Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

ziya

Yeni Üye
22 Kas 2008
6
0
0
47
Zengını yoksulu uyku yakalar ve hepsi fukara olarak eşitlenır sevdığın herşey senı asla bırakmayacağım dediğin aşkını uyku ile istemeden terk edersın insan yaratıcısına karşı acızdır ya yaratıcı uyuduğunda sana canını bırdaha gerı vermezse ne yaparsın eger elinde bır guç varsa bu olayı durdur.akıl bır yere kadar var hayatta akıl otesı şeylerde var felsefe burayı kabul edemez inkar etse inkarınıda akıl kaçmak sayar
 

est

Yeni Üye
30 Kas 2008
47
0
0
37
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

Uykunun hala tam olarak ne ise yaradigi bilim adamlari tarafindan bile anlasilamamisken boyle iddiali sozleri soylersek cekinmeden, yarin obur gun uykunun sirri cozuldugunde bugun soylediklerimizin yanlis veya birer fantezi oldugu ortaya cikarsa kendi icimizde bir ikileme dusmez miyiz?
 

chimera

Yeni Üye
9 Mar 2008
463
2
18
58
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

Felsefe ne inkardır,nede birşeyleri tam doğru saymaktır.
'Kendimizi iyi hissetmemiz için gerekli ve hayati bir şey olan uykunun bu kadar çok bölümünün halen bir bilinmeyen olması merak uyandırıcıdır. Son 50 yılda pek çok araştırmacı uyuma paternlerini ve uyuduğumuzda ortaya çıkan fizyolojik ve nörolojik değişiklikleri araştırmıştır. Nasıl uyuduğumuzla ilgili çok şey bilinmektedir fakat niçin uyuduğumuz hakkında çok az şey biliyoruz.'
Bilim yarın bu ve buna benzer konularda ilerleme kaydetse dahi,kesin hükümler içerisinde bilinmezlik kalıbına uyduracaktır nasılsa ziya arkadaşımız.Arkadaşın bir takım gizemli ve anlamsız yargılarla konuya bakış açısını saçma buldum.Örneğin 'yaratıcı uyuduğunda sana canını bırdaha gerı vermezse ne yaparsın eger elinde bır guç varsa bu olayı durdur' Nedir burda anlatmak istediğiniz?Açtığınız konulara kendi yaptığınız açıklamalar biraz daha anlaşılır olmalıdır sanırım.
 

fides

Yeni Üye
15 Şub 2008
1,694
5
38
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

Ziya, felsefe ve bilim dogmalara kapalıdır. Önce bunu bilmen gerekir. Uyku vücut için gerekli bir şey olsa da yararlı olduğu bilinse de neden uyuduğumuz hala bilinmiyor. Konulara biraz daha bilimsel yaklaşırsan anlam kargaşasından kurtuluruz sanırım.
 

zeyni

Yeni Üye
2 Ara 2008
2
0
0
2024
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

Hamiş:
Hocalarımızdan biri şöyle demişti ...

''İnsan bir dakika bile uyuyup uyanıyorsa ''ölüp- tekrar dirilmeyi '' inkar edemez.''

Bilimin ya da felsefenin ne dediği çok umrum da değil doğrusu ama eskiler uykuya dalan kişiye uyuyor demezlermiş,''Gaflet'' hali olduğunu düşündükleri için ''mihman'' oldu denilirmiş.Yarı ölüm denmesi de belki bu yüzdendir.
 

cadetyilmaz

Yeni Üye
22 Ara 2008
22
0
0
2024
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

bence uyku tam da baslıkta denildiği gibi iradenin elinden alındıgı andır. bole birsey kabul edilemez. aklımın elinde olmayan sey beni her zaman korkutur.
 

esra_1994

Yeni Üye
21 Ocak 2009
14
0
0
2024
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

Bence uyku beynin besinidir.Tüm canlılar yaşamak için beslenmeye ve uykuya ihtiyaç duyar.Beslenmenin vücudun enerjisi için gerekli olduğunu hepimiz biliyoruz.Uyku da durmadan çalışan,algılayan,vücudumuzu yöneten beynimizin, sürekli kaydeden hafızamızın dinlenmeye ihtiyaç duyduğu zamandır.Uykudayken irademizi denetleyemeyebiliriz belki çünkü beynimiz dinlenmektedir,ancak bilinçaltı yine de çalışır rüya görürüz,bazen sayıklarız hatta uyurgezer olanlarımız bile vardır.Hiç durmadan çalışan bu vücuda ve beyne 8 saatlik uykuyu da çok görmeyelim değil mi ama?
 

dionysos

Yeni Üye
20 Ara 2008
25
0
0
2024
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

Uyku durumunda yaşam dışarıya karşı kapalıdır, ama içten kesilmez. Ölüm durumunda ise yaşam hem dıştan hem de içten bitmiştir. Bu yüzden uyku ve ölüm, aynı türden birer olgu olarak görülebilir. Dolayısıyla uykunun nedeni, ölümün nedeni bilindiğinde bilinebilir. Çünkü ölüm tümel bir kesilmedir, uyku ise eksik bir kesilmedir.
Eğer bilinç ışığı, gövdenin bütün parçalarına ulaşırsa, bu, uyanıklık durumudur. Eğer bilincin ışığı gövdenin dışından kesilir içinden kesilmezse, bu, uyku durumudur. Eğer bilincin ışığı gövdenin içinden ve dışından tümüyle kesilirse bu da ölüm durumudur.
 

vurdumduymaz

Yeni Üye
29 Tem 2009
8
0
0
36
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

çok doğru;uyku gerçektende iradenin aklın elinden alındığı an
aşk da iradenin aklın elinden alındığı durumdur;aşk kalbin ve hormonların ortak çabayla akla kurdukları tuzaktır
 

sümeyra

Yeni Üye
5 May 2009
147
0
0
45
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

uyanık olduğumuz zamanlarda aklın ve iradenin elimizde olduğunun kanıtı nedir???
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

ziya ' Alıntı:
Zengını yoksulu uyku yakalar ve hepsi fukara olarak eşitlenır sevdığın herşey senı asla bırakmayacağım dediğin aşkını uyku ile istemeden terk edersın insan yaratıcısına karşı acızdır ya yaratıcı uyuduğunda sana canını bırdaha gerı vermezse ne yaparsın eger elinde bır guç varsa bu olayı durdur.akıl bır yere kadar var hayatta akıl otesı şeylerde var felsefe burayı kabul edemez inkar etse inkarınıda akıl kaçmak sayar

Uyku ile ilgili kısma tümüyle katılıyorum. Felsefenin kabul alanı ile ilgili yorum yapmayacağım.
est ' Alıntı:
Uykunun hala tam olarak ne ise yaradigi bilim adamlari tarafindan bile anlasilamamisken boyle iddiali sozleri soylersek cekinmeden, yarin obur gun uykunun sirri cozuldugunde bugun soylediklerimizin yanlis veya birer fantezi oldugu ortaya cikarsa kendi icimizde bir ikileme dusmez miyiz?

Bence son derece talihsiz bir yorum. Uykunun ne işe yaradığı nasıl olur ki bilinmez? Biyolojik saat denen bir şey varç Hormonların salgılanım sıralaması. Çocukların büyümesi için uyku en az gıda kadar yararlı ve gerekli. Büyüme hormonu salgılanması bir uykuda, bir de hareketli anlarında salgılanıyor. Uyku aynı zamanda organların dinlenmesi için bir moladır. Bir makine düşünün, hiç dinlendirimeden çalışsa ne olur.

Evet, uykudan uyanmamak da var, bunda da insanın uyanmaya güç yettirmesi olanaksız.
 

sentetik

Yeni Üye
18 May 2009
6
0
0
38
Ynt: Uyku iradenın aklın elınden alındığı andır

chimera ' Alıntı:
Felsefe ne inkardır,nede birşeyleri tam doğru saymaktır.
'Kendimizi iyi hissetmemiz için gerekli ve hayati bir şey olan uykunun bu kadar çok bölümünün halen bir bilinmeyen olması merak uyandırıcıdır. Son 50 yılda pek çok araştırmacı uyuma paternlerini ve uyuduğumuzda ortaya çıkan fizyolojik ve nörolojik değişiklikleri araştırmıştır. Nasıl uyuduğumuzla ilgili çok şey bilinmektedir fakat niçin uyuduğumuz hakkında çok az şey biliyoruz.'
Bilim yarın bu ve buna benzer konularda ilerleme kaydetse dahi,kesin hükümler içerisinde bilinmezlik kalıbına uyduracaktır nasılsa ziya arkadaşımız.Arkadaşın bir takım gizemli ve anlamsız yargılarla konuya bakış açısını saçma buldum.Örneğin 'yaratıcı uyuduğunda sana canını bırdaha gerı vermezse ne yaparsın eger elinde bır guç varsa bu olayı durdur' Nedir burda anlatmak istediğiniz?Açtığınız konulara kendi yaptığınız açıklamalar biraz daha anlaşılır olmalıdır sanırım.
 

serin

Yeni Üye
1 Ara 2009
4
0
0
43
Uyku vücudun kendini yenilediği, tamir ettiği bir periyod. Uyuduğumuza ruhun başka bir boyuta gittiğini ile ilgili yazılar bir hayli fazla. Kuran'da buna benzer bir bildiriye rastlamadım. Orada da "uykuyu sizler için bir dinlenme yaptık" deniliyor. Kısaca uyuyoruz bedeni dinlendiriyoruz. Bu sırada sıkılmayalım diye rüya izliyoruz :) Foruma yeni üye olduğum için bilmiyorum fakat rüya olayı kesin başka bir başlık altında konuşulmuştur. Konuşulmadıysa eğer yeni bir başlık açmak lazım "neden rüya görürüz ?" gibi. Çünkü o olay değişik bir olay.
 

naz

Yeni Üye
9 Eki 2009
44
0
0
65
Uyanıkken beynimiz alfa dalgaları yayıyor.
Uykunun ilk evresinde yalnızca birkaç dakika teta dalgaları gözleniyor. Göz hareketleri yavaşlıyor, kaslar gevşiyor, kan basıncı düşüyor, kişi uykuya dalıyor.
İkinci evrede tetaya göre daha yavaş ve geniş dalgalar olan K kompleksleri gözlemleniyor. Alfa aktivitesi sona eriyor.
Üçüncü evrede yavaş, geniş, ritmik delta dalgaları gözlemleniyor. Delta dalgaları kaydedilen beyin aktivitesinin yarısını geçtiğinde kişi 4. evreye giriyor. Kaslar gevşeyip solunum yavaşlıyor, vücut ısısı düşüyor.
REM Dönemi
Hızlı göz hareketleriyle tanımlanan bu dönemde kişinin gözleri göz kapağının altından sürekli titriyor. Otonom sistem faaliyetleri artıyor. Nabız ve kan basıncı yükseliyor, birkaç dakika cinsel uyarılmışlık durumu gözlemleniyor. Beyin dalgaları uyanıkken yaydığımız dalgalarla benzerlik gösteriyor. Vücudumuz uykuda olsa da beynimiz aktif. Rüya görüyoruz.
Rüyalarımızda garip yaratıklar, ilginç hikayeler görmemizin nedeni, beynimizin mantıksal işleyiş ve kavramadan sorumlu frontal bölgesinin rüya sırasında aktif olmaması. Duygusal hissetmemizin nedeniyse aktivite düzeyi yüksek amigdaladan kaynaklanıyor.
Psikodinamik görüşe göre rüyalarda bilinçaltımızdaki düşünce, duygu ve isteklerle rüyalarımız yoluyla yüzleşebiliyoruz. Uyandığımızda rüyalarımızı unutmamızın nedeni bu rüyaların bizde kaygı uyandırması nedeniyle uyanıkken onları bastırma eğiliminde
olmamız.
Bilişsel görüşe göre rüyalar, uyanıkken aklımızı kurcalayan kaygı ve düşünceleri içeren zihinsel işleyişlerin bir sonucu. Rüyalar, bazen gün içinde çözümünü bulamadığımız kimi soru ve sorunlara çözümler üretebileceğimiz dönemler.
 

telrunya

Yeni Üye
18 Kas 2009
531
2
18
35
Ortalama olarak günün 8 ve bir yılın 2920 saatini uykuda geçiriyoruz. Diğer bir deyişle senenin 121,7 gününü, yani hayatımızın üçte birini uyuyarak geçiriyoruz. Gözlerimiz kapanıyor, kaslarımız gevşiyor, belirli bir şiddetteki ses, ışık ve hatta dokunmaya dahi tepki göstermiyoruz. Dışarıdan bakıldığında hayatımızın üçte birini hiçbir şey yapmayarak geçiriyoruz. Kimilerine göre uyku “boşa geçirilen zaman” olarak nitelendiriliyor. Bilim kurgu yazarı olan Isaac Asimov, bir konuşmasında “uykudan nefret ederim ve saatin 05 olmasını sabırsızlıkla beklerim, uyku zaman israfıdır” demiş. Benjamin Franklin ise : “Erken yatıp erken kalkmak kişiyi sağlıklı, zengin ve akıllı yapar” diyerek uykunun yararını savunmuş. Ünlü mucit Thomas Edison ise balıkların ve
atların hiç uyumadıklarını öne sürerek, uykunun sadece kazanılmış bir alışkanlık olduğunu, hücrelerin uyumadığını ve aslında insanın uykuya ihtiyacı olmadığını söylemiş.

Tübitak Bilim Ve Teknik'in aralık 2005 ekinden alıntıdır.
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Yeni Konular

Üst