"Siginak" Psikolojisi

Konu İstatistikleri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Psikoloji kategorisinde evrensel-insan tarafından oluşturulan \"Siginak\" Psikolojisi başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 2,200 kez görüntülenmiş, 11 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Psikoloji
Konu Başlığı \"Siginak\" Psikolojisi
Konbuyu başlatan evrensel-insan
Başlangıç tarihi
Cevaplar

Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan evrensel-insan
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Insanoglu, yeryuzune geldiginden beri; dogayla mucadele ederken, canliliklarinin geregi, dogada siginmak icin dusunce uretmislerdir. Dogadan korunma temelli bu dusunce sekli; onceleri magaralar, sonralari semsiye v.s. gibi; doganin ozelliklerinden korunucu aletler gelistirmislerdir.

Zamanla insanoglu, dogayla yasamayi ogrendikce, ve toplumsal gelismelere paralel olarak, ayni zamanda da dogal dusuncesinin geregi; kendi arasinda veriler yaratmistir. Bu verileri kisaca; ideolojiler, teoriler, inancsallar ve dogrusallar olarak siralayabiliriz. Insanoglu bu olgulari, yaratir ve sosyal-siyasal-toplumsal birer sistem haline getirirken; hem bunlarin vericisi hemde alicisi durumunas kendini getirmistir. Iste dogumdan itibaren, bir bebege; dogdugu cografya ve onun tarihsel gecmisine paralel olarak bu veriler verilmis ve bu veriler, alan kisinin kisisel kimligini olusturan degerler haline gelmistir ve kisi bu verileri; kollamak ve onlara sahip cikmak icin yasam ve iliskisini surdurmustur.

Insanoglu, ta nihilizme kadar; birey bilincine ulasamadigindan; hem kendini kisisel olarak ortaya koyamamis; ya toplumun bir ferdi, yada topluma dusunce sunan tarihi bir kisilik olmustur. Iste insanoglunun, bu kisilik kimligini olusturan ve sahiplendigi soyut degerler; onun siginagidir.

Birey bilinci gelistikce ve insanoglu bir birey olarak kendi oz degerini ve kendi oz dusunce ve davranis degerlerini gelistirdikce; siginaga olan inanc azalmakta ve tek siginak; insanoglunun bolunmez tek uyesi olan, birey, yani kendisi olmaktadir. Iste dini, milli, etiksel, geleneksel, tarihi, kulturel ve bilimum sosyal-siyasal-toplumsal deger ve sistemleri olusturan ideolojik, teorik inancsal dogrusallarin hepsi; insanoglunun bir SIGINAGIDIR.

Bu siginma psikolojisinin konu ve derece derece azalmasi; kisinin, toplumsal siginagi yerine, kendi oz bireysel siginagina donusmesiyle paraleldir.

Birey sonucta oyle bir bilince erisirki; tum ideolojilerden, tum inancsallardan, tum dogrusallardan; insan olarak evrensel temelde arinip;toplumsal siginaga ihtiyac duymayabilir.

Toplumsal siginagin, ideolojik, inancsal, dogrusal, sosyal, siyasal v.s. kisaca her turlu etik ve metafizik degerleri,verileri,tabulari; ister toplumun bir kisisi, ister topluma yon veren oncusu olarak; kisi toplumsalliktan, bireysellige donustukce ve birey bilinci gelistikce, bu degerlerin de gereginin kalmadigini ve onlara ihtiyac duymamayi ogrenir.

Eger bir birey; bireysel olarak; herturlu toplumsal siginagin getirdigi soyut degerlerden, insansal-evrensel serbest dusunce uretebilirse, arinir ve toplumsal siginaga ihtiyac duymaz.

Iste, insanoglunun; once dogadan korunma ve siginma; sonrada toplumuna siginma psikolojisi ve onun her turlu soyut deger verisi; kisi bireysellesip, birey bilinci aldikca, zayiflayacak ve zamanla yok olacaktir.

Buradaki en onemli konu; toplumsal degerlerin siginaklarindan bir bir kurtulurken; hem kendine, hem de baskasina hem fiziksel hem de dusunsel zarar vermemek.

Yazi daha net algilansin diye, dardan en genisine dogru; insanoglunun gunumuzdeki "siginaklarini" siralayalim.

Anne rahmi, hastahane, aile evi, komsu evleri, okul, mahalle, cevre, sehir, bolge, ulke, kita, kure, dunya ve en son evren.

Buradaki ilginclik; siginaklarin "yok olusu" yada siginaklardan arinmadir. Aslinda bu da dogal dusuncenin dusunus duzeyi olarak; ayni sirayi takip edebilr. Ilki anne rahmidir, baba aile evi, kendi aile evine donusur, yeni komsu evleri, yeni okul, yeni mahalle, yeni cevre ve yasam ve iliskinin tarihsel getirisi temelinde de; yeni sehir, yeni ulke; hatta yeni kita ve kure olabilir. Su andaki degistirilemeyen ilk siginak dunyadir, sonra da; evren gelir.

Butun bu siginaklar; dusuncede de kendi soyut inancsal degerleriyle birlikte; ideolojik ve teorik degerlerini de yaratir. Anne ve annelik kavrami,cinsiyet, baba, abi, kardes, arkadas, mahalleli, hemseri, vatandas, irk, milliyet, yurtseverlik,ve en son enternasyonellik. Dini siginaklar;cami ve kabe-muslumanlar icin-kilise, havra veya genelde tanri evleri. Dini soyut degerler; hem cografyadan, hem aileden, hem toplumdan, hem ulkeden, hem de tarihi kultur, gelenek ve etiksel degerlerden olusur.

Gunumuzde evren en somut en genis siginak olmakla beraber; tanri da en soyut en uc siginaktir.

Gorundugu gibi; her somut siginaga paralel; mutlaka kavram olarak yaratilmis inancsal, ideolojik teorik dogrusalligin ortaya koydugu; soyut siginaklar vardir.

Iste tum "boyunduruk Tutsakligi" bu bilhassa soyut siginaklarin; alisilagelmis, otomatiklesmis ve nesilden nesile aktarilan sahipligi ve koruma mucadelesidir.

Kisi, bireysel bilinci aldikca ve kendi oz degerleriyle kendini olusturdukca ve kendine guveni geldikce v.s. bu siginaklarin; once somutlarinin, sonrada soyutlarinin anlami sadece kavramda ve alisilagelmis dusunce ve davranista kalir. Mucadele yonu de gitgide zayiflar. Ya da birey bilinci olarak; bireye yakin olanlar deger kazanir. Yani gunluk yasam ve iliskinin siginaklari, ya da ideolojik dogrusalliklarin getirdigi dogrularin siginaklari.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Yazi daha net algilansin diye, dardan en genisine dogru; insanoglunun gunumuzdeki "siginaklarini" siralayalim.

Anne rahmi, hastahane, aile evi, komsu evleri, okul, mahalle, cevre, sehir, bolge, ulke, kita, kure, dunya ve en son evren.

Sayın evrensel-insan insan bazı zaman öyle sıkıntılara düçar oluyorki dünya ona dar geliyor evren zaten bilinmez ve ulaşılmaz bir olgu,işte burada kişi ana babasını ve herşeyini kaybettiği zaman kime sığınabilir sorarım size.?Ben Allah'a sığınır ve ondan yardım isterim ve duama icabet eder,diğer insanlar ne yapar bunu merak etmekteyim.Dünyada hiçbir maddi manevi bağı kalmayan yaşamla olan ilişkisi pamuk ipliğine bağlı kalmış sıkıntıdaki insanlar kimden neden medet umabilir,birde bu insanın bahsettiğiniz kendi alışılagelmiş iç dünyası ve bilinç altı şartlanmışlığından kurtulamamış bir birey olduğunu düşündüğümüzde iş daha da çıkmaza girmez mi..
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Sayın evrensel-insan insan bazı zaman öyle sıkıntılara düçar oluyorki dünya ona dar geliyor evren zaten bilinmez ve ulaşılmaz bir olgu,işte burada kişi ana babasını ve herşeyini kaybettiği zaman kime sığınabilir sorarım size.?Ben Allah'a sığınır ve ondan yardım isterim ve duama icabet eder,diğer insanlar ne yapar bunu merak etmekteyim.Dünyada hiçbir maddi manevi bağı kalmayan yaşamla olan ilişkisi pamuk ipliğine bağlı kalmış sıkıntıdaki insanlar kimden neden medet umabilir,birde bu insanın bahsettiğiniz kendi alışılagelmiş iç dünyası ve bilinç altı şartlanmışlığından kurtulamamış bir birey olduğunu düşündüğümüzde iş daha da çıkmaza girmez mi..

Yazinin bir yerinde aciklandi. Siginaklar bilinc ve farkindalik ile paraleldir. Insanoglu kendi varlioginin farkindaligi ve bilincine eristikce, kendilik bilisselligi gelisir bu da gelistikce tek siginagin kendisi oldugunu algilar. Cunku dige butun siginaklar kisiyi kendi istemini yapasbilmesinin olanagi adina teslim alir. Her teslimiyette kisiyi kendinden uzaklastirir.

Kisaca kisi kendi varligini algiladikca, siginaklari kendi idaresine alir, kendi varligini algilayamadigi surece de siginaklar kisiyi idaresi altina alir.
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
.Dünyada hiçbir maddi manevi bağı kalmayan yaşamla olan ilişkisi pamuk ipliğine bağlı kalmış sıkıntıdaki insanlar kimden neden medet umabilir,birde bu insanın bahsettiğiniz kendi alışılagelmiş iç dünyası ve bilinç altı şartlanmışlığından kurtulamamış bir birey olduğunu düşündüğümüzde iş daha da çıkmaza girmez mi..

Iste bu yuzden siginak konusu psikolojinin konusudur vesosyal olarak yansir.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Iste bu yuzden siginak konusu psikolojinin konusudur vesosyal olarak yansir.

Buradan ne anlamalıyım bir yere sığınma ihtiyacı isteyen bir insanın acizliği ve psikolojik bozukluğu mu,yoksa kendilik birey bilinci oluşmuş kişilerin meseleyi çözümledikleri için hiç bir sığınağa ihtiyaç duyma isteklerinin oluşmayacağı mı nedir.?gerçi yazınızın sonunda bu soruma bir cavap niteliği var ama inan ı nereye koyacağız.?
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Buradan ne anlamalıyım bir yere sığınma ihtiyacı isteyen bir insanın acizliği ve psikolojik bozukluğu mu,yoksa kendilik birey bilinci oluşmuş kişilerin meseleyi çözümledikleri için hiç bir sığınağa ihtiyaç duyma isteklerinin oluşmayacağı mı nedir.?gerçi yazınızın sonunda bu soruma bir cavap niteliği var ama inan ı nereye koyacağız.?

Bu soruya en tutarli ve uygun yanit, nihilizmin siginak boslugunun getirdidi psikolojik bunalimdir.

Bu bunalimi yasamamak icin, kisinin bu konuyu kendine zarar vermeden basarmasi gerekir.

Burada da iki yol vardir. Ya bilincaltisartlanmisliginin getirdigi otomatiok siginak algisinin devaminin verdigi sorunsuzluk, rahatsizliklik ve zarar gormeme; ya da birey bilincinin getirdigi bireysel farkindaligin guveni, kararliligi, azmi, bilisselligi ve iradesi.

Iste nihilizm ikisinin ortasi olarak siginak boslugudur. Ilki siginak bilisselsizligi, ikincisi kendilik bilisselligidir.

Bu arada nihilizmin, ben, bencillik, bireycilik v.s. yone sadece kendine zarar vermek ile kalmaz, baskalarina da verir.

Ayrica bilincaltisartlanmisliginin getirdigi baskalarini zorlama, mudahele, baski v.s. de sadece kendine degil, baskalarina zarar vermektir. Her ikisi de bilincsizdir. Ilki kendi bireyci cikari icin ikincisi de kendi siginagi icin bu zarari hem kendine hem de baskasina verir.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Din felsefesi ve bilim felsefesi konularına hakim biri olarak siz tüm bu sorunların altından kolaylıkla kalkabilirsiniz,örneğin ben sizinle ve bu siteyle tanışmasa idim doğumumdan itibaren bilgi olarak tüm kazanımlarım ve içinde bulunduğum toplumda edindiğim dinsel her türlü öğretinin bilinç altımdaki çatışmasını bir türlü çözemezdim.Bütün insanlar felsefe eğitimi almıyorken ve tüm bu felsefi terminolojileri bilmez iken nasıl bu sorunların altından kalkabilirler.Ben bu yüzden kendimi şanslı sayabilirim ama toplumda bu tür sorunları kendi iç dünyasında yaşayan binlerce insan olduğunu düşünüyorum.Daha bir kaç gün önce bir eğitim müfettişi ve bir fizikçi arkadaşımla bu konuları tartışmıştık.Onlar eğitimci olmalarına rağmen branşlarında belli bir seviyeye geldikleri halde bazı sorunları ve talebelerinin kendilerine yönelttiği soruları açıklayamamaktan yakındılar.Kendileri bile bazı soruları açıklamakta aciz kalırken normal bir eğitim almış benim gibi insanlar nasıl bu sorunların altından kalkabilir,bana oldukça zor geliyor..
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Din felsefesi ve bilim felsefesi konularına hakim biri olarak siz tüm bu sorunların altından kolaylıkla kalkabilirsiniz,örneğin ben sizinle ve bu siteyle tanışmasa idim doğumumdan itibaren bilgi olarak tüm kazanımlarım ve içinde bulunduğum toplumda edindiğim dinsel her türlü öğretinin bilinç altımdaki çatışmasını bir türlü çözemezdim.Bütün insanlar felsefe eğitimi almıyorken ve tüm bu felsefi terminolojileri bilmez iken nasıl bu sorunların altından kalkabilirler.Ben bu yüzden kendimi şanslı sayabilirim ama toplumda bu tür sorunları kendi iç dünyasında yaşayan binlerce insan olduğunu düşünüyorum.Daha bir kaç gün önce bir eğitim müfettişi ve bir fizikçi arkadaşımla bu konuları tartışmıştık.Onlar eğitimci olmalarına rağmen branşlarında belli bir seviyeye geldikleri halde bazı sorunları ve talebelerinin kendilerine yönelttiği soruları açıklayamamaktan yakındılar.Kendileri bile bazı soruları açıklamakta aciz kalırken normal bir eğitim almış benim gibi insanlar nasıl bu sorunların altından kalkabilir,bana oldukça zor geliyor..

http://www.felsefe.net/psikoloji/5201-evrimci-ve-devrimci-sorgulama-2.html
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Konu tekrarı yapmak faydalı fakat bu bilince her insanın ulaşması mümkün değil.Verdiğiniz linke bu siteye bağlanmadan ulaşmanın mümkün olamayacağı gibi..
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Konu tekrarı yapmak faydalı fakat bu bilince her insanın ulaşması mümkün değil.Verdiğiniz linke bu siteye bağlanmadan ulaşmanın mümkün olamayacağı gibi..

Onemli olan bunu istemek, geregini algilamak ve bu konuda azimli ve kararli olmaktir. O acidan konu her insandan ziyade kisinin kendisidir, yani sensin.
 

sakal

Kahin
Yeni Üye
Katılım
8 Nis 2012
Mesajlar
2,000
Tepkime puanı
1
Puanları
38
Felsefi bir temeli olmayan ve oldukça donanımsız bir meraklı düşünür olarak benim size göre durumum mesnevide geçen ''karıncanın zayıf yorumu''hikayesini anımsatıyor.Küçücük dünyamda sadece bu konulara kafa yormak bana zevk veriyor o kadar.Şahin de serçede aynı gökte uçuyor fakat serçenin dünyası başka şahinin dünyası bambaşka..
 
E

evrensel-insan

Ziyaretçi
Felsefi bir temeli olmayan ve oldukça donanımsız bir meraklı düşünür olarak benim size göre durumum mesnevide geçen ''karıncanın zayıf yorumu''hikayesini anımsatıyor.Küçücük dünyamda sadece bu konulara kafa yormak bana zevk veriyor o kadar.Şahin de serçede aynı gökte uçuyor fakat serçenin dünyası başka şahinin dünyası bambaşka..

Son cumlen bana taa lisede iken verilen bir kompozisyonu hatirlatti. Buraya yaziyorum.

"Yuksek bir tepede yilana da rastlanir, kusa da; yilan surunerek kus ucarak oraya varmistir"

Evet hepiomiz tek bir dunyanin ustunde yasiyoruz. Dunyamiz ortak ama, malesef o dunyayave bunyesindekilere verilen anlam ve icerikler, bakis acilari v.s. ortak degil.
 
Tüm sayfalar yüklendi.
Sidebar Kapat/Aç

Yeni Mesajlar

Üst