- Konbuyu başlatan
- #1
- Katılım
- 29 May 2014
- Mesajlar
- 416
- Tepkime puanı
- 1
- Puanları
- 18
- Yaş
- 47
Yazının bazı kısımlarında yazara katılmadım kızdım ama genel itibari ile komik olmuş e birazda maziyi hatırlatınca hoş oldu paylaşmak istedim. Buyurun
Acayip şarkı sözleri
I Love You I Love You Do You Love Me Yes I Do
Ümit Besen hızla İngilizce öğrenmeye başlayan bir ırka yapabileceği en büyük zalimliği yapmış, bu şarkıyı peyda etmişti. Caddelerde, sokaklarda kekolar arabalarından bu yaratıcılık örneği şarkıyı bangırdatır ufacık olmamıza rağmen ağız dolusu kusmamızı sağlarlardı. O dönemde, es kaza bir turist ile tanışırsam bu şarkıyı nasıl açıklayacağımı kara kara düşünürdüm. Yıllar sonra yabancı bir hanım ile sohbet ederken bu şarkı aklıma gelmişti. Kendisine böyle bir şarkının var olduğunu anlatıp, sözlerini söylediğimde bana sadece "I Dont believe You" (Hadi Len) demişti.
Çiki Çiki Baba
Şarkı sözlerinin ille de bir manası olması gerekmez, düşüncesinin bayrak taşıyan örneği oldu. Aynen şöyleydi:
Çiki çiki baba. Ayni ayni yaba. Feli feli kuuli. El fakiri yaba. Oyyyy oyyyyy oyyyy. Ulan ne işti be.
Memişler
Topaloğlu. Şimdi bu öyle bir adamdı ki ceketinin rengine uysun diye saçını boyamaktan çekinmezdi. Uzaylıydı, "Uzaydan gelmedik ki, dünyalıyız biz" diye şarkısı vardı. Bir de "Memişler" adlı şarkısı vardı. Duyduğumuzda gülmekten yarılarak ikiye ayrılmıştık. Sözleri şöyle bir şeydi sanırım:
Elmaları yemişler, şeftaliyi yemişler, gülmüşler eğlenmişler, güllü kızı yemişler, lambaya püf demişler, nasıl etti bu işi, tebrik ettim memişi… Diye sürüp gidiyordu. İnanılmazdı, onu ailecek sevmiş, bağrımıza basmıştık. Hayat bayram olsa
"Bütün dünya buna inansa, bir inansa" gibi hayaller içeren bir şarkıdır.
Aslında sözleri gayet iyi niyetli, barışçıdır, fakat haddinden fazla ve sahtekâr bir iyimserlik taşır. Üstelik melodisi çok basittir ve kolaylıkla sinir bozabilir. Hala her yerde çalınır ve insanlar el ele tutuşarak bu güzel dilekleri tekrarlarlar. Bu gibi durumlarda yavaşça masadan kalkarak tuvalete doğru yol almayı yeğlerim. "Hocam nereye? El ele tutuşsak, birlik olsak" diyenler olduğunda: "Ya iyi diyorsun da çok sıkıştım bilader. El ele tutuşsak ama prostat olmasak" gibi manasız cümleler kurarak sıvışır, şarkı bitene kadar ortama geri dönmezdim. Çıkıntı bir adam olmak değildi niyetim ama masada el ele tutuşarak "İnsanlar tutuşsa, kardeş olsa" diye avaz avaz bağıran bu insanların, bar ortamından çıkar çıkmaz "Vay it sıpası benim arabayı sıkıştırmış. Hüleaynn ancuk kafalı ileri alsana lan" diyerek söz konusu kişilere kafadan dalması ne kadar isabetli davranmış olduğumu anlatırdı bana. "Bütün dünya hızla sallansa, hayat ayran olsa" diye mırıldanarak yol alırdım karanlıkta.
Serseri
Hayatta ne oğlunun ne de kendinin ne iş yaptığını anlamadığım Selçuk Ural söylerdi bu şarkıyı. Aksi gibi şarkı adamın delikanlılık dönemlerine de denk gelmemişti. Kocaman adama kar yıkama bir kot takım giydirmişler, bu şarkıyı söyletirlerdi. Sözleri aynen şöyleydi:
Serseriyim... Ah serseri... Okuryazar ve sevimli... Biraz çapkın, biraz deli... Ama sevecen bir serseri.
Ulaşılmak ve on ikiden vurulmak istenen mantık sanırım şuydu: "Serseri erkekler kızları cezbederler. Ama eli muştalı sokak serserileri değil. Sevimli, hayatı 9 - 5 tadında yaşamayan, genç mizaçlı." Yani kısaca bir Mickey Rourke tipi erkek anlatışıydı. Gelin görün ki koca serserilik felsefesi bizimkilerin dilinde "okuryazar bir sevimli" haline gelmişti. Çok yaşayın.
Bir Aslan Miyav Dedi
"Bir aslan miyav dedi. Minik fare kükredi. Fareden korktu kedi. Kedi pir uçuverdi." Türk çocuklarının Kayahan'a emanet edildiği bir dönem. Hazret lütfedip Cumartesi sabahları bir çocuk programı yapıyor. Hesapta olaylar gelecekte bir uzay gemisinde mi ne geçiyor, ufak tefek çocuklar tulumlarla ortalıkta dolanıyor, koskoca pop yıldızı kartondan yapılma "TRT robotlarıyla" muhatap olmak durumunda kalıyor. Romantizmin çökmek bilmez kalesi gazi almış ya, sabah akşam bir tarafından çocuk şarkıları çıkarıyor. Bereket hepsi gömüldü gitti tarihin tozlu sayfalarına. Hiç girmeyelim, bu konu burada kapansın.
Horozumu Kaçırdılar
Bakın bu şarkı beni her duyduğumda korkutmuştur. Ulan böyle hıyar çocuk şarkısı olur mu? Horozu kaçırıyorlar, damdan dama uçuruyorlar, bir de suyuna pilav pişiriyorlar. Mağdur şahıs da olayları bir bir müşahede ediyor, sonra kafayı yiyip, kaçırılmış, suyuna pilav pişirilmiş horoza "geh bili bili" diyor. Polise, kolluk kuvvetlerine olan güvenim ilk bu şarkıda sarsılmıştı. Demek ki bir gün herifin biri beni de kaçırabilir, suyuma pilav pişirebilir ve pilavdan yiyebilirdi. Terör şarkısıydı. Umarım yoktur artık.
Abone
Şu anda Kral TV'nin elinden ne çekiyorsanız, işte bu yüzdendir dostlar. İlk Türk pop şarkısı değildi elbet ama bu günkü tarzı yakalayan ve gelişmesini sağlayan ilk şarkıydı. Sarışın, hafif toplu, genç bir kız tellerin arkasından, aboneyim abone biletlerim cebimde ballı lokma tatlısı aman hadi hayırlısı." diye bağırarak fitili ateşledi. Kötü sesli bu genç kızın isminin Yonca olduğunu öğrendiğimizde hafızamızı zorlamış ve Devekuşu Kabare'de geçirdiği günleri anımsamıştık. Demek ki bu kız bir şekilde şöhret olmayı kafasına koymuştu, oldu nitekim. Şarkıcı oldu. Evet oldu. Habolo... Habolo sobolobo, habolo humbaa... Habolo sobolobo habolo humbaa... Eee bu nasıl şarkıdır, ne eder, ne anlatır hiç anlamadım. Anlamaya çalışmayacağımda. Manyak mıyım ben ya! Dur ben sena anlatayım. Bu (İnşallah yanılmıyorum) Yonca Evcimik'in, "Saat 9.15 vapurunda. Onu gördüm karşımda. Dizlerimi titretti. Maymun oldum galiba." diye başlayan ve aynı şekilde devam eden bol renkli bir şarkıydı. Klibinde tahta çubuklarla yürüyen şaklabanlar, palyaçolar filan vardı. Daha da berbat bir şey söyleyeyim mi ben size bu şarkı hakkında: Severdim. Yonca Evcimik'in o şarkısında abolo sobolobo falan yoktu. O senin dediğin şöyleydi:
Okayi yamaşika kombambaa kombambaa...
Okayi yamaşika kombambaa kombambaa...
Niye hatırlıyorsam?
Habolo sobolobo şöyle devam eder: "Bir, iki, üç, dört başladı.
Hemen şimdi başladı. Şarkımız Marşandiz..."
Galiba benim kafam gereksiz bir sürü bilgiyle dolu.
Honki Ponki
Bir tane hit vardı, Çiki çiki Baba’dan evvel, nasıl unutulur? Şenay’ın söylediği:
Honki ponki torino. Calona bimbo boriro. Mitsubisi hibobo kozizo. Çiki çiki sayne tiki tak toooooook... Ah be abicim...
Cüceler
"Cük cük cücelerim, menim güççük cücelerim, tarlalarda boy atasız, ananıza tez çatasız" diye sözleri vardı. Fantastik ögeler içeren bir halk türküsüydü. Çok meşhur olmuştu.
Törkiş Kovboylar
"Ooo ooo çekilin yoldan vahşi batıdan geliyorlar... Amerikanlar eskidi bunlar Törkiş kovboylar, diye bir şark yazsana" deseler bana, zevk ile yazardım, ama çıkıp okumazdım.
Arkadaşım Essek
Barış Manço'nun "Arkadaşım Eşek" diye bir şarkısı vardı. Arkadaşım eş, arkadaşım şek, arkadaşım eşşeeekkk... Bu nakaratı idrak etmem uzun zaman almıştı. "Arkada şimşek" ne alaka, ne şimşeği, ne manasız şarkı, diye gıcık olmuştum. Hâlbuki ne salakmışım. Biraz hatırlatıp keyfinizi yerine getireyim mi? Sarı kız minik buzağıyı sütten kesti mi? Kuzularla oğlaklar tepişiyor mu?
Gizli Not: Yazıyı okuyan her iki kişiden biri şarkıyı söylemeye başlamıştır. Eminim...
Barmen Minik
Barda durur barmen minik şişe elinde...
Biz çalarız o durmaz hep oynar yerinde...
Ya bu nasıl şarkıdır? Barmen niye minik? Yoksa barmenin lakabı mı minik?
Hakan abim, Peker abim. Nasıl bir ruh hali içindeyken yaptın sen bunu?
Çile Bülbülüm
İşte klasik bir sazlı sözlü eğlence yeri şarkısı. Ayıların kendini göstermesi için de bire bir. Şarkı başlar başlamaz grup kendi içinde göz temaslarıyla buluşur, "Allah" kısmı gelince insanlıktan çıkmak üzere anlaşır. Bakınız şimdi şarkıcımız söylüyor:
Çileeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee
AaAaAaAaAhhh Aaaaahh Çile bülbülüm...
ALLAHHHHHH
Be hey ne oluyor? Yahu bir adabı olmasın mı? Melodiye, besteye katkısı olmasın mi? Özellikle erkek vatandaşlarımız çok yapar bunu, aman korumanın ne alemi var; sırf erkekler yapar. Tüm eğlencelerimiz nasıl basitleşiyorsa, bu "Allah" bölümü de öyle ayılaşıyor iste. Adam gibi adamların bulunduğu bir grupta bu şarkıyı söyleyiniz, aksi takdirde uzak durunuz. Bir de "Allah" kısmını kaçırıp bir saniye sonra bağıranlar vardır ki, "Yallah" deyip kafa koyulmalıdır.
Bakkal Amca
Şimdi dikkatle inceleyelim:
- Bakkal amca... Bakkal amca
- Ne var? (Bakkalın zaten sesi boru gibi, bir de "Ne var" diyor. Tam ayı.)
- Unun var mı?
- Var var... (Herif direk uyum sağladı.)
- Şekerin var mı?
- Var var... (Kesin embesil)
- Yağın var mı?
- Var var...
- Ne duruyorsun?
- Ne yapayım? (Dayanamayacağım ya. "Ne yapayım" diye soruyor çocuğun pipisini koparacağı yerde.)
- Helva yapsana... Helva yapsana...
Allah bütün Mahmut Tuncer'leri affetsin.
Acayip şarkı sözleri
I Love You I Love You Do You Love Me Yes I Do
Ümit Besen hızla İngilizce öğrenmeye başlayan bir ırka yapabileceği en büyük zalimliği yapmış, bu şarkıyı peyda etmişti. Caddelerde, sokaklarda kekolar arabalarından bu yaratıcılık örneği şarkıyı bangırdatır ufacık olmamıza rağmen ağız dolusu kusmamızı sağlarlardı. O dönemde, es kaza bir turist ile tanışırsam bu şarkıyı nasıl açıklayacağımı kara kara düşünürdüm. Yıllar sonra yabancı bir hanım ile sohbet ederken bu şarkı aklıma gelmişti. Kendisine böyle bir şarkının var olduğunu anlatıp, sözlerini söylediğimde bana sadece "I Dont believe You" (Hadi Len) demişti.
Çiki Çiki Baba
Şarkı sözlerinin ille de bir manası olması gerekmez, düşüncesinin bayrak taşıyan örneği oldu. Aynen şöyleydi:
Çiki çiki baba. Ayni ayni yaba. Feli feli kuuli. El fakiri yaba. Oyyyy oyyyyy oyyyy. Ulan ne işti be.
Memişler
Topaloğlu. Şimdi bu öyle bir adamdı ki ceketinin rengine uysun diye saçını boyamaktan çekinmezdi. Uzaylıydı, "Uzaydan gelmedik ki, dünyalıyız biz" diye şarkısı vardı. Bir de "Memişler" adlı şarkısı vardı. Duyduğumuzda gülmekten yarılarak ikiye ayrılmıştık. Sözleri şöyle bir şeydi sanırım:
Elmaları yemişler, şeftaliyi yemişler, gülmüşler eğlenmişler, güllü kızı yemişler, lambaya püf demişler, nasıl etti bu işi, tebrik ettim memişi… Diye sürüp gidiyordu. İnanılmazdı, onu ailecek sevmiş, bağrımıza basmıştık. Hayat bayram olsa
"Bütün dünya buna inansa, bir inansa" gibi hayaller içeren bir şarkıdır.
Aslında sözleri gayet iyi niyetli, barışçıdır, fakat haddinden fazla ve sahtekâr bir iyimserlik taşır. Üstelik melodisi çok basittir ve kolaylıkla sinir bozabilir. Hala her yerde çalınır ve insanlar el ele tutuşarak bu güzel dilekleri tekrarlarlar. Bu gibi durumlarda yavaşça masadan kalkarak tuvalete doğru yol almayı yeğlerim. "Hocam nereye? El ele tutuşsak, birlik olsak" diyenler olduğunda: "Ya iyi diyorsun da çok sıkıştım bilader. El ele tutuşsak ama prostat olmasak" gibi manasız cümleler kurarak sıvışır, şarkı bitene kadar ortama geri dönmezdim. Çıkıntı bir adam olmak değildi niyetim ama masada el ele tutuşarak "İnsanlar tutuşsa, kardeş olsa" diye avaz avaz bağıran bu insanların, bar ortamından çıkar çıkmaz "Vay it sıpası benim arabayı sıkıştırmış. Hüleaynn ancuk kafalı ileri alsana lan" diyerek söz konusu kişilere kafadan dalması ne kadar isabetli davranmış olduğumu anlatırdı bana. "Bütün dünya hızla sallansa, hayat ayran olsa" diye mırıldanarak yol alırdım karanlıkta.
Serseri
Hayatta ne oğlunun ne de kendinin ne iş yaptığını anlamadığım Selçuk Ural söylerdi bu şarkıyı. Aksi gibi şarkı adamın delikanlılık dönemlerine de denk gelmemişti. Kocaman adama kar yıkama bir kot takım giydirmişler, bu şarkıyı söyletirlerdi. Sözleri aynen şöyleydi:
Serseriyim... Ah serseri... Okuryazar ve sevimli... Biraz çapkın, biraz deli... Ama sevecen bir serseri.
Ulaşılmak ve on ikiden vurulmak istenen mantık sanırım şuydu: "Serseri erkekler kızları cezbederler. Ama eli muştalı sokak serserileri değil. Sevimli, hayatı 9 - 5 tadında yaşamayan, genç mizaçlı." Yani kısaca bir Mickey Rourke tipi erkek anlatışıydı. Gelin görün ki koca serserilik felsefesi bizimkilerin dilinde "okuryazar bir sevimli" haline gelmişti. Çok yaşayın.
Bir Aslan Miyav Dedi
"Bir aslan miyav dedi. Minik fare kükredi. Fareden korktu kedi. Kedi pir uçuverdi." Türk çocuklarının Kayahan'a emanet edildiği bir dönem. Hazret lütfedip Cumartesi sabahları bir çocuk programı yapıyor. Hesapta olaylar gelecekte bir uzay gemisinde mi ne geçiyor, ufak tefek çocuklar tulumlarla ortalıkta dolanıyor, koskoca pop yıldızı kartondan yapılma "TRT robotlarıyla" muhatap olmak durumunda kalıyor. Romantizmin çökmek bilmez kalesi gazi almış ya, sabah akşam bir tarafından çocuk şarkıları çıkarıyor. Bereket hepsi gömüldü gitti tarihin tozlu sayfalarına. Hiç girmeyelim, bu konu burada kapansın.
Horozumu Kaçırdılar
Bakın bu şarkı beni her duyduğumda korkutmuştur. Ulan böyle hıyar çocuk şarkısı olur mu? Horozu kaçırıyorlar, damdan dama uçuruyorlar, bir de suyuna pilav pişiriyorlar. Mağdur şahıs da olayları bir bir müşahede ediyor, sonra kafayı yiyip, kaçırılmış, suyuna pilav pişirilmiş horoza "geh bili bili" diyor. Polise, kolluk kuvvetlerine olan güvenim ilk bu şarkıda sarsılmıştı. Demek ki bir gün herifin biri beni de kaçırabilir, suyuma pilav pişirebilir ve pilavdan yiyebilirdi. Terör şarkısıydı. Umarım yoktur artık.
Abone
Şu anda Kral TV'nin elinden ne çekiyorsanız, işte bu yüzdendir dostlar. İlk Türk pop şarkısı değildi elbet ama bu günkü tarzı yakalayan ve gelişmesini sağlayan ilk şarkıydı. Sarışın, hafif toplu, genç bir kız tellerin arkasından, aboneyim abone biletlerim cebimde ballı lokma tatlısı aman hadi hayırlısı." diye bağırarak fitili ateşledi. Kötü sesli bu genç kızın isminin Yonca olduğunu öğrendiğimizde hafızamızı zorlamış ve Devekuşu Kabare'de geçirdiği günleri anımsamıştık. Demek ki bu kız bir şekilde şöhret olmayı kafasına koymuştu, oldu nitekim. Şarkıcı oldu. Evet oldu. Habolo... Habolo sobolobo, habolo humbaa... Habolo sobolobo habolo humbaa... Eee bu nasıl şarkıdır, ne eder, ne anlatır hiç anlamadım. Anlamaya çalışmayacağımda. Manyak mıyım ben ya! Dur ben sena anlatayım. Bu (İnşallah yanılmıyorum) Yonca Evcimik'in, "Saat 9.15 vapurunda. Onu gördüm karşımda. Dizlerimi titretti. Maymun oldum galiba." diye başlayan ve aynı şekilde devam eden bol renkli bir şarkıydı. Klibinde tahta çubuklarla yürüyen şaklabanlar, palyaçolar filan vardı. Daha da berbat bir şey söyleyeyim mi ben size bu şarkı hakkında: Severdim. Yonca Evcimik'in o şarkısında abolo sobolobo falan yoktu. O senin dediğin şöyleydi:
Okayi yamaşika kombambaa kombambaa...
Okayi yamaşika kombambaa kombambaa...
Niye hatırlıyorsam?
Habolo sobolobo şöyle devam eder: "Bir, iki, üç, dört başladı.
Hemen şimdi başladı. Şarkımız Marşandiz..."
Galiba benim kafam gereksiz bir sürü bilgiyle dolu.
Honki Ponki
Bir tane hit vardı, Çiki çiki Baba’dan evvel, nasıl unutulur? Şenay’ın söylediği:
Honki ponki torino. Calona bimbo boriro. Mitsubisi hibobo kozizo. Çiki çiki sayne tiki tak toooooook... Ah be abicim...
Cüceler
"Cük cük cücelerim, menim güççük cücelerim, tarlalarda boy atasız, ananıza tez çatasız" diye sözleri vardı. Fantastik ögeler içeren bir halk türküsüydü. Çok meşhur olmuştu.
Törkiş Kovboylar
"Ooo ooo çekilin yoldan vahşi batıdan geliyorlar... Amerikanlar eskidi bunlar Törkiş kovboylar, diye bir şark yazsana" deseler bana, zevk ile yazardım, ama çıkıp okumazdım.
Arkadaşım Essek
Barış Manço'nun "Arkadaşım Eşek" diye bir şarkısı vardı. Arkadaşım eş, arkadaşım şek, arkadaşım eşşeeekkk... Bu nakaratı idrak etmem uzun zaman almıştı. "Arkada şimşek" ne alaka, ne şimşeği, ne manasız şarkı, diye gıcık olmuştum. Hâlbuki ne salakmışım. Biraz hatırlatıp keyfinizi yerine getireyim mi? Sarı kız minik buzağıyı sütten kesti mi? Kuzularla oğlaklar tepişiyor mu?
Gizli Not: Yazıyı okuyan her iki kişiden biri şarkıyı söylemeye başlamıştır. Eminim...
Barmen Minik
Barda durur barmen minik şişe elinde...
Biz çalarız o durmaz hep oynar yerinde...
Ya bu nasıl şarkıdır? Barmen niye minik? Yoksa barmenin lakabı mı minik?
Hakan abim, Peker abim. Nasıl bir ruh hali içindeyken yaptın sen bunu?
Çile Bülbülüm
İşte klasik bir sazlı sözlü eğlence yeri şarkısı. Ayıların kendini göstermesi için de bire bir. Şarkı başlar başlamaz grup kendi içinde göz temaslarıyla buluşur, "Allah" kısmı gelince insanlıktan çıkmak üzere anlaşır. Bakınız şimdi şarkıcımız söylüyor:
Çileeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee
AaAaAaAaAhhh Aaaaahh Çile bülbülüm...
ALLAHHHHHH
Be hey ne oluyor? Yahu bir adabı olmasın mı? Melodiye, besteye katkısı olmasın mi? Özellikle erkek vatandaşlarımız çok yapar bunu, aman korumanın ne alemi var; sırf erkekler yapar. Tüm eğlencelerimiz nasıl basitleşiyorsa, bu "Allah" bölümü de öyle ayılaşıyor iste. Adam gibi adamların bulunduğu bir grupta bu şarkıyı söyleyiniz, aksi takdirde uzak durunuz. Bir de "Allah" kısmını kaçırıp bir saniye sonra bağıranlar vardır ki, "Yallah" deyip kafa koyulmalıdır.
Bakkal Amca
Şimdi dikkatle inceleyelim:
- Bakkal amca... Bakkal amca
- Ne var? (Bakkalın zaten sesi boru gibi, bir de "Ne var" diyor. Tam ayı.)
- Unun var mı?
- Var var... (Herif direk uyum sağladı.)
- Şekerin var mı?
- Var var... (Kesin embesil)
- Yağın var mı?
- Var var...
- Ne duruyorsun?
- Ne yapayım? (Dayanamayacağım ya. "Ne yapayım" diye soruyor çocuğun pipisini koparacağı yerde.)
- Helva yapsana... Helva yapsana...
Allah bütün Mahmut Tuncer'leri affetsin.