kendimizce/aforizmalar

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefe.Net Arşiv kategorisinde Nejdet Evren tarafından oluşturulan kendimizce\/aforizmalar başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 68,708 kez görüntülenmiş, 511 yorum ve 1 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefe.Net Arşiv
Konu Başlığı kendimizce\/aforizmalar
Konbuyu başlatan Nejdet Evren
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Nejdet Evren

Beril

Üye
Yeni Üye
Katılım
12 Eyl 2011
Mesajlar
210
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Cevap: Kendimce/aforizmalar

Bana göre cesaret , gerçek yaşam içinde yığının hiç bir şekilde cesaret edemeyeceğini yapmaya çalışmaktır.

Bana göre cesaret gözlerin bakmaya korktuğu ışığa gücünün yettiğince bakmaktır.

Bana göre cesaret benliğinin yapılmasından hoşlanan arzularından kaçınmaktır.

Bana göre cesaret,çoğunluğun yaptıklarının tam tersini yapmaktır ki bu kainatın en mükemmel davranışı olsa bile...
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Bana göre cesaret benliğinin yapılmasından hoşlanan arzularından kaçınmaktır.

Cesaretten başka,güçlü bir irade ister ki ve en zoru da budur,ve zor olandır amaç bu cahil cesaretini ve hırsını,arzularını yenmek..
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Cahilin cesareti acemilik, bilgeninki sınanmışlıktır; cahilde cesaret olmaz, bilge gereksinim duymaz.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Cahilin cesareti ahmaklık,bilgenin ki kahramanlık..
 
F

faust

Ziyaretçi
Varlığımızın gereksinimi,genelleme yapmaktan ibarettir.

Bir varmış/bir yokmuş,hakikat ''Biricik'' miş. (Stirner'a ait değil ama onu niteler bir şekilde)

Kimilerinin ''gizemli'' dedikleri,maskesi düşene kadardır.(Biraz karamsarca ama bir vatandaş bunu bana zorladı! (forumla ilgisi yok) )

Birliğin verdiği haz ben'likten uzaktır ama dostluğu pekiştirir.

Bilgeliğin asaleti,mütevaziliktir. (Mütevaziliği korkaklık olarak algılayanlarda yok değil ama bilge kişi bunlardan kendini soyutlamıştır,diye düşünüyorum )

Cahilin düşüncesi,konuştuğu kadardır.
 
F

faust

Ziyaretçi
Bilim sizi hakikate götürmez ama sizi hakikat anahtarını bulmaya götürebilir.

Bilgi sınırsız ama bir sınırı olmalı,tıpkı beynimiz gibi.

Felsefe çamurlu yolda yürümek,bilim ise dikenli bir yolda yürümektir,aklını kullanırsan dikenleri lehine çevirebilirsin ve o yolda ilerleyebilirsin (kanlara rağmen) ama çamurlu yoldan kaçman o kadar kolay olmayacaktır.(temiz çıkamayacaksın)
 

Beril

Üye
Yeni Üye
Katılım
12 Eyl 2011
Mesajlar
210
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Cesaret Nedir? Ey aklı başında düşünmesini bilen duygulu ,yüce gönüllü insanlar!..

Sizler düşüncenin anası-atasının duygu olduğunu unuttunuz mu yoksa bilmiyor muydunuz...

Sizi düşündüren ,tatlı canınızı yakan beyniniz mi yoksa kalbiniz miydi .)

İbrahimi ateşe götüren duygularıydı.Sevdiği kadın da onunla girmek istedi o ateşe.Onların serveti -bilgisi-saf tertemiz kalpleriydi.

Zamanın bilgesi değerlerini ve içtenliğini korumayı ibadet sayanla ezbere -birilerine göre yaşayanı ayırt edemiyor düz-ayak kestirip atıyorsa cahil de tabu sahibid e kendisidir.

Kadın duygudur ,hayata can ve anlam katandır.Düşünceyi var eden kadındır.Bilge kişi buna erendir.
 
F

faust

Ziyaretçi
Bilim kurgu yapmaz,kurguyu bozar.

Varlığın birliği aynı zamanda yokluğun da birliğidir.

Birliğin varlığı var/oluşu ifade etmeyedebilir.

Siyaset balçık gibidir/temiz kimse yoktur.

Siyasetin anlamı onu kullanmayan da saklıdır ve gereklidir de taki dünyaya bilimler hakim oluncaya kadar.

İrade'nin özgürlükle kavuştuğu yer var/oluştur,bu yüzden bir çok felsefe ekolu var/olmaktan uzaktır.

Gizli hayranlık,resmedilmiş bir bağlılıktır.

Size tepeden bakıyorsam bu büyüklüğümü değil,yabancılaştığımı gösterir.
 
F

faust

Ziyaretçi
Bir kişi bilgiyi seçmişse,yalnızlığı kabullenmiştir demektir.

1,1 daha 2 etmez aslında bu sınırlı yapımızın sınırlı bir sonucudur,bu yüzden matematik hiç bir zaman hakikate götüremez ancak o yolun çakıl taşı olabilir. (Matematikte doğrular vardır ama hiç bir zaman bilişsel bir süreci anlamlandıramaz/doğrulayamaz.)

İki insanı aynı anda memnun etmek,gece ile gündüzün aynı zamanda var/olması demektir.

Düşüncemiz,yaşantımızın izleridir.

Büyüklük bazende hoşgörüdür ama asla kabulleniş değildir.

Tanrı'yı hiç bir yerde arayıp bulamazsınız ve evreni ona mål edemezsiniz,çünkü o bizim içimizdedir ve değerleri de biz yaratabiliriz ancak.

Nesne özne'yi yaratabilir ama var edemez,var olmak bir olana mahsustur.

Var/olmak bir iç-deneyimdir,bunun dışında bir olgu değildir.

Beynimiz de tasarladığımız dünya çogunlukla gerçek olaylardan uzaktır ve bu yüzden hep yanılırız,bu yanılmanın adıda kötü talihtir.

Bütün bilgimiz var/oluşumuzu tanımamızdan ibarettir.

Her yükseliş bir düşüşü gerekli kılar ve her düşüş bir ilerleyiştir.

Akılsız başın cezasını ya ayaklar çeker yada başkaları.

Hiç birşey benden daha değerli değildir,der ben'lik.
 

Beril

Üye
Yeni Üye
Katılım
12 Eyl 2011
Mesajlar
210
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Değerin anlamını kavramayan elbette cahildir ; ki cahil kendisine değer veremeyendir.Cesaret ise kendisinin değerini görebilen ve o değeri taşıyabilendir.

Bilge,hayata anlam yüklemekten korkmaz çünkü derinlerde bilir ki o anlamın bir parçasıdır.İster kabullenilsin isterse yerinsin, yüreğinin sesi hayatın yasasıdır .)
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
gidilen yolun doğru olduğu gidildikten sonra anlaşılır; gidilmeyen yolun doğruluğu hiç bir zaman anlaşılamaz; bu nedenle geçmiş, bu günün aynasıdır, pratik ise onu gösteren ışık demetidir.
 
F

faust

Ziyaretçi
Geceler hep kısadır (uykuda) çünkü boşlukta yakalar bizi,bilgi boşluk barındırmaz bu yüzden uykusuda yoktur.

Kurgular yıkılmadıkça öz/benlik bulunamaz ve zayıf bir yanımız olarak var/olur.

İstençsiz benlik dalkavukluğa mahkumdur.

Bilginin sınırı,onu yakalayamamız da saklıdır.

Kuru iyimserlik,derin yalanların maske takmışıdır.

İnsan bilmediği şeyden korkar ve bildiğini zannettiği şeyi asla sevmez. (Nejdet hocamın bir aforizmasını andırır gibi)

Bilgi özgüvendir ve öz/benliğimizi bulmamızda bir araçtır.

Dil denen olgu ne ilginç bir varlıktır,önce onu var ederiz kelimelerimizle,sonra var ettiğimiz şeyin oyuncağı oluruz ve bizi istediği gibi kullanır.

Bilim diyince nedense aklımıza hep,beyaz önlüklü/gözlüklü ve laboratuarda deney tüpüyle deney yapan yada mikroskopta bakteri inceleyen biri gelir,buraya
kadar olan herşey doğal aslında İlginç olan,toplum-bilimlerinin bu sürece uyarlanamaması ve doğa-bilimlerinin de toplum-bilimlerine uyarlanamaması,bunun en büyük etkeni,değişen ve gelişen makro anlamda büyüyen bir kitle : her ikiside bilim aslında ama metodları farklı Sadece birinin laboratuarı,diğerinin ise nitel analizinin değeri yok.

Felsefe öznel,bilim nesneldir özneyi tanırsan ancak nesneyi bilebilirsin.

Birlikten kuvvet doğmaz/zayıflık doğar.

Bilgiden korkuyoruz çünkü bu hakkımız kadardır.

Düşünmek yada bir romanı okumak bilgi değildir,önyargılarımızı ve kendimizi tekrar sorgulamaktır.
 
F

faust

Ziyaretçi
Bilimi siyasete alet edenler/en büyük gaflete düşmüşlerdir.

Herkesin hakkı/kendini yaratabildiği kadardır.

Her zaman doğru olamayız ama yanlışlarımızda doğrularımızı götürmemeli.

Bilgimiz ne kadar azsa inancımız bununla tezattır.

Bilgiye dayanmayan yorum,fitili ateşleyen kibrit gibidir.
 
F

faust

Ziyaretçi
Evren,hamur kıvamındadır/onu asla sabit tutamazsınız.

Düşüyorsan eğer/üzerinden geçen adımları da kabullenmelisin.
 
F

faust

Ziyaretçi
Bireycilik anlayışı,aynı zamanda insan olduğumuzun da bilincidir.

İki dinle bir söyle ki yokluğun sezilmesin.
 
F

faust

Ziyaretçi
Dilim A diyemezken kalemim dünyanın resmini çiziyor/bu durumda evrenin kapısını kalemle açabilirsiniz.

Düşündüğümü kalem olmasaydı ancak rüyamda dillendirebilirdim.

Popüler kültür/ilerlemenin en büyük engelidir.Kalıplara konmakta ilerlemenin en büyük engelidir.

İrade'nin getirisi/körü-körüne sahiplenmektir.İrade'bilgiye açmışsa kendini/o zaman insanızdır.

Eğer söyleyeceğimiz birşey ben'liğimizden bir parça ise ve söyleyecekken unutuyorsak/en fazla iki seans sonra aklımıza gelecektir.

Başkasının ben'liğine bel bağlamak irade eksikliğidir/sevmek/saygı göstermek bunun dışındadır.Bilim ise,bilinçli iradenin/iradelerin bir ürünüdür.

Bilginin sorumluluğunu almaktansa/atıp-tutmak daha kolaydır/bize ait bilginin var/olduğu egosunu oluşturur.

Dürüst görüntü irade meselesidir/iradesine hakim olup bize yalan söyleyip inandıranlar bu kategoridedir.

Karanlıkta kalan tek şey/cehalettir.Bilim ve felsefe burada durur.

Kendini yargıla/bu sayede yargılayıcın olmaz.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Yaşamsal itki ölümü de aşar; bu aşkınlıktır ki insanı köleleştirir.
 
F

faust

Ziyaretçi
Zirveye de çıksam/yürümeyi tercih ederim.

Anarşiyi kabul edebilirim ama anarşizmi asla.

Akıl vermekten çok düşündürmeye zorla/nefret edileceksin/bu sayede belki sevilebilirsin.

Sizin yaratıcı dediğinize ben korku diyorum/içimde ki sevgiye ise tanrı.

Korku üzerine/sevgi inşaa edilemez.

Eğer içimde birazcık iyimserlik varsa,bunu beynimde rasyonelleştirmediğim bilime borçluyum.

Freud karamsardır ama gerçekçidir/adler ise hem gerçekçi/hem iyimserdir,koşullar iyileştirmez sadece ört-pas eder.

Ama yinede metafiziği/kendi karanlığında boğabiliriz.

Kişiyi iki şey sınırlayabilir.Biri dil/diğeri devlet.

Kelimeler sınırsızdır.

Düşünce hastalanmışsa/en yakınınızın dostluğundan bile sakının.

Bir kişinin derinliği ölçülemiyorsa/bu karanlıkta kalmış kötülüğünün gerçek yüzüdür.

Sanata/Felsefeye/Bilime değer vermeyen toplumlar/şarlatanlara değer veriyor demektir.

Ne kadar itaatkar olduğumuzu/yürüdüğümüz çizgi belirler.

Bilinen korkutmaz/inandırılan-inanılan korkutur.

Kişi kendini aşamayıp/kilitlerini kıramıyorsa muhtemelen başkasının ayak bağıdır/onu alt-etme psikolojisiyle yaşıyordur.

Yazıya dökemeyeceğim hiç bir düşüncem olamaz/bu yüzden alt-edilme psikolojisiyle de yaşamam.

Tek geçebileceğim kişi kendimdir/bu yüzden rakibimde yoktur/saygı duyduğum kişiler vardır.

Tanımlamak/sınır koymaktır.

Kalıplaşmış olanlar,ilerisi için bir şeyler vaadetmezler/sadece içlerine alırlar ve kişiyi köreltirler.

Güçlü olmanın en anlamlı koşulu/kafa karışıklığıdır.

Güçlü olmak isteyen kişi,kendini yakabilmeli/yıkabilmeli,bunları yapamıyorsa/zayıf kalmaya mahkumdur ve maskelidir.

Schopenhauer felsefesini,Stirner'in tepetaklak durmuş hali olarak ,Nietzsche'yi de annesinin eteğinden tutup/çeken mızmız bir çocuk olarak görüyorum.

Fichte'yi aynı konu üstünde duran kuramsal bir felsefeci/Stirner'i de deneyci biri olarak görüyorum.Baba söylüyor/çocuğu uyguluyor ama söz eylemin gölgesi olabilir ancak.

Benlik kötü değildir/yeterki bencil olma

Benlik doğaya (insan dışlar) ,bencillik insana açılır/Nietzsche'yle Stirner ayrımı da buradan gelir,Stirner kök salmış ağaçtır/Nietzsche bu ağacı sarmış sarmaşıktır.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
kişi, tercihini yaptığı yerdedir; tercih yapmadıysa istediği yerde olamaz.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst