Kaos Teorisi

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Genel Tartışma Alanı kategorisinde Objectivity tarafından oluşturulan Kaos Teorisi başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 571 kez görüntülenmiş, 3 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Genel Tartışma Alanı
Konu Başlığı Kaos Teorisi
Konbuyu başlatan Objectivity
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Objectivity

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Hepimiz kelebek etkisi kavramını duymuşuzdur. Bu kaos teorisinin özüdür. Kaos teorisi, ilk olarak James Yorke ve T.Y. Li tarafından 1975 yılında dile getirilmiş olup, bize önemli bir şey hatırlatıyor. Dünya öngörülebilir bir modelde dönmez. İster beğenelim ister beğenmeyelim, kaos hayatımızın bir parçasıdır. Değişimin meydana geldiği küçük alanlar vardır ve bazı olayların etkilerini tahmin etmek de imkansızdır.

Kaos teorisi, genellikle matematik ya da fizik ile ilişkilidir, çünkü bu konular teorinin temelini oluşturur. Ancak bu tür bilimlerin günlük hayatımızı doğrudan etkilediğini sık sık unutuyoruz.

Aslında çok az sayıdaki teori, davranışlarımız ve anlayışlarımız üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir. James Yorke bu teoriyi şöyle özetler: “En başarılı insanlar, B planında iyi olanlardır”. Planlarınızı her an değiştirmeye hazır olmalısınız.

“Yaşamda esnek olmak önemlidir. Ben bir şey planlamıyorum. Onları keşfetmeyi tercih ederim.” James Yorke - Kaos Teorisinin Kurucusu

Herkes biraz belirsizliğe katlanabilir. Belli bir noktada, meydana gelebilecek her şeyi düşündüğünüzde beyin daha uyanık olur.

Ancak çoğunlukla istikrarı tercih ediyoruz. İki artı ikinin dört olduğunu bilmek isteriz. Bugün sahip olduğumuz şeyin, yarın da orada olacağına inanmak, bizim için rahatlatıcı bir unsurdur. Bu durum bize, her şeyin kontrol altında olduğu hissini verir.

Ancak kaos teorisi, bizi inkar edilemez bir gerçeğin varlığı ile yüzleştirir. Hayatın ritmi, bir saatin ilerlemesi gibi tahmin edilemez. Çevremizde tahmin edilemeyen ve kontrol edilemeyen birçok şey vardır.

Ayağımız her an bir taşa takılıp tökezleyebilir. Amerika’da kanatlarını çırpan ve Avrupa’ya ekonomik kriz yansıyan bir kelebek misali, bilardo masasında vurduğumuz beyaz top, diğer topları farklı yönlere doğru dağıtır.

Kaos teorisi: Doğa öngörülemez
Kaos teorisi bize, bir olayın sonucunun farklı değişkenlere bağlı olduğunu söyler. Değişkenlerin sonucu nasıl etkilediğini her zaman tahmin edemeyiz. Her zaman bir hata payı, değişim için bir alan, son anda her şeyi değiştiren bir hata vardır. Bazen küçük bir değişiklik, büyük bir etki yapar ve tüm plan bir kaos haline gelir.

Bazıları kaos teorisinin modern matematiğin en büyüleyici alanlarından biri olduğuna inanmaktadır. Tahmin edilemez olanı, tahmin etmeye çalışan bir bilim.

İlk kez kullanılmaya başladığında, bunun nasıl olması gerektiğini hayal edebilirsiniz. Bu noktaya kadar bilimin belirsizliği ortadan kaldırmayı amaçladığını unutmayın. Amacı her şeyin davranışını mantık ve kesin verilerle açıklamaktı.

Ancak şimdi her şeyi değiştirebilecek, herhangi bir şeyin herhangi bir anda olabileceğini, kabul ediyoruz. Aslında, meteoroloji uzmanları ve matematikçiler bu belirsizlikle her gün çalışır.

1961’de Edward Lorenz zamanı tahmin edebilecek bir bilgisayar yaratmaya çalıştı. Süreç boyunca, tüm sistemin tahmin edilemez davranışlar sergilemeye başladığını gözlemledi. Bu bir sayı yuvarlama hatası nedeniyle oldu. Daha sonra bu deneyim kelebek etkisini tanımlamaya yardımcı oldu.

Kaos: Ebedi dostumuz
Kaos sadece doğada yaşamaz. Ayrıca hava tahminleri ve hatta biyoloji için de geçerlidir. Her an, ön görülemez bir olay, hiç ummadık bir başka bir olaya sebebiyet verebilir. Böylece, her gün etrafımızda, fark edemediğimiz kaotik olaylar meydana gelir. Kaos, ekonomi, termodinamik, astronomi ve hatta psikolojimiz için bile etki alanı içerisinde hareket eder.

Bugün, beyindeki herhangi bir küçük değişimin, bir nörotransmitterin yanması gibi, davranışlarda büyük değişikliklere yol açabileceğini biliyoruz. Dahası, kaos teorisi psikiyatri için de geçerlidir. Reçeteli bir ilacın, hastayı öngörüldüğü şekilde etkilediği zamanlar vardır.

“Bir kelebeğin kanatlarının hafifçe çarpması dünyanın diğer tarafında hissedilebilir.”

Kaos teorisini günlük hayata nasıl uygularız?
Hepimiz kaostan kaçınmaya çalışırız. Güvende hissetmenin tek yolu budur. Tahmin edilebilir bir hayat, korkmadan evden çıkmamıza olanak sağlar. Hayatlarımızı ve geleceğimizi güvenle yaratmamızı sağlar. Bununla birlikte, kaos teorisinin babası James Yorke, herhangi bir planı herhangi bir zamanda değiştirmeye hazır olmanız gerektiğini ifade eder.

Bir şekilde, bu teorisinin, siyah kuğu denen başka bir teori ile de ilgisi vardır. Denemeci, ekonomist ve matematikçi Nassim Nicholas Taleb bu terimini ifade eden ilk kişidir.

Teori ile aynı başlığı taşıyan önemli kitabında Taleb, bize çıplak göz ile bakıldığında, her şeyin öngörülebilir olduğunu hatırlatır. Ama herhangi bir anda, beklemediğimiz garip ya da kaotik bir durum ortaya çıkar. Ardından, bu olayı kabul etmeye ve anlamlandırmaya zorlanırız.

Ancak kaosun ortaya çıktığı ana tepki vermek yerine, zaten hazırızdır. James Yorke, başarılı ve mutlu olan insanların her zaman “B” planına sahip olanlar olduklarını hatırlatır.

Beklenmeyen olaylara tepki vermek zorunda kalmayan esnek bir zihniyet geliştirmeye çalışalım. Kabul ve merak ile beklenmedik bir yaklaşım benimseyelim. Çünkü birçok kez, bir fırsat kaostan doğar. Beklenmeyeni beklemek, hayatın ritmi ile ilerlemenize yardımcı olur.

Kaynak:

Kaos Teorisi, Karmaşıklık, Fraktal Geometri | Prof. Dr. Sinan Canan
 

ÜstünKişi

Ordinaryus
Yeni Üye
Katılım
21 Ocak 2018
Mesajlar
744
Tepkime puanı
114
Puanları
43
Materyalist determinizm de denilebilir. Önemi geçmişten şimdiye olan değişimin sistemini öğrenip bu sistemi geleceği tahmin etmek için kullanmakta yatmaktadır.
 

M3CSL

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
30 Ağu 2016
Mesajlar
258
Tepkime puanı
30
Puanları
28
Evrende herşeyin görünmez bağlarla bağlı olması, bi nevi sicim teorisi..Önemlidir,güzeldir,hoştur.


İyilikle kötülüğün dünyada çarpışması örneği verilebilir.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Biliyorsunuz ki "Tanrı'yı güldürmek istiyorsanız, O'na planlarınızdan bahsedin." diye bir söz vardır. İnsanlar yaptıkları planlar hakkında ne kadar çok olasılık hesaplaması yapmaya çalışırlarsa çalışsınlar, yine de hiç ummadıkları bir durumla karşılaşabilirler. Hayatı yolunda giden hemen hemen hiç kimse yoktur, etrafa mutluluk pozları veren ve trilyonlar içinde yaşayanların bile hayatlarını felç eden ve engel olamadıkları durumlar vardır, en basiti ölüm gibi. Dünya'nın en iyi doktoru olabilirsiniz ve paranız da vardır fakat öyle bir hastalık gelip sizi bulur ki, ne yaparsanız yapın çözüm üretemezsiniz.

Yaşadığımız evren ikilemler ile var olabildiği için, kozmos ve kaos da kaçınılmaz bir gerçektir. Bu iki terim Antik Yunan döneminden beri kullanıldığı gibi, daha kadim öğretilerde de geçmektedir. Evrensel düzenin kusursuz işleyişini anlatan kozmosun tam zıttı kaos ile ifade edilir.

Kendi yaşamlarımıza baktığımız zaman hepimizin göreceği bir durum vardır; rutin giden her şey canımızı sıkar ve risk alacak, hayatımıza heyecan katacak olasılıkların peşine düşeriz. Çoğu evliliğin-ilişkinin bitiş sebebi de budur aslında, insanlar düzenli yaşamdan bir süre sonra sıkılmaya başlarlar çünkü evrendeki tüm yasalar, insanın ruh haline de aynı şekilde etki eder. Gezegenlerin açısından, Dünya'nın manyetik alanı ya da tutulmalara kadar her olayının hayatımızda gizli etkileri vardır.

Hedefler olmalı fakat bu hedefleri küçük tutmak ve çok büyük beklentiler içine girmeden yaşamak en doğrusu olacaktır. Sahip olduklarımızın bir saniye sonra elimizden gidebileceği olasılığının bilincinde olarak, An'ı en güzel şekilde değerlendirmek, geçmişe ve geleceğe asla takılmamak gerekiyor.
 
Son düzenleme:
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst