İslamiyette, Kadınlar Dövülebilir mi?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde mukeat tarafından oluşturulan İslamiyette, Kadınlar Dövülebilir mi? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 8,523 kez görüntülenmiş, 70 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı İslamiyette, Kadınlar Dövülebilir mi?
Konbuyu başlatan mukeat
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Away

Maimonides

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
4 Şub 2017
Mesajlar
46
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
"Biz muhacirler kadınlarımıza hâkimdik, sözümüzden çıkmazlardı, Medine'ye gelince gördük ki, Medine'nin yerli kadınları kocalarına hâkim durumdalar, bu defa bizim kadınlarımız da onlara benzemeye, onlar gibi davranmaya başladılar." (Buhârî, Nikâh 83; İbn Âşûr, V / 412).

Kadının aile hukukunu çiğnemesi halinde bir ıslah tedbiri olarak ve içinde yaşanılan topluluğun örf ve âdetine uyularak serbest bırakılan "kocanın karısını dövmesi" eylemi, Hz. Peygamber (asm) tarafından toplum ıslah edilerek, insanın ve özellikle zevcenin dövülemeyeceği ifade ve telkin edilerek ortadan kaldırılmış, "iyi bir kocanın karısını dövemeyeceği" kaidesi, bu yakışıksız davranışın önüne bir set olarak konmuştur. Burada sünnet (Resûlullah'ın sözleri ve uygulaması) âyeti neshetmemiş, tarihîliğini, yerelliğini ve kültürel bağlamını açıklamıştır.

kaynak: Sorularla İslamiyet
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Dijital: yanlış çeviri

Maimonides: tarihseldir şu an geçersizdir.

ls2: TANRI DOĞRU SÖYLEYENİ SEVER.

başka ne diyim :)
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Dijital: yanlış çeviri

Maimonides: tarihseldir şu an geçersizdir.

ls2: TANRI DOĞRU SÖYLEYENİ SEVER.

başka ne diyim :)

İngilizce'de book kelimesi kitap demektir. "I am booking" dediğin zaman kitaplıyorum veya kitaplamak gibi bir anlam çıkması gerekirken "I am booking" dediğin zaman "rezervasyon yaptırıyorum" dersin yani bir kelimeyi tek anlamda ele alamazsın. Book + ing takısı şimdiki zamanda kitaplamak olarak kullanılmaz çünkü örneğin " Walking" gibi Walk+ing ile oluşan Walk-yürüyüş ve "I am walking" ifadesi gibi ben yürüyorum anlamına gelmez. Rezervasyon yaptırmak için "make a reservation" yerine booking kullanılır bu doğru kullanımdır.

Her kelimenin Kur'an ve diğer dinlerde ayrıca antik metinlerde birden fazla anlamı vardır. Bunu da herkes bilmez bu bilgi ilim sahiplerinde vardır. Onlar da ışık tutabildikleri kadar halkı aydinlatmisken lütfedip okumuyorsa birileri yapacak birşey yoktur.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
İngilizce'de book kelimesi kitap demektir. "I am booking" dediğin zaman kitaplıyorum veya kitaplamak gibi bir anlam çıkması gerekirken "I am booking" dediğin zaman "rezervasyon yaptırıyorum" dersin yani bir kelimeyi tek anlamda ele alamazsın. Book + ing takısı şimdiki zamanda kitaplamak olarak kullanılmaz çünkü örneğin " Walking" gibi Walk+ing ile oluşan Walk-yürüyüş ve "I am walking" ifadesi gibi ben yürüyorum anlamına gelmez. Rezervasyon yaptırmak için "make a reservation" yerine booking kullanılır bu doğru kullanımdır.

Her kelimenin Kur'an ve diğer dinlerde ayrıca antik metinlerde birden fazla anlamı vardır. Bunu da herkes bilmez bu bilgi ilim sahiplerinde vardır. Onlar da ışık tutabildikleri kadar halkı aydinlatmisken lütfedip okumuyorsa birileri yapacak birşey yoktur.

Dijital neyi zorluyorsun. dövün diyor işte bu gayet net. kuranın kadına yaklaşımıda buna kanıtır. erkekler reis diyor,kadınlar tarla (veya ekinlik),mirastan payları az,şahitlikte durumları belli. biri şaşırırsa öbürü hatırlatsın diye 2 kadın şahit 1 erkege denkmiş..(erkek niye şaşırmıyor?).boşanma yetkileri sınırlı, erkek 4 tane alırken kadına bişi yok vb vb. ne diyecekti dövün demeyecek miydi hakim erkektir işte. döverde severde öyle düşün bari :)
 
Son düzenleme:

Leonardo18

Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eyl 2016
Mesajlar
217
Tepkime puanı
38
Puanları
28
Geldiğim forum böyle başlıklarla dolu mesela.

Benim 8-10 yaşında öğrendiğim, İslamiyete önce yataktan kovma, sonra ayrı odada yatma, sonra "kaba etlerine" vurma şeklinde (koşullara bağlı ve aşamalı olarak) erkeğe verilen bir öncelik var.

Diğer forumda vakit geçsin diye bunları tartışmaya kalktım. Kurandan / hadislerden alıntı yapıp "İslamda hepsi var ve tamamen var" gibi yerlere kadar gidiyor.
Dindar biri değilim. Ama bu tür başlıklar baştan aşağı provokasyon. İnernette olması da çok saçma.
 
L

lamei

Ziyaretçi
İslam'da kadın dövmek vardır.
ama bu bildiğimiz gibi bi dövmek mi?
Eline sopayı alıp kadına vurmak, saçını falan yolmak..

Zakir Nailk'in bu konularda, Kadınlarla ilgili problemler üzerine videoları mevcut.
Bakabilirsiniz.
 

Mistik Filozof

Felsefe.net
Uzaklaştırılmış
Katılım
29 Eyl 2016
Mesajlar
42
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İslam arap kültürüdür. Arapların kültüründe her şey olabilir.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
İslam arap kültürüdür. Arapların kültüründe her şey olabilir.

Yakında felsefe kitabı çıkacak birisi böyle bir genellemenin felsefe adına mümkün olamayacağını da bilmelidir.

Önemli olan şiddetin günümüzde yaygınlaşmış olmasıdır ve üzerinde düşünülmesi gereken konu budur. Siyahi insanlara uygulanan şiddet, hapishanelerde şiddet, hastanede şiddet, trafikte şiddet v.s. tüm bunlar insanların dengeyi kaybettiklerini göstermektedir.

Bu örnekte de görüleceği gibi ortada hiç sebep yokken de kadınlar şiddetin hedefi olabiliyor ve yapan kişiler ne bir dini ne de bir toplumu temsil ediyor. Mesele "bu şekilde davranmayı kendinde hak görenlerin sayısının her geçen gün neden arttığı ve nasıl çözüm bulunacağı" olmalıdır.

Konu ile ilgili olarak bu bölüm de incelenebilir; http://www.felsefe.net/serbest-kursu/3123-dunya-kadinina-bir-bakis.html

 
Son düzenleme:

Celebhol

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
17 Eyl 2016
Mesajlar
83
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İslam'da kadın dövmek vardır.
ama bu bildiğimiz gibi bi dövmek mi?
Eline sopayı alıp kadına vurmak, saçını falan yolmak..

Zakir Nailk'in bu konularda, Kadınlarla ilgili problemler üzerine videoları mevcut.
Bakabilirsiniz.

Duyduğuma göre modern yorumlarda Muay Thai yapmak caiz deniyor.
 

kierkegaardsoren

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
27 Ocak 2017
Mesajlar
46
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İslamda kadın dövmek tabiki yoktur. Kuran'ı tam, baştan sona, düşüne düşüne okuyup o şekilde görebiliriz, İslamın ne olduğunu.
 

Celebhol

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
17 Eyl 2016
Mesajlar
83
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İslamda kadın dövmek tabiki yoktur. Kuran'ı tam, baştan sona, düşüne düşüne okuyup o şekilde görebiliriz, İslamın ne olduğunu.

"Allah'ın kimini kimine üstün kılmasından ötürü ve erkeklerin, mallarından sarf etmelerinden dolayı, erkekler, kadınlar üzerine hakimdirler. İyi kadınlar, gönülden boyun eğenler ve Allah'ın korunmasını emrettiğini, kocasının bulunmadığı zaman da koruyanlardır. Serkeşlik etmelerinde endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin, yataklarında onları yalnız bırakın, nihayet dövün. Size itaat ediyorlarsa onların aleyhine yol aramayın. Doğrusu Allah yüce'dir, büyük'tür." (nisa/34)

"Erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi, kadınların da erkekler üzerinda belli hakları vardır. Ancak erkekler, kadınlara göre bir derece üstünlüğe sahiptirler." (bakara/228)

"Eğer (kendileriyle evlendiğiniz takdir de) yetimlerin haklarına riayet edememekten korkarsanız beğendiğiniz (veya size helâl olan) kadınlardan ikişer, üçer, dörder alın. Haksızlık yapmaktan korkarsanız bir tane alın; yahut da sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin. bu, adaletten ayrılmamanız için en uygun olanıdır."(nisa/3)

"Mümin kadınlara da söyle: gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz" (24/nur/31)

"Allah'ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün kılması sebebiyle ve mallarından harcama yaptıkları için erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudur. Onun için sâliha kadınlar itaatkârdır. Allah'ın kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını) koruyucudurlar. baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın; çünkü allah yücedir, büyüktür"(nisa/4/34)

"Eğer bir kadın kocasının geçimsizliğinden yahut kendisinden yüz çevirmesinden endişe ederse, aralarında bir sulh yapmalarında onlara günah yoktur. Sulh (daima) hayırlıdır. Zaten nefisler kıskançlığa hazırdır. Eğer iyi geçinir ve Allah'tan korkarsanız şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır. "nisa/4/128

---

Tabii ki, bu ayetlerin hiç birisinde aslında kötü bir şey denmiyor. Atom nasıl parçalanır o anlatılıyor ve biliniyor ki, Arapça'da bir kelime 15 bin anlama sahiptir. Mesela sabah kalktığında bakkala gittin ve "Abi bir ekmek," dedin, değil mi? Yanlış. Aslında adamın anasına sövdün ve şu an bütün sülalesiyle seni arıyor. Tutskiyançek falan gibi kelime oyunları da hep Arapça'dan geçmiştir Türkçe'ye. Ünlü Fenasi "Kim Olduğunu Bilirsin Sen" de aslında Arap'tır. Aksini iddia eden gözlerini GERÇEĞE kapamıştır. Yerse.

Bonzaili et yemeye falan gerek yok, bir dal "Kuran yorumu" her şeye kadir.
 
Son düzenleme:

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
İslamda kadın dövmek tabiki yoktur. Kuran'ı tam, baştan sona, düşüne düşüne okuyup o şekilde görebiliriz, İslamın ne olduğunu.

Artık insanları Kuranı okusalar da anlayamaz hale getirdiler dostum. sende onlardan birisin işte. net biçimde dövün diyor ayet. nasıl dövüleceğine dair video çekmiş hocalar bile var.

Asırlar önce yazılmış bir mushafı okuyupta anlayamamak gayet normaldir aslında. anlamak için önce ikinci el bilgilere gidersin ne üzerine bu ayet nazil oldu falan. ki büyük çoğunluğu hitaptır mushafın. sonra bakarsın ne üzerine nazil olduğuna dairde 2-3 tane değişik görüş var. ve onca asır boyunca üzerine yazılmış onca yorum.. şimdi bile herkes ayrı ayrı telden çalıyor dostum..ilk dönem tefsircilerini okumanı tavsiye ederim..

Müslümanlar kuran değişmemiş tek kitaptır diğerleri değiştigi için kuran geldi derler. kuranı biz indirdik biz koruyacağız. bu ayette baş referanslarıdır. ilk dönem tevsirlere gidersen o ayette kuran musafı kasdedilmiyor. zaten ortada tamamlanmış mushaf yok ki korunan ne? bazıları diyor ki ey muhammet sen ayetleri Allahtan değil şeytani güçlerden alıyorsun arada iletişimde hata oluyor gibisinden konuşuyolar yani(o zamanlar inanılan şeyler bunlar) sonra bu ayet geliyor hayır kuranı biz indirdik biz koruyacağız arada şeytanı güçler peygambere sahte vahiyler söyletemezler anlamında... kısacası kuranın değişmemesi birşey ifade etmiyor binlerce yorumla kuran ayetleri bambaşka bir anlama gelebiliyor işte.. ayrıca kuranı anlamak için 2.ci el bilgilere (hadisler ulema yorumları vs) muhtaç olmamız durumu anlamsız yapıyor zaten. 2 ci el bilgilerinde değiştrilmediğinin garanti edilmesi lazımdır bu mantığa göre. ki zaten dediğim gibi biz indirdik koruyacağız gibi birşeyde yoktur. bu tevrattada yazıyor... eğer o ayet dedikleri anlamada olsa Allah ayetlerimi yazıya geçirin diye bir ayet gönderirdi zaten. ve kullanılan kavramların anlamlarıda açıklanırdı...abaa çok uzattım.. neyse işte böyle dostum..
 
Son düzenleme:

kierkegaardsoren

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
27 Ocak 2017
Mesajlar
46
Tepkime puanı
0
Puanları
0
"Allah'ın kimini kimine üstün kılmasından ötürü ve erkeklerin, mallarından sarf etmelerinden dolayı, erkekler, kadınlar üzerine hakimdirler. İyi kadınlar, gönülden boyun eğenler ve Allah'ın korunmasını emrettiğini, kocasının bulunmadığı zaman da koruyanlardır. Serkeşlik etmelerinde endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin, yataklarında onları yalnız bırakın, nihayet dövün. Size itaat ediyorlarsa onların aleyhine yol aramayın. Doğrusu Allah yüce'dir, büyük'tür." (nisa/34)

"Erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi, kadınların da erkekler üzerinda belli hakları vardır. Ancak erkekler, kadınlara göre bir derece üstünlüğe sahiptirler." (bakara/228)

"Eğer (kendileriyle evlendiğiniz takdir de) yetimlerin haklarına riayet edememekten korkarsanız beğendiğiniz (veya size helâl olan) kadınlardan ikişer, üçer, dörder alın. Haksızlık yapmaktan korkarsanız bir tane alın; yahut da sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin. bu, adaletten ayrılmamanız için en uygun olanıdır."(nisa/3)

"Mümin kadınlara da söyle: gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz" (24/nur/31)

"Allah'ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün kılması sebebiyle ve mallarından harcama yaptıkları için erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudur. Onun için sâliha kadınlar itaatkârdır. Allah'ın kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını) koruyucudurlar. baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün. Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın; çünkü allah yücedir, büyüktür"(nisa/4/34)

"Eğer bir kadın kocasının geçimsizliğinden yahut kendisinden yüz çevirmesinden endişe ederse, aralarında bir sulh yapmalarında onlara günah yoktur. Sulh (daima) hayırlıdır. Zaten nefisler kıskançlığa hazırdır. Eğer iyi geçinir ve Allah'tan korkarsanız şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır. "nisa/4/128

---

Tabii ki, bu ayetlerin hiç birisinde aslında kötü bir şey denmiyor. Atom nasıl parçalanır o anlatılıyor ve biliniyor ki, Arapça'da bir kelime 15 bin anlama sahiptir. Mesela sabah kalktığında bakkala gittin ve "Abi bir ekmek," dedin, değil mi? Yanlış. Aslında adamın anasına sövdün ve şu an bütün sülalesiyle seni arıyor. Tutskiyançek falan gibi kelime oyunları da hep Arapça'dan geçmiştir Türkçe'ye. Ünlü Fenasi "Kim Olduğunu Bilirsin Sen" de aslında Arap'tır. Aksini iddia eden gözlerini GERÇEĞE kapamıştır. Yerse.

Bonzaili et yemeye falan gerek yok, bir dal "Kuran yorumu" her şeye kadir.

Arkadaşım, her yerde aynı durum, malesef forumlarda çok tartıştım bu konuları ve hep aynı şey. Aynı ayetler; 40-50 ayet ezberlenmiş dönüp dolaşıp bunların yanlış meallleriyle kendinizi kandırıyorsunuz malesef. Hurafelerle kafanızı doldurmayın. 6200 küsür ayetten 40-50 ayetle Kuranı anlamaya ve anlatmaya çalışmak olmaz. Aslında girmek istemiyorum bu konulara ama girdik bir kere:) Öncelikle Kuranı düzgün bir mealden (çünkü piyasada çok yanlış mealler var, benim önerim Y.n. Öztürk yada Eliaçık'tan) baştan sona, iniş sırasına göre okuyunuz. Ama düşüne düşüne okuyunuz yani papağan gibi değil. Bir felsefe kitabı okur gibi, anlatabiliyormuyum. Mesela senin örnek verdiğin ayetler gibi bir felsefe kitaplarından bir kaç paragrafla o kitabın o filozofun anlatmak istediğini anlayabilirmiyiz. 40-50 ayeti eleştir yine ama 6200 küsür ayeti de sırayla bir oku ve onlar hakkında ne düşünüyorsun bana onu bir anlat. Sonra gel bana deki hepsini okudum ama şuralar bence yanlış de. Eyvallah.

---------- Mesajlar Birleştirildi at 13:33 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 13:20 ----------

Artık insanları Kuranı okusalar da anlayamaz hale getirdiler dostum. sende onlardan birisin işte. net biçimde dövün diyor ayet. nasıl dövüleceğine dair video çekmiş hocalar bile var.

Asırlar önce yazılmış bir mushafı okuyupta anlayamamak gayet normaldir aslında. anlamak için önce ikinci el bilgilere gidersin ne üzerine bu ayet nazil oldu falan. ki büyük çoğunluğu hitaptır mushafın. sonra bakarsın ne üzerine nazil olduğuna dairde 2-3 tane değişik görüş var. ve onca asır boyunca üzerine yazılmış onca yorum.. şimdi bile herkes ayrı ayrı telden çalıyor dostum..ilk dönem tefsircilerini okumanı tavsiye ederim..

Müslümanlar kuran değişmemiş tek kitaptır diğerleri değiştigi için kuran geldi derler. kuranı biz indirdik biz koruyacağız. bu ayette baş referanslarıdır. ilk dönem tevsirlere gidersen o ayette kuran musafı kasdedilmiyor. zaten ortada tamamlanmış mushaf yok ki korunan ne? bazıları diyor ki ey muhammet sen ayetleri Allahtan değil şeytani güçlerden alıyorsun arada iletişimde hata oluyor gibisinden konuşuyolar yani(o zamanlar inanılan şeyler bunlar) sonra bu ayet geliyor hayır kuranı biz indirdik biz koruyacağız arada şeytanı güçler peygambere sahte vahiyler söyletemezler anlamında... kısacası kuranın değişmemesi birşey ifade etmiyor binlerce yorumla kuran ayetleri bambaşka bir anlama gelebiliyor işte.. ayrıca kuranı anlamak için 2.ci el bilgilere (hadisler ulema yorumları vs) muhtaç olmamız durumu anlamsız yapıyor zaten. 2 ci el bilgilerinde değiştrilmediğinin garanti edilmesi lazımdır bu mantığa göre. ki zaten dediğim gibi biz indirdik koruyacağız gibi birşeyde yoktur. bu tevrattada yazıyor... eğer o ayet dedikleri anlamada olsa Allah ayetlerimi yazıya geçirin diye bir ayet gönderirdi zaten. ve kullanılan kavramların anlamlarıda açıklanırdı...abaa çok uzattım.. neyse işte böyle dostum..

Dostum teşekkür ederim. Ama yukarda celebhol arkadaşıma yazdığım gibi. Bizler yaşadığımız coğrafyada bizlere dayatılan hurafelerle ve dinle büyütüldük. Şimdi ne dersen de ister Ateist ol ister inanıyorum de; sen de ben de kafalarımızdaki hurafelerle yaşıyoruz. Bunları bir anda söküp atmak zor biliyorum. Ancak okuyarak söküp atabiliriz. Yazdıklarınız Kuran'ı baştan sona düzgün ve düşüne düşüne okumamaktan geliyor. Hurafe dini nedir: Emevi saltanatı arap geleneği dini. Bu şuanda coğrafyamıza hakim olan dindir. Yani İslam değil. Emevi saltanatı Kuranı okunmasını engellemek anlaşılmasını engellemek için pekçok yol kullanmıştır. Bunlardan biri de hadis külliyatıdır. fıkıh kitapları falan bununla beraber gelir. Sonuç olarak islam değildir. Tavsiyem, nasılki ben Nietzcheyi kitaplarını düşüne düşüne okuyup anlayablirsem, nasılki ben Marks'ı kitaplarını düşüne düşüne okuyup anlayabilirsem (Marksı bana anlatmaya çalışanlardan değil, bizzat Marks'tan okuyup) İslamı da Kuranı baştan sona düşüne düşüne bir felsefe kitabı okur gibi (diyelim ateistsin ve Muhammet diye bir adam yazmış bunu diye düşünüyorsun sorun değil öyle oku Bir adam yazmış bakalım ne yazmış de ve oku) okumazsan anlayamazsın. 6200 ayetten 40-50 ayeti dönüp dolaşıp eleştirerek Kuranı anlayamazsın. Nasılki bir siteye girip Marks'tan Hegel'den iki paragraf yada bir cümle okuyupta tamam ben Hegel'i Marks'ı Nietzsche'yi anladım diyemezsen, Kuran için de böyledir Dostum. Bu yüzden diyorum; baştan sona düşüne düşüne oku ve sonra gel burda bana diğer ayetlerde bahsedilen hakkında ne düşünüyorsun söyle ve aklına yatmayanları da beraber tartışalım.
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Dostum teşekkür ederim. Ama yukarda celebhol arkadaşıma yazdığım gibi. Bizler yaşadığımız coğrafyada bizlere dayatılan hurafelerle ve dinle büyütüldük. Şimdi ne dersen de ister Ateist ol ister inanıyorum de; sen de ben de kafalarımızdaki hurafelerle yaşıyoruz. Bunları bir anda söküp atmak zor biliyorum. Ancak okuyarak söküp atabiliriz. Yazdıklarınız Kuran'ı baştan sona düzgün ve düşüne düşüne okumamaktan geliyor. Hurafe dini nedir: Emevi saltanatı arap geleneği dini. Bu şuanda coğrafyamıza hakim olan dindir. Yani İslam değil. Emevi saltanatı Kuranı okunmasını engellemek anlaşılmasını engellemek için pekçok yol kullanmıştır. Bunlardan biri de hadis külliyatıdır. fıkıh kitapları falan bununla beraber gelir. Sonuç olarak islam değildir. Tavsiyem, nasılki ben Nietzcheyi kitaplarını düşüne düşüne okuyup anlayablirsem, nasılki ben Marks'ı kitaplarını düşüne düşüne okuyup anlayabilirsem (Marksı bana anlatmaya çalışanlardan değil, bizzat Marks'tan okuyup) İslamı da Kuranı baştan sona düşüne düşüne bir felsefe kitabı okur gibi (diyelim ateistsin ve Muhammet diye bir adam yazmış bunu diye düşünüyorsun sorun değil öyle oku Bir adam yazmış bakalım ne yazmış de ve oku) okumazsan anlayamazsın. 6200 ayetten 40-50 ayeti dönüp dolaşıp eleştirerek Kuranı anlayamazsın. Nasılki bir siteye girip Marks'tan Hegel'den iki paragraf yada bir cümle okuyupta tamam ben Hegel'i Marks'ı Nietzsche'yi anladım diyemezsen, Kuran için de böyledir Dostum. Bu yüzden diyorum; baştan sona düşüne düşüne oku ve sonra gel burda bana diğer ayetlerde bahsedilen hakkında ne düşünüyorsun söyle ve aklına yatmayanları da beraber tartışalım.

Bizim iş yerinde bi abimiz var o da öyle diyor kardeşim kitabı ortasından sonundan okuyosunuz cımbız yapıyosunuz falan. esasta ise verecek cevabı yok dostum. aklınada vicdanınada sığmıyor çünkü bu ayetler. kusura bakma ama sende aynısını yapıyorsun dostum. kuranın buyük çoğunluğu hitaptır. o dönem yaşanan olaylar,sorunlar,sorular vs üzerinedir. roman mıdır ki ana mesajdan bahsediyorsun.

İçinde dünya bilgimizle çelişen bir çok iddia olan bu metinlerin tanrı sözü olduğuna inanmak için kendimizi zorlamamızın sebebi inancımızı kaybetme korkusudur. yüce olan bizim yıllarca bu dinin öğretilerine beslediğimiz sevgidir.. ortada başka bir yücelik yoktur..kuran net apaçık biçimde insan sözüdür..tanrı sözü denebilecek tek bir cümle yoktur içinde...bende yıllarca kabul etmek istemedim ama yapacak bişi yok..
 

epoché

Üye
Yeni Üye
Katılım
8 Eki 2016
Mesajlar
134
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Hurafe denmiş de, kelimenin tanımı olarak şu yazıyor ;

turkcebilgi.com' Alıntı:
Boş, batıl inanışlar; rivayetler, efsaneler, dinde olmayan ve sonradan dine eklendiği belli olan (bidat)asılsız inançlar, uğursuzlukla ilgili inanışlar. Olağan davranışları etkilemek ve tabimat düzenini değiştirmek için yapılan büyüler. Üfürükçülük ve yatırlardan medet ummak.


Belirli bir coğrafyanın tarihindeki belirli bir sosyokültürel yapıya içrek olguların seyrine göre gökten 23 yılda “indiği” söylenen bir metine din adı veriliyor, sonra siz bu metni yanlış anlamaktan sorumlu tutulup (kim e-göre, ne -ye göre), hurafeci ilan ediliyorsunuz. Peki acaba din denilen bir metnin, sizin ona vermeye muktedir olduğunuz anlamdan ötede bir varlığı mı bulunuyor? Hani kendisine bakıp, merhaba din! deme olanağınız var mı :)

Din zaten, toplumun bireye dayattığı bir dünya tasavvuru/metafizik temelli bir etik kuramıdır. Bir metinden ne anlayacağınız ise, kendi varoluş koşullarınıza bağlı bir durumdur. Buna ek olarak dini bir metni, bir hikaye kitabı mahiyetinde okursanız başka, tarihsel ve etimolojik temelde irdelerseniz başka anlamlar çıkarabilirsiniz. Yani ne kadar objektif bilgi edinirseniz, metinde bulunduğunu düşündüğünüz dine vereceğiniz içerik de aynı ölçüde genişleyecektir. Bu bağlamda, size göre doğru olmayan bir içerikleme de, bir başkasına göre doğru değildir ya da olmayabilir, bunun sebebi kısaca, din denilen şeyin doğası gereği metafizik oluşudur.

Metafiziğin siyaseti metin üzerinden yapıldığına göre, dinin kendisi de zaten hurafe demektir, tabi ki onun ürettiği bir değerler dizisinde türeyen anlaşmazlıklar da bunun ıspatı olur. Dolayısıyla Kuran adlı metine atfedilen metafizik anlam, önsel olarak hatalıdır; bu hata anlaşılmadan da, mezhepler ya da kişiler arası bir uzlaşı da beklenmesi gülünçtür, çünkü herkesin dini, evrimsel dinamikler gereği, beni şu yaratmıştır, filanca kişiye de vahyetmiştir, bu vahiy de şu kitapta yazmaktadır gibi —temel bir anlamdan hareketle— kendi zihinlerine özgü ve dinamik olarak biçimleniyor.

İsa, Yeni Ahit'te “her ağaç meyvasından belli olur” demiş, bu bağlamda bir metafizik olarak Kuran'ın verdiği toplumsal meyva nedir/ne gibidir, bunu irdelemek gerekir daha çok..
 
Son düzenleme:

kierkegaardsoren

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
27 Ocak 2017
Mesajlar
46
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Bizim iş yerinde bi abimiz var o da öyle diyor kardeşim kitabı ortasından sonundan okuyosunuz cımbız yapıyosunuz falan. esasta ise verecek cevabı yok dostum. aklınada vicdanınada sığmıyor çünkü bu ayetler. kusura bakma ama sende aynısını yapıyorsun dostum. kuranın buyük çoğunluğu hitaptır. o dönem yaşanan olaylar,sorunlar,sorular vs üzerinedir. roman mıdır ki ana mesajdan bahsediyorsun.

İçinde dünya bilgimizle çelişen bir çok iddia olan bu metinlerin tanrı sözü olduğuna inanmak için kendimizi zorlamamızın sebebi inancımızı kaybetme korkusudur. yüce olan bizim yıllarca bu dinin öğretilerine beslediğimiz sevgidir.. ortada başka bir yücelik yoktur..kuran net apaçık biçimde insan sözüdür..tanrı sözü denebilecek tek bir cümle yoktur içinde...bende yıllarca kabul etmek istemedim ama yapacak bişi yok..

Demek istediğini anlıyorum, Kuranı meal olarak okudum ve araştırmaya devam ediyorum. Doğrusu benim kafamda soru işareti yaratan ayetlerde var. Ben bunları okuduğum meallere sabit kalarak değerlendirmiyorum, araştırıyorum. Ama Kuran zaten insanı kuşkuya özendirir. Sorgulamadan kabul etmeyi tercih etmez. Kuşku bilginin esaslarındandır zaten. Neyse Dostum dünya döndükçe bu konulardaki tartışmalar, sohbetlerde hep olacak :)
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Demek istediğini anlıyorum, Kuranı meal olarak okudum ve araştırmaya devam ediyorum. Doğrusu benim kafamda soru işareti yaratan ayetlerde var. Ben bunları okuduğum meallere sabit kalarak değerlendirmiyorum, araştırıyorum. Ama Kuran zaten insanı kuşkuya özendirir. Sorgulamadan kabul etmeyi tercih etmez. Kuşku bilginin esaslarındandır zaten. Neyse Dostum dünya döndükçe bu konulardaki tartışmalar, sohbetlerde hep olacak :)

Kierkegaardı okumaya başlama sebebimde tanrıyı,dini daha iyi anlayabilmekti dostum. sende nick adı yapmışım gerçekten etkileyici bir abimiz:) ama o bile hayatını iman konularına adamasına ve bilgisine rağmen dinini rasyonel düzlemde savunamıyor dostum :)

vahyi savunmak gerçekten zor. tanrının asırlar önce gönderdiği mesajlardan dolayı insanları sorumlu tutması nasıl olabilir ?

neyse okumaya sorgulamaya devam et dostum . hayırlısı olsun ne diyeyim..
 

kierkegaardsoren

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
27 Ocak 2017
Mesajlar
46
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Hurafe denmiş de, kelimenin tanımı olarak şu yazıyor ;




Belirli bir coğrafyanın tarihindeki belirli bir sosyokültürel yapıya içrek olguların seyrine göre gökten 23 yılda “indiği” söylenen bir metine din adı veriliyor, sonra siz bu metni yanlış anlamaktan sorumlu tutulup (kim e-göre, ne -ye göre), hurafeci ilan ediliyorsunuz. Peki acaba din denilen bir metnin, sizin ona vermeye muktedir olduğunuz anlamdan ötede bir varlığı mı bulunuyor? Hani kendisine bakıp, merhaba din! deme olanağınız var mı :)

Din zaten, toplumun bireye dayattığı bir dünya tasavvuru/metafizik temelli bir etik kuramıdır. Bir metinden ne anlayacağınız ise, kendi varoluş koşullarınıza bağlı bir durumdur. Buna ek olarak dini bir metni, bir hikaye kitabı mahiyetinde okursanız başka, tarihsel ve etimolojik temelde irdelerseniz başka anlamlar çıkarabilirsiniz. Yani ne kadar objektif bilgi edinirseniz, metinde bulunduğunu düşündüğünüz dine vereceğiniz içerik de aynı ölçüde genişleyecektir. Bu bağlamda, size göre doğru olmayan bir içerikleme de, bir başkasına göre doğru değildir ya da olmayabilir, bunun sebebi kısaca, din denilen şeyin doğası gereği metafizik oluşudur.

Metafiziğin siyaseti metin üzerinden yapıldığına göre, dinin kendisi de zaten hurafe demektir, tabi ki onun ürettiği bir değerler dizisinde türeyen anlaşmazlıklar da bunun ıspatı olur. Dolayısıyla Kuran adlı metine atfedilen metafizik anlam, önsel olarak hatalıdır; bu hata anlaşılmadan da, mezhepler ya da kişiler arası bir uzlaşı da beklenmesi gülünçtür, çünkü herkesin dini, evrimsel dinamikler gereği, beni şu yaratmıştır, filanca kişiye de vahyetmiştir, bu vahiy de şu kitapta yazmaktadır gibi —temel bir anlamdan hareketle— kendi zihinlerine özgü ve dinamik olarak biçimleniyor.

İsa, Yeni Ahit'te “her ağaç meyvasından belli olur” demiş, bu bağlamda bir metafizik olarak Kuran'ın verdiği toplumsal meyva nedir/ne gibidir, bunu irdelemek gerekir daha çok..

Hurafeden benim anladığım kavram; kuran'da olmayan ve kuran içeriğini tahrif etmeye yönelik sonradan eklemlenmeye çalışılan şeyler diyebilirim. Din dediğinizde bunu ben de araştırıyorum; Kurani anlamda "din" nedir? Kafalarımızda eğitimcilerimiz tarafından bize öğretilen anlamdakinden bahsetmiyorum, kuranda "din" kavramı nasıl tanımlanıyor? Farklı, yani sizin benim bugün aklımızda yer eden kavramdan çok farklı. Bazı kuran alimleri de bunu açıklamaya gayret ediyor. Din; fıtrattır, fıtrat ise doğadaki oluşum, gelişim, değişim yani doğa yasalarının doğanın bir parçası olan insan üzerinde uygulanması halidir. Kurani din kavramını bu şekilde açıklıyor bir Kuran alimi. Kuranı okuduğumda hep sorardım kendime? Din , din diyoruz ve bize öğretilmiş bir "din" kavramı var. Ama "din" nedir, Kuranda ben böyle bir kavram yani bize öğretildiği şekilde bir kavram göremiyorum? Ve bir yerlerde yanlış olduğunu hissediyorum. Din başka bir şey Kuranı okuyunca bu anlaşılıyor. Yukardaki tanım bence "din" tanımına daha yakın. Tam budur diyemem, belki üzerinde araştırdıkça ben farklı bir tanım getirebilirim. Din bence metafizik değildir, ama şöyle diyebiliriz; Din metafizikle maddeciliğin sentezidir. Bu konuda kafamdaki kavramlar netleştikçe paylaşacağım. Ama unutmayalım, hepimizin kafasında karmaşıklığa sebep olan yüzlerce yıllık hurafeler yığını mevcut ve bu hepimizin olaylara bakışında kendini belli ediyor. Bunlardan da felsefe ile kurtulabiliriz :)

---------- Mesajlar Birleştirildi at 23:54 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 23:40 ----------

Kierkegaardı okumaya başlama sebebimde tanrıyı,dini daha iyi anlayabilmekti dostum. sende nick adı yapmışım gerçekten etkileyici bir abimiz:) ama o bile hayatını iman konularına adamasına ve bilgisine rağmen dinini rasyonel düzlemde savunamıyor dostum :)

vahyi savunmak gerçekten zor. tanrının asırlar önce gönderdiği mesajlardan dolayı insanları sorumlu tutması nasıl olabilir ?

neyse okumaya sorgulamaya devam et dostum . hayırlısı olsun ne diyeyim..

Dostum, Kierkegaard korku ve titreme kitabını okudum. Etkileyici gerçekten. Anlamadığım pek çok yeri var :) Ama tekrar okuyacağım ve kitaplarına devam edeceğim, "kaygı kavramı" sıradaki. Kierkegaard'ın görüşlerine henüz hakim değilim, daha bütün kitaplarını okumam lazım. Ama okuduğum bu kitabında, dediğin gibi rasyonel düzlemde değilde peygamber İbrahim'in kurban meselesi üzerinden inanç ve teslimiyet üzerine çok ilginç düşünceleri var. Sabırsızlıkla diğer kitaplarını okumak istiyorum :)
Vahiy konusunu da bir ara sorgulayalım Dostum. Vahiy nedir? :) Bu konuyla ilgili de ilginç şeyler var
 

epoché

Üye
Yeni Üye
Katılım
8 Eki 2016
Mesajlar
134
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Hurafeden benim anladığım kavram; kuran'da olmayan ve kuran içeriğini tahrif etmeye yönelik sonradan eklemlenmeye çalışılan şeyler diyebilirim.

Bu durumda siz, Kuran'da olmayan her şeye (bir diğer tabirle: her yaşamsal uygulamaya) hurafe mi diyorsunuz? Atıyorum, bir basketbol maçı izlemek, -yaşamsal bir uygulama olarak- hurafe midir? Çünkü din bildiğiniz üzere “yol” demektir, yani yaşamınızın sınırlarını çizdiğiniz, bilincinizi ram ettiğiniz bir yoldur. (yani: çizgileri nasıl çekiyorsunuz?)

Bir diğer soru(n); “Kuran'ın içeriği” dediğiniz içerik zaten kendine-sonradan-eklemeli değil mi (eğer, inanıldığı gibi 23 yılda kademeli olarak “inmişse”) ? veya şöyle diyeyim, iniş sürecinde, «henüz inmemiş» içeriğe yönelik, ilgili coğrafi bölgenin ilgili toplumu açısından bir açıklamanız var mı? (kısaca) siz o toplumun şartlarına göre gökten peyderpey inmiş bir dizi içeriğin, evrensel olduğu varsayılan bir etiği kapsadığını düşünüyor musunuz?

Din dediğinizde bunu ben de araştırıyorum; Kurani anlamda "din" nedir? Kafalarımızda eğitimcilerimiz tarafından bize öğretilen anlamdakinden bahsetmiyorum, kuranda "din" kavramı nasıl tanımlanıyor? Farklı, yani sizin benim bugün aklımızda yer eden kavramdan çok farklı.

Anlamadım, Kuran kendi kavramlarını kendi-kendine mi tanımlıyor? Bu halde, metafizik hususata dair bir tanımlamayı bir diğerinden üstün ya da alçak kılan parametreler nelerdir? Siz Kuran'ı kendi aklınızın dışından mı tanımladınız da, sözünü ettiğiniz farka temas edebildiniz?

Bazı kuran alimleri de bunu açıklamaya gayret ediyor.

“Kuran alimliği” denilene bir değer biçmek için, Kuran'ın varoluşunun antropolojik temelde empirik bir tanımı gerekmez mi? Kuran nedir ki, alim sıfatı verdiğiniz bir şahsiyete özgü açılımların epistemik değer barındırabileceklerini tahayyül yahut test edebilelim?

Din; fıtrattır, fıtrat ise doğadaki oluşum, gelişim, değişim yani doğa yasalarının doğanın bir parçası olan insan üzerinde uygulanması halidir. Kurani din kavramını bu şekilde açıklıyor bir Kuran alimi.

Fakat bu açıklama Kuran'ı değil, sözünü ettiğiniz alimi bağlar :) Ben de zaten önceki iletimde bu durumu vurgulamaya çalışmıştım. Bu yüzden metafiziğin siyaseti, saç-ma olduğu kadar, tehlikelidir.

Kuranı okuduğumda hep sorardım kendime? Din , din diyoruz ve bize öğretilmiş bir "din" kavramı var. Ama "din" nedir, Kuranda ben böyle bir kavram yani bize öğretildiği şekilde bir kavram göremiyorum?

Siz göremiyorsunuz, bir başkası görüyor ama :) Bu bağlamda, «metafizik metin» subjektiftir diyorum.

Din bence metafizik değildir, ama şöyle diyebiliriz; Din metafizikle maddeciliğin sentezidir.

Elbette öyledir de, metafiziği de bir kitaba sığdıramaya çalışmak, metafizik kavramının kendisiyle çelişiyor :)
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
"karalama post" /sabah sabah doğaçlaması- gün atımı-

(yazımcıya ve başlık sahibine (ve okuyucuya da) saygıyla-itinayla taşınır karalama defteri ya da herhangi başka bir çöplüğe -gerekirse)

islamın kadın dövmesi ? buna bakıyorum ve hiç bi şey anlatamıyorum-z
buna bir taşa bakar gibi bakıyoruz -buna bir kargaşaya
bir -şeye- bakar gibi
islamın kadın dövmesi
islamiyette kadın dövülebilir mi?
insaniyette işler tutkulu olabilir
bir islamiyet var ben öyle anlıyorum
bunu nasıl tanımlayacağız
"islamiyet denen matruşka hep kendini çıkaracak içinden onu niye açıyoruz" diyorum

islam denen bi olguyu tutuyoruz ucundan ve tarih denen şeyi -ki anılar bütünlüğü- onu nasıl- neresinden tutacağız
bunları nasıl neresinden bileceğiz ve böleceğiz
bu kavramlar şimdi bana hiç bi şey ifade etmiyor. bir yalan-yanlış algı bütünlüğü, bir çelişkiler yumağı (bir saçmalar yumağı ve tutanağı-çöplükler ahkamı bu) ve bütünlüğü
tarih nasıl ele alınır.

islamın kadın dövmesi denileni/denileceği tartışıp nereye varacağız
islamın kadın dövmesi diye bi olgunun lafı bile ters -anlanmıyor
din demek ne? islam demek ne? bakış farkları
tarih denen bi şey varmış ve yer varmış
islam demek ne- hiç bi şey ifade etmiyor-hiç bi şey ifade etmiyor
bir bilgi çöplüğü/karmaşası görüyorum sadece
kafası karışmış insanlara yalan tutan insanlar

bir yalan yumağı ya da bir çözümleme/bilinmezi yumağı -insanlara yardım edilecek konu
çorak bilgideler anlayışı eşittir- kör bilgideler eşittir -başka bi eşitlik yok-
anlatabildiğin kadar anlat
üzülme- onlar için üzülüyorum- ya da bu karmaşa
bir yalana saplanmış tarih ve yerinden sökülemiyor, düzeltilemiyor
doğru ve başka bir iklim yok -alınma ama algı bu

herkesin başka anladığı şeyler-herkesin başka türlü ucundan tutuğu şeyler
birilerinin aşınsın diye yıprattığı, birilerinini kulp bulduğu, birilerinin yıkılsın diye beklediği...
yıkılsın diye beklediği ki bu karanlık tarih değişsin. umut olsun istiyorlar. haklılar

islam demek ne? iyi de soruyorum ne demek bu islam
aydınlatılacak -başka türlü anlatılacak bir bulut sadece
tarihin tümünü bilmeden-yaşanmış herşeyi yaşamadan, tarihin tüm koşullarını yerine getirmeden neyi çözümleyeceğiz
birileri öyle tutuyor-birileri böyle tutuyor

insan denen bi adam.peygamber denen bi adam. peygamber sayılan bi adam
peygamber demek ne
din demek ne
yaşadığı varsayılan bir peygamber adam. bu demek ne?
ha ki yaşasın. yaşamış olsun. islam ne?
onun kurduğu din. ha ki kurmuş olsun.
ha ki tanrı versin. tanrı demek ne.
neresinden çözümleyeceğiz bunu. ne istiyor-sun-uz

ne anlatmaya çalışıyoruz ve çalışacağız
daha iyi bir toplum için az çelişki mi? bunlar karanlık bilgi yumağı mı? bunlar insanların bilinmezleri mi? yanlış anladıkları mı? tamam dönüp anlatalım. anla-ş-amıyor ya da çatışıyor muyuz?
bunu siz söylüyorsunuz-anlatın

arkadaşlar bilmek/dinlemek istiyorlar mı ki peygamber denen insan yaşamamış olsun ya din demek zırvalık-islamiyet demek ne kardeşim; da tanrı denen adam olamaz
çok sıkıldım-çok sıkıldım ve bunaldım
bu anlamsızlık ve çözümsüzlük beni boğuyor
her sabah burda aynı yüzler
buraya kavramlar yazıyoruz. buraya kavramlar yazılıyor.
ne anlatacağımı bilmiyorum

olmayan şeyi tartışmak iştigali a-la ama islam denen bi şey var sonuçta
islam deneni ve onun din sayılışı ve insanlar tarafından tanınan ve şimdilik sayılan ya da sayıldığı varsayılan bir tarih kütlesi yumağını ve tanı sayılan imge karaltısını-gürültüsünü tartışmak ışını altında ; ya da düzeltmek umusu ile
islam bir gürültü mü? hem de çok gürültü
islam hakkında ...ne diyeceğimi bilmiyorum
onu neresinden tutacağımı bilmiyorum

islam ve kadın dövmek deyince ve bana hiç bir anlam vermiyor.
kör ve yanılık-yanılıklı-(yanılmış/yanıltılmış ve yöneltilmiş) bilgiden öte bi şey görmüyorum-ne yazabilirim
boşa tartışma, yanlış ve gereksiz hiç bi yere varmayacak boşa -tartışma ve- söz dağarcıkları
ve yanılgılıları ve yanılgılıkları görüyorum sadece
-çözülecek bilgi yumakları, daha iyisi yapılacak bilgi yumakları -söylemleri

zaman kaybı ve boşa enerji yitimi ve gelecek nesiller için düzletilmesi gereken şeyler, tarih yanılgıları ve sapmaları-boşa tutumlar ve boşa enerjiler görüyorum sadece
onu ,din deneni, tutamıyorum ucundan böylelikle

Buraya gelip okuyorum ve yazmak istediğim hiç bi şeyi yazamıyorum
buraya gelip çileden çıkıyorum-*daha gelmeden
felsefe yapıyoruz tamam yapılacak felsefe-ne

iyi tanrı yok-islamiyet tarih talanı -zihin talanı-masalı
bunca yalan/yanlış ve yanılgı-sanılgı nasıl düzeltilecek ve söndürülecek onu soruyorum-
islamiyet tarih içine saplanmış bir yanılgı kıymığı şimdi-
islamiyet tarihe ve insan tarihine batmış bir çıymak sadece -çıkarın ve geçsin acısı-talanı

olmayanı, yanlış sayılanı (ve yanlış sayılanın yanlışlığından önce diğer olguyu) niye tartışacağız ve böleceğiz ki
tartışıyoruz nereye varacağız ve ne yapacağız
tanrı saymağını/sapmağını nasıl düzelteceğiz ve girdileyeceğiz ki ve nasıl dindireceğiz ve ayırt
ve insanlığın günyüzüne bu söyleyişi nasıl
ve diğerlerini nasıl
bunu bilmem
din yıpratmak için bu tartışılmaz-yani dinde açık var -çelişki var diye bunu göstermek ve zımbalamak... buna bile gerek yok
her açık kullanılabilir
yok hükmünde kal'adır din ve yok yok hükmünde kal'a ...
olmayanla iştigal
tanınmamak
islam diye bir olgu tanımıyorum-çarpık tanıyorum
tarih yanılgıları ve insan yanılgıları sadece ve din ve tanrı olguyla birlikte çelişki
olmayacağını anlayacaklar-sabredin-zaman-
tutarlı duruşu indirmeyin

arkadaş yazmış -islamda kadın dövülebilir mi? islam diye bi ney ya da şey yok önce -onu sorarı mve söylerim
bu haliyle olguyu tanımadığım ve senin/sizin dediğin ya da istediğiniz gibi tanıtlayamacağımı ve tanımayacağımızı
islam diye müdürümüz yok ama aslına bakarsanız böyle bir bilgi yok
böyle bu haliyle bu olgu ele alınamaz/tutulamaz
islam -bizde- tanınmayan çürük olgu ya da bir masal bloğu , tarih salıncağı, çağrıştırıyor

ve karartma çürük tarih/çürük blok ve yalan yanlış ilişki ve mentalite
yanlış bilgi yumağı-yanlış bilgi sarılımı ve dezenformesi görüyoruz
görüyorum
islam denilen çökertilmeli, girdilenmeli düzenlenmeli ya da aydınlatılmalıdır.bütün insan ilişkileri ile

islam denilen ve atfedilen (bir kuruma ve kurama) sözaçmak... -tarih -aydınlatılmaldır-başka türlü ele alınmalıdır
siz islamda kadın dövülüyorsa ve dövülmüyorsa sonucuna nasıl varacaksınız ve ondan sonra da nereye varacaksınız- tutarlı din sorgulaması mı?
kadın dövmeye ya da dövmemeye mi karar vereceksiniz neye
benim anladığım islamda dövülemez-a
benim anladığım islamda öyle yazıyor -b
döven bazıları buna islam diyor-c
kelimeler öyle okunuyor-d

-insan uydurması ve ya da gerçek gereği masal ya da tarih akıntısı verisi saçmalığı bu -bunun nesini tartışacağız

-------

islam denen bi olguyu tutuyoruz ucundan ve tarih denen şeyi -kılıyoruz ki ,,yargılar çöplük
yalanı gerçeğe kılmak/saymak
_islam definlenmiş bi olgu -yumağı*- şimdi zihinde
siz onun (bizdeki) çöplüğünü ne yapacaksınız-onun bir çözümü yok
biz kaldırdık (ya da çöplüğe/perte -atığa- teslim ettik) daha da -işe yaramaz -kulllanılmaz-bi işe yaramaz- hale geldi diyoruz
siz kullanacağız diyorsunu/dunuz -o halde buyrun kullanın /saygıyla
herkes bilmeli ki ben/biz de islama bindik/kullandık -tutunduk
-zihinle alışveriş yaptı
-değiştirene kadar ya da yeri geldi çöküp artı pert olana kadar-içime dert olana kadar
-götürmediği ve gitmediği yere kadar.. islam kullandık...
bunu bazılarımız anlamıyor
benim ya da onun ihtiyacım-ız yok-dört karıya da şaha da vezire de -....ama -asıl- eski yansı bilgiye de....
dengesiz ya da diğer-balanssız teker islam şimdi sizde
çünkü biz biliyoruz -görüyoruz sağdalamayı-ağdalamayı ve öte beri vuramyı çekmeyi şimdi... bunu görmüyorsunuz ve bunu anlamak istemiyorsunuz
,
iyi yoldaşlık etmiştir -bize- islam- şimdi saygıyla ...islamla da biz yol yürüdük-gittik --düşünce yürüdük-düşüncemize eşlik etti -tarihi miadı dolana kadar
islam-affola
saygıyla
islam rotsuz teker
--

islam bizde kullandık anlıyoruz_saygıyla
şimdi islamın kadın dövdürmesi-dövdürmemesi
önce islam -yok- bozuk rot-yok hükmünde- karmaşayı a-la...
islam diye olgu -yok- karmaşa
gerçek ve tarihe karışık söylenceler masalı

islam pelesenki -islam
boş iş; tarihe ama saygıyla ama

islamın bende/bizde yedek parçası ve sürümü hiç bi şeyi yok satmıyoruz sataşmıyoruz diyoruz bunu anlamalıyım...

---
islam bir tarih adıdır-bir olgu yumağının adıdır-
benim bildiğim bu-söyleyeceğim bu
islam -varsayılan- tarihteki bir olgu bütünün adı -şimdilik-

islamın kadın dövdürmesi?
kurumsal olarak subjektif -

kadının dövülmesi?
kadının dövülmesi güçlünün ya da tutarsızın güç uygulamasına ilişkin denge yaklaşımı ya da
ya da tarihsel diğer karmaşalara ve anlayışlar
kadının dövülmesinin onaylanıp onaylanmaması
arabaların çarpışmalarını da onaylamıyorum ..yolda yürürken ayağı takılan çocuk düşerse dizler acır ve kanar bunu da ya da gülüp geçmek ...
olguyu dezenforme etmeye gerek yok

kadının dövülmesi-gücün dengesizliği ya da gücün indirgenmesi kuramı
bugün kadının dövülmesi diye dayatılan olgu kadını yanlış tutuluyor ucundan, olguyu da paradigmayı da bölüyor

---------- Mesajlar Birleştirildi at 08:54 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 07:42 ----------

alt yargılar-ön (iç) yargılar
yarkılar-varkılar

islam tutarsızdır
islamın tutarsızlığı gösterilmelidir
islam sayılanın tutarsızlığının gösterilmesi için dinsel metinlerin çelişkilerini gözler önüne serilmesi iyi bir yoldur
metnin çelişkilerini çatışması ve tartışılması ,birilerini, yeni gelecekteki birini etkileyebilir,
gözler önüne seriyor
tartışmaların olduğu bilinmeli-dürüst sorgulamaların olduğu bilinmeli, iyiniyetli ve düşünür insanların makul biçimde din bıraktığı bilinmeli çünkü suçlamalar var.

dinin çelişkileri olduğu bilinmeli
ve sanılanın aksine din sorgulayan makul kafalı/akıllı inanmayan gönenç yürek iyi yürek -makul- /hınçsız insan/insanlar olduğu bilinmeli ve din yasalarını tanımayanların sözde din dediği bilinmeli
ve bunun dinin çelişkililiği olduğu ısrarı

aslında inanmayan insanın değilde dinin çelişkili olduğu insanlara gösterilmeli
inanmayan dinle çelişmiş ve mantık tutarsızlıkları ve diğer sorgulamalardan sonra tutarlıca din bırakmış-terketmiş insanların makul sebepleri olduğu ve merakı ve bilgisi bilinmelidir

-metnini çelişkilerini gözler önüne sermek

islam sayılanın tutarsızlığının gösterilmesi için dinsel metinlerin çelişkilerini gözler önüne serilmesi iyi bir yoldur (Ben böyle bir dünyada yaşamak istemiyorum-bu dünyayı düzeltmek istiyorum. çünkü acı çekiyorum-çünkü tutarsızlık var. çünkü onlara acıyorum. bi şeyleri düzeltmek istiyorum ya da onlar için acı çekiyorum)

aslına bakarsanız dinle yapılabilecek başka da girişme yoktur

islam tutarsızdır
(insanlara yardım edilmeli- bilgi verilmeli ya da karşı bilgi ve girdi oluşturulmalıdır çünkü onlar dinlemiyorlar ve görecek durumda değiller
ve bilgi ve anlayış paylaşılmalıdır)

-inanmama değil bilmeme var şimdi -yeterince öğrenmeme var;

"islamın tutarsızlığı onlara gösterilmelidir çünkü onlara yardım gösterilmeli iletişilmeli"
yolcu genel kanısı

---------- Mesajlar Birleştirildi at 09:26 ---------- ilk Atılan Mesaj Zamani at 08:54 ----------


bi an;
din ve tanrıyı, zamanı gelince düşecek sökülecek bi olgu dişi ve zaman yumağında, bu yerde, bilgi -süt- dişi gibi düşün-düşünelim

bunu gerçekten umursuyorum çünkü o gerçekten söküldü
yerine bitecek şeyler tam emin değilim ama şeyler, araştırma, düşünme, keyif alma, evren varlık ve soruşturma ve takılmama çiğneyip keyif almaktan sözedecek öyle anlıyorum

ve şimdi bana batmıyor anlıyor musun....

kimilerimizin düşüncesindeki, düşünce dünyasındaki, çürük ve bozuk yanları ve dinlerin -gerçek- çelişkilerini -paradigmalarını -ve zaman sanılanın sapmalarını daha iyi aydınlarken ve ayırtlarken şimdi , dinin ve tanrının mümkünsüzlüğünü ve olmazlıklağını daha net -açık- ve aydın ayırtlarla sorgularken ve imlerken ve imlemeyi denerken sizlere de, sana da, tanrının olmazlığını ve mümkünsüzlüğünü sorgulamayı ve daha açık bir pencereyi de görmeni öneriyoruz çünkü bunu sezdik,görüyoruz ve algılıyoruz
neden boğuşasın-neden yanlış kalıyla kalasın -diyoruz ve seni umursuyoruz anlıyor musun?

bu kanıya (ve tada) yeni dişlerle hayatı ve öğünü çiğnerken de; çiğnenemden önce ve sonrada varılabiliyor

tanrı mümkün değil-tanrı artık bu ağza göre gevilemez eski nesne

tanrı olanaklı değil -bu diğer ters bilgiyi girdilemez

tanrı olanaklı değil buna sana söylüyoruz ve umursamıyor musun bunu -tanrı olanaklı değil bunu umursuyoruz- (çünkü seni umursuyoruz) anlıyor musun. tanrı olanaklı değil
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst