Soru Sormak Isteyenlerin Kosesi

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Serbest Kürsü kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan Soru Sormak Isteyenlerin Kosesi başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 32,016 kez görüntülenmiş, 305 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Serbest Kürsü
Konu Başlığı Soru Sormak Isteyenlerin Kosesi
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan UpBot

ls2

Kahin
Onursal Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
2,737
Tepkime puanı
180
Puanları
63
Tasavvuf'da bahsi geçen konulara farkında olarak ya da olmayarak temas ediyor olmanız inançlı birisi olma yönünde ilerlediğinizi düşündürttü bana:)

:) birkeresinde bana Tanrıyı görsem bile onun Tanrı olduğunu nasıl anlayacağım diye sormuştu. Yani evrensel Tanrıyı görse bile ''olgu'' değilse inanmaz.

işte evrensele zararlı dememin sebeplerinden biride budur. sonuçta bilimde insanoğlu yaratmasıdır ve bir bilgi sistemidir sadece. bu sistemi -gerçek- kabul edip herşeyi bulunla yargılamak zırvalamaktır. özellikle varoluş ve inanç konularına bu argümanları kullanmak süper zırvalamaktır. bilimin ilk kuruluş amacı zaten taraftır. metodolojiside taraftır . kiliseye dolayısı ile Tanrı inancına karşı kurulmuştur. bilimin varoluş ve inanç üzerine konuşamayacağı metodolojisinden bellidir. ancak taraf olanlar bunu evrensel gibi kullanmaya devam ediyorlar... hemde tarfsızlık iddiası ile.. he he :)
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Peki bir kisi kendi benini nerde ve nasil seyreder?
ben seyrettirendir de

"ben bende seyreder iken ben de baktım bende gördüm benim ile bir olanı;" - Yunus

Sûretimde olanı, ben bildim . Seçemedim ondan beni,


Sûret topraktır diyeni, gönlüm kabûl etmez onu,
Mansûr idim ben de, onun için geldim bunda, Ben Enel-Hak oldum .

Benim oldu tümvar alem (cümle mekan/alem),
Yerden göğe batı-doğu yeri göğü doldum ahi

Nite ben beni buldum, bu oldu Hakk’ı buldum,
Bu lara hükmedeni idiğin (ben) bildim .

bu bir Yunus deyişi kısaltması; Yan ,Yunus öyle/böyle diyor
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
ben ve kim peki ne nerde?

heryerde ve hiç bi yerde ve yer subjektif ya da yer dışında tanımlanamaz (tanıklanamz) o yersizlik olur

peki, ben olduğum yerdeyim
bu durumda olmadığım yerde yokum
ve olduğum yer benim yerim, olduğum yerdir;
olmadığım yer olmayacağım ya da o anda olmayacağım/olmadığım yerdir;

İsterseniz Parmendides ve Maharaj aktaralım ve ben onlara, onların kavramsal tabanını suanrak aktarmadsım bunları
kendi düşünceme baktım ve yanıt oluşturmayı denedim
siz bu yanıtı -vurgu- görmek istediğiniz için (bence)

"Olmak, orada değil burada şurada olmaktır" -Maharaj
; ve
"Havada uçan ok devinimsizdir-Zeno"
 

esekherif

Filozof
Yeni Üye
Katılım
3 Nis 2015
Mesajlar
907
Tepkime puanı
5
Puanları
18
Yukarıda solda ( bakın şurada ) Neden manisa tarzanı değilde Roden?
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
bu soruyu tam algılayamadım sanırım;
yapı-gerçeklik-olan; başka isimler verilebilir ve cevaplar; sonsuz-uzar; değerlendirmeler

Soru basit, KARSITLARIN ORTAK NOKTASI NEDIR?

Mesela iyi ile kotunun/dogru ile yanlisin/hakli ile haksizin/aydinlik ile karanligin v.s.


bir kişi?,
kendi beni?

kendi olmayan beni olamaz, olabilir mi? O olsa olsa sahte bir ben olur değil mi?

ve "bir kişi" sadece bir kişidir

Demekki kendi soyut yapini seyredebilmen icin, once kendi yapinin farkindaligi gerekir.

Sen kendi soyut yapini nasil seyredersin?
 
Son düzenleme:

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Olur, duralim da; once egonun ne oldugunu ortaya koymak gerekiyor ki; onu algilayalim farkina varalim ve bilincine varip; zararli oldugunun bilisselliginde ondan arinalim.

Yani serbeste erelim.

ben burda 'ben'i bir kavram olarak ortaya koymayı sözettim; Onu doğal olarak kendiliğinden genellemiş oluruz değil mi? Ben olanın ortak adı olur;
Kelime oyunlarını bir kenara bırakalım çünkü sonsuz türetilebiliyor ve insanlara değer ifade etmiyor
Ben gerçekten burdan bakıyorum

serbeste ermek büyük bir kelime onu bile serbsete erdirmek ve rahat bırakmak ve hiç yormamak-tanımlamamak, önlememek gerekir belki de;
Ve serbeste ermek bir amaç-sonuç erek değildir; Devinim özgürdür ve istediği gibidir;İstediği gibilik en büyük özgürlüktür ve doğal olarak (dolaylı olarak) en büyük serbeste eriştir, Bu pek serbestlik olarak yorumlanamasa bile

Bir tanrı direngisi-bir amaç direngisi -bir yükümlülük ve sorunluluk -sorumluluk hatta amaç direngileri bulamazsınız biz de; Hiç bir tanrı bize anlam yükleyemez ve hiç bir yapıcı amaç-sonuç ve sorum

Bir şeyi öyle değil böyle yapmanın mantığı yoktur; sonucu çoktur (ya da yoktur)-değişmez;

"Tüm bunların mantıklı olduğuna kim karar veriyor"- John Nash- Matematikçi;
ya da "sebeplere kim karar verir"
Nash'in sorgusu bu , yaşam sorgusu işte;
Lütfen bunu da düşününüz;
;
Biri bi şeye karar vermiyorsa siz karar veriyorsunuz da peki neden bire değil diğere (ona değil buna) karar veriyorsunuz ve onu (değil bunu) seçmenizin mantığı ya da sonucu ne olacak/eylemi; (Evreni mi büyüleyecek örneğin tanrının gözüne girmeyecekse sonuçta)
bireysel doyum mu? güdü
Nasıl bir sonuç doğuracak o güzel mi? ya da dediğiniz gibi serbesti mi ve serbesti peşinde mi koşulmalı ve serbesti bir amaç/sonuç ve güdü mü? eylem mi olmal ıki? neden?
kimse bizi ödüllendirmeyecekse ya da cezalamayacaksa ya da bi eylemi diğerine seçen ya da haklı (kılmayacaksa-çıkarmayacaksa) vehaklı ve yüksek kılan ne?

Ayrica bu kavram ya da konu deger tabu veri olarak mumkun oldugu kadar, butunuyle mumkun mu?
bunu tam anlamadım;
Bakın bunu en güzel Maharaj sunar, İsterseniz ona kulak verelim (arada)

(eğer soğru anlıyorsam-yorumum-soruyuyu-sorunuzu-)
Biz bunu bütünüyle mümkünlük olarak yorumlamıyoruz?
Tıpkı bunun gibi bir amaç ya da erek olarak ve insanların ulaşması-sorgulaması gerken bir değer olarakta yorumlamıyoruz da, sunmuyoruz da;
İnsanlar özgürdür-her şey özgürdür; ne isterse onu yapar ve kim ne isterse onu yapar
,

Bütünüyle mümkün olursa gerçeklik çöker ya da değişir ya da anlamı kalmaz ve biter ya da başka bir gerçeklik gelişir; ne olduğunu bilemiyoruz; Belki de sürprizler olur değil mi?

Bu bütün bir insanlık imajı değil; Bu sadece evrenin bir karmaşası/yansıtması
arayanlar için tabi ki; cevap sadece (soran için tabi ki(, Evrensel tanıklık ya da yüksek tanıklık -kişisel/bölünmüş tanıklığın ötesinde-ben tanıklığının ötesinde tanıklık - ihtiyacı ya da sonucu- bir eylem ya da deneyim olarak sözedilir bundan-paylaşma; Evren bunu sunar/sınar isteyene (ya da aracılığıyla denebilir-dener)
ya da kişi kendine (sunar) değil mi?
Bunu herkese bir amaç olarak yükleyelim mi ve sözedelim mi?
ve olursa ne olur cevaplanmalı belki de

İnsanların özgürsüz eylemlerinin tümtemelin de (ve -bağışıksızda- ve -yaranmalı da-) tanrıya yaranmak ve ıkınmak güdüsünün yattığı üzerine çalışıyoruz bayım
ve iyi olmak-doğru olmak-haklı olmak tüm bunlarda cabası;
Özgür olmak ve istediğin olmak üzerine çalı-çabalı-şıyoruz biz; kendin olmak -tam kendin olmak - üzerine; duruyoruz da;

(bağışıksız -güdümlü- eylem ve yaranmalı eylem; kavramsal tez)

Tanrı inancı silinse de/dışlansa da ya da kişi öyle dese de bu bir altgüdü (tıpkı içgüdü) gibi çalışıyor gibi ve işlev görüyor gibi geldi bize; sonuçta; sonuç olarak;
bu durumda amaç;
Ya dünyayı değiştirmek olabilir başka ne olabilir ki; (güdü ne? -eylem yapma güdüsü-itekleyen)

(seçkinlik ve seçkin olmaya ve iyi olmaya ,iyi yapmaya başarmaya iten ne ve ölçüt-güdü)

tüm bunlar değilse;
Başkalarını düşünüyorsunuz o halde ya da ve umursuyorsunuz neden?
 
Son düzenleme:

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
ben burda 'ben'i bir kavram olarak ortaya koymayı sözettim; Onu doğal olarak kendiliğinden genellemiş oluruz değil mi? Ben olanın ortak adı olur;
Kelime oyunlarını bir kenara bırakalım çünkü sonsuz türetilebiliyor ve insanlara değer ifade etmiyor
Ben gerçekten burdan bakıyorum

serbeste ermek büyük bir kelime onu bile serbsete erdirmek ve rahat bırakmak ve hiç yormamak-tanımlamamak, önlememek gerekir belki de;
Ve serbsete ermek bir amaç-sonuç erek değildir; Devinim özgürdür ve istediği gibidir;İstediği gibiilik en büyük özgürlüktür ve doğal olarak (dolaylı oalrak) en büyük serbeste eriştir, bu pek serbestlik olarak yorumlanamsa bile

Bir tanrı direngisi-bir amaç direngisi -bir yükümlülük ve sorunluluk -sorumluluk hatta amaç direngileri bulamazsınız biz de; Hiç bir tanrı bize anlam yükelyemez ve hiç bir yapıcı amaç-sonuç ve sorum

Bir şeyi öyle değil böyle yapmanı nmantığı yoktur; sonuçu çoktur ya da yoktur-değişmez;

"Tüm bunların mantıklı olduğuna kim karar veriyor"- John Nash- Matematikçi;

Kikm neye ve nasil karar veriyorsa versin, onun kendi icinde zaten bir matematiksel/mantiksal bilgisi vardir.

Matematik niceligi, mantik ta niteligini belirler.

ya da "sebeplere kim karar verir"
Nash'in sorgusu bu , yaşam sorgusu işte;
Lütfen bunu da yanıtlayın-ız

Neyin sebebi?

Biri bi şeye karar vermiyorsa siz karar veriyorsunuz da peki neden bire değil diğere (ona değil buna) karar veriyorsunuz ve onu (değil bunu) seçmenizin mantığı ya da sonucu ne olacak/eylemi; (Evreni m ibüyüleyecek örneğin tanrının gözüen girmeyecekse sonuçta)

Kararlar bir secim ve muhakemedir. Bu da ne uzerine alinan karara bagli.

Naısl bir sonuç doğuracak ol güzel mi? ya da deidğiniz gibi serbesti mi ve serbesti peşindemi koşulmal ıve serbesti bir maç/sonuç ve güdü mü? eylem mi olmal ıki? neden?
kisme bizi ödüllendirmeycekse ya da cezalamaycaksa ya da bi eylem idiğerien seçen ya da haklı ve yüksek kıla nen?

Haklilik bir algidir. Hak ise verilen/alinandir.

Sonucta serbeste ermenin amaci vardir ve bu amac neye neden ve nasil serbeste erilmek istemi ile paraleldir.

Insanoglu ancak bir zarar rahatsizlik ve sorun esnasinda harekete gecer.

Bunlar yok ise, serbestlik te yoktur.

bunu tam anlamadım;

Yani sahte egodan kurtulmak butunuyle mumkun mu?

Bakın bunu en güzle Maharaj sunar, İsterseniz on kulak verelim (arada)

Biz bunu bütünüyle mümkünlük olarak yorumlamıyoruz?
Tıpkı bunun gibi bir amaç ya da erek olarak ve insanalrın ulaşması-sorgulaması gerken bir değer olarkata yorumlamıyruz da sunmuyoruz da;
İsannalr özgürdür-her şey özgürdür; ne isterse onu yaoar ve kim ne isterse onu yapar

Insanoglu ozgur degildir. Kurallari kanunlari yasalari dozen ve sistemleri kurum ve kuruluslari ile bu ozgurlugu onler.

Bütünüyle mümkün olursa geçreklik çöker ya da değişir ya da anlamı kalmaz ve biter ya da başka bir gerçeklik gelişir; ne olduğunu bilemiyoruz; BElki de sürprizler olur değil mi?

Bu bütün bir insanlık imajı değil; Bu sadece evrenini bir yansıtması
arayanlar içi ntabi ki; cevap sadece (soran için tabi ki(, Evrensle tanıklık ay da yüksek tanıklık ihtiyacı ya da sonuvu bir eylem ya da deneyim oalrak sözedilir bundan-paylaşma

İnsanların özgürsüz eylemlerinin tümtemelin de (ve bağışıksızda ve yaranmalı da) tanrıya yaranmak ve ıkınmak güdüsünün yattığı üzerine çalışıyoruz bayım

Herkesin bunun icin calistigini dusunmuyorum ve zannetmiyorum.

ve iyi olmak-doğru olmak-haklı olamk tüm bunlarda cabası;
Özgür olmak ve istediğin olmak üzerine çalı-çabalı-şıyoruz

Kime gore neye gore "iyi/dogru/hakli" olmak?

Tanrı inancı silinse de/dışlansa da ya da kişi öyle dese de bu bir altgüdü (tıpkı içgüdü) gibi çalışıyor gibi ve işlev görüyor gibi geldi bize sonuçta;
Ya da dünyayı değiştirmek olabilir başka ne olabilir ki; Başkalarını düşünüyorsunuz o halde ya da ve umursuyorsunuz neden?[/QUOTE]

Insanoglu hem turunun tek biri hem de turunun bir uyesidir.

Yani hem yasamsal hem de iliskisel niteligi vardir.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Olur, duralim da; once egonun ne oldugunu ortaya koymak gerekiyor ki; onu algilayalim farkina varalim ve bilincine varip; zararli oldugunun bilisselliginde ondan arinalim.

bu bir amaç sonuç olamaz;
öğrenim olabilir ve bu durumda kişinin bunu yapma ve gerçekten isteme öğrenme eğilimi ile doğru orantılıdır;
Herkes iliüzyonu ve sahte bir beni ve yapay (sonlu-ölümlü) bir kişiliği sonsuz sanıp deneyimlemek istiyor ; Siz burada doğal ve tabiatsal (olmayan) bi yaratım ya da olum hatası felan mı görüyorsunuz;
Biz de görüyorduk geçmişte ama bundan kurtulduk

egodan arınmak bir zorunluluk mu? sorumluluk mu?bilinci mi?
kimseye dayatılamaz bu ve kendine de kişi dayatamaz-dayatmamalıdır da

İnsanlar seçitiğini yaşıyor ve herşey;
Ve hayat olduğu gibidir; her şey
Gerçeklik bütün ve kusursuzur; İçiçe öğrenir-deneyimler-yapar-bozar ve sonuç çeşitlilik türetir/aşar

Hayır lütfen tüm çatışmaları genel hayata uyalayalım, Tüm bu atalet ve tü mbu çatışamalr olamsa biz ne öğrenirdi kve ne devinim olurdu ki;
Bugün şunu okudum; uçma olsun; yeni bir dünya olsun, iyilik güzellik olsun; Emin olun sadece atalet ve sevimsizlik-sıkılma olur; Biz bunu görüyoruz artık, İnanın; deneyimin doğasını ve istekliliğini ve özgür iradeyi
VE örneğin bir kusursuz hayatı kendi içinde değerlendirelim; Bu çatışmalardan gidelimemiş olsun oraya ya da emek ve çabayla kazaılmamış olsun, Böyle bi şeyi düşünebilir misiniz?

Kimse siz ve bizi haklı seçmeyecek; Haklı ve bilir ne yaparsınız? lütfen söyleyin;
amaç boşlukarla düştü bizde ve eylem söndü-zorakiliğin gücünü yaşıyoruz biz;
diğerleridne umut-medet ve tedavi-teselli


Evren kendin bozup yapa nbi şey ve hiç bi şey kaybetmeyecekse; iyi deneyim-kötü deneyim ne? bi deneyimin ve deneyimleyicini kazancı ve kaybı ne?

İyi yapma bizi neden güdüler; İyiyi ve doğruyu yapma?
lütfen

İyi ve doğru subjektivitesinin tanrı iradesine bağımlığı azalırsa o özgürlüğe yürür; açıklığa
 
Son düzenleme:

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
bu bir amaç sonuç olamaz;
öğrenim olabilir ve bu durumda kişinin bunu yapma ve gerçekten isteme öğrenme eğilimi ile doğru orantılıdır;
Herkes iliüzyonu ve sahte bir beni ve yapay (sonlu-ölümlü) bir kişiliği sonsuz sanıp deneyimlemek istiyor ; Siz burada doğal ve tabiatsal (olmayan) bi yaratım ya da olum hatası felan mı görüyorsunuz;
Biz de görüyorduk geçmişte ama bundan kurtulduk

egodan arınmak bir zorunluluk mu? sorumluluk mu?bilinci mi?
kimseye dayatılamaz bu ve kendine de kişi dayatamaz-dayatmamalıdır da

Konu dayatmak degildir. Konu sahte egonun zarar verdiginin rahatsiz ettiginin ve sorun oldugunun farkina varmaktir.

Boyle bir farkindalik olmadan zaten egodan ve egosundan herkes memnundur.

İnsanlar seçitiğini yaşıyor ve herşey;
Ve hayat olduğu gibidir; her şey
Gerçeklik bütün ve kusursuzur; İçiçe öğrenir-deneyimler-yapar-bozar ve sonuç çeşitlilik türetir/aşar

Bir seyin "kusurlu/kusursuz" oldugunu belirleyen nedir?

Ayrica insanoglu pek sectigini degil; ondan secilmesi isteneni yasiyor.

Gerceklik goreceli ve degiskendir. Neyin gercek olarak temel alindigina gore degisir.

Hayır lütfen tüm çatışmaları genel hayata uyalayalım, Tüm bu atalet ve tü mbu çatışamalr olamsa biz ne öğrenirdi kve ne devinim olurdu ki;
Bugün şunu okudum; uçma olsun; yeni bir dünay olsun, iyilik güzellik olsun; Emi nolu nsadece atalet olur; Biz bunu görüyoruz artık, İnanın; deneyimin doğasını ve istekliliğini ve özgür iradeyi

Evren kendin bozup yapa nbi şey ve hiç bi şey kaybetmeyecekse; iyi deneyim-kötü deneyim ne? bi deneyimin ve deneyimleyicini kazancı ve kaybı ne?

İyi yapma bizi neden güdüler; İyiyi ve doğruyu yapma?
lütfen

İyi ve doğru subjektivitesinin tanrı iradesine bağımlığı azalırsa o özgürlüğe yürür; açıklığa

Iyi de dogru da v.s. soyut kavramlardir ve dogada yoktur.

Bunun nedeni degersel ve etik yonlendirmelerdir.

Yani neyin ve neden iyi/dogru oldugu etik degerler ile belirlenir.
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113

Bizim önermemiz şu olsun;
Gerçeklik sonsuzdur, Sonsuz olasıdır ve sonsuz biçimde tezahür edebilir kendine
VE gerçeklik algı olarak sonsuz algı ve biçim-şekil ve çeşit;
ve bu durumda müstakil varlık demek aslında müstakil değildir bizim içinse;
ya da kendi içinde tek müstakildir

yine bütün bölünme ve ayrılıklar hayal ürünüdür söylemi üzerinde duracağız biz

bizde (bizim gerçek anlayışımızda ise) bir ikinci yok; bir ikinci ruh yok; Bİr ikinci özne ve gözlemci de tanıkta-sanıkta olmayacak bu durumda ve biz ne yaparsak en iysini yaparız sadece bu durumda; Ben varlığa-varoluşa ve kendime doğal olarak ve evrensel yaşam ve onun yaptıklarına güveniyorum/güveneceğim
sonsuz inanıyorum ve inanacağım; kendini bilirliğine anlarlığına ve bilinçliliğine ve bilinçli türetimine;
Yani bunların artık öyle ya da böyle olması bile önemli değil bizim için ki
isim ve şekil meselsi sadece bizim için bunlar
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
Bizim önermemiz şu olsun;
Gerçeklik sonsuzdur, Sonsuz olasıdır ve sonsuz biçimde tezahür edebilir kendine
VE gerçeklik algı olarak sonsuz algı ve biçim-şekil ve çeşit;
ve bu durumda müstakil varlık demek aslında müstakil değildir bizim içinse;
ya da kendi içinde tek müstakildir

Buradaki mustakillik "duyusal algi olarak bir seyi kendi butununde algilamak/digger butunlerden farkli kilmak" anlamindadir. Yani mustakillik isim alir.

yine bütün bölünme ve ayrılıklar hayal ürünüdür söylemi üzerinde duracağız biz

Fark ayrim degildir. Bir seyin baskas bir seyden farki olmasi baskadir. Bu iki farkli seyi bir birinden ayirmak baskadir.

bizde (bizim gerçek anlayışımızda ise) bir ikinci yok; bir ikinci ruh yok; Bİr ikinci özne ve gözlemci de tanıkta-sanıkta olmayacak bu durumda ve biz ne yaparsak en iysini yaparız sadece bu durumda; Ben varlığa-varoluşa ve kendime doğal olarak ve evrensel yaşam ve onun yaptıklarına güveniyorum/güveneceğim
sonsuz inanıyorum ve inanacağım; kendini bilirliğine anlarlığına ve bilinçliliğine ve bilinçli türetimine;
Yani bunların artık öyle ya da böyle olması bile önemli değil bizim için ki
isim ve şekil meselsi sadece bizim için bunlar

Varolus bir sey mi yaptiriyor?

Yoksa sen bir seyi yapmaya kendin mi karar veriyorsun?
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Soru basit, KARSITLARIN ORTAK NOKTASI NEDIR?

karşıtların ortak noktası nedir diyemeyiz; ikisi birdir ya da biri olmadan diğeri olamaz ya da tanımlanamaz, birbirine bağlıdır;
Bi doğrunun iki ucudur ya da bi şeyin iki kutbu;
tanımlamadır sadece ya da zihinsel addır ya da tanımlanma ve gerçeklik yapma aracıdır/amacıdır ya da sonudur

Mesela iyi ile kotunun/dogru ile yanlisin/hakli ile haksizin/aydinlik ile karanligin v.s.

bu soru bi tuzak mı ve bizi nereye götürecek;
bakalım

bunun hepsinin zihnin verdiği adlardır diyenler var
ya da "zihnin zıtlar içinde tanımlayabildiğini ne kadar çabuk kavrayabilirseniz" der Maharaj
yani ona göre örneğin; Zihnin tanımlama yapmak/yaratmak için kullandığı bir yol ya da biçimdir bu; Karşıtlık çıkarır çünkü teklik/saltlık kendi içinde çoğalır, yoksa tanımlanamaz;

VE bu ikili zıtlık; Örneğin üçlü bir zırtlık olduğunu düşünün eşit-tam eşit; üç ayrı kutup ve eşit

İki şeyi kutuplayabilirsiniz-bölebilirsiniz ya da gruplayabilirsiniz; Toplanma-birleşme faaliyeti ile ilgili olmalı bu; Savaşıyorsanız iki cephe olmalı ve Survivor da bile insanlar kamplaşıyor ve kutuplaşıyor;
Tektiplikte çatışma olmaz-doğmaz değil mi?
siyah beyaz zıt bile görülmez ve karanlık aydınlığa bile;
tam bir bilgi yumağında/aydınlığında böyle karmaşalar kalmaz diyorum ben
çünkü karanlık diye bi şey yoktur; Güneş döner deriz ve dünya; ve bu sadece bir açıklama

haklı ya da haksızın kalmadığı bir bakı şaçısı var mı sizce?

iyi ve kötü?
kötü size rahatsızlık verendir-durumdur

iyi ve kötü olmazsa devinim olmaz ;
geçmişte böyle şeyler yazdık, hatırladım şimdi;
gülüyorum
ama yine de devinim ne ile devienecek;
cevaplarınzıa bakacağım şimdi birazdan-hemen-yetişemiyorum; akşamları-geceleri giriyorum ben
;

devinme bir harekettir bayım (ve ya da bize öyle yansır) ve hareket yönlüdür-akar; en küçük hareketi ne tanımlar ? gidiş mi? geliş mi? bu ikis ibirlikte mi? bir dalga ve yayılam ve çekilme ve toplanma örneğin;

biz şu anda hereketi böyle tanımlayabiliyoruz; buraya bakmam gerkecek (gözden geçirme ve yeni düşün değerleme ile) ;
siz ağzınızdaki baklayı çıkarın

Demekki kendi soyut yapini seyredebilmen icin, once kendi yapinin farkindaligi gerekir.

farkında olmak nedir ama bu bir soru değil çok açık ve geniş
yani seyretmeyen (sizce seyretmiyor görünen) bi şey mi keybetti; siz bu yargıya nasıl vardınız; bilenler ve bilmeyenler olmasa ve seyretmeyenler olmasa siz bu yargıya bile varamazsınız-varamazdınız;
değil mi?

yani seyretmeyen (sizce seyretmiyor görünen) bi şey mi keybetti;
bakın bu müstakilliğe gider; yani müstakil bi deneyimleyici
seyretmeyerek kaybını nereye götrüdü boşalttı ve döktü demeliyim o zaman lütfen açıklayın ne söylemek istediğinizi

Sen kendi soyut yapini nasil seyredersin?
buna yoruma girersek (şimdi) çıkamayız bence içinden ve
ben üzerine mi bu;
varsın "ben" sessiz gözlemci ya da tanık olsun ne farkeder
gözlenen ve gözleyen birdir; gözlem;
bunlar birbirinin varlığından ötürü vardır ve birbirini yaratırlar; kuantum muantum işte
gözlemci olmadan atom varolabilir mi ?ve atomların varlığı/davranışları ve tepkileri ie ilgili gözlemci etkisi deneyleri-düşünceleri vardı belki sanırım; onlara bakmalı-düşünmeli belki
 
Son düzenleme:

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
karşıtların ortak noktası nedir diyemeyiz; ikisi birdir ya da biri olmadan diğeri olamaz ya da tanımlanamaz, birbirine bağlıdır;
Bi doğrunun iki ucudur ya da bi şeyin iki kutbu;
tanımlamadır sadece ya da zihinsel addır ya da tanımlanma ve gerçeklik yapma aracıdır/amacıdır ya da sonudur

Ikisi bir birine bagli degildir. Ikisi bir birine ortak noktanin zitlaridir. Yani ortada bir ikilem degil, uclem vardir.

bu soru bi tuzak mı ve bizi nereye götürecek;
bakalım
bunun hepsinin zihnin verdiği adlardır diyenler var
ya da "zihnin zıtlar içinde tanımlayabildiğini ne kadar çabuk kavrayabilirseniz" der Maharaj
yani ona göre örneğin; Zihnin tanımlama yapmak/yaratmak için kullandığı bir yol ya da biçimdir bu; Karşıtlık çıkarır çünkü teklik/saltlık kendi içinde çoğalır, yoksa tanımlanamaz;

VE bu ikili zıtlık; Örneğin üçlü bir zırtlık olduğunu düşünün eşit-tam eşit; üç ayrı kutup ve eşit

İki şeyi kutuplayabilirsiniz-bölebilirsiniz ya da gruplayabilirsiniz; Toplanma-birleşme faaliyeti ile ilgili olmalı bu; Savaşıyorsanız iki cephe olmalı ve Survivor da bile insanlar kamplaşıyor ve kutuplaşıyor;
Tektiplikte çatışma olmaz-doğmaz değil mi?
siyah beyaz zıt bile görülmez ve karanlık aydınlığa bile;
tam bir bilgi yumağında/aydınlığında böyle karmaşalar kalmaz diyorum ben
çünkü karanlık diye bi şey yoktur; Güneş döner deriz ve dünya; ve bu sadece bir açıklama

haklı ya da haksızın kalmadığı bir bakı şaçısı var mı sizce?

Ikisinin ortak noktasi hak kavramidir. Yani hak olmazsa bunun karsilikli ifadeleri de olmaz.

iyi ve kötü?
kötü size rahatsızlık verendir-durumdur

iyi ve kötü olmazsa devinim olmaz ;
geçmişte böyle şeyler yazdık, hatırladım şimdi;
gülüyorum
ama yine de devinim ne ile devienecek;
cevaplarınzıa bakacağım şimdi birazdan-hemen-yetişemiyorum; akşamları-geceleri giriyorum ben[/quote]

Iyi ve kotu de bir dusunce ya da bir davranisin ya da bir fikrin gorungunun v.s. ifadeleridir.

devinme bir harekettir bayım (ve ya da bize öyle yansır) ve hareket yönlüdür-akar; en küçük hareketi ne tanımlar ? gidiş mi? geliş mi? bu ikis ibirlikte mi? bir dalga ve yayılam ve çekilme ve toplanma örneğin;

Hareket te homeomorfiktir.

biz şu anda hereketi böyle tanımlayabiliyoruz; buraya bakmam gerkecek (gözden geçirme ve yeni düşün değerleme ile) ;
siz ağzınızdaki baklayı çıkarın

Agzimda bakla yok.

farkında olmak nedir ama bu bir soru değil çok açık ve geniş
yani seyretmeyen (sizce seyretmiyor görünen) bi şey mi keybetti; siz bu yargıya nasıl vardınız; bilenler ve bilmeyenler olmasa ve seyretmeyenler olmasa siz bu yargıya bile varamazsınız-varamazdınız;
değil mi?

Farkindalik bir yargi degildir, algidir.

yani seyretmeyen (sizce seyretmiyor görünen) bi şey mi keybetti;
bakın bu müstakilliğe gider; yani müstakil bi deneyimleyici
seyretmeyerek kaybını nereye götrüdü boşalttı ve döktü demeliyim o zaman lütfen açıklayın ne söylemek istediğinizi

Ozel bir sey yok, yazismanin gidisatina gore yaziyorum.

buna yoruma girersek (şimdi) çıkamayız bence içinden ve
ben üzerine mi bu;
varsın "ben" sessiz gözlemci ya da tanık olsun ne farkeder
gözlenen ve gözleyen birdir; gözlem;
bunlar birbirinin varlığından ötürü vardır ve birbirini yaratırlar; kuantum muantum işte
gözlemci olmadan atom varolabilir mi ?ve atomların varlığı/davranışları ve tepkileri ie ilgili gözlemci etkisi deneyleri-düşünceleri vardı belki sanırım; onlara bakmalı-düşünmeli belki

Bu konuda dun actigimbaslik var, istersen oraya bir goz atabilirsin.

http://www.felsefe.net/felsefenet-f...ince-kendisi-nasil-gozlemlenir-algilanir.html
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
Bir butun, parcalarin toplamidir ve parcalardan olusur.

bir parça bütünlerin toplamıdır diyebilir miyiz ve diyalektik ne der örneğin sizce;

bütün parçalar bir bütünün parçası dır mı?

bunun ters yargısını (tam ters diya) kuralım mı sizce?

birden çok bütün mü arıyoruz?

Bir butun mudur/parca midir?
bütünse bütündür, tuzak mı bunlar ne arıyorsunuz?
bütünü parça olmak tanımlar ya da parçalı (görünmek-yansımak) tamam; öyle olsun o halde

Bir parcayi butun yapan nedir?
eğer parça ise (ve doğru anlıyorsam); (sorunuzu) diğer parçaları ile birleşmektir ve bütüne eşit tüm parçalar-
la

ya bölünmediyse?

Bir butunu parca yapan nedir?
bu çok zor bir soru; belirsiz-ayrışma;tanım-belirsiz

ayrışma-uzay-zaman-mekan ve boşluk; dağılma;
hisler

peki tamam;
bütün yapısı gereği parça olarak tanımlanamz gözükür oysa parça olmadan da tanımlanamaz (bütün) ama bütünlük kavramı subjektif deyip kaçmak var şimdi- bilmiyorum


ya bölünmediyse?

1 in bölümünü ele alalım ve sayısal sonsuzluğu bu tanımlar ve kendi içinde sorumlu gözükür yani ;
büyük sonsuzluk ve (sayısal sonsuzluk) küçük türeme ve büyük türetme sonsuzluğu ; sonuçta bir bölünür ve 1 sayısı elimizdedir
 

"ictenlik"

Kahin
Onursal Üye
FS - KT. Yöneticisi
Katılım
7 Ara 2013
Mesajlar
6,615
Tepkime puanı
504
Puanları
113
0,5 e 1(birin) parçası -dır diyebilir miyiz;
kimileri kalem kullanır ve kalem ucu olursa incelik-kalınlık olur bu
kendini tanımlar; ve kendine yeter
 

evrensel-insan

Kahin
Yeni Üye
Katılım
1 Kas 2012
Mesajlar
3,434
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
68
bir parça bütünlerin toplamıdır diyebilir miyiz ve diyalektik ne der örneğin sizce;

bütün parçalar bir bütünün parçası dır mı?

bunun ters yargısını (tam ters diya) kuralım mı sizce?

birden çok bütün mü arıyoruz?

Bir sey aramiyoruz. Sadece bir parcanin da bir butun, bir butunun de bir parca oldugundan bahsediyoruz.

bütünse bütündür, tuzak mı bunlar ne arıyorsunuz?
bütünü parça olmak tanımlar ya da parçalı (görünmek-yansımak) tamam; öyle olsun o halde

eğer parça ise (ve doğru anlıyorsam); (sorunuzu) diğer parçaları ile birleşmektir ve bütüne eşit tüm parçalar-
la

ya bölünmediyse?

Bolmene gerek yok. Bir butunun parcalarinin farkindaligi ve gozlemi yeterli.

Mesela insanoglu turunun biri, turunun bir parcasi, organlarinin bir butunudur.

Her bir organ kendinin butunu iken, vucudun birer parcasidir.

Simdi soralim en kucuk parca ve en buyuk butun nedir?

bu çok zor bir soru; belirsiz-ayrışma;tanım-belirsiz

ayrışma-uzay-zaman-mekan ve boşluk; dağılma;
hisler

peki tamam;
bütün yapısı gereği parça olarak tanımlanamz gözükür oysa parça olmadan da tanımlanamaz (bütün) ama bütünlük kavramı subjektif deyip kaçmak var şimdi- bilmiyorum

ya bölünmediyse?

Bolunmek sart degildir.

1 in bölümünü ele alalım ve sayısal sonsuzluğu bu tanımlar ve kendi içinde sorumlu gözükür yani ;
büyük sonsuzluk ve (sayısal sonsuzluk) küçük türeme ve büyük türetme sonsuzluğu ; sonuçta bir bölünür ve 1 sayısı elimizdedir

Iste o 1 parca midir/butun mudur?
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst