- Konbuyu başlatan
- #21
- Katılım
- 24 Haz 2014
- Mesajlar
- 636
- Tepkime puanı
- 5
- Puanları
- 18
Hoşuma gitmeyen yer, konunun odak noktası olan kişiyi önemsemem veya konu değil; konunun bir sonuca bağlanamayarak kısır döngüye girmesidir.
Eğer konunun bir sonuca varması isteniliyorsa kişilerin var olan düşünceleri yerine zihniyetleri değiştirilmelidir. Örnek vermek gerekirse: Soğuk bardağa sıcak su koyarsak kırılır. Bardağın kırılmasını istemiyorsan bardağı ısıtırız.
Burada amaç bardağa su koymak mı yoksa bardağı kırmak mı?
Size katıldığım noktalar var,ama bardağı kırmak mı konusu dahil değil.
Bu bakış açısıyla değerlendirirsek hiç bir konuda tartışmamıza,fikir mütalaası yapmamıza gerek kalmaz.Bu,hemen hemen her konu için geçerli..
Bazen bardağın kırılması da gerekebilir'i de tartışmalıyız,tartışabilmeliyiz.
Herkesin kutsalının farklı olduğu bir dünyada,bazılarının kutsalları tartışılabiliyor,acımasızca,dayanaksız eleştirilebiliyor ve hakaretler dahi edilebiliyorsa,diğer kutsalların ya da kutsayıcıların farkı,üstünlüğü nedir?
Bence gerçek felsefe bu noktayı saptamak ve gerçek fikir hürriyetinin yolu bu girdabı aşmaktır.
Bunu başarabilirsek belki de toplumsal uzlaşının,barışın anahtarını da bulmuş oluruz...