Bir Tanrı Var Mıdır?

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde telrunya tarafından oluşturulan Bir Tanrı Var Mıdır? başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 4,866 kez görüntülenmiş, 31 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Bir Tanrı Var Mıdır?
Konbuyu başlatan telrunya
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Cry

telrunya

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
18 Kas 2009
Mesajlar
531
Tepkime puanı
2
Puanları
18
Yaş
33
Demek istediğinizi anladım serotonin. Katıldığım yönleri olmakla birlikte yargıları genelleme yoluna gitmeyi doğru bulmuyorum.
İnsanların, iki kelimeyi yan yana getirip, bunu manevi ve veya maddi sömürü olarak kullanmalarınadır tepkim.
Bu dediğiniz o kadar çok yapıldı ki, artık kendi halinde bile olsa öyle zanneder olmuşuz... Önemli olan da bu fikirleri savunup, aynı zamanda bu sisteme dahil olmamak olsa gerek(!)
 

Aksiyom

Düşünür Üye
Yeni Üye
Katılım
4 Tem 2009
Mesajlar
569
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
32
''İnsanların, iki kelimeyi yan yana getirip, bunu manevi ve veya maddi sömürü olarak kullanmalarınadır tepkim''
Bu denli önsel yargılanırızı neye borçluyuz?Yanında bu denli genellemenizde cabası.Sanıyorum ve sanımı onaylarak görüyorum ki(burada ve şimdi) Tanrının varlığına inanmayanlar inananları kendilerine sömürü olarak kullanıyor,hem maddi hemde manevi(!).Yorumum bunla sömürecektir tüm sömürüleri.Saygılar..
 

serotonin

Üye
Yeni Üye
Katılım
1 Mar 2010
Mesajlar
109
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
''İnsanların, iki kelimeyi yan yana getirip, bunu manevi ve veya maddi sömürü olarak kullanmalarınadır tepkim''
Bu denli önsel yargılanırızı neye borçluyuz?Yanında bu denli genellemenizde cabası.Sanıyorum ve sanımı onaylarak görüyorum ki(burada ve şimdi) Tanrının varlığına inanmayanlar inananları kendilerine sömürü olarak kullanıyor,hem maddi hemde manevi(!).Yorumum bunla sömürecektir tüm sömürüleri.Saygılar..


(:) Sizi tanımıyorum, dolayısıyla borcumuz harcımız olmasa gerek. Bu arada kendi kendinizi onaylıyor olmanızda çok enteresan.

Tanrı...ki ben Yaratan diyorum, inananlarını biliyor, benim için önemli olanda bu. Başka birinin onayı benim için önem arz etmez. Bunu izah etmeye kalkmamda sizin sömürünüze yağ sürmek olur.

Sevgili telrunya ; ''Bu dediğiniz o kadar çok yapıldı ki, artık kendi halinde bile olsa öyle zanneder olmuşuz'' ifadenizle beni bir nebze anlamış olduğunuzu düşünüyorum ve fakat böyle düşünüyor olmak beni bir sisteme dahil etmiyor, kendi sistemim dışında kimsenin sistemini takmıyorum.
 

efefel

Üye
Yeni Üye
Katılım
13 Şub 2010
Mesajlar
202
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
39
varılan herhangi bir sonuç yeterli görülüyorsa özde bir eksiklik vardır

ben bir kaç yazımdada belirtmiştim.yine belirtmek istiyorum.
konuya felsefi yaklaşmak demek en başta tarafsız bir mantık süzgeci demektir sizlerinde bildiği gibi.
birçok konuda yaratan a inananlar ile inanmayanlar arasında işin içine duyguların girdiği diyaloglar görüyorum.
bana kalırsa bu felsefi yönteme uymamakta.
bir tanrı varmıdır sorusuna elbette ki birçok cevap verilebilir ama bunlardan felsefi olanı;tanrı nın varlığının yada yokluğunun kanıtlanamayacağıdır.ancak bir din mantık süzgecinden geçirilip gerçeklik payı ortaya çıkarılabilir.sömürü ve benzeri terimleri kullanarak belli bir kitle ile özdeşleştirmekte pek etik değil.
yeryüzündeki en küçük kitleye sahip olan inanış da yadırganmadan incelenmeli.o insanlara bazı olumsuz sıfat yakıştırıp kestirip atmak işin kolayıdır tabi.şu anda insan insanı çözmüş değil.insan kendinide çözmüş değil.
 

serotonin

Üye
Yeni Üye
Katılım
1 Mar 2010
Mesajlar
109
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Konunun bir yerde inama veya inanmamaya gelip durduğunu bir başlığımda bende dile getirmiştim. Lakin ben kendi fikrimi, kimseye cevaben , karşılık olarak söylemedim, kendimce yorumladım. Nedir bu tepki? Ben belli bir kitleyle bağdaştırırım, siz bağdaştırmazsınız. Ben buna saygı duyarken , bu yapılan da neyin nesi anlam veremedim.
 

turko29

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
20 Şub 2010
Mesajlar
322
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
65
  1. Zihin ve Düşünce Üzerine, Ayna Yayınevi
  2. Öğrenme ve Bilgi Üzerine, Ayna Yayınevi
  3. Özgürlük Üzerine, Ayna Yayınevi
  4. Yaşamak ve Ölmek Üzerine,, Ayna Yayınevi
  5. İlişki Üzerine, Ayna Yayınevi
  6. Korku Üzerine, Ayna Yayınevi
  7. Tanrı Üzerine, Ayna Yayınevi
  8. Doğa ve Çevre Üzerine, Ayna Yayınevi
  9. Çatışma Üzerine, Ayna Yayınevi
  10. Sevgi ve Yalnızlık Üzerine, Ayna Yayınevi
  11. Doğru Meslek Üzerine, Ayna Yayınevi
  12. Hakikat Üzerine, Ayna Yayınevi
  13. Eğitim Üzerine, Ayna Yayınevi
  14. İç Özgürlük, Çeviri: İlhan Güngören, Yol Yayınları
  15. Zamanın Sonu, Ayna Yayınevi
  16. Farklı Bir Yaşam, Ayna Yayınevi
  17. Meditasyonlar, Ayna Yayınevi
Antalyada bulamadığım için bu kitaplardan hiç birini, Ankaraya giden bir arkadaşıma sipariş verdim zihin ve Düşünce üzerinden başlayacağım okumaya, ön bir yargım yok, iyi yada kötü diye ilginç buluyorum, hem yazarın hayat hikayesini hem şu anakadar yayınlanan bakış açısını, bence incelenmeye değer ve bu konudada böyle ilginç bir felsefecnin yazılarını ortaya çıkaran arkadaşımıza teşekkür ediyorum, görüşlerinin özünü kavramadan fikir üretmek yersiz gibi geliyor bana..
 

serotonin

Üye
Yeni Üye
Katılım
1 Mar 2010
Mesajlar
109
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
50
Ama sizde şu anda bir fikir belirtiyorsunuz; benim hakkımda , yanlış düşündüğüm fikrini, alenen olmasada seziliyor.

Arkadaşımıza zaten neden bu kişiyi konu ettin gibi olumlu veya olumsuz bir yaklaşımım olmaz, olamazda. Anlaşılmayan da bu zaten. Konuyu kişiselleştiriyorsunuz, bahsi geçen kişinin düşünceleri, kitapları tartışılacağına benim düşüncem tartışılıyor, hatta tartışılmıyor... ne yapıldığını bende anlamadığımdan adını koyamadım
.
 

turko29

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
20 Şub 2010
Mesajlar
322
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Yaş
65
Ama sizde şu anda bir fikir belirtiyorsunuz; benim hakkımda , yanlış düşündüğüm fikrini, alenen olmasada seziliyor.

Arkadaşımıza zaten neden bu kişiyi konu ettin gibi olumlu veya olumsuz bir yaklaşımım olmaz, olamazda. Anlaşılmayan da bu zaten. Konuyu kişiselleştiriyorsunuz, bahsi geçen kişinin düşünceleri, kitapları tartışılacağına benim düşüncem tartışılıyor, hatta tartışılmıyor... ne yapıldığını bende anlamadığımdan adını koyamadım.

Benim yazdığım kesinlikle sizinle yada bir başkası ile ilgili değil, Pek fazla tanınmayan hayat hikayesinde her hangi bir akıma bağlı olmadığını söyleyen bir hintli düşünürün mevcut bir pasajı aktarıldı, bu da benim ilgimi çekti çıkan kitaplarının biri hariç diğerleri tek bir yayından olması bu yayın evinin kimliği amacı sorgulanırken bu yazarında araştırılıp okunmasının olumlu bir yaklaşım olacağını belirtmememle devam etti, Yazarın sadece konu başlığı ile ilgili değil bir çok konudaki düşüncesi felsefe sevdalılarını uzun zaman oyalayacak ve farklı yorumlar getireceği türden olması nedeni ile ounması gerektiğinde konuyu açan arkadaşla hem fikir olduk... Benim yanıtım direkt olarak ona idi uzun zamandır böylr ilgimi çeken bir yazar ile karşılaşmamıştım...
 

Mühendis

Meraklı Üye
Yeni Üye
Katılım
3 Eki 2009
Mesajlar
271
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
67
Krishnamurti: Anlamak için inanç gerekli mi? Öğrenmek, bilmekten çok daha önemli... İnancı öğrenmek, inancın sonudur. Zihin inançtan kurtulduğu zaman bakabilir. Bağlayıcı olan, inanç ya da inançsızlıktır; çünkü inanç ve inançsızlık aynıdır: Aynı paranın ters yüzleridir bunlar. Böylece olumlu ve olumsuz inancı bütünüyle bir yana koyabiliriz; inançlı ve inançsız aynıdır. Bu gerçekleştiği zaman 'Bir tanrı var mıdır?' sorusu oldukça değişik bir anlam kazanır. Bütün gelenek, bellek, akılsal ve duygusal anlatımlarıyla Tanrı kelimesi, bütün bunlar, Tanrı değildir. Kelime, gerçek değildir. Demek ki; zihin kelimeden kurtulabilir mi?

İnanç-lar hakkında yanılabiliyor olabilir miyiz?
Aladdin’in sihirli lambası ?
Ya uçan halı!
Peki Van gölü canavarı?
Ya diğer inançlar !
Yaşadığınız coğrafyada sizler İslam inancına göre yetiştirildiniz.
Çünkü siz bu coğrafyada doğup büyüdünüz ve ailenizin sahip olduğu inanca göre yetiştirildiniz. Siz bir Hıristiyan,Musevi,Budist………. vs değilsiniz.
Almanyada veya İngiltere’de doğmuş ve yetişmiş olsaydınız Hıristiyanlığa Hindistan’da Budizme,Eski Yunanda ise Zeus’a,Amerika’da kızılderili olarak doğup yetiştirilseydiniz Ulu Manitu’ya inanacaktınız.
Yani burada belli bir dini ve tanrısını seçmek için özel bir sebep yok.Sadece şans eseri çevrenizdeki diğerleri gibi siz de Türkiye’de doğdunuz yetiştiniz.
Soruyorsunuz : “ Tanrı (Allah) varsa ve yanılıyorsanız ?”.
Soruyorum : Peki, ya sizler Amerika dağlarının zirvesindeki Ulu Manitu hakkında yanılıyorsanız?

Telrunya’nın paylaşımından çıkarımım.
 

Nejdet Evren

Kahin
Yeni Üye
Katılım
19 Ağu 2008
Mesajlar
3,589
Tepkime puanı
179
Puanları
63
Yaş
60
Tanrı/ların kimseye bir zararı yoktur; onlar sosyal alanda yaşarlar ve "homo hominus lipus" derler ya Latince-de, insan insanın kurdudur. Kendini ve her şeyi olgusal/imgesel olarak yaratan insandır. Zeus da bir tanrıydı ve onu yaratan da insandı.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst