Eğer sadece maddi bir karşılıktan söz etmiyorsak iyilikte beklenti mutlaka vardır. İnsanın iyilik yapınca kendini daha çok sevmesi de bir karşılıktır. Maddi olmasa bile manevi bir tatmin yaratacaktır. Peki bu kötü bir şey midir hayır tabiki değildir. Eğer bir insan iyilik yaptığında mutlu oluyorsa ya da iyilik yaparak diğer insanları kazanmaya çalışıyorsa demekki '' iyi '' bir insandır.
Olayın dini boyutu ise farklıdır. Dini boyut bizi körükörüne mantığına götürebilir. Burada Freud dan konuyla ilgili olduğunu düşündüğüm bir alıntı yapacağım:
'' 'Komşunu kendn gibi sev.'' Bu, dünya çapında bilinmektedir ve bunu en gurur verici iddia olarak ortaya koyan Hıristiyanlıktan daha eski olduğuna kuşku yok. Yine de çok eski olmadığı da açıktır; tarih çağlarında bile insana yabancıdır. Gelin sanki ilk kez duyuyormuş gibi naif bir tutum takınalım; bu, şaşkınlık duygumuzu bastırmamızı önleyecektir. Bunu neden yapalım? Bunun bize ne yararı var? Her şey bir yana bunu nasıl yapacağız? Bu nasıl olabilir? Sevgim, düşüncesizce bir yana atmamam gereken değerli bir şeydir. Sevgi, yerine getirmek için özveriye hazır olmamı gerektiren görevler yüker. Birisini seviyorsam şöyle ya da böyle bunu haketmelidir.( Bana dokunabilecek yararlarını, cinsel nesne olarak benim için taşıyabileceği önemi bir yana bırakmam gerekir, çünkü komşumu sevme kuralı bağlamında bu iki tür ilişkiden hiçbiri söz konusu olamaz.) Ancak önemli açılardan bana çok benzediği taktirde bunu hakeder; ya da benden çok daha kusursuz olduğu taktşrde bunu hakeder, çünkü o zaman onda kendi idealimi sevebilirim. Yine eğer dostumun oğluysa onu sevmem gerekir, çünkü onun bir zarar görmesi halinde dostumun duyacağı acı benim acımdır, bu acıyı onla paylaşmam gerekir....''
Olayın dini boyutu ise farklıdır. Dini boyut bizi körükörüne mantığına götürebilir. Burada Freud dan konuyla ilgili olduğunu düşündüğüm bir alıntı yapacağım:
'' 'Komşunu kendn gibi sev.'' Bu, dünya çapında bilinmektedir ve bunu en gurur verici iddia olarak ortaya koyan Hıristiyanlıktan daha eski olduğuna kuşku yok. Yine de çok eski olmadığı da açıktır; tarih çağlarında bile insana yabancıdır. Gelin sanki ilk kez duyuyormuş gibi naif bir tutum takınalım; bu, şaşkınlık duygumuzu bastırmamızı önleyecektir. Bunu neden yapalım? Bunun bize ne yararı var? Her şey bir yana bunu nasıl yapacağız? Bu nasıl olabilir? Sevgim, düşüncesizce bir yana atmamam gereken değerli bir şeydir. Sevgi, yerine getirmek için özveriye hazır olmamı gerektiren görevler yüker. Birisini seviyorsam şöyle ya da böyle bunu haketmelidir.( Bana dokunabilecek yararlarını, cinsel nesne olarak benim için taşıyabileceği önemi bir yana bırakmam gerekir, çünkü komşumu sevme kuralı bağlamında bu iki tür ilişkiden hiçbiri söz konusu olamaz.) Ancak önemli açılardan bana çok benzediği taktirde bunu hakeder; ya da benden çok daha kusursuz olduğu taktşrde bunu hakeder, çünkü o zaman onda kendi idealimi sevebilirim. Yine eğer dostumun oğluysa onu sevmem gerekir, çünkü onun bir zarar görmesi halinde dostumun duyacağı acı benim acımdır, bu acıyı onla paylaşmam gerekir....''