- Konbuyu başlatan
- #41
- Katılım
- 1 Kas 2012
- Mesajlar
- 3,434
- Tepkime puanı
- 1
- Puanları
- 0
- Yaş
- 68
Bak evrensel-insan kardeşim;
sana ezbere söylemedim "bazı ideolojiler ve klişe kavramlar"ın tesirinde kalıp konuştuğunu..
Mesela din hakkındaki söylemlerin Durkheim'in savlarının tekrarrı..yani klişe söylemler..
Uzaktan yakindan ilgisi yok. Bu sadece senin kendi beyin duzeyinin bilgisi ve algisi temelinde bir benzetmedir.
Ayrica neden sen illa boyle bir benzetmeye gerek duyuyorsun?
Benim bana ait bir zihniyetim ve bunun getirdigi her konu ve kavramda niteliksel bir bilgi algi tecrube duzeyim var.
Bak sana ilginç bir olgu söyleyeyim ki senin savının temelinin ne kadar çürük olduğun u anlayasın;
-bu toplumda dine,Allah'a inandığı halde hiç ibadet-uygulama yapmayan hatta hayatı boyunca 1 kez bile
secdeye gitmeyen milyonlarca insan vardır yaşadığımız toplumda,biliyorsun değil mi?..
Dogaldir cunku dinin uygulamali sartlarini yerine getirmezler sadece tanri ile olan inanmak kismini yerine getirirler, yani deisttirler.
Şimdi o hiç uygulama yapmayan milyonlar var ya;
yarın Allah,din,vatan için gözünü kırpmadan ölüme gider..
Bu da normaldir cunku uygulamadigi sartlar sonucta bir tanri inanci timeline dayanir.
Ayni sekilde bir ideolojik inanc temelinde de dayanabilr, ya da baska bir etik degree olan inanc.
Hah,işte senin anlamadığın,anlayamadığın veya ezberlediğin klişe düşüncelerin inanmana izin vermediği
o "İnanç" ve inanma sayesinde olur bu..
Yukarida acikladim, inanc ile uygulama bagini.
Adamın kendine küfredersin oralı olmaz;
ama Allah'a,dine küfredersin seni bir yumrukta yere serer..
Sonucta yaptigi uygulamadir, yani; "yumruk atmak"
İşte o uygulamadan değil "inanç"tan kaynaklanır..
Evet uygulama bir seyden kaynaklanir da bu sadece inanc degildir. Ideoloji de olabilir bir izm de bir etik de. Kisaca benimsenmis bir degerdir.
Lütfen,kabuğunu kır artık..
Kimin bir kabukta oldugu ortada.
Öğrendiklerin elbette zararlı değil;
ben,naçizane bütün felsefi sistemleri,düşünürleri tanımaya çalışırım..
mesela budist olan Rene Guenon un budist inancını da okurum
müslüman olduktan sonraki eserlerini de..
Roger Garaudy'nin "Dieu est mort-Tanrı öldü" kitabını da okurum ama müslüman roger garaudy de
okurum..
Hz.ALİ der ki;
"konuşana değil ne konuştuğuna bak.."
Ben Mani-Çu'nun veya Lao tsu'nun inancından önce söylediklerine bakarım,bana ne gibi faydaları var
diye..
Ama bazıları gibi "kendi ideolojime veya dinime aykırı" diye karşı çıkmam..
Sen de,lütfen,Kur'an veya tüm kutsallara bu amaçtan yaklaşmaya çalış..
vesselam..
Burada da bir fark var.
Ogrenmek baskadir, ogrendigini algilamak baskadir, ogrendigini bilmek baskadir, bildiginin bilinci ve farkindaligi baskadir. Butun bunlari ortaya koymak ve uygulamak ise bambaskadir.
Iste o yuzden en basitinden, Islam'in rehberi olan kuran her bir muslumanin rehberidir ama; hic bir musluman pratikte yani uygulamada biri birine benzemez.
Zaten bu son cumleyi algilayabilsen ve reel dunyadan gozlemleyebilsen; inanc ile uygulamanin biri biri ile olan iliskisini ve farkini da algilarsin.
O yuzden biraz ezber bozman, aklini kullanman ve yazilanlar uzerinde dusunmen ve kendi kendinde fikir teatisi yapman gerekiyor.
Tabi "kayitsiz sartsiz, sorgusuz sualsiz ve sadece kalb ile iman ve dil ile ikrar" yapmiyorsan!
Onu bile yapsan senin gibi ayni onu yapandan uygulama olarak farklilasirsin.