamaz mıyız? Öfkeyi bu şekilde açığa çıkartmak sığınılan erk-egemen gücün yeniden üretilmesine neden oluyor ise, bu geri dönmeyecek midir? Kısır döngü kırılamaz mı?"
Üstad cok güzel degerlendirmissin, ayrica benimde kendime sordugum sorulari sen burada yaziya dökmüssün. Yorumun icin tesekkür ediyorum.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
sevgili birebir,
çocuk/özellikle bebeğin tepkileri ile yetişkin tepkileri arasında parallellik kurmakta olduğunu görüyorum; bu konuda bir fark olduğu kanısındayım. Şöyle ki, çocuğun yetersizliği/olanaksızlığı ile yetişkinin olanaksızlığı bir-aynı olmadığı gibi, yetişkin denmesinin temel etkenlerinden birisinin de bu olduğu açıktır. Öyle ise, eşitlendikleri zaman bebeğe/çocuğa haksızlık yapılmış olacak, yetişkin ise hak etmediği bir mazeret/masumiyet kazanacaktır.

..

sevgili bilinmez,
ben teşekür ediyorum. öfkeyi/öfke tanımlanmasını harekete geçiren sendin, unutma,...katkıların için sağ ol diyorum
 

birebir

Üye
Yeni Üye
Katılım
8 Şub 2010
Mesajlar
115
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
56
sevgili birebir,
çocuk/özellikle bebeğin tepkileri ile yetişkin tepkileri arasında parallellik kurmakta olduğunu görüyorum; bu konuda bir fark olduğu kanısındayım. Şöyle ki, çocuğun yetersizliği/olanaksızlığı ile yetişkinin olanaksızlığı bir-aynı olmadığı gibi, yetişkin denmesinin temel etkenlerinden birisinin de bu olduğu açıktır. Öyle ise, eşitlendikleri zaman bebeğe/çocuğa haksızlık yapılmış olacak, yetişkin ise hak etmediği bir mazeret/masumiyet kazanacaktır.


Evet kıymetli Nejdet, tamamen haklısınız,zulüm karşısında ses çıkarmayan ile bunu bile anlama yetisinden yoksun olanı bir tutmamalıydık.Teşekkürler.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Julien Benda'nın çok anlamlı bulduğum bir sözünü anımsattığınız için asıl ben teşekkür etmek istiyorum; diyor ki, " Entellektüelin misyonu, dünyanın efendisi haline gelmiş haksız ve yanlış karşısında, cümle alem diz çökerken bile, ayakta kalıp, ona insanılık bilinciyle karşı çıkmaktır"

böylesine bir karşı-duruş/dienci düşündüğümüzde, gerçekten küfrün ne kadar küçük/anlamsız/yabancı kaldığını görebileceğizdir. Entel küfreder, eylemi sınırlıdır; entelektüel küfretmez , yapar, eylemi sözünden önce gelir. Aydın olanın iç çelişkisi onun ne önde ne de arkada olmaması ile sonuçlandığında, öz-toplumsal yapısı, değerleri, iç-içeliği ile gerçek yerini bulur. Aydının çelişkisi küfretmeyi dayatan düşünce iledir.
 

tribalistic

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2010
Mesajlar
90
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Sözler hep çok güzelde acaba bu sözlere dair hangimiz yaşayabildik? Arkadaşlarımın bu ülkede nasıl sistemli işkenceye maruz kaldıklarını ben bilirim. Buradan veya herhangi yerlerden atıp tutmakla olmuyor bu işler? Acıyı veya Ölüm e yakınlığı iliklerinize kadar hanginiz hisetti?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
sayın tribalistic,

tepkinizi anlamaya çalışıyorum. küfretmek ile ilgisini kurmaya çalışıyorum. "atıp, tutmak" ile hiç bir şeyin olmadığı çok açık; yinelemek neden ki? "atıp-tutan" mı var size göre? orta yere bıraktığınız söz muhatapsız kalırsa, herkes ve başta forum açan kişi olarak üstüne/üstüme alınabilir bu sözlerinizi! bu nedenle, daha açık olmanız dileğimdir.

ayrıca tüm küfürleri/tüm küfürlü sözcükleri söküp atmaya ne dersiniz? dediğiniz gibi; "atıp-tutmakla" olmadığı gibi, işkembeyi-kübradan konuşmakla da hiç bir şey olmuyor.

Afrika'lı delegasyon diyor ki; -Dünya Konferansında- renklerimiz ayrı olsa da göz-yaşlarımız ortaktır. Yalnızlık paylaşılmaz ve fakat acılar öyle midir dersiniz?

"tartışma kültürü" formuma gönderme yapmakla yetineceğim.
 

tribalistic

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
11 Nis 2010
Mesajlar
90
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Sevgili nejdet,
Söylemeye çalıştığım aslında felsefeyi ve tartışmanın ''olanaklılığını'' ortadan kaldırmak değil; aksine yazdıklarımızla,yazılanlarla,düşüncelerle,düşünürlerle paralel bir yaşam sürmeye çalışmaktır.Sözle ve kalemle ne kadar başkaldırılabilir ki!!Demeye çalıştığım şey tam da bu..teşekkürler
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
Şunu sormak istiyorum: küfür neden bu kadar yaygın? Yani çoğu insan küfre kötü, hoş değil, kullanmamak lazım der ama bunu dediği halde kullanan yok mu? Var tabi ki. Küfrü böyle yaygınlaştıran ortam nasıl ve neden oluşmuştur? Süreç nasıl işlemiştir? Sokakta küfür duyduğunda şaşıran ilk defa duymuş tepkisi veren insan hiç görmedim ben, hayatımızda bir parça. Küfür kültüründen bahseden insanlar bile var, Yaaa bu adam cidden çok güzel, çok orjinal küfrediyor diye. Komedyenlerin de sık başvurduğu bir olay değil mi küfretmek?
Neden?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
sevgili tribalistic,
açıklamaların için teşekkür ediyorum; şimdi söylemek istediğin daha net anlaşılmaktadır. Söz ve eylem birliği; katılıyorum.

sevgili Telrunya,
sorduğun sorular hakkında düşüncelerini/yanıtlarını paylaşmak istersen sevinirim
 

cogito

Üye
Yeni Üye
Katılım
30 Ocak 2010
Mesajlar
198
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
İnsanın sınırlarını bütünüyle kaldırdığı bir alandır cinsellik. O sınırları kişinin rızası olmadan kaldırmaya çalışmak kişinin bedeni üzerindeki hakimiyetini alaşağı etmek en büyük tacizlerden biridir. O nedenle küfürde cinsellikle ilgili terimler ağır basar.Kişinin en fazla bu şekilde rencide edilebileceği düşünülür.
Cinsellik özellikle bizim ülkemizde oldukça fazla şartlara bağlıdır. Ya ayıptır, ya günahtır. Sonuçta belli bir otorite altındadır. O nedenle küfür konusu olunca çok kızar, komedi konusu olunca da çok güleriz.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
"İnsanın sınırlarını bütünüyle kaldırdığı bir alandır cinsellik. O sınırları kişinin rızası olmadan kaldırmaya çalışmak kişinin bedeni üzerindeki hakimiyetini alaşağı etmek en büyük tacizlerden biridir. O nedenle küfürde cinsellikle ilgili terimler ağır basar.Kişinin en fazla bu şekilde rencide edilebileceği düşünülür." cogito yazdı,

bu görüşlerinize katılıyorum ve bir eklemede bulunmak istiyorum; bu cins özellikle kadın cinsi ise bunun nedenini de sorgulamak durmunda olmak gerek diye düşünüyorum; bu konuda ne dersiniz?
 

cogito

Üye
Yeni Üye
Katılım
30 Ocak 2010
Mesajlar
198
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Erkek cinsel alanda kadının sahibi pozisyonundadır. Yani kadın cinsel olarak sahip olunandır. Sahip olan erkek olduğu için saldırı kadın üzerinden yapılır.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst