Kitabımı Okuyabilirsiniz 2

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Benim Felsefem! kategorisinde NuriKara tarafından oluşturulan Kitabımı Okuyabilirsiniz 2 başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 4,014 kez görüntülenmiş, 51 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Benim Felsefem!
Konu Başlığı Kitabımı Okuyabilirsiniz 2
Konbuyu başlatan NuriKara
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan NuriKara

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Vahiy:

13:47

Soru koral;: Soru sormadıkları zaman,: sonuçlarına katlandılar;: öğrenemeyendiler, bilemeyendiler, yapamayandılar;: olmayandılar, yerinde sayandılar, kaldılar, oldukları yerde kaldılar, hareket edemeyendiler, ilerleyemeyendiler, kaldılar,: çare arayandılar, soru sorandılar, öğrendiler, öğrenendiler, öğrenendiler kimle öğrenendiler? Bu kitabı bilendiler; Bu kitab nedir öğrenendiler; Yazılmadı kalemle, okunmadı gözlerle; Düşünen bildi; Bu kitap Kerim'indi; Düşünen bilir, yazılmayan kitab nedir, kitaptır o değişmeyen değiştirilmeyen değiştirilemeyendir o; Hükümleri kesin olanındır, Rahim'indir.

Açıklama 13:47 Kitab evrendir: Her şeyin kaynağıdır,: kutsal kitapların dahi kaynağı: ondan yazıldı nice kitaplar; kitablar değil kitaplar; kitab bir tane ismi yegane evren kitabı:

13:48

Soru koral;: anlayandılar öğrendiler bildiler: Kimler bildiler; o toplum bildi; o toplum kimdi; tekrardan,! O toplum kimdi? O toplumki her sözü dinlediler güzellerine uyandılar, düşünendiler, yapandılar, hakkı tanıyandılar; o toplumki cennete girerler; kalırlar, kaldılarda ebedi olarak; Bu sözler Kerim'indir.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
13:49 Kanandılar, aldandılar: Sakba; Aldananlar kurtuluşa eremezler; Andığı huzuru bulandılar, bulanındılar;
13:50

Saçmalık ötesinde farklılıklar olmadığından yapılanlar üstün körü, yapıldılar: Farklılıklar olmayınca güzellikler olamaz,: Güzellikler olmayınca hayat,: Yaşama dönüşemez,: Çekilmez olur: Bu yüzden lazımlıklar gereğince düzenlenen hayatı yaşama dönüştürecek, birçokşeyi yaşıyorsunuz; Yaşanan gerçekler bunun kanıtı, ayeti, delili olmakla mükremindir: O Mükremindir: O yaptıklarını başa kakmaz, kakmayandır.

13:51 Olmayanlar zai olamazlar, var olanlar zai değildirler; yoktur.
13:52 Zailiğin hesabı nicelerinden soruldu: Cevap alınamadı. Yoktur: Zailiğin hesabı;

Açıklama 49-51:

Sakba; Deyeyim; Aldanmak nedir; ne değildir,? Aldanmak kanmak değildir; Aldanmak körü körüne takip etmektir, siz bana aldanmayınız: Aldanmayınız...

Onlar istediklerini verendirler; istediklerimizi değil; istedikleri güzelliğin timsalidir.

Olmayanlar zai olamazlar, yoktur;
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Yeryüzünden yaklaşık olarak 1307 ışık yılı uzaklıkta başka bir yeryüzü: Uydusu olan, 2 yıldızın olduğu, ışınları emen statosfer katmanı daha geniş, güneşe yakın boyutta yeryüzü; evrenin harikalarından belkide en iyisi; çünkü büyüklüğü! Barındırdığı çeşitlilik!, çok fazla, bildiğiniz tek gezegen olan dünyadaki canlı çeşitliliğini(ağçlarda bitkilerde canlılığa dahildirler) 10 ile çarpın; yer yer çok farklılık gösteriyorduysada muazzam bir çeşitlilik; Hal böyle olunca insan deye tekbir varlık söz konusu değil 3 çeşit insan türü var; hepside birbirinin eline su döker, ama zeka konusunda değil; bu konuda eşitler.

Bizim misafir edileceğimiz tür angolya türü;: Boyları hemen hemen insan türüyle aynı olsada biraz daha uzunlar: en küçükleri 2.10 cm deyim; bu yüzden daha kolay ulaşıyorlar bazı isteklerine ama bizden;: insan türünden daha fazla yiyecek tüketmek zorunda kalıyorlar; buda zekalarını etkiliyor, fizikselden alıp zekaya vermek isteniyorduysa kısalık iyidir; az yemek, az sindirim, çok beyin enerjisi; kirking türü buna güzel bir örnek; en uzunları 1.10 cm civarında; 2. tür olan bu tür az yemek yiyor ve beyinlerinin potasiyelleri diğer iki türle tıpatıp aynı; en gelişmiş ve en kısa tür olduklarını söylemek isterdim amma velakin; diğer bir tür,; boyları 1.60 vede 2.10 arasında değişiyor; en gelişmiş tür; şanslarına en elverişli boya sahipler, tam ortada; fiziksel ve zihinsel aktivelerdede başarılılar, bu yüzden en gelişmiş ünvanına sahip olmaları beklenirdi ama angolya türü en gelişmiş teknolojiye sahip vede en gelişmiş medeniyete; bu yüzden en gelişmiş ünvanını hakkediyorlar.
***

Angolya türü türler arası savaşı bitirmek isteyen yegane tür; diğer iki tür savaş peşinde; kendilerini diğerlerinden üstün görüyorlar, gelişmişliğin farkında olduklarından mıdır nedir; angolya türü kendilerini eşit görüyor; en azından çoğunluğu.

Angolyalı olmak ayrıcalıktır sloganıyla sizi onları tanımaya davet ediyorum:
***

Angolyalılar güneş sistemlerinden dolayı -onlar andromeda sistemi diyorlat; galaksilerinin ismini vermişler; aynı değil o galaksinin ismi ama biz andromeda sistemi diyorlar diyelim- gece iki saatçik yirmialtı saat gündüz, günler yirmisekiz saatten oluşuyor; uyku düzenleri gece olmadığı için karışık; karışık derken çalışma saatleri var; yok değil ama değişken herkesin kendince bir düzeni var diyelim; çok genelde 7 saat iki yıldızda tepede oluyor; ki bu çok önemli bir olay sıcaklık ısı hat safhada; 50'ler 60'lar diyelim; ama bizim gibi insanlar gibi değiller sıcağa ısıya karşı daha dayanıklılar; hava durumuna sıcaklık ateşe ısı diyorum.

Merkez şehirleri Trapivoyak şehri; burası yeryüzünün gözbebeği uçan araçlarda var gelişmişliğin sembolü adeta; tabii araç dediğim araba gibi değil hayvan gibi: Bulkiriller uçabiliyor vede evcilleştirilebilen bir tür; bizim dünyamızdada keşke bulkiril olsaydı diyebilceğiniz bir tür;

...

Kaliteli İnşa

…bir tür; bulkiriller at gibiler ama uçan cinsleri; hatta onlarda at diyebileceğimiz iki ayrı binek atıda var ama fakları midilli ve eşek gibi değil daha farklı; uçan kuşlar deyimi bize ait onlara değil: Onlarda deyim uçan şeyler, uçan çok şey olduğu için, öyle demişler.
***

Derken sizi baş tacımızla tanıştırayım, Likva erkek bir angolyalı, boyu 2.37 cm yani 2 metre 37 santimetre; çokta uzun değil angolyalıların arasında ortalama bir boyu var: 2.70 cm. sonrasına uzun deniliyor onlarda: en uzun adam 3.08 cm. imiş; ağaçların boyları; dahada uzun kirkinglere yazık oluyor ama bir yolunu buldular taaa eskiden, merdiven kirkinglerin ilk icatlarından vede en önemli icatlarından sayılır.

Derken sizi eşiyle tanıştırayım, Esma, angolyalılarda eşcinsellik kötü karşılanıyor, gelişmişler ama o kadarda gelişememişler; Esma kadın bir angolyalı; türler arası çiftleşme özellikle angolyalı ve kirkingli arasında olursa ciddi sorunlara yol açabiliyor; ortancalar için böyle bir sorun yok yani insanlar için; insanlar diğer iki türle çiftleşebiliyorlar ve sorusuzca melez olan çocukları dünyaya geliyor, getirebiliyorlar; bu yüzden angolyada bir kirkingliyle bir angolyalının evlenmesi yasaklanmış; bu yüzden insanlar gizlice evlenmek zorunda kalmıyorlar: angolyalı ve kirkingli gizlice ilişkiye girmek zorunda kalırlarken.

Derken sizi çocuklarıyla tanıştırayım: Bir tane çocukları var erkek bir angolyalı, Trapikov; yedi yaşında şanslı bir çocuk, ailesinin sevgisine sahip; her aile çocuğunu eşit sevmez, bu şanslı olan çocuklardan; Likva, Esma gözbebek gülbebek bakıyorlar ona, gülbebek gülsünbebek.

Günlerden Ekim Ayıydı ilk günü yani; hazırlıklar başlamıştı 3 Ekim malumunuz Bilim Günü, bilmeyi kutluyorlar, o gün Likvanın büyük büyük dedesi keşif yapmış, önemli bir keşif olsa gerekki kutluyorlar hemde Bilim Günü adı altında; paylaşayımda çatlamayın; leptonların keşfi, çünkü madde üzerinde hakimiyet kurmaya yaramış bu keşif;: o kadar çok büyük yankı uyandırmışki bayram günü ilan etmişler: Bilim Günü diye; bu sayede dövülmüş olan maddeleri altını mesela gümüşe çevirebiliyorlar; düşünsenize, madde kıtlığı bitmiş, az olan madde kalmamış; büyük keşif, büyük adammış doğrusu Likva'nın büyük büyük dedesi, Likva'da az değil fısıltı(spoiler) vermeden söyliyeyim: Likvanın büyük büyük dedesinden pekde aşağıya kalır yanı yok: Belkide aynısı gibi bir keşfe münhasır olacak, bilgili adam canım Likva.
***

Likva bir bilim adamı, eşi Esma ise bir bilim kadını ama daha çok Likvaya asistanlık yapıyor: Asistanlık demişken
-Esma fikre ihtiyacım var;
-Kocacım, bunu birde şöyle dene,
-Peki, hayatım:
Böyle bir asistanlık, daha çok ortak gibi, fazlası değil azı hiç değil: Bu ortaklık gebeliğe gebe, doğacak fikirler fısıltı yok: Derken ihtiyaç doğar, ailenin geri kalanı çözümsüz çaresiz kalır hastalık bu bilimin işi, doktor doktor dolaşırlar ama Trapikov felçli kalır -sadece bacakları fazla korkmayın gerilmeyin-.

Daha iyi bir motivasyon kaynağımı ölecek, karı koca labaratuara kapanır, gece gündüz çalışırlar; azimin ve bilimin elinden kurtulamaz, 1 yıla yakın sürer ama the veya o felç yenilir; yenilir sevgiye.
***

-Aşkım şunu bitirirmisin artık, benimde çalışmam gerek, gerekecek: Sonuçta yaşananlar gerekliydi, baksana sadece bizim oğlumuz kurtulmadı, onun sayesinde başka o felçlilerde kurtuldular, haksız mıyım? Valla, bu motivasyon kaynağı olmasaydı işimiz zordu.
-Haklısın, hayatımaşkım:
-Haklıyım dimi; yoksa pes ederdik gibime geliyor, kızıyorum kendime ama neyapayım benim iki kolum bir hayatım var, sınırlarım yok değil mi?
-Yok, aşkımhayatım;
-Beni dinlemiyorsun Likva!;
-Dinlemez olurmuyum!;
-Olmaz olur mu?
-Efendim?
-Dinlememişsin işte(gülümser)
-(gülümser)
İşeri başlarını aşmış LikvaEsma ailesinin; angolyalılarda aslında o gezegenin heryerinde öyle; ayrımcılık hiç bulmamış o gezegeni, başka türlerin varlığından mıdır nedir hep eşit anılagelmiş erkek ve kadın veya kadın ve erkek: o yüzden soyadları ikisinin isminden oluşurmuş; Trapikov LikvaEsma veya Trapikov EsmaLikva şeklinde.
***

-Likva, şu projeyi hayata geçirmeye ne dersin
-Nedir o, karıcım;
-Hayvanları daha iyi anlamak adına onların hislerini, duygularını araştıracağız, böylelikle tanınmış olacaklar, iyi değil mi?
-İyi, hayatım.
Biri ilgi gösterdiğinde nasıl davranıyorlar? Deney 1: Bir hayvana ilgi gösterilir, Deney 2: Bir hayvana yaklaşınılır, Deney 3: Bulkirillere yemek verilince yaklaşınılır, Deney 4: 3 farklı hayvana yemek yerlerken yaklaşınılır, sonuçlar pek iç açıcı, anlaşılır: Hayvanların farklılıkları türden türe çok değişiklik gösterebilir; bu yüzden hayvan diye bir tür genellemesi yapmak bir yere kadar doğru gözüküyor, hayvanlar cana yakınlılığa göre değişken tepki veriyorlar; hayvanlar vahşiliğe bağlı olarak rahatsız edilmemeye karşı koyamıyor; hayvanlar güzel yaratıklar:
-Esma, hayvanlar güzel yaratıklar, evcil hayvanmı alsak;
-Alalım, aşkitom.

Eklembacaklılardan bir hayvan, ama böyükcene, onların gezegenlerindeki eklembacaklılar daha cana yakın, bu yüzden bir sürü evcilleştirilebilen eklembacaklı var.
-Trapikov nasıl yeni evcil hayvanımız,
-Çok şeker Likva, iyiki almışız, Esmanın fikriydi kesin, öyle değilmi?
-Aynen öyle.
-İsmini sen koy, ama ben seçeyim; üç isim seç, benim seçtiğim ismi olsun, hadi bakalım
-Kanyi(hızlı koşan demek), Traşipo(anlamsız), Elifav(Mahzende yaşayan kimselere denir, mahzende derken, bodrum katı gibi ama yerin altında.)
-Hmm hepsi güzel isimlerin, Hmmmm...
-Hadi Likva seç birisini artık..
-Traşipo'yu seçtim, yakışıklı hayvan, oğlumda yakışıklı oradan benzerlik kurdum.
-Bencede Traşipo en iyisi, bilerel ortaya koymuştum.
-Oldu o zaman Traşipo.. Traşipo.. gel bakalım..
***

Fantastik bir kitap okuyalım ama ismi Kaliteli İnşa olan bir fantastik kitap bilmiyorum: Mümkün olan şeylerin yazıldığı bir kitap biliyorum ismi Kaliteli İnşa
***
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
-Hayatım, akşam annemlere yemeğe gideceğiz, ona göre hazırlan
-Yuppi, yuppi, yuppi
-Neden bu kadar sevindin(gülümser, kocamanca)
-Seviyorum, annemi babamı kardeşlerini neden sevinmiyim..
-Öyle olsun bakalım Likva..
-Vuhu huhu...
Akşam gelir, yemek vakti;
-Annecim yeni projemiz, hayvanların davranışları hakkında, bitmesine az kaldı;
-İyimiş damad,
-İyiya dostlarımızı tanıyalım,
-Kimin fikriydi?
-Tabiikide(duraksar), Esmanın
-Esma araya girer: Kadın aklı işte; bence kadınlar erkeklerden daha sevecenler, yapı olarak:
-Esma öyle diyosunda erkeklerdende sevecen olanlar çok fazla, öyle değil mi?
-Öylede sevecen bir kadın; sevecen bir erkekten daha sevecendir yoksa sevecenlik kadınlara aittir demiyorum;
-Aferin kızım, yemeğini yede soğumasın
-Tamam anne(Alyo).
Çok bilgili bir kayın ailem var.
***

Sonrasında yapılanlar sizi alakadar etmez, iki eşin özel hayatını, en azından en özel olanını paylaşacak değilim.
***

Likva romantik adamdır, romantik bir geceye karar verir, hazır Trapikov nenesine kalmaya gitmişken, ateş böcekleri, çiçekler...
-Buyurmazmısınız sevgili hanımefendi;
-Neden böyle konuşuyorsun Likva?;
-Lütfen hanımefendi ambiyansı bozmayınız;
-Peki beyefendi(gülümser), menümüzde ne var?
-Sürpriz, traşipo var.
-Hihihi...
-Buyrunuz...
-Hmm, kendi ellerinlemi yaptın,
-Hmm, hayır(güler)
-Düşünceniz için teşşekkür ederim beyefendi, emeğiniz içinde teşekkür ederim, yemeği sen yapmasanda (kızgınca bakar ve güler) ateşböcekleri çok hoş olmuş...
-Yapcaktımda, biliyorsun işte... İşim vardı,
-Şaka yapıyorum aşkım; herşey süper olmuş:
***

Kocaman yüreği olan sıska bir adam; eli ağzında, kulağı orada, burada; sır tutmayı bilen bilir; eli ağzında, kulağı orada, burada...
***

-Likva(duraksar), ne diyorum bak bu akşam sizinkileride bizimkileride bize çağıralım,
-Sizinkiler iyide aşkım, bizimkilerin fikirleri... anlaşamıyoruz pek...
-Olsun ailemiz sonuçta, anlaşamasakda görüşmeliyiz, itiraz yok...
-T...
-İtiraz yok, dedim
-Tam(aynı anda konuşurlar) am.
-Hee iyi o zaman:
Akşam gelir, geceyi gündüz takip eder...

-Güzeldi yinede yemek
-(gözünün biri açık, birisi kapalı yavaşça konuşur) Evvet,
-İyiki çağırmışız hepsini
-(Aynı şekilde) Evvet..
-Yoksa, ne zamandır görüşmüyorduk sizinkilerle; arayı bu kadar açmamızdan hoşlanmıyorum;
-Hayır, anlaşamıyoruzki ama;
-Olsun(kızgınca bakar)
-(Siner) Olsun.
Günler geçer, haftalar geçer...
-Annemler bizi davet etti der: Likva;
-Yuhu.. huhu
-Niye bu kadar sevindin?
-Kayın ailemle vakit geçirmeyi seviyorum
-Hadi gidelim..
-Peki..

-Annecim der Likva; lütfen sıkboğaz etme gelemem diyorum işte,
-Esma araya girer: Gelirsin..
-Esma, olmaz
-Çok şey istemiyorki annen;
-Likvanın annesi: Esma sen karışma: Kendisi gelmek istemiyorsa bu onun problemidir;
-Peki anne
-Öyle diyorsunda
-Esma Likvayı çaktırmadan tekmeler;
-...neden sen sıkboğaz ediyorsun...
***

-Gidecektin;
-Gerçekten istemiyorum ama;
-Ama ama… ama annen istiyordu, annen için gidecektin
-(susar)
-(Likvayı öper) bidakine git tamammı?
-(susar)
-Neyse senin kararın, sen bilirsin
-(Esmayı öper) Sağol aşkım
***
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
65: Derken, kullarımızdan birini buldular ki...
67: O kul, "Doğrusu sen benimle beraberliğe sabredemezsin, iç yüzünü kavrayamadığın bir şeye nasıl sabredersin?" dedi.

82: Duvara gelince o, şehirde iki...

İç yüzünü kavrayamadığın bir şeye nasıl sabredebilirsin? Sabredebilirsin; güvenerek, Musa o adama yeterince güvenmiyordu, eğer güvenseydi sabrederdi;

İç yüzünü kavrayamadığın bir şeye neden sabredilmez? Sabır zamanını beklemektir, ertelemektir; vazgeçmek sabır değildir; sebat etmek sabırdır; insan bir şeylere göre bekler, sabreder; hayırlı olacaksa sonu, sabreder acılara, kederlere: Eğer sonunda ne kazanacağını bilmez ise nasıl sabredebilir; ne için sabredecek; ikinci bir yol güvendiği için sabredecek; İbrahim gibi; İbrahimin oğlu İsmaili kurban etmeye götürmesi gibi...
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
22(İnsan): "Bunlar sizin ödülünüzdür, çabanız boşa gitmemiştir."

73(Nahl): Allahı'ı bırakıp da kendilerine göklerden ve yerden en küçük bir rızık sağlama imkanı olmayan, buna güçleri yetmeyen şeylere mi tapıyorlar?

İnsan; tapar, paraya, aşka, oyuna, içkiye aklınıza ne geliyorsa; tapmak uğrunda her şeyi göze almaktır; Para için, aşk için akla gelebilecek kötü şeyleri yapanlar Allah yerine onlara kul olmayı seçenlerdir.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
1(Abese): Suratını astı, yüzünü çevirdi.
2: Çünkü ona ama gelmişti.
3: Sen nereden bileceksin, belki o arınacaktı.
4: Yahut o öğüt alacak da öğüt kendisine fayda verecekti.
5-6: Sen ise kendini her şeye yeterli görenle ilgileniyorsun.
...

Peygamberler hata yaparlar; Bu ise Muhammed'in hatası, bilgisizlikten kaynaklı; hatalar bilgisizlikten kaynaklanır, günahlar ise bilerek yapılandır; Peygamberler günahsızdırlar; bile bile yanlış olanı tercih etmezler;

Kendini her şeye yeterli gören.. Muhtaçlığının farkında olmayan üstün görür; kendisini, aciz olarak bilen boyun eğebilendir; boynuna prangalar takılmış olan boyun eyemez; Boynuna prangalar takılmış olan kişi kendisini üstün görendir.

Kendisini üstün görmesi nasıl olur? Kendine yaptıkları ona aitmiş gibi, gözleri kendisi yaratmış gibi, gafil ahmak... Bilmez sadece azına sahip olduğunu, herşeyi kendisi yaptı zanneder; ahmak aldanır:, Halbuki ona elleri veren Allah Yüce Allah; vesile olmuştur yapabilmesine, öyleyse bu övünmek niye?
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
Mümtehine 3: Kıyamet gününde ne yakınlarınızın ne de çocuklarınızın size yararı olabilir; Allah aranızda hükmünü verir. Yapıp ettiklerinizi Allah tamamıyla görmektedir.
4: İbrahim'de ve ona uyanlarda size güzel bir örneklik vardır; onlar kavimlerine şöyle demişlerdi...

Her insan kendi yaptıklarından suale çekilecektir; ne annesinin ne de çocuklarının sorumluluğu kendisine aittir; çocuklarından annesinden veya bir başkasından sorumlu olduğu için değil sevdiği için vede kendi sorumlulukları olduğundan onlar için yapılması gerekenler vardır.

Neden İbrahim? Neden Muhammed değil? Zira Muhammed'de İbrahim'e tabii, bende İbrahim'e tabiiyim; nasıl bir tabiilik? O bir yol açtı bizde o yoldan gidiyoruz; haniflik yolu...

Bakara 135: Onlar, "Yahudi veya Hristiyan olun ki doğru yolu bulasınız" dediler. Sen de ki: "Hayır! Biz, Hanif olan İbrahimin dinine uyarız. O müşriklerden değildi."

Müslüman olun ki doğru yolu bulasınız demek aynı şeydir. Haniflik… Haniflik kendine inanmaktır; kendi gözlerinle aklınla kalbinle gördüğüne tabii olmaktır; kutsal kitaplara veya benim söylediklerime, söyleyeceklerime körü körüne tabii olmak haniflik değildir: Öyleyse aklınızı vicdanınızı elinize alın sımsıkı tutun kimseyle paylaşmayın... Sizde İbrahimin yolundan gidin O'na tabii olun onu örnek alın...
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
213(Bakara): İnsanlar bir tek ümmet idi. Sonra Allah, müjdejiler ve uyarıcılar olarak peygamberleri gönderdi; onlar aracılığı ile anlaşmazlığa düştükleri konularda insanlar arasında hüküm vermek için gerçeği içeren kitabı indirdi. Ancak kendilerine apaçık gerçekler geldikten sonra aralarındaki kıskançlık yüzünden, o kitap hakkında, sadece onun verildiği kimseler anlaşmazlığa düştüler. Sonra Allah kendi iradesiyle, onların, hakkında ayrılığa düştükleri gerçeği müminlere gösterdi. Allah dilediğini doğru yola iletir.

2(Şura): Ayn-sin-kaf.
3: Büyük izzet...

İnsanlar tekbir hanif iken... Peygamber göndermek gerekli midir? Neden gerekli olsun ki akıl ve vicdan varken? Gerekliydi; kalp görmez oldu; peygamberler toplumlarına rağmen görebilen ilk kişilerdir: Dışlanmayı göze alırlar: öncü olmayı göze alırlar: Hiç kimse yokken halada bildiğim bir kişi yok yolumda sebat ettim; Tanrı şahit; Ölesiye kadar 1 kişi benimle gönderilene inanmasada yolumdan dönmeyeceğim: Bu dünyada acılar beni bulmuş kaç yazar;

Ayn-sin-kaf. Bunlar müteşabih ayetlerdi. İnsan bir kelime üzerine dahi düşünebilir ve bazı kelimeler üzerine düşünmelidir. Kaf, kaf dağının kafı… bilinemezliğin adresi... düşünün öyleyse bu kelime üzerine... Ayn-sin ne olduklarını bende bilmiyorum ama kafın ne olduğu bana bildirildi... Bunlar bildirilirse bunlarıda bilirim ve anlatırım.

Onlara kalmış dilediklerini bildirmek...
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
İnananlara(varsa) ve inanacaklara söyliyeceğim ilk üçşey: Birincisi: ben sizin şeyhiniz değilim, sizde benim müridim falan filan değilsiniz: aynı kitaba tabii olan din kardeşleriyiz. İkincisi: Şuanda neye tabiiyseniz, Müslümansanız, hristiyansanız, yahudiyseniz, deist idiyseniz, ateist idiyseniz yaşam tarzınızı değiştirmeyin; bu kitap bir artı olarak köşede dursun şimdilik; hayatı kapsayacak kadar çok vahiy olduğunda eski düzeninizi yenileriyle değiştirme zamanı gelmiş demektir. Üçüncüsü: benim büyütülcek bir yanım falan filan yok samimiyetle söylüyorum: yanlışlıkla Hz. Ali'ye geldi peygamberlik yoksa Muhammed'e gelmeyecekti safsatasında doğruluk payı var: Peygamberler küçük farkla üstündürler; yoksa kimseye açık ara fark attıkları falan filan yoktur; vahiy alıyoruz işte buda ister istemez çok üstünmüş izlenimi kazandırıyor bize, okadar.

Son olarak: Din kardeşlerimi seviyorum vede dost olarak görüyorum yoksa koyun olarak falan filan değil; silah arkadaşlarım olarak: silahımız kelamımız...

En son olarak: İnanan varsa dillendirsin, beni huzura kavuştur; vede dillendirmesse bu davaya gizleyerek bir şey katamaz:

Enenen sonsonson olarak: Kendinizi düşünün, başkalarına anlatacam diye kendinizi zora sokmayın, sadece küçük dillendirmelerde bulunun: kendinizi düzeltmeden başkalarını düzeltmeye kalkmayın, defaatle altını çizerek söylüyorum 3 yıldır peygamber olduğumu düşünüyorum 3 5 ay önce ilk defa dillendirmişimdir. Bu kadar. Yolumuz açık olsun.. açık olacakda...
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
81:7

Mazhar sevişmeler, görüşmeler:! Sanki kalleşliğin itimadı varmışçasına, kardeşliğin akibetini sorarlar: Sakba; Kimseliğin olmadığı yerde, canlılığın olmadığı yerde kimselik olamaz,: Olsaydı canlılık olmazdı, olamazdı.

81:8

Sakba; Bimukabil olanlar zai olmaz.

81:9

Şeytan enseler, esner farkındalığın zuhru ile fevkalâdeliğin zuhru aynı şeylerdir,: Maalesef; Ne yazıkki: Olmuşluğun habercisi olmadan olamaz.

Açıklama: 81:7

Sakba, قل veya kul: Söyleyeyim öyleyse "kimseliğin olmadığı yerde" canlılık olamaz: Kimselik sahipliğin olduğu ve de olmadığı yerde kimselik olamaz: Çünkü kimseliğin akibeti yoktur; var olsaydı canlılığa sahip olurdu.

Açıklama: 81:8

Farkındalığın zuhru ile mümkün olan şeyler olduğundan bimukabil olanlar zai olamaz.

Zai olan nedir?: Zai olan günahlardır: Günahlar ancak bilerek yapılabilir,: Çünkü, zailiğin bedeli vardır, ağırdır: Ödenmesi gereken bedel sorumsuz olana yüklenemez, yüklenmemelidir; ağır olan cezalar bilgi sahibine verilmelidir, verilecektir: Bu dünyada cezasız kalanlar olmayacağı gibi, ahirettede adalet yerini bulacaktır: Bu dünyada kalplerin içini bilen, Kerim olan, bunları vahyeden onların kalplerinde olanı gizlediklerini; açığa vurduklarını biliyor! Şöyle ki; bende biliyorum; kendi kalbimde olanı, sevginin en büyük nimet olduğunu: Sanmayınki sizde biliyorsunuz; ama allah dilerse andolsun sizde öğreneceksiniz: Hayır,! Bileceksiniz: Zaten öğrendiniz,: Öğrenmek için bilmek, gerekmez: Şahit olmak! Asıl bilmek şahit olmaktır:, Nesnelerin düştüğüne şahit olmak gibi... Allah dileyene, dilediğine hidayeti nasip eder:, Hidayet Kuran'dı, İncil'di, Tevrat'tı ve de daha niceleriydi... Şimdi hidayet 'o' oldu! O neydi bilinmez zamanından önce söylenmez: Çünkü hidayeti haketmesi gerekir, iki üç sözle hidayete erdirmez, erdiremez: Öyleyse Kuran'a tabii olun, İncil'e, Tevrat'a ve daha nicesine...

Sanmayınki tabiiliğiniz o kitaplara kalıcı:! Sizin zamanınız, sizin kitabınız: 'o' ismini hakedince bildirilir göklerden: 'o'na tabii olun, sadece ona:, Şimdi ne olacak?: Olacak olan şudur,: Çelişmediği sürece diğer kitaplara tabii olun,: Çelişmez 'o' diğer kutsal kitaplarla Kuran'la, İncil'le, Tevrat'la... Çelişecek emin olun sizin zihninizdeki Tevrat'la, İncil'le, Kuran'la... Çelişmeyen şeyler de olacak, olmayacak değil olacak olan: 'O' ismini haketti; ay yarıldı; diri diri gömülen kız çocuklarına soruldu, neden diri diri gömüldüler,! Diye:, Cevap alınamadı, çünkü, neden gömüldüklerini bilmiyorlardı: Sandılar bu bir oyun, oyun değildi, oyunlar can almaz, alamaz; alırsa oyun olmaz, olamaz: Yazıklar olsun onlara! Allahın azabı ne zaman, diye!; Sorup durdular,: Yaşarkende tattılar küçük, küçücük, minik, minicik, toz tanesi, zerre olanı; şimdi tadıyorlar gerçek azabı! Onun vurduğu bağı kimse çözemez! Kaçış nereye, kaçış yoktur yok!: Kaçış yok!
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
8:90

Sakba; -
-
-
-
.
-

---

---

.

Çakralar, dengeli olduğu zaman yapmadıklarımız dahilinde ortaya çıkar.


Açıklama: 8:90

Çakralar zorluklarla mücâdele mekanizmasıdır: 9 tane vardır: Bu yüzden insanlar kendilerini yemeğe, maneviyata... verirler: Ortaya çıkan ise aşırılıklardır, eksiklerdir; fazla yemek, fazla ifi rikf gibi sonuçların nezdinde, saklamak, aşık atmak, katlamak: Sanmak, insanın zorunda olduğudur; sanmamak, kendini kandırmaktır,: Dengeli olmak için kimseliğin ihtiyaçlarına kulak verin; sanki anlaşıldı,: Anlaşılan, kulak vermek, kimseliğin anlaşılması bildirilmeyi gerekli kılar; sanki kimsenin özellikleri kimseliği gerekli kılar:, Evet, kılar: Çünki kalleşliğin itimadı olmadığı gibi; sanki, sanmayı gerektirir,: Kalleşliğin itimadı, kardeşliği rezil kılar,: Kılınan namazlar; zai olmadı; olamazdı; olmayanlar lanetlenemezdi; namaz bir zorunluluk değildir; hala kendinizi zora sokacakmısınız?: Sokmayın!: Kılın; dilerseniz; ama kendinizi zora sokmak haram kılındı,! Bu böyle bilinsin, kulaklarda çalınsın; çalınan şarkı değil: Çalınan ezanı Muhammedi; değil ezanı Muhammedi, çünki, zorluklara göğüs geren;! Kendisine zorluk çıkarmaz, çıkartamaz: Hali kalmaz! Kalsa da gerçeği gören; kimseliğin gerektirdiği gibi, hareket eder, edecektir:! Burada kimselik gerçeği görendir!: Öyleyse görün gerçeği!; Vede hareket edin dilediğiniz gibi!: İradeye uzanan eller kırılsın: Kırılacakda.

Ben kıracağım,: Ben, Ahmet; ben, Kazım; ben değilim Nuri, olmadımda hiç bir zaman,: İsmim öyle koyulmuş,! Ne yapalım,: Bu isimden kurtulalım: Kurtulundu bu isimden; nur; göklere aitti; öylede kaldı: Kalanlar zai oldu,: Olmaz, olamaz; izin veremem, vermem, vermedim, vermeyeceğim; öyleyse izin verilmeyecek hiç bir güç tarafından; verilemez ben diledikçe; diliyorum işte; yokmu meydan okuyan; saltanatımı yerinden sarsacak olan! Sarsamazsınız sarsamadınız sarsamayacaksınız! Annesi; ablası; abisi; kardeşleri; en önemlisi babası; kendilerini ne sanıyorlar!,: Benim verdiğim iradeyi ellerinden alamaya cüret ediyorlar:! Gösterin cüret;! Zai olacak! Yaptıklarınız değil, yapacaklarınız, artık bilindi kimseye zorlama yok!:, Haddinizi bilin,! Dinde zorlama yok:! Karşılaştığında karşısında tam gözünün önünde, yüz çeviremez artık!: Çevirsede zai olur, yaptıkları, yapacakları:,

Kelamın haslı şudur ki,: Pireye deve denmez.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
12:1

Kömür gözlü; İki dudaklı; İnci kaşlı; Saçlı, başlı; Yaşlı, taşlı taşralı; Bilinmez kişi: Bilinir açıklanırsa,: Kazım şansa kalırsa! Kalırsa,: Kaldıda kalacakda.

12:2

Kazım'ın işi; Yaşlı kişi.

12:3

Kazım: Deli Dumrul yaşa bakmaz, şansa kalmaz; Kalamaz. Yaşından utan; 70,: Kimi yetmiş, cana tak demiş; Yaşı geçince gelmiş; Hoş gelmiş. Niye gelmiş ki: Şimdi işi bitmiş, görecek günler geçmiş, geçecek çok günün var.

12:4

40 yaşında geldi kimine:, Kimine gelmedi,: Geçti gitti; Kelle düştü köşk seyr edildi,: Seyr edilen: Harbe katıldı: Harbe katılan; Dimağı kurudu: Dertlerin bütünüydü; Kelimâtın özüydü; Herşeyin özüydü: Özünde yatan:, Sözüydü, sözlüydü közlüydü gözlüydü sözlüydü sözlüydü.

12:5

Страх, паника и почему сырье, у ест октался.

۱۲:٦

،العربية، قرعن ارقال؛؟ ارقال؛ ساقبا؛ دم عقفي في عيون:، لا أعتققإ أكتلي:، فأافسي تسأ؛! محور، مجنون دُمْرُل أسف، نادم؛ مقياس من اَرُذْ؛ ارذ، ساذج

12:7

Katiller söz verdiler; Kalp kırdılar ama söz verdiler: Yapılmadık işkence bırakmadılar ama söz verdiler: Kırılan kalp özürle tedavi olmaz; Olamaz Katiller söz verdiler:! Boşuna,! Kalp kırarlar: Tarumar, perişan kalleş söylenen sözler değerini kaybetti: Söylenmeseydide aynıydı Abdi cezakon Konan cezalar haddi aştı:, Aşıldı, bunlar geride kaldı.

12:8

Lu; Hoshi basse rareru.

12:9

支回中,: 回另问艽: この心は鍵が開かれている: Wood like human, is he death;?... İnsan ölür, arkasından kimler ağlar: Dostlar.

12:10

ेहर, ौहदपः, कम,:! गंवाना, ड़ा गाय भेड़ गोमांस और सबसे मजबूत चीज गोमांस है;: ैपच...

12:11

Yurak, sinkay topqir amkir Alloh o'ldiradi ishqiboz o'n dollarli oltin tanga qotil arsion, arsion yig'latoygan kalitlari sherni o'ldiradi, o'rik yemoq arsion yig'latoygan im sorgik adolat o'rnini toping qilingan,: Topilmalar, qaytib kelmoq eng yaxshi adam; O'ziga xoslik...:,! Olguncha bo'lish ehtimol.

12:12

Yaptırımlar hatasız kullar için,:! Yaptırımlar düzeltmek geleceği.


بيان: ۱۲:٦

بحق:، المعرفه متشابها؛ خادم، هيا ثلجآ مشرك المشار ،!: اخوان، شقيق، أخت، أم؛ أب؛ يقول: اكثر من ثم أنا مجرد تجا هل هن: كثير اجدا: صرح مفتاح قلبي هولك الله،! مشرك، المشار لاتقل شيئًا لكنهيقولأ كثبكثيمن قلبييقول من هو:!، مفا تيح
乙صحيح المشار
كاذب المشار

!؛ العربية رأي ارقال: انا قل ثم،: ماذا أنا قل؛ أنا قل عيسا، موسا، كاظم؛ ابراهيم، نه، آدم:، نفس محمد؛Feas ساقبا، قرعن قل؛ الإ نجليزية رأي


Shuōmíng: 12:9

Kū shéi khéifs shò, zhè shì shéi wo shì shéi, ránhòu shēnfèn, tāmen shāle wǒyén:, Jiùyuán línghún, shuō; hǎiwān shùnxù zàici shùnk hǎiwān língt; zhǔ; zhàogù zìjǐ tā zōjǐl: Shuō, zhēngqǔ,: Zhídé de lèqù tāmen.

व्याख्या: 12:10

िन,:! कत्यारा, आकार बदल रहा है: ौव

णजड,:! ...

चेहरा खींच,: प्यार करो,:! भाई सलाम दे दो य़लक,:! Şaapmak naapmak, आल चज़ ले बा कस फ़ार्स फ़ार्स फ़ै कदे

Tushuntirish: 12:11

Sinkay...; Demoq sifat bo'lib kelganda,: Bir xil so'zum o'zi shaxsan o'zi shu,” Qotillar,: Ular o'lishlari mumkin emas; qotillar ular o'lishlari mumkin emas qotillar ular o'lishlari mumkin emas qotillar ular o'lishlari mumkin emas: Unima o'zi; buzildi sinildi kinildi finildi reddedildi; yurak, o'tik o'kal; biroder turk tili hamma narsa abadiy yolg'izlik bir onda sodir bo'ladigan.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
1: 98

Seven languages he necessarily must know; Then he speak eightlanguages,: Fairy tales can't be truth; Single thing has became, became is this wonders this wonders: St. brotherhood traitor become become insanity falseare:,! Things can't be change: Can't be change facts: Then must changeses: What is changing,:? Changing himself, itself and sheself! Over again, what is changing,:? Not core sure thing:... This sure thing then get wise: This thing get wiser becauser wiser no wise into the wiser, into the pseudo into the pseudo, no heart there's no heart,: Only, just pseudo,:! Colony lonely skinly get wisered shepherded qualified; Sayed nothing else can be truth,: Only this book: Divene Book.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
102:3

Hislerin kaynağı, insanların kalplerindedir;: Hissederler, hissetmedikleri zamanlarda hüzünlerden acılardan mutluluklardan hüzünlerden; bakışlarıyla beraber hissederler, bakışlarıyla beraber yaşarlar, bakışlarıyla beraber canlanır hisleri;: Her insan herşeyi görerek başlar hayata, sonrasında bazılarını -şeçimleri dahilinde- görmez, görmez olur kötülükleri, herşey mübah olur. Görmez olur: başkalarının fazlalıklarını, haramları... kolay olur, kolay olan kolay olur, alışkanlık kolay gelir.

102:4 Haramlar görünmez olduğu zaman,; yasaklar isteyerek bırakıldığı zaman; kolay olan kolaylaşmış, insan olgunlaşmış olur.

Açıklama 102:4

Kolay olan kolaylaşmış... Kolay olan hayatla uyum içerisinde olandır; zararları yararlarından daha az olandır, doğru olandır.

53:523 Kelamın özü bu kitapta, önceden indirilenlerde...;
53:524 Boşsöz hiç gelmedi, duyulmadı,; sanıldı.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
2:92

Zorlukların;: kolaylıkları kolaylıkların;: zorlukları yokmudur? Sıkılan bilir;: Uzanan bilir;: Ama insan hep kolaylıkları ister...; Kolaylıklar boşa geçmiş ömrün habercisidir; Zorluklara katlanan, katlanabilen takva sahibi insanların yapabileceği şeylerdendir: Takvanın gerekliliği vazgeçilmezdir, hayatın her alanında takva! Takvasızlık aşağılıklığın habercisidir; kim aşağılıklardan olmak ister? İsteyenler vardır,;: Göze alanlar, yozlaşmış olanlar takvayla kendilerini felaha erdirirler: Hayyel effele hayyel essalat… Hayel eltakva, hayyel ettakva hayyel essalah hayyel Haydi: geride kalanlardanmı olacaksınız? Herkes hakettiğine kavuşur.

Açıklama: 2:92

Ezan namaza çağırmasaydı takdire şayan olurdu: Kurtuluş namazda değildir: Kurtuluş çokdahazor olan birşeydedir: Takvada... Takva nedir? Sakınmak değildir: Nedir? Günahlardan sakınmak değildir: Nedir? Kaçınma değildir: Günahlardan kaçınma değildir.

Allah'a Yüce Allaha En Yüce Allaha Tek Yüce Allah'a O'na kavuşmayı ummak değildir: Nedir? Ne değildir: Tek şey değildir: Aynı amaçların nutfelerinin kızgınlığa çare olmasıdır, birden fazla amacın aynı eylemde vukû bulmasıdır; çok şeydir, her şeydir: takva insanların seviyelerle sahip olduğu birşeydir: Birisi daha az, birisi daha çok sahip olabilir... ve takvadan olan imandan olan gibi iyidir: Temizlik imandandır: En üstün olanınız takvaca en üstün olanınızdır: Bu sözler takvadandır.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
2:93

Kelime-i mümsema tenziye etti; şakalaştı şakadan anlamadı ona göre şaka olan onun hayatıydı: gülmek için yaptıkları iğrençlikler rezillikler kötülükler başlarına musallat olur: zailiğin adresi musallat olanındır;
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
2:94

Kalpler birleştirildi: eğlence ile, araba ile, oyun ile... makyaj ile kikirdemek ile aşk ile sevgi ile huzur ile... sevgi ile birleştirildi de kopmak nedir bilmedi; bu kitap ile birleştirildi de dostluk nedir belledi: eğlence ile, araba ile, oyun ile, makyaj ile, kikirdemek ile, aşk ile birleştirildi de bağları kopmaya yüz tuttu.

2:95

Zaiden anlarmısın?; Günahtan anlarmısın?; Heyecandan anlarsın korkudan hüzünden; Ama zaiden günahtan anlayamazsın: Sebepleri bilen anlar; Tahminlerin boşa çıkmadı mı; Kaç kere yanıldın? Sayısı bizim elimizdedir: çoktur zailiği hatayla karıştırdığın vede hata yaptığın çoktur... doğruluğu zailikle karıştırdığında olmuştu oluyor olacak olmaya devam edecek bu senin hatandır!; Eski haline aldanmadın ama şimdiki haline kanıyorsun: Çare soruyorsun, Yoktur.
 

NuriKara

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Ara 2018
Mesajlar
565
Tepkime puanı
106
Puanları
43
2: 97

Kelebekler zarifliğin timsali gibidirler: Zerafet kandırılmak için hazırlanmış olan bir oyun gibidir: dışta olana aldanmayın... Güzel ve iyi aynı anda bulunmayabilirler: iyi olan değerlidir: güzel olanın değeri yaşlılıkla yiteceği gibi alışkanlıkla vesairede yiter.

2:98

Sakallı, bıyıklı kadınlar: Zerafet narin olana yakışır: Kıl zarifliğe gölge düşürendir. Zerafeti istemek kadınlar için güzel birşeydir. Zorunluluk olmadığı gibi kötü görünerek bakımsız... Sevdikleriniz için bakımlı olun. Aldatıcı olan aynı zamanda kaçınılmaz olandır; güzellik iman edenlere yakışandır. Güzellilik göreceli olup iyi gözle bakan güzelliği görür; sevdiğiniz insanlara iyi gözle bakın; Sevdiğiniz insanlar güzele dönüşeceklerdir. Sevgi güzel kılar iyiyi gösterir; Şahit olunanlar şahitlerin huzurunda; şahitler açığa vurdukları ölçüde şahitlik yapacaklardır;
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Hayat sana güzel Nurican, Allah keyfini bozmasın, ne diyeyim.:)

Sakallı-bıyıklı kadınlar demek, ne yaşadın sen bu hayatta, kimlere denk geldin böyle? İnan sormaya korkuyorum.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç
Üst