Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Hallac-ı Mansur'u hangi hak ve hürriyetle kendini Tanrı ilan ediyor bilmem ama bu ve bunun gibi düşünen kişileri anlayabilmek için Vahdet-i Vücud (Evet yanlış okumadınız.Ders kitaplarında Allahın sıfatı olduğu iddia edilen kavram.) ve hemen hemen aynı kahverenginin tonu olan Vahdet-i Şuhut kavramlarını inceleyelim.
Vahdet-i Vücut'u terminolojik anlamından ödün vermeden açıklarsak Tanrının ve yaratılmışların bir olduğunu ve birbirinin yansıması olduğunu kabul eder.
Vahdet-i Şuhut ise Vahdet-i Vücuttan farklı olarak biraz daha Panteizme kendini yaklaştırır ve Tanrı ile yaratılmışları bütünsellikte kopararak yaratılmışlarda Tanrının bir yansıması olduğunu ancak Tanrının ayrı ve mutlak bir varlık olduğunu kabul eder.
Hallac-ı Mansur,Yunus Emre,Hacı Bektaşi Veli gibi önemli temsilcileri vardır bu görüşün.
Daha da basitleştirirsek bu yazıyı okuyan her kişi,karşınızdaki bilgisayar/telefon ya da içtiğiniz su Tanrının ta kendisidir.
Son olarak mutasavvuflar bu görüşü insanlara pazarlayabilmek için "Tanrının yanılsamasını görmekten kasıt onun varlığının kanıtlanmasıdır." derler.Bu noktada da ilk olarak verdiğim tanımın dikkatle okunmasını tavsiye eder ve zaten böyle ise bu tür kavramlara gerek kalmayacağını çünkü zaten bu felsefenin İslam felsefesi olduğunu belirtmek isterim.