Forumumuza Hoş Geldiniz

Hoşgeldiniz. Ücretsiz içerikler ve özel hizmetler sizi bekliyor. Hemen üye olun!

nejdet

Laetna

Yeni Üye
30 Tem 2008
443
6
18
35
NİNELERİMİZ/NENELERİMİZ-
Defalarca hayran hayran okuyorum bunları ve tekrar ediyorum kendi kendime, yaşadım ben bunları diyerek. Dejavuymuşcasına güzel :)
 

Beril

Yeni Üye
12 Eyl 2011
210
0
0
46
NİNELERİMİZ/NENELERİMİZ-11

Seni bırakıp
Nereye giderim ben...
Dedi ki;
“bırakmak değil bu”
-nedir o zaman diye sordum
“kendine gitmektir” dedi
Anlamadım,
Anlamaya çalıştım
Düşündüm.
“kendine gitmek”
Kendine
Gitmek
Gitmek
Kendine
Gitmek.
İçim ürperdi
Sordum;
-nineciğim
sen kendine gittin mi?
“evet” dedi

-ne zaman
“çoook oldu oğul, ne bilem”
-niye gittin?
“sen için” dedi
-nasıl yani, anlamadım!
“siz için oğul” dedi
Yine anlamadım
Çocuk aklımla sordum
-ben kim için gideceğim peki?
“onlar için” dedi
-onlar da kim nene?
“insan” dedi


30 Kasım 2011, Batı

Kendine Gitmek
Ne onurlu bir gidiştir o .Bizi kendimize götüren şey sevgiydi.Bahtlıydık çünkü nenelerimiz severdi bizi. Hiç bir torununa duymadıkları özel bir sevigiyle severdi bizi...Çünkü onları kutsallaştıran emekti ki o ışıkla taclandırırlardı benliğimiz adeta kutsarlardı.Şimdi dünyaları verseler bize hiç kimse için böyle hissedemiyoruz.Çünkü ben nenemin koynuna girip uyuduğumda fırtınalı gecelerde şöyle derdi bana:Gül doldurdular kollarıma gül...O sevilerin yerini hiçbir şey dolduramıyor. Sanırım ben biraz sanşlı bir çocuktum çünküü nenem ve dedem gerçekten sevmeyi biliyordu.Bana en büyük mirasları ve gene sanıyorum ki;sevmeyi bilmek oldu.
Emeğinize sağlık hocam
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
Laetna,
Beril,

anlamlı yorumlarınız , katılımlarınız için teşekkür ediyorum.

../
bu seriye başlamama kıvılcım çakan Mühendis'i özenle sırça yerinde selamlıyorum. "İncir" adlı öyküsü payaşılıp, düşüncelerin aktığı ortamda bir ateş yaktı Mühendis, ve o ateşte kahve dem'ledi. Ben se tılıfını/telfesini dahi içmek istedim.

aşağıdaki bölümü sizler için kaleme aldım. sağolun...

../

NİNELERİMİZ/NENELERİMİZ-12

Ak-saçlı
Mağrur ve ağır-başlıydı
Önce dinler,
Sonra düşünür
Ve sözleri
Tane-tane dökülürdü;
Bir masal gibi,
Öykülenmemiş yüreğimin
-Kıpır-kıpır-
Örsü, çekici ve kıvılcımıydı;
Dile gelmemiş bir hayatı
Suskun bir çınar gibi
Bağrında filizlendirip,
Tanıklığına,
Parmakları arasından
İşlediği kilimi
Esirgemeden önüme sererdi;
En amansız coşkun ırmaklar
Sevgi-seline yer açar,
Saygı ile ona eğilirlerdi,
Eteklerinde
Kır-çiçekleri
Salkım-söğütler,
Gürgenler, ladinler
Ve meşeler
Gök-anaya yükselirlerdi;
Anam/nenem/ninem
Hep derdi
“öykülerin dili
anlatılar,
çıra gibidir;
yakmasını bilirsen!...”


3 Aralık 2011, Batı,
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
Çınar,
Bilmişliğindendir suskunluğun
Benimse... çaresizliğimden
Rüzgarlı bahçelerinde bilinmez ülkelerin
Sen başını sallarken ağır uslu
Ben binlerce söküldüm toprağımdan
Yaprağım yeşermedi o gün bu gün
Çınar..
Ne güzel konuşuruz seninle..
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
NİNELERİMİZ/NENELERİMİZ-13

Nenem oturmuş sedirde
Camdan dışarıyı izliyordu
Rüzgarda eğilen dallar
Pencereye dokunuyordu,
Ara-sıra güvercinler, serçeler
Bir görünüp, kayboluyordu,
Donuktu bakışları
Odaklanmış gibi
Derin-den-derine
Düşünüyordu;
Nine! Dedim duymadı
Belki de duydu
Ve fakat duymazlıktan geldi;
Nene! Dedim,
Dönüp şöyle bir baktı ve
“ne var oğul? “ dedi
-hiç, dedim
eliyle işaret etti
yanına oturdum,
ipeksi elleri saçlarımdan geçti
“toprak damlardan önce
bir zamanlar
kıl-kara çadırlarımız vardı,
dört-duvar nedir bilmezdik” dedi
ve ben
bekledim devamını
eli sırtımda
baka-kaldı
-sonra!? Dedim
“gündüzler çalışır, geceler eğlenirdik,
ateş yakardık gecenin koynuna
sevdalarımız tutuşurdu
göçmen kuşlar misali
semah dönerdik”
-semah nedir? Dedim
“çark dönmektir oğul” dedi,
-nasıl? Dedim,
“Venüs gibi
saatin tersine
ve kimsenin kimseye
sırtını dönmeden
onun ve kendi etrafında dönerek
kılı-kırk-yarıp
pay ederek
ins olanı doğurmak için”
-ins!? Dedim
“insan” dedi
-sen’ dedim
“sen” dedi
ürperdim!

24 Aralık 2011, Batı
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
Pervane döner
Ateş döner
Sen dönemezsin
-yanmadın-
Ateş pervanedir
Pervane sensin
Sen göremezsin
-yanmadın-
Korkunla tutuşur
Yanmadan kül olursun
Ne ışık var sende, ne sıcaklık...
-uyanmadın-
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
Susar gece
___________Sessizce
Okunmak için
Açar sayfalarını
___________gizlice
Bir damla düşer
___________mürekkebe
kaçışır sözcükler
___________izbelere
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
En uzak yıldız gözlerime baktı
Gecenin kitabını uzattı
Hatırladım hemen
Sayfalarında kuruttuğum menekşeden
Yalınkat hüznün katmerinde kalmışım
Neredeyse yarılamışım
Gel gör ki unutmuşum ışığın dilini
Nasıl okurum yeniden...
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
Bir hece, bir söz
Eklenerek bir-ötekine
Anlatısında doğar
Kara-perçeminde
Ana-ağlar
Ana-dinler
Ana-sağaltır
Ve gözünden bir damla yaş
Süzülür ağıt çehresine...
 

glsezinrs

Yeni Üye
12 Ara 2010
1,358
0
0
64
Eski dostlarımı aradım bugün
Hal-hatır sordum yalan-yanlış
İyi seneler vs dedim
Sadede geldim..
-Ödünç alabilir miyim sizdeki "ben"i?
Bende hiç kalmamış..
 

yeni_id

Yeni Üye
10 May 2012
78
0
0
46
hayalperest
- istediğin bu mu "hayal kurmaya devam et ve bomboş hayallerle öl"
- benim hayallerim en az temsil ettiğiniz idealler kadar gerçek, aradaki tek fark zaman sizin ideallerinizi somut kılıyor
- sen de zamanın gerçeklerine uygun hayal kur
- benim hayallerim zaman gibi küçük kalıplarla sınırlandırılamaz
 

yeni_id

Yeni Üye
10 May 2012
78
0
0
46
sevdiğime..
asla hayatımın geri kalanını seninle geçirmezdim..
hep böyle genç ve güzel kalabilecek olsaydın bile..
çünkü güzellik geçici.. hayır hayır senin bedenindeki değil, benim beynimdeki..
isterdim ki..
büyük bir gerçeğin oyuncusu değil de..
gerçeğin ta kendisi olduğuna dair inancımı sarsmayacak kadar iyi bir yalancı olsaydın
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
Bazı zamanlar vardır ki insan hiçbir şey yazmak istemez. Kağıt kaleme, kalem insana bakar; dizeler dağınıktır, toplaşmazlar düşler ise parçalı; biri yek-diğerini kovalar; kümülüslerin yoğunlaşıp atmosferi yer-kabuğuna doğru büzdükleri gibi sıkılır, boncuk-boncuk terlersin...ilk damlası savrulduğunda bir çan sesi duyulur; kervan yola düşmüş irili ufaklı dizilmiştir; ayaklarının altındaki sıcak toprak toz bulutuyla göğe doğru yol alırken onlar gök-kürenin damlalarını karşılamaya giden ilk kafile olur; kucaklaşırlar ve yavaş-yavaş ıslanan toprak buruk bir koku salıverir, o koku insan kokusuna değer; ter ile yağmur ayırt edilemez. İşte tam o an sen, ilk şarkını mırıldanmaktasındır; o şarkı dillerde bir ağıt olur ve yağmurda yıkanır.

İnsan doğar anadan üryan
Onu şarkılar kucaklar
Doğaçlamadır
Öykülerin diliyle büyür
Önce içselleştirir
Sonra kendi yazar
Ezgisi evren-sel-dir!
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Hani deniz dalga dalga coşarya,
Kabına sığamayıp kıyıya koşarya,
Dağlara olan aşkı bendini aşarya,

Boynunu bükerse kıyıya her gelişte;
O benim işte.
Yılmaz
 

sakal

Yeni Üye
8 Nis 2012
2,000
1
38
Hocam aslında bu şiir on kıta benim en sevdiğim kıtası bu..uzun uzun yazmayı beceremediğimden onları buraya alamadım.
 

Nejdet Evren

Yeni Üye
19 Ağu 2008
3,589
179
63
61
teşekkür ediyorum paylaşım için,

istediğiniz zaman diğer kıtaları da paylaşıma açabilirsiniz. sevinirim.
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Yeni Konular

Üst