Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde telrunya tarafından oluşturulan Karalama Defteri başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 208,301 kez görüntülenmiş, 1,750 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Karalama Defteri
Konbuyu başlatan telrunya
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan velevki
K

kuzeys

Ziyaretçi
içe göçen kum taneleri gibi dibe çekilen deniz..
tüm anaforlar bir girdabın içinde..
ay dudaklarında asılı kalmış
galata'da salaş bir meyhanede parıldıyor..
boylu boyunca uzanıyor bu kentin asil tarihi gibi..
öpüşmediğimiz sokaklar caddeler meydanlar var ya
onlardan arta kalanlar geliyor akılıma..
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Azgın ve sapkınlara en iyi cezayı verecek olan Allah'tır. O güne kadar sabretmek ise erdemlerin en büyüğü. En azından bunu başarmalıyım.
 
K

kuzeys

Ziyaretçi
*
***
******
Sekiz cennet yaptın sen adem için
Adın büyük bağışla anın suçun
Ademi cennetten çıkardın niçün
Buğday nene lazım harmancı mısın

******
****

Cibril’e perde altında söylerdin
İnüp Beytullah’a kendin dinlerdin
Bu ateşi cehennemi neylerdin
Hamamın mı var külhancı mısın

*****

Kazanlarda katranların kaynarmış
Yeraltında balıkların oynarmış
On bu dünya kadar ejderin varmış
Şerbet mi satarsın yılancı mısın

*****

Beni delil eyler kendin söylersin
İçerden Azmi’yi hazar eylersin
Yücelerden yüce seyran eylersin
İşin seyran kendin seyrancı mısın

[Azmi]
 
M

monaliza

Ziyaretçi
İlköğretim müfredatına acilen "DOĞRU ANLAMA YETENEĞİNİ GELİŞTİRME" dersi konmalı diye düşünüyorum. Gönül gözü açılmak istemeyenlere yararı olur mu? bilemesem de. Belki katkısı olur inancı ve dileğiyle.
 
M

monaliza

Ziyaretçi
Ooohh Sükunet...Ne kadar güzelsin. Ruhum, yüreğim, dimağım dingin ve mutlu...

Prof.Dr. Nevzat TARHAN'ın "Duyguların Psikolojisi" isimli kitabı da çok güzel. Zevkle okuyorum.
 
K

kuzeys

Ziyaretçi
sonu gelmez sanıyordum bu cinayet oyunları'nın
öldürdüklerimi saymaktan bir bar köşesinde vaz geçtim.
votka portakal kokuyordu dudakların
yakarken cüzdanımdan çıkardığım
isimsiz fotoğrafları..

Balık pazarından geçen yolcular gibi
Asmalı Mescide doğru uzanıyordu
rakı balık kokuları..
avare çalgıcılar eşliğinde
sen leyla ben mecnun
bir şarap şişesiyle
haliçte çalarken yakalandığımız
sandal gibi
bir o yana bir bu yana..


Hiç bitmesin dediğimiz gecelerimiz
ada kültür kahvaltırımız gibi,
saymaktan vazgeçtiğimiz oda numaraları
ve açık büfe sevişmelerimiz..

şimdi bir ada vapurunun
ardı sıra takılmış martılar gibi uçuşmakta..
renkli rüyalar içerisinde..
 

Beril

Üye
Yeni Üye
Katılım
12 Eyl 2011
Mesajlar
210
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
Neredesin yanan alnımı müşfik avuçlarında dinlendirecek ,Müşfik Dost ?

Cemil Meriç (Jurnal I )
 

yazar yazamaz

Yeni üye
Yeni Üye
Katılım
23 Nis 2011
Mesajlar
57
Tepkime puanı
1
Puanları
6
Güneyden Kuzeye
İki kutup arası gidiş-dönüş

Azm-u hamam edelim, sürtüştürem ben sana,
Kese ile sabunu, rahat etsin cism-u can.

Lal-u şarap içurem ve ıslatıp geçirem,
Parmağına yüzüğü, hatem-i zer drahsan.

Eğil eğil sokayım, iki tutam az mıdır?
Lale ile sümbülü kakülüne nevcivan.

Diz çökerek önüne ılık ılık akıtam,
Bir gümüş ibrik ile destine ab-i revan.

Salınarak giderken arkandan ben sokayım,
Paçaların beline, olmasın çamur aman.

Kulaklarından tutam, dibine kadar sokam,
Sahtiyenden çizmeyi, olasın yola revan.

Öyle bir sokayım ki, kalmasın dışarda hiç,
Düşmanın bağrına, hançerimi nagehan.

Eğer arzu edersen, ben ağzına vereyim,
Yeter ki sen kulundan lokum iste her zaman.

Herkese vermektesin, bir de bana versene,
Avuç avuç altını, olsun kulun şaduman.

Sen her zaman gelesin, ben Vehbi’ye veresin,
Esselamun aleyküm ve aleykümselam.

Vehbi Efendi

Yukarıdaki şiir, edebiyat tarihimizin saygın şahsiyetlerinden Sümbülzade Vehbi Efendi'nin müstesna bir eseridir. Şiirin hikayesi ise şöyle: Bir gün padişah Vehbi Efendi'yi yanına çağırır ve: "Bana öyle bir şiir yaz ki bir mısrasını okuyunca içimden seni öldürmek, bir sonrakini okuyunca ise ödüllendirmek gelsin" der.
 

kestanmis

Üye
Yeni Üye
Katılım
21 Tem 2011
Mesajlar
110
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
31
Bütün bir nesil kan pompalıyor, masaları bekliyor, beyaz yakalı esirler.
Reklamcılık araba ve kıyafetlerde var, işlerde çalışmaktan nefret ediyoruz.
Çünkü ihtiyacımız olmayan şeyleri alıyoruz.
Biz tarihin ortanca çocuklarıyız, dostlarım.
Amaç yada mekan yok. Büyük savaşımız yok, büyük depresyonumuz yok.
Bizim büyük savaşımız, ruhani bir savaş.
Bizim büyük depresyonumuz, hayatlarımız.

Fight Club filminden...
 

homoeconomicus

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
17 Eyl 2011
Mesajlar
3
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
63
uzaksa sarmaşığın sırnaşığın
yani şöyle vefalısından bi aşığın
gir koynuna.. sarıl uykuna..
minnetle şevkatle okşa onu..
hem hiç endişen olmasın..
ömrünce her gece kesin gelecek..
gözlerinden öpeceeek.. öpeceek..
öpe..
eee.. ee.. e..
pıış pıış pış..

hoş..
sevdiceğinin gösterdiği de..
ruuyaa değil mi

ay bu nasıl şiir
Allah cezanı vermesin emi
 
K

kuzeys

Ziyaretçi
her şeref yapma, her saadet piç; herşeyin ibtidası, ahiri hiç.. . Neyzen Tevfik
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
‎"Ben bir gezegen bilirim, içinde al yanaklı bir bay oturur. Ömründe bir çiçek koklamamış, bir yıldıza bakmamıştır. Hiç, hiç kimseyi sevmemiştir. Yalnız toplamalar yapar. O da senin gibi sabahtan akşama kadar: "ben ciddi bir adamım, ciddi bir adamım." der durur. Çok da övünür. Ama adam değil ki o, mantardır."
 

__tılsım__

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
16 Eyl 2011
Mesajlar
25
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Sen bilmiyorsun ama ben ne zaman seni düşünsem birşeyler patlıyor gökyüzünde. Kocaman bir gülümseme gibi diziliyor yıldızlar ve ay aşkla parıldıyor. İşte bu yüzden sevgilim ben seninle aynı göğe bakmaktan sonsuz bir haz duyuyorum.


Sen bilmiyorsun ama ben ne zaman ağlamaklı olsam gözlerimin önüne geliyorsun. Karanlığa dayanamadığın anda pencereden güneşin sızması gibi birşey bu. Geceden kör olmuş gözlerine günün dolması gibi birşey. Ve inan bana sevgilim dünyada var olmuş ve olabilecek en güzel şeylerden birşey.


Ve ben ne zaman anlamını kaybetsem hayatın sevgilim sen bir yerden ses veriyorsun. Sonra o güzel gülümseyişinle tüm gözeneklerimden içime doluyorsun. Aşkla inandırıyorsun beni hayata yeniden ve vallahi sevgilim sonsuza dek yaşamak arzusu uyandırıyorsun içimde.
 

kağıtgemi

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
12 Kas 2010
Mesajlar
20
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
kağıt gemi oluyorum sonra..
kağıt gemiden öncesi hiç olmamışçasına...
 

Mutlu Fakir

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
20 Eyl 2011
Mesajlar
44
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
74
Sayın bilim insanlarıı! İnanmıyorum size.. Bana göre - pek bir halt bildiğiniz yok..
Biirsürü zararlı radyasyonlu ıvır zıvır alet icat edeceğinize, harıl harıl gıda maddelerini bozacağınıza,
bir "Rüya Makinesi" yapın. Bıktım usandım saçma sapan rüyalardan yahu.

Not: Klavyesi de olsun, göreceğim rüyanın senaryosunu yazayım. Unutmayın ha.
 

arbitraj

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
15 Eyl 2011
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
bugün ruhum pesimist. kolumu kaldıracak dermanım yok. iyi değilim..
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
Beyazlar ve ilaç kokusu.
Narkoz.
Bir kez daha nefret ettim.
 

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
- Birşeyler var içinde… Alamayacakları… Dokunamayacakları… Sana ait olan bir şey var.
- Neden bahsediyorsun ?
- Umut.
- Umut ? Sana bir şey söyleyeyim, dostum. Umut tehlikeli bir şeydir. Umut bir insanı delirtebilir.
 

Mutlu Fakir

Felsefe.net
Yeni Üye
Katılım
20 Eyl 2011
Mesajlar
44
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
74
Bak biii!!!

Yataktan çıkalı bir buçuk saat olmuş,
hala evde melül melül dolanırken..
Karısına; "bu şişko da kim?.." der gibi bakmakta olan,
Çocuklarına; "mahallenin veletleri gene top oynuyor,
hele bi camı kırsınlar, toplarını karrpuuzz gibi.."
sahnesinde düşünen sen!..

Ya da evden çıkmış, kent sakinlerinin alayını sıra dayağından
geçirmek üzere palaskasını sıyıran çavuş edasında yürüyen sen!..

Ya da işyerine gelmiş de, - Patron'a diyeceğim ki;
"-Bak moruk, zam yapmıyorsun ama senin o sevgilin var ya..
eğer de para sende olmasın, sana sümüğünü silerse şerefsizim.."
senaryosunu kafa sahnesinde oynamakta olan sen..

Sizler!!!..
Uyandınız heeey..
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst