Karalama Defteri

sakal' Alıntı:

ilk aşkım dev genç liydi,daha 16 yaşında dgm de yargılanmıştı,hapis hayatı dağa kaçmalar filan derken bir gün jandarmalar vurdu öldü..karlı kayın ormanları onun türküsünü söylüyor şimdi..

illegal bir hayattan mutlu son çıkmaz..

Genişletmek için tıkla ...

Mutlu sonu sizin yaşamanız gerkemyor hocam, Arada ölenler olacak, Esas oğlan esas kız siz değil misiniz?
O halde kendinize baş rol verin ya da yönetmen koltuğuna oturun, Bırakın figüranlığı;

donkişot' Alıntı:

Solcu bir kıza aşık olsam, onunla illegal bir örgüte katılsam, şu lanet olası düzene saldırsakta saldırsak, ve kan revan içinde ölsek istiyorum. işte mutlu son...

Genişletmek için tıkla ...

normal bişey istesen olmaz tabi.normal olan tekşey aşıksın gerisi hep anormale kayar zaten,buda halin normalliği.


tamam dağılın,gidin burdan bakim.chatbox a doğru..hadi kimse kalmasın,ben parayı bastım aldım burayı..

Biraz küskün ve kırgın gibiyim bugün, Neden bilmiyorum demeyeceğim ama bi başkasıyla sanki bu kadar açık konuşmamalıyım, Çok özel srlarım benim bunlar sanki; Değiller tabi ama çok kişiseller mi, Kendime anlattım mı? Kendimle konuştum mu? Bu dnya neden böyle, Doğru sözcükler bunlar değil belki; Çocuk kadar temiz ve sıcak içten hissetmek isteyen bi arınış; Bunca kabalıkta, İçimi saran sözcükler bulamamak;

düşünmeyi bile düşünemeyeceğiniz bir alana girmişe benziyorsunuz,bir de ifade etmeye çalışında görelim düşgücünüzü..

Şu an ifade etmeyi denesem bie bilmiyorum düşgücümü yansıtacak mı? Sanki geçmesi ve toparlanılması gerken bi fırtınaın ya da yıkımın içindeyim gibi; Oluyor bunlar ve alışığımda buna, bekliyorum;

O halde Jung dan alıntılar yapalım;

Tümüyle emin olduğum hiçbir şey yok. Tümüyle inandığım bir şey de gerçekten yok. Tek bildiğim, doğduğum ve var olduğum.

Çocukken kendimi yalnız hissederdim; hala da öyle hissediyorum çünkü bazı şeyleri biliyorum ve bunları hiç bilmedikleri ya da bilmek istemedikleri anlaşılan insanlara bazı ip uçları vermeye çalışıyorum.

Yalnızlık, insanın çevresinde insan olmaması demek değildir. İnsan kendisinin önemsediği şeyleri başkalarına ulaştıramadığı ya da başkalarının olanaksız bulduğu bazı görüşlere sahip olduğu zaman kendisini yalnız hisseder.

Bilinmeyen bir şeyi hissetmek ve bir gize sahip olmak önemlidir. Böyle bir şeyi yaşamamış bir insan, önemli bir şeyi yaşamamış olur.

Günümüzde, bizi tehdit eden tehlikenin doğadan gelmediğini, insan ve kitle ruhundan kaynaklandığını apaçık görüyoruz. Tehlike insanın ruhundan kopmuş olmasında.

Mars gezegenine ulaşmak, kendi kendine ulaşmaktan daha kolaydır.

Eğer bir bireyi anlamak istiyorsam, ortalama insan hakkındaki tüm bilimsel bilgileri bir yana atıp, tüm teorileri gözardı ederek tümüyle yeni ve önyargısız bir tavır benimsemek zorundayım

Duygusuz karanlığı aydınlatamayız ve bitkinliği harekete çeviremeyiz

Görünüşünüz,yalnızca kalpten bakabildiğinizde berraklaşır.Dışarı bakanlar düş kurar,içe bakanlar uyanış yaşar.

---
Ama düş ve düşlem konusunda katılmıyorum Jung'a yanlış bi çeviri ya da boş bi hayalciliğe vurgu olmalı;

şöyle bir tavsiyem olsun nacizane o halde,ayırın şu boğuşan ne varsa içerde,boğuşma yok mu, yalan olur bu. ben yapıyorum.Kavga eden iki kardeşi ayırıp önce, ikisinide alnından öpüp şefkatle yatırın yataklarına.
durun bitmedi içerde kalan biri daha var,asıl mesai onunla başlayacak..sessizlik onu boğmuş olmalı ,bırakın konuşsun..şimdi.

Boğuşma var mı ama yok diyemem; Bi şeyler iyi giderken ters gitmiş gibi, Bi şeyler çok daha iyi olabilecekken ıskalanmış gibi, Büyük bi mutluluk büyük karamsarlık bombalarıyla bombalanmış gibi, Yeryüzüne dağıttığım düşler, saçtığım paramparça imgeler, Ne yaparım ben onları şimdi; Hani umut taşıyan uçağınız düşürülsünde hiç mutsuz olmayın, hiç endişeye kapılmayın; Başka bi duygu durumdayım şimdi ama bu da iyi, Farlı bi bakış, Başka şeyler daha açık seçik, Biraz duygusal bi ton,

Ben kendimi nereye saçsam, Saçım saçım dağılımlansamda, ben bilmiyorum; Boğuşmaları bırakmayı ya da durdurmayı ve sonuçları kabullenmeyi öğrenmiş biriyim, Üzgünlüğümü az üzgünlüklerle takasladım ben, Her şeyin bi yenisi, bi iyisi bulunur bende, Umutsuzluk bile öyle derin bi umutsuzluk değildir, Yine de düşlemler yüzer içinde ama, Çok coşkun ve patlamlı, müziksel bi duygudurumu kaçırmış ya da dağıtmış elinde tutamamış hissetmek gibi bu; Bakmayın siz benim sözlerime, Bi tür çılgınlıklar okyanusuyum ben, Bakmayın büyük sözlerime, Nesin şiiri yaşam düsturum bu aralar, Çocuklarıma şiiri, Ondan boyundan büyük sözlerim, Yoksa ne büyümek, Çocuk kadar çocuk olmak, Büyüdükçe küçülmek isteyenlerdenim ben, Böyle de yaparım;

Denize atılmış kancalar sırtına batmış-girmiş çocuk gibiyim; Çekemez beni kancaları ama canımı acıtır işte, Tenim tez toparlanır, Aklım gitmez acıdan, Yemlerini pek tutmamya sırtımı kancalarlar işte; Her yer kanca, Nerede özgür bir balık varsa denizden çıkmak isteyen mayınlar gibi döşenmiş kancalar, Sırtını dönmeye gelmez, bu satırlar karamsar mı oldu, Dalgacıyım ben dalgacı, Heyy, yakışır mı bana; Böyle değil bu masal ve hikayenin sonu, Biz avcıları kancalarını tutup denize çekenleriz, Bize yapışan denizin dibini boylar, Derin denizlerin balinalarıyız biz; Bilmeyen varsa öğrensin bunu, İyi olur;

bu kabulleniş inkarları,suda nefes alan matürün,oksijenle tanışması kadar doğal yutkunmalar..hem ağrılı hem korkulu hem olağanüstü ve güzel hem anksiyetik.''hergüne yeni bir güneş yaratabilirdim ben''sonra bir tanrı geldi çaldı benden tüm sihrimi, kara-anlıklardayım bu sebepten..
ama bu gün size bırakıyorum burayı karalayın yada mayın ben çekildim aradan..

Benim öyle yazdığıma bakmayın siz, dopdoluyum ben;
Dopdoluyum sihirle;
Biz henüz tanışmadık sihirle,
Burkulamaz benim düşüncelerim, umutlarım, hayallerim,
onlar sağlam bilinmeyen, sihirli malzemelerdne yapıldılar,
Kimse ya da hiç bi şey burkamaz onları

doludizgin bir gençlik yaşadım ben,yani dizginlerle dolu.Kuralım sandığım kuralların isim babası aklıma bile gelmemiş..ipini kopardım hayatın dediğimde aslında bir ipe bağlı olduğumu farketmemiş..şaha kalktığımda arka ayaklarımdan başka ihtimalim olmadığını hissetmemiş ve dizginlerimi çeken bir elin olabileceğine dair fikrim olmadığından arkama bakma gereği duymamış dolu-dizgin bir acemi birliği.Tüm taylarda böyleydi zaten,isyan tayları tayfuna yenildi.Şimdi bir katır gibi inatçıyım sadece herşeyin herzaman değişebilir olduğuna dair..

@sakal şansında bu varmış,bilmeceyi sevmezsin ya ,bizi seversin dedim saygılarımla..

Benim aşkımı ne fedakarlık , ne yüksek sadakat, ne vefa, ne evlilik, ne de tutkunluğum ifade edemez..benim aşkımı ancak uğruna ölüm ifade edebilir ! ..o da belki

yaşamak cesaret ister,yapılacaksa bir kahramanlık bağrını açarak yaşamaktır,hakkını vermeli insan yaşamın..

ilahi @ donkişot çağrışım manyağı olarak bana yaptığın işe bak

Severim Ferdiyi ama ya benimsin ya toprağın şeklinde değilde, aşkımın büyüklüğünü ifade etmek için yazmıştım.

(yazıyı da düzeltmeye çalıştım)

şöyle yapıp fikri düzeltelim o zaman .hani sen bizim aşık olduğu bilinen kıymetli üyemiz olarak; aşık olmakla, maşukun seni ödüllere boğduğunu ve senin bir karşılık için feda etmen gereken birşeyler ortaya koyduğunu varsayıyorsak.yazından hareketle..
sende o na sunduğun bu yüce değer verişten sebep mutlu olmayı ve feda edilecek hediyeleri hak ediyorsun diyelim..
yine bir anlayan el kaldırsın durumu olabilir ,yada arap olsun anlayan kim anlamış bende göreyim.

Aşk mubalağa ister , diyorum ama kısa anlarda da olsa böyle hissediyorum. ve bazen akıldan/mantıktan/sözde kabul ettiğimiz realiteden tutkuya sıçramak gerekir diyorum ..bazı şeyler ancak tutku ile kazanılabilir ve akılları ile övünenler bunu anlayamaz

Sen gelme bugün,gelmeni istemiyorum.her okyanus seyrimde olmak zorunda değilsin öyle değil mi?her kurduğum hayalde ben ne zaman oyuna gireceğim acaba diye sol kol hizamda bekleme artık.hayallerime de gelme bugün.Ağacın kalın da olsa dalı ,rüzgarda ikimizi birden kaldırmıyor biliyorsun.çatırdayan her şey kırılır,dal çatırdıyor.sen umursamıyorsun bile.kırılmak üzere olan bir daldan huzurla izlenmiyor mavi..

keşif bilmem kaç;yalnız olmak büyük kelime...yalnız olmak için bir ben olmalı yani biri var,sıfır olmakta bir değerse eğer ,yokluktayım demek daha anlamlı sanırım..uzatmıycam şekillenir zamanla.

özgürlük diye birşey varsa eğer,bildiğin tüm kavramları ve adları unuttuğun ,önce onların zincirlerinden kurtulduğun andır.Bildiğin tüm adlar yavaş yavaş örümcek ağına bağlar gibi bağlar seni.öğrendiklerin iyice sarar kollarını.. evet öğrenmek özgürlüğü kısıtlar..öyleyse becerebiliyorsan doğduğun gibi kal..

birisi gelmiş demiş ki düşünüyorum öyleyse varım ve en ünlü sözler arasına girmiş. neden girmiş? bu arkadaş düşünenin kendi olduğunu nereden biliyor? düşünmek nasıl varlığı kanıtlayabilir? kime neye göre var olanı kanıtlayabilir?

Psikotik Balık' Alıntı:

birisi gelmiş demiş ki düşünüyorum öyleyse varım ve en ünlü sözler arasına girmiş. neden girmiş? bu arkadaş düşünenin kendi olduğunu nereden biliyor? düşünmek nasıl varlığı kanıtlayabilir? kime neye göre var olanı kanıtlayabilir?

Genişletmek için tıkla ...

Bakın, sormuşsunuz, bizde bi cevap sunmayı deneyelim, Belki bi evraka ya da keşif duyumu ve zevki yaşadı ve belki keliemler öyle belirdi ya da tam oalrak çeviride ifade edilen şeyi ifade etmiyordu; Buyrun bakın alternatif bi yorum, Farklı yorum ve çevirileri de görmüştüm yanılmıyorsam ama bu geliverdi karşıma google da arayınca;