yok ve hiç üzerine

yokluk varlığın olabilme mecburiyetiyse;
hiç eşittir nedir?
madde ve boyutlarla çevreli var'ın ,herhangi bir zaman kesitinde orada bulunmayışı ise hiç'in hali nasıl tarif edilir.

http://www.felsefe.net/felsefe/3182-hic.html

http://www.felsefe.net/felsefe/2113-hic-bir-sey-cok-sey-paradoksu.html

http://www.felsefe.net/genel-tartisma-alani/1522-sey-mi-hic.html

http://www.felsefe.net/genel-tartisma-alani/4020-yokluk-yok-mu.html

ama ayıp diye bişey var tahmin ettim konu olabileceği de eşkola yani

bir sakınca görmedim, yalnızca ilginizi çekerse ve bakmak isterseniz diye aktardım.

...
bu forum yok yok mudur formu ile birleştirilebilir kanısındayım, site yönetiminin takdiri...

var mıyım,yok muyum varsam ne kadar varım falan filan
hep sorduğumuz ,biraz entellektüel, biraz farkında oluşumuzun ilk alametlerinden.
varsam ki varım şekspir amca demiş ya düşünüyorum öyleyse varım diye.öyle ilk önce .var'ın varlığından çok taşıdığı varlık misyonuna uygunluğu tartışılabilir belki.Ve fakat bunu tartışan yine aynı tür varlıklar olunca ,standardize edilmiş beyin frekansları farklı bir sonuca varamıyoruz,vardığımız sonuç reel sonucu etkilemiyor.sonuç sandığımız nöronların bir iki salınımıysa sonuç olarak evet varız ......
görüşelim yine.

"şüphe ediyorsam düşünüyorum, düşünüyorsam varım" diyen Descartes raasyonaliteye gönderme yapmaktaydı. Şüpheciliğin bilimler dünyasındaki gerekliliği sonuçta varlık-hiçlik olgularına kadar uzanan bir dizi değerlendirmeler halkasını oluşturacaklardır. romantizmin düş gücü ile meta zorlanabilir ve fakat düşünceye ev-sahipliği yapan beyin dokusu da parçacıklardan oluşmuş organik bir dokudur. Bu durum meta-ötesinin olmadığını ve yok denilenin var olmadığını göstermeye yeter.