- Konbuyu başlatan
- #1
Aklıma hemen sokratesin savunmasındaki şu sözler geldi; -- ölümün bir iyilik olduğunu ummak için çok büyük bir neden olduğunu göreceğiz; çünkü ölüm şu iki şeyden biri olmalıdır: ya bir hiçlik ve hiçbir şey duymama durumudur, ya da, dedikleri gibi, ruhun bir değişimi ve bu dünyadan bir başkasına bir göçüdür. Şimdi, eğer hiçbir şey duyulmadığını, ama düşlerin bile rahatsız etmediği birinin uykusu gibi bir uyku olduğunu düşünüyorsanız, ölüm anlatılamayacak denli büyük bir kazanç olacaktır. Çünkü eğer bir insan uykusunun düşler tarafından bile rahatsız edilmemiş olduğu geceyi seçecek olsaydı, ve bunu yaşamının öteki günleri ve geceleri ile karşılaştırıp sonra bize yaşamı boyunca bu geceden daha iyi ve daha hoş kaç gün ve kaç gece geçirdiğini söyleyecek olsaydı, sanırım herhangi bir insan—sıradan bir insan değil ama giderek büyük kral bile—ötekilerle karşılaştırıldığında böyle günlerin ya da gecelerin sayılarının çok büyük olmadığını bulurdu. Şimdi eğer ölüm böyle bir doğadaysa, o zaman ölmek kazançtır; çünkü bengilik o zaman yalnızca tek bir gecedir. Ama eğer ölüm bir başka yere yolculuk ise, ve orada, dedikleri gibi, ölüler kalıyorsa, bundan daha büyük ne olabilir, ey dostlarım ve yargıçlarım? Eğer gerçekten de biri aşağıdaki dünyaya varırsa, ve bu dünyadaki türe öğretmenlerinden kurtulup orada yargıda bulundukları söylenen gerçek yargıçları bulursa—Minos ve Rhadamanthus ve Aeakus ve Triptolemus, ve Tanrının kendi yaşamlarında dürüst olmuş olan başka oğulları—, o zaman yolculuk onu yapmaya değerdir. Orfeus ve Musaeu ile, Hesiod ve Homer ile konuşabilmek için insan neler vermezdi? Hayır, eğer bu doğruysa, birçok kez ölmeyi kabul ederim. Ben kendim de orada Palamedes ile, Telamon'un oğlu Ajax ile, ve haksız bir yargı yoluyla ölmüş başka birçok eski kahraman ile karşılaşıp konuşmayı harika birşey olarak kabul ediyorum; ve sanırım yaşadıklarımı onların yaşadıkları ile karşılaştırmak çok büyük bir haz verecektir. Herşeyden önce, o zaman gerçek ve yanlış bilgi üzerine araştırmamı sürdürebileceğim; bu dünyada olduğu gibi sonrakinde de; ve kimin bilge olduğunu, ve kimin bilgelik tasladığını ve öyle olmadığını bulacağım. Büyük Truva seferinin önderini sorgulayabilmek için, ey yargıçlar, bir insan neler vermez; ya da Odisseus'u ve Sisifos'u, ya da sayısız başka erkek ve kadını! Onlarla söyleşide ve onlara sorular sormada nasıl sonsuz bir haz olacaktır!