Düşünen İnsan

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde Nejdet Evren tarafından oluşturulan Düşünen İnsan başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 12,514 kez görüntülenmiş, 81 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Düşünen İnsan
Konbuyu başlatan Nejdet Evren
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan UpBot

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
toplumsal döngü, bilgi aktarımı ister kısıtlama şeklinde ister açığıa çıkartam şeklind olsun var olacaktır ve bu kaçınılmazdır. sakınılacak edimsizlik de bu değildir. bireyin düşünce ve edimdi kendi gerçekliği ile kendini yaratmasının olanaklarının yaratılması ya da yaratılmamasıdır. düşünce ve edimin soyal özgürlüğü ile bireysel özgürlük olarak tanımlanan yanıltıcı özgürlüğün tanımlanması ve yeşertilmesidir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
düşünce ve edimin soyal özgürlüğü ile bireysel özgürlük olarak tanımlanan yanıltıcı özgürlüğün tanımlanması ve yeşertilmesidir.

Asagidaki linkin 5 nolu mesajinda bireysel hak ve ozgurlukler ile bireyin hak ve ozgurlugu farki anlatiliyor.

Bireysel hak ve ozgurlukler, toplumsal degil bireysel saglanir. Eger hak ve ozgurlukler etik temelli ortaklik iceriyorsa, o zaten toplumun farkli halklarinin bir kismini icerir. Toplumsal hak ve ozgurluk mumkun degildir. Cunku toplum homojen degildir ve olamaz. Her toplumun farkli etik temelde halklari ve yine farkli temelde bireyleri vardir. O yuzden istenen herhangi hak ve ozgurluk ya bireyi ilgilendirir, ya da halkini tum toplumu kapsamaz. Toplum farkli halklar ve bireylerden olusur.

Tek duze ve homojen vatandaslik temelli dunyada hic bir toplum yoktur. Cunku her toplum farkli ve mozaik birlikteliklerin toplumudur. Yani farklarin toplanmasidir. Iste bu temelde herhangibir talep edilen farkin hak ve ozgurlugunu tanimamak, ya da devletin bazi hak ve ozgurlukleri goz ardi etmesi, politik arac olarak kullanmasi bir farkin tarafidir ve ne demokratik ne hakci ne de ozgurdur.

http://www.felsefe.net/psikoloji/5217-birey-ve-birey-bilinci-uzerine.html#post26698
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
özgürlük bireysel değildir. öyle görünebilir. efendi köleye göre özgür görünse de aslında o köleye karşı köle olandır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
özgürlük bireysel değildir. öyle görünebilir. efendi köleye göre özgür görünse de aslında o köleye karşı köle olandır.

Su efendi ile koleyi aciklarmisin? Insanoglu neyin kolesi, neyin efendisidir?

Ayrica sence birey nedir?, cunku daha once de toplumsal kisilik konusunda olmaz demistin.

Ozgurluk sence nedir?, neyden ozgurluk, ve de neye ozgurluk?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
özgürlük bir diğerinin hareket alanını açmak, genişletmektir. zincir vuran kendine zincir vurmaktadır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
özgürlük bir diğerinin hareket alanını açmak, genişletmektir. zincir vuran kendine zincir vurmaktadır.

Ozgurluk, baskasinin dusunce ve davranis hakkini tanimaktir ve onun sinirina mudahele etmemektir.

Beyinin ozgurlugu ise, aklin sinirladigi her turlu etik, metafizik, degerin ve karsitliklarin disina cikmak ve beynin numenal yeti ufkunu sinirsiz ve ozgur birakmaktir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
özgürlük ne başkasından ne de "ben" den sınırlı değildir; o hem "ben" de hem de başkasında hem "ben" için hem de "başkası" olarak tanımlanan "öteki" için sınır tanımaz.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
özgürlük ne başkasından ne de "ben" den sınırlı değildir; o hem "ben" de hem de başkasında hem "ben" için hem de "başkası" olarak tanımlanan "öteki" için sınır tanımaz.

Birey toplumlari ile toplumsal kisilik toplumlari farkini izah ettim. Zaten birey ya da kisi kendi ozgurlugunu kendi sinirlayacak bir bilincte olmadigindan devletin hukuk kurallari isler ve baskasinin alaninia mudahele eden, suclu olur. Oyuzden de devletin hak ve ozgurluklei koruyan ve savunan sivil kurum ve kuruluslari vardir. Bunlar hem ogretir, hem de yol gosterir. Bilhassa fiziksel mudahele hukuken ceza alir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
"düşünen insan" tüm kuralları düşünendir. ayrıca, bununla yetinmeyip nasıl olması gerektiğini tartışandır. düşünen insan sınırları zorlayan, fiziği-öteleyendir. tüm olanlar ile yetinmeyip, yeniyi arayandır; sentezleyen ve yaratandır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
"düşünen insan" tüm kuralları düşünendir. ayrıca, bununla yetinmeyip nasıl olması gerektiğini tartışandır. düşünen insan sınırları zorlayan, fiziği-öteleyendir. tüm olanlar ile yetinmeyip, yeniyi arayandır; sentezleyen ve yaratandır.

Iste bu yuzden insanoglu dogal zihniyetin yerlesmis, otomatiklesmis alisilagelmis her turlu kisir dongulu sinirlarindan kurtulup, zihnin ozgur ve sinirsiz ufku ile sorgulamali. Bu da once insanogluna yine kendisinin giydirdigi ayrimci, bencil, cikarci,egosal elbiseyi algilayip ve cikarip; once insan numenal ozunun bilinc ve farkina varabilmek. Iste bu nedenden bilimsellikte, noktalama, sonlama, kesinleme, mutlaklama, ideoloji, inanc sabitleme v.s. yoktur. Gozlem ve dile gelisi, teorisi, teori testi olgulanmasi ve yeni bir gozlem ile yanlislanabilirligi vardir. Boyle bir metod da zaten dusuncenin hic bir zaman durmasdigi anlamini tasir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
arınmak dediğinizde bu bizi insanın doğaya dönüşünü sağlayacaktır. evet insan arınmalıdır.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
arınmak dediğinizde bu bizi insanın doğaya dönüşünü sağlayacaktır. evet insan arınmalıdır.

Ben buna tabulu rasaya geri donus diyorum ve yeniden numenal yetinin insan temelli olusturulmasindan bahsediyorum. Cunku eger senin alginda tabulu rasaya donus, yani beyinde olan ve kisiye dogumdan itibaren verilen ve kisinin kendine aldigi her turlu ayrimci, cikarci, bencil, degeri, veriyi ve tabuyu notrlemek ve onlardan arinmak sence dogaya donus ise, sonrasi ne olacak?

Yani insanoglu numenal yetisini dogal zihniyetten ve her turlu degerinden arinmis olarak ne yapacak, yerine ne koyacak?

Cunku bildigim kadariyla, meditasyon bu zihin bosaltma isini yerine getiriyor.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
arınmak bu değil; tabula rasa diye bir olgu da yok. kartezyenci düşünce tabula rasa yı yatsır ve doğru bir yargıda bulunmaktadır. insan denilen canlı ana-karnında/rahminde kırkıncı gecesinde şekillenir; doğrusu Hipokrat bunu gören ilk bilim insanı, ilk dile getireni oduğundan olsa gerek tüm tıbbi yeminler onun üzerine yapılır. insanın arınması demek, maskelerinden sıyrılması, makamlara sığınmaksızın, rütbelerinden arınmış olarak, belki de üryan bir şekilde insanın karşısına çıkabilmesidir. tüm egodan sıyrılmak ve yaşatabilmek için var olmak; bunu bir açıdan nirvana ya ulaşmak olarak yorumlayabiliriz. "ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol" (*) Mevlana
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
arınmak bu değil; tabula rasa diye bir olgu da yok. kartezyenci düşünce tabula rasa yı yatsır ve doğru bir yargıda bulunmaktadır. insan denilen canlı ana-karnında/rahminde kırkıncı gecesinde şekillenir; doğrusu Hipokrat bunu gören ilk bilim insanı, ilk dile getireni oduğundan olsa gerek tüm tıbbi yeminler onun üzerine yapılır. insanın arınması demek, maskelerinden sıyrılması, makamlara sığınmaksızın, rütbelerinden arınmış olarak, belki de üryan bir şekilde insanın karşısına çıkabilmesidir. tüm egodan sıyrılmak ve yaşatabilmek için var olmak; bunu bir açıdan nirvana ya ulaşmak olarak yorumlayabiliriz. "ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol" (*) Mevlana

Daha once de dedigim gibi, algiladigimkadariyla, senin dusuncende bir mistisizm, bir varolusculuk ve bir cesit vahdet-i vucut algisi var.

Tabulu rasa demek, bir bebegin kavramsiz dogmasi demektir. Bu bebegin kavram yetisi olan numenal yeti ile birlikte dogdugunu fakat numenal yeti olarak bir kavram tasimadigi anlamindadir.

Eger konuyu genetik olarak ele alirsan, bu genetiklik gozlemi olan ve fenomenal bir olgudur, numenal degil. Yani insanoglu "hirsiz, yalanci, katil" v.s. ile dogmaz. Zaten bunu savunmak, kaderciligi ve alin yazisini savunmaktir ve bu bir inancsal sinirlama ve teslimiyettir.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
insan güzel doğar; çünkü tarihsel belleği vardır. boş levha olarak doğmaz. bu nedenle bir bilgi birikimi zaten vardır ve onu geliştirmesi, kendini gerçekleştirmesi için zemin arar. tarihsel belleğin kodları onun yıkıcı değil yapıcı yanı ile ilgilidir; yıkıcı yanı iste toplum ona empoze eder.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
insan güzel doğar; çünkü tarihsel belleği vardır. boş levha olarak doğmaz. bu nedenle bir bilgi birikimi zaten vardır ve onu geliştirmesi, kendini gerçekleştirmesi için zemin arar. tarihsel belleğin kodları onun yıkıcı değil yapıcı yanı ile ilgilidir; yıkıcı yanı iste toplum ona empoze eder.

Soru cok basit. Insanoglu hangi kavram ile doigar ve neden?
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
onun kavrama gereksinimi yoktur.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
doğum sürecinde kavrama gereksinim duymayan tarihsel bellek sahibi olan insanın ta kendisidir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
doğum sürecinde kavrama gereksinim duymayan tarihsel bellek sahibi olan insanın ta kendisidir.

Ama maalesef o dedigin insanoglunun kendi dahil her algiladigini belirleyen ve belirten faktoru kavramdir. Cunku insanoglu iletir ve iletisim kurar.

Ozaman sorumuzu bir daha soralim, insanoglu ne ile dogar?, neyi yasam ve iliskiden ogrenir? Yasam ve iliskide ogrendigi herhangibirsey, onun dogumdan gelen herhangibir yapisini icerir mi?
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst