- Konbuyu başlatan
- #1
E
evrensel-insan
Ziyaretçi
Aslinda dil, insanoglunu biribirine yakinlastiran ve arasindaki iliski bagini iletisim yoluyla kuran bir ihtiyactir.
Anadolu gibi, herturlu milli-dini kokensel yapinin getirdigi dil farkliligida bir cesitliliktir.
Bizler, tarihler boyu uyguladigimiz yanlis politikalarla, herseyi teke indirmek gibi olmayacak bir hayalin pesine dustuk.
Halbuki, bu cesitlilikten herbirimizin yararlanmasi hepimizin ve icinde bulundugumuz toplumun lehine olabilirdi. Ne olurdu sanki, kendi disimizdaki dili de ogrenebilseydik. Yani Turkiye de yasayan bir vatandas olarak; Turkce disinda, herbirimiz, Kurtce'yi, Ermenice'yi, Ibranice'yi,Arapca'yi, Farsca'yi ve daha Anadolunun bagrindaki diger dilleri ogrenip, cok dilli bir toplum olsaydik fena mi olurdu?
Umarim, yeni nesil ve gelecek nesiller; bu olanagi ve firsati goz onunde bulundururlar. Herkesin, her dili konusabilmesi, mutlaka iliskinin de iletisimin de daha saglikli olmasina yol acacak, farklarin butunlugunde ve iciceliginde onemli bir rol oynayacaktir. Ayrica, birligin, butunlugun ve uniter yapinin da bir guvencesi olacaktir.
Dil, herseyden once bir iletisim aracidir. Konuyu bu anlamda alirsak; her cografya toplumunun kendi arasinda iletisim kuracagi; ortak bir dile ihtiyaci vardir. Anadolu'nun su anki dil kullanim ozelligini goz onune alirsak; bu dil Turkcedir. Yani, Anadolu halki ve TC vatandaslarnin ortak iletisim dili; Turkcedir. Dolayisiyle, oncelikle bu dilin herturlu egitimi gereklidir ve sarttir.
Turkce dilinin egitimi; dilin, hem linquistic-dilin kurallari-hem langual-dilin yazim ve konusma kullanimi-hemde etimolojik-dilin hangi kokene dayandigi, nasil bir degisime ugradigi ve nasil sekillendigi-olarak egitimi ve ogretimidir.
Bu temelde; Kurtce, Ermenice, Lazca, Cerkezce, ve benzeri Anadolunun tarihinde yer almis ve yerlesiklesmis dillerin egitimi; hem Anadolu, insaninin biribirini daha iyi algilamasi; Hemde toplum olarak cok dillilik acisindan onemlidir. Isteyenin, istedigini ogrenebilecek, bir dil egitim-ogretim sistem ve kurumlasmasi; eminim Anadolu, halkinin cok sesliliginin bir gostermesi ve yansimasi olacaktir.
Dille egitime gelince, yukarida da izah ettigim gibi; Anadolunun ortak dili Turkcedir. Bugun; diger dilleri bilenler bile bu dili bilerek ve ogrenerek buyumustur. Dolayisiyla, toplumun Egitim dili, Turkcedir ve Turkce olmalidir. Her, TC vatandasi; once cografyasinin dilini, kavramali ve onu iletisimde kullanilabilecek duzeyde ogrenmeli ve bu konuda egitim almalidir.
Bunun disinda, her kisinin; hem Anadolu'nun hem dunyanin herturlu dilini ogrenebilecek olanagi olmalidir. Bu gonullu tutulmali ve isteyenin-ister kokenden gelen nedenle, ister gecerli dil olmasi bakimindan, ister ozel bir nedenle, isterse zevk icin-bu dilleri ogrenebilecegi, egitim-ogretim kurumlarinin olmasi gerekir. Bunu ozel kurumlarda, devlet kurumlarida saglayabilir.
Hatta, Avrupa'daki gibi-Britanya- bu dil egitim-ogretimi; ikinci dil, yardimci dil ve hatta yabanci dil olarakta verilebilir. Bunu okullarda, saptamakta, kolaydir. Bu bir arz-talep konusudur. Eger, belirli bir bolgede; belirli bir Anadolu dilinin, belirli bir toplulugu bulunuyorsa; bu Anadolu dili; o okula, ikinci dil olarak eklenebilir. Ogretim gorevlileride; bu dili, iletisimlerine yardim etmesi temelinde; yardimci dil olarak, isterlerse ogrenebilirler.
Bu egitim sistemi; okul yasiyla da; sinirli tutulmayabilir. Ozel okullar veya gece-hafta sonu okullari eliyle-ki ogrenecek kisinin yasam ve iliskisinin zamanini almadan-verilebilir.
Bu tamamen, cagdas ve toplumunun rahat hak ve ozgurluklu yasayan ve yasamasini dusunenler icin gecerlidir. TC iktidarlari, bu dusunceyi, bu bilincle goremediklerinden; dilin, hicte gecerli olmayan acilimsal korkulari nedeniyle bir boluculuk olarak algilamaktadirlar. Halbuki, antiayrimciligin temeli; farklarin farkina varmak ve farklarin hak ve ozgurluklerini saglamak, korumak ve kollamakla mumkundur.
Anadolu gibi, herturlu milli-dini kokensel yapinin getirdigi dil farkliligida bir cesitliliktir.
Bizler, tarihler boyu uyguladigimiz yanlis politikalarla, herseyi teke indirmek gibi olmayacak bir hayalin pesine dustuk.
Halbuki, bu cesitlilikten herbirimizin yararlanmasi hepimizin ve icinde bulundugumuz toplumun lehine olabilirdi. Ne olurdu sanki, kendi disimizdaki dili de ogrenebilseydik. Yani Turkiye de yasayan bir vatandas olarak; Turkce disinda, herbirimiz, Kurtce'yi, Ermenice'yi, Ibranice'yi,Arapca'yi, Farsca'yi ve daha Anadolunun bagrindaki diger dilleri ogrenip, cok dilli bir toplum olsaydik fena mi olurdu?
Umarim, yeni nesil ve gelecek nesiller; bu olanagi ve firsati goz onunde bulundururlar. Herkesin, her dili konusabilmesi, mutlaka iliskinin de iletisimin de daha saglikli olmasina yol acacak, farklarin butunlugunde ve iciceliginde onemli bir rol oynayacaktir. Ayrica, birligin, butunlugun ve uniter yapinin da bir guvencesi olacaktir.
Dil, herseyden once bir iletisim aracidir. Konuyu bu anlamda alirsak; her cografya toplumunun kendi arasinda iletisim kuracagi; ortak bir dile ihtiyaci vardir. Anadolu'nun su anki dil kullanim ozelligini goz onune alirsak; bu dil Turkcedir. Yani, Anadolu halki ve TC vatandaslarnin ortak iletisim dili; Turkcedir. Dolayisiyle, oncelikle bu dilin herturlu egitimi gereklidir ve sarttir.
Turkce dilinin egitimi; dilin, hem linquistic-dilin kurallari-hem langual-dilin yazim ve konusma kullanimi-hemde etimolojik-dilin hangi kokene dayandigi, nasil bir degisime ugradigi ve nasil sekillendigi-olarak egitimi ve ogretimidir.
Bu temelde; Kurtce, Ermenice, Lazca, Cerkezce, ve benzeri Anadolunun tarihinde yer almis ve yerlesiklesmis dillerin egitimi; hem Anadolu, insaninin biribirini daha iyi algilamasi; Hemde toplum olarak cok dillilik acisindan onemlidir. Isteyenin, istedigini ogrenebilecek, bir dil egitim-ogretim sistem ve kurumlasmasi; eminim Anadolu, halkinin cok sesliliginin bir gostermesi ve yansimasi olacaktir.
Dille egitime gelince, yukarida da izah ettigim gibi; Anadolunun ortak dili Turkcedir. Bugun; diger dilleri bilenler bile bu dili bilerek ve ogrenerek buyumustur. Dolayisiyla, toplumun Egitim dili, Turkcedir ve Turkce olmalidir. Her, TC vatandasi; once cografyasinin dilini, kavramali ve onu iletisimde kullanilabilecek duzeyde ogrenmeli ve bu konuda egitim almalidir.
Bunun disinda, her kisinin; hem Anadolu'nun hem dunyanin herturlu dilini ogrenebilecek olanagi olmalidir. Bu gonullu tutulmali ve isteyenin-ister kokenden gelen nedenle, ister gecerli dil olmasi bakimindan, ister ozel bir nedenle, isterse zevk icin-bu dilleri ogrenebilecegi, egitim-ogretim kurumlarinin olmasi gerekir. Bunu ozel kurumlarda, devlet kurumlarida saglayabilir.
Hatta, Avrupa'daki gibi-Britanya- bu dil egitim-ogretimi; ikinci dil, yardimci dil ve hatta yabanci dil olarakta verilebilir. Bunu okullarda, saptamakta, kolaydir. Bu bir arz-talep konusudur. Eger, belirli bir bolgede; belirli bir Anadolu dilinin, belirli bir toplulugu bulunuyorsa; bu Anadolu dili; o okula, ikinci dil olarak eklenebilir. Ogretim gorevlileride; bu dili, iletisimlerine yardim etmesi temelinde; yardimci dil olarak, isterlerse ogrenebilirler.
Bu egitim sistemi; okul yasiyla da; sinirli tutulmayabilir. Ozel okullar veya gece-hafta sonu okullari eliyle-ki ogrenecek kisinin yasam ve iliskisinin zamanini almadan-verilebilir.
Bu tamamen, cagdas ve toplumunun rahat hak ve ozgurluklu yasayan ve yasamasini dusunenler icin gecerlidir. TC iktidarlari, bu dusunceyi, bu bilincle goremediklerinden; dilin, hicte gecerli olmayan acilimsal korkulari nedeniyle bir boluculuk olarak algilamaktadirlar. Halbuki, antiayrimciligin temeli; farklarin farkina varmak ve farklarin hak ve ozgurluklerini saglamak, korumak ve kollamakla mumkundur.