- Yöneticiler
- #41
- Katılım
- 7 Ara 2013
- Mesajlar
- 6,615
- Tepkime puanı
- 504
- Puanları
- 113
bakmak kavramı eğretidir, kimse kimseye bakmaz
para insana bakmaz-para bir hayal ürünüdür
para kıt değildir-para ne kıttır ne eksiktir; bakma fiili üretim ile doyurma/barındırma ile ilişkilendirilmelidir;
-
en basiti emek ya da karşı iş istenebilir ya da beklenebilir bir örnekte
aksi taktirde sadece karşılıksız yemek olacaktır o - - para üzerine kurulmamalı bence bu düşünme;
para bir kaynak değildir
para yerden bulunan cevher değildir
para kıtlığı olan ve dağıtılan sömürülen tüketim malzemesi değildir de
;
İç üretimle sağlanan hiç bir girdide de (gerçek bir eksilme) aslında bakma fiili yine de doğmaz;
elden eledir;
bunu kendiniz de görebilirsiniz- Çünkü üretici emek ya da satım karşılığı kazanacaktır;
üretim kıtlığından sözedilebilir ya da kaynak yetersizliğidnen ancak bu durumda zor ve eksik kalır bu da;
siz eksik mi yediniz- öğününüz mü eksildi?
bu kişiye ve kişilere zorla gaspedilen emek ve karşı ödemesiz ve satıcısına ve emekçisine bedel ödenmemiş/sunulmamış mal ve hizmet sunuldu mu?
mal ve hizmet her emeğin karşılığıysa; para herşeyin karşılığıysa;
piyasa sistemi adaletsizlikleri
toprak yetersiz değildir; kat be katıda hayvan bakabilir ve tarım ve sair işçilikte türetebilirdir; bu durumda kıtlıktan nasıl sözedilecek;
Artı karşılıksız emekle ödeme yapan var mı? fazla çalıştırlan var mı? zorla malı-emeği gaspedilip onlara iletilen var mı?
Devlete para ödemek demek yanlış anlaşılıyor;
devletin para ödemesi de;
devletin kaynağı da kıt değildir;
Açıkçası bence ekonomide büyüme yükü , artı tüketim- ya da artan kişi sayısı denkleminde gıda harcamaları ve barınma harcamaları ve bunun gibi bunların ekonomiye dönüşü ve gerekirse eş para girimi ya da hatta basımı sağlanarakta bu sorun neden aşılmasındı;
-
devletin işi vergi deveranıdır-para deveranıdır-el deveranadır burada;
-
karşılıksız verilen para bile içte harcandığı sürece; üretim-tüketim zinciri kuracaktır daha baştan
-
o parayı başkalarına verin/verelim demek daha baştan parayı sanallıktan kurtarmamak
para ihtiyaç karşılamaz-döndürmeZ; emek ihtiyaç karşılar;
durum ya da sistem
emek bölüşümüdür-para bölüşümü değil;
daha baştan bu
-
para diye bir gerçek unsur yoktur hala bunu görmüyoruz biz;
ve para adam madam doyurmaz; üretim-tüketim dengesiyle ilişkili bu iş;
gıda adam doyurur; barınma malzemesi ise yine üretimle ilgilidir-işçilik ve sair-diğer şeyler
-
ekonomide her şeyin para karşılığı yapıldığı bir sistemde tüketici artırmak bunun üzerine düşünelim,
bu paranın halktan hortumlandığını düşünüyoruz vergi olarak; -bu yanlıştır doğru bakılırsa çok
parayı bir dönüşüm olarak
devleti de öyle
devleti bir dönergeç-döndürgeç
bi yerlerde kıt para yok- bi yerlerden para toplamıyoruz insanlık bunu da anlasın artık
ekonomi düşünürken parayı gözardı etsin artık
sonradan koysun denkleme ilave etsin
herşeyi kurduktan sonra kafasında artık ta
karşılıksız para bile verilebilir evet ve iç tüketimi ve üretimi ve para deveranını da artırır bu
-
Para kırtlığı tüketim kıtlığıdır aynı zamanda üretimde
bu böyle;
düşük işçilik şeyleri para-palavrayla safsata arası bi şeydir;
-
düşük ücret düşük tüketimdir ve düşük üretim ve düşük piyasa ve daralmış ekonomidir;
-
herkes para karşılığıdan fazla çalışmaya ve üretmeye de hazırdır değil mi?
burda sorun nerde iyi bakalım o halde hep birlikte bakalım ne olacak -tı;dı
-
para karşılığı satılmış emekte kimsenin hakkı yoktur kimse hak uydurmasın hak zaten zatın alınmıştır ve satılmıştır
kişi hak iddia ediyorsa daha baştan satmayacak;
para karşılığı olmayan ürün mü verildi ve para karşılığı olmayan ürün verildi mi? bırakında devlet bu parayı bulsun kendi yollarını genişletsin-devlet kıt değildir- devlette para kıt olamaz-olmamalı da;
devlet yeteri kadar sağlamalıdır;
uluslararası sistemler bunlar saçma sapar şeyler el bağı
para basılabilirdir ve ve karşılıksız da basılabilirdir kimse hayal ve de hikaye de uydurmasındı;
-
kaynak azlığı ve kıtlığı yoksa bir başkasının kaynağı ve kullanım hakkı ve yiyeceği oraya gitmiyorsa (ve senden kesilerek ve özellikle de gasp ederekedilerek -senin lokman azalmamışsa) siz nasıl bir haktan sözedeceksiniz;
sen onun için fazla emek üretiyor musun? ve gönülsüz müsün? soru budur;
bunu gönülsüz mü yapıyorsun-eğer öyleyse de; ve de karşılıksız ya da;
devlet hizmetlerindeki eksilmeden sözedebelirsiniz ancak- ya da yatırım görememe ve sair şeylerde
devlet bu açığı gidermelidir
benim devletim bir yolunu bulur
"benim devletim işini bilir"-bilmelidir de
toprak herkesin hakkıdır; sınırları kim çizdi tanrı mı çizdi;
bırakın savaşı bir ülkeye sınıra sığınmacı mülteci ya da sair amaçla da gelen taşınan-taşınmak isteyen kişi kişi orada yaşamalıdır ve açılmalıdır, açık olmalı bu;
Ülke sahiplenmek daha baştan ne biçim bir kavramdır da o/bu; Halk mülkiyetliği nasıl bir kavramdır ki
,Tüm dünya ülkeleri için söylüyorum, Gruplar topraklara sahip olamaz;
Ülkeler diye bir realite olabilir ancak bu bunu gerçek yapmaz; Toprak herkesindir; Tüm insanlığındır;
Ora kıtsa burda gelir yaşar yaşamalıdır
orda savaş varsa buraya sığınır sığınmalıdır da
uluslararsı hukuk
uluslararsı hukuku kim yazdı;
kim çizdi;
Eğer insan hakkı ya da özgürlüğü diye bi şeyen sözedecek toprak mülkiyeti ve mülkiyetsizliği üzerine düşünülmeli
ben bu ülkede beş milyar insan bakarım
çıkıp inanmayan bana da aksini söylesin
para üzerine yazılmış bütün teoriler safsatadır-para sonsuzdur;nokta;
para insana bakmaz-para bir hayal ürünüdür
para kıt değildir-para ne kıttır ne eksiktir; bakma fiili üretim ile doyurma/barındırma ile ilişkilendirilmelidir;
-
en basiti emek ya da karşı iş istenebilir ya da beklenebilir bir örnekte
aksi taktirde sadece karşılıksız yemek olacaktır o - - para üzerine kurulmamalı bence bu düşünme;
para bir kaynak değildir
para yerden bulunan cevher değildir
para kıtlığı olan ve dağıtılan sömürülen tüketim malzemesi değildir de
;
İç üretimle sağlanan hiç bir girdide de (gerçek bir eksilme) aslında bakma fiili yine de doğmaz;
elden eledir;
bunu kendiniz de görebilirsiniz- Çünkü üretici emek ya da satım karşılığı kazanacaktır;
üretim kıtlığından sözedilebilir ya da kaynak yetersizliğidnen ancak bu durumda zor ve eksik kalır bu da;
siz eksik mi yediniz- öğününüz mü eksildi?
bu kişiye ve kişilere zorla gaspedilen emek ve karşı ödemesiz ve satıcısına ve emekçisine bedel ödenmemiş/sunulmamış mal ve hizmet sunuldu mu?
mal ve hizmet her emeğin karşılığıysa; para herşeyin karşılığıysa;
piyasa sistemi adaletsizlikleri
toprak yetersiz değildir; kat be katıda hayvan bakabilir ve tarım ve sair işçilikte türetebilirdir; bu durumda kıtlıktan nasıl sözedilecek;
Artı karşılıksız emekle ödeme yapan var mı? fazla çalıştırlan var mı? zorla malı-emeği gaspedilip onlara iletilen var mı?
Devlete para ödemek demek yanlış anlaşılıyor;
devletin para ödemesi de;
devletin kaynağı da kıt değildir;
Açıkçası bence ekonomide büyüme yükü , artı tüketim- ya da artan kişi sayısı denkleminde gıda harcamaları ve barınma harcamaları ve bunun gibi bunların ekonomiye dönüşü ve gerekirse eş para girimi ya da hatta basımı sağlanarakta bu sorun neden aşılmasındı;
-
devletin işi vergi deveranıdır-para deveranıdır-el deveranadır burada;
-
karşılıksız verilen para bile içte harcandığı sürece; üretim-tüketim zinciri kuracaktır daha baştan
-
o parayı başkalarına verin/verelim demek daha baştan parayı sanallıktan kurtarmamak
para ihtiyaç karşılamaz-döndürmeZ; emek ihtiyaç karşılar;
durum ya da sistem
emek bölüşümüdür-para bölüşümü değil;
daha baştan bu
-
para diye bir gerçek unsur yoktur hala bunu görmüyoruz biz;
ve para adam madam doyurmaz; üretim-tüketim dengesiyle ilişkili bu iş;
gıda adam doyurur; barınma malzemesi ise yine üretimle ilgilidir-işçilik ve sair-diğer şeyler
-
ekonomide her şeyin para karşılığı yapıldığı bir sistemde tüketici artırmak bunun üzerine düşünelim,
bu paranın halktan hortumlandığını düşünüyoruz vergi olarak; -bu yanlıştır doğru bakılırsa çok
parayı bir dönüşüm olarak
devleti de öyle
devleti bir dönergeç-döndürgeç
bi yerlerde kıt para yok- bi yerlerden para toplamıyoruz insanlık bunu da anlasın artık
ekonomi düşünürken parayı gözardı etsin artık
sonradan koysun denkleme ilave etsin
herşeyi kurduktan sonra kafasında artık ta
karşılıksız para bile verilebilir evet ve iç tüketimi ve üretimi ve para deveranını da artırır bu
-
Para kırtlığı tüketim kıtlığıdır aynı zamanda üretimde
bu böyle;
düşük işçilik şeyleri para-palavrayla safsata arası bi şeydir;
-
düşük ücret düşük tüketimdir ve düşük üretim ve düşük piyasa ve daralmış ekonomidir;
-
herkes para karşılığıdan fazla çalışmaya ve üretmeye de hazırdır değil mi?
burda sorun nerde iyi bakalım o halde hep birlikte bakalım ne olacak -tı;dı
-
para karşılığı satılmış emekte kimsenin hakkı yoktur kimse hak uydurmasın hak zaten zatın alınmıştır ve satılmıştır
kişi hak iddia ediyorsa daha baştan satmayacak;
para karşılığı olmayan ürün mü verildi ve para karşılığı olmayan ürün verildi mi? bırakında devlet bu parayı bulsun kendi yollarını genişletsin-devlet kıt değildir- devlette para kıt olamaz-olmamalı da;
devlet yeteri kadar sağlamalıdır;
uluslararası sistemler bunlar saçma sapar şeyler el bağı
para basılabilirdir ve ve karşılıksız da basılabilirdir kimse hayal ve de hikaye de uydurmasındı;
-
kaynak azlığı ve kıtlığı yoksa bir başkasının kaynağı ve kullanım hakkı ve yiyeceği oraya gitmiyorsa (ve senden kesilerek ve özellikle de gasp ederekedilerek -senin lokman azalmamışsa) siz nasıl bir haktan sözedeceksiniz;
sen onun için fazla emek üretiyor musun? ve gönülsüz müsün? soru budur;
bunu gönülsüz mü yapıyorsun-eğer öyleyse de; ve de karşılıksız ya da;
devlet hizmetlerindeki eksilmeden sözedebelirsiniz ancak- ya da yatırım görememe ve sair şeylerde
devlet bu açığı gidermelidir
benim devletim bir yolunu bulur
"benim devletim işini bilir"-bilmelidir de
toprak herkesin hakkıdır; sınırları kim çizdi tanrı mı çizdi;
bırakın savaşı bir ülkeye sınıra sığınmacı mülteci ya da sair amaçla da gelen taşınan-taşınmak isteyen kişi kişi orada yaşamalıdır ve açılmalıdır, açık olmalı bu;
Ülke sahiplenmek daha baştan ne biçim bir kavramdır da o/bu; Halk mülkiyetliği nasıl bir kavramdır ki
,Tüm dünya ülkeleri için söylüyorum, Gruplar topraklara sahip olamaz;
Ülkeler diye bir realite olabilir ancak bu bunu gerçek yapmaz; Toprak herkesindir; Tüm insanlığındır;
Ora kıtsa burda gelir yaşar yaşamalıdır
orda savaş varsa buraya sığınır sığınmalıdır da
uluslararsı hukuk
uluslararsı hukuku kim yazdı;
kim çizdi;
Eğer insan hakkı ya da özgürlüğü diye bi şeyen sözedecek toprak mülkiyeti ve mülkiyetsizliği üzerine düşünülmeli
ben bu ülkede beş milyar insan bakarım
çıkıp inanmayan bana da aksini söylesin
para üzerine yazılmış bütün teoriler safsatadır-para sonsuzdur;nokta;
Son düzenleme: