Bilgi Felsefesi ve Teorileri

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Felsefe kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan Bilgi Felsefesi ve Teorileri başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 6,314 kez görüntülenmiş, 36 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Felsefe
Konu Başlığı Bilgi Felsefesi ve Teorileri
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan evrensel-insan

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
siz tuhafsınız... söylediğiniz şeye bakın : ''Diyelim insanoglu yok, kim bu zeytin agacini belirleyecek?'' ... ben size diyorum ki, zeyin ağacının var olmak için, ne insan ne de herhangi bir bilinçli varlık tarafından, belirlenmeye ihtiyacı yoktur... zeyin ağacının var olmak için, belirlenmeye, 'zeytin ağacı vardır'... filan diye ilan edilmesine ,ihtiyacı yoktur...... zeytin ağacı, siz onun orada var olduğunu görseniz de, görmeseniz de, sizin algınıza bağlı olmadan (yani kendi başına) vardır... eğer insan olarak siz, onun varlığını algılayarak belirleyebilirseniz, (yani onun bilgisini edinebilirseniz) bu bilgiden _belki_ bir fayda elde edebilirsiniz... yoksa, siz onu belirlemiş, bilgisini edinmiş, yahut onun varlığının farkında bile olmamışsınız... bu sizin sorununuzdur... zeytin ağacının köklerinin ucunda (ya da bilmem neyinde bile) değildir....
 
Son düzenleme:

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
halen bu soruyu mu soruyorsunuz...? '''Gerceklik nedir ve madde ile bagi nedir?''' .... tuhafsınız.... gerçeklikten ne anladığımızı kaçıncı kez açıklayacağız... ???... son: gerçeklik, insan bilincinin dışında ne varsa, tümü, hepsidir... madde: insan bilincinin dışında kalan ve bilinçten bağımsız olarak var olan, bütün tekil varlıklardır... bahçemdeki zeytin ağacı, köpeğim, evimin çatısındaki kiremitler...vs...
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
siz ne yazık ki, kullandığınız kavramların anlamlarını bilmiyorsunuz... sorduğunuz soru: ''Senin alginda varliklar sadece somut mudur?'' ... bakın, bütün iyi niyetimle, bir kez daha açıklamaya çalışıyorum...: gerçekliğin içinde var olanlar (bahçemdeki zeytin ağacı, köpeğim, otomobilimin lastikleri...vs.) zaten, hepsi somuttur... gerçek olup da somut olmayan hiçbir şey yoktur... tersi de doğrudur: somut olup da gerçek olmayan hiçbir şey yoktur.... sizin, kavramları öğrenmeye ihtiyacınız var....
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
siz ne yazık ki, kullandığınız kavramların anlamlarını bilmiyorsunuz... sorduğunuz soru: ''Senin alginda varliklar sadece somut mudur?'' ... bakın, bütün iyi niyetimle, bir kez daha açıklamaya çalışıyorum...: gerçekliğin içinde var olanlar (bahçemdeki zeytin ağacı, köpeğim, otomobilimin lastikleri...vs.) zaten, hepsi somuttur... gerçek olup da somut olmayan hiçbir şey yoktur... tersi de doğrudur: somut olup da gerçek olmayan hiçbir şey yoktur.... sizin, kavramları öğrenmeye ihtiyacınız var....

Peki soyutlar nedir?

bakalim sen kavramlari ne kadar biliyorsun?

Bana bir soyut kavram soyle ve bunun nerden geldigini izah et.

Bir de materyalizmin neden ideoloji olarak metafizik dalinda (fizik otesi) yer aldigini acikla.

Bakalim soyut ile somut farkini biliyor musun?
 

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
bu ne demek... siz, beni sınava mı sokmak istiyorsunuz... (hocam rolüne bürünerek... he hee...) : '''bakalim sen kavramlari ne kadar biliyorsun? ''' öyle mi... ne kadar bilip, ne kadar bilmediğimi daha yeni mi öğreneceksiniz... tuhafsınız... siz hala : ''Bana bir soyut kavram soyle ve bunun nerden geldigini izah et.'' filan diyorsunuz... ben, size, zaten bütün kavramların soyut olduğunu (çünkü her kavramın aslında soyutlama ürünü olduğunu ve o nedenle de bir bilgi, yahut da bilgi birimi olduğunu) söylemedim mi...?... anlamanız için, kaç kez söylemeli, yazmalıyım...???.... bütün kavramlar soyuttur, ( o nedenle de, 'bana soyut bir kavram söyle' demek, saçmadır... çünkü, zaten soyut olmayan kavram yoktur, olmaz/ olamaz.) ama çok istiyorsanız işte size iki kavram: zeytin ağacı ve faşizm... şimdi sorduğunuz şu yeni soruya bakın ve biraz yüzünüz kızarsın : ''Bakalim soyut ile somut farkini biliyor musun?'' .... bakın, ben, sizin sorduğunuz sorulara, neredeyse sonsuza kadar cevap verebilirim... çünkü, bildiklerimi gayet iyi bilirim; sizin o yapılandırmacı epistemolojinizi de, diyalektik materyalizmin bilgi teorisini de... şimdi sorduğunuz üzere size, soyut ile somut farkını anlatmayı deneyeceğim (başarabileceğim konusunda bir umudum olmasa da) ; buyrun: somut olanlar, bilincimizin dışında tek tek var olan gerçeklik parçalarıdır... bahçemdeki zeytin ağacı, elimdeki sigara, evimin önündeki ege denizi, ... vs. somuttur... yani, insanın bilincinin dışında yer alan ve duyularımızla algıladımız gerçeklik parçalarıdır... bunlar somuttur; dokunursanız, katılığını, soğukluğunu, ...vs.vs. algılarsınız.... ama eğer ben, bu somut (nesnel olan, gerçek olan, gerçekten var) olanların, bilgisini edinmeye çalışırsam; beş tane zeytin ağacını, on tane zeytin ağacını, yüz tane zeytin ağacını gözleyerek, elde ettiğim 'zeytin ağacına ilişkin' verileri, zihinsel bir süreçle değerlendirirsem; şunu görürüm: bazı zeytin ağaçları henüz fidandır ve kısa boyludur, boyları yaklaşık olarak bir metre civarındadır... bazı zeytin ağaçalrının boyları bir metreden daha uzun ve iki metre civarındadır... ama bazı zeytin ağaçalrının boyları da biraz daha uzun ve yaklaşık, üç metre civarındadır... kimileri de, daha uzun ve yaklaşık dört metere civarındadır... kimileri çatallı bir yapıya sahiptir ve yanlara doğru açılmıştır... ama kimileri de uzayıp gök yüzüne doğru gelişmiştir.... kimileri bakımsız yahut yozdur, zeytin meyvesini az verir yahur hiç vermez... kimileri çok verimlidir... ........ vs... vs.... yani her biri kendisine özgü bir çok özellik taşıyan bir çok zeytin ağacıyla karşı karşıyayız... şimdi eğer biz 'zeytin ağacının ne olduğunu bilmek istersek', bütün bu zeytin ağaçlarının kendilerine özgü özelliklerini bir yana bıarakarak; ortak (yani hepsinde bulunan) özelliklerini, o gerçek ağaçaların kendilerinden soyup, kopararak (yani soyutlayarak) ; genel olarak bir '''zeytin ağacı kavramı''' elde deriz.... işte soyut olan budur... yani soyut olan herşey, aslında bir 'bilgi' dir... peki, neyin bilgisi, 'somut olanın' bilgisidir... sn. evrensel'den umudumu kesmek üzereyim... ya yazdıklarımı okumadan, yahut da yazdıklarımı anlamaya çalışarak değerlendirmeden, sorular soruyor.... eğer bundan sora yazarsam; diğer okurlar için yaazmış olacağım...
 
Son düzenleme:

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Neyse once sakinles sonar tekrar yazisiriz.

Cunku herseyi ters algilamaya basladin.

Tekrar istersen tek bir cumle ile baslariz.

Sana son bir soru.

Madde kavrami soyut mudur? somut mudur?

Madde ile ilgili soyut olan nedir, somut olan nedir?

Yalniz duygusal olarak degerlendireceksen, yanitlama daha iyi.

Sonucta ben kimseyi sinava falan da sokmuyorum.

Herkes ne isterse onu dusunur.
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Madde, insanogluna yansiyanin algiladigi ve kavram ile ozdeslestirdigi bir somuttur.

Dusunce insanogluna yansiyanin algiladigi ve kavram ile ozdeslestirdigi bir soyuttur.

Yukaridaki cumlelerde de size ters gelen bir yer varsa; lutfen neyin ve neden size ters geldigini aciklar misiniz?

Ikisi arasindaki yani algidaki farki da sonar yazisiriz.

Bir de senden ricam, mesajlarini aralik vererek yazar misin?

Bu sekilde yazildiginda en azindan benim icin okuma zorlugu doguyor.
 
Son düzenleme:

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
bunca yazdıklarımdan sonra; hala bu soruyu soruyorsunuz : '''''Madde kavrami soyut mudur? somut mudur?''''' yahu evrensel, size bunu nasıl anlatabilirim ki... kaçıncı kez söylüyorum.... bütün kavramlar soyuttur.... bütün kavramlar, bilgidir....... somut olan, maddedir (yani bilginin, ya da başka deyişle, bilecek olan öznenin, bilmeye yöneldiği nesnedir) kardeşim, giydiğiniz ayakkabıdır... oturduğunuz evin çatısındaki kiremit, bindiğiniz otomobilin dikiz aynasıdır..... samimiyetinize olan güvenimi kaybetmek üzereyim... neden anlamaya çalışmadığınızı, anlayamıyorum; doğrusu.....
 
Son düzenleme:

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
bunca yazdıklarımdan sonra; hala bu soruyu soruyorsunuz : '''''Madde kavrami soyut mudur? somut mudur?''''' yahu evrensel, size bunu nasıl anlatabilirim ki... kaçıncı kez söylüyorum.... bütün kavramlar soyuttur.... bütün kavramlar, bilgidir....... somut olan, maddedir (yani bilginin, ya da başka deyişle, bilecek olan öznenin, bilmeye yöneldiği nesnedir) kardeşim, giydiğiniz ayakkabıdır... oturduğunuz evin çatısındaki kiremit, bindiğiniz otomobilin dikiz aynasıdır..... samimiyetinize olan güvenimi kaybetmek üzereyim... neden analamaya çalışmadığınızı, analayamıyorum; doğrusu.....

Ben senin daha net algilayabilecegini dusunerekten bir mesaj once somut ile soyut farkini iki farkli cumle olarak yazdim.

Somut ile ozdesterilinen kavram, gozlemsel algilanandir.

Soyut ile ozdeslestirilen kavram akilsal algilanandir.

Mesela bilimde teori soyuttur ve akilsal algidir, olgu somuttur ve gozlemsel algidir.

Ben senin anlattigini algilamiyorum degil; sadece senin baktigin gibi varliksal ve materialist temelli bakmiyorum, hic bir konuya.
 
Son düzenleme:

birazdahaderinmavi

Kahin
Yeni Üye
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,442
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
59
tamam evrensel; ... elbette istediğiniz konuya istediğiniz gibi bakabilirsiniz.... ; bahçemin küçük havuzundaki kurbağalar da istedikleri konuya, istedikleri gibi bakıyorlar zaten.... ama bu başlıkta yazılanlar ortadadır ve aşağı yukarı kimin ne demeye çalıştığı da 'bellidir'... paylaşımınız için, teşekkür ediyorum....
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
tamam evrensel; ... elbette istediğiniz konuya istediğiniz gibi bakabilirsiniz.... ; bahçemin küçük havuzundaki kurbağalar da istedikleri konuya, istedikleri gibi bakıyorlar zaten.... ama bu başlıkta yazılanlar ortadadır ve aşağı yukarı kimin ne demeye çalıştığı da 'bellidir'... paylaşımınız için, teşekkür ediyorum....

Rica ederim, ben de tesekkur ederim.
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Sabit fikirlilik ancak onu telaffuz edenlerin isidir.

Yani illa herkes sizing dusundugunuz gibi dusunecek ve dusunmeyen sabit fikirli olacak.

Bilgisi ve dusuncesi tikananlar ya da kisilik hakki saldirisi altinda rahatsiz olanlar cileden cikar.

Ben size binlerce sayfa anlatiyorum, ne degisiyor?

Demekki burada sabit fikirli olan sizlersiniz.

Bu da zaten cagdisi kalmis ideolojik ve inancsal degerleri savunurken, cagin onunde savunamaz duruma dusmenizden ortada.

Sabit fikirlilik, ancak cagdisi kalmis ve dogmalasmis ideolojiler inanclar icin gecerlidir.

Cunku bunlarin savunusu cagimizda bilgi ve dusunce olarak yeterli degildir.

Savunulamayacagi hissi verince de iste boyle "yorulunur, cileden cikilir" v.s.

Neyse bu gayet dogal bir durumdur.

Aksi kisiler kendi dogrularinda diretmek icin bahane bulamazlarsa, baska yollara saparlar.
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Sabit fikirlilik ancak onu telaffuz edenlerin isidir.

Yani illa herkes sizing dusundugunuz gibi dusunecek ve dusunmeyen sabit fikirli olacak.

Bilgisi ve dusuncesi tikananlar ya da kisilik hakki saldirisi altinda rahatsiz olanlar cileden cikar.

Ben size binlerce sayfa anlatiyorum, ne degisiyor?

Demekki burada sabit fikirli olan sizlersiniz.

Bu da zaten cagdisi kalmis ideolojik ve inancsal degerleri savunurken, cagin onunde savunamaz duruma dusmenizden ortada.

Sabit fikirlilik, ancak cagdisi kalmis ve dogmalasmis ideolojiler inanclar icin gecerlidir.

Cunku bunlarin savunusu cagimizda bilgi ve dusunce olarak yeterli degildir.

Savunulamayacagi hissi verince de iste boyle "yorulunur, cileden cikilir" v.s.

Neyse bu gayet dogal bir durumdur.

Aksi kisiler kendi dogrularinda diretmek icin bahane bulamazlarsa, baska yollara saparlar.

Niye çağdışı olsun, bu sizin kendi kendinizi avutma sekliniz...İnançlı olmak niye çağdışılık olsun ki, hem insanların inançlı olmasına itirazım yok diyorsunuz hem de inançlıya çağdışı diyorsunuz. Komiksiniz...
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Niye çağdışı olsun, bu sizin kendi kendinizi avutma sekliniz...İnançlı olmak niye çağdışılık olsun ki, hem insanların inançlı olmasına itirazım yok diyorsunuz hem de inançlıya çağdışı diyorsunuz. Komiksiniz...

Cagdisidir, cunku;

Bugun bilimsel niteligin ve bilimin temeli; artik metafizik ve varliksal nitelikte degil; bilgiselniteliktedir.

Cagdisidir cunku, bugun bilim gozleme ve gozlemsel yanlislanabilirlige dayanir.

Cagdisidir cunku, bugun bilimsel olarak bilim gozlemlediginin ne oldugunun varliksalniteligini degil; onun fonksiyonel ve davranissalgozlemini dile getirir.

Cagdisidir cunku, bugun bilim gercekten degil; olgudan yola cikar.

Cagdisidir cunku, bilimde metafizigin tozlerinin akilciliginin "ilklik, teklik ve mutlaklik" algisi yoktur.

Cagdisidir cunku bilim, neden sorusuna degil; nasil sorusuna yanit verir.

Cagdisidir cunku, varliksal her turlu tartisma bilimsel degildir.

Cagdisidir cunku, bilim ideolojileri inanclari ve izmnleri icermez.

Bu kadar cagdisilik yeterli mi?
 

Objectivity

Kahin
Onursal Üye
Katılım
23 Ara 2012
Mesajlar
4,763
Tepkime puanı
319
Puanları
83
Cagdisidir, cunku;

Bugun bilimsel niteligin ve bilimin temeli; artik metafizik ve varliksal nitelikte degil; bilgiselniteliktedir.

Cagdisidir cunku, bugun bilim gozleme ve gozlemsel yanlislanabilirlige dayanir.

Cagdisidir cunku, bugun bilimsel olarak bilim gozlemlediginin ne oldugunun varliksalniteligini degil; onun fonksiyonel ve davranissalgozlemini dile getirir.

Cagdisidir cunku, bugun bilim gercekten degil; olgudan yola cikar.

Cagdisidir cunku, bilimde metafizigin tozlerinin akilciliginin "ilklik, teklik ve mutlaklik" algisi yoktur.

Cagdisidir cunku bilim, neden sorusuna degil; nasil sorusuna yanit verir.

Cagdisidir cunku, varliksal her turlu tartisma bilimsel degildir.

Cagdisidir cunku, bilim ideolojileri inanclari ve izmnleri icermez.

Bu kadar cagdisilik yeterli mi?

Bilim ile inancı açıklayamıyor olmamız inancı çağdışı yapmaz sadece bugün bilimin geldiği nokta bu açıklama için yetersizdir, gün gelir bu durum değişir sonuçlar sabit kalmayacağına göre bilim ilerledikçe sonuçlar da değişecektir. Peki o gün geldiğinde ne yapacaksınız, yüksek bir binadan mı atlayacaksınız? Aslında bilim ile dinler ters ďüşmüyor ama bende bunu detaylandıracak sabır kalmadı...
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Bilim ile inancı açıklayamıyor olmamız inancı çağdışı yapmaz sadece bugün bilimin geldiği nokta bu açıklama için yetersizdir, gün gelir bu durum değişir sonuçlar sabit kalmayacağına göre bilim ilerledikçe sonuçlar da değişecektir. Peki o gün geldiğinde ne yapacaksınız, yüksek bir binadan mı atlayacaksınız? Aslında bilim ile dinler ters ďüşmüyor ama bende bunu detaylandıracak sabır kalmadı...

Bir seyin cagdasligi teknik bilim ve insanoglunun geldigi bilinc ve farkindalik duzeyi ile olculur.

Zaten sorun da orda; bilim daimi yenilenir, gelisir ve degisirken yani cagdaslasirken; inanclar ideolojiler belki ilk ciktiklari donemde cagdas iken, degisen ve gelisen bilim karsisinda tutuculasirlar ve cagin disinda kalirlar.

Inanclar ve ideolojiler, aklin illa bir seyleri kendine dogrulamasi temelindedir.

Bilim ise sadece bilimsel olgusal ve gozlemsel olarak bilir ve bildirir.

Akil ise kendince ya bu bildirileni "yeterli bulmaz" ya da akli bilimi algilayamaz.

Buradaki "algilayamama" dogma olarak inandigi dogruya tutunmasi ve onu sorgulayamamasidir.

Ben zaten bilimsel ve bilisselolarak her seyidegerlendirdigimden ve serbest dusunur oldugumdan benim bir "ilkim, tekim, mutlakim" yoktur.

Cunku bilimsel olarak yansiyan fenomen de bu yansinin algisi da gozlemi de kavramsal bilgisi de sinirsizdir.

Sinir sadece gozleminin tartismasiz olmasi temelindedir.

Iste bu tartismasiz gozlem yanlislanirsa, ortaya yeni bir tartismasiz gozlem cikar.

Iste bir gozlemin tartismasizliginin gecerliligi yanlislanabilene kadar gecerlidir.

Ideolojiler ve inanclar ise sadece dogrulayan acisindan dogrudur ve tartismasiz gozlemi olmadigindan da yanlislanamaz.

Bilimin din ile uzaktan yakindan ilgisi yoktur.

Dinler tartisilan cesitleri olan ve kendi bunyesinde de savasan degerlerdir.

Dinlerin bilimsel olarak hic bir yani yoktur.

Sadece sosyal nitelik temelinde, bilim dinlerin insanoglu uzerindeki sosyo-etik ve psikolojik etkisini istatistiksel ya da gozlemsel olarak ortaya koyar.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst