- Konbuyu başlatan
- #1
- Katılım
- 26 Ocak 2014
- Mesajlar
- 49
- Tepkime puanı
- 4
- Puanları
- 8
Men dakka dukka..
“Çalma kapımı çalarlar kapını..” deyiminin arapça karşılığı..
Yunanistan ekonomik iflasını verdi..
Portekiz,İspanya,İtalya gibi ülkeler sırada bekliyorlar..
Ortak Pazar,tek senato,tek ordu,tek para vs..diyerek ABD’nin “Avrupa modeli”
olma hayaliyle yola çıkan AB’nin 1959’da Roma’da başlayan rüyası
Atina-Olimpos dağının eteklerinde sona erdi..
Olimpos’un çocukları derin bir rüyadan kırık hayallerle uyandılar..
Orta Çağ’da sürdürdükleri dini-ekonomik kaynaklı “Yüz yıl savaşları”nın şimdi
ufaktan ayak sesleri duyulmaya başlandı..
her zaman “derinlikli dış politika-emperyal siyaset”in bayraktarı İngiltere’nin
yan çizerek teğet geçtiği,ABD ile birlikte güttüğü “emperyal dünya politikası”nı
AB çıkarlarına tercih ettiği bir oluşumun sadece Almanya Merkez Bankası’nın
ekonomik güç ve desteği ile ayakta kalması uzak bir olasılıktı..
Almanya üretecek,Alman Merkez Bankası pazarlayacak ama âtıl ekonomik
yapılar İspanya,İtalyaiPortekiz,Yunanistan,Bulgaristan,Romanya gibi ülkeler bundan
nemalanarak ayakta duracak..
Almanya ve Alman halkı haklı olarak isyanda..
Biz çalışıyoruz,
Biz üretiyoruz ama onların ataletinin cezasını da biz ödüyoruz,diyorlar..
Fransa kendi kapısının çalınmasından korkuyor..
Baltık ülkeleri(Norveç dışarıda kaldı) sahip oldukları ekonomik refahı kaybetmekten
ve aynı ekonomik sarmalın kendilerine bulaşmasından korkuyorlar ve AB için
yeniden referanduma gitmek istiyorlar..
Avrupa ve Dünya finans merkezi İsviçre’nin kendi ayrıcalığını koruma reaksiyonu..
AB’yi tehdit eden ve gün geçtikçe ivme kazanan “ırkçılık” ve ırkçı partilerin
ayak sesleri,iktidara yürüyüşleri..
Yeni Hitler yeni Mussoliniler’in Avrupa politikasını esir almaları..
Asırlarca süren “Yüz yıl Savaşları”nın yeniden hortlama korku ve endişesi..
AB için tehdit olarak hep politik-ekonomik gelişmeler ve veriler ele alınıyor,öne
sürülüyor..Ama geçenlerde Papa Francis’in “eşcinseller” için tanınan evlenme
izinlerinden sonra söylemiş olduğu;
“Bu sapma ileride tüm Avrupa ve Dünya insanlığını yok oluşa sürükleyecek bir
toplumsal virüstür!” sözleri AB için örtülü tehlikenin ilk sinyalleriydi..
Ekonomik ve siyasal sorunlar AB’ni tehdit eden “Dış Yüz” ..
AB’nin bugünlere gelmesine yol açan ama çok geç fark ettikleri ise “İç Çürüme”
oldu..
Nüfus artışının durması,yaşlı nüfus artarken genç nüfusun azalması,evlilik kurumunun
sona ermesi ve insanların evlenme ve çocuk sahibi olmayı;
kısaca “aile kurumu”nu lüks ve gereksiz görmesi..
Asıl korkutan gelişme ise özellikle 1960’lardan sonra başlayan Türkiyeli göçmenlerin
Avrupa’nın beklentilerinin aksine “asimile” olmayıp sadece “entegrasyon” düzeyinde
kalmaları ve kendi İslami Kimlikleri’ni atalarının Viyana önlerinde bıraktıkları yerden
Avrupa’nın göbeğinde devam ettirmeleri..
Dernekleşme,cami ve mescit açılımları,toplantılar ve organizasyonlar derken daha
Önce Avrupa’ya gelmiş ama “asimilasyon” politikası sayesinde kimliklerini kaybetmiş
diğer farklı etnik kökendeki müslümanlara da örnek olmaları..
Avrupa’nın önce Viyana Kuşatması sonra ise Balkan Savaşları ile topraklarından
kovduklarını düşündükleri Müslümanları yıllar geçtikçe kucaklarında bulmaları..
Artan Müslüman nüfus,
Çoğalan camiler ve mescitler,
Kapanan kiliseler,
Azalan beyaz Avrupalı nüfus,
Çöken inanç sistemleri,
Her gün boy gösteren cinsel sapmalar..
Bunu fark eden beyaz Avrupalıların atalarından kalma “genetikleri”nin ortaya çıkması
ve hortlayan “ırkçılık”..
Yeni Hitler ve Mussolini tehlikeleri..
Yeni iç savaşlar ya da etnik çatışmalar..
Orta çağ karanlık Avrupası’na dönüş sinyalleri..
Bugün AB’nin çatırdaması ve dağılma eşiğine gelmesinin,
ekonomik ve siyasal sorunların artmasının perde arkasında yıllardır teşvik ettikleri
sözde bireysel ve toplumsal sapmaların acı meyvelerini vermesi..
Kapılarını çalmaya başlaması..
Charlie Hebdo olayının perde arkasında yükselen Avrupa İslamı’na karşı
yürütülen “gizli savaş”ın açık emareleri vardı,gören gözler için tabii..
Ne dedik?
Men dakka dukka..
Çalma kapımı çalarlar kapını..
Şimdi kapılarını çok şiddetli çalıyorlar..
Çalanlar ise KENDİ ADAMLARI..
Vesselam..
“Çalma kapımı çalarlar kapını..” deyiminin arapça karşılığı..
Yunanistan ekonomik iflasını verdi..
Portekiz,İspanya,İtalya gibi ülkeler sırada bekliyorlar..
Ortak Pazar,tek senato,tek ordu,tek para vs..diyerek ABD’nin “Avrupa modeli”
olma hayaliyle yola çıkan AB’nin 1959’da Roma’da başlayan rüyası
Atina-Olimpos dağının eteklerinde sona erdi..
Olimpos’un çocukları derin bir rüyadan kırık hayallerle uyandılar..
Orta Çağ’da sürdürdükleri dini-ekonomik kaynaklı “Yüz yıl savaşları”nın şimdi
ufaktan ayak sesleri duyulmaya başlandı..
her zaman “derinlikli dış politika-emperyal siyaset”in bayraktarı İngiltere’nin
yan çizerek teğet geçtiği,ABD ile birlikte güttüğü “emperyal dünya politikası”nı
AB çıkarlarına tercih ettiği bir oluşumun sadece Almanya Merkez Bankası’nın
ekonomik güç ve desteği ile ayakta kalması uzak bir olasılıktı..
Almanya üretecek,Alman Merkez Bankası pazarlayacak ama âtıl ekonomik
yapılar İspanya,İtalyaiPortekiz,Yunanistan,Bulgaristan,Romanya gibi ülkeler bundan
nemalanarak ayakta duracak..
Almanya ve Alman halkı haklı olarak isyanda..
Biz çalışıyoruz,
Biz üretiyoruz ama onların ataletinin cezasını da biz ödüyoruz,diyorlar..
Fransa kendi kapısının çalınmasından korkuyor..
Baltık ülkeleri(Norveç dışarıda kaldı) sahip oldukları ekonomik refahı kaybetmekten
ve aynı ekonomik sarmalın kendilerine bulaşmasından korkuyorlar ve AB için
yeniden referanduma gitmek istiyorlar..
Avrupa ve Dünya finans merkezi İsviçre’nin kendi ayrıcalığını koruma reaksiyonu..
AB’yi tehdit eden ve gün geçtikçe ivme kazanan “ırkçılık” ve ırkçı partilerin
ayak sesleri,iktidara yürüyüşleri..
Yeni Hitler yeni Mussoliniler’in Avrupa politikasını esir almaları..
Asırlarca süren “Yüz yıl Savaşları”nın yeniden hortlama korku ve endişesi..
AB için tehdit olarak hep politik-ekonomik gelişmeler ve veriler ele alınıyor,öne
sürülüyor..Ama geçenlerde Papa Francis’in “eşcinseller” için tanınan evlenme
izinlerinden sonra söylemiş olduğu;
“Bu sapma ileride tüm Avrupa ve Dünya insanlığını yok oluşa sürükleyecek bir
toplumsal virüstür!” sözleri AB için örtülü tehlikenin ilk sinyalleriydi..
Ekonomik ve siyasal sorunlar AB’ni tehdit eden “Dış Yüz” ..
AB’nin bugünlere gelmesine yol açan ama çok geç fark ettikleri ise “İç Çürüme”
oldu..
Nüfus artışının durması,yaşlı nüfus artarken genç nüfusun azalması,evlilik kurumunun
sona ermesi ve insanların evlenme ve çocuk sahibi olmayı;
kısaca “aile kurumu”nu lüks ve gereksiz görmesi..
Asıl korkutan gelişme ise özellikle 1960’lardan sonra başlayan Türkiyeli göçmenlerin
Avrupa’nın beklentilerinin aksine “asimile” olmayıp sadece “entegrasyon” düzeyinde
kalmaları ve kendi İslami Kimlikleri’ni atalarının Viyana önlerinde bıraktıkları yerden
Avrupa’nın göbeğinde devam ettirmeleri..
Dernekleşme,cami ve mescit açılımları,toplantılar ve organizasyonlar derken daha
Önce Avrupa’ya gelmiş ama “asimilasyon” politikası sayesinde kimliklerini kaybetmiş
diğer farklı etnik kökendeki müslümanlara da örnek olmaları..
Avrupa’nın önce Viyana Kuşatması sonra ise Balkan Savaşları ile topraklarından
kovduklarını düşündükleri Müslümanları yıllar geçtikçe kucaklarında bulmaları..
Artan Müslüman nüfus,
Çoğalan camiler ve mescitler,
Kapanan kiliseler,
Azalan beyaz Avrupalı nüfus,
Çöken inanç sistemleri,
Her gün boy gösteren cinsel sapmalar..
Bunu fark eden beyaz Avrupalıların atalarından kalma “genetikleri”nin ortaya çıkması
ve hortlayan “ırkçılık”..
Yeni Hitler ve Mussolini tehlikeleri..
Yeni iç savaşlar ya da etnik çatışmalar..
Orta çağ karanlık Avrupası’na dönüş sinyalleri..
Bugün AB’nin çatırdaması ve dağılma eşiğine gelmesinin,
ekonomik ve siyasal sorunların artmasının perde arkasında yıllardır teşvik ettikleri
sözde bireysel ve toplumsal sapmaların acı meyvelerini vermesi..
Kapılarını çalmaya başlaması..
Charlie Hebdo olayının perde arkasında yükselen Avrupa İslamı’na karşı
yürütülen “gizli savaş”ın açık emareleri vardı,gören gözler için tabii..
Ne dedik?
Men dakka dukka..
Çalma kapımı çalarlar kapını..
Şimdi kapılarını çok şiddetli çalıyorlar..
Çalanlar ise KENDİ ADAMLARI..
Vesselam..
Son düzenleme: