Kemal Bey Cehennemin Kapılarını Açtı!

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Köşe Yazıları kategorisinde dragon tarafından oluşturulan Kemal Bey Cehennemin Kapılarını Açtı! başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 880 kez görüntülenmiş, 21 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Köşe Yazıları
Konu Başlığı Kemal Bey Cehennemin Kapılarını Açtı!
Konbuyu başlatan dragon
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan bilgisezgi

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı

Kemal Bey cehennemin kapılarını açtı!​


:
14 Temmuz 2023 05:00
Paylaş
Bu köşeyi takip edenler gayet iyi bilir; 2011 seçimlerinden bu yana Kemal Kılıçdaroğlu’nu defalarca ve ağır şekilde eleştirdiğim bir yığın yazım var…
Ancak son genel seçimler esnasında Millet İttifakı’na destek verdim. Kemal Bey, ittifakın adayı olarak açıklandığında ise tüm handikapları bir yana bırakıp, kazanması için yazılar yazdım. Seçimlerden hemen önce yazdığım “Cehennemin kapılarını kapatacak adam” başlığıyla yazdığım yazıda da desteğimi açıkça ifade ettim…
Seçimler küçük bir farkla kaybedildiğinde, önünde neredeyse secdeye varacak kimilerinin 180 derecelik dönüşü midemi bulandırdığı, muhtemel adaylara da güvenemediğim için Kemal Bey’in bir süre daha partinin başında kalması ve sonrasında koltuğunu halkın güven duyacağı seveceği birine teslim etmesi gerektiğini yazdım…
Ne yazık ki, seçim sonrası süreçte Kemal Bey iyi bir sınav veremedi… Tam tersine, o koltuktan ayrılmayacağına dair pek çok mesaj verdi, parti isterse aday olabileceğini söyledi… Bunlar tabanda hayal kırıklığı ve güvensizliği hiç olmadığı kadar zirveye taşıdı…
Hepsini bir bir izledim ve benim de hayal kırıklığı, güvensizliğim ve tabii üzüntüm giderek arttı…
Aslında bunların da aşılabileceğini, taşların yerine oturabileceğini düşünerek biraz daha zaman tanımayı düşünürken, hiç ihtimal vermeyeceğim, tüylerimi ürperten bir iddia ortaya atıldı:
– Levent Gültekin’in yenilip yutulması olanaksız sözleri!

“Ülke bitti hiçbirimizin kurtarma şansı yok!”​

Bilmeyenler için kısaca anlatayım…
Levent Gültekin, Medyascope’tan Ruşen Çakır’la çıktığı ortak yayında aynen şu konuşmayı yaptı; noktasına, virgülüne dokunmadan paylaşıyorum:
– Kemal Bey kazanamayacağını bile bile bu seçimde aday oldu. Bu laf bir yorum değil, bu bir bilgidir! Twitter’daki sohbetimde Kemal Bey ile yaptığım konuşmayı anlattım. Geçen yıl nisan ayında. Gittim Kemal Bey’e ‘Ben bir kitap yazdım, akışa göre sizi aday yapıyorlar 2023’te’ dedim. Burada bir film var ve bu filmin sonunda siz aday oluyorsunuz ve seçimi kaybediyorsunuz dedim…
Nasıl yani?’ dedi. Sizi aday yapıyorlar deyip isimleri verdim Kemal Bey’e. ‘Ben buraya gazeteci olarak gelmedim. Senin evladın var benim yaşımda. Senin evladın olarak geldim buraya. Lütfen… Ülke için bu son bir şans, bu şansı heba etme dedim… Kemal Bey bana ne dedi biliyor musun? “Ülke bitti hiçbirimiz kurtaramayız” dedi. Ben de bunun üzerine ‘Kemal Bey ne diyorsun Allah’ını seversen? Böyle düşünüyorsan sen niye aday oluyorsun?’ dedim ‘’Levent gerçekten ülkeyi kurtaramayız’ dedi. Kemal Bey o zaman aday olma. Lütfen!’ dedim, bana ‘Levent benim kendi adaylığımı engelleme şansım yok’ dedi.”
Bu korkunç iddia gündeme bomba gibi düştü doğal olarak… CHP gayet zayıf bir açıklamayla bu iddiayı “hayal ürünü” olarak niteledi… Kemal Bey ise her zamanki gibi suskun kaldı. Ancak gerçekler gibi saklananların da ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu var! – Kemal Bey bu iddiaya yanıtını Babala TV’de üstelik seçiminden önce milyonların izlediği programda vermişti zaten…

Kemal Bey bu iddiaya yanıt vermezseniz o koltukta oturamazsınız!​

Kemal Bey seçim öncesinde Babala TV’ye muhalif sorulara yanıt vermek için çıkmıştı. 7.5 saatlik programda gerçekten çok iyi bir performans gösterdi. Ancak ben dahil bir çok kişi programın sonlarına doğru bir soruyu ve dinletilen ses kaydını kaçırdık! Bir genç, Levent Gültekin ile Kemal Bey arasında geçen, yukarıda okuduğunuz konuşmayı dinletti ve doğru olup olmadığını sordu. Kemal Bey, her zamanki gibi gayet sakin bir şekilde bakın ne dedi: –Kendisini tanırım, gayet iyi bir gazetecidir. Şimdi bizim sınırlarımızda düşündüğümüz tarım şekli…
Kemal Bey hiç de ustaca olmayan bir şekilde soruyu atlatmış, yanıt vermekten kaçınmıştı! İnsan ister istemez “neden” diye soruyor doğal olarak, “doğru olduğu için mi?” Sorusu beyninizi adeta oyuyor! Diğer taraftan gazeteci Gültekin, sosyal medya hesabından Kemal Bey’i yüzleşmeye çağırıyor! Durum tabanın (ve benim) hayal kırıklığını bile aşmış CHP’nin geleceği ile ilgili bir olmazsa olmaz vaziyet halini almıştır! Buradan Kemal Bey’e sesleniyorum; lütfen ortaya çıkıp açıklayın; “Ülke bitti, hiç birimiz kurtaramayız” ne demek? Siz ülkeyi kurtaramayacağınızı bilerek, seçimde kaybedeceğinizi bilerek mi adaylığa evet dediniz? Kendi adaylığınızı engelleyemeyeceğinizi itiraf etmenin ne anlama geldiğini biliyor musunuz? Levent Gültekin’nin isimlerini vermeden suçladığı kişiler kimlerdir. Sizi bu noktaya kim ya da kimler sürüklemiştir? Bu soruları gayet açık şekilde yanıtlamazsanız, “Kılıçdaroğlu bir projedir” iddiasını net biçim de reddetmezsiniz o koltukta bir dakika bile oturmanız CHP’nin bir asırlık geçmişine, bu partiye gönül vermiş milyonlara hakaret olacaktır. O zaman şu sorunun ezikliğini yaşatmanız kaçınılmaz olacaktır: –Siz bir piyon musunuz?
Ne kadar yazık, ne denli utanç verici… Yazarken ben utanıyorum!
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Zaten belli, olur ha ben orada oturmazsam başkasının şu şartlarda seçilme şansı var diye zaten koltuğa yapışmış.

Akşener o koltuktan boşuna kalkmadı. KK hariç her adayın seçilme şansı vardı. Akşener bile Sinan Oğan gibi aday olsaydı bence 2. tura kalır ve seçilirdi. Belli ki onunda iktidar olmak gibi bir niyeti yoktu. Tıpkı bundan önceki seçimlerde muhalif olan başkan olma şansı %55 olan Bahçeli gibi. Hülasa bu zul sözdedevlet tiyatrosunu artık mide kaldırmaz halde...
 

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
KK şuan gitmeyerek hizmete devam ediyor.. gitmeyerek siyasi piyon komplo teorilerini daha da inanılır hale getiriyor.. bir anket okumuştum partililerin yüzde 78 i değişim istiyormuş ama adam duruyor, chp bu adamı gönderemezse bu partiye bir daha oy vermem mümkün değil,kalması muhtemelen chp nin sonu olacak belkide yapmak istediği bu...
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
chp bu adamı gönderemezse bu partiye bir daha oy vermem mümkün değil
Türkiye'nin demografik yapısı ortada. Sünni ağırlıklık bir seçmenin vasat eski bir bürokrat KK ya rey vermeyeceği çok açık. Yani aldığı %48' i Türkiye' nin şu an bulunduğu olağanüstü şartlar altında koalisyonla almıştır. İktidarın esasında ekmek için Ekmeleddin zamanında çoktan değişmesi gerekiyordu. Türkiye ile hiç bir yakın bağı olmayan birini, aday diye muhalif millete dayadı bunlar. Bunlar seçilmemek için seçmeni kendine en olmadık adayla manüple edip ona mahkum ediyorlar.

Bizim toplum, örgütlenip, mevcut siyasi kadrolardan bağımsız birini aday çıkarabilse, bunda kenetlenebilse bunların(borçlandıranların) alayını tarihe gömerya neyse... Bunlar hep bir kurtarıcı bekler. Hiç bir şey yapmaz. Birisi gelsin sizi bunlardan kurtarsın. Oldu, daha çok beklersin. Bırak batıyı, 3. dünya ülkelerinde bile oturup bekleme diye bir kolaycılık yok.

Hülasa bizim toplumdan bir cacık olmaz. Bize müstehak(kurunun yanında yaşda yanacak).
 

bilgisezgi

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
26 Ocak 2022
Mesajlar
98
Tepkime puanı
43
Puanları
18
Konum
Türkiye
Halen ülkenin siyasi harekatını çözememişsiniz ya da çözmüssünüz ama kabullenemiyorsunuz.
Bu ülkede seçimler ve siyasi parti rekabetinin BOP projesine dayalı, göstermelik ve danışıklı dövüşten ibaret olduğunu artık anlamalısınız.
Seçimlerden medet bekleme yanlışına düşüyorsanız o halde kandırılmış milyonlardan bir farkınız kalmaz.
Marshall planlarına atılan imzadan günümüze kadar gelen süreci takip ederseniz seçimlerin demokrasi diye yutturulduğunu, kazananların birileri tarafından önceden belirlendiğini ve siyasilere farklı görevler verilerek psikolojik operasyon yapıldığını anlarsınız.
Bu operasyon içinde sadece Kemal Kılıçdaroğlu bulunmuyor, siyasetten medyaya ülkede etkin ve yetkin olan bütün kurumlar bu projeye hizmet ediyor.
Bu gerçekleri görmezden gelerek bütün sorunları sadece bir kişiye bağlamak sizleri operasyonun kurbanı yapmaktan öteye götürmez.
Uzun lafın kısası seçimler hiç bir sorunu çözme özelliğine sahip olmadığı gibi sorunların asıl nedeni de seçimlerdir.
Düşünsenize, mafyatik dinci yapılanmaya, yabancı işgaline halk oy veriyor, seçimin kendisi sorun değil de nedir?
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
yabancı işgaline halk oy veriyor

Kim ne yapsın bizim fay hatlı, mayın tarlası kara parçamızı, hukuk düzeni işine gelmez toplumumuzu? Siz de pek iyi çözümleyememiş olmayasınız? Bayrağı indirdim, bütün olarak gelin sahiplenin ülkeyi deseniz, hiç bir talip bulamazsınız. Sorun seçimler değil. Sorun bizzat toplumun mantalitesi. Aynı global demokrasi dizaynı niye bi bizde anomali yaşıyor olsun ki? Sovyet artığı doğu batı bloğu ülkeler AB ye girdi. Parası bizim paraya ki,m bilir yakın geçmişte kaç tur attırdı. Savaş sonrası borçları elin Alman' ı alıp zenginleşirken. Sen kalkıp imkansızı başararak fakirleşiyorsan. Kusura bakmayında bunun batı ile Amerika ile alakası nedir? Dış güçler bize düşman, topraklarımızda gözü var, masalına sizde inanıyor olamazsınız. Sorun toplumun mantalitesinde. Örneğimiz yok işte dünya da. Bi bizim toplum zamma vergiye, insan hakları ihlallerine tepkisiz.

 
Son düzenleme:

bilgisezgi

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
26 Ocak 2022
Mesajlar
98
Tepkime puanı
43
Puanları
18
Konum
Türkiye
Dış güçler bize düşman, topraklarımızda gözü var, masalına sizde inanıyor olamazsınız.
Milyonlarca Suriyeli, Afganlıyı yabancı işgalinden saymıyor gibisin.
Bu işgal kendiliğinden olmadı, daha önce bahsettiğim projenin ürünü ve tanklı-toplu yerine resmen proje işgali.
Görünümü ve türü farklı ama işgal anlamında bir farkı yok.
Sorun bizzat toplumun mantalitesi. Aynı global demokrasi dizaynı niye bi bizde anomali yaşıyor olsun ki?
Önceki mesajımda değinmiştim, Marshall planlarına atılan imzadan günümüze kadar gelen süreçte dibine kadar bağımlısın. Bağımlı bir ülkede demokrasi, seçim gibi olaylar formalite olur, tarımı kullanamazsın, hayvancılık yapamazsın, hep dışarıya mahküm bırakılırsın.
Lakin halk konusunda haklısın, gelişmemiş, ilkelliği benimsemiş, 1400 yıl öncesinin kafasıyla yaşayan bir topluma bağımsız gerçek demokrasi bile fayda etmez.
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Milyonlarca Suriyeli, Afganlıyı yabancı işgalinden saymıyor gibisin.
Bu işgal kendiliğinden olmadı, daha önce bahsettiğim projenin ürünü ve tanklı-toplu yerine resmen proje işgali.
Görünümü ve türü farklı ama işgal anlamında bir farkı yok.
Sorun bizzat toplumun mantalitesi.
Burayı açmalımıydım? Bence çok açık ya olsun. Bu kepazeliğe siz, biz müsade ettik! Sessiz-tepkisiz kaldık. Siyasetçi, bürokrasi size rağmen hiç bir şey yapamaz. Birileri gidip ülkede gerçekten 1. gündem sorun olmadığı halde "başörtüsü mitingine" milyonluk taraftar buluyor, örgütleyebiliyorsa. E kusura bakmayın siz zaten bir ortadoğu coğrafyası olmuşsunuz zaten. Oranın halkı gelir, ülkende 1*10 ürer ve 10-20 sene zarfında da alfabeni arapça yapar yani. Burada birinci suçlu zaten kendisini milliyetçi olarak anan sözde Türk toplumudur zaten. Bunların ülkesinde savaş mavaş yok. Bayramlarda gidip geldiler boyna. Bir mültecinin- sığınmacının nerede görülmüş ülkesine dönüpde beni tekrardan alın diyebildiği bir başka ülke? En kötüsünden 2018 de(Suriyeli; savaş bitti beyanı) bunlar evlerine güle oynaya uğurlanırdı. Bunlara hiç bir zaman vatandaşlık verilemezdi. Yunanistan da ev alsanız bile size vatandaşlık vermiyor. Sadece oturum izni veriyor. Ülkenin demografisi korunmuş oluyor. Bunun sorumlusu toplum, özellikle milliyetçiler ve muhalif sözde cehepelilerdir. Böyle nedenlerle sokağa çıkıp anayasal hakkını kullanmıyacak, hükümetleri doğru harekete zorlamayacaksan. Siyasetçi, bürokrasi de seni o vakit, kendi ülkende ırgat eder afedersin. Kimse sizi işgal etmiyor. Siz komplo teorisi ile kendi tepskisizliğinize farklı ambalaj giydiriyorsunuz.

Tersten mantık düşünün, bu mantıkla Türkiye batıyı aynı taktikle işgal eder. Dümenden bir iç etnik kargaşa(savaş) çıkasa, batı kapıları ardına kadar açar mı? Niye açsın? Sende kendi kusurunu batıya-amerikaya yıkmayacaksın. Hatayı kendinde görecek, kolaycılık yapamayacaksın. Ben arap değilim bir kere. Arapça alfabesi olan o kadar ülke var gitsin oraya sığınsın, ben niye kapımı açayım diyeceksin. Bu bu kadar basit. Sığınmacı alsan bile batı gibi ölçülü alacaksın. Bakabileceğin,tolere edebileceğin kadar yani... Dediğim gibi batının ülkemizdeki olumsuzluklarda bana göre %1 bile etksi olsun sanmıyorum. Hepsi bu demokrasi hak etmez- istemez dinci(%99) toplumun suçu.
Önceki mesajımda değinmiştim, Marshall planlarına atılan imzadan günümüze kadar gelen süreçte dibine kadar bağımlısın. Bağımlı bir ülkede demokrasi, seçim gibi olaylar formalite olur, tarımı kullanamazsın, hayvancılık yapamazsın, hep dışarıya mahküm bırakılırsın.
Lakin halk konusunda haklısın, gelişmemiş, ilkelliği benimsemiş, 1400 yıl öncesinin kafasıyla yaşayan bir topluma bağımsız gerçek demokrasi bile fayda etmez.

Atatürk ömrünün, yönetiminin bu kadar kısa süreceğini bilse-öngörebilseydi. Bence bu toplumla bu yola devam etmezdi. Kendi kafasında olan, aydın insanların yaşayabileceği bir Türk özerk bölge oluştururdu. Diye sesli düşündüm.
 
Son düzenleme:

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Ümit Özdağ' a içişleri bakanlığı, MİT yönetimi için protokol imzalı söz vermiş KK, söyleseydin ya o vakit açıktan. mehepe lilerinde oyunu alırdın. Bahçeli dedi diye ülkücü oyunu akapeye verirmiydi? Vermezdi. O kadar da kör değildir heralde ülkücüler.

Bu seçimin kaybettireni KK adaylığı ve kesinlikle %1 bile etmeyen nankör bebecan ve davitoğlu akape artıklarıdır. Gitsin nerede saf tutuyorsa tutsunlar. Zerre vaad- vekillik vermenize gerek yoktu. fatih erbekanın bile bunlardan kat kat fazla etkisi oldu seçime. Hatta bana göre seçimi akapeye kıl payı kaznadıran onun oyları oldu.
 
Son düzenleme:

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
"geçmişi temiz birisi çıkarsa bırakırım" KK

Nasıl yani? Siz geçmişi kirli arakdaşları milletemi seçtirdiniz?

Birileri de çıkmış aklımızla alay edercesine orada öyle denmek istenmiyormuşta. Efendim geçmişi temizden kasıt şuymuşta, buymuşta...

"Geçmişi temiz" kelimesinin başka şekilde anlamlandırılması, manalandırılmasına imkan bulunmamaktadır. Aksi Türk bilim diline/dalına hakarettir. Aynı şeyi kuran taklacılarıda(kelimelere mümkün olmadığı halde farklı anlamlar yükleyenler) yapmaktadırlar ne hikmetse?!

Bunların chp formasının altında giyili akp forması bulursak hiç şaşırmam. Şu şartlara rahmen erdoğanı iktidarda tutabilmenin başka türlü imkanı yoktur.
 
Son düzenleme:

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
İsrail gibi bir ülkede halk şu an sokaklara dökülmüş durumda. Neden? Çünkü hükümetin yüksek yargıdan muafiyeti yasası onaylandı. Yargı yürütmeyi denetleyemeyeckmiş. Bizim içinde bulunduğumuz duruma ne kadarda da benziyor. Hükümetler/bürokratlar dokunulmaz, soruşturulmaz/kovuşturulmaz. Oh ne ala hukukdışı düzen. Vatandaş olsan hukuk seni bağlar en ufak kusurunda hesap verirsin. Ama en alt bürorat-siyasiysen layuselsin. Halk dediğin(israillisi, batılısı, amerikalısı v.b.) budur. Hukuksuz her türlü oluşuma(hükümet dahil)/ hamleye karşı demokratik haklarını fiilerle talep eder. Meşru olan budur. Muhalefet rolünü dümenden tiyatro edenlerle bu işler olmaz. Olsaydı zaten bütün toplumlar bunu armut piş ağzıma düş diye beklerlerdi. Bi akıllı/kurnaz bizmiyiz? Başka millet/toplumlar enayimi de sokakta yaralanma riskine rağmen hakklarına sahip çıkıyor? Başka ülkelerde bizdeki gibi halkı sokağa çıkarmamak için hareket eden bir muhalefette yoktur zaten. Bu da chp formaları altında giyili akp forması tezimi bence senteze dönüştürmye yetetrde artar. Siz ne dersiniz? Bu hukuk düzeni sevmez toplumun içinde yaşamak zorunda kalmak nasıl bir şeydir?


Sahi bizim ülkemizde yaşayan toplumların örneğine rastlayabileceğimiz 3. dünya ülkeleri dahil bir yer var mı?
 
Son düzenleme:

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
İşin bir başka ilginci ne biliyormusunuz? Çokça duymuşsunuzdur. Orta doğuyu israil-batı-amerika kaynatır, ayaklatır, savaş çıkartır v.s. E peki bu israili kim kaynatıyor, halkı ayaklandırıyor? Siz hiç bir israillinin, batılının v.s. bu dıs güçlerin oyunu dediğini duydunuz mu? Gördüğünüz gibi bu tür söylemlerin sağlaması elde patlar. Dış güçlerin elinde böylesi bir planlı dizayn olamaz. Hele Türkiye gibi bir tampon bölge ülkede batını Türkiye aleyhine içsavaş, ekonomik kaos çıkarma dizaynı üfrüğünü ben yemem. Bu tür ortam batının aleyhine. Batı aksine sizi kalkındırmaya, ayakta tutmaya çalışıyor. Ortadoğuyla kimse dipdibe komşu olmak istemez. Bu aleyhdizayn teorisi batının dizaynından çok arap dizaynına benziyor ha ne dersiniz? Demek batı-amerika ülkenini ekonomisini çökrettti. Öyleyse bu işin sağlaması niye error veriyor ki ?

Siz hiç, ağacımı kesme, parkıma avm dikme diye sokağa çıkanlara(içerisne istem dışı %1 iltisaklılar eklemlendi diye) terörsist diyebildiğiniz, hapse atabilidğiniz bir yer duydunuz mu? Parkımı avm yapma, eylemi oldu, size hükümeti-devleti ortadan kaldırma eylemi. E baba o zaman bi zahmet bundan 2-3 günde vageçeydin de günlerce halknı orada olmasına zemin hazırlamayaydın. Parkıma dokunma diyen teörist olduysa, o zaman bunun mimarı olarak asıl suçlu sen oldun. Bu saçmalık ortadoğuda, kabile devletlerinde bile mümkün değil. Oralarda bile hapse giren halk olmaz emin olun... Hukuk bilmi rasyonel ve evreseldir. Bilinçsiz figüran içeri atılıyorsa, Kuklacıları hayli hayli suçlu olmalıdır. İrrasyonel ekonomiden rasyonel ekonomi yönetimi gibi yargı rasyonekitesine de geçebilir mi bu ülke? O zor. Hülasa, batı(bürokrasi ve siyaseti) bizim bürokrasi ve siyasetçimizi kıskanıyordur orası kesin. Bak bu kıskanma işi doğru aslında!. :)
 
Son düzenleme:

bilgisezgi

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
26 Ocak 2022
Mesajlar
98
Tepkime puanı
43
Puanları
18
Konum
Türkiye
Sahi bizim ülkemizde yaşayan toplumların örneğine rastlayabileceğimiz 3. dünya ülkeleri dahil bir yer var mı?

Tam olarak bizim toplum kadar geri olmasa da bize en çok benzeyen Şili halkı var.
Şili halkı diktatörlüğün kanunlarına yüzde 67 evet, demokrasiye hayır dedi.
Bizde demokrasiye hayır diyen yüzde 52, ancak bizim toplum yüz yıldır hep demokrasiye hayır kullandı.
İran halkı da bundan 40 yıl önce demokrasiye hayır demişti ama en azından şimdi pişmanlar.
Biz ise halen demokrasiye hayır demeye devam ediyoruz.
Kısaca bize azbuçuk benzeyen halk var ama bizden daha ilkeli ne bugün ne de tarihte gelmemiş.
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Tam olarak bizim toplum kadar geri olmasa da bize en çok benzeyen Şili halkı var.
Şili halkı diktatörlüğün kanunlarına yüzde 67 evet, demokrasiye hayır dedi.
Bu kanıya nereden vardınız bilmiyorum.

Benim verilerden anladığım kadarıyla benzeşme hiç yok:

"5 Ekim 1988'de yapılan bir , Pinochet'nin sekiz yıllık ikinci dönem başkanlığı reddedildi (%56'e karşı %44). Şilililer 14 Aralık 1989'da yeni bir başkan ve bir kongrenin üyelerinin çoğunluğunu seçtiler. adlı 17 siyasi partiden oluşan koalisyonun adayı Hıristiyan Demokrat , oyların mutlak çoğunluğunu (%55) aldı. Başkan Aylwin, 1990'dan 1994'e kadar bir geçiş dönemi olarak kabul edilen dönemde görev yaptı." kynk:wikipedia

Yukarıda görüldüğü gibi halk Pinochet gibi birinin iktidarına bile son verebiliyor. Bizim toplum Evren aday olsa ölene kadar %90 rey verirdi. Bunda hiç şüphe yok. Sözde müslüman bir toplumun laik anayasa oylama rakamı %92 idi.
Bizde demokrasiye hayır diyen yüzde 52, ancak bizim toplum yüz yıldır hep demokrasiye hayır kullandı.

Bunu demokrasiye(%52 nin) hayır olarak adlandırmamız pek doğru gözükmüyor bence. Diğerinin de gelse pek demokrasi getirmeyeceği aşikar oldu(takke düştü) en azından şimdi. İyi ki de seçilmemiş diyorum şu an(erdoğan' ın, %100 değiştirilmesi şart/lazım, ama kimle!?). Düşünsenize; bebecan+devitoğlu başkan yardımcılı bir demokrasi. KK nın şu anki dikta tavırları. Daha ucube beaahh...
İran halkı da bundan 40 yıl önce demokrasiye hayır demişti ama en azından şimdi pişmanlar.
Biz ise halen demokrasiye hayır demeye devam ediyoruz.
Kısaca bize azbuçuk benzeyen halk var ama bizden daha ilkeli ne bugün ne de tarihte gelmemiş.

Bize benzeyeni yok. İran' da sıkı rejim var. Buna rağmen 25 krş benzin zammı için sokağa döküldüler.

Siz sanırım bize çıplak gözle bakamıyorsunuz. Bizim örneğimiz yok. Daha dün deprme olmadı mı? 20 sene öncesinden bir farkı oldumu?

Bize benzer dediğiniz Şili toplumuna bir daha dikkatli bakın:

27 Şubat 2010'da yerel saatle 03:34'te, hemen kuzeyde (Şili'nin Maule bölgesinin kıyılarında, Concepción ve Santiago arasında) 8.8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. kynk: wikipedia

Böylesi bir afette 500 kişi ölüyor. Bizde sanki daha 20-50 sene önce depremler olmamış, insanlar canlarını yitirmemiş gibi. 2023 senesine gelmişiz neredeyse 100 bin insan can veriyor.

Neremiz benziyor? 50 bin insan ölse bir ülkede bunu idare/ci/ye fatura etmeyecek ben başka bir toplum daha olsun sanmıyorum. Ne 50 bini, falanca ülkede bir kişi kamucu tarafından öldürülse kıyamet kopuyor.


***********************7***********************

Gene aynı Şili toplumu:

"-25 Ekim 2019'da, 1,2 milyondan fazla insan, " " olarak adlandırılan eylemde, toplumsal eşitsizliği protesto etmek için Santiago sokaklarına döküldü.

- 28 Ekim 2019'da Cumhurbaşkanı Piñera, huzursuzluğa yanıt olarak sekiz bakanlığını değiştirdi ve İçişleri Bakanı görevden aldı.

-15 Kasım 2019'da Şili Ulusal Kongresi, onaylanması halinde anayasayı yeniden yazacak ulusal bir düzenlemek için bir anlaşma imzaladı. 25 Ekim 2020'de Şilililer yüzde 78,28 oranında yeni bir anayasa lehine oy kullanırken, yüzde 21,72'si değişikliği reddetti." kynk: wikipedia

Bu Şili toplumu kesinlikle bizim gibi tepkisiz değil. Yukarıdaki veri çok açık.

Ben benzer örneğimiz olmadığı hususunda iddialıyım.
 
Son düzenleme:

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Diğerinin de gelse pek demokrasi getirmeyeceği aşikar oldu(takke düştü) en azından şimdi.


Bunlar hep böyle işte. Kendisine rey verirsin, sonra bir bakmışsın sana saldırıda... Nasılsa yanlışına da şakşak yapacak milyonlarca insan yığını var bu ülkede... iktidar olsa millete(kendisine rey verem vermeyen herkese) zulm edecek işte. Dünün sözde muhalif mağduru, Erdoğan' ın emekliye şu şartlarda 4000 lira kök aylık bağlaması ile bu açık değil mi?
 

bilgisezgi

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
26 Ocak 2022
Mesajlar
98
Tepkime puanı
43
Puanları
18
Konum
Türkiye
Ben benzer örneğimiz olmadığı hususunda iddialıyım.

Ben yüzde 52'nin yaptığı gibi kendi cumhuriyetine düşman, kendi kurtarıcısına nankör, bir sadakaya, bir çadıra kendi iradesini satan, dinci mafyatik sistemi oylayan, yabancı işgaline kucak açan bir halktan bahsetmedim.
Diktatörlük kanunlarına yüzde 67 evet diyen bir halkın kısmen benzerliğinden bahsettim.
İkisi arasında dağlar kadar fark varken küçük bir benzerliği sanki aynı kefeye koymuşum gibi değerlendirmişsin.
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Diktatörlük kanunlarına yüzde 67 evet diyen bir halkın kısmen benzerliğinden bahsettim.
Üstad,
Burayı açarsanız devam edebiliriz. Diktatörlük kanunları yaptık, bunu oyluyoruz kabul ediyormusunuz diye bir tarih göremedim incelediğim kaynakta?!. Teşekkürler.

"25 Ekim 2020 tarihinde Şili'de ulusal bir plebisit düzenlendi. [1][ Referandum, vatandaşlara yeni bir anayasanın hazırlanmasını isteyip istemediklerini ve eğer öyleyse, doğrudan seçilmiş vatandaşlardan oluşan bir tarafından mı yoksa şu anda görev yapan Parlamento üyelerinden ve doğrudan seçilmiş vatandaşların yarısından oluşan karma bir sözleşme tarafından mı yazılması gerektiğini sordu. "Onayla" tarafı, seçmenlerin% 78'inin yeni bir anayasa taslağı hazırlamayı kabul etmesiyle bir heyelanla kazandı. Yeni metnin nasıl yazılması gerektiğine karar vermek söz konusu olduğunda, seçmenlerin% 79'u bir "Anayasa Sözleşmesi" ni seçti. Seçime katılım oranı %51 olarak gerçekleşti.

15-16 Mayıs 2021 tarihleri arasında belediye ve valilik seçimleriyle birlikte yapıldı. Bu oylamada üyeleri seçildi. Yeni anayasa taslağı daha sonra 4 Eylül 2022'de yapılan üçüncü oylamada .

Plebisit, 2019 Şili protestolarına, özellikle de 25 Ekim Santiago'da gerçekleşen ve 1,2 milyondan fazla kişinin katıldığı sözde " " bir cevaptı. "



Burayı kastediyorsanız "diktatörlük yasalarını onaylıyorlar" sonucu buradan çıkmaöalı. Çünkü bu anayasayı değiiştirin talebini %79' la yapan kendileri zaten. Yanlışsan düzeltin lütfen. Demek ki talepi karşılamayan bir anayasayı beğenmemişler. Eskisini istemeyen zaten kendileri. Bir önceki aşamaya bakmadan böyle bir yorum yapmış olabilirmisiniz?
 
Son düzenleme:

bilgisezgi

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
26 Ocak 2022
Mesajlar
98
Tepkime puanı
43
Puanları
18
Konum
Türkiye
Burayı kastediyorsanız "diktatörlük yasalarını onaylıyorlar" sonucu buradan çıkmaöalı. Çünkü bu anayasayı değiiştirin talebini %79' la yapan kendileri zaten. Yanlışsan düzeltin lütfen.
Türkçe kaynaklar ve iktidara çalışan Google bu haberi vermiyor, alttaki arama sayfasından bakabilirsin.
Konu şu, eski diktatörün yasasını değiştirmek için iki yıl çalışıyorlar. Yeni anayasa demokrasi üzerine yapılıyor.
Ancak halkın yüzde 67'si diktatörün anayasasını tercih ederek yeni yapılan demokratik anayasaya hayır diyorlar.
Yani yeni anayasaya hayır dedikleri için mecburen eski diktatörün anayasasını yürütmek zorunda kalıyorlar.
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Yeni anayasa demokrasi üzerine yapılıyor.
"Şilililer ayrıca yeni anayasanın belirli unsurlarına şüpheyle yaklaşıyorlardı. Yerli adalet sistemi, ve Kongre'nin rolü en büyük endişeyi yarattı. Yeni anayasanın dili, "Şili, Devletin birliği çerçevesinde çeşitli ulusların ve halkların bir arada yaşamasını tanıyan Çokuluslu ve Kültürlerarası bir Devlettir" diyordu. Yerli adalet sistemi ile ilgili olarak, yeni anayasa ayrıca "önceden var olan yerli halkların ve ulusların yanı sıra üyelerinin, kendi kaderlerini tayin etme hakları nedeniyle kolektif ve bireysel haklarını tam olarak kullanma hakkına sahip olduklarını" ilan etti. Bu yeni unsurlar, genel olarak merkezci Şili vatandaşları için iç bölünmeler ve rakip adalet kaynakları hakkında korkular yarattı. Katılımcılar, yeni anayasanın uyuşturucu satışını ve tüketimini, işsizliği, yoksulluğu ve siyasi yolsuzluğu daha da kötüleştireceğine inanıyorlardı." kynk wikipedia


Toplum bölünmeye(pekeka) hayır demiş. Sizin anladığınız gibi demokrasiye hayır diye bir şey yok.

Ben başka bir şey anlatıyorum. Siz bambaşka bir şey üzerinden benzerlik bağı kuruyorsunuz.

Bizim tepkisizlikte örenğimiz yok diyorum. Siz farazi bir seçim üzerinden toplumun seçimini örnekliyorsunuz.
Gözden kaçırdığınız husus milyonlaraca Şili halkı sokağa çıkıp hitler(teşbih) deviriyor. Bizim kafamız başka çalışıyor. Orantısız vergi/ haraç toplyamazsınız böylesi bilinçle toplumlarda. Yemezler/yedirmezler adama. Bu ancak bize mahsus bir özellik. Beyefendiler mercosya bineceklermiş. Dağa taşa dövizle beton dökeceklermiş. Biz de onların lüks şatafatına dayatılan yandaş mütait rantiyesine çalışacakmışız. Bunu anlatıyorum. Böyle bir dünya yok. Bütçeyi bir meclis aşamaz. ÜRetim-gelir olmayan bir ülkede borçla gereksiz köprü- tünel v.s. yapamazsınız. Plansız programsız gelirimiz olmadığı halde borç yapılamaz. Bizleri borçlandırımamazlar. Koskoca dev ekonomi Almanya 50 senelik otobanlarını yenilyecek 50 milyar kaynak ayıramıuor. Kılıkırk yarıyor. Şili de aynı şey(yönetim- zihniyet) olsa yakar yıkarlar. Tarumar ederler bürokrasiyi-siyasiyi-kralı v.s. v.s. Olay bu!.
 

dragon

Sorgucu Üye
Yeni Üye
Katılım
14 Eki 2022
Mesajlar
441
Tepkime puanı
27
Puanları
28
Konum
dünya
Üniversite Bölümü
Sosyoloji
Ünvan
dünyalı
Orantısız vergi/ haraç toplyamazsınız böylesi bilinçle toplumlarda. Yemezler/yedirmezler adama. Bu ancak bize mahsus bir özellik.


" Estallido Social (yak. sosyal patlama) olarak bilinen bir dizi kitlesel gösteri ve şiddetli ayaklanma,[ ortaya çıktı ve Şili'nin tüm bölgelerinde, özellikle Ekim 2019 ile Mart 2020 arasında bölgesel başkentlerde daha büyük bir etki yaratarak gerçekleşti. Protestolar, metro ücretine yapılan zam, bir olasılık krizi, [ ] , üniversite mezunu işsizliği, ve ülkede yaygın olan tepki olarak yapıldı."

bkz:
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst